Esas No: 2022/7978
Karar No: 2022/10681
Karar Tarihi: 15.09.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/7978 Esas 2022/10681 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/7978 E. , 2022/10681 K.Özet:
İş kazası olduğunun tespiti istemiyle açılan davanın mahkemece kabulüne, daha sonra yapılan temyiz işlemleri sonucunda ise hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Davacının sol el baş parmağını kaptırması sonucunda meydana gelen kaza, iş kazası olarak belirlenmek istenmiştir. Ancak mahkemede yeterince kanıt sunulmadığı için dosyada eksik inceleme ve araştırma yapıldığı kararına varılmıştır. Bu nedenle, bordroların ve tanık beyanlarının incelenmesi gerektiği belirtilmiş ve hükmün bozulmasına hükmedilmiştir. Kararın dayandığı kanun maddesi ise 506 sayılı Yasa'nın 11. maddesi olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 11.maddesidir.
İnceleme konusu davada; davacı 09.12.2006 tarihinde geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespitini talep etmiş, mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne, 09.12.2006 tarihli kazanın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Somut dosyada; Davacının 16.06.2007-01.08.2007 tarihleri arasında davalı iş yerinden bildiriminin olduğu, davacının odun kesme makinasına sol el baş parmağını kaptırmak suretiyle yaralandığı, 09.12.2006 tarihinde Çamlıca Ömür Hastanesine müracaat ettiği, hastane kayıtlarında elini makinaya kaptırdığının yazıldığı ancak iş kazası olduğu yönünde bir beyanda bulunulmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece olayın iş kazası olduğunun tespitine dair karar Dairemizin 2019/4146 esas, 2019/8164 karar sayılı kararı ile; Dava konusu kaza olayı ile ilgili tüm hastane kayıtları ile davalı iş yerine ait dönem bordrolarının celp edilmesi, kaza tarihinde bordrolarda kayıtlı çalışması bulunan kişilerden re'sen tanık tespiti yapılarak davacının çalışması ve kazayla ilgili beyanlarının alınması, davacının kaza tarihinde iş yerinde çalışması bulunup bulunmadığının araştırılması, kazayla ilgili emniyet birimlerine bilgi verilip verilmediğinin veya onlar tarafından tutanak tutulup tutulmadığının araştırılması gerektiği yönlerinden bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargitay İçtihadı Birleştirme kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bir Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda; Mahkeme yönünden o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine bozma kararında açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama "usuli kazanılmış hak" olarak adlandırılır. Bu hukuki müessese Mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve istenilenler kapsamında işlem yapmak ve hüküm kurma zorunluluğunu getirir.
Somut dosyada; Mahkemece iki bordro tanığı dinlenilmiş ise de, iş yeri bordrolarının celp edilmediği görülmektedir. Bu itibarla kaza tarihini de kapsayacak şekilde davalı iş yeri bordroları celp edilmeli, bordrolardan re'sen tespit edilecek tanıkların kaza ile ilgili beyanları alınmalı, davacı kurum denetmen raporunda kaza anında yanında Hasan Arabul ile Gökhan isimli kişinin bulunduğunu beyan etmiş olup, adı geçen kişiler tanık olarak dinlenilmeli, tanık beyanları arasında çelişki olması halinde bu çelişkiler giderilmeli, tanıklara ilişkin çalışma kayıtları celp edilmeli, elde edilecek deliller değerlendirilmek suretiyle karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, 15.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.