Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/446 Esas 2015/1419 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/446
Karar No: 2015/1419
Karar Tarihi: 11.04.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/446 Esas 2015/1419 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların, birbirinden farklı üç ayrı olayda dolandırıcılık suçu işledikleri tespit edilmiştir. İlk olayda sanık, asker arkadaşı olan tanık aracılığıyla, gerçek altın vererek katılanın güvenini kazandıktan sonra, diğer altınları getireceğini söyleyerek para alıp kaçmıştır. İkinci olayda, sanık internetten tanıştığı şikayetçiye gerçek altın vererek güvenini kazandıktan sonra, diğer altınları getireceğini belirterek para alıp kaçmıştır. Üçüncü olayda sanık, yine internetten tanıştığı şikayetçiye gerçek altın vererek güvenini kazandıktan sonra, diğer altınları getireceğini belirterek para alıp kaçmıştır. Mahkeme, sanıkların dolandırıcılık suçunu tamamladıklarını ve sanıklara TCK'nın 35. maddesi uyarınca eksik ceza tayini yapıldığını, ayrıca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğini belirtmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: TCK'nın 157/1, 35, 43/2 maddeleridir.
23. Ceza Dairesi         2015/446 E.  ,  2015/1419 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-Sanık ..."un katılan ..."ya yönelik dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
    Somut olayda; asker arkadaşı tanık ..."ı telefonla arayıp elinde bulunan altınları satmak istediğini söyleyen sanığın, katılan ..."ya (tanık vasıtasıyla bağlantı kurduğu) numune (gerçek) altın verip inanç oluşturduktan sonra, anlaşmaya konu diğer altınları getireceğini belirtip 50.000 TL"yi alarak uzaklaşması eyleminin "dolandırıcılık" suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    2-Sanıklar ... ve ..."in şikayetçi ..."na yönelik dolandırıcılık suçu açısından yapılan incelemede;
    Somut olayda; sanık ..."in internetten şikayetçi ... ile tanıştığı ve şikayetçiye elinde bulunan altınları satmak istediğini söylemesi üzerine, şikayetçi ..."nun sanık ..."in bahsini ettiği altınları almak için geldiği, sanık ..."in numune (gerçek) altın verip inanç oluşturduktan sonra, anlaşmaya konu diğer altınları getireceğini belirtip sanık ..."den 8.000 TL"yi alarak sanıklar ... ve ..."ün bulunduğu araca binmek suretiyle uzaklaştığı, sanık ..."un araçta bulunma amacının sanık ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde suç işleme kararı olduğu, bu şekilde sanıkların eyleminin "dolandırıcılık" suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.


    3-Sanıklar ... ve ..."in katılan ..., şikayetçiler ... ve ..."e yönelik dolandırıcılık suçu açısından yapılan incelemede
    Somut olayda; sanık ..."in internetten şikayetçi ... ile tanıştığı ve şikayetçiye elinde bulunan altınları satmak istediğini söylemesi üzerine, şikayetçi ..."in iş arkadaşları katılan... ve şikayetçi ..."la konuşarak birlikte sanık ..."in bahsini ettiği altınları almak amacıyla geldikleri, sanık ..."in numune (gerçek) altın verip inanç oluşturduktan sonra, anlaşmaya konu diğer altınları getireceğini belirtip sanık ..., şikayetçiler ...ten 34.500 TL, 1451 USD, 3205 Avro"yu alarak sanıklar ... ve ..."ün bulunduğu araca binmek suretiyle uzaklaşmaları sırasında yakalandıkları şeklindeki eylemlerinin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabul ve uygulamasında isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu tamamlandığı halde, teşebbüs aşamasında kaldığı düşüncesiyle TCK"nın 35. maddesinin uygulanması suretiyle sanıklara eksik ceza tayini, ayrıca sanıkların, aynı anda katılan... ve şikayetçiler... ve ..."den aynı ortamda haksız menfaat temin ettiklerinin anlaşılması karşısında TCK"nın 43/2. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hususları aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ... ve ... müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 11.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.








    Hemen Ara