Esas No: 2015/2180
Karar No: 2015/1609
Karar Tarihi: 14.05.2015
6136 sayılı kanuna aykırılık - mala zarar verme - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - hakaret - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/2180 Esas 2015/1609 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı kanuna aykırılık, mala zarar verme, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, aralarında husumet bulunan katılanlar ... ile ..."in evine 6136 sayılı yasa kapsamındaki silah ile ateş ederek katılanlara ait evin camlarına zarar verdiği, olay sonrası yakalanarak polis merkezi amirliğine götürüldüğünde katılan polis memurları ..., ... ve ..."e hitaben hakaret ve tehditte bulunup tekmeyle duvardaki aynayı kırmak suretiyle mala zarar verme, hakaret, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
1- Mala zarar verme, hakaret ve 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Oluşa, olay yeri tespit tutanağına, sanığın kısmi ikrar içeren savunmalarına, katılan ile tanıkların aşamalardaki beyanlarına, bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre; katılanlar ... ile ..."in evine 6136 sayılı yasa kapsamındaki silahla ateş etmesi sonucunda katılanlara ait evin camlarına zarar veren, olay sonrası yakalanarak polis merkezi amirliğine götürüldüğünde katılan polis memurları ..., ... ve ..."e hitaben hakaret ve tehdit içeren beyanlarda bulunup tekmeyle duvardaki aynayı kıran sanığın sabit görülen eylemlerinin mala zarar verme, hakaret ve 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçlarını oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafıinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alar haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1 -c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafıinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarındaki 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin tamamen çıkartılıp yerlerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık müdafıinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Sanığın, aralarında husumet bulunan katılanlar ... ile ...’in evine doğru 6136 sayılı yasa kapsamındaki silah ile ateş etmesi şeklindeki eyleminin silahla tehdit suçunu oluşturacağından, TCK"nın 106/2-a uyarınca cezalandırılması gerekirken, suçun hukuki nitelendirilmesinde yanılğıya düşülüp yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafıinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nm 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.