Esas No: 2011/16686
Karar No: 2012/8635
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/16686 Esas 2012/8635 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/03/2011
NUMARASI : 2010/929-2011/168
Davacı vekilince, müvekkilinin 01/04/2009-01/09/2010 tarihleri arasında davalı işverenin işçisi olarak çalıştığını, tüm çalışmalarının davalılardan ... A.Ş."de geçtiğini, bu işverenin temsilcileri tarafından sevk ve idare edildiğini, davalıların kanuna karşı hile yaptıklarını, işçi alacaklarından kurtulmak amacıyla, müvekkilinin gerçekte davalılardan .........A.Ş."nin işçisi olmasına rağmen .......Tic. A.Ş. üzerinden sigortaladıklarını, feshin geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin işe iadesine ve işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminatının sekiz aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalılardan ...San. ve Tic. A.Ş. vekilince, davacının diğer davalı ile hiçbir iş ilişkisinin olmadığını, kendilerinin diğer davalı .... A.Ş"nin hizmet ihalesini kazandıklarını bu sebeple, yetki itirazında bulunarak Üsküdar İş Mahkemelerinin yetkili olduğunu ve davacının diğer davalı şirketin işçisi olduğunu iddia etmesi sebebiyle haklarındaki öncelikle davanın husumet yokluğu sebebiyle reddi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca; müvekkil şirketin diğer davalı ... A.Ş. nezdinde çalışan sayısının altı kişi iken beşe düştüğünü, otuz kişi çalışmadığını, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin belirli süreli iş sözleşmesi olduğunu, davacının çalışmalarının işin bir ihale işi olduğu ve davacının bu ihale kapsamında istihdam edilmek üzere işe alındığını, işin niteliği itibariyle de belirli süreli iş sözleşmesi olduğunu, davacıya fesih sebebinin belirtildiğini bu sebeplerle işe iade talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiği talep edilmiştir.
Diğer davalı .... A.Ş. vekilince, öncelikle husumet itirazında bulunduklarını, davacının müvekkil şirket personeli olmadığını aralarında hizmet sözleşmesi bulunmadığını, diğer davalı ile aralarında yapılan sözleşme dışında hiçbir organik bağın bulunmadığını, ...ve Tic. A.Ş. ile aralarında imzalanan sözleşmenin de niteliğinin istisna sözleşmesi olduğunu, bu sebeple kendilerinin üst işveren olmadıkları beyan ederek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkemece; davalı ..... A.Ş."nin diğer davalı ... A.Ş. ile aralarındaki ilişkinin muvazaalı olduğu anlamına gelecek şekilde davacının ... şirketinin çalışanı olduğu yolundaki savunmasının yerinde olmadığı, davacının davalı .... San. ve Tic. A.Ş. bünyesinde teknik eleman olarak hizmet sözleşmesiyle çalıştığını, diğer davalı Vodafone şirketine teknik destek verdikleri ve bu sebeple vodofone ait işyerinde fiilen görev yaptığının anlaşıldığını, bu durumun hizmet sözleşmesinin taraflarını değiştirmediğini, davalılardan ....... ve Tic. A.Ş."nin sözleşmesinin belirli süreli olduğuna dair savunmasının 4857 sayılı Kanun"un 11. maddesinde yazılı objektif şartların varlığı ispatlanamadığından itibar edilmediği, iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanmadığı sonucuna varılarak, davalı Vodofone A.Ş. Hakkında açılan davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine, diğer davalı hakkında ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine göre; davacının iş sözleşmesi davalılardan ......... ve Tic. A.Ş. tarafından 27/08/2010 tarihinde davacıya tebliğ edilen fesih bildirimde" “yapılmakta olan işin tamamlanması “fesih sebebi olarak gösterildiği, davacının davalılardan ... San. ve Tic. A.Ş. ile 01/04/2009 tarihinde imzalanan belirli süreli iş sözleşmesine bianen çalıştığı, iş bu sözleşmenin belirli süreli olarak yapılmasını gerektirecek objektif ve esaslı sebeplerin mevcut olmadığı anlaşıldığından mahkemece iş sözleşmesinin belirsiz süreli olarak nitelendirilmesi yerindedir.
Somut uyuşmazlıkta; davacının gerçek işverenin belirlenmesi için davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti gerekir. Davacı tarafça, davalılar arasındaki mevcut ilişkinin muvazaaya dayandığı ve gerçek işverenin davalılardan ............A.Ş. olduğu iddiasını ileri sürülmüş ise de; mahkemece bu iddiaya değer verilmeyerek bu konuyla ilgili tarafların delilleri toplanmamış ve yeterli araştırma yapılmayarak eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03/05/2012 gününde oybirliði ile karar verildi.