Esas No: 2020/242
Karar No: 2022/233
Karar Tarihi: 31.03.2022
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2020/242 Esas 2022/233 Karar Sayılı İlamı
Ceza Genel Kurulu 2020/242 E. , 2022/233 K."İçtihat Metni"
Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : (Kapatılan) 15. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Ağır Ceza
Sayısı : 296-456
Nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda sanıklar ... ve ...'in, TCK'nın 37/1. maddesi yollamasıyla 158/1-f-son, 62/1 ve 52/2-4. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 2 yıl 6 ay hapis ve 83.320 TL adli para cezası, aynı Kanun'un 204/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, adli para cezalarının taksitlendirilmesine ve her iki suç yönünden de TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına ilişkin ... 5. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 23.12.2013 tarihli ve 296-456 sayılı hükümlerin sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesince 04.11.2019 tarih ve 8613-10641 sayı ile onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 05.02.2020 tarih ve 90463 sayı ile;
"Uyuşmazlık; sanık ... hakkında bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik; sanık ... hakkında ise bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan verilen mahkûmiyet kararlarının eksik inceleme ile verilip verilmediği hususuna yöneliktir.
Somut olayda; sanıklardan ...'in Halkbankası ... Atisan Sanayi Şubesi müşterilerinden ... Yazılım firmasına ait 8295769 ve 8295770 nolu, yine aynı Bankanın ... Toptancıhali Şubesi müşterilerinden ...'ya ait 9403703 nolu 3 adet çek yaprağının sahte oluşturulmuş suretlerini bir şekilde ele geçirdiği, bu çekleri doldurup piyasaya arzetme konusunda plan yaptığı ve diğer sanık ...'e de kendisinin ayarlayacağı ilişkilerde yapılacak görüşmede hazır bulunması ve teslim ettiği çekleri doldurup veya ciro edip gelen kişilere vermesini teklif ettiği, sanık ...'ın da para karşılığı bu teklifi kabul ettiği, bu plan doğrultusunda sanık ...'in önceden tanıdığı ... aracılığıyla güvenlik kamerası sistemi kurulması işi ile uğraşan müşteki ...'e ulaştığı ve müştekiye Polatlı ilçesinde bir şirkete güvenlik kamerası kurulması işinin olduğunu söyleyerek bunu yapıp yapamayacaklarını sorduğu, müştekinin de yapabileceklerini söylemesi üzerine karşılığında kendilerinden komisyon olarak 10.000 TL para istediği, müşteki ... ve gayriresmî ortağı olan ... tarafından teklifin kabul edilmesi üzerine yanlarına ... ... isimli şahsı da alarak işin yapılacağı Polatlı'daki binaya giderek keşif yaptıkları ve sanık ...'le işin toplam 102.000 TL bedelle ve ödemenin yarısının işin başında çekle, diğer yarısının ise iş bitiminde nakit olarak yapılması hususunda anlaştıkları, bilahare müşteki ..., ... ve sanık ...'in, sanık ...'in iş sahibi ... olarak tanıttığı sanık ... ile buluştukları, bu buluşma sırasında sanık ...'in anlaşma gereği başlangıçta verilecek 52.000 TL bedel karşılığında suça konu 3 adet sahte çeki yazıp müşteki ...'e vererek buluşma yerinden ayrıldığı, aynı buluşma sırasında müşteki ...'in 2.500 Euro ve 5.000 TL'yi komisyon karşılığında sanık ...'e verdiği, bilahare müşteki ...'in yaptığı piyasa araştırması sonucu müşteki ...'ın sahibi ve yetkilisi olduğu ... firmasının ... Şubesi ile görüşerek malzeme alımı konusunda bu şirketle anlaştığı ve malzemeler karşılığında sanık ...'ın kendisine verdiği suça konu çeklerin bilgilerini anılan firmanın ... Şubesine faksla gönderdiği, firmanın herhangi bir sorun olmadığını bildirmesi üzerine müşteki ...'in çekleri ... firmasının ... Şubesine götürdüğü, burada şirket çalışanlarından biri ile çekleri kontrol ettirmek amacıyla Halkbankası Balgat Şubesine gittikleri ancak mesai saatinin bitmesi nedeniyle çekleri kontrol ettiremedikleri, banka güvenlik görevlisinin elle yaptığı kontrolde sahte olmadıklarını söylemesi üzerine müşteki ...'in çekleri ... firmasının ... Şubesinin yetkilisine teslim ettiği, çeklerin daha sonra ... ilinde bulunan şirket merkezine gönderilmesinden sonra burada yapılan kontrolde sahte olduklarının anlaşılması karşısında, her iki sanığın fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle resmî belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia ve kabul edilmiştir.
Sanık ... aşamalarda değişmeyen savunmalarında, atılı suçlamayı reddederek, ...'ü birkaç yıldır tanıdığını, ...'i ise ... vasıtasıyla yeni tanıdığını, 2012 yılı Ekim aylarında paraya ihtiyacı olunca ...'ten 1.000 TL borç para aldığını, ödeyemeyince müştekilerin ... İskilip'teki evine gidip babası ile görüştüklerini, babasının kendisini arayıp durumu söylemesi üzerine ...'ü arayarak; borcu inkâr etmediğini, ödeyeceğini bildirdiği, adı geçenin ise kendisine verdiği paranın ...'in parası olduğunu söyleyerek faizi ile birlikte ödemesini söylediğini, bu hususu konuşmak için 23.02.2013 tarihinde Kızılay'da Milli Piyango binası önünde buluştuklarını, bir araç ile Siteler semtinde adresini bilmediği bir tamirci dükkânına gittiklerinde, müştekilerin zorla senet ve üzerini okuyamadığı ne yazdığını bilmediği iki tane kağıt imzalatmaya çalıştıklarını, imzalamak istemeyince kendisini darp ettiklerini, ellerine bastıklarını, bir fırsatını bulup kaçarak 155'i aradığını, kendisini hırsız diye yakalattıklarını, darp edildiğine dair rapor aldığını ve şikâyeti üzerine ... ve ... hakkında açılan davada ... 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/188 esas sayılı dosyada 25.03.2013 tarihinde sanıklara atılı suçun yağma suçuna dönüşebileceği iddiasıyla dosyayı görevsizlik kararı vererek Ağır Ceza Mahkemesine gönderdiğini, ... isimli şahısla birlikte iddia edildiği gibi bir eylemde bulunmadığını, kendisine fotoğrafı gösterilen ...'i '...' olarak tanıdığını ve ...'ün getir-götür işlerini yapan, yanında gördüğü bir şahıs olduğunu, hatta bir kez ...'e olan borcunu ödemesi hususunda üstü kapalı olarak kendisini tehdit ettiğini beyan etmiştir.
Sanık ... müdafisi kovuşturma aşamasında sanık beyanları doğrultusundaki savunmalarına ek olarak; suç tarihinden yaklaşık olarak iki ay sonrasına ait, 31.05.2013 tarihli, müvekkili sanık ... tarafından dolandırıldığı iddia edilen ...'ün müvekkiline başka bir şirketinin işleri için verdiği vekâletname suretini ve sanığın bu vekâletname uyarınca tahsil ettiği 70.000 TL'yi ...'e banka yoluyla havale ettiğine dair makbuzu ibraz etmiştir. Ayrıca ...'ün, müvekkili sanık ...'in yanında, telefonun sesini dışarıya vererek ...'i aradığında, ...'in suça konu çeklerden 20.000 TL bedelli çekin ön yüzündeki yazıların kendisine ait olduğunu söylediğini beyan etmiştir.
Sanık ... ise; daha önce uyuşturucu suçundan cezaevinden çıktığını, ... Köroğlu isimli şahıs vasıtasıyla ... sahte kimliğini edindiğini, ... isimli şahsı da birkaç ay önce gayri meşru işlerle uğraştığı çevresinden tanıdığını, dava konusu olayı organize eden kişinin ... olduğunu, adı geçenin kendisine birilerini dolandıracağını, bu iş için çek ayarlayacağını ve kendisinin sadece çağırdığında bu çeklerin arkasına kaşe vurup imza atacağını, karşılığında para vereceğini söylemesi üzerine teklifini kabul ettiğini ve çekler ile kaşeyi aldığını beyan etmiştir. Bununla birlikte şahıs, 08.04.2013 tarihli müdafisi huzurunda alınan kolluk beyanında '...anlaşma gereği ...'in kendisini çağırdığı kafeye gittiğinde, ...'in yanında adını sonradan öğrendiği ... isimli şahıs ve bir şahıs daha olduğunu, yanında getirdiği iki adet çeki kaşeleyip imzalayarak ...'e verdiğini, her iki şahsın çekleri kontrol ettikten sonra ...'in kendi yanında ...'e bir miktar para verdiğini...' ifade etmesine rağmen; yine müdafisi huzurunda Cumhuriyet savcısına verdiği 09.04.2013 tarihli ifadesinde '...... bana üç çek verdi. Bu çekleri kafeye geldiğinde kaşeyi vurup, imzalayıp, yanımdaki şahıslara vereceksin dedi. Hatırladığım kadarıyla çeklerin ön yüzleri doluydu. Ben arka yüzüne ...'in bana verdiği kaşeyi bastım ve kendi imzamı attım. Çekleri de ...'in yanında gelen önceden tanımadığım kişilere verdim. Sonra bu şahıslar çıkıp gitti...' şeklinde beyanda bulunmuştur. Yine Mahkemedeki 13.08.2013 tarihli ifadesinde '...iki boş çeki yazıp imzaladım, diğer çekin üzeri dolu idi arkasına kaşe basıp ciroladım ve şahıslara verdim, oradan çıktım.' şeklinde ifade vererek; aşamalarda ... tarafından kendisine verilen çek sayısı, çeklerin önceden dolu olup olmadığı ve kendisinin yanında ...'e para verilmesi hususlarında çelişkili beyanlarda bulunduğu anlaşılmıştır.
Katılan ... de, gayriresmî ortağı olan ... aracılığı ile, 10.000 TL komisyon karşılığınıda kendilerine Polatlı ilçesinde bir iş yeri ve depoya kamera sistemi kurma işi teklif eden ... isimli şahıs ve kamera sistemi kurulacak iş yerinin sahibi ... olarak tanıtan ... isimli şahıslar tarafından, iş karşılığı alınacak bedelin yarısı olmak üzere toplam 52.000 TL bedelli üç adet sahte çek verilerek, karşılığında anlaşma gereği ...'in komisyonu olmak üzere 2.500 Euro ve 5.000 TL'si alınmak suretiyle dolandırıldığını beyan etmekle birlikte aşamalarda sürekli çelişkili ifadeler vermiştir. Şöyle ki; 04.04.2013 tarihinde kollukta şüpheli sıfatıyla verdiği ifadesinde '...katılan ... firmasından ... Cengiz ... isimli arkadaşı ile birlikte kamera sistemi için gerekli malzemeler hususunda fiyat aldıktan sonra, ... ve ... ile birlikte Polatlı'ya gittiklerini, burada kendisini ... olarak tanıtan şahıs ile tanıştıklarını, anlaşma sonucu sözleşme imzaladıklarını... ertesi gün ...'dan çekleri aldığını, sonra ...'e vereceği komisyon bedeli olarak 2.500 Euro ve 5.000 TL verdiğini... çekler sahte çıkınca ...'i aradığını ve halledeceğini söylediğini' beyan ederek; bilahare karakolda ... olarak teşhis ettiği sanık ...'i, arkadaşlarına görmeleri hâlinde kendisine haber vermeleri hususunda uyarması sonucu bir arkadaşının bildirmesi üzerine ifade tarihinden dört gün sonra görüldüğü yeri polise ihbar ederek ve bizzat şahsı göstererek yakalanmasını sağladığı anlaşılmıştır. Şahsın Cumhuriyet savcılığında alınan 21.05.2013 tarihli ifadesinde '...çekler Polatlı'da gözümüzün önünde yazıldı, kaşelendi, imzalandı. Kendisini ... olarak tanıtan ... çeklerden kendi firmalarına ait olduğunu söylediği iki çeki doldurdu, imzaladı verdi. Bir de çekmeceden üçüncü bir çeki çıkarttı. Müşteri çeki olduğunu söyledi. Onun da arka yüzünü kaşeledi imzaladı ve bu üç çeki bize verdi. Biz bu çekleri aldıktan sonra ...'ya döndük. Ulus'a gittik. Ben Garanti Bankası'ndan para çektim. Bu paraları ve üzerimdeki paralardan 2.500 Euro ve 5.000 TL'yi ...'e verdim.' şeklinde beyanda bulunmuştur. Mahkemede verdiği 13.08.2013 tarihli ifadesinde ise '...işin Polatlı'da olduğunu söyleyince, üçümüz; yanımızda ... ... da olduğu hâlde Polatlı'ya gittik. Karakola yakın bir binaya sistemin kurulacağı yer olark belirttik. Ben de yapılacak işler konusunda keşif yaptım. Hatta ... iş sahibi ile telefonda konuştu. Ancak karşı taraftaki şahsın kim olduğunu ben bilmiyorum. Toplam 102.000 TL bedelle anlaştık. Şahıs 10.000 TL komisyon istedi, ben de kabul ettim. Biz ... Caddesi'ndeki bir börekçiye, ... Börekçisi'ne, üçümüz birlikte gittik. Oraya iş sahibi olan ... olarak bildiğim ...'i ... çağırdı. Şahıs geldi ancak çok fazla konuşmadı. Hep ... konuşuyordu. Şahıs bize suça konu üç adet çeki yazıp verdikten sonra oradan ayrıldı. Ayrıldıktan sonra ...'e 2.500 Euro ve 5.000 TL'yi verdim o da sayarak ...'e verdi... dolandırıldığımı anlayınca ...'i aradım ancak telefonuna ulaşamadım...' şeklinde beyanda bulunmuştur.
