Esas No: 2022/7906
Karar No: 2022/10702
Karar Tarihi: 15.09.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/7906 Esas 2022/10702 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/7906 E. , 2022/10702 K.Özet:
İş Mahkemesi tarafından yapılan hizmet ve prime esas kazanç tespiti davası neticesinde davalı şirket yönünden davanın reddine, SGK Başkanlığı yönünden ise kısmen kabulüne karar verildi. Ancak davalı kurum ve davalıların temyiz başvurusu sonrasında yapılan inceleme sonucu kararın eksik araştırma ve incelemeye dayalı olduğu ortaya çıktı. Mahkeme kararında yer alan kanun maddeleri ise şu şekilde: 506 sayılı Kanunun 79/10 ve 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet ve prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtilen gerekçelerle davalı Parge şirketi yönünden davanın reddine, davalı ... ve SGK Başkanlığı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır.
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Tanık beyanları değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren, işçi ve işyeriyle ilişkileri düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça bordrolu, komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar da dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Somut olayda, Mahkemece verilen karar eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
Eldeki davada, Mahkemece dinlenen tanık beyanlarında davacının düzenli bir çalışmasının olmadığı, bazen kendisinin çalışmayı bırakıp ara verdiği, bazen de işveren tarafından zaman zaman çağrıldığı ve çalıştığı belirtilmesine karşılık, tanıklara davacının, hangi dönemlerde ne kadar çalıştığı, ne kadar süre ara verdiği hususu açıklattırılmaksızın; davacının 1995 yılı 3. döneme kadar sürekli çalıştığı kabul edilmiş, 1996 ve 1998 yılları için de herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın diğer dönemlerde kesintisiz çalıştığına yönelik hüküm kurulmuş olması hatalıdır. Davacının kararı temyiz etmediği hususu da dikkate alınarak, hüküm kurulan dönemler yönünden yeniden araştırma yapılarak, beyanları alınan tanıklar yukarıda yer alan açıklamalar doğrultusunda yeniden dinlenerek ve diğer bordro tanıkları da dinlendikten sonra sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum ve davalı ... vekilleri bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 15.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.