Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı vekili taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu"na tabi iş sözleşmesine dayanmadığını davacının statü hukuku kapsamında idari iş sözleşmesi ile çalıştırıldığını, davada idari  yargı görevli olduğundan davanın öncelikle yargı yolu yönünden reddedilmesi gerektiğini savunmuş, esasa yönelik olarak da 5910 sayılı Türkiye İhracatçılar Meclisi ve İhracatçı Birliklerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun"da personel giderlerinin yüzde 40 aşmayacağına dair  getirilen hüküm sebebi ile alınan işletmesel karar doğrultusunda feshedildiğini fesih sebebinin anılan kanundan kaynaklandığını ve feshin geçerli sebebe dayandığını ileri sürerek davanın reddini savundu.
Mahkemece davalı işverence işletmesel kararın tutarlı olarak uygulanmadığını bundan dolayı feshin geçerli sebebe dayanmadığı gerekçesi ile feshin geçersizliğine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Türkiye Orta Anadolu  İhracatçı Birliğinin kuruluşu, Türkiye İhracatçılar Meclisinin teklifi, Dış Ticaret Müsteşarlığının uygun görüşü ve bağlı olduğu Bakanlığın onayı ile kurulup ve Resmi Gazete"de yayınlandığında tüzel kişilik kazanmasıyla gerçekleşmektedir. Birliği genel sekreter yönetir. Birlik personeli 5910 sayılı Kanun ve aynı Kanunla ilgili Yönetmelik, 4857 sayılı Kanun ve İnsan Kaynakları Yönetmeliğine tabidir. İnsan Kaynakları Yönetmeliğinin 3. maddesinin h bendine göre, "personel,  4857 sayılı Kanun"a tabi olarak daimi, özel ve  belirli süreli hizmet  sözleşmeli olarak TİM, Birlik,  irtibat bürosu ve sosyal tesislerde istihdam edilen personeli, ifade eder." denilmektedir. Birliğin gelirleri, giriş aidatı, yıllık aidat, nispi ödeme ve diğer gelirlerden oluşmakta, personel sayısı ve ücretleri birliğin bütçe imkanlarına göre belirlenmektedir. Bu düzenlemelerin değerlendirilmesinden birlik personelinin  4857 sayılı Kanun"a tabi iş sözleşmesi ile çalışan işçilerden oluştuğu, uyuşmazlıkların 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanun"u hükümlerine göre iş mahkemelerinde görülmesi gerektiği sonuç ve kanatine ulaşılmıştır.
Somut olayda, davalı işveren 5910 sayılı Kanun gereğince aldığı işletmesel kararın davacının iş sözleşmesinin feshi için geçerli fesih sebebi oluşturup oluşturmadığı bakımından öncelikle fesih tarihinde davalı ihracatçılar birliğinde personel giderlerinin gelirlerin yüzde kırkını geçip geçmediği hususu bilirkişi raporuyla tespit edilerek alınacak rapor dosya içeriğiyle birlikte değerlendirmeye tabi tutularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 13.07.2012 tarihinde oy birliği ile karar verildi.