Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8712 Esas 2022/11620 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8712
Karar No: 2022/11620
Karar Tarihi: 03.10.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8712 Esas 2022/11620 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/8712 E.  ,  2022/11620 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No :


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili ile feri müdahil vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili, davalı vekili ve feri müdahil vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davacının 1993 ile 10.10.2016 tarihleri arasında yılın Eylül ile Nisan ayları arasında ayda 30’ar gün, diğer aylarda ayda 10’ar gün kesintisiz olarak geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    II- CEVAP
    Davalı vekili, davacının çalışmalarının kesintisiz olmadığını, çalıştığı sürelere ilişkin sigorta bildirimlerinin yapıldığını, mevsimlik işyeri niteliğinde olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Fer’i müdahil Kurum vekili, hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, davacının iddiasını yazılı belgeler bağlamında somut ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesince; “davanın kısmen kabulü ile, ... sigorta sicil numaralı davacı ...'ın ... sicil numaralı davalı ... Dış Tic. ve Gıda San. A.Ş. adlı işyerinde 10.10.1993 tarihiyle işe başladığının, 10.10.2016 tarihine kadar Eylül, Ekim, Kasım, Aralık aylarında aralıksız, diğer aylarda ayda 10 gün, diğer aylardan 10 günden fazla kurumu bildirim yapılan aylarda ise bildirim yapılan gün kadar olmak üzere toplamda 4750 gün çalıştığının, bu çalışmalarının 1501 gününün kuruma bildirildiğinin, 3249 gününün ise bildiriminin yapılmadığının, bildirim yapılmayan günlerde asgari ücret aldığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir.
    B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesince; “ Davalı vekili ve Fer'i Müdahil ... Başkanlığı vekilinin istinaf taleplerinin kabulüyle; Aydın 2. İş Mahkemesi'nin, 18.02.2021 tarihli, 2020/23 E, 2021/143 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına,davanın kısmen kabulü ile, ... TC. Kimlik numaralı davacı ...’ın ... sicil numaralı davalı ... Dış Tic. ve Gıda San. A.Ş. adlı işyerinde;
    a) 01.09.1993 – 09.07.1995 tarihleri arasında; 1993/3. Döneminde 120 gün, 1994/3. Döneminde 106 gün asgari ücrete tabi çalışmasının fer’i müdahil ... Başkanlığı’na bildirilmediğinin 506 sayılı Yasa'nın 60/G maddesi uyarınca davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını doldurduğu 09.07.1995 tarihi olduğunun ve bu tarihten önceki çalışmalarının prim ödeme gün sayısına eklenmesi gerektiğinin tespitine,
    b) 09.07.1995 -10.10.2016 tarihleri arasında, 1996/3. döneminde 105 gün, 1997/3. döneminde 120 gün, 1998/3. döneminde 120 gün, 1999/3. döneminde 120 gün, 2000/3. döneminde 63 gün, 2001/3. döneminde 57 gün, 2002/3. döneminde 8 gün, 2003/3. döneminde 44 gün, 2004/9. ayında 5 gün, 2004/10. ayında 2 gün, 2004/11. ayında 27 gün, 2004/12. ayında 27 gün, 2005/9. ayında 8 gün, 2005/10. ayında 2 gün, 2005/11. ayında 6 gün, 2005/12. ayında 10 gün, 2006/9. ayında 6 gün, 2006/10. ayında 6 gün, 2006/11. ayında 2 gün, 2006/12. ayında 16 gün, 2007/9. ayında 18 gün, 2007/10. ayında 6 gün, 2007/11. ayında 20 gün, 2007/12. ayında 9 gün, 2008/9. Ayında 30 gün, 2008/10. ayında 30 gün, 2008/11. ayında 30 gün, 2008/12. ayında 30 gün, 2009/9. ayında 30 gün, 2009/10. ayında 30 gün, 2009/11. ayında 30 gün, 2009/12. ayında 30 gün, 2010/9. ayında 30 gün, 2010/10. ayında 30 gün, 2010/11. ayında 30 gün, 2010/12. ayında 30 gün, 2011/9. ayında 30 gün, 2011/10. ayında 30 gün, 2011/11. ayında 30 gün, 2011/12. ayında 30 gün, 2012/9. ayında 30 gün, 2012/10. ayında 30 gün, 2012/11. ayında 30 gün, 2012/12. ayında 30 gün, 2013/9. ayında 9 gün, 2013/12. ayında 20 gün, 2014/9. ayında 17 gün, 2014/10. ayında 10 gün, 2014/11. ayında 14 gün, 2014/12. ayında 17 gün, 2015/10. ayında 10 gün, 2015/11. ayında 9 gün, 2015/12. ayında 13 gün, 2016/9. ayında 8 gün, 2016/10. ayında 4 gün, asgari ücrete tabi çalışmasının fer’i müdahil ... Başkanlığı’na bildirilmediğinin tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine ” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
    Davacı vekili, tanık beyanları ile kesintisiz ve tam süreli çalışma iddiasının doğrulandığını, imzaların bir çoğunun davacıya ait olmadığının, ...Müdürlüğü ve ... Odasından gelen yazı cevaplarından işyerinde yılın bazı ayları yoğun olmak üzere 12 ay çalışma yapıldığının anlaşıldığını belirterek kararı temyiz etmiştir.
