1. Hukuk Dairesi 2021/183 E. , 2021/5184 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinden verilen 17/11/2020 gün ve 2020/50 Esas - 2020/1309 Karar sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü.
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı tarafların istinaf yoluna başvurması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, davacıların istinaf talebinin HMK"nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine, davalının istinaf talebinin HMK"nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK."nın 362.maddesinde bölge adliye mahkemelerinin temyiz olunamayan kararları düzenlenmiş, 1/a bendinde de miktar veya değeri kırkbin Türk lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" hükmüne yer verilmiş, 2020 yılı itibarıyla HMK."nın 362/1-a bendinde belirtilen 40.000.00TL’lik kesinlik sınırı 72.070,00TL olarak uygulanmaya başlanmıştır.
Hemen belirtilmelidir ki, pay oranında açılan muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil davalarında davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayıp ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.
Somut olayda, davalıya temlik edilen çekişme konusu 6 parça taşınmazın keşfen saptanan toplam 186.161,52 TL değeri üzerinden davacılar ..., ...,...,..., ...,..., ...’ın her birinin miras payına (1/20’şer) isabet eden değer ayrı ayrı 9.308,00 TL; davacı ...’nin miras payına (5/20) isabet eden değer ise 46.541,00 TL olup, anılan değerlerin 2020 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı olan 72.070,00TL’nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, temyiz kesinlik sınırı içinde kalması nedeniyle temyiz kabiliyeti bulunmayan kararlar hakkında 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bir karar verilebileceği açıktır.
Yukarıda açıklanan nedenden ötürü temyiz kesinlik sınırı içinde kaldığı anlaşılan eldeki dava yönünden davacıların temyiz dilekçesinin değerden REDDİNE, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 06/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.