Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8888 Esas 2022/12477 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8888
Karar No: 2022/12477
Karar Tarihi: 13.10.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8888 Esas 2022/12477 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/8888 E.  ,  2022/12477 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No :


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davacı vekili ve feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili ve feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davacının 01.03.2004 ile 07.12.2017 tarihleri arasında aralıksız ve fasılasız olarak davalı apartmanda, ... görevlisi (kapıcı) olarak asgari ücretle çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... Yönetimi vekili, davacının apartmanda 01.04.2014 tarihinde fiilen çalışmaya başladığını, kısmi süreli olarak her ay sadece 10 gün çalıştığını, davacının 2014 öncesi kapıcı olarak fiilen çalışmasının olmadığını, ... Yönetimi ile sözleşme imzaladıktan sonra davacının davalı apartmanda ve komşu apartmanlarda oturanların günlük ev temizliği işlerine gittiğini, 8 Aralık 2017 tarihinde iş akdini feshettiğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Feri müdahil Kurum vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile davacının davalı apartmanda Kuruma bildirilen süreler hariç 25.10.2005-07.12.2017 tarihleri arasında kısmi zamanlı olarak ayda 10 gün hizmet akdine dayalı asgari ücret üzerinden çalıştığının tespitine, karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Davacı vekili ve feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile davacının 01.03.2004 ile 07.12.2017 tarihleri arasında davalı işyerinde tam zamanlı olarak çalıştığı özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
    Feri müdahil Kurum vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile Kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediği belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince eksik inceleme ve araştırma neticesi kurulan hükmün bozulmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, Mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı kanunun 79. maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.”Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
    Eldeki dava dosyasında; davacının, davalı işyerince 01.04.2014-12.12.2017 tarihleri arasında, ayda 10 gün üzerinden Kuruma hizmet bildirimlerinin yapılmış olduğu, davacının eşine ait hizmet cetvelinden eşinin 23.09.2004-25.10.2004 tarihleri arası ve 13.06.2006 tarihinden itibaren devam eden dava dışı işyerlerince bildirilmiş hizmetlerinin bulunduğu, davalı işyerinin 01.04.2014 tarihinde Kanun kapsamına alındığı, Muhtarlık yazı cevabı ile muhtarlıkta davacı ve eşinin davalı apartmana taşınma tarihlerini gösterir ikamet belgesi gibi bir kayıt tutulmadığının Mahkemeye bildirildiği, ... A.Ş.’nin yazı cevabı ile 21.09.1998 tarihinden itibaren davalı apartmanda ısınma şeklinin bireysel olduğunun Mahkemeye bildirildiği, davalı apartmana ait karar defterinden 05.01.2004-17.12.2004 tarihleri arasında ... temizliği için dava dışı şahsa bir miktar para verilmesinin kararlaştırıldığı, 25.10.2005, 21.05.2007, 08.07.2007, 07.10.2008, 28.01.2014 tarihli kararlar ile davalı apartmana ait işlerin yapılması karşılığı davacının eşine bir miktar para verilmesinin kararlaştırıldığı, komşu tanıklarına ilişkin yapılan zabıta araştırması sonrası düzenlenen tutanağın ve alınan bilirkişi kök raporu ve ek raporunun dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı, davalı ve kamu tanıklarının dinlenildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda; davacının dosya kapsamından tespit edilemeyen tarihten itibaren eşi ile birlikte davalı apartmanda oturduğu, ilk defa yazılı olarak 25.10.2005 tarihli karar ile davacının eşine, ... işlerini takip etmesi için yol ücreti verildiği, daha sonra yine 2007 ve 2008 yıllarında da davalı ... Yönetimi tarafından davacının eşine ödemelerde bulunulduğu, davacının eşinin ise 13.06.2006 tarihinden itibaren dava dışı işyerlerinde geçen hizmetlerinin bulunduğu, duruşmalarda dinlenen tanıkların bir kısmının kapıcılık işlerini davacının eşinin, bir kısmının davacının tek başına, bir kısmının ise davacı ve eşinin birlikte yaptığı şeklinde beyanda bulundukları, bu yönüyle tanık beyanlarının çelişkili olduğu anlaşılmakla davalı apartmanda kapıcılık işlerinin kim tarafından gerçekleştirildiği, davacının çalışmalarının eşine yardım niteliğinde olup olmadığı açıklığa kavuşturularak, hangi çalışmaya üstünlük tanındığı da belirtilerek sonuca gidilmesi gerekir iken eksik inceleme ve araştırma neticesi karar verilmesi hatalı olmuştur.
    Mahkemece yapılması gereken iş; ihtilaf konusu dönem içerisinde davacı eşinin dava dışı işyerlerinde tam zamanlı çalışmasının davalı apartmanda kapıcılık hizmetlerini yerine getirmesine engel olup olmayacağı, davalı apartmanın büyüklüğü, daire sayısı, ..., ısınma sistemi göz önünde bulundurularak değerlendirilmeli, davacının yaptığı ... hizmetlerinin eşine yardım niteliğinde olup olmadığı belirlenmeli, bu konuda dava konusu dönemde davacının çalıştığını iddia ettiği davalı apartmanda ve bu apartmana komşu olan apartmanlarda oturan veya işyeri bulunan kişileri ve komşu apartmanlarda kapıcı olarak çalışanlar ile dava konusu apartmana yakın bakkal ve ... yöneticilerini tanık olarak dinlenerek beyanlarına başvurulmalı, gerçek çalışma olgusu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya konulduktan sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir.
    O hâlde, hükmü temyiz eden davacı ve feri müdahil Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak; temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine,13.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara