Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2009/1-207 Esas 2009/262 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2009/1-207
Karar No: 2009/262

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2009/1-207 Esas 2009/262 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık E.A.'yı mağdure Ö.T.'ın öldürülmesine tam teşebbüs suçuna fer'i fail olarak katılmak suçundan 8 yıl 4 ay ağır hapis cezasına çarptırmış ve Yargıtay 1. Ceza Dairesi de bu kararı onamıştır. Ancak 5237 sayılı TCY yürürlüğe girdikten sonra hükümlü E.A.'nın hukuki durumu tekrar değerlendirilmiştir. Yapılan inceleme sonucunda E.A.'nın cezası 6 yıl 8 aya indirilmiş ve hakkında 53. madde uygulanmıştır. Ancak Yargıtay, indirim işleminin yanlış yapıldığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. Ceza Genel Kurulu ise, 5237 sayılı TCY'nın 39/1. fıkrasının son cümlesinde yer alan “bu durumda verilecek ceza 8 yılı geçemez” düzenlemesi de dikkate alınarak, hükümlü E.A.'nın suç kanıtlarını gizlemek için insan öldürmeye kalkışma suçuna yardım etmekten, 5237 sayılı TCY’nın 82/1-h ve 35. maddeleri uyarınca tayin olunan 20 yıl hapis cezasının, 39. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesi de nazara al
Ceza Genel Kurulu         2009/1-207 E.  ,  2009/262 K.

    "İçtihat Metni"

    İtirazname : 2009/210301
    Yargıtay Dairesi : 1. Ceza Dairesi
    Mahkemesi : DENİZLİ 2. Ağır Ceza
    Günü : 14.09.2007
    Sayısı : 142-183