...'ün ise soruşturma aşamasında ifadesi alınmamış; kovuşturma aşamasında ise tanık sıfatıyla alınan 09.12.2013 tarihli ifadesinde 'Sanıklardan ...'i tanırım. ...'i tanımam. Ben Teknorata şirketinin gayriresmî ortağı değilim. Müşteki ...'i tanırım. Ben sanık ... ile birlikte müşteki ... ile yaptığımız herhangi bir iş yoktur. Ancak benim sanık ...'den daha önce 1.100 TL alacağım vardı. Ama bilahare çözümledik. Benim sanık ... ile ilgili verdiği çeklerle ilgili bilgim yoktur. Sanık ...'in diğer sanık ... ile ilgili müştekiyi dolandırdığına dair bilgim yoktur. Yine benim ...'in ... ile birlikte ...'e para verdiği konusunda ve birlikte oldukları konusunda bilgi ve görgüm yoktur, ben huzuda bulunan sanığı ...olarak tanırım. Ulus'ta ...'in yanında gördüm.' şeklinde, müşteki ...'in ifadeleri ve Mahkeme kabulü ile tamamen farklı beyanda bulunmuştur.
Dosyada bulunan 13.05.2015 tarihli bilirkişi ... ... tarafından düzenlenen grafoloji raporunda özetle; suça konu çek koçanlarının orijinal olmayıp renkli baskı/kopya yoluyla külliyen sahte oluşturulduğu, 18.04.2013 tarihli, 17.000 TL miktarlı çek ile 17.05.2013 tarihli 15.000 TL miktarlı çekin düzenleme el yazıları ile keşideci adına atfen imzaların ...'in elinden çıktığı, 17.06.2013 tarihli, 20.000 TL miktarlı çekin düzenleme el yazıları ve keşideci ... adına atfen imzanın ...'in elinden çıkmadığı, çekin arka yüzü 1. ciranta (... Yazılım İnş. Elek. Müh. San. Tic. Ltd. Şti.) imzasının ...'in elinden çıktığı ve çeklerin aldatma kabiliyetinin bulunduğu bildirilmiştir.
Sanık ... müdafisinin iddiaları doğrultusunda, 20.000 TL bedelli çekin ön yüzündeki yazıların müşteki ...'e ait olup olmadığı hususunda, adı geçenin yazı ve imza örneği alınıp, bilirkişi incelemesi yaptırılmakla birlikte, 11.11.2013 tarihli bilirkişi ... ...tarafından düzenlenen raporda özetle; suça konu 20.000 TL bedelli çekin ön yüzünde bulunan yazıların müşteki ...'in eli ürünü olup olmadığı hususunda bir kanaate varılamadığı, ancak adı geçene ait bol miktarda samimi (not defteri, mektup, ajanda, telefon fihristi, banka dekontu, dilekçe v.b.) mukayese yazıları ile huzurda alınacak çekteki yazılar ile uyumlu mukayese yazılar gönderildikten sonra bir kanaat bildirmenin mümkün olduğu açıklanmıştır.
Sanık ... ile katılan ...'in ifadelerinde geçen, katılan ile ... hakkında, sanığa yönelik eylemleri nedeniyle açılan dava Mahkemesince araştırılmamıştır. Bilahare tarafımızca UYAP üzerinden yapılan incelemede; sanıklar hakkında TCK 150/1. md delaletiyle 106/2/c, 86/2, 53 ve 63 md.leri uyarınca ... 23. Asliye Ceza Mahkemesine açılan davada, Mahkemece 25.03.2013 tarihinde 2013/188-196 sayılı karar ile yağma suçu açısından değerlendirme yapılmak üzere görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği, karşı görevsizlik sonucu Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 18.09.2013 tarihli, 2013/12054 esas, 2013/8817 karar sayılı kararı ile Ağır Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırıldığı ve ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas, 2014/149 karar sayılı kararı ile ... hakkında tehdit suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kasten yaralama suçundan beraat; ... hakkında kasten yaralama suçundan şikâyetten vazgeçme nedeniyle düşme, tehdit suçundan beraat kararı verildiği, kararı sadece ...'ün temyiz ettiği, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 20.04.2017 tarihli, 2015/25115 esas, 2017/12621 karar sayılı ilamı ile tehdit suçu yönünden karar verilmesine yer olmadığına, kasten yaralama suçu yönünden düzelterek onama kararı verildiği anlaşılmıştır. Bununla birlikte ilgili dosyanın gerekçeli kararında, özellikle inceleme konusu dosyanın katılanı ... ve tanık ...'ün ifadelerinde anlatılan olayda, suça konu çeklerin verilme sebebi tamamen farklı anlatılmıştır. Sanık ...; bu dosyada da taraflar ile aralarındaki anlaşmazlığın ...'ten aldığı 1.000 TL borcu ödeyememesinden kaynaklandığını söylemektedir. Oysa ki ... ve ... -her ne kadar aşamalarda kendi içerisinde ve karşılıklı olarak çelişkiler içerse de- ifadelerinde temel olarak; ...'in piyasada ödeme tarihi yaklaşan çekleri olduğunu, bunları ödemede sıkıntı yaşadığı için hatır çeki arayışına girdiğini, bu konuyu ... ile paylaştığını, bu olayı duyan ...'in ...'e; ... isimli bir tanıdığı olduğunu, onun da nakit paraya ihtiyacı olduğunu, 9-10.000 TL nakit para karşılığında hatır çeki verebileceğini söylemesi üzerine, adı geçenin durumu ... ile paylaştığı, ...'in teklifi kabul etmesiyle, tarafların ... Caddesi'nde bir kafede buluştukları, ... isimli şahsın verdiği hatır çekleri karşılığında ...'in de ...'a 2.500 Euro ve 5.000 TL para verdiğini, daha sonra ...'in bu çekleri borçlu olduğu ... isimli firmaya verdiğini, çeklerin sahte çıkması üzerine meseleyi konuşmak için ... ile buluştuklarını, adı geçene neden sahte çek verdiklerini sorduklarında ellerinden kaçtığını ve kendisini darp edip tehdit ettikleri yönünde şikâyetçi olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar sonucu görüleceği üzere, sanık ...'in tamamen sahte olarak üretilmiş suça konu çekleri, ... Yazılım adlı firmanın sahte oluşturulmuş kaşesi ile ... adını kullanarak doldurup ciro etmek suretiyle ...'e vererek resmî belgede sahtecilik suçunu işlediği sabit olmakla birlikte; sanıklara atılı bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçu ve sanık ... yönünden resmî belgede sahtecilik suçundan verilen mahkûmiyet kararlarının eksik inceleme ile verildiği anlaşılmaktadır. Şöyle ki;
1- Mahkemece öncelikle yukarıda bahsi geçen ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas, 2014/149 karar sayılı dosyası getirtilip incelendikten sonra; müşteki ... ile ...'ün inceleme konusu dosyamızda kendi içerisinde çelişkili ifadeleri ile tamamen farklı bir olayı anlatan bahse konu dosyadaki ifadeleri okunup diyeceklerinin sorulması,
2- Mahkemenin iddianame anlatımıyla bağlı olması karşısında; ayrıca ...'e ifadeleri arasındaki çelişkilerin sebebi, daha önceden tanımadığı ... olarak bildiği ...'i arkadaşlarının bildirmesi üzerine nasıl yakalattığı, arkadaşlarının şahsı nasıl tanıdığı, Polatlı'ya kimlerle ve kaç kez gittiği, burada ... olarak tanıtılan ...'i görüp görmediği, bir sözleşme imzalanıp imzalanmadığı, imzalanmışsa aslı ya da suretinin ibrazı, çeklerin nerede verildiği, 2.500 Euro ve 5.000 TL'nin kim tarafından kime verildiği, ...'ün ve ...'in ifadelerine karşı beyanları sorularak, Halkbank ... Toptancıhali Şubesi müşterilerinden ...'ya ait 9403703 nolu, 20.000 TL bedelli çekteki yazıların ...'e ait olup olmadığının tespiti için huzurda çekteki yazılarla uyumlu imza ve yazı örneklerinin alınıp, ayrıca samimi imzalarını ve yazılarını içerir belgelerin kamu kurum ve kuruluşlarından temin edilerek bilirkişi incelemesi yapılması; ...'e sanık müdafisinin dilekçesinde belirttiği '...'in yanında, telefonun sesini dışarıya vererek ...'i aradığında, ...'in suça konu çeklerden 20.000 TL bedelli çekin ön yüzündeki yazıların kendisine ait olduğunu söylediği...' hususunun doğru olup olmadığının sorulması; yine ...'e ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas, 2014/149 karar sayılı dosyası da okunup diyecekleri sorulduktan sonra, aşamalardaki ifadelerinde sanık ... tarafından kendisine verilen çek sayısı, çeklerin önceden dolu olup olmadığı ve kendisinin yanında ...'e para verilmesi hususlarında çelişkinin giderilmesi,
3- ...'e ... ... isimli şahsın açık adres ve kimlik bilgileri sorulup, gerektiğinde kolluk marifetiyle adı tespit edilip, dava konusu olaya ilişkin tanık olarak beyanın alınması, Polatlı ilçesine gidip gitmediği, ... adıyla tanıtılan ...'i görüp görmediğinin sorulması, gerektiğinde teşhis yaptırılmasından sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği değerlendirilmiştir.
Ayrıca kabule göre de; sanıkların elde ettikleri haksız menfaat miktarı, ... için verildiği iddia edilen komisyon miktarı olan 2.500 Euro ve 5.000 TL iken; TCK'nın 158/-1-f-son maddesi temel ceza tayin edilirken, verilen sahte çeklerin toplam miktarı esas alınmak suretiyle adli para cezası da fazla tayin edilmesinin hukuka aykırı olduğu," görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
CMK'nın 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesince 04.06.2020 tarih ve 955-4822 sayı ile itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık ... hakkında resmî belgede sahtecilik suçundan verilen mahkûmiyet hükmü Özel Dairece onanmak suretiyle kesinleşmiş olup itirazın kapsamına göre inceleme sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerine ilişkin olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan eksik araştırma ile karar verilip verilmediğinin belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
... Elektronik Güvenlik Sistemleri İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ yetkilisi katılan ... vekili Av. ...'in 12.03.2013 havale tarihli dilekçesi ile; "Daha önceden müvekkil şirketten malzeme satın almış olan ve 'Solaris Mobilya ve İnşaat' kartvizitini kullanan ... ... (kesin olarak bilinmiyor) isimli şahıs, 15.02.2013 tarihinde iki kişi ile birlikte, müvekkil şirketin Kabil Cad. (Eski 4. Cad.) 67/B Öveçler, ... adresindeki şubesine gelmişlerdir. Müvekkil şirket personeli olan ... ..., şüpheli/şüpheliler ile ilgilenmiştir. ... isimli şahıs, 'PTT Evleri, 1556/1 Sok. No:10/2-3-4 Siteler ...' adresinde iş yeri olduğunu beyan etmiştir. Ayrıca Maltepe'de bir ofisi bulunmaktadır. Ofisin yeri hakkında ... ...'tan daha açık bilgi alınabilir. ... isimli şahıs 532 633 .. .. ve 536 445 .. .. numaralı telefonları kullanmaktadır. Şüpheli/şüphelilerin iş yerine gelişinde, iş yerindeki kameralar ile kayıt yapılmıştır. Kamera kaydına ilişkin CD dilekçe ekinde sunulmuştur. 15.02.2013 tarihine ait kamera kaydında göre saat 17.18 sıralarında ilk olarak iş yerine ... isimli şahıs girmiştir. Ardından iki kişi daha iş yerine girmiştir. Çekleri, müvekkil şirkete teslim eden şüpheli, koltuğa ilk oturan kişidir. Şahsın, müvekkile ait iş yerine geldiği ve kameralara baktığı görülmektedir. Sahte çekleri teslim eden şüpheli, 20.02.2013 tarihinde saat 17.27 sıralarında tek başına, sahte çeklerle birlikte müvekkilin iş yerine gelmiştir. Müvekkil şirket personeli olan ... şüpheli ile ilgilenmiştir. Bu sırada şüphelinin getirdiği çeklerin sahte olup olmadığı cihazla kontrol edilmiş, sahte olabileceği düşüncesi ile ...'deki yetkililere haber verilmiştir. Müvekkil şirketin personeli ..., saat 17.32 sıralarında şüpheli ile birlikte çekin sahte olup olmadığını kontrol etmek üzere civardaki bankalara gitmek üzere iş yerinden çıkmış, ancak bankalardan herhangi bir bilgi alınamamıştır. Şüpheli, ... ile birlikte iş yerine geri dönmüştür. Saat 17.42 sıralarında şüpheli, şirket personellerinden ... ... ile birlikte Halkbankası Balgat Şubesine gitmek üzere iş yerinden çıkmışlardır. Dışarıda kendisini araçta bekleyen diğer şahısla birlikte (bu şahıs 15.02.2013 tarihinde şüpheli ile birlikte iş yerine gelen 3. kişidir), banka şubesine gitmişlerdir. Bankaya ait kamera kayıtları incelendiğinde şüphelilere ait görüntüler temin edilebilir. Bankadan herhangi bir bilgi alınamayınca saat 18.08 sıralarında şüpheli ile ..., müvekkile ait iş yerine geri dönmüşlerdir. Şüpheli söz konusu çekleri kontrol edilmek üzere müvekkil iş yerine bırakmış ve o tarihten sonra bir daha iş yerine gelmemiştir. Şüpheli, ... Yazılım İnşaat Elektronik Mühen. San. ve Tic. Ltd. Şti. adına düzenlenmiş Halkbankası Atisan Sanayi Sitesi Şubesine yönelik 18.04.2013 tarihli, 17.000 TL tutarlı, 8295769 nolu sahte çek, 17.05.2013 tarihli, 15.000 TL tutarlı, 8295770 nolu sahte çek ile ... adına düzenlenmiş, Halkbankası Toptancıhali Şubesine yönelik 17.06.2013 tarihli, 20.000 TL tutarlı, 9403703 nolu sahte çeki müvekkil şirket çalışanlarına teslim ederek ortadan kaybolmuştur. Şüpheli tarafından çeklerin içine konularak teslim edildiği, üzerinde 'Teknorota Bilgisayar İnşaat Turz. Elektrik San. Tic. Ltd. Şti.' yazılı zarf ekte şeffaf dosya içinde sunulmuştur. Söz konusu zarf üzerinde parmak izi incelemesi yapılmasını hâlinde şüpheliye ait parmak izi bulunması ihtimali bulunmaktadır. Çeki veren şahıs, ...'nın ortağı olduğunu söylemiş, ancak ... bu şahısların ortağı olmadığını daha sonra iş yerine geldiğinde müvekkilin personellerinden ...'a söylemiştir. Şüpheliler, birbiri ile çelişen beyanlarda bulunmuşlardır." şeklinde şikâyette bulunması üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/41571 sayılı dosyası ile soruşturmaya başlanılmıştır.
Kolluk tarafından düzenlenen 04.04.2013 tarihli teşhis tutanağına göre; aralarında sanığın da bulunduğu 7 kişinin tanık ... ...'a gösterilerek suça konu çekleri ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketine getiren ve bankaya birlikte gittikleri şahsın kendisine gösterilen şahıslar arasında olup olmadığı sorulduğunda tanık ... ...'ın, katılan ...'i kesin ve net olarak teşhis ettiği,
Kolluk tarafından düzenlenen 04.04.2013 tarihli fotoğraf teşhis tutanağına göre; sabıkalılar albümünde bulunan fotoğrafların içine sanık ...'in de fotoğrafı konularak katılan ...'e gösterildiğinde sanık ...'i kesin ve net olarak teşhis ettiği,
Kolluk tarafından düzenlenen 08.04.2013 tarihli CD izleme tutanağına göre; katılan ...'ın yetkilisi olduğu ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketinin ... Şubesine ait 20.03.2013 tarihli kamera görüntülerinde katılan ... ile tanık ... ...'ın birlikte saat 18.08.32'de şubeye giriş yaptıkları, katılan ...'in saat 18.08.43'te elindeki zarfı bir görevliye teslim ettiği, saat 18.09.35'te de şubeden çıktığı,
Halkbankası Atisan Sanayi Şubesinin 13.05.2013 tarihli ve 131 sayılı yazısına göre; ... Yazılım İnşaat Elektronik Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti'nin şube müşterisi olduğu ve 423/10111480 numaralı hesabının bulunduğu, ilgili çeklerdeki keşideci imzalarının şirket yetkililerine ait olmadığı, 8295769 numaralı çekin 15.000 TL olarak 20.12.2012 tarihinde; 8295770 numaralı çekin ise 12.000 TL olarak 20.11.2012 tarihinde takastan ödendiği,
Halkbankası Toptancıhali Şubesinin 14.05.2013 tarihli yazısına göre; ... adına çek hesabı olduğu, ilgiliye çek karnesi verildiği ve bu çeki hâlen kullandığı, fotokopisi gönderilen çek yaprağının sahte olduğu kanaatinin bulunduğu, zira aynı serideki çekin 25.02.2013 tarihinde takasa ibraz edilip ödemesinin yapıldığı, aynı seride iki çek yaprağının olmasının mümkün olmadığı, yazı ekindeki vergi levhasına göre mükellefin ..., ticaret unvanının "Arlılar Sebze Meyve Komisyoncusu" olduğu,
... 9. Noterliğince düzenlenen 03.01.2013 tarihli ve 322 yevmiye numaralı imza sirkülerine göre; ... Elektronik Güvenlik Sistemleri İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'nin yönetim kurulu başkanı katılan ...'ın 3 yıl süre ile münferit imzası ile şirketi temsil ve ilzama yetkili kılınmasına karar verildiği,
Kazan Noterliğince düzenlenen 04.01.2012 tarihli ve 177 yevmiye numaralı imza sirkülerine göre; ... Yazılım İnşaat Elektronik Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti'nin 20.09.2011 tarihinden itibaren 10 yıl süre ile münferiden yetkililerinin ... ve ... olduğu,
Altındağ 1. Noterliğince düzenlenen 31.05.2013 tarihli ve 7200 yevmiye numaralı vekâletnameye göre; Ehit Tarım Ürünleri Medikal Enerji Elektronik İnşaat Hırdavat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti'yi temsilen tanık ...'ün Mürsel Sözer isimli şahıstan alacağından dolayı sanık ...'i hesaplardan para çekme ve çek tahsil etme hususlarında vekil tayin ettiği,
Suça konu çeklerin arkasında imzalı kaşesi bulunan "Teknorota Bilgisayar İnşaat Turizm Elektrik Sanayi Ticaret Ltd. Şti. (Dikmen Caddesi, 113/C Dikmen ...)"nin Başkent Vergi Dairesi Müdürlüğünden sorulduğu ve 22.05.2013 tarihli ve 4866 sayılı cevabi yazıya göre; tarh dosyasının tetkikinde şirketin "Ehlibeyt Mahallesi, C. Atıf Kansu Caddesi, 8. Sk, 1/9, Çankaya" adresinde faaliyette iken 28.02.2011 tarihi itibarıyla adresinde bulunmadığından resen terkin edildiği, şirketin mükellef olduğu dönemde müdürünün ... olduğu, 05.11.2010 tarihi itibarıyla da şirket müdürünün ... olduğu,
Ticaret Sicili Müdürlüğünün 17.05.2013 tarihli ve 27203 sayılı yazısına göre; Teknorota İnşaat Elektrik Bilgisayar Kırtasiye Danışmanlık Turizm Ticaret Ltd. Şti'nin tescil tarihinin 22.05.2002, durumunun faal, yetkilisinin 27.10.2010 tarihli karar ile 20 yıl süreyle temsil ve ilzama yetkili kılınan ... olduğu,
Ticaret Sicili Müdürlüğünün 23.05.2013 tarihli ve 28632 sayılı yazısına göre; ... Yazılım İnşaat Elektronik Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti'nin tescil tarihinin 25.08.2000, durumunun faal, yetkililerinin 20.01.2009 tarihli karar ile 10 yıl süreyle temsil ve ilzama yetkili kılınan ..., 01.11.2011 tarihli karar ile ise 10 yıl süreyle temsil ve ilzama yetkili kılınan ... ve ... olduğu,
Doküman inceleme uzmanı ... ...tarafından düzenlenen 11.11.2013 tarihli bilirkişi raporuna göre; suça konu çeklerden Halkbank Toptancıhali Şubesine ait hesaptan ... adına 17.06.2013 tarihinde 20.000 TL tutarında keşide edilen 9403703 numaralı çekin ön yüzünde bulunan yazılar ile katılan ...'in mukayese yazıları arasında yapılan inceleme ve karşılaştırmada mukayese yazıların az ve kifayetsiz olduğu ve bu nedenle katılan ... eli ürünü olup olmadığı konusunda bir kanaat bildirmenin mümkün olmadığı,
Kriminalistik-Grafoloji Uzmanı ... ... tarafından düzenlenen 13.05.2013 tarihli bilirkişi raporuna göre; suça konu üç adet çekin orijinal olmayıp renkli baskı/kopya yoluyla külliyen sahte olarak oluşturulduğu ve aldatma kabiliyetinin bulunduğu, 18.04.2013 tarihli ve 17.000 TL tutarındaki çek ile 17.05.2013 tarihli ve 15.000 TL tutarındaki çekteki düzenleme el yazılarının ve keşideci imzalarının sanık ...'in elinden çıktığı, 17.06.2013 tarihli ve 20.000 tutarındaki çekteki düzenleme el yazılarının ve kişideci imzalarının sanık ...'in elinden çıkmadığı ancak arka yüz birinci ciranta imzasının sanık ...'in elinden çıktığı,
15.03.2013 tarihli ve 2013/3310 sayılı emanet eşya makbuzuna göre; Halkbank Toptancıhali Şubesine ait keşide yeri ..., keşide tarihi 17.06.2011, çek numarası 9403703, alacaklısı ... Yazılım İnş. Elektrik Müh. San. ve Tic. Ltd. Şti. olan 20.000 TL bedelli çek aslı, Halkbank Sanayi Sitesi Şubesine ait keşide yeri ..., keşide tarihi 18.02.2013, çek numarası 8295769, alacaklısı Teknorota Bilgisayar İnş. Tur. Ltd. Şti. olan 17.000 TL bedelli çek aslı ve Halkbank Sanayi Sitesi Şubesine ait keşide yeri ..., keşide tarihi 17.05.2013, çek numarası 8295770, alacaklısı Teknorota Bilgisayar İnş. Tur. Ltd. Şti. olan 15.000 TL bedelli çek aslının adli emanete alındığı,
Anlaşılmaktadır.
Katılan ...'ın Yerel Mahkeme kararından sonra ibraz ettiği 06.02.2014 tarihli dilekçesi ile; karar duruşmasına geldiğinde başka bir suçtan tutuklandığını, bu nedenle zararının sanık ...'in babası İsmail Sert tarafından tazmin edildiğini mahkemeye bildiremediğini, şikâyetten vazgeçtiğini belirttiği,
UYAP Bilişim Sistemi kayıtlarına göre; katılan ...'ın başka bir dosyadan hakaret ve şantaj suçlarından verilen mahkûmiyet hükmü nedeniyle 23.12.2013 tarihinde hükümlü olarak cezaevine konulduğu,
20.02.2013 günü saat 15.30'da belirlenen gösterge niteliğindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası kurlarına göre; Euro alış fiyatının 2,3791 TL, satış fiyatının ise 2,3834 TL olduğu,
Diğer yandan UYAP Bilişim Sisteminde "Ayrıntılı taraf bilgileri" sekmesi üzerinden ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas sayılı dosyasının incelenmesinde;
Sanık ...'in ve katılan ...'ın incelemeye konu dosyadaki beyanlarında geçen ve 23.02.2012 tarihinde Siteler'de gerçekleştiği belirtilen olaya ilişkin kolluk tarafından düzenlenen 23.02.2013 tarihli olay ve yakalama tutanağında; saat 14.40 sıralarında hırsızlık olayı şüphelisinin vatandaşlar tarafından yakalandığının ihbar edilmesi nedeniyle olay yerine gidildiğinde ...'in sanık ...'i kolundan tutarak ekip otosuna getirdiğinin ve şahısların polis merkezine intikal ettirildiklerinin belirtilmesi üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/32533 sayılı dosyası ile soruşturmanın başlatıldığı ve 14.03.2013 tarihli ve 11153-4536 sayılı iddianame ile ... ve ... hakkında ...'e yönelik hukuki alacağını tahsil etmek amacıyla yağma yapmak, birden fazla kişi ile tehdit ve basit yaralama suçlarından kamu davası açıldığı,
Söz konusu kamu davası kapsamında;
Sanık ...'in şikâyetçi sıfatıyla 23.02.2013 tarihinde Kollukta; "... isimli şahsı inşaat malzemesi alışverişi sırasında tanıdım. ... isimli şahsı da ...'ün yanında görüp tanıdım. ...'ten yaklaşık 2 ay kadar önce 1.000 TL borç para aldım. Karşılığında 35 gün vadeli, 1.000 TL'lik bir senet yapıp verdim. Borcumu ödeyemedim. Kendisi sürekli olarak telefonla arayıp görüşmek istediğini söyledi. Buluştuğumuzda yanında ... isimli şahıs vardı. Her ikisi de parayı ödememi, paralarını kimsede bırakmayacaklarını söyleyerek üstü kapalı bir şekilde tehdit ettiler. Bu şahıslar babamın yanına gittiler. Babam da arayıp 'Böyle bir borcun varsa öde.' dedi. 'Onları ...'ya gönder ben burada çözmeye çalışacağım.' dedim. ...'ya döndüklerinde ... ve ... geldiler, arabaya bindim. ... '5 dakika bizim iş yerine gidelim, orada konuşalım, iş yerinde tadilat işleri var, bakarsın belki hesabı bu işleri yapıp kapatırsın.' dedi. Sitelerde tam adresini bilmediği bir tamirci dükkânına geldik. Yazıhane bölümünde ... ve ... tekme ... girişip darp ettiler. ... yazılı bir kâğıt ile boş bir senet getirip imzalamamı söyledi. İmzalamayacağımı söyleyince ellerimi masanın üzerine koydurup ayakları ile ellerime bastı. 'Seni gece çiftliğe götürüp burada keseceğiz.' dediler. 'Tamam parayı bulacağım.' dedim. Yazıhane kapısının açık olmasını fırsat bilerek onların da dalgınlıklarından yararlanarak bir anda koşarak dışarı çıktım. Yakalatmak için 'Hırsız kaçıyor.' diyerek bağırdılar. Vatandaş hırsız zannedip yakaladı. 155 polisi aradım, polis ekibi geldi, şikâyetçiyim.",
Mahkemede; "Olay tarihinde sanık ...'den 1.100 TL borç para almıştım, bu parayı da sanık ..., huzurda bulunan sanık ...'dan alarak bana vermişti. Ben inşaat işleri yaptığım için ve bu para karşılığında ...'e inşaat işleri yapacaktım ve bu şekilde parayı ödeyecektim. Hatta sanık ..., sanık ...'den 3.000-5.000 TL gibi paralar almış ve bu paralar karşılığı da ...'ın birtakım işlerini yapacağını veya benim tarafımdan yaptırılacağını söyleyerek ...'ı da dolandırmıştır. Sanık ..., ...'den alacaklarını isteyince o da beni göstermiş, hatta benim kaçtığımı da söylemiş. Bunun üzerine ...'da bulunan babamın yanına gitmişler. Babam da borç için beni aradı. Ben de ...'da olduğumu söyledim, 'Gelsinler görüşelim.' dedim. Sitelerde görüştük. Sanık ... bir senet çıkartarak 'Bunu imzala.' dedi. Ben de imzalamadım. ... benim ellerime falan da vurmaya başladı. Bunun üzerine kaçmaya başladım, hatta 'Hırsız var.' diye bağırınca beni esnaf yakaladı. Benim ...'e sonuç olarak 1.100 TL borcum vardı. Bu olaydan sonra da ...'e olan borcumu ödedim. Senet imzalanma sırasında 'Bu paraları ödeyeceksin, yoksa senedi imzalayacaksın, yoksa seni öldürürüm.' diye beyanda bulunmuştur. ...'in nerede olduğunu bilmiyorum. Sanık ...'ın bana karşı herhangi bir tehdidi olmadı. Sadece kapıdan çıkacağım sırada ..., sanık ...'a 'Onu yakala.' dedi. ... da beni çıkmak üzereyken yakalamaya çalıştı, yakalamak için sırtıma da vurdu, ancak yakalayamadı. Sonuç olarak sanık ...'dan şikâyetçi değilim, sanık ...'den şikâyetçiyim, onun yönünden davaya da katılmak istiyorum. ...'ın bana karşı herhangi bir tehdidi söz konusu olmamıştır.",
Şeklinde beyanda bulunduğu,
Katılan ...'in şüpheli sıfatıyla 23.02.2013 tarihinde Kollukta; "Siteler, Selçuk Cad., No: 137/7 adresinde faaliyet gösteren Kartal Oto Galeri isimli iş yerini işletirim. ...'ü uzun zamandır tanırım, arkadaşımdır. Yaklaşık bir hafta önce arkadaşım ... ile Ulus semtinde buluştuk ve kendisine ...'de bir firmaya borcum olduğunu, firmada çeklerimin olduğunu, sıkışık durumda olduğumu, çeklerimin yazdırılacağını, bu nedenle firma ile görüştüğümü, bana firma yetkililerinin borcumu vadelendireceklerini, bunun için birer ay vadeli hatır çeki istediklerini söyledim. Nadir de bana çekinin olmadığını söyledi. Bu görüşmemizden üç gün sonra ... beni aradı. Bir arkadaşının hatır çeki ayarlayabileceğini söyledi. Ancak bu şahsın 9.000 TL çek ödemesi olduğunu, bu parayı kendilerine vermem durumunda bana hatır çeki verebileceklerini söylediklerini iletti. Ben de 'Tamam.' diyerek yanıma 2.500 Euro ve 5.000 TL alıp 20.02.2013 günü sabah saatlerinde Ulus semtinde Karaköy Börekçisi adlı iş yerinde arkadaşım ... ile buluştum. Yanında daha önce görmediğim kendisini ... olarak tanıtan şahıs ... isimli şahsı kuzeni olarak tanıttı. ... isimli şahıs da kendisinin ... adlı firmasının olduğunu, hafta sonu 9.800 TL tutarında bir çek ödemesinin olduğunu, bu çekin parasının kendisine borç olarak vermemi, bana vereceği hatır çekinin ilkinin 10.000 TL'sini daha sonradan benim vermiş olduğu çeklerin miktarından düşeceğini, kalan miktarı ise kendisine sonradan ödeyebileceğimi söyledi. Şahıs boş çek koçanlarından bir tanesini 17.000 TL tutarında olmak üzere 18 Mart 2013 vadeli yazdı. Diğer boş çek yaprağını ise 15.000 TL tutarında, 17 Nisan 2013 vadeli yazarak bana verdi. Ayrıca müşterisinden aldığını belirttiği 20.000 TL tutarındaki çeki ise kaşesini vurarak ciroladı ve bana verdi. ... isimli şahıstan 17.000 TL tutarında, 15.000 TL tutarında ve 20.000 TL tutarında üç adet hatır çekini aldım ve çeklerin bedellerini vadelerinde ödeyeceğimi söyledim. ...'dan almış olduğum üç adet çeki ... ilindeki borçlu olduğum ... adlı firmaya gönderdim. Bankaya sorgulatmak için gönderdiklerini ve bankada çeklerin sahte olduklarını söylediler. Ben de bunun üzerine görüşmemizde ... isimli şahsın telefonunu almıştım, hemen kendisini telefon ile aradım ancak telefonu açmadı. Arkadaşım ...'i arayarak durumu anlattım. ... isimli şahsa ulaşamadığımı söyledim. Birlikte babasının ikamet ettiği İskilip'e gittik. Şahsın babası İsmail'i bulduk, kendisine oğlunun ...isimli şahsı bizimle tanıştırdığını ve bize şahsın kuzeni olduğunu söylediğini ve bu şahsın firmasına ait hatır çeki verdiğini ancak bu çeklerin sahte çıktığını, benim bu çeklere karşılık 2.500 Euro ve 5.000 TL verdiğimi, parayı ...'in aldığını söyledim. Bunun üzerine şahsın babası oğlu ...'i telefon ile arayarak oğlu ile görüştü. Telefonun hoparlörü açıktı, konuşmaları duyuyorduk. ... isimli şahıs ...'e '...'ya gelin buluşalım sizin mağduriyetinizi gidereceğim, çekleri savcılığa verdiniz mi?' dedi. Arkadaşım ... de 'Vermedik.' dedi. ... 'Bir yanlışlık oldu gelin düzeltelim.' dedi ve telefonu kapattı. ...'da Kızılay semti Milli Piyango binası önünde buluştuk. ... bizim aracımıza bindi. 'Beraberce Siteler bölgesinde bir yere oturalım konuşalım.' dedik ve ...'in aracı ile Siteler bölgesine geldiğimizde araç hararet yaptı ve Sitelerde bir oto tamircisine aracı çektik. Tamirci araca bakarken ben ... isimli şahsa 'Çekleri savcıya verdim seni savcılığa götürüp teslim edeceğiz.' dedim. Şahıs bu sözler üzerine aniden kaçmaya başladı. Ben ve arkadaşım kovaladık ancak yakalayamayacağımızı anlayınca 'Hırsız kaçıyor.' diye bağırdık. Bunun üzerine çevreden tanımadığım vatandaşlar şahsı tuttu. Biz de yanına geldik ve şahsı yakalayan bir kişi telefonu ile polisi aradı, kısa süre sonra polis geldi, durumu anlattık. Ben ve ... isimli şahıs polis ekibi ile polis merkezine geldik. Arkadaşım ... de kendi aracı ile geldi. Ben kesinlikle ... isimli şahsı tehdit etmedim, şahsa 'Seni keseceğim.' diyerek ithamlarda bulunmadım. Aksine bu şahıs ve yanında getirmiş olduğu çekleri bana veren ... isimli şahıs benden 2.500 Euro ve 5.000 TL alarak bana sahte çek vermiş ve beni dolandırmışlardır.",
Mahkemede; "Benim müşteki ... ile aramda herhangi bir alacak verecek ilişkisi yoktur. Olay tarihinde diğer sanık ...'e 2.500 Euro ve 5.000 TL verdim, ...'in de, ...'den alacağı varmış, hatta müştekinin beyanına göre ...'in borcu olmadığı gibi 1.100 TL de ...'den alacağı varmış. Ben söz konusu paraları iş yapmak amacıyla sanık ...'e vermiştim. Bilahare müştekinin de haklı olduğunu öğrendim, müştekiye de borcu yokmuş. ... benden aldığı paradan sadece 1.100 TL'sini vermiştir. Olay tarihinde de ben alacağımı isteyince birlikte konuşuyorduk, herhangi bir senet imzalatma söz konusu olmadı, o sırada müşteki aniden kaçtı. Sanık ... de onun peşinden kovalayarak kaçtı. Daha sonra orada olan esnaf müştekiyi yakaladı. Ben üç adet hatır çeki almıştım, esasen o çeklerden önce de benden alınan paralar vardı. Ancak bana verilen bu çekler sahte çıkınca bu çeklere karşılık olmak üzere de sanık ...'e yukarıda belirttiğim 2.500 Euro ve 5.000 TL'yi kendisine verdim, bunu ...'e verip vermediğini bilmiyorum.",
Tanık ... şüpheli sıfatıyla 23.02.2013 tarihinde Kollukta; "Ehit Medikal Ltd. Şti. adlı iş yerini işletirim. ... isimli şahsın arkadaşıyım, uzun yıllardır tanırım. ... isimli şahsı inşaat işi yapması nedeniyle üç yıldır tanırım. 16.02.2013 günü arkadaşım ... ile Ulus'ta karşılaştım. Hafta sonu ödemesi gereken çekleri olduğunu, alacaklı firmanın hatır çeki istediğini, kendisinin çek kullanmadığını söyledi. Yine 18.02.2013 günü Ulus'ta bir kahvede oturduğumuz sırada ...'in çek olayını konuşurken ... duymuş olacak ki, ...isimli kuzeni olduğunu, kendisinin 9.000 TL tutarında bir çek ödemesinin olduğunu, bu para kendisine verildiğinde ...'e hatır çeki verebileceğini söyledi. ...'ı arayarak söyledim, kabul etti. 20.02.2013 günü Ulus'ta Beyoğlu Börekçisi adlı iş yerinde ..., ... ve ...isimli şahıslarla buluştuk. ..., ...isimli şahsa 2.500 Euro ve 5.000 TL verdi. ...da ... adlı iş yeri adına kesilmiş müşteki çeki verdi. ... acele kargo ile ... ilinde bulunan ve borcu olduğunu belirttiği firmaya çekleri gönderdiğini söyledi. Daha sonra ... 21.02.2013 günü telefon ile arayarak ...isimli şahıstan alarak ...'e gönderdiği üç adet hatır çekinin sahte çıkmış olduğunu, bu nedenle çeklere bankanın el koyduğunu ve yasal işlem başlatmış olduğunu ...'deki firmanın kendisini arayarak bildirdiğini söyledi. ... ile buluşarak ... isimli şahsa ulaşmaya çalıştık. Bulamayınca ... İskilip'e giderek ...'in babası ... Sert'i bularak onunla görüştük ve durumu anlattık. O da ...'i telefon ile arayarak durumu sordu. ...'in ...'ya gelsinler işlerini halledeceğim dediğini söyleyip oğlunun telefon numarasını verdi. ... ile Kızılay'da bulunan Milli Piyango binasının önünde buluştuk. ... araca bindi ve beraberce Siteler'de bulunan iş yerine gittik. Siteler bölgesine geldiğimizde aracın arıza yapması nedeniyle tamirhane bakınırken, ...'e neden ...isimli şahsın sahte çek vermiş olduğunu sorduk. 'Hallederiz sizin işinizi çözeceğim.' dedi. Bu sırada araç ile ilgilenirken ... aniden koşarak uzaklaştı, kovaladık, yakalayamayacağımızı anlayınca 'Hırsız.' diye bağırdık. Vatandaşlar ...'i yakaladı. Gelen polis ekibine durumu anlattık. Kesinlikle ... isimli şahsa borç para vermedim ve senet imzalatmadım, vurmadım ve kötü davranmadım, şahsı da alıkoymadım.",
Mahkemede; "Ben müşteki ...'i tanırım. Daha önceden taşeron inşaat ustası olarak benim aldığım işlerde çalışıyordu. ... da benim arkadaşım olur. 16.02.2013 tarihinde arkadaşım olan diğer sanık ...'la Ulus'ta karşılaştım. Birlikte oturabileceğimiz bir yere gittik. Bana işlerinin zorda olduğunu ödemesi gereken çekleri olduğunu hatır çeki bulabilirse çeklerinin yazdırılmayacağını, ticari itibarının zedelenmeyeceğini söyledi. Ben çek kullanmadığım için 'Ben veremem.' dedim. Bir iki gün sonra tekrar buluştuk. Kahvede ...'la otururken müşteki de oradaydı. Müşteki ...'ın bu sıkıntılarını duymuş olacak ki, yeğeni ya da kuzeni olarak söylediği ...'ın bu konuda kendilerine yardımcı olabileceğini söyledi. Daha sonra bu kişi ile irtibat kurmuş, beni aradı ancak yeğeninin de borcu bulunduğunu, bunun ödenmesi hâlinde hatır çeki verebileceğini söyledi. Ben de bunu ...'a ilettim, o da 'Tamam.' dedi. Daha sonra üçümüz tekrar buluştuk. ...'a arkadaşım ... Euro ve TL cinsi para verdi. Şu an miktarını tam hatırlamıyorum. ...da arkadaşıma kendi iş yerine ait 2 adet hatır çeki verdi. Daha sonra ... hatır çeklerini sıkıntıda olduğu firmaya göndermiş, karşılıksız çıkmış. ... beni aradı, ben de tekrar ...'le beraber ikisini bir araya getirmek istedim ancak bulamadık. Bunun üzerine babasının ... İskilip'te oturduğunu öğrendim. Babasının yanına gittik, durumu anlattık, babası da bizim yanımızda oğlunu aradı. Daha sonra babası bize ...'in '...'ya gelsinler orada bu işi halledeceğim.' dediğini söyledi. Biz de tekrar ...'ya geldik, ...'le buluştuk. Beraber öğleden sonra saat 14.00 – 15.00 gibi Siteler'de ...'ın iş yerine gidecektik, ancak aracım arıza yaptı. Tamircinin önüne parkettim. Bu sırada ...'e de neden sahte çek vermiş olduğunu sorduk. O da 'Ben bu işi hallederim çözerim.' dediği sırada aniden yanımızdan koşarak uzaklaştı. Biz de peşinden koştuk ve bağırdık. Vatandaşlar da müdahale etti yakaladık. ... polisi aradı. Durumu anlattık. Şahsın kendisini dolandırdığını söyledi. Peşlerinden de karakola gittik ben şahsı tehdit etmedim, ne borç para verdim, ne aldım, ne de senet imzalattım. Tamirhanedeki çalışanlar da bizim konuşmalarımıza şahittir. Bu kişiler karakola çağırıldı orada da ifade verdiler. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmem suçsuzum beraatimi isterim.",
Şeklinde savunmada bulundukları,
... 10. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 27.05.2014 tarih ve 392-149 sayı ile ...'ün TCK'nın 150/1. maddesi yollamasıyla TCK'nın 106/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, yaralama suçundan beraatine, ... hakkında ise basit yaralama suçundan açılan kamu davasının şikâyetten vazgeçme nedeniyle düşmesine, tehdit suçundan beraatine karar verildiği, ... müdafisinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 20.04.2017 tarihli ve 251-12621 sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden karar vermeye yer olmadığına, yaralama suçundan beraat hükmünün ise düzeltilerek onanmasına karar verildiği,
Tespit edilmiştir.
Katılan ... istinabe olunan Mahkemede; "Ben ... firmasının yetkilisiyim. ...'da 2, ...'de 1, ...'da 1, ...'de 1 adet firma şubesi bulunmaktadır. ... Şubemizden ürün almak isteyen bir şahıs davaya konu 3 adet çeki getirmiş. Ben çeki ibraz eden kişileri tanımıyorum. ... Şubesindeki görevlilerimiz bu kişileri yüz yüze görmüştü. Benim duyduğum kadarı ile bu çekler çek makinasından geçmeyince sahte olduğundan süphelendik. Çeki veren kişiler işlerinin acil olduğunu söyleyince, çek makinasında problem olabileceğini düşünerek çeklerin ...'e gönderilmelerini istedik. Buraya geldiği zaman ...'deki makinamızdan da geçmedi. Ardından çekleri Halkbankası'na gönderdik ve çeklerin sahte olduğunu tespit ettik. Avukatımız vasıtası ile suç duyurusunda bulunduk. Olay sebebi ile herhangi bir somut maddi zararımız yoktur. Çünkü çekleri kontrol aşamasında olduğumuzdan herhangi bir mal teslimatı yapmadık. Sanıklardan şikâyetçiyim. Davaya müdahil olmak isterim.",
Katılan ... 04.04.2013 tarihinde Kollukta; "Teknorota Bilgisayar isimli firmanın ortağı ve genel müdürüyüm, şirketin diğer ortağı ise ...'tür. ... isimli şahsı yaklaşık 2-3 yıldır tanımaktayım, bugüne kadar kendisiyle herhangi bir ticari alışverişim olmamıştır. ..., ...'in bir tanıdığı olduğunu, Polatlı ilçesinde güvenlik kamerası kurulması gerektiğini, şahısların bazı firmalardan fiyat aldığını, ...'in bizi tanıdığından dolayı bu işi bizim yapmamıza aracı olacağını, ...'in de 10.000 TL komisyon istediğini söyledi. Ben de arkadaşım ... ... ile birlikte Öveçler'de bulunan ... firmasına giderek fiyat aldık. Daha sonra Polatlı ilçesinde karakolun yakınlarında bulunan bir binaya ortağım ... ve ... ile birlikte gittik. Burada ... ile tanıştık. Bu şahıs deponun resimlerini göstererek deponun, binanın ve ofisinin iç ve dış güvenlik kamera sistemlerini kurduracağını söyleyerek bizden fiyat istedi. Biz yaptığımız araştırma sonucunda 102.000 TL'ye bu işi yapabileceğimizi söyledik. ...'a fiyatımızı sunduk, onun da ertesi gün fiyatımızı kabul ettiğini söylemesi üzerine ...'ın iş yerinde sözleşmemizi imzaladık. Sözleşmeyi ben, ortağım ... ve ... imzaladılar. ... yapılacak iş karşılığında yarısını çek ile ödeyeceğini, kalan yarısını ise iş bitiminde vereceğini söyledi. Ben de çek bilgilerini aldım, ... firmasının genel merkezinin bulunduğu ... ilinden ... hanım ile görüştüm. Çek bilgilerini verdim. Aynı gün akşam sıralarında bana dönerek çekle ilgili sıkıntı olmadığını söyledi. Daha sonra çeklerin fotokopisi ... iline firmanın genel merkezine fakslandı. Ertesi gün ben çek asıllarını ...'dan teslim aldım. Yanımızda ise ... ve ... vardı. Çeklerin arkasını ... Yazılım firması olarak ... çeklerin ön kısmını kendisi el yazısıyla bizim yanımızda yazıp imzaladı. Arkasına da şirketinin kaşesini vurup yine kendisi imzaladı. 2 adet çek kendisinindi, bu çeklerin ön kısmını da kendisi yazıp imzaladı. Diğer ... adına olan müşteri çekinin arkasını ise kendisi şirket kaşesini vurup imzaladı. Ben de toplam 3 adet 52.000 TL tutarında olan çeki aldım, daha sonra ...'e vereceğimiz komisyon bedeli olarak 2.500 Euro ve 5.000 TL parayı elden kendisine verdim. Yanımda ... vardı. Ben çeklerle ilgili mal alacağım yer olan ... ilinde merkezi bulunan ... firmasıyla görüştüm, çek asıllarını ... ilinde bulunan şubelerine bırakmamı istediler, ben de 3 adet çeki alarak ... firmasının Öveçlerde bulunan adresine gittik. Orada ... Hanımla birlikte çeklerin kontrolü için Halkbank Balgat Şubesine gittik. Banka kapanmak üzereydi, içeriye çekleri soramadık. Güvenlik görevlisine sorduğumuzda ise çekleri kontrol ettikten sonra kendi bankalarına ait olduğunu, çeklerde bir sıkıntı olmadığını söyledi. Tekrar iş yerine dönerek çekleri ... Hanıma verdim. 1-2 gün sonra ... Hanım bana vermiş olduğum çeklerin sahte olduğunu söyledi. Ben de ...'i arayarak verilen çeklerin sahte olduğunu söylediğimde kendisinin halledeceğini söyledi, ancak daha sonra telefonunu kapattı. Siteler'de ... ile görüştüğümüzde kendisine neden böyle bir şey yaptığını söyledim ve kendisiyle tartışırken kaçmaya başlayınca ben de kendisini kovaladım. Ben 'Hırsız' diye bağırınca çevrede bulunan esnaflar yakaladı. Daha sonra Siteler Polis Merkezine gittiğimizde ... benim ve ...'ün kendisini gasp ettiğini söyleyerek şikâyetçi oldu, gerekli adli işlem yapıldı. Bana fotoğrafı gösterilen şahıs ... olarak bildiğim ancak açık kimliğini sizden öğrendim ... isimli şahıstır, kesin ve net olarak teşhis ettim. ... olarak öğrendiğim ancak ... olarak bildiğim şahsın ve ...'in cep telefonunu şu anda bilmiyorum, ...'in İskitler civarında oturduğunu biliyorum, ancak açık adresini bilmiyorum. Bu şahıslar ikisi bir olup beni dolandırmışlardır, bu nedenle ben hem ...'ten hem de ... isimli şahıstan davacı ve şikâyetçiyim.",
