Esas No: 2012/3201
Karar No: 2012/8849
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/3201 Esas 2012/8849 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/12/2011
NUMARASI : 2010/134-2011/820
Davacı işçi, 1993 yılından itibaren davalı Elmadağ Belediyesinde çalışmakta iken 5594 sayılı kanun gereğince diğer davalı Aski Genel Müdürlüğüne nakledildiğini Haziran 2008 tarihine kadar otobüste muavinlik yapıp bilet kestiğini sabah 05.40 akşam 22.00 saatleri arası çalıştığını dört günde bir izin verildiğini, hafta tatilinde ve dini bayramlarda çalıştığını, fazla mesai ücretleri ile çalıştırıldığı genel tatil günleri ücretinin ödenmediğini bildirerek fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin ödenmesini talep etmiştir.
Davalı Aski, zamanaşımı definde bulunmuş ve davacının Elmadağ Belediyesi işverenliğinde çalışmakta iken devrinin yapıldığını davacının devir öncesinde ESO işletmesinde çalışıp çalışmadığının tespitinin gerektiğini talep eden faizin fahiş olup yasal dayanağının bulunmadığını devre ilişkin hükümlerde personelin geçmiş alacaklarına yönelik düzenleme yapılmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı Elmadağ Belediyesi ile diğer Aski arasında iş devri olduğu vurgulanarak hesap bilirkişisi ve tanık anlatımlarına göre yapılan hesaplamaya itibarle fazla mesai ve genel tatil günlerinden %30 oranında indirim yapılmakla birlikte belirlenen miktara hükmolunmuş hafta tatili isteminin ise reddine karar verilmiştir.
Karar davacı ve davalı avukatlarınca temyiz edilmiştir.
1.Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gaciktirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Taraflar arasında olan uyuşmazlık davacı işçinin ulusal ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı fazla mesai yapıp yapmadığı fazla mesai yapmış ve sözü edilen günlerde çalışmış ise bu çalışmalarına ilişin ücretlerin ödenip ödenmediği yönlerine ilişkindir.
Ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma iddiasıyla fazla mesai yaptığını ve sözü edilen günlerde çalıştığın ispat yükü işçiye çalışma olgusunun ispatlanması halinde ücretlerinin ödendiğini ispat yükü ise işverene düşmektedir.
Fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada gözönüne alınabilir. Işçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, davacı tanıklarının anlatımları doğrultusunda bilirkişi raporu esas alınarak sonuca gidilmiş ise de, aynı isteklerle işverene karşı davaları olan ve dolayısıyla bu dava sonucunda yararı bulunan tanık anlatımlarına değer verilmesi ve bu anlatımlara dayanan hesabın hükme esas alınması yerinde bulunmamıştır. Davacının çalıştığı işyerinin işverenin kamu kurmu olduğu, kamu kurum ve kuruluşlarında tüm faaliyetlerin ve özellikle de ücret ödemelerinin kayıt ve belgeyle yapılmasının zorunlu olduğu kuralı nazara alınarak öncelikle davacının görev yaptığı otobüslerin görev belgeleri de dahil çalışma gün ve saatlerine ilişkin tüm işyeri kayıtları getirtilerek dosya kapsamına alınmalı bundan sonra dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek işyeri kayıt ve belgelerine göre davacının iddia ettiği fazla mesai, genel ve hafta tatili günlerinde çalışmasının olup olmadığı araştırılıp belirlenmeli, işyeri kayıt ve belgelerine değer verilmez ise bunun dayanakları gösterilerek gerekçelendirilmeli ve bundan sonra tüm deliller yeniden bir değerlendirilmeye tabi tutularak hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir. Ayrıca belirtmek gerekir ki mahkeme kararının gerekçesinde dava konusu olmayan ikramiye ve ilave tediye alacaklarına yer verilmesi ve hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda davacının net olarak hesaplanan alacakları hüküm fıkrasında brüt tutar olarak hüküm altına alınması yerinde değildir. Mahkemece belirtilen yönler dikkate alınmaksızın yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.