    Mağdure Ö.T.’ın öldürülmesine tam teşebbüs suçuna fer’i fail olarak katılmaktan sanık E. A.’ın 765 sayılı TCY’nın 450/9-son, 62, 65/3, 59, 31, 33 ve 40. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 16.11.2000 gün ve 228-251 sayılı karar Yargıtay 1. Ceza Dairesince 28.05.2001 gün ve 1651-2362 sayı ile onanmak suretiyle kesinleşmiştir.
    5237 sayılı TCY’nın yürürlüğe girmesi nedeniyle hükümlünün hukuki durumunu değer¬lendiren Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14.06.2005 gün ve 228-251 sayılı uyarlama kararı ile hükümlünün, 5237 sayılı TCY’nın 82/1-h, 35/2, 39/1 ve 62. maddeleri uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında 53. maddenin uygulanmasına karar verilmiş, bu hüküm ise Yargıtay 1. Ceza Dairesince 05.04.2007 gün ve 742-2390 sayı ile uyarlama yargılamasının duruşmalı yapılması gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
    Yerel Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda 14.09.2007 gün ve 142-183 sayı ile; hükümlünün bu kez 5237 sayılı TCY’nın 82/1-h, 35/2, 39/1 ve 62. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında 53. maddenin uygulanmasına karar verilmiş, hükümlü müdafii tarafından temyiz edilen bu hüküm ise dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 08.04.2009 gün ve 89-1963 sayı ile onanmak suretiyle kesinleşmiştir.
    Yargıtay C.Başsavcılığınca 05.10.2009 gün ve 210301 sayı ile;
    “Sanık lehine olduğu kabul edilen 5237 sayılı TCY’nın uygulanması sırasında, sanık hakkında TCY’nın 82/1-h ve 35. maddeleri uyarınca tayin olunan 20 yıl hapis cezasından, 39. madde uyarınca yapılacak indirim sonucunda verilecek cezanın, anılan maddenin 1. fıkrasının son cümlesi uyarınca 8 yıldan fazla olamayacağının gözetilmemesi” gerekçesiyle itiraz yasa yoluna başvurularak, Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve yerel Mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, mağdure Ö. T.’a yönelik eylemi nedeniyle hükümlü E.A. hakkında, kasten öldürmeye tam kalkışma suçuna fer’i fail olarak katılmaktan kurulan hükümde, sonuç cezanın doğru olarak belirlenip belirlenmediği noktasında toplanmaktadır.
    5237 sayılı TCY’nın 61. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırları arasında temel ceza belirlendikten ve maddenin 2, 3 ve 4. fıkralarında belirtilen hallerin bulunması halinde, 1. fıkra uyarınca belirlenen temel ceza üzerinden uygulama yapıldıktan sonra, anılan maddenin 5. fıkrası uyarınca, belirlenen ceza üzerinden sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanmak suretiyle sonuç ceza tespit edilecektir.
    Somut olayda suç kanıtlarını gizlemek için insan öldürmeye kalkışma suçuna yardım ettiği kabul edilen hükümlü E..hakkında 5237 sayılı TCY’nın 82/1-h ve 35/2. maddeleri uyarınca 20 yıl olarak belirlenen hapis cezasının, anılan Yasanın 39/1. madde ve fıkrasının son cümlesinde yer alan “bu durumda verilecek ceza 8 yılı geçemez” düzenlemesi de dikkate alınmak suretiyle 8 yıla indirilmesi ve takdiri indirim nedeniyle 5237 sayılı TCY’nın 62/1. maddesi gereğince yapılacak 1/6 oranındaki indirimin bu miktar üzerinden yapılması suretiyle neticeten 6 yıl 8 ay hapis cezasına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, yasanın 62/1. maddesi uyarınca yapılması gereken indirimin 39. maddenin 1. fıkrası uyarınca 1/2 indirim yapılarak tespit edilmiş bulunan 10 yıl üzerinden yapılmak suretiyle, 8 yıl 4 ay olarak belirlenmesi yasaya aykırıdır.
    Hükümdeki hukuka aykırılığın hükmolunan süreli hapis cezasından 5237 sayılı TCY"nın 39/1. maddesi uyarınca yapılması gereken indirime ilişkin bulunması ve 5237 sayılı Yasanın 39. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesi gereğince verilecek cezanın sabit bir miktar olan sekiz yıldan ibaret olması, indirim sonucunda da kişiselleştirilmeye ilişkin önceki hükümde tartışılmayan herhangi bir kurumun uygulanması zorunluluğunun doğma ihtimalinin bulunmaması nedenleriyle 1412 sayılı CYUY’nın 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca, halen yürürlükte bulunan 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca, bu hususta Ceza Genel Kurulunca karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Bu itibarla; Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulü ile Özel Daire onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün 5237 sayılı Yasanın 39/1. fıkrasının son cümlesine aykırı olarak hükümlü hakkında fazla ceza tayin edilmesi isabetsizliğinden bozulmasına, suç kanıtlarını gizlemek için insan öldürmeye kalkışma suçuna yardım etmekten, 5237 sayılı Yasanın 82/1-h ve 35. maddeleri uyarınca tayin olunan 20 yıl hapis cezasının, 39. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesi de nazara alınarak 8 yıl olarak belirlenmesine, bu cezadan aynı Yasanın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak, hükümlünün neticeten 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükümdeki sair hususların aynen bırakılmasına, karar verilmek suretiyle hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABÜLÜNE,
    2- Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 08.04.2009 gün ve 89-1963 sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
    3- Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.09.2007 gün ve 142-183 sayılı hükmünün BOZULMASINA,
    4- 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 322. maddesinin Yargıtay Ceza Genel Kuruluna tanıdığı yetki kullanılmak suretiyle, hükümlü E.A.. hakkında suç kanıtlarını gizlemek için insan öldürmeye kalkışma suçuna yardım etmekten, 5237 sayılı TCY’nın 82/1-h ve 35. maddeleri uyarınca tayin olunan 20 yıl hapis cezasının, 39. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesi de nazara alınarak 8 yıl olarak belirlenmesine, bu cezadan aynı Yasanın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak, sonuç olarak 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükümdeki sair hususların aynen bırakılmasına, karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    5- Dosyanın, Yerel Mahkemeye gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.11.2009 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara