Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6965 Esas 2022/13507 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6965
Karar No: 2022/13507
Karar Tarihi: 02.11.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6965 Esas 2022/13507 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davada aylık tespiti ve alacak istemi yer almaktadır. İlk derece mahkemesi tarafından kısmen kabul edilen karara istinaf başvurusu yapılmış, ancak Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Tarafların temyiz başvurusu üzerine, miktar itibariyle kesinlik sınırı göz önünde bulundurularak, temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. Mülga 5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun parasal sınırı, 6100 sayılı HMK’nın parasal sınırı ile değiştirilmiştir. HMK 362/1-a, Bölge adliye mahkemelerinin miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı hükmünü içermektedir. HMK Ek Madde 1 hükmüne göre, 362. maddedeki parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere ... Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması gerektiği belirtilmiştir.
10. Hukuk Dairesi         2022/6965 E.  ,  2022/13507 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No :



    Dava, aylık tespiti ve alacak istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mülga 5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrasına göre, “Bölge adliye mahkemesinin para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararları ile miktar veya değeri beşbin lirayı geçen davalar hakkındaki nihaî kararlara karşı tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” Bu fıkradaki “beşbin” ibaresi 6763 sayılı Kanunun 5. maddesi ile “kırk bin Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiştir.
    Mülga 5521 sayılı Kanunun, 6763 sayılı Kanun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrasına gör parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere ... Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı öngörülmüştür.
    25.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8. maddesinde “temyiz edilemeyen kararlar” sayılmış ancak miktar itibariyle kesinliğe bu maddede yer verilmemiş, 7/3. maddede, 6100 sayılı HMK’nın kanun yollarına ilişkin hükümlerinin, iş mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca, Bölge adliye mahkemelerinin miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. HMK Ek Madde 1 hükmüne göre de, 362. maddedeki parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, ... Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı belirtilmiştir.
    HMK 362/2. maddesine göre “Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir”
    HMK 366. maddenin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 346. madde uyarınca, temyiz dilekçesi kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme temyiz dilekçesinin reddine karar verir. Ancak temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise, 01.06.1990 tarih, 1989/3 E, 1990/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin reddine karar verebilecektir.
    Yukarıda belirtildiği şekilde, iş mahkemelerinin kararlarının istinaf incelemesi sonucu Bölge adliye mahkemelerince verilen kararlarda karar tarihine göre kesinlik sınırı: 20.07.2016-01.12.2016 tarihleri arasında 5.000 TL; 02.12.2016 tarihi sonrası için 40.000 TL; 01.01.2017 sonrası için 41.530 TL ve 01.01.2018 tarihi sonrası için 47.530 TL; 01.01.2019 tarihi sonrası için 58.800,00 TL, 01.01.2020 tarihi sonrası için 72.070,00 TL, 01.01.2021 tarihi sonrası için 78.630,00 TL, 01.01.2022 tarihi sonrası için 107.090,00 TL’dir.
    Somut olay incelendiğinde, temyize konu tutarın yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğu anlaşılmakla, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması miktar itibariyle mümkün bulunmadığından, taraf vekillerinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle REDDİNE, temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 02/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara