Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8519 Esas 2022/10907 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8519
Karar No: 2022/10907
Karar Tarihi: 21.09.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8519 Esas 2022/10907 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, ancak bu karara davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi tarafından davalının temyiz isteminin miktar itibariyle kesinlik nedeniyle reddine dair verilen ek kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunarak karar tespit edilmiştir. Kanun maddeleri olarak, Mülga 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrası, 6763 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrası, 6100 sayılı HMK'nın 362/1-a ve 362/2. maddeleri anılmıştır. Article 366 ve 346 are also mentioned as applicable laws regarding the appeal process.
10. Hukuk Dairesi         2022/8519 E.  ,  2022/10907 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :... 15. İş Mahkemesi

    Dava, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine dair karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesince verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 30. Hukuk Dairesi tarafından davalının temyiz isteminin miktar itibariyle kesinlik nedeniyle reddine dair verilen ek kararın, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mülga 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrasına göre, “Bölge Adliye Mahkemesinin para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararları ile miktar veya değeri beşbin lirayı geçen davalar hakkındaki nihaî kararlara karşı tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” Bu fıkradaki “beşbin” ibaresi 6763 sayılı Kanunun 5. maddesi ile “kırk bin Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiştir.
    Mülga 5521 sayılı Kanunun, 6763 sayılı Kanun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrasına göre parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı öngörülmüştür.
    25.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8. maddesinde “temyiz edilemeyen kararlar” sayılmış ancak miktar itibariyle kesinliğe bu maddede yer verilmemiş, 7/3. maddede, 6100 sayılı HMK’nın kanun yollarına ilişkin hükümlerinin, iş mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca, Bölge adliye mahkemelerinin miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. HMK Ek madde 1 hükmüne göre de, 362. maddedeki parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı belirtilmiştir.
    HMK 362/2. maddesine göre “Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir”
    HMK 366. maddenin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 346. madde uyarınca, temyiz dilekçesi kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme temyiz dilekçesinin reddine karar verir. Ancak temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise, 01.06.1990 tarih, 1989/3 E. - 1990/4 K. sayılı içtihadı birleştirme kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin reddine karar verebilecektir.
    Yukarıda belirtildiği şekilde, iş mahkemelerinin kararlarının istinaf incelemesi sonucu Bölge adliye mahkemelerince verilen kararlarda karar tarihine göre kesinlik sınırı: 01.01.2022 tarihi sonrası için 107.090,00 TL’dir.
    Bu tür davalarda, 6100 sayılı HMK’nun 110. maddesi kapsamında dava yığılması (objektif dava birleşmesi) kapsamında her bir talebin ayrı bir dava olduğu ve ayrı ayrı hüküm ve sonuç doğuracağı dikkate alınmalıdır.
    Belirtilen açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, temyize konu tutarın temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğu anlaşılmakla, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibariyle mümkün bulunmadığından, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddine dair EK KARARIN ONANMASINA, 21.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Hemen Ara