Esas No: 2015/415
Karar No: 2015/1786
Karar Tarihi: 25.05.2015
Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/415 Esas 2015/1786 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
...E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan sanık ..."nun, aynı koğuşta birlikte kaldığı katılana, kardeşinin savcı olduğunu, hakkında devam eden yargılamada beraat hükmünün verilmesini sağlayabileceğine dair yalan söyleyip, bu duruma inanan katılana, bir takım belgeler olduğunu söyleyerek katılanı borçlu, diğer sanık ..."u da alacaklı olarak gösterdiği, 21.04.2006 keşide tarihli, 110.000 TL bedelli olan senedi imzalattıktan sonra sanık ..."a verdiği ve sanık ... tarafından tahsil edilmesi amacıyla ...Şubesine teslim edildiği, bu şekilde sanıkların, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçlarını fikir ve eylem birliği içerisinde işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 231. Maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasını geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığı, sanıklar hakkında 12.05.2011 tarihinde verilen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı sanığın yaptığı itirazı üzerine, .... Ağır Ceza Mahkemesinin yaptığı inceleme sonucunda verdiği red kararı ile verilen hükmün kesinleştiği anlaşıldığından, temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"ın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen hükümler ile sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 158/1,f,son maddesi gereğince haksız menfaat miktarının 110.000 TL ve haksız menfaatin iki katının 220.000 TL olması dikkate alınarak temel cezanın bu miktardan az olmayacak şekilde ""11.000 gün adli para cezası"" olarak belirlenmesi, aynı Kanun"un 35. maddesi gereğince 2/3 oranında indirim yapılarak 3666 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak 3055 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ve mahkemenin takdirine göre ve 5237 sayılı TCK"nın 52. madde gereğince; 1 gün karşılığı 20 TL üzerinden hesaplanarak 61.100 TL adli para cezası ile cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, 1825 TL adli para cezasına hükmedilerek 33.340 TL eksik adli para cezası tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Oluşa, sanıkların savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkların, bu şekilde gerçekleştirdikleri sabit görülen eylemlerinin nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiş ve sahte oluşturulduğu sabit olan senedin, adı belirtilen bankaya tahsil amacıyla verilmesi eyleminde, bakanın araç olarak kullanılmış olduğunun anlaşılması karşısında; tebliğnamede bozma isteyen düşünceye itibar edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... ile sanık ... müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 25.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.