Esas No: 2011/6535
Karar No: 2012/11942
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/6535 Esas 2012/11942 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kadıköy 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/06/2011
NUMARASI : 2011/115-2011/595
Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren, işyerinde çalışan işçi sayısının 26 olduğunu, iş sözleşmesinin ekonomik kriz nedeniyle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davalı şirketin fesih tarihi itibariyle çalışan işçi sayısının 27 olduğu, aynı gruba ait olsalar da farklı tüzel kişiliklere ait işyerlerindeki işçi sayısının göz önünde bulundurulamayacağı, davacının gruba ait şirketlerce birlikte çalıştırıldığının iddia ve ispat edilmediği, en az otuz işçi koşulunun gerçekleşmemesi nedeniyle davanın iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında fesih tarihi itibariyle işverence otuz veya daha fazla işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı ve dolayısıyla davacının iş güvencesi kapsamında kalıp kalmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu"nun 18. maddesidir.
4857 sayılı Kanun"un 18. maddesinin birinci fıkrasına göre iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerinde çalışmak gerekir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan sayısı bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir. İşçi sayısına ilişkin bu hüküm nispi emredici olduğundan, daha az işçi sayısını öngören sözleşme hükümleri geçerli kabul edilmektedir.
Otuz işçi sayısının belirlenmesinde fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarih itibariyle belirli-belirsiz süreli, tam-kısmi süreli, daimi-mevsimlik sözleşmelerle çalışan tüm işçiler dikkate alınır.
Somut olayda mahkemece de kabul edildiği üzere aralarında organik bağ bulunan aynı gruba ait birden çok şirket bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. İş güvencesinden yararlanma koşullarına ait hükümler emredici nitelik taşımaktadır. Bu nedenle davacının iş güvencesi hükümleri kapsamında olup olmadığı re"sen araştırılmalıdır. Davacının görevi ve ticaret unvanları itibariyle aynı konuda faaliyet gösterdikleri izlenimi doğan birden fazla şirketin bulunduğu dikkate alındığında davacının birlikte istihdam edilmiş olabileceği ihtimali söz konusudur. Konunun tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması bakımından şirketlerin adresleri ve faaliyet konuları ile aralarında personel transferi yapılıp yapılmadığı gibi hususlar araştırılarak; aynı adreste ve aynı konuda faaliyet gösteren şirketler arasında personel transferi de söz konusu olduğu takdirde otuz işçi sayısına ilişkin koşulun gerçekleştiği kabul edilerek işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmelidir. Aksi halde şimdiki gibi davanın reddi yönünde hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 31.05.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.