    Davalı vekili, davacının çalıştığı gün kadar hizmetinin bildirildiğini,eksik bildirim bulunmadığını, işyerinin mevsimlik niteliği nedeniyle sürekli ve kesintisiz çalışmanın kabulünün yerinde olmadığını belirterek kararın temyizen bozulmasını talep etmiştir.
    Feri müdahil vekili, hak düşürücü sürenin dikkate alınmasını, Kurum kayıtlarının aksinin ancak yazılı delillerle ispat edilebileceğini, kamu düzenine ilişkin davanın özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiğini, tanık anlatımlarına itibar edilerek karar verilemeyeceğini beyan ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacının tüm, davalı vekili ile feri müdahil vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
    Dosya kapsamından, davacının davalı işverence 5.9.1994-30.9.1994, -5.1.1996, 9.9.1996-3.10.1996, 19.9.2000-30.11.2000, 11.9.2001-2.1.2002, 29.6.2002-1.12.2003, 1.4.2004-28.2.2005, 8.9.2005-28.2.2006, 6.9.2006-30.1.2009, 22.8.2013-25.7.2016, 4.8.2016-10.10.2016 tarihleri arasındaki çalışmalarının ayda 30 günden eksik olarak Kuruma bildirildiği anlaşılmaktadır.
    Eldeki dosyada; mahkemenin, davacının, imzası sabit olan ücret bordrolarının bulunduğu dönemlerdeki bildirimler dışlanmak suretiyle yılın Eylül ila Aralık aylarında tam gün çalışmalarının bulunduğuna dair kabulü isabetli bulunmuş ise de; özellikle davacı adına ilk işe giriş bildirgesinin 05.09.1994 tarihinde verilmiş olması, 1996 ile 2000 yılları ve 2009 ile 2013 yılları arasında bildirim dışı kalan dönemin uzunluğu ve kuruma hiç bildirim yapılmayan bu yıllarda da davacının çalışmaya devam edip etmediğini aydınlatmak bakımından mevcut tanık beyanlarının yetersiz olduğunun değerlendirilmesi nedeniyle, bu dönemler açısından eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Öte yandan, ilk derece mahkemesince davacının 10.10.1993 tarihinde işe başladığı kabul edilerek hüküm kurulduğu, davacının ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmadığı dikkate alındığında, Bölge Adliye Mahkemesince davalı ve feri müdahil kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin 01.09.1993 tarihinden itibaren hizmetinin tespitine dair hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
    Mahkemece, tespiti istenen dönemin tamamında çalışması bulunan, kanaat edinmeye yeter sayıda bordro tanığı dinlenerek ve tanıklara, özellikle, 10.10.1993 ile davalı işyerinden davacı adına ilk işe giriş bildirgesinin verildiği 05.09.1994 tarihleri arasındaki dönemde, 1996 ile 2000 yılları arasındaki dönemde ve 2009 ile 2013 yılları arasındaki dönemlerde, davacının işyerinde çalışmaya devam edip etmediği, çalışmasına ara verdiği dönem bulunup bulunmadığı açıklattırılarak, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekili ile feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara