Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/5328 Esas 2022/11829 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5328
Karar No: 2022/11829
Karar Tarihi: 05.10.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/5328 Esas 2022/11829 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı, kurumdan aldığı yaşlılık aylıklarının iptal edilmesi sonrasında yapılan icra takibine itiraz etmiş, ancak itirazı kabul edilerek takip durdurulmuştur. Davacı, itirazın iptal edilmesi ve takibin devamı ile birlikte %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının hükmolunmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, istinaf sonucu bölge adliye mahkemesi davacının lehine karar vermiş ve icra inkar tazminatı hükmolunmuştur. Temyizde, davalı tarafından çalışmanın fiili olduğu, alacağın likit olmadığı gerekçeleriyle kararın bozulması talep edilmiştir. Ancak, davalı vekilinin istinaf yoluyla başvurusuna cevap verirken harç ücretlerinin ödenmediği için başvurunun eksik olduğunu belirtmediği ve yalnızca davacı vekilinin istinaf ettiği kabul edildiği için usul ve yasaya aykırı karar verildiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararı HMK’nın 373/2. maddesi gereği BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 348. ve 344. maddeleri.
10. Hukuk Dairesi         2022/5328 E.  ,  2022/11829 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
    No :

    Dava, itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili; müvekkili kurumdan yaşlılık aylığı almakta olan davalının Kurum denetmenince tanzim edilen rapora istinaden 07-...-34 dosya sicil numaralı işyerine ait çalışmalarının fiili olmadığının tespit edildiğini ve 01.02.2008 tarihi itibariyle aylıklarının iptal edildiğini, bunun üzerine yasal faiziyle birlikte 119.720,73 TL miktarlı kurum alacağının tahsili için ... Anadolu 2. İcra Dairesinde icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından bu takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, davalının yapmış olduğu itirazının iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının hükmolunmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı vekili özetle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince “…Alacağın gerçek miktarı belli ve sabit ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmekte veya bilinmesi gerekmekte ve böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesi mümkün ise başka bir ifadeyle, borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise; alacak likid olup icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir.Davalının denetim raporuna istinaden ... sicil numaralı işyerindeki çalışmaları fiili olmadığından aylıklar iptal edilerek ödenen aylıklar borç kaydedildiği, ödenen aylıkların belirli olması nedeniyle alacağın likit olduğu,davacı yararına icra-inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle, “1-Davacı Kurumun istinaf isteminin kabulüne,
    2-... Anadolu 21. İş Mahkemesi'nin 2016/1113 Esas, 2019/361 Karar sayılı 17.09.2019 tarihli kararının kaldırılmasına,
    3-Davanın kabulü ile; ... Anadolu 2. İcra Dairesinin 2016/4032 esas sayılı takip dosyasında 88.623,44 TL asıl alacak, 31.088,29 TL işlemiş faizi yönünden itirazın itirazın iptali ile takibin devamına,
    4-88.623,44 TL asıl alacağın %20'si tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı vekili, çalışmanın fiili olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, diğer taraftan alacağın likit olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dosya kapsamından, davacı vekilinin istinaf dilekçesinin 13.06.2020 tarihinde davalı vekiline tebliğ edildiği, davalı vekilinin 30.06.2020 tarihinde istinafa cevap dilekçesi verdiği, (Covid-19 salgını sebebiyle 7226 sayılı kanun geçici 1. madde ve 29/04/2020 tarih, 2480 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile tüm adli süreler 13/03/2020 tarihinden itibaren 15/06/2020 tarihine kadar durdurulmuş olup bu sürelerin, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlayacağı durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden başlamak üzere on beş gün uzamış sayılacağı belirtilmiştir.) bu cevap dilekçesinde açıkça davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirttiği, buna karşılık istinaf harçlarının yatırılmadığı, bölge adliye mahkemesince ilk derece mahkemesi kararının yalnızca davacı vekili tarafından istinaf edildiği kabulünden hareketle istinaf incelemesi yapılarak temyiz incelemesine konu kararın verildiği, esasen davalı vekilinin katılma yoluyla istinaf niteliğindeki dilekçesi konusunda olumlu olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    6100 sayılı HMK’nın 348. maddesine göre istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, vereceği cevap dilekçesi ile istinaf yoluna başvurabilir. İstinaf yoluna asıl başvuran taraf, buna karşı iki hafta içinde cevap verebilir.
    Bunun yanında aynı yasanın 344. maddesi gereğince, istinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir.
    Somut olayda, davalı vekilinin katılma yoluyla istinaf istemi yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak iş, davalı yönünden yukarıda açıklanan prosedürün işletilmesinden sonra eksik istinaf harçlarının giderilmesi durumunda davalı vekilinin katılma yoluyla istinaf istemini değerlendirmek ve oluşacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
    O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin temyiz incelemesine konu kararı sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara