Esas No: 2018/548
Karar No: 2022/84
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2018/548 Esas 2022/84 Karar Sayılı İlamı
Ceza Genel Kurulu 2018/548 E. , 2022/84 K."İçtihat Metni"
Yargıtay Dairesi : 6. Ceza Dairesi
Sanık ...’nın suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak suçundan TCK’nın 220/1-3 ve 62. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün, şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, mağdur ...’a yönelik nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-c-f-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl 10 ay, mağdur ...’na yönelik nitelikli yağma suçundan TCK'nın 149/1-c-d-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl, ... ve çalışma hürriyetinin ihlali suçundan TCK’nın 117/1, 119/1-d ve 62. maddeleri uyarınca 15 ay, TCK’nın 220. maddesinin 5. fıkrası delaletiyle de şikâyetçi ...’e karşı nitelikli yağma suçundan TCK'nın 149/1-a-c-f-g-h ve 62. maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK'nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl, şikâyetçi ...’a karşı nitelikli yağma suçundan TCK'nın 149/1-a-c-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK'nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay, kasten yaralama suçundan TCK’nın 86/1, 86/3-e, 87/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 7 gün, mağdur ... Cantür’e karşı şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, mağdur ... Günal’a karşı şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay; sanık ...’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, nitelikli yağma suçundan TCK'nın 149/1-a-c-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK'nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay, kasten yaralama suçundan TCK’nın 86/1, 86/3-e, 87/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 7 gün, mağdur ...’e karşı şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, mağdur ... Günal’a karşı şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay; sanık ...’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-c-f-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl 10 ay; sanık ...’nun suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, şikâyetçi ...’e karşı nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-f-g-h ve 62. maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay, aynı şikâyetçiye karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl, şikâyetçi ...’a karşı nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl, aynı şikâyetçiye karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay, kasten yaralama suçundan TCK’nın 86/1, 86/3-e, 87/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 7 gün; sanık ...’ın suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, mağdur ...’a karşı nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl 10 ay, mağdur ...’na karşı nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-c-d-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl; sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/1-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay 18 gün, şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay; sanık ...’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün, nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-f-g-h ve 62. maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl; sanık ...’ın suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün, nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-f-g-h ve 62. maddeleri uyarınca 11 yıl 8 ay, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl; sanık ... Kurum’un suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün, nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay, kasten yaralama suçundan TCK’nın 86/1, 86/3-e, 87/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 7 gün, mağdur ...’e karşı şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay, mağdur ... Günal’a karşı şantaj suçundan TCK’nın 107/2-1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay; sanık ...’ın suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan TCK’nın 220/2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün, nitelikli yağma suçundan TCK’nın 149/1-a-c-g ve 62. maddeleri uyarınca 10 yıl, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay, kasten yaralama suçundan TCK’nın 86/1, 86/3-e, 87/3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 ay 7 gün; sanık ...’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçundan TCK’nın 220/7-2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün; sanık ...’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçundan TCK’nın 220/7-2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan TCK’nın 109/2, 109/3-a-b ve 62. maddeleri uyarınca 5 yıl, tehdit suçundan TCK’nın 150/1. maddesi delaletiyle aynı Kanun’un 106/2-d ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay; sanık ...’ın suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçundan TCK’nın 220/7-2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün, tehdit suçundan TCK’nın 150/1. maddesi delaletiyle aynı Kanun’un 106/2-d ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay; sanık .....’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçundan TCK’nın 220/7-2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün, tehdit suçundan TCK’nın 150/1. maddesi delaletiyle aynı Kanun’un 106/2-d ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay; sanık ...’nın suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçundan TCK’nın 220/7-2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün, ... ve çalışma hürriyetinin ihlali suçundan TCK’nın 38/1. maddesi delaletiyle aynı Kanun’un 117/1, 119/1-d ve 62. maddeleri uyarınca 15 ay; sanık ...’in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçundan TCK’nın 220/7-2-3 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay 18 gün hapis cezalarıyla cezalandırılmalarına, sanıklar hakkında tüm suçlar yönünden TCK’nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca hak yoksunluklarına, cezalarının mükerrirleri özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mahsuba ilişkin ... (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesince (CMK’nın 250. maddesi ile görevli) verilen 02.10.2012 tarihli ve 167-259 sayılı hükümlerin sanıklar ..., ..., ... Arslantaş, ..., ..., ..., ..., ... ve ..... ile sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 28.05.2014 tarih ve 24043-10604 sayı ile onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 03.09.2018 tarih ve 72417 sayı ile;
“a) Varlığı kabul edilen çıkar amaçlı suç örgütünün mevcudiyetini ispata yetecek delilin bulunmaması sebebiyle 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, üye olma, yardım etme' suçlarının unsurlarının oluşmadığı ve buna bağlı olarak da örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiği sübut bulan suçların, sözkonusu suçu işleyen sanıkların ferdi suçları olarak kabul edilmeleri ve ceza uygulamasının da buna göre yapılması gerektiği yönündeki ve buna bağlı olarak;
aa) 1- Sanık ... hakkında 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında sanığın müsnet suçun unsurlarının oluşmaması sebebiyle beraatine karar verilmesi gerekirken cezalandırılmasının hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
2- İddianamenin B-2 nolu kısmındaki '.....'in alacağının müşteki ...'dan tahsil edilmesi' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; TCK'nın 149/1-f ve g fıkralarının tatbik edilmesinin hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
3- İddianamenin B-3 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'in ...'e olan borcu nedeniyle kaçırılarak alıkonulması, zorla senet imzalatılması, cep telefonunun alınması, başka kişilere olan para ve senetlerinin alınması, kasten yaralanması' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında sanık ...'nın TCK'nın 220/5. maddesi atfı ile yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
4- İddianamenin B-4 nolu kısmındaki '...'ın alacağının müşteki ...'ndan tahsil edilmesi' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; TCK'nın 149/1-g fıkrasının tatbik edilmesinin hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
5- İddianamenin B-7 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'un kasten yaralanması, aracına zarar verilmesi, zorla senet imzalatılması, cep telefonu ve parasının yağma suretiyle alınması' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında sanık ...'nın TCK'nin 220/5. maddesi atfı ile TCK'nın 149/1-a-c-g,109/2, 109/3-a-b, 86/1, 86/3-e, 87/3. maddeleri gereğince cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
6- İddianamenin B-8 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'e şantaj yapılması' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; sanık ...'nın TCK'nın 220/5. maddesi atfı ile cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
7- İddianamenin B-9 nolu kısmındaki 'Müşteki ...l'a şantaj yapılması' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; sanık ...'nın TCK'nın 220/5. maddesi atfı ile cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
8- İddianamenin B-6 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'in tehdit edilmesi' iddiasıyla açılan kamu davasında sanık ... hakkında unsurları oluşmadığı hâlde TCK'nın 119/2-d maddesinin tatbik edilmesinin hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
bb) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... Kurum, ... haklarında 'Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma' suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; suç işlemek amacıyla kurulan bir örgüte üye olduklarını ispatlayacak şekilde tape kayıtları tespit edilemeyen ve örgüte üye olup bu kapsamda suç işlediklerine dair kanaat verecek başka delil de elde edilemeyen sanıklar hakkında müsnet suçun unsurlarının oluşmaması sebebiyle beraat kararı verilmesi gerekirken cezalandırılmalarının hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu, buna bağlı olarak;
1- İddianamenin B-2 nolu kısmındaki '.....'in alacağının müşteki ...'dan tahsil edilmesi' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; sanıklar ... ve ... haklarında TCK'nın 149/1-f ve g fıkralarının tatbik edilmesinin ve sanık .....'in TCK'nın 150/1. maddesi aracılığıyla TCK'nın 106/1. maddesi yerine TCK'nın 150/1. maddesi aracılığıyla TCK'nın 106/2-d maddesi uyarınca cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
2- İddianamenin B-3 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'in ...'e olan borcu nedeniyle kaçırılarak alıkonulması, zorla senet imzalatılması, cep telefonunun alınması, başka kişilere olan para ve senetlerinin alınması, kasten yaralanması' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında sanıklar ..., ... ve ... haklarında TCK'nın 149/1-f ve g ve fıkralarının tatbik edilmesinin ve sanık ...'in TCK'nın 150/1 maddesi aracılığıyla TCK'nın 106/1. maddesi yerine TCK'nın 150/1. maddesi aracılığıyla TCK'nın 106/2-d maddesi uyarınca cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
3- İddianamenin B-4 nolu kısmındaki '...'ın alacağının müşteki ...'ndan tahsil edilmesi' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; sanık ... hakkında TCK'nın 149/1-g fıkrasının tatbik edilmesinin ve sanık ...'ın TCK'nın 150/1. maddesi aracılığıyla TCK'nın 106/1. maddesi yerine TCK'nın 150/1. maddesi aracılığıyla TCK'nın 106/2-d. maddesi uyarınca cezalandırılmasının hukuka aykırı olması sebebiyle bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
4- İddianamenin B-6 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'in tehdit edilmesi' iddiasıyla açılan kamu davasında sanık ... hakkında unsurları oluşmadığı hâlde TCK'nın 119/2-d maddesinin tatbik edilmesin hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
5- İddianamenin B-7 nolu kısmındaki 'Müşteki ...'un kasten yaralanması, aracına zarar verilmesi, zorla senet imzalatılması, cep telefonu ve parasının yağma suretiyle alınması' iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında sanıklar ..., ... Kurum, ... ve ... haklarında hakkında TCK'nın 149/1-g fıkrasının tatbik edilmesinin hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
cc) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..... ve ... haklarında 'Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte (yardım eden sıfatıyla) üye olma' suçunu işledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; suç işlemek amacıyla kurulan bir örgüte, hal ve sıfatlarını bilerek ve kasten yardım ettiklerine dair herhangi bir tape kaydı bulunmayan ve kanaat verecek başka delil de elde edilemeyen sanıklar hakkında müsnet suçun unsurlarının oluşmaması sebebiyle beraat kararı verilmesi gerekirken mahkûmiyet kararı verilmesinin hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
dd) Söz konusu sanıklar hakkında verilen mahkûmiyetlerde, unsurları oluşmadığı hâlde TCK'nın 58/9. maddesinin tatbik edilmesinin hukuka uygun olmadığı gerekçesi ile bozulması gereken yerel mahkeme kararının onanmasının hukuka aykırı olduğu,
yönündeki iddiamız,
b) Sanık ...'ın yerel mahkeme hükmünden sonra temyiz aşamasında ancak Yüksek Daire kararından evvel 02.05.2014 tarihinde ölmüş olması sebebiyle sözkonusu sanık hakkındaki kamu davasının 5237 Sayılı TCK'nın 64/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması sebebiyle, yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmesine rağmen onanmasının hukuka aykırı olduğu yönündeki iddiamız,
c) Müşteki ...'ün ... ile girdiği cinsel ilişkiye ait görüntülerin gizlice kaydedilerek para almak amacıyla müştekiye şantaj yapılması iddiasıyla ilgili olarak açılan kamu davasında; sanık ...'nun müsnet suça iştirak ettiğine dair her tür şüpheden uzak vicdani kanaati oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı gözetilerek delil yetersizliği sebebiyle beraatine karar verilmesi gerekirken cezalandırılmasının hukuka uygun olmadığı,” görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
CMK'nın 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesince 24.10.2018 tarih ve 2985-6618 sayı ile; itirazın inceleme dışı sanık ... hakkındaki ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ..... ve ... hakkında TCK’nın 58. maddesinin 9. fıkrasının uygulanamayacağına ilişkin kısımlarını kabul ederek diğer itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
İtirazın kapsamına göre inceleme sanıklar ..., ..., ... Kurum, ... ve ... hakkında mala zarar verme, sanık ... hakkında şantaj, sanıklar ..., ... ve ... hakkında 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri hariç olmak üzere sanıklar ..., ..., ... Kurum, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ....., ... ve ... hakkında kurulan tüm mahkûmiyet hükümleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar;
1- Sanık ...’ya atılı suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... Kurum ve ...’a atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak; sanıklar ..., ..., ..., ....., ... ve ...’e atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etmek suçlarının sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 27. maddesi uyarınca öncelikle; Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) Sisteminden alınan güncel nüfus kaydında, sanık ...’in onama kararından sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazından önce 04.10.2014 tarihinde öldüğü bilgisine yer verilmesi karşısında, sanık ... yönünden itirazın değerlendirilip değerlendirilemeyeceği,
2- Sanıklara atılı suçların sabit olmadığının kabulü hâlinde;
a- Sanık ... hakkında iştirak etmediği suçlardan dolayı TCK’nın 220. maddesinin 5. fıkrası delaletiyle mahkûmiyet hükümleri kurulup kurulamayacağı,
b- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... Kurum ve ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden TCK'nın 58. maddesinin 9. fıkrası uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezalarının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesinin isabetli olup olmadığı,
c- Sanıklar hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinde "Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak," ve "Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla," nitelikli hâllerinin uygulanıp uygulanamayacağı,
3- Sanık ...’nun şikâyetçi ...’e karşı işlenen şantaj suçuna iştirak edip etmediği,
Hususlarının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Sanıklardan ... ve ortağı olan sanık ...’in ... ... ilçesinde ve çevre ilçelerde çek senet tahsilatı yaptıkları, çevresine topladığı adamları ile haksız ekonomik çıkar sağlamak ve suç işlemek amacıyla suç örgütü kurdukları, silahla adam yaralama, nitelikli yağma ve 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçlarını işledikleri, çek senet tahsilatı yaptıkları, yasal ... olarak ön planda görünen oto alım-satımı işini paravan olarak kullanıp vadeli olarak sattıkları araçların satış bedelinin ödenmemesi hâlinde yüksek faiz talep ettikleri, ödeyemeyen vatandaştan paranın zorla tahsil edildiği ve aracın elinden alındığı, örgüt üyeleri ile cinsel ilişkiye giren zengin kişilerin ilişki sırasındaki görüntülerini gizlice kaydederek bu görüntülerle kişilere şantaj yapıldığı, yüksek miktarlarda para talep edildiği, örgüt mensubu bir kısım kadınlarla zengin kişilerin arkadaşlık yaparak bu kişileri ailelerine ihbar etmekle tehdit ederek şantaj yaptıkları, bu şekilde bir kısım mağdurlara karşı yağma ve yaralama suçlarını işledikleri, bazı kişilere ait alacakları tahsil için devreye girdikleri, üzerlerinde silah bulundurdukları, sanık ...’nın diğer sanıklar üzerinde emir ve komuta yetkisine haiz olduğu, bu şekilde sanıklar arasındaki dayanışmanın TCK’nın 220. maddesinde tanımlanan silahlı suç örgütü vasfını kazanmış olduğu,
Örgütün amacı doğrultusunda;
Sanık ...’nin ... ilçesinde bulunan evinde sanıklar...ve ... tarafından kurulan gizli kamera düzeneği ile şikâyetçi...in sanık ... ile yaşadığı cinsel ilişkiye ait görüntülerin kaydedildiği, sanıkların bu görüntüleri içeren CD’yi şikâyetçiye verip ondan 40.000 TL istemek suretiyle şantaj,
... ilçesinde babası ile ticarethane işleten mağdur ...’ın işlerinin kötü gitmesi üzerine Veli lakaplı sanık .....’den %15 faizle parçalar hâlinde borç para aldığı, bir kısmını ödediği, ödeyemediği kısım için sanık ... tarafından sıkıştırıldığı, ödemeye zorlandığı, normal yollardan mağdurdan senet karşılığı olan alacağını tahsil edemeyeceğini anlayan sanık ...’nın ... ilçesinde oto alım-satımı yanında çek senet tahsilatı işi ile de uğraşan sanık ... ile anlaştığı, sanık ...’in o tarihlerde ortak oldukları sanık ... ve sanık ... ile birlikte mağduru bazen telefon ile arayarak, bazen de bizzat ... yerine giderek veya yanlarına çağırarak borcu ödemeye zorladıkları, mağdurun tam olarak tespit edilemeyen miktarda parayı sanıklara ödemek zorunda kaldığı, alacaklı olan sanık ...’nın mağdurdan doğrudan para tahsil etmeye çalışması üzerine sanık ...’nın sanık ...’yı arayarak kendi adına tahsilat yapmasına engel olduğu, mağdurdan yapılacak tahsilatın doğrudan kendisine geleceği ve bunu yarı yarıya paylaşacakları konusunda onu uyardığı, sanık ...’nın 28.12.2007 tarihli sanık ... ile yaptığı telefon görüşmesinden de anlaşılacağı üzere sanık ... liderliğindeki suç örgütünün ... ilçesi ve çevresinde illegal bir güç odağı hâline geldiği, bu suç örgütünün korkutucu gücünden de yararlanarak sanıklar ..., ..., ..... ve ...’ın mağdura yönelik yağma,
Sanıklardan Hakkı’nın şikâyetçi İsmet’ten olan alacağını tahsil edememesi sebebiyle çevrede çek senet tahsilatı yaptıkları bilinen sanıklar ..., ... ve ...ile anlaştığı, 26.12.2007 tarihinde sanıklardan ...’a ait 34 ZC 8... plakalı araba ile sanıkların şikâyetçiyi ... ilçe merkezinden rızası dışında alarak sanık ...’ya ait hayvan ağılına götürdükleri, buraya sanık ...’nın da geldiği, bu hayvan ağılında kalan inceleme dışı sanık ...’ın daha sonra yapılan aramada sanık ...’un arabasında ele geçen tahta sopa ile şikâyetçiyi döverek basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde yaraladığı, diğer sanıklardan Şafak’ın şikâyetçiye ... attığı, sanık ...’ya olan borcunu ödemesi için zorladıkları, el ve ayaklarını iple bağladıkları, çevreden para temin etmesi için telefon ile tanıklar Sefer, Emin ve Muharrem’i arattırdıkları, sanık ...’in şikâyetçinin başında beklediği, sanıklar ..., ..., ...ve Hakkı’nın şikayetçinin görüştüğü kişilerden para ve senet almak üzere olay mahallinden ayrıldıkları, şikâyetçinin, el ve ayaklarındaki iplerden kurtularak olay yerinden kaçıp jandarmaya sığındığı, sanıklardan ...’in azmettirmesi ve doğrudan katılması ile sanıklar ..., ..., ... ve ...’in şikâyetçi İsmet’e karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma,
Sanıklardan ...’ın tarlasını mağdur ...’na kiralaması karşılığında 1.500 TL bedelli bono aldığı, vadesi geldiğinde mağdurun borcunu ödeyememesi üzerine senedin tahsili için sanıklar ... ve ... ile anlaştığı, sanıklar...ve ...’un, köyüne giderek veya telefon ile arayarak mağduru tehdit ettikleri, mağdurun aldığı tehditler üzerine sanıkların istediği parayı fazlası ile 1.650 TL olarak sanık ...’e ödeyip senedini geri aldığı, mağdurdan tahsil edilen paranın 1.200 TL’lik kısmının sanık ...’ya verildiği, bu şekilde sanık ...’nın azmettirmesi ile sanıklar...ve ...’un mağdura karşı yağma,
Sanıklardan ...’nın, sanık ...’nın azmettirmesi ile onun ticari rakibi olan tavuk firmasının satış temsilcisi mağdur ...’i belli bölgelerde satış yapmaması konusunda uyardığı, mağdurun uyarıları dikkate almadığı düşüncesi ile 10.12.2007 tarihinde mağduru arayarak tehdit,
Sanık ... vasıtasıyla mağdur ... ile tanışan sanık ... Kurum’un 25.02.2008 tarihinde mağdur ile birlikte dolaştıkları sırada mağdurun sanık ...’a yakınlaşmaya çalışarak sarılıp öptüğü, sanık ...’un bu durumu sanık ...’e anlatarak mağdurun kendisine olan düşkünlüğünden bahsettiği, sanıkların müştekiden çıkar elde etmek amacıyla plan yaptıkları, sanık ...’in sanıklar ... ve ...’u yanına çağırdığı, sanık ...’un 28.02.2008 tarihinde akşam saatlerinde mağduru çağırdığı, beraber Ahmetçeli Köyü yakınlarında bir yere gittikleri, daha öncesinden yapılan plan gereği sanıklar ..., ... ve ...’in mağdurun arabasını takip ettikleri, bu sırada sanık ... ile sanık ...’un sık sık telefonda irtibat kurup planlarını uyguladıkları, mağdurun aracını park ettiği sırada sanık ...’in mağdurun kendisini öncesinden tanıyor olması nedeniyle olay yerini görecek bir yerde beklediği, sanık ...’in ise mağduru zorla arabadan indirerek yere yatırdığı, sanık ...’un mağdurun bacağına sopa ile vurarak bacak kemiğinin kırılmasına neden olduğu, zorla senet imzalattıkları, cebindeki parasını ve cep telefonunu aldıkları, mağdurun arabasının lastiğini keserek olay yerinden uzaklaştıkları, bu şekilde mağdura karşı kasten yaralama, nitelikle yağma ve mala zarar verme,
Sanık ...’in mağdur ...’ı üniversite öğrencisi olan sanık ... ile tanıştırarak arkadaş olmalarını sağladığı, belli bir yakınlık kurduktan sonra sanıkların mağdurun sanık ... ile olan arkadaşlığını karısına ve ailesine anlatmakla tehdit edip menfaat temin etmeye çalıştıkları, mağdurun bu nedenle sanık ...’e bir miktar para verdiği, bu şekilde sanıklar ... Kurum ve ...’in mağdura karşı şantaj,
Sanıklardan ... Kurum’un okul ve yurt arkadaşı olan mağdur ...’nın iç çamaşırlarıyla çekilmiş fotoğraflarını diğer sanık ...’e verdiği, sanıklar ... ve ...’ın da mağduru arayarak sanık ... ile birlikte olması için bu fotoğrafları kullanıp şantaj,
Suçlarını işledikleri iddiası ile kamu davası açıldığı,
... Sulh Ceza Mahkemesinin 17.10.2007 tarihli ve 2007/163 değişik ... sayılı kararı ile; sanık ... Helvacının kullandığı 05427624530; sanık ...’nun kullandığı ...; sanık ...’in kullandığı 05462179473; sanık ...’ın kullandığı 05432791577 numaralı GSM hatlarının suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan CMK’nın 135. maddesi uyarınca 3 ay süre ile iletişimin tespitine, dinlenmesine, kayda alınmasına, izlenmesine ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine,
... Sulh Ceza Mahkemesinin 15.11.2007 tarihli ve 2007/188 değişik ... sayılı kararı ile; sanık ... Helvacının kullandığı 05323862304; sanık ...’in kullandığı ...; sanık ...’ın kullandığı 05432062803 numaralı GSM hatlarının CMK’nın 135. maddesi uyarınca en çok 3 ay süre ile iletişimin tespitine, dinlenmesine ve kayda alınmasına,
... Sulh Ceza Mahkemesinin 02.01.2008 tarihli ve 2008/1 değişik ... sayılı kararı ile; sanık ...’in kullandığı ... numaralı hattın ve 35323701650071 imei numaralı cep telefonunun; sanık ...’nun kullandığı 35335700473474 imei numaralı cep telefonunun; sanık ...’in kullandığı 05435587101 numaralı hattın; sanık ...’ın kullandığı 05356790031 numaralı hattın CMK’nın 135. maddesi uyarınca 3 ay süre ile iletişimin tespitine, dinlenmesine, kayda alınmasına, izlenmesine ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine,
... Sulh Ceza Mahkemesinin 06.02.2008 tarihli ve 2008/18 değişik ... sayılı kararı ile; sanık ... Helvacının kullandığı...ve 05323862304 numaralı hatların; sanık ...’nun kullandığı ... numaralı hattın ve 35335700473474 imei numaralı cep telefonunun; sanık ...’ın kullandığı 05442791577 ve 05453296300 numaralı hatların; sanık ...’in kullandığı ... numaralı hattın; sanık ...’ın kullandığı ... numaralı hattın; sanık ...’in kullandığı 05322759736 numaralı hattın CMK’nın 135. maddesi uyarınca 3 ay süre ile iletişimin tespitine, dinlenmesine, kayda alınmasına, izlenmesine ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine, ayrıca tüm örgüt üyelerinin 4 hafta süre ile teknik araçlarla izlenmesine, ses ve/veya görüntü kaydı alınmasına,
Karar verildiği,
Alınan mahkeme kararlarına istinaden düzenlenen iletişimin tespiti tutanaklarındaki görüşmelerin ve mesajlaşmaların bir kısmının da;
1- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile Cahit isimli kişinin kullandığı 05064299884 numaralı telefon arasında geçen 05.11.2007 tarihli ve 23.05.07 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“... Arayıp sormuyom devamlı... abi gelip gidiyordu buraya şimdi söyledi
...: Tamam gelip gitsin de abicim ne olacak bu Cahit bu işin sonu
... Senedi ver bize bir ... yapıverem sana
...: Hıı
... Senedi ver bana senet karşılığı bir ... yapıverem be
...: Ne yapacanız Cahit tamam be yapacan da ne ... yapacan eliniz ne ... yapar yani
...
... Şunu halledin dersin tak hallederiz abi
...: Eyvallah halledebilicen mi
... Halledemediğimiz ... olmadı bu zamana kadar”
2- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile mağdur ...’in kullandığı 05467246085 numaralı telefon arasında geçen 07.11.2007 tarihli ve 15.14.27 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Bilader o zaman telefon et dedik abi ben dışardayım müsait değilim iki gün sonra görüşelim bu hafta sonu görüşelim bende sıkıldım yani bu işten ben bırakıvereceğim artık bu işin peşinide yani ....Sizin işiniz yürüsün kim... mı vardı yanında
...: Anlmıyorum abi vallahada beni allak bullak etti...
...:... mı geldi
...: Hı
...:... mı geldi yanına
...: Yok
...: Hı
...: O geldi gitti be ya
...: Hı
...: Burda işi varmış buraya geldi
...: Tamam o zaman babamoğlu
...: Ne yapıyorsun ne ediyorsun dedi vallaha işler karışık hesap yapıyoruz zaten yanımda şeylerde vardı gitti
...: Tamam bilader o zaman ...Dükkana gel bekliyorum ben seni
...: Şimdi mi
...: Hı tamam
...: Tamam hadi geliyorum abi”
3- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 09.11.2007 tarihli ve 20.18.33 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Bu Mahmutlar varya
...: He
...: Mahmutla işimiz var mı bizim
...: Yok abi Mahmutla bizim işimiz
...: İşimiz yok
...: Yok canım
...: Evrakları sende onun değil mi
...: Hayır Mahmut’a verdim ben evraklarını
...: Verdin mi senetlerini sen Mahmut’a
...: Tabi canım Cahit’in senetleri duruyor bende
...: Mahmutunkileri verdin mi
...: Tabi canım Mahmutinkileri verdim
...: Tamam Cahitinkilerini de bana yarın bir ara yolla
...: Tamam”
4- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile tanık Nezlet Özel (Muhtar)’ın kullandığı 05465931180 numaralı telefon arasında geçen 13.11.2007 tarihli ve 20.20.41 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“Muhtar: Yaa sende birinin senedi varmış
...: Kimin abi
Muhtar: Buu.... ... isimli birinin
...: Hee ... evet evet
Muhtar: Hee mesaj çekmişsin aç telefonu o telefonu aç götüne sokarım telefonu demişsin
...: Hee
Muhtar: Hııı
...: Tamam
Muhtar: Yav çocuk anladın mı ayın başında vereceğim diyor bunun parasını abicim diyor tırsmış senden
...: Bak abicim o benim telefonlarıma baksın harbiden de gelir köye onun aklını alırım Kur’an çarpsın
Muhtar: Bak buraya bak
...: Anlıyor musun abi bak yemin ediyorum bir buçuk iki milyar para için köyde rezil ederim onu, adam yollarım burdan iki tane kafasını gözünü patlatırlar bana delikanlı olsun anlıyor musun
Muhtar: Hee
...: Bana böyle kendi arasın desin ki abi birader kardeşim
Muhtar: Hı
...: Şu gün vereceğim bugün vereceğim ama delikanlı olsun bana böyle yani falan filan yapmasın anam avradım olsun ...’e sokmam onu sonra
Muhtar: Bak... şimdi beni buldu o
...: Hee
Muhtar: Abicim beni buldu o böyle böyle dedi
...: Kardeşim bak ben bu ben bu paradan ben bu senetten ekmek yemiyorum zaten
Muhtar: ...ayın başı
...: Bin lira para almadım tamam mı
Muhtar: Ayın başında vereceğim parasını diyor
...: Kardeşim bak tamam da bu adam gariban adam bu adamın karısı hastanede yatıyor
....
Muhtar: Ayın başında gelecek parası haa ayın başında sana yanlış yapmaz yani yanlış yapmaz
...: Tamam abi ayın başında iki milyar lira para alsın gelsin dükkana bıraksın”
5- Sanık ...’nun kullandığı ... numaralı telefon ile ...un kullandığı 05375722379 numaralı telefon arasında geçen 07.12.2007 tarihli ve 23.35.34 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“Aziz: ... vardı...vardı he
...: Teyvik vardı
Aziz: Hı
...: .. muhtarı vardı
Aziz: He
...: Daha var birkaç kişi daha var...’li
Aziz: Eyvah
...: He
Aziz: Sonra
...: Kafasına silah dayadı ...
Aziz: E sonra
...: Sonrası monrası yok bu kadar bunu yaptı başka bir şey yapmadılar
Aziz: Sonra Apo gitti mi Apo
...: Apo’yu biz bindirdik arabaya yolladık evine
Aziz: Ne dedi Apo
...: Ağa dedi ne gerekiyorsa yapalım dedi o kadar”
6- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum arasında geçen 12.12.2007 tarihli ve 19.22.13 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Ben...’deyim ya
...: Hı
...: Hı, sana sana ne diyeceğim
...: Hım
...: Şu...’ye gelmişken dedim anladın mı
...: Hım
...: Şimdi burada bir ağam var benim anladın mı
...: Hım
...: Gene sen kimseye bir şey söyleme tamam mı
...: Söylemem aşkım
...: ...’ya bir tezgah kuracağız
...: Tamam
...: Vallahi ciddi söylüyorum bak ama kimsenin haberi olmasın sana güveniyorum
...: Ne gibi bir tezgah
...: Hı
...: Ne gibi bir tezgah
...: Geldiğimde ben sana söyleyeceğim onu
...: Fotoğraflar ile ilgili bir şey kurma sakın
...: Yok yok başka bir tezgah kuracağız tamam mı
...
...: Ondan, şimdi onun babası ne ... yapıyordu
...: Ya bunun babası tarım.. ilaç filan satıyor dükkanları var tarım ilaçları falan satıyor
...
...: Hı, işte biz burada...de’yiz de ağam onu aradı tamam mı
...: Hı
...: Dedi böyle böyle ben babanın arkadaşıyım dedi baban böyle böyle dedi
...:Hı
...: Benim kızım var oralardan falan filan .. dedi anladın mı seninle bir konuşacağım bakalım falan filan dedi ona anladın mı
...: Hı
...: Neredesin sen dedi, abi ben dışarıdayım falan filan dedi, selam söyleyeyim mi babana dedi aman aman sakın bir şey söyleme dedi anladın mı”
7- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum arasında geçen 12.12.2007 tarihli ve 19.47.46 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Bunu sağlam bana öğren bakalım yani emin misin sağlam mı bu ...
...: Nasıl yani
...: Ya bunların burada abi var onları öyle biri yok diyor
...:...Günal ya
...: Tamam söylüyorum ama öyle zirahi malzeme ilaç milaç satan böyle biri yok...’de diyor”
8- Sanık ...’nın kullandığı 05323862304 numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı 05322438562 numaralı telefon arasında geçen 17.12.2007 tarihli ve 14.22.54 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Ya bu şeyi sen biliyorsun mevzuyu...lüler vardı ya
...:...lüler
...: ...
...: Hı şey ...
...
...: Onu ne yap onu ne yapalım diyecektim ...’e
...: Abi para yatmışsa gider bugün alırız...
...: Ee tamam senet senet bende de...onun için bana bana ya ben seni çağırırım ya da gelirsin demişti ondan...
...: Senet sende mi
...: Bende ya ondan
...: Abi getir bize bırak o zaman senedi
...
...: Senedi bırakırsan bugün akşam gider alırız biz
...: Ben akşam geleceğim ya
...: Tamam bu akşam
...: Hı
...: Gelince getir o zaman senedi”
9- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan mağdur ...’nun kullandığı 05425479678 numaralı telefon arasında geçen 17.12.2007 tarihli ve 22.43.02 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Yarın akşam ben gelirim veya sen gelirsin, senet yanında olsun da yarın akşam ayarlarız onu tamam mı
...: Tamam gelmiş değil mi bilader
...
...: Ben şimdi bak ...imde şeyde ben yani arkadaşız şeyiz hiç beni şeyde bırakma, ben şeydedm bırak dedim arkadaş
...: Tamam tamam ...’ta bak ben şeydeyim şu anda Altınoluk’tayım ya
...: Abi Altınoluk’taysan döneceksin geri ...’ye para bırakacaksın öyle gideceksin ... bunun şeyi yok
...: Tamam hadi ben seni ararım birazdan..
...: Abiciğim ara ya bu gece para parayı bırakırsın ya sabah bırakırsın beni hiç şeyde bırakma ben okul arkadaşım dedim şey dedim bırak çocuğu dedim
...
...: Beni hiç şeyde bırakma bak yani ben ondan sonra ...’i tutamam yani
...: Tamam telefonda görüşürüz irtibat kurarız”
10- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan mağdur ...’nun kullandığı 05425479678 numaralı telefon arasında geçen 18.12.2007 tarihli ve 19.10.59 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Köye çıkta parayı vereyim
...: Tamam bilader
...: Senet yanında değil mi
...: ...’ta ...’ta ben arayayım bakayım ...’u
...: ...’u arada senedi alda gel hadi
...: Tamam bilader tamam”
11- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı 05322438562 numaralı telefon arasında geçen 19.12.2007 tarihli ve 14.22.54 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Hı ... abi çocuklar galerideymiş, galeriden çocuklardan parayı alıver
...: Galeride mi
...: Hı hı git alıver abi bana bak
...: Hı
...: Şimdi bir ton mevzu oldu tamam mı köyde
...: Hı
...: Sana bak şimdi ifadedir bilmem nedir sorarlarsa dersin ki ben araba aldım tamam mı abicim
...: Tamam
...: Hı çocukları...1.200 milyon...haberin olsun bak
...: Tamam abi
...: Tamam mı abi hadi sen al geri dön... hayırlısı olsun”
12- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile sanık ... kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 26.12.2007 tarihli ve 20.30.28 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: İyi abi ... abi aradı beni çok sarhoş herhalde
...: Çok sarhoş
...: Makinalar nerde deyip duruyor
...: Çok sarhoş birader ya
...: Hı Ceylan nerde deyip duruyor ne şeyi abi dedim..
...: Hı her neyse birader tamam var mı işin
...: Yok abi ıı yani sana söyleyeyim dedim sana”
13- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı 05446193342 numaralı telefondan sanık ... arasında geçen 26.12.2007 tarihli ve 23.28.40 saatli görüşmede;
“...: Şimdi...abinin bir mevzusu var biliyorsun değil mi ceza mevzusu
...: Biliyorum abi
...: Şu... ustana biraz izah et bakalım ... abini
...: Hee
... Bir de ceza mevzusunu izah et bakalım anladın mı
...: Tamam abi
...: Mehmedim
...: Buyur abicim
...: Sen cezayı kimin için yatıyorsun oğlum
...:...abi için abi
(Not: ...’in yanında bulunan ... ...’e ‘Abi telefonda konuşmayın’diyor)
...: He
...:...abi senin için ... abi
(No: ...’in yanında bulunan ... ...’e ‘Abi telefonlarda konuşmayın yaa ver cezasımı var yaa benim telefon değil mi abi o benim telefonla konuşuyorsun’ diyor)”
14- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile Rıdvan Hoda’nın kullandığı 05456913287 numaralı telefon arasında geçen 27.12.2007 tarihli ve 02.21.07 saatli görüşmeden önce arka plandan gelen konuşmaların;
“...: Tamam abi ben gideceğim yere giderim fark etmez o herifi sikmek için
...: Senin arabayla gideceğiz ama
...: Üstünde anahtarı...
...: Tamam”
15- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 27.12.2007 tarihli ve 02.58.17 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Şu anda İlyas’ların evin önündeyim
...: Hı beni bekle orda geliyorum abi
...: Aynen de... Önündeyim
...: Beni bekle orda geliyorum yalnız hata yapma geliyorum
...: Yapacağım ki yapacam
...: Yap yap abi o zaman yap beni mi yokluyorsun
....
...: Tamam bekliyorum tamam bekliyorum”
16- Sanık ...’in kullandığı...numaralı telefon ile Veli lakaplı sanık ...’nın kullandığı 05426741154 numaralı telefon arasında geçen 28.12.2007 tarihli ve 00.46.13 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Senetleri aldın mı birader sen senetleri
Veli: Dayı şimdi senetleri...
...: Hı
Veli: Şimdi senetleri aldığımız zaman...
...: Anlayamadım alo
Veli: ...
...: He
Veli: Avukat diyor senetleri aldığımız zaman senet icraya senetleri koyamayız diyor tamam mı
...: Heee şimdi
Veli: Hı
...: Sen bana geleceksin sözle böyle bir şey söyleyeceksin
Veli: Hııı
...: Ben de sana sözle bir şeye kefil olacağım
Veli: Tamam
...: Bu şekilde gider yapacağım
Veli: Tamam yaa
...: Eee ben neye dayanarak da yapacağım kardeşim sen benimle dalga mı geçiyorsun
Veli: Yok bee ben bak ne diyorum sana
...: Eeee
Veli: Hani sen ....
...: Dalga mı geçiyorsun birader sen benimle adam mı seçiyorsun yoksa
Veli: Yok canım dinle sabahleyin gelirim ben
...: Gelsen ne olur oğlum sen ...’e senetlerini alacaksın geleceksin biz de adamın karşısına dikileceğiz birader
Veli: Doğru söylüyorsun yaa en iyisi değil mi
...: Yaa sikerim icranı yaa geleceksin dikileceğim sana elli sefer söylüyoruz ee biz gideceğiz birader para bizde
Veli: Tamam
...: Alacak verecek biz var mı dalga böyle bee iki yüz milyar para buu
Veli: Doğru söylüyorsun valla
...: İki yüz milyon lira para değil bu kardeşim yirmi milyar da değil yani
Veli: Doğru söylüyorsun birader
...: Eee
Veli: Ben geleyim sabahleyin o zaman
...: Al senetlerini gel kardeşim
Veli: Tamam tamam oldu
...: Yoksa Kur’an çarpsın bak bu işe taş koyacağım Allah’ın oğlu alamıyacak söylüyeyim sana
Veli: Biliyorum...
....
...: Geleceksin alacaksın evrakları geleceksin biz sana araba vereceğiz misal alacaksın benim arabamı üç gün bineceksin beş gün bu işin tezgahı bu
Veli: Tamam anladım
...: Hı alacaksın şöyle bir görünüm yapacaksın geleceksin...’de anladın mı
Veli: Anladım
...: Ha bu işi sen iyice işi şeye alıyorsun haa hafife alıyorsun bilader
Veli: Anladım anladım yaa tamam ben yarın... sabahleyin
...: İyi birader hadi yarın gel al senetlerini gel kardeşim
Veli: Tamam tamam oldu
...: Adamın karşısına dikilelim konuşalım adam gibi
Veli: Doğru söylüyorsun
...: Ondan sonra diyelim kardeşim gel bakam sen buraya gel
Veli: Doğru söylüyorsun
...: Elimde benim hiç bir tane dalga yok ben adamın karşısına gideceğim ... asılacağım var mı böyle bir şey
...
...: Sen Bayramici...’ye geleceksin nereye olursa olsun sana bir tanesi laf söyleyemez yani ben varım senin arkanda”
17- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 29.12.2007 tarihli ve 13.53.33 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Sen yoksun olayda ... Osman’ı ara
...: Hı
...: ... Osman’a deki ben vurmadım desin tamam mı
...: Tamam hadi
...: Vurma olayı yok kimse de alıp götüren de yok
...: Tamam hadi
...: Sadece fırının önündeydik tamam mı
...: Tamam hadi
...: Hı tamam gelme sen ara sade”
18- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile Yaşar Sarıhan’ın kullandığı 05365998846 numaralı telefon arasında geçen 29.12.2007 tarihli ve 19.38.20 saatli görüşmede;
“Yaşar: Balık restorandayım ben hazırım yeriniz ayrıldı
...: Tamam abi bak şimdi abi
Yaşar: Hı
...: Geldiğimiz zaman tamam mı
Yaşar: Tamam kapıdayım
...: Çok güzel bir şekilde
Yaşar: Tamam
...: Bizi gördüğün zaman hemen çık abi hoş geldin falan bilmem ne yani şeklini yap anlıyor musun
Yaşar: Tamam
...: Çok güzel bir işim var
Yaşar: Tamam
...: Olayı sonra anlatırım sana tamam
Yaşar: Tamam reis
...: Çocuklar iki tane dışarıda kalır iki tanesi içeride kalıcak tamam
Yaşar: Tamam
...: ... biz üç kişi oturacağız
Yaşar: Üç
...: Biz üç kişi oturacağız
Yaşar: Protokol protokol yeri üç kişi olacak
...: ...
Yaşar: Geri kalan çocuklar dört tane mi
...: Hı onlar dışarıda işte iki tanesi ikisi içeride
Yaşar: Tamam
...: Bir tanesi bizim masanın yanında olur anladın mı”
19- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile sanık ... ın kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 30.12.2007 tarihli ve 01.16.32 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Abi.. ben emniyet geldi beni aldı burda ne yani problem ne
...: Bilmiyorum ki
...: Pompalı yakalatmış bilmem ne arabada, müdür beylerin yanındayız Keskinoğlu bayi var rezil olduk amına koyayım ya
...: Nerdesin abi
...: Abi ne oldu noluyor kardeşim ben emniyetin arkasındayım şu anda devletin yanındayım ya
...: Bir ... geldim...
...: Güzel kardeşim geldin de yani bunlar ne ya bir şey yakalatan üstlensin madem kardeşim neyse alsın gitsin yürüsün adamların yanında mafoldum burda
...: Dün yanındayım geldim hadi
...: Gel arkadaşım”
20- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan sanık ...’un kullandığı ... numaralı telefona 30.12.2007 tarihinde giden mesajın; “... slyle adimi vermesin”
21- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan 054476206808 numaralı telefona 30.12.2007 tarihinde giden mesajın; “Sen ve müdür bir de bem geldik haberin olsun kardeşim”
22- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan 05456913287 numaralı telefona 30.12.2007 tarihinde giden mesajın; “Siz bizle gelmediniz haberin olsun”
23- Sanık ...’nun kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı 05432791577 numaralı telefon arasında geçen 31.12.2007 tarihli ve 01.21.24 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“Safiye: Evde dedi bu saatte dedi ne varmış dedi ne almaya gidecekmişiz dedi benim senetlerim var dedim senetleri almaya gideceğim dedim
...
Safiye: Ondan sonra Aziz abi geldi konuştular hemen dedi beş dakika zaten yani taş çatlasa ben senin kapını açtım girdim hemen pantolondan emaneti aldım hemen çıktım
...: Hııı
Safiye: ve hemen eve geldim yani ne bir yerde durdum ne bir konuşma yaptım ne bir şey yaptım ne aldın dedi bana senet menet vardı dedim senetleri aldım dedim
...: Hııı
Safiye: Ne olur ne olmaz diye senetleri aldım dedim Aziz abi de zaten sana aynısını da söyledim Aziz abiye bak böyle böyle dedim ... dedim bak haberin olsun dedim”
24- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan sanık ... ile Cahit Özkan’ın kullandığı 05064299884 numaralı telefon arasında geçen 04.01.2008 tarihli ve 17.38.18 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“......abi yok mu
...: Yok abicim be
... Peki bir mesaj bırakayım...abiye de
...: Söyle abicim
... Abi bizim başımız dertte anlıyor musun Çan’da bir olayımız vardı bizim ... çatladı
...: Hı hı
... Takviyeye ihtiyacımız olacak...’de telefon açtığımızda...abi yardımcı olsun bize be iki araç oldu mu yeter bize
...: Tamam abicim bir söyleyeyim ben ona
... Beş kişi on kişi he he”
25- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefon ile Cahit Özkan’ın kullandığı 05064299884 numaralı telefon arasında geçen 04.01.2008 tarihli ve 22.37.17 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: İyi bak sen demişsin ki elemana bizim işte iki tane üç tane araba yollayın on tane eleman yollayın falan demişsin
... He abi kapattık o meseleleri
...: İyi de bunlar yanlış şeyler bunlar bak
..
...: İyi de yani biz konuşuruz biz hallederiz siz kendi kafanıza ... yapmayın ki
......
...: Baransel benim arkadaşım
... Yok abi hani o bizim bir
...: Hayır canım siz hayır siz mi yön vereceksiniz bana ben mi size yön verecem
... Sen bize yön vereceksin abi
...: İyi iyi de be güzelim yani böyle yapmanıza gerek yok bir de telefonlar zaten böyle dinleniyor bizim dinleniyormuş
... Özür dilerim abi
...: Bir ton hepimizi aldırırsın boş yere yani hiç bir şey de yok haberimiz yok yani”
26- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı 05456685603 numaralı telefon arasında geçen 08.01.2008 tarihli ve 15.12.23 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Bak beni dinle ... çevirdi beni yoldan
...: He
...: Polis ...
...: He
...: Nereye gidiyorsun dedi
...: He
...: ...’in yanına gidiyorum dedim
...: He
...: Ne yapacaksın ...’in yanında dedi yok dedim bir işim var ... ben ...’le takılıyorum bilmiyor musun dedim
...: He
...:...dedi orda mı dedi
...: Yok deseydin
...: Yok yok dedim yok bilmiyorum dedim
...: Hee tamam
...: Şimdi gelebilirler belki
...: Gelsinler tamam sen git oraya tamam ben geliyorum”
27- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 08.01.2008 tarihli ve 15.19.23 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Birader bak eee ibne polis ... yok mu
...: Evet
...: Şey yapıyor ...’i arıyorlar
...: Hı hı
...: Sakın gelmesin gelmesin tutuklaması çıkmış
...: Tamam abi
...: Arıyorlar haberin olsun tamam
...: Tamam tamam tamam abi
...: Sen beni ararsın burdan tamam
...: Tamam hadi görüşürüz”
28- Sanık ...’nın kullandığı 05323862304 numaralı telefon ile Ünal isimli kişinin kullandığını 05366859179 numaralı telefon arasında geçen 08.01.2008 tarihli ve 13.45.12 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Var mı bir gelişmeler
Ünal: Valla işte bir görüşelim diyecektim sana bir
...: ....Bir yer mi var para mı var söyle çabuk
Ünal: Yok be abi
...: He bir yer mi var
Ünal: Akşam gelir misin
...: Geleceğim geleceğim
Ünal: Tamam tamam o zaman abi
...: Geleceğim şimdi herhangi bir şey varsa ... abine aktarayım seni istersen
Ünal: Yok yok ... abiyle bir işte o ...’daki senet işi var çocuk aradı beni de bir
...: Hee
Ünal: İki oldu geldi diyor ... abide aradım parktayım dedi bir onunla görüşecem şimdi
...: Tamam parkta ... abiler”
29- Sanık ...’nın kullandığı 05323862304 numaralı telefon ile ...’in kullandığını 05446107769 numaralı telefon arasında geçen 09.01.2008 tarihli ve 15.12.49 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: İyi ben de iyiyim yaa ne zaman halledeceğiz abi
...: Abi sen bir saat ver bana nerde görüşeceksiniz ben kendim gelemem de
...: Anladım
...: ...’u yollayacağım sen nerde görüşeceksiniz abi
...: Eee fark etmez ya nerde nerede istiyorsan
...: Abi
...: He
...: Saat yedi gibi sana telefon etsin ... senin yanına gelecek tamam mı abicim”
30- Sanık ...’un kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı 05453296300 numaralı telefon arasında geçen 14.01.2008 tarihli ve 12.12.25 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“... : Tamam o ...’u yolluyacağım bende sen eşyalarımı veriyrmusun
Safiye : Şerefsiz orosbumuş he memleketi doyurmuşum hı ... CD varmış hı ben onu ne yapacağım bakalım, ben onu tam gidip Ağır Cezalarda süründürmezsem şerefsiz olayım beni o mu satmış,
... : Ya boşver şimdi sen....
Safiye : Hım
.....
... : Sana adamın hakkında diyormuşsun sağda solada yakacağam makcam sen ne biliyorsun da neyi yakacaksın Aziz abiyi,
Safiye : Kime demişim lan
... : Kara Süleyman’a demişsin
Safiye : Kimi yakıcam demişim
... : Aziz abiyi
Safiye : Manyak sen kendin demedin mi
... : ..
Safiye : Böyle söyle onlara demedin mi
... : Ulan şerefsizlik yapma ben hepsinlen bir den gen diyorum ben sen kendinin yaptığını kendini aklamaya çalışıyorsun
Safiye : aaa hepsini ha
... : Biz çekmedik mi adamları
Safiye : Yo ben hepsinin hakkında da neler neler biliyorum var ya
... : Hadi lan”
31- Sanık ...’nın kullandığı 05323862304 numaralı telefon ile ... Erdal’ın kullandığını 05356970573 numaralı telefon arasında geçen 18.01.2008 tarihli ve 11.05.38 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Ben kendim dışardayım ... yanına geliyor senin
...: ...
...: ...’e
...: Hı baksana abi
...: Efendim
...: Abi bana on beş gün müsaade edin şu para ya
...: Ama ...
...: Dönmedi”
32- Sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon ile mağdur ...’in kullandığı 05467246085 numaralı telefon arasında geçen 25.01.2008 tarihli ve 16.55.23 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: ...Sen kaçıyorsun be göt he yavşak beni çok sıkıyorsun bak ..., ... efendi
...: Efendim abi dinliyorum
...: Beni fazla sıkıyorsun çok sıkıyorsun bak sana ben şekil yaşattırırım, şekil yaşattırırım diyorum, istiyorsan yaşattırayım, istiyor musun
...: İstemiyorum abi
...: neyi istemiyorsun beni mi şekli mi
...: Abi
...: Oğlum beni mi istemiyorsun şekli mi istemiyorsun bana bir şey söyle
...: Şekli istemiyorum abi
...: İyi bak sana selektör yapan benim dün akşam bir şeyler söyleyen benim yarak gibi ...Bilmem bir şeyler..., bak oğlum o arabayı altından alırım, o mekanına da otururum, benim canımı fazla sıkma, adam gibi oyna benimle, verdiğin sözleri de yerine getir, sana hiç başka bir şey de demiyorum, azcık fazla bir yerlerin oynuyor senin bak, ...
...: Efendim abi dinliyorum ben seni
...: Babana değer veriyorum sana yol veriyorum bak bir gün babanın da değerini kaybedersin ağzına da sıçarım sana bu kadar söylüyorum bundan sonra da öğrenmek istediğin bir şey varsa da ara ben kapatıyorum, yavşaklık yapma bir şeyler de gönder”
33- Sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon ile ... Tegan isimli şahıs arasında geçen 02.02.2008 tarihli ve 19.35.25 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Bak kardeşim şu anda benim bir daha kurban verecek bir halim şansım yok tamam mı
...: Tamam
...: Şu anda içeridekilere zor bakıyorum
...: Evet
...: Dinliyor musun beni yavrum
...: Dinliyorum
...: üç dört tane şu anda içeride bağlı
...: Evet
...: Bunların hepsi peş peşe ben bunlarla uğraşıyorum”
34- Sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon ile bir ... arasında geçen 04.02.2008 tarihli ve 18.22.11 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Benim ortaklar vardı ya ...ler benim oğlanlar
...: Hı
...: Onların alemlerinde oynayın birisi o da ... Oynuyorsa Safinaz’ın tezgahından geçen o sorguda tanımaz biliyor musun Safinaz yok mu hani evinde kaldığımız ilk
...: Biliyorum
...: Esas ismi neydi onun
...: Safiye
...
...:...bu işlere de bakıyor mu diyecektim
...: Hangi...bizim
...: Hani karı kız oynatma işlerine ne bileyim böyle bunları videoya alma işlerine bunlara da mı bakıyordu
...: .... Kamerayı yerleştiren, hepsini yapan da...pezevengi ...’le o yüzden bozuştuk, benim aynı şekil filmimi çekmiş bir yerde onun başında bozuştuk doğrusunu da öğren
...: Seninle bizimkini de çekmiş olmasın
....
...: O da komple kamera döşeliymiş onun başında bizim iplerimiz koptu ama onları kimse çıkaramaz biliyor musun ve karıştık her şey bitti o işlerde...
...: O CD’ler ne oldu peki...
...: Ben hepsini aldım kırdım yavrum
...: Emin misin
...: Yetmiş milyar ödedim onları almak için çok eminim
...: olmaz böyle bir şey ya
...: Bak bak Ezan okunuyor Ezan
...: üfff
...: ben o kadar eminim arabını kamerasını CD’sini hepsini ben aldım ordan ve bir daha buraya girmeyeceksin dedim değil mi hatırlıyor musun lan
...: Nereye girmeyeceksin dedin
...: Vesilenin evine, ananı avradını sikeyim, bak beni şaşırtıyorsun, yaa ne diyordum ben ona
...: Safiye’nin evine mi
...: Safinaz’ın evine
...: Hı
...: Orda çekildi hepsi bizim ve Safinaz’dan da onu kopardım ben ben kopardım arapları almam için CD’leri almam için bu gerekiyordu bunları da yaptım, Ezan oku Ezan okunuyor yavrum yetmiş milyara mal oldu bana anlıyor musun beni
...
...: Tamam bitti onların hepsi de kameraya alınmış CD’ye bizimkiler Kadriye’nin ki de onlarda duruyor yavrum benimkileri aldım seninle benimkileri aldım yetmiş milyar ödedim de aldım yavrum dükyanlara bir şeylere yani.... çektim ya oğlum dedim canım dedim ya
...
...:...başka bir tarafa saklamış olabilir mi
...: Olamaz ben alırım alacağımı köpek onlar benim çocuklarım mı ben bir şeyleri biliyor muyum nereye ne saklayacağını da iyi biliyorum, sakladıklarını aldım, ondakini alamadım, onunla uğraşıyorum halen daha”
35- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ...’nun kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 17.02.2008 tarihli ve 18.35.10 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Bu telefonları kapatmış amcık cevap vermiyor
...: Eee...
...: Sinyal sinyal sesinden sonra diyor mesaj bırakın diyor
...: Eee
...: Valla sen karnını doyur bakalım yaa burda İlyas’ın ordayım
...: Tamam abi
...: Olmazsa ona göre bir çizelge yaparız
...: Tamam hadi abi”
36- Sanık ...’nun kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... arasında geçen 17.02.2008 tarihli ve 20.51.16 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Efendim abi
...: Hadi yakaladım ben belediyenin önündeyiz
...: Tamam”
37- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı 05456685603 numaralı telefon arasında geçen 25.02.2008 tarihli ve 15.52.10 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: İyi bir tane keriz buldum
...: Valla mı nerde
...: He işte yüz elli milyon çarptım
...: Nerde
...: Yaa şey bee tanıyor musun sanki Evcilerden ...
...: Ulan tamam işte niye tanımayacağım Allah cezanı versin şimdi mi çarptın
...: Haaa şimdi çarptım
...: Ulan Allah belanı vermesin bende diyorum ben diyorum bu adam gitti gelmiyor diyorum
...: Heee şimdi yüz elli milyon
...: Ben de seni onunla tanıştıracaktım ya
...
...: Allah kahretsin yaa sen adam sen benden habersiz nasıl film çeviriyorsun ya
...: Neden
...: Ulan adam burda bekliyor beni abi böyle böyle diye
...: Nasıl yani
...: Ben ona dedim biri var dedim seni beğeniyor dedim cıt bırt dedim şimdi benim şeylerime de mani oldun sen
...: Nelerine mani oldum
...: Kapıma
...: Neden
...: Ulan hala neden diyor ulan yiyecektim ben onu çıtır çıtır
...: E yee sana yeme diyen mi var
...: E nasıl yiyeceğiz sen yemişsin bir daha adam bana kopar mı
...: Ulan daha cebinde desteler var lan şimdi elli milyon verdi bana çıkardı da”
38- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı 05456685603 numaralı telefon arasında geçen 26.02.2008 tarihli ve 22.41.25 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Konuşuyoruz monuşuyoruz başladı bana saldırmaya tamam mı
...: Ee
...: İtekliyorum mitekliyorum... Siktir git lan dedim bak ...’i arayacağım artık dedim, yeter ne yapıyorsun sen dedim, kendisine gel dedim, ... Ben dedim hastayım falan, zorlan ellerimden kollarımdan tuttu ... ya
....
...: E sen de ona diyecektin ben sana bir şans verdim ... abinin hatrı için diycektin
...
...: Şey yap böyle ağırdan ver kendini
...: Şey yaptı 40 milyon koydu cebime zorla
...
...: Yarın dedi parkta otururuz dedi çok korkak ama ... bir görsen, hemen dedim ... abiyi arayacağım gelsin alsın beni deyince ondan sonra hiç dokunmadı bana biliyor musun
...
...: Şimdi telefon açıyor işte... Senin göğüslerin çok güzeldi falan dayanamadım ne yapayım affet beni bir daha böyle olmaz falan filan..
...: Hı sen işte dediğim gibi yap yarın şey yaparız tamam mı
...
...: Öyle şey yaparken en sonunda ona ben bir çakarım anlamaz o anladın mı
...: Anladım
...: O bir de ben ne var ne yok ona bir el de koyarım ben patır kütür yolar alırım elinden ne varsa anladın
...: Yarın konuşuruz seninle tamam mı”
39- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 27.02.2008 tarihli ve 13.00.05 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...:Ne diyor söz verdi parayı verecek
...: Ne zaman
...: Vereceğim dedi söz verdi şimdi
...: Tamam dedi de ne zaman kızım yarından sonra son
...: ... Nereye geleyim ben
...: Ben şimdi akşam biliyor musun
...: Hı
...: Direk köye gideceğiz bunun köyüne
...: Tamam gideceğiz”
40- Sanık ...’in kullandığı... numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 27.02.2008 tarihli ve 23.50.54 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: ...’e gel yarın
...: Yarın mı
...: Çabuk acele he
...: Ustacım
...: Veya araba bulursan bu akşam da gelsen olur yarın muhakkak gel
...: Usta
...: He
...: Ben yarın ...’e gideceğim ama
...: He işte sen
...: Ben işe başladım ama senin için gelirim
...: Tamam
...: Bırakır gelirim
....
...: Yarın gel buraya yarın
...: Bırakayım mı işi
...: Yarın gel buraya
...: He
...: Gerisine karışma tamam mı
...
...: Tamam mı yarın gel muhakkak önemli
...: Bırakıyorum abi işi yarın geliyorum”
41- Sanık ...’in kullandığı .... numaralı telefon ile sanık ...’nun kullandığı ....numaralı telefon arasında geçen 27.02.2008 tarihli ve 23.57.47 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Yarın bir yere bir yere gidecek misin yarın
...: Gitmeyeceğim
...: He yarın o ... tamam tamam mı
...: Tamam
...: ...’te geliyor aradım ben
...: Tamam
...: He
...: Tamam
...: İşi bağlarız konuşuruz tamam
...: Tamam o o karşımda duruyor benim zaten hani
....
...: Tamam ona sen şöyle ara sıra sert bak şöyle
...: Öyle bakıyorum zaten”
42- Sanık ...’in kullandığı ....numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı ....numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 00.13.54 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Ne oldu Mehmetim
...: Usta ben şimdi on iki buçuk arabasına biniyorum
...: On iki buçuk arabası var mı
...: Var
...: He tamam bin ona gel buraya
...: Bir buçukta ...’teyim usta”
43- Sanık ...’in kullandığıbbbb numaralı telefon ile sanık ...’nun kullandığı .... numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 20.00.52 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Geleyim mi
...: Gel gel
...: Hadi”
44- Sanık ...’in kullandığı....numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı ,,,, numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 20.04.45 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: ...’un telefonu da açık olsun arıyorum arıyorum meşgul çalıyor
...: Hı tamam
...: ...’a söyle bakalım almış mı emanetleri
...: Tamam söylerim ben şimdi”
45- Sanık ...’in kullandığ.... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı ...numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 20.08.24 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Efendim
...: ... abi konuştuk
...: Hı
...: Ben de dedim ki evdeyim on dakika sonra buluşalım dedim
...: Hı
...
...: Öyle dedi ondan sonra işte ondan sonra işte 10 dakika sonra buluşacağız”
46- Sanık ...’in kullandığı ....numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı ....numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 20.24.04 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Abi bakkala girdi şimdi de
...: He
...: Ahmetçeli altına götüreyim mi biraları aldırıyorum
...: He
...: Götüreyim
...: Ahmetçeli’nin altına değil kızım o gittiğiniz yere gidin
...: Tamam işte anla sen işte anla”
47- Sanık ...’in kullandığı....numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı.... numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 21.16.21 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Efendim
...: Nasıl bulamıyorsunuz ... ya
...: Kızım bak ben tam önündeyim anladın mı
...: Bak arabanın ışığı, iç lambası yanıyor şu anda
...: Hı
...: Arabanın iç lambası yanıyor şu anda
...: İç lambası yanıyor tamam
...: Gördün mü
...: Tamam aşkım
...: Gördün mü
...: Görmedim de göreceğim, ya bir ışık yak selektör yak, ya ben tuvalete gideceğim de bir şey de
...: Tuvalete gideceğim
...: Ona yaktır
...: Tuvalete gittim dedim zaten
...: Hı, bak sen telefon var mı
...: Hı
...: Tamam gördüm seni gördüm gördüm gördüm
...: Gördün mü
...: Geliyoruz tamam”
48- Sanık ...’in kullandığı.... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 21.44.03 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Efendim
...: Yeter ...’a söyle paralarını alın, lastiklerin iki tanesini patlatın
...: Hı
(Not: ... Kurum’un yanından arka plandan ...’nun bir şahsa bağırma sesleri geliyor.)
...: Ondan sonra ondada telefon telefon hattını alın atın tamam mı?
(Not: ... Kurum yanında olduğu anlaşılan ...’na ; ‘Hişt ... abi diyor ki... paralarını alın diyor, lastikleri patlatın diyor’ diyor)
...: senedi de alın gelin
...: Tamam
(Not: Görüşme sonlandığı esnada arkadan ...’nun bir şahsa bağırdığı anlaşılıyor.)”
49- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... Kurum’un kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 21.45.30 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Efendim
...: Kızım isim verme diyorum sana Allah kahretsin cebinde para var mı onun alın paraların
...: Tamam tamam”
50- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ...’ın kullandığı 05439728712 numaralı telefon arasında geçen 28.02.2008 tarihli ve 22.56.21 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Nerdesin evde misin
...: Bana bak
...: Hı
...: Sen bu akşam vesait varsa bin git
...: Abi saat kaç oldu biliyor musun yani arabada geçti yaa saat on bir
...
...: Ben şey senin yanına gelecektim ondan diyorum yaa
...: Benim yanıma gelme kızda burda şimdi
...: Abi olsun da bir şey olmaz ki
...: Bir şey olmaz olur mu evde hepimiz burda yakalanırsak ne olur biliyor musun dumanımız çıkar
...: Hıı onun bilmiyorum valla şimdi yengem de şey yaptı biliyor musun buraya gelseler şimdi birde
...: Gel hadi gel gel hadi gel”
51- Sanık ...’nın kullandığı...numaralı telefondan sanık ...’ın kullandığı ... numaralı telefon arasında geçen 01.03.2008 tarihli ve 00.03.30 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
“...: Yaaa valla bir şey söylüyeceğim yaa bir şey söylüyecem sana ...’yı siktirsin bu akşam
...: Hee
...: Sana sana ...’yı siktirsin bu akşam
...: Heee hee he onu ayarlamaya çalıştı da olmadı ... yok naz yaptı
...: Yaa ben söyleyeceğim ona sen söyle
...: Yoo naz yaptı beya bırak
...: Kim yaa sen ver telefonu bana yaa
...
...: Ya diyeceğim ...’yı ayarla getir amına korum senin diyeceğim ya
...
...: Şuu şeyi ...’yı ...’a siktirsene bu akşam
... Kurum: Ben varım yaa ...’yı ne yapacaksın beya ben varım burda
...: Sen ...’le sikişiyorsun olmaz
... Kurum: Hee
...: ...’le şikişiyorsun
... Kurum: ... abim o benim artık beya bitti onunla her şey alo”
52- Sanık ...’in kullandığı ... numaralı telefon ile sanık ... arasında geçen 03.03.2008 tarihli ve 15.18.48 saatli görüşmenin ilgili kısmının;
"...: Buu bobinajcı ... var ya hani beş yüz milyon lira alacağımız var hani beş yüze şey yapmıştık
...: He he he he
...: Abi şuna baksana bana be bakmamışsınız hiç
...: Abi gittik ya ...’la beraber
...: Eee
...: Adam dedi ki benim şu an dedi durumum yok dedi biraz dedi zaman geçsin vereceğim dedi
...: Abi zamanı mı var bu işin ya zaman geçti ya abi iki ay oldu yaa
...: İyi tamam gene gideriz birader
...: Valla abi iyi olur yaa şuraya gitte sen de harçlık al ben de harçlık alayım hiç olmazsa
...: Tamam tamam
...
...: Geçen muhtara demiş yaa bırak şunları demiş bir sürü kalabalık bunlar demiş, onlarla ... mi olur demiş, parsayı bölüşeceğiz bir sürü demiş bak yemin ediyorum abi buradan çıkayım Hayrettin’in kafasını gözünü kıracağım abi aynısını da söyle ona da ibneye
...: Kime söylemiş onu
...: Bu Yigitler muhtarına
...: Allah Allah
...: Tamam mı abi yaa bırak şunları demiş bir sürü onlar kalabalık demiş abi biz bir sürü ben bir sürü istasyona para ödedim kaç sefer arabasına mazot aldık biliyorsun
...
...: sen de gözünü seveyim yani şunlara bakıver bu şeye
...: ... Birader tamam işte
...: Hee ...’e Bobinajcı ...’e
...: Bobinajcı ...’e
...: Birde Recayi’ye şeye Apoya”
Şeklinde olduğu,
... İl Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen 09.03.2008 tarihli fezlekede; ... ilçesinin küçük olması, halkın birbirini tanıması nedeniyle suç işleyen bu grubun eylemlerinden dolayı mağdur olan şahısların hem korktuklarından hem de itibarlarının zedelenmemesi için güvenlik güçlerine olayları doğru şekilde aktarmadıkları ya da hiç müracaatta bulunmadıklarının tespit edildiğinin belirtildiği,
Anlaşılmaktadır.
Şikâyetçi ... kollukta; züccaciye dükkanı işlettiğini ve aynı zamanda ... Adliyesi'nde eşya fiyatları ile ilgili olarak bilirkişilik yaptığını, bilirkişilik işinden almış olduğu parayı ...'te ikamet eden, iki tane çocuğu olan ve eşi olmayan sanık ...’ye geçimini sağlamak için verdiğini, ayrıca ihtiyaç duyduğu zamanlar ekstra para da verdiğini, şeker hastası olduğundan dolayı cinsel sorunlar yaşadığını, bu hususla ilgili doktora gittiğinde kendine ilaç verdiğini ve ilaçları kullandıktan sonra cinsel ilişkiye girmesini önerdiğini, eşi rahatsız olduğundan dolayı onunla cinsel ilişkiye giremediğini, bu durumu sanık ...’ye anlattığını, zaman zaman sanık ...’nin ...'te bulunan ikametinde giderek onunla cinsel ilişkiye girdiklerini, bu ilişkilerinin yaklaşık 3-4 ay kadar sürdüğünü, bir gün sanık ...’nin kendisini araması üzerine onun evine gittiğini, en son gidişinin bu olduğunu, o gün yine cinsel ilişkiye girdiklerini, daha sonra buradan ayrılarak ikametine gittiğini, aynı günün sabahı sanık ...’nin kendisini arayarak "Başımız belada; seninle birlikte cinsel ilişkiye girdiğimiz sırada fotoğraflarımızı ve görüntülerimizi çekmişler." dediğini, ona inanmadığını ve böyle bir şeyin olamayacağını söylemesi üzerine de "İnanmıyorsan çekilmiş CD'yi sana getireyim." dediğini ve ... yerinin önüne gelerek zarf içerisinde bulunan bir adet CD'yi kendisine vererek "İnanmıyorsan git bu CD'yi izle!" dediğini, bu CD'yi kimin verdiğini ve verirken ne dediğini sorduğunda da "Ben de bilmiyorum; mafya diye geçinen bir gurup kapımın altından atmış." diye cevap verdiğini, bu şahısların kim olduklarını sorduğunda, "..., ... ve yanında bulunan şahıslar atmış. Git bu CD'yi...e ver; karşılığında para iste!" dediklerini söylediğini, bu CD karşılığında sanık ...’nin kendisinden para almadığını ancak kendisine hitaben "Ver şunlara biraz para; ikimiz de bu dertten kurtulalım." dediğini, daha sonra bu CD'yi bilgisayara takıp izlediğinde CD içerisindeki görüntülerin sanık ...'nin evinde girdikleri en son cinsel ilişkiye ait olduğunu, bu çekimlerde eve girişinden çıkışına kadar çekilmiş ve bu çekimin bulundukları odadaki kapalı bir dolap içerisinden küçük bir delikten yapılmış olduğunu anladığını, aynı günün akşamı ... yerinde bulunduğu sırada ... yerine ait .... numaralı telefonun çaldığını, telefondaki şahsın "Senin ... isimli ...la sevişirken çektiğimiz görüntüler elimizde. Buna karşılık bize 40.000 TL vereceksin. Eğer vermezsen bu görüntüleri piyasaya dağıtırım; bundan sonrasını sen düşün!" dediğini, kendisinin de "Size verecek param yok, istediğiniz yere gidin!" diyerek telefonu kapattığını, bir kaç gün sonra ... yerinin tekrar arandığını ve arayan şahsın yine kendisinden para talep ettiğini, kendisinin de aynı cevabı verip telefonu kapattığını, arayan şahsın daha önceki arayan şahısla aynı kişi olup olmadığını tam olarak anlayamadığını, daha sonra sanık ... ile telefonda görüşerek ona "Sen de ..., ... ve yanındaki şahıslarla birliksin ve beraber planladınız. Sen beni keriz mi sandın? Bu tip olayları televizyonda çok izledim, bu gibi çete olaylarından çok ceza alınıyor, siz de aynı cezayı alırsınız." dediğini, sanık ...’nin isimlerini verdiği şahıslarla birlikte hareket ettiğini düşünmesinin sebeplerinin; normalde ihtiyaç duydukça sanık ...'yi arayıp onun evine gittiğini, onun kendisini hiç aramadığını, en son cinsel ilişkiye girdikleri gün ise sanık ...’nin kendisini arayarak cinsel ilişkiye girmek üzere evine davet etmesi ve ayrıca sanık ...’nin CD'yi kendisine teslim ettikten sonra sık sık arayarak bu şahıslara istedikleri parayı vermesi konusunda ısrarda bulunması olduğunu, cinsel ilişkiye girdikleri sırada sanık ...’yi hiç zorlamadığını, sanık ...’nin evindeki elektronik malzemelerin tamirini ve kurulumunu birlikte hareket ettiklerini düşündüğü sanık ...’a yaptırdığını, sanık ...’un elektronik malzemelerin kurulumundan anladığını, olaydan sonra sanık ...’u gördüğünde sanki kendisini görmezden gelir ve kendisiyle aynı ortamda bulunmak istemez gibi davrandığını, yani bir suçluluk duygusu taşıyor gibi olduğunu, sanık ...’nin verdiği CD'yi izledikten sonra kırıp attığını ancak bu CD'nin bir kopyasının bu şahıslarda mevcut olabileceğini, şikâyetçi olduğunu,
Mahkemede; sanık ...’nin, cinsel sorunlarından dolayı kendisine yardımcı olduğunu, en son onun evine gitmeden önce kim olduğunu bilmediği başka bir şahsı evine aldığını, odanın içinde tahta bir dolap olduğunu, bu dolabın içine saklanan kişinin kendilerini uygunsuz şekilde kameraya çektiğini, kendilerini kameraya çeken kişinin sanık ... olduğunu tahmin ettiğini, esnaf olan sanık ... ile alışverişlerinin olduğunu, çocuğuna kendisinden puset aldığını, dükkanına gelip “Bunun aslı nedir?” diye sorduğunu, kendisinin de telefonla arayıp para istediklerini söylediğini, şikâyetçi olduğunu ancak davaya katılmak istemediğini,
Şikâyetçi ... kollukta; 28.02.2008 tarihinde saat 22.00 sıralarında Bahtiyarın Kahvehanesinde oturduğu sırada telefonunu tanımadığı bir şahsın aradığını, telefonu açtığında karşıdaki kişinin Ahmetçeli köyünden ... olduğunu ve arabasının ... yolunun ikinci sapağında arızalandığını söyleyerek kendisini almasını istediğini, kendisinin de ... plakalı arabasıyla dediği yere gittiğini, kendisini bir kişinin beklediğini, tanımadığı bu kişinin durur durmaz arabanın kapısını açarak yakasından tutup kendisini aşağı indirdiğini ve göğsünün üstüne oturduğunu, bu sırada Safiye isimli bir kadın yüzünden telefonda münakaşa ettiği sanık ...’un geldiğini, sanık ...’un daha öncesinde kendisini tehdit ettiğini, yine aynı olay yüzünden telefonda “Evine gelirim ve aracının lastiklerini patlatırım.” şeklinde kendisini tehdit ettiğini, üzerinde oturan adamın sanık ...’dan silah istediğini ve silahı alıp havaya kaldırdığını, bir yandan da boğazını sıktığını, bu sırada sanık ...’un da sağ bacağına sopa ile vurduğunu, üstünde oturan bu şahsın telefon ışığında zorla kendisine senet imzalattığını, senedi imzaladıktan sonra bu iki şahsın pantolonunun cebinde bulunan 90 TL’yi ve cep telefonunu aldıklarını, bu sırada sanık ...’un arabasının lastiklerini patlattığını ve ardından oradan gittiklerini, kendisinin de hemen arabaya binip emniyete geldiğini, şikâyetçi olduğunu,
Mahkemede farklı olarak; çiftçilik yaptığını ve ... ilçesinin Ahmetçeli köyünde elma bahçesinin olduğunu, bahçeye gidip gelirken sanık ... ile tanıştığını, sanık ... ile ilgili bir olayda sanık ... ile tartıştıklarını, ertesi gün sanık ...’in kendisini bularak “Ben sizin aranızı yaparım, sorun olmaz.” dediğini, kendisini de sanık ... Kurum ile tanıştırdığını, o akşam sanık ... ile birlikte arabayla elma bahçesine gittiklerini, sanık ...’u taciz etmediğini, ertesi gün sanık ...’in “Benim kredi kartı borcum var, Abdullah’tan alacağım var, 500 TL’ye ihtiyacım var. Verir misin?” diye sorduğunu, kendisinin de Abdullah vermezse vereceğini söylediğini, o gece tekrar sanık ... ile birlikte elma bahçesine gidip bira içtiklerini, ertesi gün Evciler köyündeki bahçesine ... makinesi çalıştırmaya gittikleri sırada saat 15.00-16.00 gibi sanık ...’in kendisini arayarak “Abdullah parayı getirmedi, parayı sen ver.” dediğini, kendisinin de makinanın başında olduğunu ayrılıp ...’e gelemeyeceğini, ertesi gün parayı verebileceğini söylediğini, saat 19.00 sıralarında sanık ...’un başka bir telefondan kendisini araması üzerine ...’te buluştuklarını, sanık ...’un aynı bahçeye gitme talebinde bulunması üzerine oraya gittiklerini, arabada bira içtikleri sırada tanımadığı iki kişinin bağırarak geldiklerini ve bunlardan birisinin kendisini aşağıya çektiğini, bunlardan birisinin sanık ... diğerinin de sanık ... olduğunu söylediklerini ve ona benzediğini, sanık ...’in üzerine oturduğunu, sanık ...’un da durmadan ayağına odunla vurduğunu, ne istediklerini sorması üzerine senet imzalarsa bırakacaklarını söylediklerini, senedi verdiklerini, üzerine oturan sanık ...’in hafif bir ışıkta senede iki tane imza attırdığını, sanık ...’un arabanın sağ lastiğini deldiğini, senedi imzalatıp kalktıkları sırada sanık ...’un “Cebinden paraları alın!” dediğini, arka cebinde 700 TL; ön cebinde ise 90 TL’sinin bulunduğunu, ön cebindeki 90 TL’nin 80 TL’sini aldıklarını, arka cebindeki parayı ise arka ceplerini aramadıkları için alamadıklarını, sanık ...’e vereceği paranın bu olduğunu, daha sonra sanık ...’in üzerinden kalktığını, her iki sanığın da kendisini dövdüklerini, sanık ...’un araya girip “Bırakın yeter artık dövmeyin!” dediğini, sonra kendisini bıraktıklarını, sanık ...’in olay yerinde olmadığını, patlak lastikle ...’e kadar gittiğini, ayağında kırık olduğunu ve kendisini hastaneye götürdüklerini, sanıklardan şikâyetçi olduğunu ancak davaya katılmak istemediğini, öncesinden münakaşalarının bulunduğu sanık ...’un “Senin ayaklarını kıracağım.” dediğini, sanık ...’un sanık ... ile birlikte kendisine tuzak kurduklarını, sanık ...’u da kullandıklarını düşündüğünü, sanık ...’a tacizde bulunmadığını ve onunla ilişkiye girmediğini, olayın gece saat 21.00-22.00 sıralarında yaşandığını, ay ışığı olduğundan dolayı sanıkları görebildiğini, sanık ...’yı arkadaşı olması nedeniyle çok iyi tanıdığını, onun olayla ilgisinin olmadığını,
Şikayetçi ... kollukta; bir yıl önce aldığı keçiler için sanık ...’nın kendisine kefil olduğunu, bu borcu ödeyememesi nedeniyle alacaklıların kendisini ve sanık ...’yı icraya verdiklerini, bunun üzerine alacaklılar ile görüşüp süre istediğini ve sanık ...’ya "Ben bu borcu ödeyeceğim, benim de sağdan soldan alacağım var; onları alınca borcu ödeyeceğim." dediğini, ancak alacaklarını tahsil edemediğini, 26.12.2007 tarihinde saat 10.30-11.00 sıralarında park hâlindeki motosikletinin yanına gittiği sırada kendilerini daha öncesinden şahsen tanıdığı sanıklar ..., ... ve Şafak’ın 34 plakalı bir araba ile yanına yanaşarak kendisini arabaya davet edip "Gel seni gideceğin yere götürelim." dediklerini, sanık ...’un şoför koltuğundan inip yanına geldiğini, sanık ...’un araçtan inmeden açık olan arabanın kapısından elini uzatarak elindeki çocuklarının kaydı için getirdiği resmî evrakları alıp baktığını, bu evrakları geri vermeyerek "Gel seni okula götürelim." deyip kendisine güven vererek ikna edip arabaya bindirdiklerini, bu sırada sanık ...’un Nokia marka .... numaralı cep telefonunu elinden aldığını, hareket edip Umut Petrol'un önüne geldiklerinde sanık ...’yı arayıp "Aradığın adam yanımızda." dediklerini ve karşılıklı konuştuklarını, araba durmuşken inmek için ısrar ederek "Beni bırakın!" deyip yaptıklarının yanlış olduğunu bildirdiğini, aynı zamanda da korktuğunu, kendisini bırakmaları için ısrar ettiğini ve yalvardığını, yine de bırakmadıklarını, bunun üzerine kendisini kaçırdıklarını ve niyetlerinin kötü olduğunu anladığını, buradan hareketle Tepecik Mahallesine gittiklerini, kendisini Urfalı ... olarak öğrendiği bir şahsın kaldığı eve götürdüklerini, buranın aynı zamanda Hakkı'nın kışla olarak kullandığı ağıl olduğunu, Urfalı ... isimli şahsın burada kendisini özel yapılmış, silindirik şekilli, vernikli, parlak, tutacak yeri özel olarak yapılmış ve 70 cm uzunluğundaki tahta sopa ile döverek "Borcunu neden ödemiyorsun? Seni öldüreceğim, senin kemiklerini, kolunu kıracağım." deyip tehdit ettiğini, evin içine ara sıra sanıklar Hakkı, ..., ... ve Şafak’ın da girip çıktıklarını, Urfalı ...’in kendisini dövdüğü sırada sanıkların dışarıda olduklarını ancak bu kişinin kendisine vurduğunu gördüklerini, kendisini rahat dövmesi için dışarı çıktıklarını, illaki bu parayı ödemesini ve bu işi hâlletmesini istediklerini, önüne cep telefonu koyarak "Para alabileceğin yerleri ara; bu işi hâllet!" dediklerini, Karaköylü Emin Pehlivan'ı arayarak ondan alacağını istediğini, onun da 20-25 günlük senet verebileceğini söylediğini, sanık ...’nın da bu senedi gidip aldığını, ancak kendisini salmadıklarını, kardeşi Sefer Türken'i de aradığını, ondan 1.500 TL para teminatı aldıklarını, ancak nakit para mı yoksa senet mi aldılar bilmediğini, kardeşi ile henüz görüşmediğini, geri geldiklerinde kardeşi ile işi hâllettiklerini söylediklerini, kendisinin 5.250 TL borcu olmasına rağmen bunu 6.000 TL’ye tamamlamaya çalıştıklarını, daha sonra Menderes Mahallesinde inşaat işleri ile uğraşan Muharrem isimli şahsa telefon ederek kalıpları satın almasını istediğini, onun da 1.500 TL bedelle kabul ettiğini ancak kalıp tahtalarını almadan para vermeyeceğini bildirdiğini, parayı ancak bugün vereceğini söylediğini, Muharrem'in o andaki hâli ile ilgili bilgisinin olmadığını, sanıkların paraları tamamen tahsil etmeden kendisini bırakmayacaklarını söyleyerek elini, kolunu ve ayaklarını bağladıklarını, bağlarlarken ipin izleri çıkmasın diye bileklerine ve ayaklarına kazak sardıklarını, bu vaziyette kendisini yatağa yatırdıklarını, sanıkların saat 22.00 sıralarında Mollahasanlar Köyündeki birisinden olan alacaklarını tahsil etmek için yanından ayrıldıklarını, ayrılırken sanık ...’un Urfalı ...'e "Bu şahsa artık elleme; bundan alacağımızı aldık, bununla işimiz bitti." dediğini, yanında sadece Urfalı ...’in kaldığını, Urfalı ...’in içtiği şarap sonrası sarhoş olduğunu ve tuvalet ihtiyacı için dışarı çıktığı sırada elindeki ve ayağındaki ipi gevşetip serbest kaldığını, evde yanan mumu söndürerek odanın penceresinden atlayıp doğu istikametine doğru koşarak kaçtığını, kaçarken cep telefonunun orada kaldığını, canını bu şekilde kurtardığını, bu olayın sanık ...’nın kendisine kefil olmasından ve bu nedenle icraya verilmesinden dolayı sanık ...’nın bilgisinde ve kontrolünde onun azmettirmesi neticesinde meydana geldiğini, aslında kendisinin sanıklar ile hiç bir alakasının veya alacak/vereceğinin olmadığını, sanıkların bu olay meydana gelmeden evvel kendisini kahvehanenin birisinde bularak yanına oturup "Bu borcunu öde, bu işi hâllet!" diyerek kendisini tehdit ettiklerinde tanıdığını, ondan önce sanıkları tanımadığını, sanıklar kendisini bu şekilde tehdit ettiklerinde polise giderek şikâyet etme gereği duymadığını, çünkü zaten borcunu ödeme niyetinde olduğunu, ancak alacaklarını tahsil edemediği için borcunu ödeyemediğini, el emeği ile geçinen fakir bir köylü olduğunu, eşi ve üç çocuğunun bulunduğunu, çalışarak kazandığı paranın ancak temel ihtiyaçlarına yettiğini, bu olay anında yapmış olduğu telefon görüşmelerinin kaydının çıkarılmasını istediğini, kendisini evde tuttukları sırada inceleme dışı sanık Aziz ve kendisini uzun zamandan beri tanıdığı, ismini...olarak bildiği, Palamut Köyünden Hacı ... lakaplı şahısla ortaklık yapan bir şahsın daha eve geldiğini, bu şahısların kendisini gördüklerini, kendisinin onlarla konuşmadığını ve onlar geldiği sırada bağlı olmadığını, ancak kendisini dövmüş olduklarını, sanıklardan şikâyetçi olduğunu,
Mahkemede; sanık ... ile ...’ın bir köyünden taksit ile keçi aldıklarını, 2.000 TL taksitlerinin olduğunu, ikinci taksiti ödeyemediğini, bu nedenle kendilerini icraya verdiklerini, sanık ...’nın parayı ne zaman ödeyeceğini sorması üzerine “Ben alacağımı alamadım, en kısa zamanda ödeyeceğim.” diye cevap verdiğini, bir akşam sanıklar ..., Şafak, Hakkı ve ...’un...e kendisini aramaya geldiklerini, sanıklardan kötü bir hareket beklemediği için arabaya binmek istemediğini ancak kendisini arabaya bindirdiklerini ve “Borcu ne zaman ödeyeceksin?” diye sorduklarını, en kısa zamanda 10-15 gün içerisinde ödemeye çalışacağını belirtmesi üzerine gittiklerini, çocuklarının okul kaydı için motorunu bıraktığı sırada sanıklar Şafak, ... ve ...’e denk geldiğini, ne yaptığını sorduklarında kağıtları gösterip “Çocukları okula kaydettirecem.” dediğini, “Seni götürelim.” diyerek sanık ...’un elindeki kağıtları aldığını, zor kullanmadan arabaya bindirdiklerini, daha sonra sanık ...’nın da arabaya bindiğini, kendisine kötü davranacaklarını hissettiğini ancak arabaya binmiş olduğunu, kendisini ...’in kenar bir mahallesinde olan, sanık ...’nın kullandığı, atıl durumda ve elektriği olmayan bir binaya götürdüklerini, sanıklar ... ve ...’un kendisini “Sen bu parayı bulacaksın!” diyerek tehdit ettiklerini, daha sonra Urfalı ... denilen şahsın gelerek kendisine vurmaya başladığını ve ağza alınmayacak küfürler ettiğini, daha sonra kendi telefonunu önüne koyup “Nereyi ararsan ara parayı bulacaksın, yalnız emniyeti arayamazsın.” dediklerini, bu sırada sanıklar ..., ... ve Hakkı’nın eve girip çıktıklarını, sanık ... ile ...’in başından hiç ayrılmadığını, 3.000 TL alacağının olduğu tanık...’a telefon açtığını, sanık ...’nın “Ben gidip alırım.” dediğini ve 3.000 TL’lik senet aldığını, küçük kardeşinden de 1.500 TL aldığını, bunun üzerine hesabıma göre 750 TL borcunun kaldığını, senedin zaten 5.250 TL değerinde olduğunu, buna rağmen kendisini bırakmayıp “Kalan parayı da bulacaksın.” dediklerini, kendisini sabah saat 10.00 sıralarında kaçırdıklarını, gece 22.00-23.00 saatlerine kadar da aynı yerde tuttuklarını, daha sonra ellerini ve ayaklarını bağlayıp yatağa yatırarak evden ayrıldıklarını, Urfalı ...’in başında kaldığını, oradan kaçıp emniyete giderek şikâyetçi olduğunu, olay yerindeki ipleri görevlilerin göstermesi üzerine teşhis ettiğini, sanık ...’yı tanımadığını,
Mağdur ... kollukta; ... ilçesinde gaz bayiliği yaptığını, 2006 yılında işlerinin kötü gitmesi üzerine maddi sıkıntıya girdiğini, bu esnada... ilçesinin Çepni Köyünden tanıdığı ve faiz ile para verdiğini bildiği Veli lakaplı sanık ...'dan % 15 faiz ile parça parça borç para almaya başladığını, bunun karşılığında faiziyle beraber birer aylık senetler verdiğini, borcunu zamanında ödediğini, sanık ...’nın ödediği paraların karşılığı olan senetlerin bazılarını vermediğini, ödenen senetleri yırtıp atacağını veya ertesi günü getireceğini söylediğini, bu konu ile ilgili aralarında münakaşa yaşandığını, sanık ...’dan 75.000 TL borç para aldığını, borcunu faiziyle birlikte 139.950 TL olarak geri ödediğini, ancak aldığı 75.000 TL borcun faizine sayılarak senetlerinin geri verilmediğini, daha sonra bir kısım senetlerin icraya konulduğunu ve mahkemelik olduklarını, 2007 yılının Şubat ayında icra memurlarının geldiği dönemde sanık ...’nın kendisini sürekli telefonla arayarak tehdit etmeye başladığını ve parayı ödemesi konusunda baskı yaptığını, bu tehditler nedeniyle sanık ... hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunduğunu ve bu hususa ilişkin davalarının devam ettiğini, bu olaylardan sonra sanık ...’nın peşini bırakmadığını, 2007 yılının Mart aylarında sanık ... ve ...’in ... yerine gelerek sanık ...’ya olan borcuyla ilgili yardım edebileceklerini söylediklerini, "Bundan sonra bizim korumamız altındasın, hiç kimse senden para tahsil edemeyecek." diyerek bunun karşılığında kendisinden 10.250 TL’lik bir senet ve ... yerinden yaklaşık 10.000 TL tutarında malzeme aldıklarını, bunları vermeye mecbur kaldığını, buna rağmen sanıkların ...’ya olan borcunu ödemesi hususunda kendisini zorlamaya başladıklarını, hatta bu parayı ödemesi için birkaç kez arabalarına alıp yanlarındaki elemanlarla korkutmak maksadıyla şehir içerisinde gezdirdiklerini, bu elemanlardan sadece sanık ...’ı tanıdığını, bu kişilerin kendisine veya ailesine bir şeyler yapabileceklerinden korkarak ... İlçe Emniyet Müdürlüğünden bu şahısların elinden kendisini kurtarmalarını istediğini, daha sonra polislerin bu şahısların elinden kendisini kurtardığını fakat sanıklar...ve...’ın peşini bırakmadıklarını ve tehditlerine devam ettiklerini, sanıklar kendisinden ne zaman para isteseler üzerinde ne kadar varsa gönderdiğini, gönderdiği paraların toplamının 10.000 TL civarında olduğunu, bunu sanıkların veya grubu içerisindeki şahısların ailesine ve kendisine kötülük yapacaklarından korktuğu için yaptığını, çünkü bu şahısların ... ilçesinde tüm vatandaşlara korku saldıklarını ve kendilerini kaba kuvvet ile kabul ettirdiklerini, ...'te kendisi gibi bir çok vatandaşı mağdur ettiklerini duyduğunu, ancak kendi derdinden bir başkasınınkine bakamadığını, sonunda psikolojisinin bozulduğunu ve kendisini savunmak maksadı ile silah alıp bu şahıslara karşı kullanmak istediğini, ancak babasının vazgeçirdiğini, bu şahısların her an evine gelerek zarar verebileceklerini bekler duruma geldiğini, bunun üzerine ...'teki ... yerini kapatarak ...'ye geldiğini ve bir başka şahsın yanında çalışmaya başladığını, ailesini de buraya getirmek zorunda kaldığını, şikâyetçi olduğunu,
Mahkemede farklı olarak; sanık .....'den belli aralıklarla bir yıl içerisinde aylık % 15 faizle toplamda 78.000 TL borç para aldığını, bu borcunu bir yıl içerisinde 139.950 TL olarak geri ödediğini, olayların sadece sanık ... ile ikisinin arasında geçtiğini, sanık ...’nın kendisini tehdit ettiğini, aradan bir süre geçtikten sonra Müesser Uğurlu isimli bir şahsın kendisine “Ben .....'e borç para verdim, ondan senetleri aldım, bana borcun var.” dediğini, bu senetleri ödemesi için sanıklar ... ve ...’in kendisini arayıp herhangi bir şey istemediklerini, kendisini tehdit etmediklerini, bu şekilde bir diyaloglarının olmadığını, sanık ... ve...’ı çocukluğundan beri tanıdığını, sanıkların “Aranızda anlaşın, bu işi kapatın.” dediklerini ve kendisine yardımcı olmak istediklerini, “Bizim korumamız altındasın, hiç kimse senden para tahsiledemez.” demediklerini, anlaşarak bu işi bitirmelerini söylediklerini, sanık ...’dan şikâyetçi olduğunu, diğer sanıklardan ise şikâyetçi olmadığını, kolluktaki beyanı okunup çelişki nedeniyle sorulduğunda da; kendisini emniyete götürdüklerinde sadece “Bu telefon numarası senin mi?” diye sorduklarını, ....numaralı hattın ve bundan yapılan görüşmelerin kendisine ait olduğunu söylediğini, kolluktaki ifadesini okumadan imzaladığını, sanıkların alındığını emniyete götürüldüğünde öğrendiğini, sorulması üzerine de;... ilçesinde kola bayiliği yaptığı sırada sanık ...'un da ...da dükkanının olduğunu, kendisinden meşrubat almak istediğini, vadeli almak istediğinden dolayı herhangi bir alışverişlerinin olmadığını, sanık ...’in yanında bir kaç defa sanık ...’u gördüğünü, sanık ...'dan araba alması nedeniyle 10.000 TL’lik senet verdiğini, işleri bozulunca senedi ödeyemediğini, bu konuda sanık ... ile telefon görüşmelerinin olduğunu, para lazım olduğunu ve eşinin rahatsızlandığını söyleyip parasını istediğini, sanık ...'ın yaptığı sert konuşmaların kendi alacağını tahsile yönelik olduğunu, sanık ...'nın alacağını tahsile yönelik olmadığını, sanık ...’ın kendisini tehdit etmediğini, icra nedeniyle sıkıştığı için araçlarını satmak istediğinde sanık ...’in kendisine araçların satışı konusunda yardımcı olduğunu, ara sıra da karşılıklı olarak para alıp verdiklerini,
Mağdur ... kollukta; tanıdığı olan sanık ...’ın ...'te bulunan tarlasını 2007 yılında bir seneliğine ekip biçmek için 1.700 TL’ye anlaştığını, 200 TL’sini peşin verdiğini, geriye kalan 1.500 TL için ise son ödeme tarihi 01.09.2007 olan senet verdiğini, zamanı geldiğinde bu senedin karşılığını ödeyemediğini ve sanık ...’dan süre istediğini, kabul etmemesi üzerine "Şu anda param yok, istersen icraya ver, istersen bekle; param olunca ödeyeceğim." dediğini, sanık ...’nın ise "Ben bilmem, paramı ödeyeceksin!" diyerek telefonu kapattığını, ertesi gün kendisini sanık ...’nın arayarak "...'daki senedin bana geçti, 1.500 TL yetmez; bana 2.000 TL ödeyeceksin!" dediğini, kendisinin de "Şu anda param yok ama olur olmaz ödeyeceğim." demesi üzerine de "Ben bu parayı almasını bilirim. Gerekirse ayaklarını kırarım, seni kaldırırım." diyerek tehdit ettiğini, bunun üzerine telefonu kapattığını, sanık ...’i 2007 yılı içerisinde tanıdığını daha öncesinden tanımadığını, sanık ...’in bu şekilde kendisini birkaç defa arayarak tehdit ettiğini, daha sonra yanında iki üç kişiyle beraber köye geldiğini, köy kahvehanesinde kendisini yine tehdit ettiğini, kendisinin korkarak o an üzerinde bulunan 1.500 TL’yi sanık ...’e verdiğini, senedini geri istemesi üzerine ise "Senin borcun 2.000 TL oldu, 2.000 TL vereceksin, eğer vermezsen biz gereğini yaparız." diye cevap verdiğini, bu sırada yanında bulunan eniştesi tanık... araya girerek "Fazla uzatmayın, bu çocuk da gariban; al 150 TL ben cebimden vereyim, anlaşın!" dediğini, sanık ...’in önce kabul etmediğini ancak sonradan kabul ederek eniştesinden 150 TL’yi alıp senedini iade ettiğini, daha sonra sanık ... ve yanındaki şahısları araştırdığında çevreden kendisine "Sen onlarla uğraşamazsın. Bunlar her türlü pisliği yapan tehlikeli insanlardır." denildiğini, kendisinin de korkarak güvenlik güçlerine müracaatta bulunmadığını, şikâyetçi olduğunu,
Mahkemede farklı olarak; sanık ...’dan 1.500 TL’ye tarla kiraladığını ve karşılığında senet verdiğini, senedin günü geldiğinde sanık ...’nın parasını istemesi üzerine “Mahsül kalksın o zaman öderim.” diye cevap verdiğini, sanık ...’nın ise telefonda kendisine küfrettiğini, bunun üzerine önceden tanıdığı sanık ...’in dükkanına giderek sanık ...’nın kendisine küfrettiğini, tanıyorsa sanık ...’ya rica etmesini ve kendisine biraz daha süre vermesini söylediğini, sanık ...’in çağırması üzerine sanık ...’nın yanlarına geldiğini, üçünün konuştuklarını ve kendisine süre verdiklerini, bu süre içerisinde de borcunu ödeyemediğini, sanık ...’in “Beni de araya koydun, bu adama söz verdik, bunu hâlledelim.” dediğini, arkadaşı olan sanık ...’in bir kaç defa kendisini aradığını ve normal konuştuklarını, kendisini tehdit etmediğini, bir defasında da köye geldiğini, burada da kendisini tehdit etmediğini, zamanı geçtiği için 1.650 TL’yi sanık ...’a verdiğini, onun da sanık ...’e verdiğini, alacak vereceğinin bulunmadığını, sanık ...’un okul arkadaşı olduğunu, kendisini tehdit etmediğini, sanık ...’in yanında çalışan sanık ...’a parayı almasını söylediği için parayı ona verdiğini, daha sonra verdiği paranın karşılığını sanık ...’den aldığını, şikâyetçi olmadığını, çelişki nedeniyle sorulduğunda; kolluktaki beyanını kabul etmediğini, şikâyetçi olmazsan sen de suçlu olursun dediklerini, kendisinin de okumadan imzaladığını, şimdiki beyanının doğru olduğunu, bir ara kollukta sorduklarında şimdiki gibi anlatımda bulunduğunu, kendisine “... Helvacının çok şeyi var.” dediklerini, kendisinin ise sanık ...’den bir kötülük görmediğini bildirmesi üzerine de “Sen boşver biraz daha fazla ceza alsın.” dediklerini, önce söylediklerini müsvedde bir kağıda yazdıklarını, daha sonra daktilo ile kağıda geçirdiklerini, buna şikâyetçiyim diye yazılması üzerine imzalamak istemediğini, ancak imzalamayınca “Sen de suçlu duruma düşersin.” demeleri nedeniyle mecburen imzaladığını,
Mağdur ... kollukta; 2007 yılı içerisinde 7-8 ay kadar...'de bulunan ... çalıştığını, sanık ...’nın patronu olduğunu, sanık ...’nın da onun arkadaşı olduğunu ve sanık ...’nın yanında çalışırken sanık ... ile tanıştığını, sanık ...'nın yanından ayrıldıktan sonra ...'ta bulunan ....girdiğini,...'de....olmadığından satış yapmak için...'ye de geldiğini, üç ay kadar önce sanık ...’nın kendisini arayarak "Bundan sonra Keskinoğlunun satıldığı, ...'nın satış yaptığı noktalara uğramayacaksın. Eğer Keskinoğlu'nun satıldığı yerlere mal verirsen seni kaldırırım, elinizdeki bayiyi bile alırım." diyerek tehdit ettiğini, sanık ... kendisini tehdit ettikten sonra onu araştırdığını, öğrendiği kadarıyla sanık ...'nın başını çektiği özellikle ... ilçesinde 10 - 15 kişilik bir grubunun olduğunu, bu şahısların belalı olduklarını öğrendiğini, korktuğu için şikâyetçi olmadığını, kendisinin sanık ... ile herhangi bir probleminin olmadığını, sanık ...’nın ticari rakibi olduğu için yaptırmış olabileceğini,
Mahkemede farklı olarak; sanık ...'nın arkadaşı olduğunu, ... Banvit bölge bayiliğinde satış elamanı olarak çalıştığını, ...ya servise gittiğinde bir polis memurunun kendisini arayarak nerede olduğunu sorup “Ezine'ye geldiğinde emniyete gel bir kağıt imzalayacaksın.” dediğini, emniyete gittiğinde kendisine bir kağıt imzalattıklarını, sanık ...’dan şikâyetçi olmadığını, beraber gezdiklerini ve kendisini tehdit etmediğini, çelişki nedeniyle sorulduğunda da sarhoş olan sanık ...’nın kendisini arayarak “Keskinoğlu piliçlerinin satıldığı yerlere mal verirsen seni kaldırırım, elinizdeki bayiyi bile alırım.” dediğini, ancak böyle bir şey yapmadığını, ertesi gün tekrar beraber gezip tozduklarını,
Mağdur ... kollukta; sanıklar ... ve ... Kurum’u tanıdığını, sanık ...’in kendisini sarışın bir ... olan sanık ... ile ... tanıştırdığını, beraber çay içtikten sonra dağıldıklarını ve kendisinin köyüne döndüğünü, tarihini hatırlamadığı bir gün sanık ... ile ...'te bulundukları sırada sanık ...’in sanık ...’u arayarak telefonu kendisine verdiğini, sanık ...’un kendisinden para isteyerek "Para vermezsen senin köyüne geleceğim ve karına anlatacağım." dediğini, kendisinin de para vermeyi kabul ettiğini, kendisinden neden para istediklerini bilmediğini, sanık ... ile herhangi bir cinsel ilişkisinin olmadığını, bir kez Akbulut Parkında oturup çay içtiklerini, bir daha da görüşmediklerini, sanık ... kendisinden para istediği için sanık ...’e ara sıra olmak üzere toplam 150-200 TL verdiğini, iki ay kadar önce de bir gece .... isimli yerde alkol almakta iken çapraz masada sanıklar ..., ..., ... ve Tevfik’in birlikte alkol aldıklarını, bir ara tuvalete giderken sanık ...’e “Niye ters ters bakıyorsun?” dediğinin iddia edildiğini, fakat kendisinin böyle bir şey söylemediğini, daha sonra sanıkların kendisini dışarı çıkarttıklarını, sanık ...’in kafasına silah dayadığını ve “Arabaya bin!” dediklerini, korktuğundan dolayı arabaya binmesi üzerine panayır alanına götürdüklerini, orada neler olduğunu hatırlamadığını, daha sonra kendisini tekrar bara bıraktıklarını,
Mahkemede farklı olarak; sanık ...’i tanıdığını, sanık ... Kurum’u ise tanımadığını ve onunla çay içmediğini, sanık ...’un kendisini arayıp para istemediğini ve “Karına söylerim.” diye bir şey söylemediğini, bir akşam Elalem Barda alkollü olduğu sırada sanık ...’in “Bana niye ters baktın?” dediğini, aralarında tartışma yaşandığını, ancak kendisine karşı herhangi bir şiddet olmadığını, sanık ...’u da şahsen tanıdığını, aralarında herhangi bir sorun olmadığını, çelişki nedeniyle sorulduğunda şimdiki beyanının doğru olduğunu,
Mağdur ... Günal kollukta; sanık ...’i arkadaşı olan sanık ... Kurum'un arkadaşı olması nedeniyle tanıdığını, sanık ...’ı ise tanımadığını, sanık ...’ın kendisini arayarak "Ben seni tanıyorum, seninle görüşeceğim." dediğini ve numarasını sanık ...’den aldığını bildirdiğini, Varol Pansiyonda bulunduğu bir gün arkadaşının iç çamaşırları ile fotoğrafını çektiğini, o resimleri cep telefonuna kaydettiğini, bir gün Mahsen Bar'da otururken sanık ...’un kontörünün olmadığını, bir yeri arayacağını söyleyerek telefonunu istediğini, telefonunu alıp dışarı çıktıktan yarım saat sonra geri geldiğini ve telefonunu iade ettiğini, aradan bir gün geçtikten sonra okuldan arkadaşlarının "Senin çıplak resimlerin herkesin telefonunda dolaşıyor." dediklerini, bunu dikkate almadığını, aradan birkaç gün geçtikten sonra sanıklar ... ve .. ile tanımadığı iki erkek şahsın çay bahçesinde oturdukları sırada sanık ...’un kendisini yanlarına çağırdığını, telefonunun ekranına kendisinin iç çamaşırıyla çekilmiş resimlerini koyan sanık ...’in "Çok güzel çıkmışsın, senin bu resimlerin yüzünden nişanlımla kavga ettim." dediğini, telefonu alıp resimleri sildiğinde de "Silersen sil, ben yine bulurum." dediğini, oradan ayrıldıktan bir kaç gün sonra daha önce hiç görmediği ve tanımadığı ...isimli bir şahsın "Senin çıplak görüntülerin var bende, benimle beraber olacaksın; olmazsan resimlerini internette dağıtırım." dediğini, bu konu ile ilgili polise müracaat ettiğini ve bu şahıstan şikâyetçi olduğunu, daha sonra şahsın alkollü olduğunu söyleyerek özür dilemesi üzerine şikâyetini geri aldığını, sanık ...'a, "Neden benim resimlerimi dağıttın?" diye sorması üzerine "Siz beni dışlıyorsunuz; bu yüzden kötülük yapmak istedim." diye cevap verdiğini, sanık ...’in kendisini arayarak "Zengin adamlarla düşüp kalkıyorsun, babanı tanıyorum, Baban bunları duyarsa senin kafanı koparır, biraz önce ... beni...'ye getirdi, seni aradık telefonun kapalıydı, o da ...li iyi bir insan, seninle konuşmak istiyor, o seni ararsa bana haber ver." dediğini, daha sonra sanık ...’ın kendisini aradığını, konuşmalarından kendisiyle beraber olmak istediğini anladığını, fakat onunla görüşmediğini, telefonundaki iç çamaşırlarıyla çekilmiş fotoğraflarını kendisinin bilgisi olmadan başkalarına gönderen sanık ... ile bu fotoğraflarını bilen ve babasına söylemekle tehdit ederek sanık ... ile birlikte olmasını isteyen sanık ...’den şikâyetçi olduğunu, sanıkların kendisine zarar verebileceklerinden korktuğu için daha önce şikâyetçi olmadığını,
Talimatla alınan beyanında; sanık ... ile aynı okulda okuduklarını, sanığın birisini aramak için telefonunu aldığını, bulundukları yerden dışarı çıkarak yaklaşık yarım saat sonra telefon etmesi üzerine geldiğini, daha sonra sanık ...’un telefonda bulunan bikinili fotoğraflarını alarak sağ sola dağıttığını öğrendiğini, sonraki günlerde birisinin yolunu keserek fotoğrafının bulunduğunu, kendisi ile birlikte olmazsa bunları dağıtacağını söylediğini, telefonda da aynı biçimde şantajlar yapıldığını, ayrıca ...'ten tanıdığı sanık ...’in kendisini arayarak “Seni birisi ile tanıştıracağım.” dediğini, şikâyetçi olmadığını,
Tanık ...Mahkemede; mağdur ...’in akrabası olduğunu, mağdurun maddi sıkıntıya girince faizle sanık ...’dan borç para aldığını, 140.000 TL olarak geri ödediğini ancak sanık ...’nın 140.000 TL daha para istediğini söylediğini, mağdurun sanık ... ile de para alışverişi yaptığını, birbirlerine karşılıklı olarak para alıp verdiklerini, sanık ...’nın mağduru sıkıştırması üzerine sanık ...’e “...'e yardımcı olalım.” dediğini, sanıklar...ve ...’nın...’li olduklarını, konuşup hallederler diye düşündüğünü, bir gün sanık ...’ın yanına gelerek “...'a araba verdim, benim 10.000 TL alacağım var, ödemiyor, araba hacizli çıktı geri verdim, parayı ödemiyor.” dediğini, kendisinin de “Yerleri bankadan hacizli yerler, çözülünce paranı alırsın.” diye karşılık verdiğini,
Tanık Emin Pehlivan Kollukta; bir alışveriş sebebiyle şikâyetçi İsmet’e 3.000 TL borcunun olduğunu, şikâyetçinin yaz ortalarında alacağını istediğini, ocak ayının yirmisinde alacaklarının olduğunu, borcunu o zaman verebileceğini söylemesi üzerine şikâyetçinin, tehdit edildiğini, işlerinin bozuk olduğunu ve parayı biran önce vermesini söylediğini, şikâyetçinin 26.12.2007 tarihinde öğle saatlerinde kendisini arayarak ...abi bana birinden çek kestirebilir misin?” diye sorduğunu, buluşup konuşmayı teklif etmesi üzerine de “Ben çıkamam, ben rehinim, gelemem.” diye cevap verdiğini ve telefonu kapattığını, saat 16.00 sıralarında tekrar kendisini arayarak alacağına karşılık sanık ...’ya 3.000 TL’lik senet vermesini söylediğini, şikâyetçi ile görüştüğü sırada telefonu sanık ...’nın alarak ...abi ben Hakkı, bana birinci ayın yirmisine senedi verebilir misin?” diye sorduğunu, verebileceğini söylemesi üzerine şikâyetçinin tekrar telefonu aldığını, şikâyetçiye senedi sanık ...’ya vereceğini ancak bununla ilgili bir pislik çıkıp çıkmayacağını sorduğunu, onun da bir şey olmayacağını söylediğini, saat 18.30 sıralarında sanık ...’nın yalnız olarak köye geldiğini, cebinden bir senet çıkarttığını, bu senedin 6.000 TL bedelli, alacaklısı sanık ..., borçlusunun ise şikâyetçi olduğunu, boş bir bono daha çıkartıp kendi el yazısı ile ilgili yerlerini doldurup önüne koyduğunu, 3.000 TL’lik senedi herhangi bir baskı altında olmadan kendi iradesiyle bu senedi imzaladığını,
Tanık Muharrem Madak kollukta; 26.12.2007 tarihinde saat 20.08 sıralarında şikâyetçi İsmet’in kendisini arayarak satılık kereste olduğunu, alıp alamayacağını sorduğunu, kendisinin de işlerinin yoğun olduğunu, şu an kerestelere gidip bakamayacağını söyleyip telefonu kapattığını, görüşmelerinin bu şekilde olduğunu,
Tanık Sefer Türken kollukta; abisi olan şikâyetçi İsmet’in kendisini arayarak “Ben ...’lerin elindeyim, onlara borcum var, ben borcumun bir miktarını ödedim fakat paranın hepsini istiyorlar, parayı getirmeden beni salmıyorlar.” dediğini, kendisi bu sırada Umut Petrol’de bulunduğunu, “Tamam, petrole gelsinler ben ödeyeceğim.” dediğini, daha sonra sanıklar Hakkı, ...ve ...’un gelerek “Abin bize olan borcunu ödemedi, sen ödeyecekmişsin.” dediklerini, ne kadar borcu olduğunu sorduğunda da 1.500 TL olduğunu söylediklerini, bunun üzerindeki 250 TL’yi verdiğini, geri kalanını da on beş gün içerisinde verdiğini, duyduğu kadarıyla sanıkların çek senet tahsilatı yaptıklarını, sanık ...’nin kendisini arayarak abisinin borcunu ödemesini aksi halde abisini köy dışına çıkarıp döveceklerini söylediğini,
Tanık Mesut Ünalır kollukta; mağdur ...’in yeğeni olduğunu, mağdurun sanık ...’nın tarlasını bir sezon için 1.500 TL’ye kiraladığını ve karşılığında senet vererek hasat zamanı ödeme yapılması için anlaştıklarını, mağdurun borcunu zamanında ödeyemediğini, tarihini hatırlayamadığı bir gün sanık ...’in yanında iki kişi ile birlikte köye geldiğini, kendisinin kötülük olmasın diye aralarını yapabilmek için araya girdiğini, köy kahvehanesinde oturdukları sırada sanık ...’in senedin kendisine geçtiğini ve borcun kendisine ödeneceğini söylediğini, mağdurun da kabul ettiğini, o gün ödeme durumları olmadığı için Ocak ayında ödeyebileceklerini söylediklerini, bunun üzerine 250 TL fark istediklerini, kendilerinin ise 150 TL verebileceklerini söylediklerini, aralarını bulmaları üzerine sanık ... ve yanındakilerin köyden ayrıldıklarını, Ocak ayında tarihini hatırlamadığı bir gün tekrar köye geldiklerini, mağdurun 1.650 TL verdiğini ve senedi geri aldıklarını,
Tanık.... kollukta; sanık ...’i köylerinde kepçe ile ... yapmasından dolayı tanıdığını ve aralarında ticari ilişki de bulunduğunu, yaklaşık üç ay kadar önce mağdurun yanına gelerek “Sen...ile iyi görüşüyorsun, benim kendisinde senedim var, fakat şu an ödeme durumum yok,...beni ödeme konusunda çok sıkıştırıyor.” deyip kendisinden sanık ... ile görüşmesini ve süre istemesini talep ettiğini, sanık ...’in numarasını alarak arayıp “...’in sana borcu varmış, sende senedi varmış, bu borcu sana ödeyecek ama biraz süre verebilir misin?” diye ricada bulunduğunu, onun da “Muhtar parayı ödeyecekse kırk gün bekliyim.” dediğini, kendisinin de “Ödeyecek, mısır parası alacakmış, parayı alınca verecek.” şeklinde karşılık verdiğini, aradan kırk gün kadar geçtikten sonra sanık ...’in tekrar kendisini arayarak mağdurun parayı ödemediğini söylediğini, kendisinin de “Gel...’e, parayı ben sana ödeyeyim.” dediğini, ardından mağduru aradığında mağdurun “Gelsin parasını alsın.” diye karşılık verdiğini, bunun üzerine sanık ...’i arayarak gelmesini, mağdurun parayı ödeyeceğini söylediğini, bundan sonra sanık ...’i görmediğini, sanık ... ile ....numaralı hattan görüştüğünü, bu hattın 6-7 senedir kendisinde olduğunu,
Tanık ... Parıldar Mahkemede; sabah kahvehaneye gittiğinde köyden arkadaşlarının “Hayırdır sen mafya mı oldun?” dediklerini, ne olduğunu sorduğunda da “...’u dün akşam dövmüşler. Haberin yok mu?” diye sorduklarını, haberinin olmadığını bildirdiğini, bu olaydan bir iki ay sonra şikâyetçi ... ile görüştüklerinde bu durumu sorduğunu, onun da cebinde 770 TL olduğunu, 700 TL’yi görmediklerini, 70 TL’yi ise sanık ...’ın aldığını söylediğini, sanık ...’in de orada olduğunu belirtmesi üzerine şikâyetçinin onu görmediğini söylediğini, şikâyetçinin miktarını bilmediği senedinin sanıklarda olduğunu, senedini getirmeleri hâlinde mahkemeyi geri alacağını söylediğini, senedi nasıl aldıklarını ve kendisini kimin dövdüğünü söylemediğini,
Tanık Saim Gürer kollukta; yaklaşık iki ay kadar önce mağdur ...’ın tanımadığı birisiyle... oturduklarını, onların çapraz masasında da sanıklar ...ve Tevfik’in oturduklarını, bir müddet sonra kendi aralarında küçük bir tartışma çıktığını, arkalı önlü ... yerinden çıkarak hepsinin birlikte dışarıda bekleyen ve muhtemelen sanık ...’un kullandığı arabaya binerek uzaklaştıklarını, içeride yumruklaştıklarını veya mağdurun kafasına silah dayandığını görmediğini,
İnceleme dışı mağdur ... Ölmez kollukta; sanık ... ve yanında bulunan şahısların ... ilçesinde bulunan sanık ... ve ... ile üniversiteden üç ...ı kullanarak bu kişileri ...’te ileri gelen ve zengin olan kişilerle cinsel ilişkiye soktuklarını, bu kişilerin resim ve videolarını çekip şantaj yoluyla paralarını aldıklarını duyduğunu,
...şüpheli olarak müdafisi huzurunda kollukta; pazarlarda satıcılık yapan sanık ...’ı şahsen tanıdığını, sanığın kirli işleri olduğundan dolayı onunla fazla görüşmediğini, sanık ... ile altı yedi aydır görüştüklerini ve kendisine araba alırken yardım ettiğini, boyacılık yapan sanık ...’i de çocukluğundan beri tanıdığını, sanıklar ... ve ...’i de tanıdığını, birbirlerini gördüklerinde selamlaştıklarını,...numaralı hattı kullandığını, şikâyetçi İsmet’in darbedildiği gün sanık ...’nin kendisini evine çağırdığını, gittiğinde sanık ... ve diğerlerinin emniyet tarafından yakalandığını, sanık ...’un evinde polisin yapılabileceği aramada bir şey bulunmaması için beraber gidip bakma teklifinde bulunduğunu, kendisinin kabul etmediğini, bildiği kadarıyla sanık ...’nin kendisi gittiğinde evde bulunan...ler ile oraya gittiğini, ancak evden ne aldıklarını bilmediğini, sanıkların yaklaşık bir yıl kadar önce sanıklar ...ve... ile birlikte hareket ettiklerini, çek senet tahsilatı ve araba alım satım işleriyle uğraştıklarını, ancak araba satım işini çek sahibine yani alacaklıya araba satmış gibi gösterip karşılığında borçlunun çekini aldıklarını ve alacağın bundan sonra kendilerine ait olduğunu söyleyerek karşı taraftan tahsil ettiklerini, ancak yaklaşık altı ay kadar önce bilmediği bir sebepten dolayı aralarında husumet olduğunu ve ayrı ayrı çalışmaya başladıklarını, sanıklar ..., ... ve ...’ın beraber hareket ettiklerini, diğer sanıkların da kendi işlerinde bu şekilde tahsilat yaptıklarını duyduğunu, bu olayı ...teki herkesin bildiğini,
Cumhuriyet Başsavcılığında; kolluktaki ifadesinde bu örgütün çek senet tahsilatı ve araba alım satım işleri ile uğraştıklarını, araba satmış gibi gösterip borçluların çekini aldıklarını, sonra da çeki tahsil ettiklerini söylemediğini, ifadesinin yanlış anlaşıldığını, araba alım satım işiyle uğraştıklarını söylediğini ancak çek senet tahsilatı yaptıklarını ifade etmediğini,
İnceleme dışı sanık ... müdafisi huzurunda kollukta; 26.12.2007 tarihinde saat 11.30-12.00 sıralarında Karaköylüler Derneği kahvehanesinde oturduğu sırada sanık ...’ın kendisini arayarak kışlaya çağırdığını, gittiğinde orada sanıklar ..., ...ve ... ile tanımadığı ancak ismini sonradan öğrendiği şikâyetçi İsmet’in olduğunu, karşılıklı konuştukları sırada şikâyetçinin sanık ...’ya 5.250 TL borcunun olduğunu duyduğunu, sanık ...’yı çağırmaları üzerine onun da geldiğini, şikâyetçinin borcunu ödeyebilmek için alacağının olduğu Karaköylü birisine telefon ederek "Benim Hakkı'ya borcum var ancak gelemeyeceğim, Hakkı gelip seni alacak." dediğini, sonra bu kişi ile sanık ...’nın konuştuğunu, karşıdaki kişinin "Para veremesem bile senet veririm." demesi üzerine sanık ...’nın "Tamam, bana senet versen de olur." dediğini, sonra sanık ...’nın tek başına gidip bu kişiden 3.000 TL’lik senet alarak geri geldiğini, kendisinin şikâyetçiyi tehdit etmediğini ve yaralamadığını ancak borcu ödemesi için tavsiyede bulunduğunu, sanık ...’ın içeride bulunanlara şikâyetçiye odun ile vurduğunu ancak ölmediğini söylediğini, kendisinin de sanık ...’ın şikayetçiye ... ile birkaç defa vurduğunu gördüğünü, sanık ...’nın şikâyetçiye "Kalan 2.000 TL ne olacak?" diye sorması üzerine şikâyetçinin kalıp tahtaları satmak için birini aradığını ve bu kişiye "Sana 1.800 TL bedelle satarım." dediğini, yine bu şekilde telefon konuşmalarının olduğunu ancak kimi aradığını bilmediğini, şikâyetçinin kardeşini de arayarak "Benim çok acil ödemem var, bana babalık yap bu borcu ödemeliyim." dediğini, bu kişinin para verip vermediğini bilmediğini, tüm konuşmalar sırasında sanıklar ..., ..., ...ve Hakkı’nın orada olduğunu,
İfade etmişlerdir.
Sanık ... soruşturma aşamasında;.....numaralı hattı kullandığını, boya ve dekarasyon işiyle uğraştığını, sanık ...’in de yanında çalıştığını, sanık ...’yı tanıdığını ancak aralarında ticari ilişki bulunmadığını, ... ilçesinde çok fazla kavga gürültü olayının olduğunu bildiğini ve çek senet işi yaptığını duyduğunu, sanık ...’i de tanıdığını, zaman zaman görüştüklerini ancak samimi olmadıklarını, herhangi bir ticari ilişkilerinin olmadığını ve onunla kanunsuz bir ... yapmadığını, sanık ...’ı da pazarcılık yaptığı zamandan beri 3-4 yıldır tanıdığını, yüz yüze denk geldiklerinde veya telefonda görüştüklerini samimi olmadıklarını, ... ilçesinde mobilya satıcılığı yapan şikâyetçi...i çocukluğundan beri tanıdığını, şikâyetçi ile sürekli muhabbetlerinin olmadığını, ancak onu gördüğü yerde ve zaman zaman ... yerine giderek sohbet ettiklerini, aralarında herhangi bir husumet bulunmadığını, eski komşusu olan sanık ...’yi de on yıldır tanıdığını, bazen onun evinde kaldığını ancak aralarında herhangi bir ilişki bulunmadığını, sanık ...’yı da tanıdığını, aralarında ticari ilişki bulunmadığını, şikâyetçinin sanık ... ile cinsel ilişkiye girdiği sırada gizlice görüntüleri çekilerek, bu görüntülere karşılık şantaj yolu ile şikâyetçiden 40.000 TL istenmesi olayı ile ilgili hiçbir bilgisinin olmadığını ancak böyle bir olay olduğunu duyduğunu, doğru mu yalan mı olduğunu bilmediğini, bu durumu sanık ...’ye sorduğunda kendisine leke atmaya çalıştıklarını söylediğini, sanık ... ile yaptıkları görüşmede (14.01.2008 tarihinde saat 12.12’de) “Adamları biz çekmedik mi?” şeklinde kamera görüntülerini ima ederek çekilen görüntülerden bahsedilmesi ve şikâyetçi Arif ve... dışında başka kimleri görüntüye aldıkları sorulduğunda; böyle bir görüşme yapmadığını ve böyle bir şey söylemediğini, kimsenin videosunu çekmediğini, 26.12.2007 tarihinde saat 10.00’da börekçide yemek yediğini, daha sonra hazırlık yaparak Dağahbahçe köyüne cenazeye gittiğini, saat 14.30-15.00 sıralarında ...’e geri döndüğünü, pazara gittiğini, evine, anneannesine ve kendi köyüne pazardan aldığı malzemeleri gönderdiğini, daha sonra Karaköylüler derneğine gittiğini, oradan eve gidip karnını doyurduğunu, daha sonra internet kafeye gittiğini, orada da vakit geçirdikten sonra saat 23.30 gibi uyuduğunu, bir iki aydır tanıdığını sanık ...’nın kendisine herhangi bir şahıstan alacağının olduğunu söylemediğini, arabadan çıkan silindirik şekilli tahta sopa araba ile birlikte geldiği için hiç indirmediğini, bu sopa ile şikâyetçiyi darbetmediğini, olay günü sanık ... ile görüşmediğini ve atılı suçlamayı kabul etmediğini, sanık ... ile yaptıkları 27.02.2008 tarihli ve 23.57 saatli telefon görüşmesini, kime sert sert bakacağını ve sanık ...’in “...’te geliyor aradım ben.” dediğini hatırlamadığını, şikâyetçi ... ve sanık ... Kurum’u tanıdığını, şikâyetçiye karşı atılı suçları işlemediğini,
Mahkemede; örgüt üyesi olmadığını, sanık ...’yı ... ilçesinden tanıdığını, şikâyetçi İsmet'i tanımadığını, onun araca bindirilerek dövülmesi olayıyla ilgisinin olmadığını, şikâyetçi ...'un dövülmesi olayıyla da alakasının olmadığını, sanık ...’in arabasını köye gideceğini söyleyerek istediğini, sanık ...’ın arabasıyla olay yerine gidip şikâyetçiyi dövmüş olduğunu, kendisinin orada olmadığını, şikâyetçi...e CD’ler yoluyla şantaj yapılması olayıyla ilgisinin olmadığını, şikâyetçinin beyanında geçen kendisini ... ve ... isimli şahısların tehdit edeceğine yönelik görüşmenin kendisinin yaptığı bir görüşme olmadığını, şikâyetçinin başkasıyla yaptığı görüşmeden dolayı suçlandığını, 3. klasörün 94; 5. klasörün 32-40, 167, 171-175, 211-220, 323-327; 6. klasörün 27-28, 105, 107; 7. klasörün 21, 27-32, 34-35, 37, 51, 143-147, 151-157, 161-166-176, 225-235; 8. klasörün 1, 67, 69, 78, 129 ve 132-186. sayfalarındaki iletişim tespit tutanakları okunup sorulduğunda da bunların doğru ve kendisine ait olduğunu,
Sanık ... soruşturma aşamasında; ... ve 05365746643 numaralı hatları kullandığını, sanık ...’yı tanıdığını ve galeri işinde ortaklık yaptıklarını, sanık ...’in başına buyruk tavırlarından dolayı ortaklıktan ayrıldığını, yıllar önce mağdur ...’in babasının yanında çalıştığını, işleri bozulan mağdurun Veli denilen şahsın alacakları ile ilgili kendisini sıkıştırdığını söylediğini, kendisinin de mağdura “Sana yardımcı olurum.” diyerek mağdur ve Veli’yi dükkanına çağırdığını, burada onları alacak konusunda uzlaştırmaya çalıştığını, Veli’nin mağdura 78.000 TL vermesine rağmen karşılığında 140.000 TL istediğini, kendisinin de bu miktarın fazla olduğunu söylemesine rağmen kabul etmediklerini ve dükkandan ayrıldıklarını, mağdurdan her ay düzenli para aldığı ve parayı geciktirdiğinde elindeki her şeyi almakla tehdit ettiği iddialarını ve telefon konuşmalarını kabul etmediğini, 2007 yılının Temmuz veya Ağustos aylarında sanık ...’nin evinde bulunduğu sırada sanıklar...ve Safiye’nin kendisine sanık ...’nin ... ilçesinde bulunan zengin ... adamları ile cinsel ilişkiye girdiğini, bunu kamerayla kaydettiklerini, bu şekilde cinsel ilişkiye giren zengin ... adamlarından yüksek miktarlarda paralar alabilmek için bu kişilere birlikte şantaj yapmayı teklif ettiğini, ancak kendisinin bu işlerin yakışmayacağını söyleyerek konuyu kapattığını, bu sebeple sanık ...’nin cinsel ilişkilerin kaydedildiği CD’lerden bilgisinin olduğunu ve sanık ... ile birlikte bunu planladıklarını anladığını,
Mahkemede; mağdur ...’dan Fiat marka bir arabayı 12.500 TL’ye satın aldığını, bunun 10.000 TL’sini verdiğini, bu arabanın üzerinde bankanın haczinin olduğunu, mağdur ...’in “Satışını çözüp sana vereceğim.” demesi üzerine bir-bir buçuk ay kadar beklediğini ancak mağdurun hâlledemediğini, bu nedenle arabayı geri verip karşılığında 10.000 TL’lik senet aldığını, eşi rahatsızlığından dolayı paraya ihtiyacı olduğunu, bir iki defa mağdurun mekanına gidip parayı istediğini, mağdurun bugün yarın ödeyeceğim diyerek kendisini atlattığını, kendisinin... ilçesinde oturduğunu, ... ilçesine mağdurdan para almak ya da borç bulmak için gittiğini, ...’e girdiğinde önünden arabasıyla mağdur ...’in geçtiğini gördüğünü ve selektör yaptığını, mağdurun uzaklaşması üzerine onu arayıp “Niye kaçıyorsun, süre verdim paramı niye ödemiyorsun?” diye sorduğunu, daha önce babasının yanında çalıştığı için “Babanın hatırına bekliyorum. Niye böyle davranıyorsun?” dediğini, daha sonra eşten dosttan para bularak eşini ...'e doktora götürüp anjiyo yaptırdığını, mağdurun Veli lakaplı sanık .....’den faizle 78.000 TL aldığını ve faizin bir miktarını sanık ...’ya ödediğini, mağdurun kendisini tanıması nedeniyle bunu kendisine anlattığını, bunun üzerine mağdur yanında olduğu hâlde sanık ...’yı ... yerine çağırdığını, sanık ...’ya “Sen ana paranı kabul ediyorsan, faiz istemiyorsan, paranı ödeyecekler, ben de sana kefil olurum istersen çekte keserim.” dediğini, sanık ...’nın “135.000–200.000 alacağım var.” dediğini, mağdurun bunu ödeyemeyeceğini söylemesi üzerine de kendisinin yapacağı bir şey olmadığını belirtip sanık ...’ya icraya ver dediğini, bu şekilde yanından ayrıldıklarını, sanık ...’in bu olayda olmadığını, yukarı kısımda anlattığı olayın bu olaydan sonra gerçekleştiğini, sanık ... ile ... ilçesinde galeri açtıklarını, 2006 yılında üç ay birlikte çalıştıklarını, mağduru tehdit etmediğini ve sanık ...’ya olan borcunu ödemesi için herhangi bir zorlamada bulunmadığını, bu olayla ilgili mağdurdan parça parça para almadığını, örgüt üyesi olmadığını, dükkanında ele geçirilen tabanca ve mermilerin kendisine ait olduğunu, hurda gibi ve arızalı olduklarını, bulunan mermilerin de önceden yakalattığı tabancaların mermileri olduğunu, sanıklardan ...’yı tanıdığını, sanık ...’i de şahsen tanıdığını, diğer sanıkları da tanıdığını ancak onları görmediğini, sanık ...’yi tanıdığını, onun evine Nurten Güven diye bir kadınla gidip onun evinde birlikte olduklarını, sanık ...’in .le kendisinin CD’lerinin olduğunu söylediğini, hatta “Bu şekilde zengin adamları çekip bir şeyler alırız.” diye teklifte bulunduğunu, kabul etmemesi üzerine kendisinin debbbbile CD’sinin olduğunu, bu CD’yi kendisinin çektiğini söylediğini, bu CD’yi çıkarıp kırıp attığını, o zaman galeride ortaklıktan ayrılma aşamasında olduklarını ve sonrasında ayrıldıklarını, sanık ...’in “Ben bazı şahısları çektim. CD’leri var onlardan para koparalım.” dediğini ancak kendisinin kabul etmediğini, bu kişilerin kimler olduğunu söylemediğini, ... numaralı hattı kullandığını, 5. klaörün 237-238, 307-322; 6. klasörün 126, 129-131, 307-308, 381, 383; 7. klasörün 39-41, 47-49, 77, 108, 117-118, 125-126, 130-133, 137-140, 180; 8. klasörün 2-24, 36-47, 275, 300, 302, 308-309, 334-336 ve 373 sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da kullandığı telefondan yapılan görüşmelerin kendisine ait olduğunu,
Sanık ... soruşturma aşamasında;... numaralı hatları kullandığını, sanık ...’yi iki üç yıldır tanıdığını, bir kaç kez evine gelip eşiyle sohbet ettiklerini, bu kişinin kendisini plan ve projeci olarak tanıttığını ancak plan ve projeden anlamadığının farkına varınca onunla irtibatını kestiğini ve fazla görüşmediğini, ...isimli kişinin kendisine “...’ün kafasını kopartıyormuşsunuz, bana bunu ... söyledi.” dediğini, kendisinin de şikâyetçi...in yanına giderek bu konunun ne olduğunu sorduğunu, onun da “Ben senden bir şey beklemem, bu konuyu benim yerime sen araştır, senin kulağın deliktir.” dediğini, kendisinin bu konuda araştırma yapmadığını ancak sanık ...’a bu konuyu bilip bilmediğini sorduğunu, onun da bilmediğini söylediğini, kendisinin sanık ...’a birlikte şantaj yapma teklifinde bulunması şeklinde bir olayın yaşanmadığını, ancak başka bir görüşme için sanık ...’nin evine gittiği sırada sanık ...’ın da evde olduğunu gördüğünü ancak onunla hiç konuşmadığını, aramada evinin kömürlüğünde bulunan ve sanık ... ile şikâyetçi...in cinsel ilişkiye girdiklerine dair görüntülerin bulunduğu CD’leri kendisinin koymadığını, bunun kendisine yapılan bir komplo olduğunu, sanık ...’nin evine çok gelip gittiğini, bu kişiden çekindiğini, bunu onun yapmış olabileceğini, ... ilçesinde tüp ve meşrubat bayiliği yapan mağdur ...’in samimi arkadaşı olduğunu, mağdurun tefeci olan sanık ...’dan borç para aldığını, ödeme konusunda sıkıntıya girince de senetler konusunda anlaşmaları için aracı olduğunu ve senetlerin fotokopisini mağdurun getirdiğini, sanık ... ile aralarında herhangi bir ticari ilişki olmadığını, ancak mağdur ile birlikte sanık ...’yı arayıp ödemeyi mağdur ile birlikte yapacaklarını söylediklerini, mağdura yardımcı olmak için araba verecek olduğunu, sanık ...’nın kendisini sekiz on kez arayarak mağdurun borcunu kastedip “Benim paramı ne zaman ödeyeceksiniz?” diye sorduğunu, sanık ...’nın alacağını tahsil ettiği ve bunun yarısını kendisinin aldığı hususunda mağdur ile bir plan kurup sanık ...’ya bu şekilde bir oyun hazırladıklarını, kendi çıkarları için kimseye yardımcı olmadığını, mağdurun belirttiği paraları ve malzemeleri almadığını, almış ise de parasını verdiğini, mağdurun sanık ...’ın kendisinden para aldığını söylemesi üzerine “Para verme, kimsenin seni kopartmasına izin verme!” dediğini, mağdura yardımcı olmak istediğini, mağdurun kendisine gelerek yakın zamanda 30.000 TL civarında parasının geleceğini ve bu para ile senetlerin bir kısmını kapatmak istediğini söylediğini, kendisinin de bu olayla ilgili aralarını bulmak için sanık ...’yı arayarak senetlerin bir kısmının icradan çekilmesini sağlamak istediğini, tehdit olayının olmadığını, sanık ... ile mağdur ...’i tanımadığını, onlardan herhangi bir şekilde para tahsil etmediğini, onlarla ilgili olayı hatırlamadığını, sanık ...’nın yanında çalışan mağdur ...’i tanıdığını ve samimi olduklarını, ancak ... ilişkilerinin olmadığını, mağdur ile görüştüklerini, mağdura küfretmediğini ve onu tehdit etmediğini, “Oraya buraya girmeyeceksin!” demediğini, 10.12.2007 tarihli ve 01.36 saatli telefon konuşmasındaki tehdit sözlerini söyleyip söylemediğini hatırlamadığını, kendisini kimsenin azmettirmediğini, sanık ...’nın kendisinden mağduru aramasını kendi tavuklarını ve sattığı malları kötülememesini söylemesini istediğini, kendisinin de mağdur ile görüşerek aralarını bulmaya çalıştığını,
Mahkemede; ... ... ilçesinde yaklaşık iki buçuk yıldır galeri işiyle uğraştığını, peşin olarak araba satılmadığı için araba satımı karşılığında çek veya senet aldığını, bunları banka yoluyla tahsil etmeye çalıştığını, geri kalan senetleri de kendisi gidip veya telefonla arayarak tahsil etmeye çalıştığını, hiç kimseden zorla para aldırmadığını, alacaklı olduğu için yanındaki işçileri yolladığını, örgüt kurmadığını ve örgütle ilgisinin olmadığını, alacağını kendisinin tahsil ettiğini, gerektiği zaman kendisinin tartıştığını ve küfür ettiğini, iletişimin tespiti tutanaklarında bunların göründüğünü, bir çok kişiyle küfürleştiğini hatta pusuya dahi düşürüldüğünü, hiç kimseden yasa dışı çek senet tahsilatı yapmadığını, kimseyi de kullanmadığını, galeri işinde faizle paranın döndüğünü, zaman zaman bankalardan kredi kullanıp ihtiyacı olan şahıslara verdiğini, sanık ... ile bir dönem ortaklıklarının olduğunu, bu ortaklığın kısa bir zaman sürdüğünü, sanık ...’ın kendi çıkarlarını düşündüğünü sezdiği ve anlaşamadıkları için ortaklığı sonlandırmak istediğini, galeri işine kendisinin devam ettiğini, bir gün tesadüfen Ahmetçeli köyünden akaryakıt almaya girdiğinde eskiden tanıdığı sanık ... Gürel ile karşılaştığını ve çay kahve içip muhabbet ettiklerini, sanık ...’in oradaki işini bırakacağını ve oto galeri gibi bir ... aradığını söylediğini, kendisinin de “Bu işlerden anlar mısın, yapabilir misin?” diye sorduğunu, onun da daha önce abisiyle birlikte ...’de araç kiralama işi yaptıklarını anlattığını, araştırdığında bunun doğru olduğunu öğrenince beraber çalışmayı teklif ettiğini, “...’dan, ...’den aldığım arabalara şoförlük yapar galeriye getirirsin.” dediğini, sonrasında sanık ...’in beş ila sekiz ay arasında bir süre yanında çalıştıktan sonra evlenmeye karar verdiğini, evlendikten sonra işleri boşlamaya başladığını, dükkana geç geldiğini ve arkadaşlarıyla takıldığını, sanık ...’a kendisiyle çalışmasını teklif edip dükkânda durmasını, araba götürüp getirmesini söylediğini, 2007 yılının Aralık ayında sanık ... gelince sanık ...’in yanından ayrıldığını, sanık ...’u alacaklarını istemek için gönderdiği zamanın olduğunu, bazen sanık ...’un habersizce gittiğini, sanık ...’ın işlerinin bozuk olduğunu ve otobüslerde ... olmadığını duyduğunu, kendisine gelip “Arabalarını yıkayabilir miyim?” diye sorması üzerine “Ben devamlı maaş veremem, boş zamanlarında gelip kaç tane araba yıkarsan onun parasını veririm.” dediğini, sanık ...’i hiç bir şekilde çek senet veya alacak verecek işlerine yönlendirmediğini, daha sonra sanık ...’in de ... yerine gelmemeye başladığını, sanık ... ile devam ettiklerini ve kendi işini yaptığını, örgüt kurmadığını ve örgütle alakasının olmadığını, 2006 yılında polisle kavgaları olduğu için kendisine bu şekilde bir ithamda bulunduklarını, aracını yaptırmak için sanayiye gittiğinde karşılaştığı ...un “Helal olsun sana Hacı’dan para alıyormuşsun!” dediğini, Hacı’nın kim olduğunu sorduğunda şikâyetçi ... olduğunu söylediğini, bunu orada öğrendiğini, Aziz’e şantaj konusunu kimin söylediğini sorduğunda da şikâyetçi...den duyduğunu söylediğini, buradan çıkıp şikâyetçinin yanına giderek “Böyle bir konu var, benim için şantaj yapıyor diye laf çıkarmışsın. Böyle bir sorun mu var?” diye sorduğunu, onun da “Böyle bir şey yok, böyle bir konu var ama senin için konuşmadık.” dediğini, oturup konuştuktan sonra bu konuları kendisinin araştırmasını istediğini, sanık ...’yi daha öncesinden tanıdığını, bir kanalizasyon işi aldığında sanık ...’nin plan projeden anladığını söylediğini, 10-15 gün kadar onu Araplar köyüne kanalizasyon işine götürüp getirdiğini, işten anlamadığını görünce onu işten çıkarmak zorunda kaldığını, CD ile şikâyetçi...e şantaj yapmadığını, sanık ... yanında çalıştığı zamanlar kendisinde devamlı kamera olduğunu ve gittiği yerleri çektiğini, sanık ...’nin bunu görüp emaneten kamerayı istediğini, kendisinin de verdiğini, aradan 3-4 ay geçtikten sonra da iade ettiğini, şikâyetçi...in sanık ... ile görüntülerinin olduğunu anlatması üzerine sanık ...’nin yanına gittiğini, sanık ...’nin böyle bir görüntünün olduğunu, şikâyetçi Arif ile ilişkisinin olduğunu, bu görüntünün CD’sini kendisine vererek “Ondan para sızdırabiliriz.” dediğini, izlediğinde görüntülerinin olduğunu gördüğünü, sanık ... kamerayı verdiğinde kameranın içindeki kaseti çıkardığını, sanık ...’nin verdiği CD’yi de bir torbaya koyup bir yere bıraktığını, ancak nereye koyduğunu hatırlayamadığını, hiç kimseye şantaj yapmadığını ve kimseye görüntü dağıtmadığını, şikâyetçi Arif ile konuştuklarında kendisine sanık ...’nin evine gittiğinde eve girip çıkan ve elektronik işlerinden anlayan sanık ...’ndan şüphelendiğini söylediğini, sanık ...’nin görüntüyü kimin kaydettiğini söylemediğini, yakın arkadaşının yeğeni ve esnaf arkadaşı olan mağdur ... ile iyi görüştüklerini, mağdurun bir zamanlar işinin iyi olduğunu fakat sonradan tefecilerden para aldığını duyduğunu, mağdurun bir gün kendisine tefecilerden büyük paralar aldığını ve bunu ödeyemediğini söyleyerek dert yandığını, tefecilerin kendisine zaman zaman adamlar yolladığını, tehdit aldığını, bu konuyu babasının duymamasını, duyarsa kriz geçirebileceğini söylediğini, kendisinden araba isteyerek arabalarından bir kaç tanesini borçlu olduğu şahsa vermesi hâlinde bu parayı yavaş yavaş kendisine ödeyebileceğini bildirdiğini, küçük esnaf olup durumu buna dayanmayacağı için teklifi kabul etmediğini, bunun üzerine tefecinin elindeki senetleri almaya karar verip sanık ... ile görüştüklerini, ona mağdurun borcunu ödeyemeyeceğini söylediklerini, mağdurun 150.000 TL borcunun olduğunu söylediğini, sanık ...’nın ise 250.000-300.000 TL civarında alacağının olduğunu iddia ettiğini, sanık ... ile konuşup senetlerin yarısını teklif ederek almayı düşündüklerini ancak bunun gerçekleşmediğini, senetleri getiremediğini, sadece fotokopilerini getirdiğini, olayın başından sonuna kadar mağdurun haberinin olduğunu, sanık ... ile görüşme yaptığı sırada mağdurun da yanında olduğunu, hiç bir şekilde gasba teşebbüste bulunmadığını, arkadaşı olan mağdur ...’nun kendisini arayarak ...’ten bir şahsın kendisini arayıp hakaret ettiğini söylediğini, kendisinin de neden hakaret ettiğini, bir sorun olup olmadığını sorduğunu, mağdurun arayan kişinin numarasını vererek aramasını istediğini, kendisinin de merak ettiği için bu numarayı aradığında ‘... abi’ diye bir şahsın çıktığını, bu kişiyi çıkartamadığını fakat onun kendisini tanıyarak yanına geleceğini söylediğini ve galeriye geldiğini, bu kişinin Bereket marketin sahibi olan sanık ... olduğunu gördüğünü, konuyu sorduğunda sanık ...’nın cüzdanından yırtık bir senet çıkardığını, “İki seneden beri kendisinden alacağım var, ödemiyor.” dediğini, kendisinin de mağduru arayarak “Adama borcun varmış ödememişsin. Para mevzusu için beni niye araya sokuyorsun?” dediğini, mağdurun da yanlarına geldiğini ve beraber konuştuklarını, mağdurun kendisinden ve sanık ...’dan özür dilediğini, iki ay içerisinde borcunu ödeyeceğini, işlerinin bozuk olduğunu söylediğini, mağdurun daha sonrada borcunu ödemediğini, sanık ... ve ... isimli bir şahsın kendisini ... pastanesine çağırdıklarını, ...’nin kendisine “Bu senedi sen kır, ... uğraşmasın.” dediğini, kendisinin durumunun olmadığını kıramayacağını bildirdiğini, sanık ... ise bu paraya karşı araba vermesini istediğini, o fiyatta bir arabasının olmadığını, sanık ...’nın zor durumda olduğunu anlatması üzerine ona 350-400 TL verdiğini, sanık ...’nın senedi kendisine vermek istediğini ancak kendisinin “Senet sende kalsın.” dediğini, mağduru tekrar aradığını ve buluştuklarını, ona senedi kırdığını söylediğini, mağdurun da “Daha iyi, bana biraz daha süre verirsin, arkadaşız.” dediğini, mağdurun daha sonra gecikmeli olarak parayı ayarladığını ve borcunu ödediğini, bu arada mağdura telefonda kızdıkları ve bağırıp çağırdıkları zamanın olduğunu, çünkü parayı çok geç ödediğini, mağdurun paranın hazır olduğunu söylemesi üzerine kendisinin de sanık ...’a söylediğini, mağdurun parayı sanık ...’a verdiğini, sanık ... dükkâna geldiğinde sanık ...’yı arayarak “Senedini bırak, paranın geri kalanını al!” dediğini, senedi bırakması üzerine de geri kalan kısmı ona verdiğini, hatta 100-150 TL benzin masrafı bırakmasını söylediğini, mağdur ...’in arkadaşı olduğunu, uzun bir süre sanık ...’nın dükkanında işçi olarak çalıştıktan sonra başka firmaya geçtiğini, bir akşam sanık ...’nın kendisine “Arkadaşınız bana yanlış yapıyor, benim mallarımı kötülüyor. İnsan yediği tabağa pisler mi?” dediğini, kendisinin de “Tamam konuşuruz.” diyerek karşılık verdiğini ve bu olayı unuttuğunu, daha sonra sanık ...’nın kendisini arayarak “... konuş, kötü olucaz, arkadaşımızsın.” dediğini, kendisinin de alkolün verdiği etkiyle mağduru arayıp ağır konuştuğunu, bir kaç gün sonra yaptığı hatanın farkına varıp sanık ...'yı alarak mağdurun yanına gittiğini, beraber yemek yediklerini ve mağdurdan özür dilediğini, mağdur ile barıştıklarını, kesinlikle mağduru tehdit etmediğini, mağdurun sanık ...’nın muhitine girmediğini, başka bir elemanın böyle davrandığını söylediğini, yanlış anlaşılma ortaya çıktığı için barıştıklarını, suçlamaları kabul etmediğini, sanık ... ile bir dönem ortaklık yaptıklarını, sanık ... ile ayrıldıktan sonra sanıklar ... ve ...’in yanına geldiğini, sanık ...’ın mağdur ...’dan bir arabadan dolayı alacağının olduğunu duyduğunu, sanık ...’ın konuşmalarının tefeciyle ilgili olduğunu söylediğini, araba meselesini kendisine söylemediğini,...ve 05323862304 numaralı hatları kendisinin kullandığını, 3. klasörün 91-93; 5. klasörün 44-55, 58-62, 63-65, 89-90, 119-134, 234-236, 239-240, 241-248, 268-272; 6. klasörün 63-65, 82-84, 143-145, 160-166, 183-200, 248-260, 337-357, 361-385; 7. klasörün Kl. 55, 57-58, 60, 73-75, 77, 90, 95, 108-114, 180-181, 183-186, 191-201, 207-212, 215-216; 8. klasörün 48-50, 83-84, 117-119, 187-254 ve 255-382 sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda kendi telefonlarından yaptığı görüşmeleri kabul ettiğini, suça konu görüşme yapmadığını, normal görüşmeler yaptığını, kötü niyetinin olmadığını, yıllardır bu telefonları kullanmadığını, kimseye talimat vermediğini, soruşturma aşamasındaki ifadeleri sorulduğunda da soruşturma aşamasındaki beyanlarını kabul etmediğini, mahkemede yaptığı savunmasının doğru olduğunu, esnaf olduğunu ve örgütle işinin olmayacağını, kendi alacağını kendisinin takip ettiğini, kavga ettiyse ve küfür ettiyse de kendisinin ettiğini, kimseye talimat vermediğini,
Sanık ... müdafisi huzurunda kollukta;... numaralı hattı kullandığını, iki yıl kadar önce tanıdığını sanık ...’ın bir zamanlar sanık ... ile ortaklık yaptığını, aralarında herhangi bir bağ bulunmadığını ve onunla selamlaşmadıklarını, sanık ...’i de sanık ...’nın yanında gördüğünü, ne ... yaptığını bilmediğini, ölen eşinin arkadaşı olan sanık ... ile 3-4 yıldır konuştuklarını, arkadaşlıktan öte bir ilişkilerinin bulunmadığını, sanık ...’in ara sıra kız arkadaşlarını evine getirdiğini, ancak cinsel ilişkiye girmediklerini, konaklamak maksadıyla getirdiğini, ... ilçesinde manifatura üzerine dükkanı bulunan şikâyetçi...i 2006 yılından beri tanıdığını, 2006 yılında 9 ay kadar şikâyetçi ile aralarında özel bir ilişki yaşandığını, kayınpederinin rahatsızlığı nedeniyle bu ilişkinin bittiğini, şikâyetçi Arif ile gerek kendi evinde gerek onun evinde cinsel ilişkiye girdiklerini, ancak bahsi geçen CD’deki görüntüleri kimin çektiğini ve gizli kameranın evine nasıl kurulduğunu bilmediğini, bir yıldır bu görüntülerin bulunduğu CD’nin olduğunu duyduğunu ancak görmediğini, ... ve ... isimli şahıslarında kendisine CD ile ilgili bir tembihte bulunmadıklarını, bu konu ile ilgili olarak şikâyetçinin kendisini ... yerine çağırarak “Safiye aramızdaki geçen cinsel ilişki nedeniyle piyasada bir CD’nin olduğunu öğrendim, benden para istiyorlar. Bu CD’yi sen mi çektin?” diye sorduğunu, kendisinin de bu CD’den haberinin olmadığını söylediğini, piyasadan duyduğu kadarıyla sanık ..., Piç Umut, sanık ... ve abisi ... .. şikâyetçiden para koparmaya çalıştıklarını, kesinlikle bu şahıslarla birlikte hareket etmediğini, şikâyetçi ile evinde cinsel ilişkiye girdiği süre içerisinde sanık .....sanık ...’in kız arkadaşları olan ......isimli kişilerin sık sık evine girip çıktıklarını, eğer gizli kamera çekimi yapılmış ise bu şahıslardan birisi tarafından yapılmış olduğunu, CD’lerin sanık ...’in evinde ne için bulunduğunu bilmediğini, sanık ... ile 1998 yılından beri görüştüklerini, onunla sık sık görüştüklerini ancak bir aydır özel ilişkisinin olduğunu, sanık ...’un gidecek ve kalacak yerinin olmadığını, bu sebeple ve kendisine yardımı dokunduğu için evine rahatlıkla girip çıktığını, sanık ... ile yaptıkları görüşmede (14.01.2008 tarihinde saat 12.12) “Adamları biz çekmedik mi?” şeklinde kamera görüntülerini ima ederek çekilen görüntülerden bahsedildiğini, şikâyetçi Arif ve... dışında kimlerin görüntülerinin çekildiğinin sorulması üzerine böyle bir görüşmeyi kabul etmediğini, böyle bir olayın olmadığını,
Mahkemede; örgüt üyesi olmadığını, sanık ... ile üç yıl önce tanıştığını ve üç ay kadar onun yanında çalıştığını, para konusunda anlaşamadıkları için işi bıraktığını, aralarına kırgınlık girdiğini, bu olaydan önce sanık ...’in evine gelip gittiğini, yanında üniversiteli kız arkadaşlarını da getirdiğini, sık sık gelip dolaştığını, akşamları ... eğitime kursa gittiği için evde olmadığını, sanık ...’ı bir kere sanık ...’in yanında çalışırken gördüğünü, sanık ...’ın evine gelerek cinsel ilişkiye girmediğini, şikâyetçi...in dokuz ay süreyle erkek arkadaşı olduğunu, onunla cinsel ilişkiye girdiklerini, söz konusu CD’yi kimin çektiğini bilmediğini, sanık ...’u da 1999 yılından beri tanıdığını, bu kişinin evine gelip gittiğini ancak aralarında herhangi bir ilişki bulunmadığını, şikâyetçiden CD görüntüleri karşılığı şantaj yoluyla para istemediğini, böyle bir kamera düzeneğinden haberinin olmadığını, suçsuz olduğunu, şikâyetçinin söylediklerini kabul etmediğini, şikâyetçiye “Bunlara para ver kurtulalım.” şeklinde bir şey demediğini, şikâyetçinin “Seninle konuşmamız gerekiyor.” diyerek kendisini çağırdığını, yanına gittiğinde bu olayı söylediğini, “Bu olayın altından kim çıkabilir, evine kimler girip çıkıyor?” diye sorduğunu, kendisinin de evine güvendiği aile dostu olan sanık ...’un girip çıktığını söylediğini, şikâyetçinin sanık ...’un yanında ... diye biriyle gezdiğini söyleyip “Bunlar yapabilir mi?” diye sorduğunu, kendisinin ... isimli şahsı tanımadığını, sanık ...’un da böyle bir şey yapacak insan olmadığını, evinin televizyon ve elektrik sisteminin alt kattaki Eren elektrik ve Şeyma elektrik tarafından yapıldığını,.....numaralı telefon hatlarının kendisine ait olduğunu, çeşitli zamanlarda kullandığını, aynı anda üçünü kullanmadığını, 3. klasörün 94; 4. klasörün 163-167, 323-327; 7. klasörün 21, 27-32, 153-157, 161-166, 225-229, 230-235; 8. klasörün 122-131, 135-139, 140-145 ve 183. sayfalarındaki iletişim tespit tutanakları okunup sorulduğunda da telefon görüşmelerini kabul ettiğini,
Sanık ..... müdafisiz kollukta; sanıklardan ...’in oto galerisi olduğunu, kendisinin de araç alım satımı yaptığı için sanık ...’i tanıdığını, sanık ...’ın da hasarlı araç alım satımı yaptığını, onu da oradan tanıdığını, sanıklar ... ve ...’u ise tanımadığını, mağdura parça parça 125.000 TL verdiğini, bu parayı vermesindeki amacın işleri bozulan mağdura yardım etmek olduğunu, ancak bu parayı faiz karşılığında vermediğini, mağdurun kendisine hiç ödeme yapmadığını, tahminine göre 105.000 TL’lik senedin icrada olduğunu, sanık ... ile “Al senetleri gel kardeşim yoksa Kur’an çarpsın bak bu işe taş koyacağım. Allah’ın oğlu alamayacak söyleyeyim sana!” şeklinde bir konuşma geçtiğini, ancak sanık ...’in kendisine baskı yapmadığını, sanık ...’ın ise 5-6 ay kadar önce Çetmi köyüne gelerek köy kahvehanesinde kendisine “...’dan kimse para alamaz. Senin paranı ona ödetmeyeceğim.” diyerek tehdit ettiğini, sanık ...’e tahsil ettirmek için herhangi bir senet vermediğini, örgüte alacağını tahsil etmesi için herhangi bir şey vermediğini, sanık ... ve arkadaşlarından mağdurdan olan alacağına yönelik yardım istemediğini, sadece mağdurun bilgisi dahilinde elindeki senetlerin fotokopisini verdiğini,
Mahkemede farklı olarak; sanık ...’nın adını duyduğunu ancak tanımadığını, mağdur ...’in... ilçesinde kola bayisinin olduğunu ve galerisine gelip gittiğini, mağdurun beş on güne kadar geri vereceğini belirterek 10.000 TL borç aldığını, bayiliği bırakacağını belirterek “İstersen gel bayiliği sana vereyim.” diye teklifte bulunduğunu, kendisinin kabul ettiğini ve 90.000 TL’ye anlaştıklarını, 60.000 TL’sini peşin olarak verdiğini, ertesi gün dükkanına gitmek için telefon ettiğinde mağdurun ...’da olduğunu söylediğini, mağdurun işçilerini görüp nerede olduğunu sorduğunda ise ... yerinde olduğunu söylediklerini, ... yerine gidip mağdura neden ...’da olduğunu söylediğini sorduğunda “Benim hastam var, bu nedenle sana öyle söyledim.” diye cevap verdiğini, burada mağdura 30.000 TL daha verdiğini, ertesi sabah dükkâna gittiğinde malların hepsinin kaldırılmış olduğunu görüp mağduru aradığında kendisini ...’e çağırdığını, gittiğinde mağdurun kendisine “Bayiliği 120.000 TL’ye bir başka arkadaş istedi, ona veriyorum, senin paranı vereyim.” dediğini, kendisinin kabul ettiğini, parayı verirken mağdurun kendisine on bir tane toplam 125.000 TL’lik senet verdiğini, senetleri kendisinin almadığını mağdurun “Ölüm kalım olur ben senet vereyim.” diyerek verdiğini, mağdura 90.000 TL verdiğini, ayrıca mağdurun Serkan isimli şahsa olan 30.000 TL’lik borcunu ödediğini, daha sonra mağdurun bayiliği vermeyeceğini ...’tan para çekip borcunu ödeyeceğini söylediğini, kendisinden aldığı parayı ne yaptığını sorduğunda ise cevap vermediğini, mağdurun işçilerine sorduğunda ise fabrikaya çok borcunun olduğunu, oraya verdiğini söylediklerini, bankaya gidip mağdurun kredi çekip çekmediğini sorduğunda ise 150.000-180.000 TL civarında kredi istediğini ve on gün içerisinde çıkacağını söylediklerini, on gün sonra gittiğinde ise “Kredi çıkmaz, bunun çekleri dönmüş.” dediklerini, kendisinden sürekli kaçan mağduru bulduğunda “Ben kredi çekemedim, olmadı.” dediğini, mağdurun parasını geri vermediğini, senetleri icraya koyduğunu ve bu şekilde parasını geri almaya çalıştığını, sanık ...’e senetleri vermediğini ve tahsil etmesini söylemediğini, diğer sanıkları tanımadığını, lakabının Veli olduğunu, telefon görüşmelerini kabul etmediğini, kolluktaki beyanı okunduğunda ise kabul etmediğini, sanık ...’e senet vermediğini, senetlerin icrada olduğunu, polislerin kendisini zorladıklarını ve o ifadesini kabul etmediğini,
Sanık ... soruşturma aşamasında;..... numaralı hattı kullandığını, sanık ...’nın arkadaşı olduğunu, sanık ...’in yanında 3-4 ay kadar önce tanıdığını sanık ...’i de sanık ...’in ortağı olarak bildiğini,... ilçesinden tanıdığı sanık ...’ın da bir ara sanık ... ile ortak ... yaptıklarını,...’de Pepsi bayiliği işleten mağdur ...’i tanıdığını, Veli lakaplı sanık ...’yı da tanıdığını, sanığın tefecilik yaptığını duyduğunu ancak görmediğini, mağdur ile aralarında herhangi bir alışveriş olmadığını ancak sanık ... ile olduğunu duyduğunu, mağdur ile ilgili olay hakkında hiçbir bilgisinin olmadığını, kendisinin böyle bir olaya karışmadığını, sanık ...’yı tanımadığını, mağdur ...’in ise okul arkadaşı olduğunu ancak yıllardır görmediğini, sanık ... ile...’e gittiklerini, mağduru kahvehanede gördüklerini, beraber bir masaya oturduklarını, bildiği kadarıyla sanık ...’in mağdurdan alacağının olduğunu ve borcunu ne zaman ödeyeceğini mağdura sorduğunu, mağdurun da bir yerden para alacağını, o zaman ödeyeceğini söylediğini, sanık ...’in de kabul ettiğini, mağduru tehdit etmediklerini ve ona baskı kurmadıklarını, konuşulanların çoğunu hatırlamadığını, hatırladıklarının bunlardan ibaret olduğunu,
Mahkemede; ... yerinde ele geçen silahın kendisine ait ve ruhsatsız olduğunu, sanık ...’nın çocukluk arkadaşı olduğunu, sanık ...’in cezası olduğu için galeriye baktığını, daha önce...da restoran işi ile uğraştığını, suç örgütü üyesi olmadığını, mağdur ...’ı tanıdığını ancak onunla alış verişlerinin olmadığını, mağdura karşı yağma yapılıp yapılmadığını bilmediğini, böyle bir olaya karışmadığını, okul arkadaşı olan mağdur ...’nun yanına giderek 1.650 TL’yi kendisinin aldığını, sanık ... ile daha öncesinden de mağdurun yanına gidip görüştüklerini, mağdurun bir iki ay sonra vereceğini söylediğini, iki ay geçtikten sonra ... arifesinde mağdurun yanına gittiğini, mağdur ve eniştesi ile yanında bulunanların parayı tamamladıklarını, kendisine parayı mağdurun verdiğini, kendisinin de galeride sanık ...’in verdiği senedi aldığı paraya karşılık mağdura verdiğini, tartışma, münakaşa veya tehdit olmadığını, sanık ... ile gittiklerinde de böyle bir olay olmadığını.....numaralı telefonun kendisine ait olduğunu, .... ve ... numaralı telefonları sanık ...’in kullandığını, 5. klasörün 1, 56-57, 136; 6. klasörün 183, 187, 248, 251-255; 7. klasörün 110, 202-203, 213-214, 216, 217, 218, 219, 220, 221-222; 8. klasörün 80, 82, 187, 205, 230, 233, 238, 244-245, 255-258, 264-267-270, 337 ve 340. sayfalarındaki iletişim tespit tutanakları okunup sorulduğunda hatırlamadığı görüşmelerin olduğunu, kendi telefonundan yapılan görüşmelerin kendisine ait olduğunu, kontörü olmadığı zaman sanık ...’in yanında çalıştığı için onun telefonlarından da görüşmeler yaptığını,
Sanık ... müdafisi huzurunda kollukta; 26.12.2007 tarihinde saat 08.30 gibi hayvan pazarına gittiğini, saat 11.30’a kadar hayvan pazarında olduğunu, sonra çarşıya gittiğini, saat 13.30-14.00 sıralarında da Karaköylüler Derneğine gittiğini, oradan da esnaflar kahvehanesine gittiğini, tanık Emin Pehlivan’ı arayarak “İsmet’in bana borcu var, senin de ona borcun varmış, İsmet’i aradan çıkar, bu parayı bana öde!” dediğini, tanık Emin’in kurban bayramından önce bunu kabul ettiğini, saat 15.00 sıralarında tekrar aradığında tanık Emin’in “Ayın yirmisinde alacağım var, ocak ayının yirmisinden sonra bu parayı sana veririm.” dediğini, kendisinin de kabul ettiğini, saat 15.30 gibi kışlaya gidip 16.30 gibi ayrıldığını, kışlada eşinin ve Serkan Özkan diye birisinin olduğunu, sanıklar ..., ... ve Şafak’ı orada görmediğini, sanık ...’ın da yan taraftaki kışlada 2-3 gündür kaldığını, daha öncesinden tanımadığı sanık ...’i ilk defa sabah kışlaya gittiğinde gördüğünü, ardından akşamda gördüğünü, sanıklar ..., ... ve Şafak’ın kendisini arayarak kışlaya veya Umut Petrol’ün önüne çağırmadıklarını, sanık ...’u tanıdığını diğerlerini ise tanımadığını, şikâyetçi İsmet’i kışlaya getirdiklerinden haberinin olmadığını, bu olaylarla alakasının olmadığını, parasının tahsili için sanıklar ..., ... ve Şafak’a hiçbir şey söylemediğini ve yardım istemediğini, atılı suçlamaları kabul etmediğini,
Cumhuriyet Başsavcılığında; sanıklar ...,anıdığını, şikâyetçinin kendisine borcu olduğunu ancak onun kışlasına götürülmesi ile ilgili bilgisinin olmadığını, ancak tespit edildiği gibi 26.12.2007 tarihinde saat 20.40 sıralarında şikâyetçi ile telefonda görüşüp Umut Petrolün yanında bulunan kahvehanede görüştüklerini, şikâyetçinin yanında tanık Emin’i aradığını, alacağı parayı kendisine vermesini söylediğini, kendisinin de aynı gün giderek tanık...’den 3.000 TL’lik senet aldığını, aynı gün sanık ... ile telefonda görüşmüş olabileceğini ancak şu anda hatırlamadığını, sanık ...’in kendisine ait sorunlu bir senet alacağını 1.000 TL karşılığında çözeceğine dair iddiadan bilgisinin olmadığını, sanık ... ile böyle bir konuşma yaptığını hatırlamadığını, ancak sanıklar ... ve ...’dan 3.500 TL’ye araba satın aldığını, bunun 2.500 TL’sini ödediğini, 1.000 TL borcunun kaldığını, bununla ilgili telefon görüşmesi yaptığını, sanık ...’in 1.000 TL yi getirmesini istediğini, sonra bu arabayı sanık ...’a sattığını, sanık ...’un borcunu ödeyememesi üzerine arabayı geri aldığını, birkaç tane senetli alacağının olduğunu ancak bunlardan sanık ...'un haberinin olmadığını, bunları onun tahsil etmeye çalıştığını bilmediğini,
Mahkemede; sanık ...'yı kurbanlık satmasından dolayı tanıdığını, şikâyetçi İsmet’i de tanıdığını, ona kefil olması üzerine onun borcunu kendisinin ödediğini, şikâyetçiden bu parayı alamadığını, 5.250 TL'ye kefil olduğunu ancak icrada 7.750 TL ödediğini, şikâyetçinin alacağının olduğu tanık Emin’den 2.775 TL aldığını, şikâyetçinin kalanını da ödeyeceğini söylediğini, şikâyetçinin kaçırılması ve dövülmesini istemediğini, böyle bir olaya karışmadığını, sanıklar ...ve ...’un kendisinden kurbanlık istediklerini, bu nedenle telefonla aradıklarını, şikâyetçi İsmet’i ahırına sanıkların getirmediğin.... numaralı hattın kendisine,..... numaralı hattın ise sanık ...’a ait olduğunu, 5. klasörün 172; 7. klasörün 143, 145; 8. klasörün 147 ve 149. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da kendisine ait olduğunu,
Sanık ... soruşturma aşamasında; 26.12.2007 tarihinde mahkemede duruşması olduğu için saat 09.00’da Adliyeye gittiğini ve saat 11.00’e kadar Adliyede kaldığını, cenazesi olduğu için ... köyüne gitmesi gerektiğini, bu nedenle tanığı Hüsamettin’e “Mahkeme başlarsa öğlenden sonraya aldırıver, ben öğlenden sonra geleceğim.” diyerek adliyeden ayrıldığını ve sanıklar ..., ...ve Aziz ile birlikte ... köyüne gittiklerini, öğlen namazına müteakip defin işlemini gerçekleştirdiklerini, saat 14.00’te tekrar ... Adliyesine geldiğini, saat 19.30’da işinin bitmesi üzerine evine gittiğini, arkasından arkadaşı bbb oturmaya geldiğini, onunla şarap içtiklerini ve evden dışarı çıkmadığını, şikâyetçi İsmet’i darbetmediğini, onu Göçmen sokakta alarak telefonuna el koymadığını, onu kışlaya götürmediğini, elini kolunu bağlamadığını, atılı suçlamaları kabul etmediğini, şikâyetçiyi tanımadığını ve onunla hiç görüşmediğini, sanık ...’ya borcu olduğunu da bilmediğini, bu olayla hiçbir ilgisinin olmadığını, olay tarihinde sanık ...’yı arayıp aramadığını bilmediğini, onunla görüştüğünü ancak ne zaman görüştüğünü hatırlamadığını, sanık ...’dan kurbanlık aldığını ve bunun parasını vereceğini, bu nedenle görüşmüş olabileceğini, şikâyetçiye sanık ...’ya olan borcunu ödemesini söylemediğini, olay tarihinde şikâyetçiyi görmediğini, bütün gün adliyede olduğunu, sadece öğlen arası ... köyüne gidip geldiğini,
Mahkemede; sanık ...’yı tanıdığını ancak 2002 yılından bu yana aralarının açık olup pek konuşmadıklarını, diğer sanıkları da tanıdığını ancak samimiyetinin olmadığını, hatta sanık ... ile hasımlığının bulunduğunu, örgüt üyesi olmadığını ve şikâyetçi İsmet'i tanımadığını, şikâyetçinin araçla kaçırılması ve dövülmesi olayına karışmadığını, olayın olduğu gün ... Asliye Ceza Mahkemesinde duruşmasının olduğunu, öğlen arası sanık ...’un vefat eden kayınpederinin cenazesi için ... köyüne gittiklerini, köyden geldikten sonra tekrar Adliyeye gittiğini, sırasının saat 19.30 civarında geldiğini ve oradan da eve geçtiğini, sanık ...’i önceden tanıdığını, diğer sanıkları da tanıdığını ancak samimiyetinin bulunmadığını, hatta sanık ... ile hasımlıklarının olduğunu, sanık ... ile beraber dekarasyon işi yaptıklarını, ... numaralı telefonu kendisinin kullandığını, ... numaralı hattın kendisine ait olmadığını, 5. klasörün 173, 174; 6. klasörün 37-42; 7. klasörün 146; 8. klasörün 25-35, 133, 150, 151 ve 167-168. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da kullandığı telefon numarasından yapılan görüşmeleri kabul ettiğini,
Sanık ... soruşturma aşamasında; geçimini pazarlarda bal satarak sağladığını,....numaralı hattı kullandığını, galericilik yapan sanık ...’yı tanıdığını ancak bir buçuk aydır konuşmadıklarını, aralarında tartışma geçtiğini, şikâyetçi İsmet’i tanımadığını ve daha önce hiç görmediğini, 26.12.2007 tarihinde saat 10.00 sıralarında sanık ... ile birlikte Börekçi Bilal’in oraya, oradan da İda Giyim’e gittiklerini, bu sırada yanlarında kimsenin olmadığını, saat 11.30 sıralarında sanık ...’un araba ile pazar yerine gelip kendisini ve sanık ...’u aldığını ve birlikte sanık ...’un kayınpederinin ... köyündeki cenazesine gittiklerini, saat 14.00 sıralarında aynı arabayla birlikte ...’e döndüklerini, bahse konu eve saat 15.00-16.00 sıralarında köpeğe yemek vermek maksadıyla yalnız olarak motosikletle gittiğini, bu evde Urfalı ... isimli şahsın oturduğunu ancak kendisi gittiğinde onun orada olmadığını, tekrar motora binip pazar yerindeki tezgaha geldiğini, oradan Adliyede duruşması olan sanık ...’un yanına geldiğini, 5-10 dakika kadar oyalandıktan sonra oradan da ayrıldığını, daha sonra eve gittiğini, atılı suçlamayı kabul etmediğini,
Mahkemede; suç örgütü üyesi olmadığını, sanık ... ile iki sene önce kavga ettiklerini ve görüşmediklerini, şikâyetçi İsmet'in kaçırılıp alıkonulması ve senet imzalatılması olayıyla herhangi bir ilgisinin olmadığını, onu zorla araca bindirmediğini ve tahdit etmediğini, sanıklar...ve ...’u tanıdığını, diğer sanıkları da görmüşlüğünün olduğunu ancak samimiyetinin olmadığını,
Sanık ... kollukta müdafisiz; sanıklar ... ve ...’i tanıdığını, sadece merhabalarının olduğunu, sanık ...’ı ise tanımadığını, kimseye herhangi bir çek veya senet vermediğini, mağdur ...’ndan olan alacağına karşılık düzenlenen 1.700 TL tutarındaki senedi sanık ...’in ... yerine götürdüğünü fakat onun ... yerinde olmadığını, orada çalışan fakat tanımadığı bir şahsın “Senedi bırak bugün paran gelecek!” dediğini, yaklaşık üç dört saat kadar sonra da bu şahsın kendisini arayarak “Gel paranı al!” dediğini, işi olduğundan dolayı parayı alması için bir arkadaşını gönderdiğini, arkadaşının kendisine 1.250 TL getirdiğini, sanık ...’e senet harici herhangi bir ücret vermediğini, ancak mağdurun sanık ...’e kaç para verdiğini sormadığını ve bunu bilmediğini,
Mahkemede; mağdur ...’e kayınpederine ait otuz dönümlük tarlayı kiraladığını, 2.000 TL’ye anlaştıklarını, 500 TL’sini peşin vereceğini söylediğini, kalan 1.500 TL için ise 01.09.2007 tarihli senet verdiğini, mağdurun kendisine gecikmeli olarak sadece 300 TL verdiğini, kalan 200 TL’yi ise vermeyeceğini, tarlanın tam olarak 30 dönüm olmadığını, 29.975 dönüm olduğunu söylediğini, eşinin amcasının oğlunun da yerinin olduğunu, onun da mağdura burayı kiraladığını ve parasını alamadığını, süresi geçmesine rağmen mağdurun tarlayı boşaltmadığını, mağdurun hem parayı ödemediğini hem de tarladan çıkmadığını, mağdurun sanık ...’e giderek “Benim ektiğim mısırı gelip sürecekmiş, ben onların paralarını verdim, bana arka çık!” diye talepte bulunduğunu, kendisini de arayarak “Senin yerinden de çıkmıyorum, paranı da vermiyorum, git derdini ...’ya anlat” dediğini, sanık ... ile ... Pastanesinde buluştuklarını, konuyu anlattığında mağdurun sanık ...’e yerlerin parasını ödediğine dair yalan söylediğini öğrendiğini, sanık ...’e parasını alamadığını bildirip senedi gösterdiğini, sanık ...’in mağdurun yalan söylediğine kızarak mağduru aradığını, mağdurun parayı getireceğini söyleyip 1.250 TL’yi sanık ...’in bürosuna bıraktığını, ... ... isimli arkadaşı vasıtasıyla bu parayı aldığını, senedi tahsil etmesi için sanık ...’e vermediğini, senedi parayı alacağı gün paranın gönderildiğini söyledikleri için götürdüğünü, tahsil için götürmediğini,
Sanık ... tanık olarak kollukta; sanık ...’nın on yıllık arkadaşı olduğunu, sanık ... ile kendisini sanık ...’in tanıştırdığını ancak onunla samimiyetlerinin olmadığını, sanık ...’u da iki senedir tanıdığını,...da tanıştıklarını, sanık ...’in ... Bankasından kredi çekmek istediğini, kendisinin de ... Bankasının müdürü olan ...tanıdığını, beraber hem yemek yemek hem de sanık ...’e yardımcı olmak için restoranta gittiklerini, kendisi, sanık ... ve ...’in bir masada, sanıklar..... isimli kişilerin başka masada oturduklarını, üç araba birlikte restoranta gittiklerini, restorantta oturdukları sırada polislerin gelerek sanık ...’i ve yanındaki üç kişiyi götürdüklerini, bir süre daha Uluver ile oturduktan sonra...’ye döndüklerini, mağdur ...’in daha önce yanında çalıştığını, sanık ... ile karşılaştıkları bir gün ona “... bak ...’in yaptığına, biz ona ekmek verdik o da sağda solda bizim sattığımız tavukları kötülüyormuş, yaptığı hiç yakışık almıyor.” dediğini, sanık ...’in mağdurla görüşeceğini bildirdiğini, sanık ...’e “...’e baskı yap, bizim mal sattığımız yerlere uğramasın.” demediğini, mağdur ile sürekli görüştüğünü aralarında problem bulunmadığını,
Mahkemede; sanık ...’in çocukluk arkadaşı olduğunu, daha önce yanında çalışan mağdur ...’in yanından ayrılarak rakip firma olan Banvit'e geçtiğini, ancak mağdur ile konuşmaya devam ettiklerini, mağdurun işten ayrıldıktan sonra kendisini ve sattığı ürünleri karalayan konuşma yaptığını, kendisinin de ortak arkadaşları olan sanık ...’i arayarak “Benim hakkımda aleyhime konuşuyormuş, konuşmasın, sen bir ara!” dediğini, onun da arayacağını söyleyerek bir süre sonra alkollü şekilde mağduru aradığını, mağdur ile tartıştıklarını, ertesi gün kendisi, sanık ... ve mağdurun aralarında konuşarak anlaştıklarını, akşam da yemek yediklerini, sanık ...’den mağduru tehdit etmesini istemediğini, suçlamayı kabul etmediğini, sanıkların hemen hemen hepsini şahsen tanıdığını, kolluktaki ifadesi okunup sorulduğunda da o ifadesini kabul etmediğini, okutmadan imzalattıklarını, şimdiki ifadesinin doğru olduğunu,... numaralı telefonu kullandığını, 6. klasörün 250, 258-260 ve 8. klasörün 274. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da kendi yaptığı görüşmeleri kabul ettiğini, bazen yanında çalışanların ve müşterilerinin de telefonu kullandıklarını,
Sanık ... soruşturma aşamasında; ... numaralı hattı kullandığını, ... ilçesinde sanık ... ile ortak galericilik işi yaptıklarını, ancak anlaşamadıkları için iki ay kadar önce ayrıldıklarını, anlaşamamalarının sebebinin de sanık ...'in arandığı için ... yerine uğramaması olduğunu, sanık ...'un kendileriyle beraber çalıştığını ve galeride yatıp kalktığını, sanık ...'in de ara sıra galeriye gelerek yardım ettiğini, sanıklar ...ve ...'u tanıdığını, sanıkların çek senet tahsilatı yaptıklarını bildiğini, hatta birkaç kez şahitte olduğunu, sanık ...’ı acil olarak çağırdığını ve sanık ... ile “Yarın o ... tamam.” şeklinde bir konuşma yaptığını hatırlamadığını, şikâyetçi ... ile ilgili olayı bilmediğini, bu olayı daha sonra şikâyetçinin kendisine anlattığını, onun anlattığına göre sanıklar ... ve Şafak’ın şikâyetçiyi gaspettiklerini, bu olaya ilişkin görüşmeleri kabul etmediğini, böyle bir görüşme yapmadığını ve kimseyle mesajlaşmadığını, Elalem Barda mağdur ... ile kavga ettiklerini, ancak onu silahla tehdit etmediğini, sarhoş olan mağdurun kendisine dik dik baktığını, niye dik dik baktığını sorduğunda da biraz yumruklaştıklarını, ara sıra ortağı olan sanık ...’nın mağdurdan para alması için kendisini aradığını, parayı alıp ... yerine götürdüğünü, bu parayı neden aldığını bilmediğini, mağdur ...’tan para istemekle ilgili konuşmasının olduğunu ancak bunun şaka olduğunu, bunu mağdurun da bildiğini, üniversite öğrencisi olan mağdur ...’yı altı yedi aydır tanıdığını, ara sıra görüştüklerini, mağdura sanık ... ile birlikte olması yönünde şantaj yapmadığını,......’i arayarak mağdurun babasının ... yerini, adını ve nereli olduklarını öğrenmesini istediğini, çünkü mağduru beğendiği için hakkında tahkikat yaptığını, mağdur hakkında bilgi edindiğini ancak bu bilgileri ona şantaj yapmak için almadığını, onu beğendiği için araştırma yaptığını,
Mahkemede; örgüt üyesi olmadığını ve örgüt kurmadığını, şikâyetçi ...'u sanıklardan ... köyünde şoförlük öğretme bahanesiyle tacizde bulunduğu için dövdüklerini, şikâyetçinin kendisini, eşini ve komşusunu yemeğe çağırdığını, beraber sanık ... da olduğu hâlde Ayazmağa pikniğe gittiklerini, daha sonra evlerine döndüklerini, şikâyetçinin sanık ...’u eve bırakacağını söylediğini fakat eve götürürüm diyerek elma bahçesine götürüp orada sanık ...’a tecavüz etmiş olduğunu, sanık ...’un kendisini arayarak evine geldiğini, ağlayarak şikâyetçinin kendisine tecavüz ettiğini söylediğini, savcılık ya da karakola gidip şikâyet etmelerini önerdiğinde “Ben öğrenciyim, son senem, duyulmasın, sözlüyüm, dövsen yeter.” dediğini, ertesi gün şikâyetçinin tekrar sanık ...’u arayarak özür dileyip pişman olduğunu ve konuşmak istediğini söylemesi üzerine sanık ...’un şikâyetçiyi çağırdığını, şikâyetçinin sanık ...’u arabayla alıp yine Ahmetçeli’deki elma bahçesine götürdüğünü, kendisi yeri bildiği için yanına sanık ...'ı alıp gittiğini, sanık ...’un nerede kaldıklarını sorması üzerine geldiğini söylediğini, olay yerine gittiklerinde arabada sanık ... ile şikâyetçinin oturduklarını gördüklerini, sanık ...’in kendisine “Sen bu işe karışma, ben döveyim.” dediğini ve gittiğini, kendisinin iki yüz metre ileride arabada beklediğini, sanık ...’in şikâyetçiyi dövdüğünü, ona senet imzalatmadığını, parasını ve cep telefonunu almadığını, şikâyetçinin yalan söylediğini, mağdur ...’ın sanık ...'e borcu olduğunu, mağdura iki milyar olan bu parayı ödemesini söylediğini, mağdurun belli bir zaman sonra kendisine 100 TL verdiğini, bu parayı sanık ...’e vermediğini, daha sonra borcuna karşılık 150 TL daha verdiğini, eski arkadaşı olan mağdura borcunu ödemezse eşine söyleyeceğini bildirdiğini, ancak bunu tehdit niteliğinde söylemediğini, suçlamaları kabul etmediğini, sanıkların hemen hemen hepsini tanıdığını, sanık ...’i çocukluğundan beri tanıdığını, sanık ...’un akrabası ve köylüsü olduğunu, sanık ...’in de petrolde çalıştığı sırada gelip gitmesinden dolayı tanıdığını, mağdur ...’nın sanık ... Kurum’un kız arkadaşı olduğunu ve kendisiyle tanıştırmak istediğini, kendisinin de kabul ettiğini ve mağdur ile tanıştıklarını, mağdurun bikinili fotoğraflarını telefonuna...’in yüklediğini, nereden aldığını sorduğunda sanık ... Kurum’dan aldığını söylediğini, mağdurun telefonunda fotoğrafı görmesi üzerine herkeste olduğunu söylediğini, mağdurun fotoğrafları sildiğini, şaka maksadıyla konuştuklarını,...’de ..., ve sanık ... ile buluşup içki içtikleri sırada Tevfik’in mağdurun telefon numarasının olup olmadığını sorup “...’u ara telefon numarasını versin!” dediğini, sanık ...’un kendisini ...’e yönlendirdiğini,...isimli şahısla görüşüp mağdurun babasının adını sorduğunu, şaka yaptıklarını, mağdurdan özür dilediklerini, ona şantaj yapmadığını, mağduru ...’te her zaman koruyup kolladığını,... numaralı hattın kendisine ait olabileceğini, hatırlamadığını, .... numaralı hattın sanık ...’ya ait olduğunu, 3. klasörün 93; 5. klasörün 1, 89-109; 6. klasörün 46-50, 90-108, 224-238; 7. klasörün 51, 53, 218, 220; 8. klasörün 1, 48-82, 85-116, 132, 286, 332-333 ve 367. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da sanık ... Kurum ile yaptığı konuşmaların doğru olduğunu ancak suça konu herhangi bir konuşmasının olmadığını,
Sanık ... Kurum soruşturma aşamasında; ...numaralı hattı kullandığını, mağdur ...’ı tanımadığını, sanık ...'in kendisini mağdura kız arkadaş olarak ayarladıktan sonra şantajla para istenmesi konusunda bir bilgisinin olmadığını, mağdura şantaj yapılması olayına karışmadığını, şikâyetçi ...’u tanıdığını ancak ne ... yaptığını bilmediğini, şikâyetçi ile kısa bir süre arkadaşlık yapıp şikâyetçinin kendisiyle çıkmak istemesi üzerine kabul etmediğinden dolayı ayrıldıklarını, şikâyetçiyi dolandırarak 150 TL'sini almadığını ve buna yönelik herhangi bir kişiyle konuşma yapmadığını, şikâyetçi ile sanık ...’in talimatıyla buluşmadığını, ... civarına gitmediklerini ve kimseye nereye gittiklerini söylemediğini, kimseyle mesajlaşmadığını, gittikleri yerin ... olup olmadığını bilmediğini ancak gittikleri yerde buzhane ve tenis kortunun bulunduğunu, şikâyetçi ile direksiyon kursu verdiği için aracın içerisinde bulunduğunu, bu sırada şikâyetçinin kendisine dokunmaya çalıştığını, bağırarak kendisine dokundurtmadığını, 05.03.2008 tarihinde bir arkadaşından şikâyetçinin ayağının kırıldığını duyduğunu, şikâyetçi ile arabada bulundukları gün şikâyetçinin kendisini saat 19.15 sıralarında evinin bulunduğu sokağa bıraktığını, oradan evine gittiğini ve bütün gece evde olduğunu, ... ilçesinden tanıdığı sanık ... ile abi kardeş ilişkilerinin olduğunu, samimiyetten dolayı aşkım canım kelimelerini kullandığını, haftada iki üç gün görüştüklerini, mağdur ...’nın okuldan arkadaşı olduğunu ve onu beş yıldır tanıdığını, sanık ...’in mağdur ...’yı yanında gördüğünü, sanık ...’e mağdurun sırrını söylemediğini ve bildiği kadarıyla mağdurun bir sırrının olmadığını, buna yönelik bir görüşme yapmadığını, bahsi geçen fotoğrafın mağdurun bikinili fotoğrafı olduğunu, bu fotoğrafı mağdurun telefonunda gördüğünü, bunu kimin çektiğini bilmediğini, fotoğrafta mağdurdan başka kimsenin olmadığını,
Mahkemede; örgüt üyesi olmadığını, sanık ... ile bar ve park ortamında tanıştıklarını, şikâyetçi ...’un telefon numarasını bulması üzerine telefonda görüşüp sonrasında buluştuklarını ve çıkmaya başladıklarını, sanık ...’in bu olayı duyup “Ben seni ... ile tanıştıracaktım. Sen kendin nasıl tanışırsın?” dediğini, sanık ..., eşi, şikâyetçi ve kendisinin Ayazmak’a pikniğe gittiklerini, kendisinin şikâyetçiyi bekar zannettiğini ancak sonradan evli olduğunu öğrendiğini, yemek dönüşü ilk önce kendisini bırakmalarını söylediğini ancak kendisini bırakmadıklarını, şikâyetçinin sanık ... ile karısını bıraktığını, o zamanlar ehliyet alacağından şikâyetçinin kendisine direksiyon dersi vermeyi teklif ettiğini, şikâyetçinin Ahmetçeli altındaki tarlasına doğru gittiklerini, saatin 23.00-24.00 sıralarında olduğunu, bahçede durduklarını, oralar tenha olacağı için direksiyonu kendisi alacağı sırada şikâyetçinin kendisini taciz etmeye başladığını, kabul etmemesi üzerine karşılıklı boğuştuklarını, sonra şikâyetçinin kendisine tecavüz ettiğini, şikâyetçi tecavüz ettiğinde bakire olmadığını, şikâyetçiden evine bırakmasını istediğini, sanık ...’in kapısının önünde inerek onun evine gidip olayı anlattığını ve şikâyetçi olacağını söylediğini, sanık ...’in “Şikâyet etme, biz onun dersini veririz. Ertesi akşam sen onunla buluş!” dediğini, tekrar şikâyet etmek istediğini söylediğinde de “Biz dersini veririz kimse duymaz.” dediğini, şikâyetçinin kendisini arayıp özür dilemesi üzerine “Ben parktayım konuşalım” dediğini, şikâyetçinin gelerek kendisini aldığını, bundan haberi olan sanıklar ..., ... ve ...’nun kendilerini takip ettiklerini, tekrar şikâyetçinin kendisine tecavüz ettiği yere gittiklerini ve burada oturduklarını, sanıklar ... ve ...’un yanlarına gelerek şikâyetçiyi arabadan indirdiklerini, sanık ...’in şikâyetçinin üzerine oturduğunu, sanık ...’un da sopayla ayaklarına vurduğunu, kendisinin korkarak kaçtığını, sanık ...’in kendisini arayarak “Telefonunu alın, senet imzalatın!” dediğini, bu sırada kendisinin olay yerinden ayrılmış olmasına rağmen korkuyla “Tamam” dediğini, sanık ... ve ...’in kaçmaları üzerine kendisinin de onlarla kaçmaya başladığını, sanık ...’in de arkasından geldiğini, hep beraber arabaya bindiklerini ve kendisini eve bıraktıklarını, sanıklar ... ve ...’i yukarıda anlattığı olaydan dolayı o gece tanıdığını, sanık ...’in üniversiteden arkadaşı olduğunu, inceleme dışı sanık ... Acar ile çıkmasından dolayı onu tanıdığını, diğer sanıkları tanımadığını, sanık ...’in kendisini sürekli tehdit ettiğini, annesine ve abisine zarar vereceğini söylediğini, kendisinden para kazanmasını, gösterdiği kişilerle çıkmasını, yatmasını ve parasını ona vermesini istediğini, korktuğu için o ne söylerse yaptığını, bir gün oturdukları sırada sanık ...’in “Ben birisinden alacaklıyım, bu kişi karısından çok korkuyor, ben bu şahsı korkutacağım, bir gün yakalarsam seni telefonla arayacağım, sen de bu insanı korkut, karına gider seni söylerim diye bu şahsa söyle, ben de bu kişi korkar parayı alırım.” dediğini, daha sonra mağdurun yanına gelmesi üzerine sanık ...’in kendisini aradığını ve “Sana daha önce konuştuğumuz kişiyi veriyorum, onunla konuş!” dediğini, “Parayı ...’e ver, karına giderim şikâyet ederim.” diye sanık ...’in öğrettiği şekilde mağdur ile telefonda konuştuğunu, mağdur ... Günal’ın üç sene liseden, iki sene de yüksekokuldan arkadaşı olduğunu, mağdurun telefonunu alıp fotoğraflarını dağıtmadığını, sanık ...’in mağdurun bikinili fotoğrafını bulup mağdura gösterdiğini ve bu fotoğrafları ailesine göstermekle mağduru tehdit ettiğini, kendisini de arayıp mağdurun ailesi hakkında bilgi istediğini, kendisinin ise yanlış bilgi verip arkadaşına kötülük yapmamasını istediğini, suçlamayı kabul etmediğini, .... numaralı hattı sanık ...’in, .... numaralı hattı sanık ...’un, ... numaralı hatları ise kendisinin kullandığını, 5. klasörün 168-170; 6. klasörün 26, 46-47, 48-50, 91-104, 236-238; 8. klasörün 53-66, 70-71, 72-73-77 ve 110-112. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da doğru ve kendisine ait olduğunu,
Sanık ... soruşturma aşamasında; şikâyetçi ...’u tanımadığını, 27.02.2008 tarihinde sanık ...’in kendisini çağırdığını, 00.30 otobüsüne binerek onun yanına gittiğini ve birlikte içki içip sohbet ettiklerini, Baki Demir'in meyhanesini sanık ...'in devralması konusunu konuştuklarını, devralacağı meyhanede çalışıp çalışmayacağını sorduğunu, önemli bir konu olmadığını, şikâyetçinin 28.02.2008 tarihinde dövülmesi ve zorla senet imzalattırılmasıyla ilgisinin olmadığını, olay günü sanık ... ile yolda görüştüğünü, sanık ...'u da Yıldırım Akbulut parkında gördüğünü ve çay içtiklerini, sanıklar ... ve ... ile o gün herhangi bir olaya karışmadıklarını, atılı suçlamaları kabul etmediğini,
Mahkemede farklı olarak; örgüt üyesi olmadığını, otobüste muavinlik yaptığını, sanık ...’i çocukluğundan beri tanıdığını, işten geldiği bir akşam sanık ...’in kendisini arayıp ...’e çağırdığını, bu sırada kendisinin ...’de olduğunu, “Acilse geleyim.” diyerek saat 24.00 arabasına binip ...'e geldiğini, inince sanık ...’i aradığında evde olduğunu söylediğini, eve gittiğinde eşi ile sanık ...’un da orada olduğunu, sanık ...’un ağlayıp şikâyetçinin kendisini taciz ettiğini söylediğini, ertesi gün sanık ... ile parkta oturdukları sırada sanık ...’e telefon geldiğini, sanık ...’in kullandığı arabayla Ahmetçeli’ye gittiklerini, sanık ...’e “Sen yeni evlisin inme ben döverim” dediğini, sanık ...’in arabanın yanında kaldığını, kendisinin gidip şikâyetçiyi dövdüğünü, sanık ...’u alıp geri döndüklerini, şikâyetçinin parasını ya da cep telefonunu gasbetmediğini, senet imzalatmadığını, suçlamaları kabul etmediğini, sanıklardan ... tanıdığını, diğer sanıklarla herhangi bir samimiyetinin bulunmadığını, ....numaralı telefonun kendisine ait olmadığını, annesinin üzerine kayıtlı olan.... numaralı telefonu kullandığını, bbb numaralı telefonun sanık ...'in telefonu olabileceğini, 6. klasörün 90, 106, 108 ve 8. klasörün 51-52 ve 68. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da görüşmeleri kabul ettiğini,
Sanık ... soruşturma aşamasında;...ilçesinde ikamet ettiğini ve un fabrikasının olduğunu, sanıkların bir kısmını tanıdığını ve aralarında menfaat çatışması olmadığını, 0532 ...numaralı hatları kullandığını, sanık ...’yı 7-8 yıldır tanıdığını ve aralarında alışveriş olduğunu, sanık ...’in, şirketine ait eskiyen arabaları sattığını, ayrıca ucuz araba olduğunda kendisine haber verdiğini, para gönderdiğini ve buradan gelen kârı aralarında paylaştıklarını, ayrıca sıkıştığı zaman ona para gönderdiğini, bir buçuk ay kadar önce de sanık ...’in 20.000 TL istemesi üzerine bu parayı ona elden teslim ettiğini, onun da yanında getirdiği borçlusu.... olan 22.000 TL bedelli senedi kendisine verdiğini, bu senedi kasasına koyduğunu, sanık ...’in bu paranın 14.500 TL’sini bir hafta sonra...ilçesine gelerek teslim ettiğini, kalan borcu ödedikten sonra senedi iade edecek olduğunu, bu senedin aramada bulunduğunu, parayı sanık ...’e faiz karşılığında vermediğini, senedin kasaya konulmadan önce protestolu olarak durduğunu, ... Boruzan ile 5-6 yıldır tanıştıklarını, bu kişinin...da ki otelini sattığını, dört yıldır tanıdığı Nazmi isimli şahsın da Restoranının olduğunu, yanında sanık ...’un çalıştığını, o kış sanık ...’un Nazmi’nin yanından ayrılarak sanık ...’in yanında çalışmaya başladığını, sanık ...’in sanık ... vasıtasıyla ... Boruzan ve Nazmi ile tanıştığını, otel için ...’e 300.000 TL teklif ettiğini, onun da kabul ettiğini, ufak tefek borçlarını ödemesi için de 40.000 TL kapora verdiğini, onun da kendisine 70,000 TL’lik senet yolladığını, senedi kasasına koyduğunu, bu senedin de aramada bulunduğunu, sanık ...’un yanına gelerek ... Boruzan’ın otelinin satılık olduğunu söylediğini, ancak bu konuda sanık ... ile görüşme yapıp yapmadığını hatırlamadığını, kasasından çıkan senetlerin ticari ilişkileriyle alakalı olduğunu, sanık ...’nın ... Boruzan adına kendisinden faizle para istediğini, ancak kendisinin vermediğini, atılı suçlamayı kabul etmediğini,
Mahkemede; atılı suçlamayı kabul etmediğini, sanık ...’yı galericilik yaptığından dolayı tanıdığını, şirketinin arabalarını sattığını, alacağı karşılığında düşük modelli araçlar olduğu zaman araçların sanık ...’in galerisinde satıldığını, sanık ... ile ticari ilişkilerinin olduğunu, bunun dışında başka bir ilişkilerinin bulunmadığını, sanık ...’u...dan tanıdığını, diğer sanıkları ise tanımadığını, ...numaralı hattı kendisinin kullandığını, 5. klasörün 119, 122, 124, 127-131, 133, 135-136; 6. klasörün 63, 160-161, 163, 165-166; 7. klasörün 57, 191-203, 221-222; 8. klasörün 190-191,193, 195-197, 201-202, 213, 215-216, 218, 221-225, 241 ve 248-249. sayfalarındaki iletişimin tespiti tutanakları okunup sorulduğunda da kabul etmediğini, mahkeme izninin zamanında alınmadığını,
Sanık ... Cumhuriyet Başsavcılığında; sanıklar ile mağdur ...’yı tanımadığını, sanık ...’den mağdur hakkında bilgi toplamasını istemediğini, mağdurla birlikte olmak için şantaj yapmadığını, şantaj olayıyla ilgisinin olmadığını ve atılı suçlamayı kabul etmediğini,
Mahkemede; sanıklardan ...’yı tanıdığını, diğer sanıkları tanımadığını, herhangi bir örgüte ... tedarikinde bulunmadığını, mağdur ... Günal'ı tanımadığını ve ona telefon açıp birlikte olmayı teklif etmediğini, onun bikinili fotoğraflarını görmediğini ve suçlamayı kabul etmediğini, 0533 516 68 44 numaralı hattın üzerine kayıtlı olduğunu ve kendisinin kullandığını, 05394161622 numaralı hattı ise eşinin kullandığını,
Savunmuşlardır.
Uyuşmazlık konularının ayrı ayrı değerlendirilmesinde yarar bulunmaktadır.
1- Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) Sisteminden alınan güncel nüfus kaydında, sanık ...’in onama kararından sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazından önce 04.10.2014 tarihinde öldüğü bilgisine yer verilmesi karşısında, sanık ... yönünden itirazın değerlendirilip değerlendirilemeyeceği;
Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre sanık ...’in, Özel Dairenin onama kararından sonra 04.10.2014 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.
Ön sorun bakımından isabetli bir çözüme ulaşılabilmesi için karar tarihinden sonra sanık veya hükümlünün ölmüş olmasına bağlanan hukuki sonuçlarla ilgili yasal düzenlemeler üzerinde durulmasında fayda bulunmaktadır.
TCK’nın “Sanığın veya hükümlünün ölümü” başlıklı 64. maddesi;
“Sanığın ölümü hâlinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir. Ancak, niteliği itibarıyla müsadereye tabi eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak bunların müsaderesine hükmolunabilir.
(2) Hükümlünün ölümü, hapis ve henüz infaz edilmemiş adlî para cezalarını ortadan kaldırır. Ancak, müsadereye ve yargılama giderlerine ilişkin olup ölümden önce kesinleşmiş bulunan hüküm, infaz olunur.” şeklinde düzenlenmiştir.
5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun “Adlî sicil ve arşiv bilgilerinin silinmesi” başlıklı 12. maddesinin (a) bendinde, ilgilinin ölümü üzerine arşiv bilgilerinin tamamen silineceği hüküm altına alınmış, 5352 sayılı Adlî Sicil Kanunu’nun “Adlî sicil bilgilerinin silinmesi” başlıklı 9. maddesinin 2. fıkrasında da aynı yönde düzenlemeye yer verilmiştir.
Görüldüğü gibi, TCK’nın 64. maddesinde; sanığın ölümü durumunda kamu davasının düşürüleceği, sadece niteliği itibarıyla müsadereye tâbi olan eşya ve yararlar hakkında yargılamaya devam edileceği; hükümlünün ölümü hâlinde ise cezanın ortadan kaldırılmasına karar verilmekle birlikte, müsadere ve yargılama giderlerine ilişkin hükmün infaz edileceği belirtilmek suretiyle hükümlü ile sanığın ölümüne farklı sonuçlar yüklenmiştir.
Buna göre, kamu davası açılmadan önce şüphelinin ölmesi hâlinde kovuşturma imkanının bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı, kamu davası açıldıktan sonra sanığın ölmesi hâlinde ise mahkemece düşme kararı verilecektir. Ölüm, ceza ilişkisini sadece ölen kişi bakımından sona erdirdiğinden iştirak hâlinde işlenen suçlarda diğer sanıklar hakkında davaya devam edilecek, sanığın ölümü niteliği itibarıyla müsadereye tâbi eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak müsadere kararı verilmesine engel olmayacaktır. Sanığın ölümü ceza ve infaz ilişkisini düşürürken, hakkındaki mahkûmiyet hükmü kesinleşmiş olan hükümlünün ölümü sadece hapis ve henüz infaz edilmemiş adli para cezalarının infaz ilişkisini ortadan kaldıracaktır. Buna bağlı olarak ölümden önce tahsil edilmiş bulunan para cezaları mirasçılarına iade edilmeyecek, buna karşın tahsil edilmemiş bulunan para cezaları da mirasçılardan istenmeyecek, bunun yanında müsadereye ve yargılama giderlerine ilişkin hükümler ölümden önce kesinleşmiş olmak kaydıyla infaz olunacaktır.
Suç teşkil eden bir fiilin işlenmesiyle fail ile devlet arasında doğan ceza ilişkisi, bu fiili işleyen sanığın ya da hükümlünün ölümüyle cezaların şahsiliği ilkesi nedeniyle başkası sorumlu tutulamayacağından, düşmektedir. Ölüm, bir vakıa olan suçu ortadan kaldırmayacak, fakat ortada suçtan sorumlu tutulacak kişi olmadığından, devletin suçla birlikte ortaya çıkan cezalandırma sorumluluk ve yetkisini sona erdirecektir.
Ceza Genel Kurulunun istikrar kazanmış kararlarında da açıklandığı üzere, temyiz aşamasında sanığın öldüğüne ilişkin bir iddianın ortaya çıkması ya da Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi vasıtasıyla alınan nüfus kaydında öldüğü bilgisinin yer alması veya sanık adına tebliğnamenin tebliğ edilmesi için çıkarılan evrakın öldüğünden bahisle iade edilmesi gibi durumlarda, ölümün kamu davasının düşmesini gerektiren bir neden olduğu göz önüne alınarak, ölüm nedeniyle düşme kararının temyiz merciince dosya üzerinde yapılan inceleme sırasında verilmesi yerine, ölüm bilgisi nedeniyle diğer yönleri incelenmeyen hükmün bozulmasına karar verilerek, yerel mahkemelerce mahallinde yapılan araştırma sonucunda sanığın öldüğünün kesin olarak saptanmasından sonra düşme kararı verilmesinin sağlanması gerekmektedir.
Gelinen aşamada itiraz olağanüstü kanun yoluna başvurulmasına ilişkin esaslar ve başvuru amaçları ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz tarihinden sonra hükümlünün ölmesi durumunda nasıl bir karar verilmesi gerektiği üzerinde de durulmalıdır.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itirazı kurumu, 1412 sayılı CMUK'da temyize ilişkin hükümler içerisinde düzenlenmişken, 5271 sayılı CMK'da olağanüstü kanun yolları kısmında yer almıştır. 1412 sayılı CMUK’nın 322/4. maddesi; "Ceza dairelerinden birinin kararına karşı Cumhuriyet Başmüddeiumumisi, ilamın kendisine verildiği tarihten otuz gün içinde Ceza Umumi Heyetine itiraz edebilir." biçiminde iken, 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesi; "Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re'sen veya istem üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz." şeklinde düzenlenmiştir.
Görüldüğü üzere, 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesinde yer alan "lehe itirazda süre aranmayacağına" ilişkin cümle dışında madde metinleri benzerlik arz etmektedir.
05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun'un 99. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesine;
"2- İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir.
3- Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir." şeklindeki (2) ve (3) numaralı fıkralar eklenmek suretiyle madde son şeklini almıştır.
Temyiz incelemesi sonucu Yargıtay ilgili Ceza Dairesince hükme ilişkin karar verilmesiyle olağan kanun yolları sona ermektedir. Bu aşamadan sonra ancak 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesi uyarınca olağanüstü kanun yolu olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itirazı gündeme gelebilecektir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itiraz yetkisi, Yargıtay Ceza Daireleri kararlarına karşı başvurulan olağanüstü bir kanun yolu olup bu yetki sadece Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısına aittir. Yargıtay Cumhuriyet Savcıları, Yargıtay Kanunu'nun 28. maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı adına bu yetkiyi kullanır.
