Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/7381 Esas 2022/10521 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/7381
Karar No: 2022/10521
Karar Tarihi: 14.09.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/7381 Esas 2022/10521 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/7381 E.  ,  2022/10521 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Elmalı Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve feri müdahil Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekili; davacının 01/08/2014-03/12/2014, 31/12/201-23/03/2015, 05/05/2015-31/07/2015 tarihleri arasında davalı kooperatifte işçi olarak çalıştığını, davacı ile davalı kooperatif arasında 01/08/2014 tarihinde işe başlamasına rağmen sigortasının yapılmadığını, davacının sigortasının yatırıldığını ve sigorta priminin tam olarak ödendiğini bildiğini, davalı kooperatifin davacının çalışma süresini 29 gün olarak gösterdiğini, davacının iş akdinin haksız ve kötü niyetli olarak feshedildiğini, bu durumdan dolayı davacının maddi kaybının olduğunu ve emekliliğinin etkilendiğini, davanın kabulüne karar verilmesini, davacının davalı kooperatif bünyesinde 01/08/20147-03/12/2014, 31/12/2014-23/03/2015, 05/05/2015-31/07/2015 tarihleri arasında çalıştığının ve çalıştığı hizmet sürelerinin sigortalanması gerektiğinin tespitini, yatırılmayan primlerin davalı tarafından yatırılmasını, kurum kayıtlarının düzeltilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
    II- CEVAP:
    Feri Müdahil SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; hizmet süresinin tespiti davalarının başarıya ulaşması için davacının davasını şüpheye mahal vermeyecek şekilde ispat etmesi gerektiğini, tanık beyanları ile bu durumun ispat edilemeyeceğini, hizmet tespiti davalarında vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, Yargıtay 10 Hukuk Dairesinin 2011/5580 esas, 2011/6942 karar sayılı ilamının bu durumu açıklaması gerektiğini, argılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
    III- MAHKEME KARARI:
    A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece Mahkemesi tarafından, “Davanın kabulü ile;
    01/08/2014-03/12/2014 tarihleri arasında, 31/12/2014-23/03/2015 tarihleri arasında, 05/05/2015-31/07/2015 tarihleri arasında olmak üzere toplam 289 gün davacının davalı ... Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifine ait iş yerinde çalıştığının tespitine, bu dönemlere ilişkin sigorta priminin davalı ... Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi tarafından SGK'ya ödenmesine,” karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ:
    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerektiğini, uyuşmazlık konusu davada davacının tam süreli olarak çalışmadığını 1 saat sabah, 1 saat akşamları çalıştığını belirtmiştir.
    Feri müdahil kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik araştırma ve inceleme sonucunda verilen kabul kararının yerinde olmadığını, davanın reddinin gerektiğini belirtmiştir. başvurmuştur.
    B- BAM KARARI
    "Davalı ve feri müdahil kurum vekillerinin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine," karar verilmiştir.
    TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı ... Kurumu vekili istinaf dilekçelerinde belirtilen nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının bozulması gerektiğini beyan etmişlerdir.
    IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”
    Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
    6100 sayılı HMK m. 119/1-e gereğince davacının, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini bildirmek, m. 194 gereğince de taraflar, dayandıkları vakıaları, ispata elverişli şekilde somutlaştırma yükümlülüğü vardır. Tarafların, dayandıkları delilleri ve hangi delilin hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtmeleri zorunludur.
    Bir davada haklı çıkabilmek için soyut veya genel hatlarıyla bir iddiayı ortaya koymak yeterli değildir. Aynı zamanda bu iddiaların, ispata elverişli hale getirilerek zaman, mekân ve içerik olarak somutlaştırılması gerekir. En azından iddianın araştırılabilmesine yönelik somut bilgi ve açıklamaların sunulması gerekir. İddia somutlaştırıldıktan sonra hâkim ve karşı taraf, bunun üzerinden savunma ve yargılama yapabilecektir. Soyut iddialar ve vakıalar üzerinden değerlendirme yapılması mümkün değildir.
    Somutlaştırma yükü, genel anlamda tarafların açıklama ödevinin bir parçası ve layihalar teatisi aşamasındaki tezahür şeklidir. Somutlaştırma yükü, basit yargılama ve kendiliğinden araştırma ilkesinin uygulandığı davalarda da geçerlidir.
    HMK m. 31 gereğince, Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Davaya konu talebin somutlaştırılmaması halinde önce hâkim, m. 31 ve 119/1-e gereğince davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemeli, gerekirse tarafa açıklattırma yaptırmalı, bu eksiklik giderildikten sonra yargılamaya devam etmelidir.
    Hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
    Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
    Somut olayda, yukarıdaki açıklamalar kapsamında yeterli araştırma yapılmadığı, mahkemece dinlenen ve davacının çalışmasının dava dışı ... Mandırasında geçtiğini bildiren bordro tanığı ... ile emniyet tarafından tespit edilen tanıklar ..., ..., ...’un ifadeleri ve diğer toplanan deliller ile birlikte, davacının çalışmasının davalı işveren işyerinde mi? Yoksa emniyet araştırması sonucu bildirilen dava dışı ... (... Süt ürünleri) işveren işyerinde mi? geçtiği tespit edilmeli, davacının çalışmasının gerçekliği ile süresi, işin ve iş yerinin kapsam ve niteliğinin belirlenebilmesi, ayrıca davanın kamu düzenine ilişkin niteliği gereği HMK’nın 124. maddesi uyarınca husumetin doğru işverene yöneltilmesi için davacıya mehil verilmeli, davacının ... süt ürünlerinde çalıştığını beyan eden tanık ifadeleri de değerlendirilerek, gerektiğinde dava dışı işverenYaşar Karataş (... süt ürünleri) davaya usulüne uygun şekilde dahil edilmeli ve davaya dahil edilen işverenin de göstereceği deliller toplanmalı, davacının 23/03/2015-05/05/2015 tarihleri arasındaki bildiriminin yapıldığı dava dışı işveren ... yanından bildirimi yapılan bordro tanıklarından yeteri kadarının ifadelerine başvurularak, bu bildirim öncesi ve sonrası davacının çalışmalarına ilişkin bilgi ve görgülerine başvurulmalı, gerektiğinde resen de araştırma yapılarak ve somut davanın mahiyeti gereği davaya konu durum hiçbir kuşku ve tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli ve oluşacak kanaate göre karar verilmelidir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı ve feri müdahil Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 14/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara