Esas No: 2012/10081
Karar No: 2012/14868
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/10081 Esas 2012/14868 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kocaeli 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2009
NUMARASI : 2009/537-2009/836
Davacı vekili, işe iade kararının kesinleşmesi üzerine davacının işe başlamak için başvuruda bulunduğunu, davalı tarafından müvekkilinin Ankara"da işe başlaması için davet edildiğini, bu durumun davacı için iş şartlarında esaslı değişiklik yarattığını ve usulüne uygun olmadığını, bu nedenle alacakların tahsili için Kocaeli 2. İcra Müdürlüğünün 2009/5923 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etiğini belirterek itirazın iptalini istemiştir.
Davalı işveren, işe iade kararının ilam niteliğinde olmayıp tespit niteliğinde olduğunu, bu konuda yetkili icra dairesinin müvekkilinin ikametgahı olan Ankara İcra daireleri olduğunu ve davacıya gönderilen ihtarname ile bu durumun bildirildiğini, icra dairesinin yetkisiz olduğu gibi davacının davete rağmen işe başlamadığını, tazminat ve boşta geçen süre alacağına hak kazanamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, asıl davaya bakmaya mahkemenin yetkili olmasına rağmen davalı şirket aleyhine yapılan ilamsız icra takibinde davalının ikametgahı Ankara"da bulunduğu, Kocaeli İcra Dairesinin ilamsız icra takibinde yetkili olmadığı, davacının yetkisiz olan Kocaeli İcra Dairesinde takibi başlattığı ve davalının icra dairesine yapmış olduğu itirazda haklı bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davacı temyiz etmiştir.
Davacı mahkeme hükmü ile iş sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespitinden sonra işe başlatılmaması üzerine feshe bağlı alacaklarının tahsili amacıyla Kocaeli İcra Dairesinde davalı işveren aleyhine icra takibine geçmiş ve işverence öncelikle icra dairesinin takibe yetkili olmadığından bahisle yaptığı itiraz üzerine takip durmuştur. Davacı, davalı işverence icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmış, mahkemece icra dairesinin yetkili olup olmadığı açıklığa kavuşturulmadan bu davaya bakılmayacağı gerekçesi ile usulden red kararı verilmiştir.
Belirtmek gerekir ki, itirazın iptali davalarının konusu itiraza uğrayan icra takibi olmakla birlikte yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabi alacak davası niteliğinde olup icra dairesinde yapılan yetki itirazı, itirazın iptali davasında yetkinin belirlenmesine esas alınamayacağı gibi mahkemeyi bağlayıcı niteliği bulunmamaktadır. Mahkemece bu yön dikkate alınmadan yazılı gerekçe ile karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.