Esas No: 2012/4506
Karar No: 2012/9905
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/4506 Esas 2012/9905 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gebze 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/12/2011
NUMARASI : 2010/971-2011/857
Davacı vekili, müvekkilinin ... Çimento"ya devredilen davalı işyerinde çalışırken iş sözleşmesinin 23/06/2010 tarihinde işverence tazminatları ödenmek suretiyle feshedildiğini, davalılar arasında yapılan protokole göre devirden itibaren bir yıl içinde iş sözleşmesi feshedilenlere kalan süreye ilişkin ücretlerinin ödeneceğinin kararlaştırıldığını, buna rağmen ...kendisine ödeme yapmadığını, ...taahhütnameyle işçilere ... Çimentonun ödeme yapmaması halinde kendisinin yapacağını bildirdiğini, her ikisine de ihtarname gönderilmesine rağmen ödeme yapılmadığını, müvekkiline altı ay yedi günlük ücret ödenmesi gerektiğini ve alacaktan her iki davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; 2.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... Lafarge vekili, davacının iş sözleşmesinin feshedilmediğini, kendi isteğiyle işten ayrıldığını, işveren ... tarafından iyi niyetli davranılarak tazminatları ödendiği halde kötü niyetle dava açtığını, bu sebeple talep edilen ödemeye hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, davacının devirden sonra kendileriyle çalışmak isteyen kişiler arasında olduğu için 01/02/2010 tarihli iş sözleşmesini imzaladıklarını ve çalışmaya devam ettiklerini, davacının 23/06/2010 tarihinde Tokat Artovada bir fabrikada genel müdür olarak iş bulduğu için işten ayrılmak istediğini ve istifa dilekçesi verdiğini, istifa ettiği halde emeği geçtiği için kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yapıldığını, ancak 23/06/2010 tarihli “işten ayrılış fişi”nde davacının kendi isteğiyle iş sözleşmesini feshettiğinin yazıldığını, davacının bu belgeyi ihtirazi kayıtsız olarak imzaladığını, 23/06/2010 tarihli ibranameyle işvereni ibra ettiğini, davacının istifa ederek ayrılmasına rağmen bir şekilde istifa dilekçesini yok ettiğini, bu sebeple sunamadıklarını ama çalışanlara gönderdiği e-mail mesajında da kendi isteğiyle ayrıldığını açıkladığını, dava konusu edilen ek ödemelerin işverence işten çıkarılma halinde yapıldığını, davacının bu alacağa hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece istek hüküm altına alınmıştır.
Hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)Davalılar arasında imzalanan 04/04/2009 tarihli protokolde işçiler yararına öngörülen tazminat, niteliği itibariyle cezai şart olduğundan Borçlar Kanunu"nun 161/son maddesi gereğince değerlendirmeye tabi tutularak sonucuna göre bir karar verilmeliyken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 900.000 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 15/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.