İtiraz, daire kararında gerek maddî ve gerek usul hukukuna aykırı olduğu saptanan hususlara yönelik olabilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı itiraz yasa yoluna başvurusunu “itirazname” denilen belgeyi düzenleyerek yapar. İtiraz başvurusunda itiraz nedenlerinin açık ve gerekçesiyle birlikte yazılı olarak bildirilmesi gerekir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu, itiraz üzerine incelemeyi dosya üzerinden yapar ve düşme sebebi varsa davanın düşmesine karar verir. İtiraz nedenlerini yerinde görmezse itirazı reddeder, yerinde görürse, kararı ıslah eder. İtirazın reddedilmesi hâlinde Ceza Dairesinin kararı konusunda bir karar vermesi gerekmez (... Centel, Hamide Zafer, Ceza Muhakemesi Hukuku, Beta Basım Yayım Dağıtım, 19. Bası, ... 2020, s.956).
5271 sayılı CMK’nın olağanüstü yasa yolları bölümünde yer alıp 308. maddesinde düzenlenen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itirazının, Özel Ceza Daire kararlarındaki hukuka aykırılıkların, Ceza Genel Kurulu tarafından giderilmesini isteme ve bu yolla içtihat birliğini sağlama işlevi de bulunmaktadır. Kanun yollarının ortak amacı, temyiz edilen kararların hukuka ve maddi gerçeğe uygunluğunun denetlenmesi olup Yargıtay Ceza Dairelerinin temyiz incelemesi sonucunda verdikleri kararların da, temyiz incelemesinin kapsamı gözetilerek gerek maddi gerekse muhakeme hukukuna aykırı olduğu gerekçesiyle itiraz kanun yoluna başvurulabileceğinde bir tereddüt bulunmamaktadır.
Bununla birlikte, kanun yolu davası açabilmek için korunan hukuki yararın ihlâl edilmiş olması gerekir. Kanun yolu başvurusunun temel şartlarından biri karardan zarar görme şartıdır (Feridun Yenisey, ... Nuhoğlu, Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin Yayıncılık, 9. Baskı, ..., 2021, s.894-899). Olağanüstü kanun yollarının genel amacı, kesin hükmün otoritesinin ancak çok ciddi boyutta hukuka aykırılıkların bulunması hâlinde hukuk düzenince kabul görmeyerek ortadan kaldırılmasıdır. Yargısal kararın güvenirliği ve hukuki kesinlik ilkeleri de dikkate alındığında, ancak hukuki yararın bulunması kaydıyla olağanüstü kanun yollarına başvurulabileceği kabul edilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında ön sorun değerlendirildiğinde;
Sanık ...'in suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örğüte yardım etmek suçundan mahkûmiyetine karar verildiği,
Hükmün, sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 28.05.2014 tarih ve 24043-10604 sayı ile onanmasına karar verildiği,
Özel Dairece onama kararı verildikten sonra güncel nüfus kaydına göre sanık ...'in 04.10.2014 tarihinde vefat ettiği, söz konusu onama kararına yönelik de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 03.09.2018 tarih ve 72417 sayı ile, sanığa atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçunun sabit olmadığı düşüncesiyle itiraz kanun yoluna başvurulduğu anlaşılan olayda;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının konusu, sanığa atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etme suçunun sabit olmadığı ise de Özel Dairenin onama kararından önce hayatta olan ve hakkında mahkûmiyet hükmü bulunan sanığın, onama kararından sonra vefat etmesi nedeniyle ceza mahkûmiyeti ve mahkûmiyete bağlı tüm sonuçlar ortadan kalkmış bulunacağından mahkûmiyet kararından zarar görme şartının gerçekleşmesi artık söz konusu olmadığı gibi sadece sanık açısından sonuç doğuracak olan hükmün, maddi ceza hukuku veya muhakeme hukukuna uygun olup olmadığının denetlenmesinde de hukuki bir yarar kalmadığı anlaşıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının konusunun kalmadığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
2- Sanık ...’ya atılı suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ve ...’a atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak; sanıklar ..., ..., ..., ...ve ...’a atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte yardım etmek suçlarının sabit olup olmadığı;
Uyuşmazlığın sağlıklı bir çözüme kavuşturulabilmesi için öncelikle "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçu üzerinde durulmasında yarar bulunmaktadır.
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve suç tarihi itibarıyla yürürlükte olan 5237 sayılı TCK'nın "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma" başlıklı 220. maddesinde;
"(1) Kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla örgüt kuranlar veya yönetenler, örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli olması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ancak, örgütün varlığı için üye sayısının en az üç kişi olması gerekir.
(2) Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olanlar, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Örgütün silâhlı olması hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza dörtte birinden yarısına kadar artırılır.
(4) Örgütün faaliyeti çerçevesinde suç işlenmesi hâlinde, ayrıca bu suçlardan dolayı da cezaya hükmolunur.
(5) Örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır.
(6) Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan dolayı cezalandırılır.
(7) Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır..." hükmüne yer verilmiştir.
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuyla korunan hukuki yarar kamu güvenliği ve barışıdır. Suç işlemek için örgüt kurmak, toplum düzenini tehlikeye soktuğu ve araç niteliğindeki suç örgütü, amaçlanan suçları işlemede büyük bir kolaylık sağladığından, bu suç nedeniyle kamu güvenliği ve barışın bozulması bireyin güvenli, ... içinde yaşamak hakkını da zedeleyeceğinden, işlenmesi amaçlanan suçlar açısından hazırlık hareketi niteliğinde olan bu fiiller ayrı ve bağımsız suçlar olarak tanımlanmıştır. Böylece bu düzenlemeyle aynı zamanda bireyin, Anayasa'da güvence altına alınmış olan hak ve özgürlüklerine yönelik fiillere karşı da korunması amaçlanmıştır. Bu amaçla henüz suç işlenmese dahi, sadece suç işlemek amacıyla örgüt oluşturmuş olmaları nedeniyle örgüt mensubu faillerin cezalandırılması yoluna gidilmiştir. Bunun asıl nedeni suç işlemek için örgüt kurmanın, kamu barışı yönünden ciddi bir tehlike oluşturmasıdır. Kanun koyucu bu düzenleme ile öncelikle gelecekte işlenebilecek suçları engellemek istemiştir.
Bu suçun mağduru ise; öncelikle kamu güvenliği ve barışını sağlamakla yükümlü olan devlet ve toplumu oluşturan bireylerdir.
TCK'nın 220. maddesi kapsamında bir örgütün varlığından söz edebilmek için; en az üç kişinin, suç işlemek amacıyla hiyerarşik bir ilişki içerisinde, devamlı olarak amaç suçları işlemeye elverişli araç ve gerece sahip bir şekilde bir araya gelmesi gerekmektedir.
Örgüt, soyut bir birleşme olmayıp, bünyesinde hiyerarşik bir ilişki barındırmaktadır. Bu hiyerarşik ilişki, bazı örgüt yapılanmalarında gevşek bir nitelik taşıyabilir. Oluşturulan bu ilişki sayesinde örgüt, mensupları üzerinde hâkimiyet tesis eden bir güç kaynağı niteliğini kazanmaktadır. Bu nedenle niteliği itibarıyla devamlılık arz eden örgütün varlığı için ileride ihtimal dahilindeki suç/suçları işlemek amacı etrafındaki fiilî birleşme yeterlidir. Buna karşın, kişilerin belirli bir suçu işlemek için bir araya gelmesi hâlinde ise örgüt değil, iştirak ilişkisi mevcuttur.
Ceza Genel Kurulunun istikrar bulan ve süregelen kararlarında da belirtildiği üzere, TCK'nın 220. maddesi anlamında bir örgütten bahsedilebilmesi için,
a) Üye sayısının en az üç veya daha fazla kişi olması gerekmektedir.
b) Üyeler arasında gevşek de olsa hiyerarşik bir bağ bulunmalıdır. Örgütün varlığı için soyut bir birleşme yeterli olmayıp, örgüt yapılanmasına bağlı olarak gevşek veya sıkı bir hiyerarşik ilişki olmalıdır.
c) Suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşme yeterli olup, örgütün varlığının kabulü için suç işlenmesine gerek bulunmadığı gibi işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibariyle somutlaştırılması mümkün olmakla birlikte, zorunluluk arz etmemektedir. Örgütün faaliyetleri çerçevesinde suç işlenmesi halinde, fail, örgütteki konumuna göre, üye veya yönetici sıfatıyla cezalandırılmasının yanında, ayrıca işlenen suçtan da cezalandırılacaktır.
d) Örgüt niteliği itibariyle devamlılığı gerektirdiğinden, kişilerin belli bir suçu işlemek veya bir suç işlemek için bir araya gelmesi halinde, örgütten değil ancak iştirak iradesinden söz edilebilecektir.
e) Amaçlanan suçları işlemeye elverişli, üye, araç ve gerece sahip olunması gerekmektedir.
Yukarıda belirtildiği üzere kanunların suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli yapılara suç örgütü denmektedir.
Bu aşamada TCK’nın 220. maddesinin 5. fıkrasındaki "Örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır." şeklindeki düzenlemesi üzerinde de durulmalıdır.
TCK’nın 220. maddesinin 5. fıkrasındaki düzenleme karşısında örgüt yöneticileri örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı söz konusu eylemlere katılmasa dahi bu eylemlerden dolayı ayrıca sorumlu tutulabilecektir.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Sanıklardan ... ve ortağı olan sanık ...’in ... ... ilçesinde ve çevre ilçelerde çek senet tahsilatı yaptıkları, sanık ...’in çevresine topladığı adamları ile haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla örgüt kurduğu, sanıkların silahla adam yaralama, nitelikli yağma ve 6136 sayılı Kanun’a muhalefet suçlarını işledikleri, çek senet tahsilatı yaptıkları, yasal ... olarak ön planda görünen oto alım-satımı işini paravan olarak kullanıp vadeli olarak sattıkları araçların satış bedelinin ödenmemesi hâlinde yüksek faiz talep ettikleri, ödeyemeyen kişiden zorla tahsil ettikleri, örgüt üyeleri ile cinsel ilişkiye giren zengin kişilerin ilişki sırasındaki görüntülerini gizlice kaydederek bu görüntülerle kişilere şantaj yaptıkları, örgüt mensubu bir kısım ...larla zengin kişilerin arkadaşlık yaparak bu kişileri ailelerine ihbar etmekle tehdit ederek şantaj yaptıkları, bu şekilde bir kısım mağdurlara karşı yağma ve yaralama suçlarını işledikleri, bazı kişilere ait alacakları tahsil için devreye girdikleri, yakalandıkları sırada kullanılmak üzere silah bulundurdukları, sanık ...’nın diğer sanıklar üzerinde emir ve komuta yetkisine haiz olduğu, bu şekilde sanıklar arasındaki dayanışmanın TCK’nın 220. maddesinde tanımlanan silahlı bir suç örgütü vasfını haiz olduğu iddiası ile kamu davası açılan olayda;
Mağdur ...’ın, parayı ödemesi için sanıklar...ve...’ın yanlarındaki elemanlarla kendisini arabaya alıp korkutmak maksadıyla şehir içerisinde gezdirdiklerini, yanlarındaki elemanlardan sadece sanık ...’u tanıdığını, sanıkların veya grup içerisinde bulunan kişilerin ailesine ve kendisine kötülük yapacaklarından korktuğu için parayı verdiğini, çünkü bu şahısların ... ilçesinde tüm vatandaşlara korku saldıklarını ve kendilerini kaba kuvvet ile kabul ettirdiklerini; mağdur ...’nun, sanık ... ve yanındaki şahısları araştırdığında çevreden kendisine "Sen onlarla uğraşamazsın. Bunlar her türlü pisliği yapan tehlikeli insanlar." denildiğini, kendisinin de korkarak güvenlik güçlerine müracaatta bulunmadığını; mağdur ...’in, sanık ...'nın kendisini tehdit ettikten sonra onunla ilgili araştırma yaptığını, öğrendiği kadarıyla sanık ...'nın başını çektiği özellikle ... ilçesinde 10-15 kişilik bir grubunun olduğunu, bu şahısların belalı olduklarını öğrendiğini, korktuğu için şikâyetçi olmadığını; ...kollukta, sanıkların çek senet tahsilatı ve araba alım satım işleriyle uğraştıklarını, ancak araba satım işini çek sahibine yani alacaklıya araba satmış gibi gösterip karşılığında borçlunun çekini aldıklarını ve alacağın bundan sonra kendilerine ait olduğunu söyleyerek karşı taraftan tahsil ettiklerini, bu olayı ... ilçesindeki herkesin bildiğini, şikâyetçi İsmet’in darbedildiği gün sanık ...’nin, kendisini evine çağırdığını, sanık ...’un evinde polisin yapılabileceği aramada bir şey bulunmaması için beraber gidip bakma teklifinde bulunduğunu, kendisinin kabul etmediğini, bildiği kadarıyla sanık ...’nin kendisi gittiğinde evde bulunan...ler ile oraya gittiğini, ancak evden ne aldıklarını bilmediğini; inceleme dışı mağdur ... Ölmez’in, sanık ... ve yanında bulunan şahısların ... ilçesinde bulunan sanık ... ve ... ile üniversiteden üç ...ı kullanarak bu kişileri ...’teki ileri gelen ve zengin olan kişilerle cinsel ilişkiye soktuklarını, bu kişilerin resim ve videolarını çekip şantaj yoluyla paralarını aldıklarını duyduğunu beyan etmeleri, ... İl Emniyet Müdürlüğünce düzenlenen 09.02.2008 tarihli fezlekede, ... ilçesinin küçük olması ve halkın birbirini tanıması nedeniyle mağdurların korktukları ya da itibarlarının zedelenmesini istemedikleri için güvenlik güçlerine olayları doğru şekilde aktarmadıklarının ya da hiç müracaatta bulunmadıklarının tespit edildiğinin belirtilmesi, örgütün lideri olan sanık ...’nın, diğer sanıklar üzerinde hiyerarşik konuma sahip olduğunun ve örgütün faaliyeti kapsamında şikâyetçi...e karşı şantaj, mağdur ...’a karşı nitelikli yağma, mağdur ...’na karşı nitelikli yağma ve mağdur ...’e karşı ... ve çalışma hürriyetini ihlal suçlarına bizzat katıldığının gerek mağdur, tanık ve şikâyetçi beyanlarından gerekse karardaki 1, 2, 3, 4, 8, 9, 10, 11,12, 14, 15, 16, 18, 19, 20, 21, 22, 25, 28, 29, 31, 34, 51 ve 52 numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ...’ın, zengin ... adamları ile birlikte olarak onlardan şantaj yoluyla menfaat elde edilmesi eylemlerinde yer aldığının, lider olan sanık ...’nın talimatları doğrultusunda hareket ettiğinin, bu kapsamda sanık ... ile iştirak hâlinde şikâyetçi...e karşı şantaj suçunu işlediğinin, sanık ...’ın, 2007 yılının Temmuz veya Ağustos aylarında sanık ...’nin evinde bulunduğu sırada sanıklar...ve Safiye’nin kendisine sanık ...’nin ... ilçesinde bulunan zengin ... adamları ile cinsel ilişkiye girdiğini, bunu kamerayla kaydettiklerini, bu şekilde cinsel ilişkiye giren zengin ... adamlarından yüksek miktarlarda paralar alabilmek için bu kişilere birlikte şantaj yapmayı teklif ettiğini, ancak kendisinin bu işlerin yakışmayacağını söyleyerek konuyu kapattığını, bu sebeple sanık ...’ın cinsel ilişkilerin kaydedildiği CD’lerden bilgisinin olduğunu ve sanık ... ile birlikte bunu planladıklarına ilişkin savunmasından, inceleme dışı mağdur ... Ölmez’in sanık ... ve yanında bulunan şahısların ... ilçesinde bulunan sanık ... ve ... ile üniversiteden üç ...ı kullanarak bu kişileri ...’te ileri gelen ve zengin olan kişilerle cinsel ilişkiye soktuklarını, bu kişilerin resim ve videolarını çekip şantaj yoluyla paralarını aldıklarına ilişkin beyandan ve karardaki 23, 30 ve 34 numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ...’in, lider sanık ... ile birlikte çalışıp onun emir ve talimatları doğrultusunda hareket ettiğinin ve bu kapsamda örgütün menfaatine olacak şekilde nitelikli yağma, şantaj ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını işlediğinin, ...un kolluktaki, sanıklar ...ve...’ın birlikte hareket ettiklerini, çek senet tahsilatı ve araba alım satım işleriyle uğraştıklarını, ancak araba satım işini çek sahibine yani alacaklıya araba satmış gibi gösterip karşılığında borçlunun çekini aldıklarını ve alacağın bundan sonra kendilerine ait olduğunu söyleyerek karşı taraftan tahsil ettiklerine ilişkin beyanı ile mağdurlar ... ve ...l’ın ifadelerinden ve karardaki ... ve 52 numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ...’in, örgüt yapılanması içerisinde lider konumundaki sanık ... ile belli bir zaman dilimi içerisinde ortaklık yaptığının, örgüt yapılanması içerisinde lider konumundaki ...'ya bağlı olarak hareket ettiğinin ve örgüt faaliyeti kapsamında onunla birlikte mağdur ...'a yönelik nitelikli yağma suçunu işlediğinin, ...un kolluktaki savunmasından, mağdur ...'ın beyanından ve karardaki ...ve 34 numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ...’nun, lider ... ile aralarında hiyerarşik ilişki bulunduğunun, bu kapsamda sanık ... ile birlikte şikâyetçi...e yönelik şantaj suçunu işlediğinin, aynı zamanda lider ... ile beraber çalışan sanık ... ile irtibat hâlinde olup örgüt faaliyeti kapsamında şikâyetçi ...’a karşı nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama; şikâyetçi İsmet’e karşı nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını işlediğinin, şikâyetçilerin beyanlarından ve karardaki ...numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ...’ın, lider sanık ...'nın yanında çalıştığı ve aralarında hiyerarşik ilişkinin bulunduğu, yasal olmayan eylemlerde onun talimatlarına göre hareket ettiği, örgüt faaliyeti kapsamında sanık ... ile birlikte mağdur ... ve ...’na yönelik nitelikli yağma suçunu işlediği, gerektiğinde sanık ...'nın yasal takibattan kurtulması için bilgi aktarımında bulunduğu gerek mağdur beyanlarından gerekse karardaki..ve 31 numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ... Kurum’un, lider olan ... ile arasında hiyerarşik ilişki bulunduğunun ve onun talimatları doğrultusunda hareket ettiğinin, aynı zamanda lider ...’yla çalışan sanık ... ile irtibat hâlinde olup örgüt faaliyeti kapsamında şikâyetçi ...’a karşı nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama suçlarını, mağdurlar ... ve ...l’a karşı şantaj suçlarını işlediğinin gerek mağdur ve şikâyetçi beyanlarından gerekse karardaki ...ve .. numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması, sanık ...’ın, lider olan ... ile arasında hiyerarşik ilişki bulunduğunun, lider ...’nın yanında çalışan sanık ... ile irtibat hâlinde olup örgüt faaliyeti kapsamında şikâyetçi ...’a karşı nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama suçlarını işlediğinin, gerektiğinde işlemediği suçları sanıklar...ve ... için üstlenmeyi kabul ettiğinin, şikâyetçi beyanından ve karardaki 13, 40, 42 ve 50 numaralı iletişimin tespiti tutanaklarından anlaşılması karşısında söz konusu birlikteliğin belli bir suçu işlemek veya bir suç işlemek için değil süreklilik gösterecek biçimde bir çok suçu işleme iradesiyle bir araya geldiği, sanık ...'nın hiyerarşisi altında iştirak iradesini aşacak şekilde bir birliktelik oluşturdukları ve bu birlikteliğin amaçlanan suçları işlemeye elverişli, üye, araç ve gerece sahip olduğu göz önünde bulundurulduğunda sanık ...’ya atılı suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., . ve ...’a atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçlarının sabit olduğunun, mağdur, şikâyetçi ve tanık beyanlarından da sanıklar ..., ..., ..., .... ve ...’ın örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte örgüte ... vermek suretiyle yardım ettiklerinin sabit olduğunun kabulü gerekmektedir.
Sanıklar ... ve ...’ın suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olma suçunu işlediklerinden bahisle haklarında kamu davası açılmış ise de sanıkların örgüte hiyerarşik bağla bağlı olduklarına dair herhangi bir iletişimin tespiti tutanağının bulunmaması, sanıkların da söz konusu örgüte üye olmadıklarını, hatta örgütün lideri olan sanık ... ile aralarının açık olduğunu savunmaları karşısında sanıkların üzerilerine atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olma suçunu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin, somut ve inandırıcı delil bulunmadığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının sanıklar ... ve ... yönünden kabulüne, diğer sanıklar yönünden ise reddine karar verilmelidir.
Sanıklar ... ve ... hakkında çoğunluk görüşüne katılmayan iki Ceza Genel Kurulu Üyesi; sanıkların eylemlerinin sabit olduğu düşüncesiyle karşı oy kullanmışlardır.
3- Sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden TCK'nın 58. maddesinin 9. fıkrası uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezalarının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesinin isabetli olup olmadığı;
TCK'nın "Suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular" başlıklı 58. maddesinin dokuzuncu fıkrasında "Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir" düzenlemesi yer almaktadır.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejimi; özel bir infaz rejimi olmayıp, tekerrür veya özel tehlikeli suçluluk hâllerinde hükümlünün şartlı salıverilmeden yararlanabilmesi için infaz kurumunda geçirmesi gereken süreyi uzatan özel bir durumdur. Maddeye göre, mükerrir ve özel tehlikeli suçlular, mahkûm oldukları ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuz dokuz yılını, müebbet hapis cezasının otuz üç yılını ve süreli hapis cezasının dörtte üçünü infaz kurumunda iyi hâlli olarak geçirmeleri durumunda şartlı salıvermeden yararlanabilecektir. Bununla birlikte, TCK’da tekerrür, mahkûm olduğu hapis cezasının infazından sonra kişi hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasının nedeni olarak görülmüştür.
5275 sayılı Kanun’un 107. maddesinin dördüncü fıkrası da "Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler..." şeklinde düzenlenmiştir.
Özel tehlikeli suçlular düzenlenmesine ilk kez 5237 sayılı TCK'da yer verilmiş olup, kanun koyucu itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi ve örgüt mensubu suçluyu özel tehlikeli suçlu olarak kabul etmiştir. Özel tehlikeli suçlular bakımından, mükerrerliğin şartları oluşmaksızın mükerrirlere özgü infaz rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması esası getirilmek suretiyle, cezanın özel önleme amacı ön plana çıkarılmıştır. Söz konusu kişilerin özel tehlikeli olarak kabulünün sebebi ise diğer suç faillerine göre suça eğilimlerinin yüksek olmasıdır.
Konumuza ilişkin olarak, özel tehlikeli suçlular arasında sayılan "örgüt mensubu suçlu" TCK'nın "Tanımlar" başlıklı 6. maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinde;
"Örgüt mensubu suçlu deyiminden; bir suç örgütünü kuran, yöneten, örgüte katılan veya örgüt adına diğerleriyle birlikte veya tek başına suç işleyen kişi, anlaşılır” şeklinde tanımlanmıştır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Yerel Mahkemece sanıklar ... ve ... hakkında nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden TCK'nın 58. maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmiş ise de Ceza Genel Kurulunca yapılan inceleme sonucunda sanıkların suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçunu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak somut delil bulunmadığından bahisle haklarındaki mahkûmiyet hükümlerinin bozulmasına karar verilmiş olup bu hâliyle örgüt mensubu olmadığı kabul edilen sanıklar hakkında TCK'nın 58. maddesinin dokuzuncu fıkrasının uygulanma imkânının bulunmadığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla, haklı nedene dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının bu uyuşmazlık yönünden kabulüne karar verilmelidir.
4- Sanık ...’nun şikâyetçi ...’e karşı işlenen şantaj suçuna iştirak edip etmediği;
Sanık ...’nin ... ilçesinde bulunan evinde sanıklar...ve ... tarafından kurulan gizli kamera düzeneği ile şikâyetçi Arif ile sanık ... arasında geçen cinsel ilişkiye ait görüntülerin kaydedildiği, sanıkların bu görüntüler karşılığında şikâyetçiden 40.000 TL isteyerek şantaj suçunu işledikleri iddia olunan olayda; şikâyetçi...in aşamalarda, sanık ...’nin söz konusu CD'yi kendisine vermesi üzerine CD'yi kimin verdiğini ve verirken ne dediğini sorduğunu, onun da "Ben de bilmiyorum; mafya diye geçinen bir gurup kapımın altından atmış." diye cevap verdiğini, bu şahısların kim olduklarını sorduğunda da ..., ... ve yanında bulunan şahısların olduğunu, "Git bu CD'yi Arif'e ver, karşılığında para iste!" dediklerini söylediğini, sanık ...’nin evindeki elektronik malzemelerin tamirini ve kurulumunu birlikte hareket ettiklerini düşündüğü sanık ...’a yaptırdığını, sanık ...’un elektronik malzemelerin kurulumundan anladığını, olaydan sonra sanık ...’u gördüğünde sanki kendisini görmezden gelir ve kendisiyle aynı ortamda bulunmak istemez gibi davranışlarda bulunduğunu, yani bir suçluluk duygusu taşıyor gibi gözüktüğünü, sanık ... ile cinsel ilişkiye girdikleri odadaki dolabın içine saklanan bir kişinin kendilerini uygunsuz şekilde kameraya çektiğini, kendilerini kameraya çeken kişinin sanık ... olduğunu tahmin ettiğini beyan etmesi, sanık ...’un şikâyetçiyi tanığını ve zaman zaman sohbet ettiklerini, aralarında herhangi bir husumet bulunmadığını savunması ve 14.01.2008 tarihli ve 12.21.53 saatli iletişim tespit tutanağından da sanıklar ... ve Safiye arasında geçen telefon görüşmesinde sanık ...’un "Biz çekmedik mi adamları?" demek suretiyle sanık ... ile iştirak hâlinde atılı suçu işlediğine dair beyanda bulunması, mahkemede söz konusu görüşmenin sorulması üzerine de doğru olduğunu kabul etmesi hususları göz önünde bulundurulduğunda sanık ...’un inkara yönelik savunmalarının suç ve cezadan kurtulmaya yönelik olduğunun ve diğer sanıklarla iştirak hâlinde atılı şantaj suçunu işlediğinin sabit olduğunun kabulü gerekmektedir.
Bu itibarla, haklı nedene dayanmayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ :
Açıklanan nedenlerle,
1- Yargıtay Cumhuriyet Basavcılığı itirazının;
a- Sanıklar ... ve ...’a atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçunun sabit olmadığına ve bu hâliyle sanıklar hakkında TCK’nın 58/9. maddesinin uygulanamayacağına ilişkin uyuşmazlık konuları yönünden KABULÜNE,
b- Diğer itiraz nedenleri yönünden REDDİNE,
2- Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 24.10.2018 tarihli ve 2985-6618 sayılı onama kararının, sanıklar ... ve ...’a atılı suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak ve şikâyetçi ...’e karşı nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerine ilişkin kısımlarının KALDIRILMASINA,
3- ... (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesince (CMK’nın 250. maddesi ile görevli) verilen 02.10.2012 tarihli ve 167-259 sayılı;
a- Sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin, sanıkların atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin, somut ve inandırıcı delil bulunmadığı hâlde yazılı şekilde mahkûmiyet hükümleri kurulması isabetsizliğinden BOZULMASINA,
b- Sanıklar ... ve ...’ın örgüt üyesi olmamalarına rağmen haklarında hükmolunan nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen hapis cezalarına yönelik olarak TCK'nın 58. maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca haklarında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezalarının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,
Ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun, 1412 sayılı CMUK'nın 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrası gereğince karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün görüldüğünden, sanıklar ... ve ... hakkındaki nitelikli yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hüküm fıkralarındaki TCK'nın 58. maddesinin dokuzuncu fıkrasının uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkartılmasına, ilgili fıkralara "Sanık ...'in tekerrüre esas ... Ağır Ceza Mahkemesinin 27.03.2007 tarihli ve 19-148 sayılı kararı ile hükmolunan 1 yıl 8 ay hapis cezası bulunduğu anlaşıldığından TCK'nın 58/6. maddesi gereğince hükmolunan cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına," hükmünün eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabul edilip, Özel Daire onama kararının kaldırılarak Yerel Mahkeme hükümlerinin bozulmasına karar verilmesi nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulmuş silahlı örgüte üye olmak suçuna yönelik cezalarının İNFAZLARININ DURDURULMASINA ve atılı suçlardan sanıkların TAHLİYELERİNE, başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu olmadıkları takdirde derhal salıverilmeleri için YAZI YAZILMASINA,
5- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 15.02.2022 tarihinde yapılan müzakerede sanıklar ... ve ...'a atılı suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak suçunun sabit olmadığına ilişkin uyuşmazlık konusu yönünden oy çokluğuyla, diğer uyuşmazlık konuları yönünden ise oy birliğiyle karar verildi.
...
...
...
...
Suç sabit
...
...
...
...
...
...
...
...
...
Suç sabit
...
...
...
Yazı İşleri Müdürü
E.T.