08.04.2013 tarihinde Kollukta; "Sokullu Mahallesi, Dikmen Caddesi, No: 113/C, Çankaya adresinde bulunan Teknorota Bilgisayar Medya isimli iş yerinin işletmeciliğini yapmaktayım. 04.04.2013 günü Müdürlüğünüze gelerek ... firmasına vermiş olduğum çeklerin sahte olması ile ilgili olarak çekleri aldığım kişinin ... olduğunu söylemiştim, ancak büronuzda yapmış olduğum teşhiste çek aldığım kişinin ... değil ... olduğunu teşhis ettim, ben çevremde bulunan arkadaşlarıma ...'in fotoğrafını göstererek gördüklerinde bana haber vermelerini istedim, 08.04.2013 günü saat 16.00 sıralarında bir arkadaşım beni arayarak şahsı Fatih Köprüsü altı Ziraat Fakültesi yanında olduğunu söylemesi üzerine ben belirtilen yere gittiğimde şahsı görmem üzerine şahsı takip ettim, daha sonra Müdürlüğünüzü arayarak bilgi verdim, ekip göndereceklerini söylediler, ancak bu sırada oradan geçmekte olan bir resmî ekip görmem üzerine onlara ...'i göstererek sahte çek verdiğini söyledim, resmî ekipler şahsı yakaladılar ve sivil ekipler geldikten sonra birlikte Müdürlüğünüze geldik, bana çeki veren kişi ... değil ...'tir.",
Savcılıkta; "...'in ifadeleri tamamen yalandır. Bahsettiği kendisinin kaçırılması ve gasp edildiği olay bu olay ile bağlantılıdır. Biz kendisini bu olay nedeniyle yakalattık ve polise haber verdik. Zaten şahıs polis geldiğini öğrenince bırakıp kaçtı, elindeki çizikler de bu yakalatma sırasında çevredeki esnafın müdahalesi sırasında oluşmuştur. Ben ...'i daha önceki ifademde de belirttiğim üzere ... aracılığıyla tanıdım. Bizim güvenlik ve kamera sistemleri kuran bir firmamız vardır. Bizim bu işi yaptığımızı kendisi de biliyor. ...'ten dolayı biliyor. ... bize geldi, Polatlı'da bir firmanın gerek depolarına gerekse ofis iş yerlerine güvenlik kamera ve bilgisayar ile alarm sistemleri kurulacakmış, bizden bu işi yapıp yapamayacağımızı sordu. Biz de yapabileceğimizi söyledik. Karşılığında komisyon alacağını söyledi. Biz bu şahısla birlikte Polatlı'ya gittik, Polatlı'da Sinak diye sadece tabelası olan bir iş yerine götürdüler. Ofiste görüşmeleri yaptık, bir depoya götürdüler, baktık, çalışmalarımızı yaptık. Bize ne kadar süre içerisinde işi yapabileceğimi sordu. 10-12 gün içerisinde malzememiz gelir, biz de çalışmamıza başlarız dedik. Biz bu arada malzemelerle ilgili olarak piyasa araştırmalarına baktık. Bunu da ifadelerde geçen ... ... aracılığıyla yaptık. ... ... ... firmasını tanıyormuş, daha önce ticari ilişkisi olmuş. Şirketin merkezi ...'deymiş, biz önce Dikmen'deki ... Şubesi ile görüştük. Onlar malzemelerle ilgili fiyat önerilerini söylediler. ... Bey merkezdekilerin iskonto oranı daha uygun olduğunu söylediği için telefon numarasını bana verdi, kendileri ile görüştüm. Bu olaydan sonraki gün ... bizi aradı, işinin olduğunu söyledi. Biz tekrar Polatlı'ya gittik, görüşmelerimizi yaptık, parayı peşin veremeyeceklerini çek verebileceklerini söylediler. Anlaşma sağlanan fiyat üzerinden bize ikisi kendilerine ait olan biri de müşteri çeki üç çek vereceklerini söylediler. Ben bu çeklerle ilgili olarak 'Firma ile görüşme yapabilir miyim?' diye sordum. ... kendisinin 1 saat işi olduğunu söyledi. Bu arada ben de malzemeyi alacağımız ... firması ile görüştüm. Çeklerle ilgili bilgileri verdim, onlar yaklaşık 1,5 saat sonra geri döndüler, herhangi bir sorun olmadığını söylediler. Görüştüğüm ... Hanıma ısrarla 'Eğer siz okey verirseniz çekleri alırım.' dedim, o da 'Tamam.' deyince ben döndüm ve çekler Polatlı'da gözümüzün önünde yazıldı, kaşelendi, imzalandı. Kendisini ... olarak tanıtan ... çeklerden kendi firmalarına ait olduğunu söylediği iki çeki doldurdu, imzaladı verdi. Bir de çekmeceden üçüncü bir çeki çıkarttı. Müşteri çeki olduğunu söyledi, onun da arka yüzünü kaşeledi, imzaladı ve bu üç çeki bize verdi. Biz bu çekleri aldıktan sonra ...'ya döndük, Ulus'a gittik. Ben Garanti Bankası'ndan para çektim, bu paraları ve üzerimdeki paralardan 2.500 Euro ve 5.000 TL'yi ...'e verdim. Çekleri de ... firmasının Dikmen'deki Şubesine götürdüm. ... Hanım bana 'Çekleri şubeye bırakın.' demişti, ben bıraktım. Çıktıktan sonra onlar da çek makinası varmış kontrol etmişler, 10 dakika kadar sonra beni aradılar. Gittim, çeklerin makinadan geçmediğini söylediler. Biz önce Dikmen'deki iki farklı banka şubesine gittik. Onlar kendi bankalarına ait çek olmadığı için sağlıklı bir şey söyleyemeceklerini söylediler. Bunun üzerine benim aracımla Aycan Hanımla birlikte Halkbankasının Öveçler Şubesine gittik. Banka kapanma saatiydi, güvenlikçiden rica ettik, içerden baksınlar diye rica ettik, güvenlikçi aldı kendisi kontrol etti, 'Bir sorun yok.' dedi. Biz de döndük. Çekleri Aycan Hanım alıp şubeye gitti. Daha sonra sahte olduğunu merkeze gönderdikten sonra anlamışlar. Ben 'Şikâyette bulunalım.' dedim. Onlar 'Biz şikâyette bulunduk, zaten sizin beyanlarınıza da başvurulacak.' dediler. Bize haber verdiler, biz de hem kendi imkânlarımızla şahısları araştırdık. Babasını bulduk, numaralarını değiştirmiş, kendisine ulaşamadık. En son babası aracılığıyla yeni numarasını bulduk ve bahsettiği şekilde Kızılay'da YKM'nin önünde buluşmayı kararlaştırdık. Hemen kendi aldığı paradan bahsetti, ben paranın önemli olmadığını itibarımızın zedelendiğini söyledim. ... kendisini ... olarak tanıtan kişiyi bulacağını söyledi. O arada benim arabam yolda hararet yapmıştı. Siteler'de bir oto tamircisine gittik. Burada kendisi ile konuşurken ben polisi aramak isterken bunu farketti ve kaçmaya başladı. Esnaf aracılığıyla yakalattık, karakola gittik ancak o bu işleri daha iyi biliyormuş karakolda ne şekilde ifade verdi bilemiyorum, onu bıraktılar bizi nezarete aldılar. Bizi soruşturma kapsamında adliyeye getirdiler, mahkemeye çıktık, mahkeme denetimli serbestliğe de gerek kalmadan bizi serbest bıraktı. Daha sonra biz kendi imkânlarımızla araştırma yaptık, kendisini ... olarak tanıtan ...'i bulduk, polise yakalattık, şahıs tutuklandı. Çekler arkasında Teknorota Bilgisayar İnş. Turz. Elk. Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. kaşesi üzerindeki imzalar bana aittir. Çeklerden ... Yazılım firmasına ait yazılı ... kendisi yazıp imzaladı, müşteri çeki olan ...'ya ait çeki ise kaşeleyip cirolayıp verdi.",
Mahkemede; "Ben Teknorota şirketinin ortağı ve müdürüyüm. Şirketime ... isimli şahıs da gayriresmî ortaktır. Yani kendisi ile bazen ortak işler yapıyoruz. Şirketimiz güvenlik kamerası işlemleri bilgisayar ve bilişim işleri yapmaktadır. Sanıklar ... ve ...'ı önceden tanımazdım. Ortağım ...'in yanında birkaç kez ...'i gördüm. ... bir gün bana ...'in bir tanıdığının güvenlik kamerası işi olduğunu ve bunu yapmamızı istediğini ancak bunun için de komisyon istediğini söyledi. Ben de iş uygun ise yaparız dedim. ..., ... ve ben konuştuk. İşin Polatlı'da olduğunu söyleyince üçümüz, yanımızda ... ... da olduğu hâlde Polatlı'ya gittik. Karakola yakın bir binayı sistemin kurulacağı yer olarak belirtti. Ben de yapılacak işler konusunda keşif yaptım. Hatta ... iş sahibi ile telefonda konuştu. Ancak karşı taraftaki şahsın kim olduğunu ben bilmiyorum. Toplam 102.000 TL bedelle anlaştık. Şahıs 10.000 TL komisyon istedi. Ben de kabul ettim. Biz ... Caddesi'ndeki ... Börekçisi'ne üçümüz birlikte gittik. Oraya iş sahibi olan ... olarak bildiğim ...'i ... çağırdı. Şahıs geldi ancak çok fazla konuşmadı, hep ... konuşuyordu. Şahıs bize suça konu üç adet çeki yazıp verdikten sonra oradan ayrıldı. Ayrıldıktan sonra ...'e 2.500 Euro ve 5.000 TL'yi verdim. O da sayarak ...'e verdi. İşin ne zaman yapılacağını sordu. Ben de '15 gün sonra iş bitebilir.' dedim. Sistemden almış olduğu ... şirketinin çek bilgilerini gönderdim. Sıkıntı olmadığını söylediler. Şirketin merkezine gittim. Çekleri onlara verdim, bankaya gittik, ancak mesai bittiği için memurlara çeki gösteremedik. Oradaki güvenlik görevlisi çekin kendisine ait olduğunu söyledi. Ben de bunun üzerine şirketin ...'daki şubesine çekleri bıraktım ve siparişimi verdim. Bu sırada iş yerinde kullanacağım kabloları da ... Sokak'tan satın almıştım. Üç gün sonra şirketin ... Şubesine durumu sordum. Onlar da çekin sahte olduğunu söylediler. Şirkete herhangi bir para vermediğim gibi mal da almadım. Dolandırıldığımı anlayınca ...'i aradım, ancak telefonuna ulaşamadım. ...'da olduğunu öğrenince ...'da bulunan babasına gittim. Değiştirdiği telefon numarasını buldum ve aradım. O da 'Babamı karıştırmayın, paranızı ödeyeceğim.' dedi. Kendisi ile ...'da YKM'nin karşısında buluştuk. Bana parayı vereceğini söyledi, arabamıza bindi. O sırada arabamız hararet yaptığı için tamirciye gittik. Ben ...'e 'Savcıya teslim edeceğim.' dedim ve ... yanımızdan kaçtı. Olay bu şekilde oldu. Sonra karakola gidip şikâyetçi oldum. Şahıs onu zorla götürdüğümüz konusunda bizden şikâyetçi oldu ve onu bırakıp bizi aldılar ve hakkımda soruşturma yaptılar. Avukat beyin bahsetmiş olduğu dava bu bahsettiğim olaydır. İddia edildiği gibi bize başka olaylar nedeni ile 1.100 TL borcu olması söz konusu değildir. Karakolda uydurduğu bir şeydir. Diğer sanık ...'ı ben ... olarak tanıyordum. Bir gün Dışkapı taraflarında onu görmüşler ve bana haber verdiler polise ihbar ettik ve kendisini yakalattık. Gerçek adının ... olduğunu öğrendik. Ayrıca çekleri aldığımda vergi levhasını ve imza sirkülerini istemiştim. 'Yarın veririz.' dediler, beni oyaladılar, vermediler. Ben şahıslara 5.000 TL ve 2.500 Euro verdim, zararım giderilmedi. Ayrıca oraya döşemek için aldığım 20 bin TL'lik kablo elimde kaldı. Sanıklardan ... olayların birçoğunu doğru söylemektedir. ...'in ifadesi kesinlikle doğru değildir. Sanık ... müdafisinin 'Polatlı ilçesine gittiklerinde ...'ın orada olduğunu hazırlık ifadesinde söylemiştir, şimdi ise orada olmadığını söylemektedir. Kendisinden bu durum sorulsun.' talebi üzerine, Polatlı'da kendisini iş yeri yetkilisi olarak tanıtan bir başka şahıstı ve iş yeri sahibinin yeğeni olduğunu söyledi. Adının Ahmet olduğunu söyledi, telefon numarası da vardı. Çeki veren şahıs şu anda bulunan şahıstı. Ayrıca biz şahsa iyi davranmak için yani gözünü boyamak için börekçide buluştuk ve kahvaltı ısmarladık. İş yeri sahibi olduğunu kendisi söylüyordu. Sözleşmeyi de ertesi günü yapacaktık. Biz ...'a ulaşamadık, ...'e bir gün sonra vergi levhasını ve imza sirküsünü vereceğini belirtti.",
Şikâyetçi ... Kollukta; "07.12.2012 günü saat 14.00 sıralarında Garanti Bankasından bana bir mesaj geldi. Ben mesajı okuduğumda '20.000 TL kredi talebiniz onaylandı.' diye yazıyordu. Ben de hemen Garanti telefon bankacılığını arayarak 'Benim böyle bir talebim yoktur.' dedim. Ancak müşteri hizmetleri 'Şu an böyle bir talebinizi görmüyorum.' dedi ve beni en yakın şubeye yönlendirdi. Ben de Kazan'daki Garanti Bankasına gittim. Burada çalışanlar Garanti Bankası Yenimahalle semtindeki Şentepe Şubesiyle iletişime geçtiler. Ardından burada benim kimlik bilgilerimi kullanarak şahısların bu bankadan 20.000 TL çektiklerini ve bankayı dolandırdıklarını öğrendim. Hemen Cuma günü ... iline gelerek ... Savcılığına suç duyurusunda bulundum. Daha sonra Kazan ilçesine eve geçtikten sonra daha başka dolandırıcılık vakası olmasın diye bankaların çoğunu arayarak müşteri hizmetlerine durumu bildirdim. Bu bankalar arasında ING Bankası da bulunuyor, hatta zamanını tam olarak hatırlıyorum. 09.12.2012 günü saat 15.16'da bu bankayı aradım ve ING Bankası müşteri hizmetleri bana kredilerime bloke koyulduğunu, kesinlikle şu andan itibaren para çekilemeyeceğini söyledi. Ben de kendilerine 'Şubeye gitmeme, dilekçe vermeme gerek var mı?' diye sordum. Bana 'Gerek yok biz gerekli önlemi aldık, sorun olmaz.' dediler. Ben bu şahısların kimlik bilgilerimi nasıl ele geçirdiğini bilmiyorum. 10.12.2012 günü saat 12.30 sıralarında Anafartalar polis merkezinden beni aradılar. Polis merkezine geldiğimde yine benim kimliğimi kullanan şahısların ING Bankası Kazım Karabekir Şubesini de 20.000 TL dolandırdığını öğrendim. Ben bu olayı kimin gerçekleştirdiğini bilmiyorum, şüphelendiğim kimse yoktur. Ben benim kimlik bilgilerimi kullanarak dolandırıcılık olayına karışan şahıs veya şahıslardan davacı ve şikâyetçiyim.",
Tanık ... Mahkemede; "Sanıklardan ...'i tanırım, ...'i tanımam. Ben Teknorota şirketinin gayriresmî ortağı değilim, müşteki ...'i tanırım, ben sanık ... ile birlikte müşteki ... ile yaptığımız herhangi bir iş yoktur. Ancak benim sanık ...'den daha önce 1.100 TL alacağım vardı ama bilahare çözümledik. Benim sanık ... ile ilgili verdiği çeklerle ilgili bilgim yoktur. Sanık ...'in diğer sanık ... ile müştekiyi dolandırdığına dair bilgim yoktur. Yine benim ...'in ... ile birlikte ...'e para verdiği konusunda ve birlikte oldukları konusunda bilgi ve görgüm yoktur, ben huzurda bulunan sanığı ...olarak tanırım, Ulus'ta ...'in yanında gördüm.",
Tanık ... Kollukta; "Ben 7 aydır ... EIektronik Güvenlik Sistemleri İnşaat San. ve Tic. Anonim Şirketinde şube müdürü olarak çalışmaktayım. Çalıştığım şirket iş yerinde güvenlik sistemleri üzerine faaliyet göstermektedir ve yapılan ticaretlerde çek de kabul etmekteyiz. 20.02.2013 tarihinde daha önce başka bir müşterimiz olan ... ... isimli şahsın yanında gelen ismini ... olarak bildiğim 35 yaşlarında, esmer tenli, zayıf yapılı ve kendisini ...'lu olarak tanıtan erkek şahıs 20.02.2013 tarihinde çalıştığım iş yerine tek başına geldi. Şirketimizin ... Şubesinden ürün satın almak amacı ile girişimde bulunduğunu söyledi. ... ilindeki şubemiz tarafımızı arayarak şahsın alacağı ürünlere karşılık olarak bedelini tarafımıza çek ile ödeme yapacağını, çekleri bizim teslim almamızı söyledi. Ben bu şahsı daha önce de yukarıda belirttiğim gibi ... ...'ın yanında da gördüğüm için 'Ürünleri neden bizim şubemizden almadınız?' şeklinde bir nevi şaka da yapmıştım. Kendisini ... olarak tanıtan şahıs bize verdiği çekleri muhasebeci olan arkadaşım ... şirketimizde bulunan makinede kontrol ettiğinde çeklerin sahte olabileceğini söyledi. Bunun üzerine şahıs çeklerin sahte olmadığını, istememiz durumunda bankada kontrol ettirebileceğini söyledi. Ben çeki getiren ... isimli şahıs ile birlikte şahsın aracı ile Halkbankasının Ceyhun Atıf Kansu Caddesi'nde bulunan şubesine gittik. Bankaya gittiğimizde banka kapanmıştı, bankaya hiç giremedik, bankanın girişinde banka güvenlik görevlisi bize bankanın kapandığını, içeri giremeyeceğimizi söyledi. Ben güvenlik görevlisine 'Çeklerin sahte olup olmadığını kontrol ettirecektik.' dedikten sonra görevli, kapıyı açmadan kapının arasından çekleri eli ile kontrol ettikten sonra çeklerin gerçek olduğunu söyledi, tabi ben buna itimat etmedim ve bankadan ayrılarak tekrar ... isimli şahıs ile birlikte iş yerime geldim. Şahsın tarafımıza teslim ettiği Halkbankası Atisan Sanayi Sitesi Şubesine ait 18.04.2013 tarihli, 8295769 numaralı ve 17.000 TL bedelli, 15.05.2013 tarihli, 8295770 numaralı ve 15.000 TL bedelli ve Halkbankası Toptancıhali Şubesine ait 17.06.2013 tarihli ve 20.000 TL bedelli çeklerini alarak ... ilinde bulunan şirketimizin merkezine gönderdik. Akabinde bu çeklerin sahte olduğu ... şubemiz tarafından söylendi. Bize sahte çekleri veren ve kendisini ... olarak tanıtan şahıs olaydan bir hafta kadar önce sürekli olarak ürün verdiğimiz ve bizden aldığı ürünleri Garanti Gayrimenkul şirketinin adına aldığı ... ...'ın yanında şirketimize gelmişti. İlk geldiğinde de kendisini yine ... olarak tanıtmıştı. Bu şahsın ...'deki merkezimize açık kimlik bilgelerini vermediğini öğrendim ancak ... isimli şahıs ile sürekli olarak 543 248 .. .. GSM numarasından görüştüklerini öğrendim. ... ...'ın açık kimlik bilgelerini de bilmiyorum. Bana gösterilen şahıslar arasında ... isimli şahsı kesin ve net olarak teşhis ettim, teşhisimde yanılmıyorum. Bana çeki getiren kişi kesinlikle ...'dir.",
Tanık ... Kollukta; "... AŞ isimli iş yerinde muhasebeci ve depocu olarak çalışmaktayım. 15.02.2013 tarihinde ... ilindeki genel merkezimizden iş yerimizi aradılar, iş yerine bir şahsın geleceğini, çek teslim edeceğini, çeki kontrol edip sağlam olduğu teyidini aldıktan sonra çeki alıp merkeze göndermemizi, malın ise ... ilinden şahsa teslim edileceği söylendi. Mesai bitimine yakın saatlerde iş yerine kendisini görmediğim ve tanımadığım şahıs geldi, genel merkezden malı alacağını, ancak çeki buraya teslim edeceğini söyledi. Ben çeki çek makinesinden kontrol ettiğimde çek makine tarafından okumayınca çekin teyidi için şahsı satış temsilcisi olarak çalışan ... ... ile birlikte Halkbank Balgat Şubesine gönderdim ancak mesai bittiği için banka ile görüşemeden geri geldiler. Ben de şahsın vermiş olduğu 17.000 TL, 15.000 TL ve 20.000 TL tutarında olan 3 adet çeki alıp ... iline genel merkeze gönderdim. Daha sonra genel merkezden verilen 3 çekin de sahte olduğunu öğrendim. Bu şahsa alacağı mal herhangi bir şekilde verilmemiştir. Çekler bildiğim kadarıyla bizim genel merkezde bulunmaktadır.",
Hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen şüpheli ... Savcılıkta; "Ben ... isimli şahsı tanımıyorum. Hakkımdaki iddialarını kabul etmiyorum. Kendisinden 6 adet vesikalık fotoğraf isteyip ... adına düzenlenmiş üstüne kendi fotoğrafımı yapıştırmış olduğum sahte kimlik vermedim. Bu sahte kimlik ile bankadan kredi çekmedim. Ayrıca ...'in ifadesinde bahsedilen sahte çeklerle benim hiçbir ilgim yoktur. ... isimli şahsı tanımıyorum. Sahte çeklerin düzenlenip piyasaya dağıtılmasından ... sahte kimliğini kullanan ... tarafından kaşelenip imzalanarak piyasaya sürülmesinden haberim yoktur. Bu olaylarla hiçbir ilgim ve alakam yoktur. Suçlamaların hiçbirisini kabul etmiyorum. Ayrıca 2012 yılı yaz aylarında cezaevinde değildim. Ancak böyle bir suçu işlemedim.",
Şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Sanık ... Savcılıkta; "Öncelikle ben ... isimli bir şahıs tanımıyorum, soruşturma dosyasında ismi geçenlerden ...'i bu yıl Şubat ayı ortalarında tanıdım, bu şahsı da ... aracılığıyla tanıdım. 2012 yılı Ekim aylarında paraya ihtiyacım olmuştu ve ... isimli şahıstan 1.000 TL borç para aldım ancak borcumu ödeyemedim. Bunlar benden parayı istediler hatta parayı benden alamayınca benim ... İskilip'teki evime gitmişler, babamla görüşmüşler. Babam da beni aradı, 'Oğlum borcunu öde bak köye gelip seni soruyorlar, bizi konu komşuya rezil etme.' dedi. Ben bunun üzerine ...'i aradım. ...'e borcu inkâr etmediğimi ödeyeceğimi söyledim. O da '...'le biz bu işi beraber yapıyoruz, sana verdiğim para ...'in parasıdır, faizi ile birlikte parayı ödeyeceksin.' dedi. 23.02.2013 tarihinde Kızılay'da Milli Piyango önünde görüşmek üzere konuştuk. Beni araba ile aldılar, Siteler'de adresini bilmediğim bir tamirci dükkanına götürdüler. Gitmeden önce de ... birisini aradı, '...'i getiriyoruz, iş yerini hazırla.' dedi. Siteler'deki dükkâna gittik. Bana zorla senet ve üzerini okuyamadığım, ne yazdığını bilmediğim iki tane kağıt imzalatmaya çalıştılar. Ben imzalamak istemeyince beni dövdüler, ayakları ile ellerime bastılar, ben ellerinden kurtulup kaçtım, 155'i aradım. Beni hırsız diye yakalattılar, ben rapor aldım. Şikâyetim üzerine ... ve ... hakkında önce Asliye Ceza Mahkemesinde dava açıldı ancak ... 23. Asliye Ceza Mahkemesi 2013/188 esas sayılı dosyada 25.03.2013 tarihinde suçu gasp olarak gördü ve Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi. Karar bana yeni ulaştı. Ben aramızda bu şekilde sorun olan ...'le kalkıpta bu şekilde bir şey yapabileceğim düşünülemez ve yapmadım. Bu şahıslar yaptıkları işte kendilerini sorumluluktan kurtarmak için beni bu işe bulaştırmaya çalıştılar. Zaten ben senet imzalamayıp ellerinden kaçıp kendilerini şikâyet ettikten sonra bana 'Seni ne işlere bulaştıracağız.' diye arayıp söylüyorlardı, ... isimli şahıs da dediğim gibi bu kişilerin yanında çalışan birisi olabilir. İsmini benden gizlemiş olabilir, ... isimli şahsın benim hakkımdaki suçlamalarını kabul etmiyorum, ben hiçbir şekilde ... isimli şahsa sahte çek ve kaşe vermedim, imzalamasını istemedim, karşılığında da para vereceğimi söylemedim. (Uyap kayıtlarındaki ...'in fotoğrafı gösterildiğinde), ben bu şahsı tanıyorum, ancak adının ... olduğunu bilmiyordum, ismini ... olarak biliyordum ve ...'ün ayak işlerini yapan, getir götür işlerini yapan birisi olarak biliyordum. Benim yukarıda belirttiğim gibi bu olaylarla hiçbir ilgim yoktur, geçmişte de herhangi bir olaya karışmadım. ...'in ifadelerini kabul etmiyorum, bahsettiği şekilde kendisini 2-3 yıldır tanımıyorum, en fazla 2 ay kadar önce tanıdım, ayrıca ...'ü ise yaklaşık 3-4 yıldır tanıyorum, bahsettiği gibi ben ...'e kamera kurulması işe ile ilgili olarak herhangi bir iş götürmedim, karşılığında kendisinden komisyon almadım. Polatlı ilçesine gitmedim, güvenlik kamerası kurulması işi ile ilgili bir iş yapmadım. Ayrıca benim ... diye tanıdığım ... isimli şahsın sahte çek vermesi olayları ile ilgili bir bilgim yoktur. Bu çeklerin verildiği yer ve zamanlarda yanlarında yoktum. Yalnız ben bir defasında kahveye görüşmeye gittiğimde ... olarak tanıdığım ... isimli şahıs paralarını verme konusunda beni tehdit etmişti. Ayrıca ben kesinlikle bu olay karşılığında ... isimli şahıstan komisyon olarak Türk parası ya da Euro almadım. Çeklerin sahte olduğu ile ilgili olarak ... beni aramadı, kendisine 'Halledeceğim.' diye bir şey söylemedim. İfadesinde geçen Siteler'deki olayda benim demin ifademde bahsettiğim beni kaçırıp gasbettikleri olaydır. Onunla ilgili de soruşturma yapıldı. ...'in benim hakkımdaki suçlamalarını kabul etmiyorum, ayrıca yine ... olarak ismi geçen şahsın da ifadelerini kabul etmiyorum. Ayrıca ben inşaat işleri yapıyorum, benim kamera sistemleri ile ilgili bir iş yapabilecek kapasitede olmadığımı ... de ... da iyi bilir.",
