Davacı iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı ve geçerli sebebe dayanmadan, feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihtar tazminatıyla ücret ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline  karar verilmesini istemiştir.
Davalı işveren, davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının şirketten ayrıldıktan sonra otoparkı işletmeye devam eden ... Müşteri Hizmet ünvanlı firmada çalışmaya devam ettiğini, iş sözleşmesinin davacının feshe bağlı ihbar ve kıdem tazminatını alacağının bulunmadığını, yıllık ücretli izin haklarının kullandığını, ücret alacağının da bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut olayda davacı ve arkadaşlarının davalı şirket tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna çıkışlarının bildirildiği 30.06.2007 tarihi ile işyerini devralan dava dışı firmada Sosyal Güvenlik Kayıtlarına göre işe girişinin gösterildiği 20.07.2007 tarihi arasında işyerinde fiilen çalışıp çalışmadığının, işyeri bu süre içinde faal ise hangi işverene ait işçiler ile faaliyetini sürdürdüğü araştırılarak; işçinin ara vermeksizin aynı işyerinde çalışmasını sürdürüp sürdürmediği ve dolayısıyla iş sözleşmesinin sona erip ermediği belirlenmeli, sonucuna göre feshe bağlı tazminat ve alacaklar hüküm altına alınmalıdır.
Mahkemece belirtilen tüm bu yönler üzerinde durulmadan eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 04.06.2012 tarihinde oy birliği ile karar verildi.