Mahkemede; "Ben şikâyetçi ... ile ortağı ...'ü tanırım. Sanık ...'ı da ...'in yanında birkaç defa görmüştüm. ... ile ticaret yaptık. 1.100 TL borcum vardı. Geçen zaman içerisinde borcumu ödeyemedim. Beni tehdit ediyorlardı. 23 Şubat 2013 tarihinde beni ... ve ... kaçırdılar ve darp ettiler. Bununla ilgili açılan bir dava dosyası vardır. İddia edildiği gibi ...'i daha önceden tanımam. Adının ... olduğunu da bilmem. İddia ettiği gibi ona 3 adet sahte çeki vermedim ve bu çekleri ...'a sahte olarak düzenlenmesi için azmettirmedim. ...'dan ve ortağından da para almadım. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. ... ifadesinde çeklerden bir tanesinin ... tarafından yazıldığını söylemektedir. Bu nedenle ...'ın yazılarının alınarak yazı ve imza incelemesi yapılmasını istiyorum.",
Sanık ... Kollukta; "Ben daha önceki tarihlerde uyuşturucu madde kullanmaktan ve satmaktan cezaevine girdim, bu nedenle sabıkam vardır. 2012 yılı yaz aylarında ... cezaevinden çıktım. İsmetpaşa'da gezerken ... isimli şahısla tanıştım. Ben cezaevinden çıktığım için maddi olarak zor durumdaydım. ... bana 'Boş gezeceğine sana kimlik yapalım, sen de yolunu bul.' dedi. Ben de nasıl olacağını sordum, benden 6 adet vesikalık fotoğraf istedi, ben de fotoğraflarımı kendisine verdim. ... nüfus cüzdanını yapmak için ...'a gitti. 3-4 gün kadar sonra tekrar geri geldiğinde bana üzerinde benim fotoğrafım bulunan ... kimliğini verdi. ... kimliği ile ING Bankasının hatırlamadığım bir şubesinden 19.000 TL civarında kredi çektim. Çekilen krediden tahmini 2.000 TL kadar para aldım. 1 hafta ya da 10 gün kadar sonra ... yine bir araba satışı için imza atacağımı söylemesi üzerine Kızılay'da bulunan şu anda hatırlamadığım bir notere giderek plakasını şu anda hatırlamadığım bir otonun devrini bir şahsa verdim. Bu işlemden de ... bana 700 TL verdi. 2-3 ay kadar önce ben ... isimli şahısla tanıştım. Bu şahıs da gayrı meşru işlerle uğraştığı için çevresinde çok kişi olduğundan dolayı tanıdım. ... bir gün benim yanıma gelerek 'Bir tane şahıs düşürdüm, şahsı kopartacağım, sen yanımda gel, sadece imza at, sen de yolunu bul.' dedi. Ben de paraya ihtiyacım olduğu için kabul ettim. ... şahıslarla görüşmeden 'Sana 3 tane çek ve kaşe vereceğim, sen sadece imza atacaksın.' dedi, bana çek ve kaşeyi verdi, ben de 'Tamam.' dedim. ... ... Caddesi üzerinde bulunan şu anda ismini bilmediğim bir kafeye gideceğini söyleyip peşinden oraya gelmemi istedi. Bir müddet sonra söylemiş olduğu kafeye gittim. Kafede kendilerini daha önceden görmediğim ve tanımadığım ismini sonradan öğrendiğim ... ve bir şahıs daha vardı. Yanlarında ise ... vardı. Ben ...'e ...'in bana vermiş olduğu 3 adet çeki verdim. ... vermiş olduğum çeki kontrol etti. Yanında bulunan şahıs da çeki kontrol etti, 'Tamam' demeleri üzerine ben çekin arkasına şirket kaşesini vurup kendi orijinal imzamı attım. ...'ın yanında gelen şahıs ...'e cebinden çıkartıp para verdi ancak ne kadar verdiğini ben bilmiyorum, ben oradan ayrılarak gittim. ... bu çeklere karşılık 500 TL vereceğini söylemişti ancak 250 TL verdi. Yaklaşık 1 hafta 10 gün kadar önce gece Yenidoğan tarafında polisler uygulama yapıyordu, ben de bunu görünce cüzdanımın içinde bulunan nüfus cüzdanını yolun kenarına attım. 08.04.2013 günü saat 16.00 sıralarında Ziraat Fakültesinin yanına param olmadığı için cep telefonumu satmak için gittiğim sırada resmî polisler ve ... beni yakaladılar. Daha sonra sivil polisler geldiler ve büronuza geldik, büronuzda bana ...'e verilen çeklerin sahte olduğunu söylediler. Ben çekleri imzalarken çeklerin sahte olduğunu bilmiyordum. ... çeklerin sahte olduğunu bana söylemedi. ...'ın ve ...'in açık kimlik ve adresini bilmiyorum, ancak her iki şahıs da bu tür işlemlerini yaptırmak için İsmetpaşa'da bulunan kahvelere gelmektedir.",
Savcılıkta; "Benim bu olayda doğrudan bir ilgim yoktur, bu olayları organize eden kişi ... isimli kişidir. Bu şahıs bana çek ayarlayacağını, bu çeklerin arkasına kaşe vurup imza atacağımı, karşılığında da üç beş kuruş para vereceğini söyledi. 'Bir sorun olmaz.' dedi. Ben de teklifini kabul ettim. Olayın olduğu tarihte ... bana üç çek verdi, 'Bu çekleri kafeye geldiğinde kaşeyi vurup imzalayıp yanımdaki şahıslara vereceksin.' dedi. Hatırladığım kadarıyla çeklerin ön yüzleri doluydu, ben arka yüzüne ...'in bana verdiği kaşeyi bastım ve kendi imzamı attım. Çekleri de ...'in yanında gelen önceden tanımadığım kişilere verdim. Sonra bu şahıslar çıkıp gitti. ... bana 250 TL verdi, daha sonra 250 TL daha verecekti vermedi. Bu olay ortaya çıktıktan sonra ben emniyet güçlerine de yardımcı olmaya çalıştım. Hatta ...'in yakalanmasını sağlamak için kendisi ile telefonla irtibat da kurdum ancak bunda başarılı olamadım. Ben çekleri verdiğimde üzerimde ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanı vardı. Bu nüfus cüzdanını ise daha önce birlikte kredi çekme işi yaptığımız ... temin etmişti. Tarihini tam olarak hatırlamıyorum 7-8 ay önce benden 6 tane fotoğraf istedi, ben bunları verdim sonra bana ... adına düzenlenmiş bir nüfus cüzdanı verdi. O nüfus cüzdanı ile bankadan para çekmiştim, onunla ilgili soruşturma ayrıca devam ediyor. Şikâyet konusu çekler düzenlendiğinde de bu kimliği kullandım. Yalnız yaklaşık 1 hafta 10 gün önce Yenidoğan semtinde emniyetin uygulaması vardı, çekindiğim için ... ismine olan kimliği attım. Şu anda bende değildir. Ben kaşeleyip imzaladığım çeklerin sahte olduğunu bilmiyordum. Bunları ... nereden temin etti bilemiyorum. Çekin verildiği şikâyetçilerle benim kahvedeki görüşmemiz dışında bir görüşmem olmadı.",
Mahkemede; "Sanık ... benim İsmetpaşa semtinden tanıdığımdır. Zaman zaman kendisi ile görüşürüz. Şikâyetçi ... ile çeklerin sahte olarak düzenlendiği iddia olunan ... Yazılım ve mal alınmaya çalışılan ... şirketini de tanımam. Bir gün İsmetpaşa'da otururken ... yanıma geldi bir kişiyi düşürdüğünü yani dolandıracağını söyledi. Benim de ona yardımcı olmamı istedi. Sadece 3 adet çeki yazıp ciro etmemi söyledi ve bunun karşılığında bana 500 TL vermeyi taahhüt etti. O sırada cezaevi firarisi olduğum için yatacak yerim yoktu, bu teklifi kabul ettim. ... üç adet çeki ve kaşeyi de bana verdi. 'Ben şimdi adamlarla buluşmaya gidiyorum, sana telefon ettiğimde belirtmiş olduğu kafeye geleceksin.' dedi. Yaklaşık bir buçuk saat sonra ... Caddesi'nde Topkapı isminde bir kafeye gittim. Orada ... ve iki kişi vardı. İki kişiden bir tanesi şu anda duruşma salonunda bulunan ...'dır. Orada şahıslarla fazla diyaloğa girmedim. Ondan sonra iki boş çeki yazıp imzaladım, diğer çekin üzeri dolu idi, arkasına kaşe basıp ciroladım ve şahıslara verdim. Oradan çıktım, arka sokağa gittim bekledim. Çünkü şahıslarla aynı yerde fazla kalarak oyun bozulsun istemedim. Biraz sonra ... geldi. 250 TL verdi, geri kalan 250 TL'yi sonra vereceğini söyledi. Sonra bana para vermedi. Telefon açtım, telefonlarıma bakmadı, cevap vermedi. Polis tarafından yakalandıktan sonra ...'e sanki yeni dolandırılacak birisi bulduğumu telefonla bildirdim. Ancak kendisi buluşma yerine gelmedi. Ben çeklerin sahte üretildiğini bilmiyordum, sadece çalıntı olduğunu zannettim. ...'in talimatı üzerine bu çekleri götürüp şahıslara verdim. Ben Polatlı'ya hiç gitmedim. Ancak çeklerin keşidecisi olan şirketim olduğunu ve bu şirketin yetkilisi olduğumu söyledim. Ancak güvenlik sistemi kurulacak bir iş yeri bulunduğunu söylemedim. İmzaladığım kağıt boştu. Sonradan düzenlenip doldurulup doldurulmadığını bilmiyorum. Ben ...'in ...'dan ne kadar para aldığı konusunda bilgi sahibi değilim. Benim gördüğüm kadarı ile ... değil diğer şahıs ...'e para verdi. Ancak ne kadar para verdiğini bilmiyorum, görmedim. Çekin üzerinde imzalar vardır ancak üzerindeki yazıları ben yazmış olabilirim. Yine çekin arkasındaki ... şirketinin kaşesini ben bastığım gibi ciro imzasını da ben attım. Ben olay tarihinde sahte ... kimliği taşıyordum. O nedenle ...'a bu isim ile tanıttım. Şirkete ait imza sirkülerini vermediğim gibi benden de böyle bir talep olmadı.",
Şeklinde savunmada bulunmuşlardır.
Ceza muhakemesinin amacı, her somut olayda kanuna ve usulüne uygun olarak toplanan delillerle maddi gerçeğe ulaşıp adaleti sağlamak, suç işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasının önüne geçebilmek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmektir. Gerek 1412 sayılı CMUK, gerekse 5271 sayılı CMK, adil, etkin ve hukuka uygun bir yargılama yapılması suretiyle maddi gerçeğe ulaşmayı amaç edinmiştir. Bu nedenle ulaşılma imkânı bulunan bütün delillerin ele alınıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Diğer bir değişle adaletin tam olarak gerçekleşebilmesi için, maddi gerçeğe ulaşma amacına hizmet edebilecek tüm kanuni delillerin toplanması ve tartışılması zorunludur.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Sanık ...'in Halkbankası Atisan Sanayi Şubesi müşterilerinden ... Yazılım İnşaat Elektronik Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti'ne ait 8295769 ve 8295770 numaralı, yine aynı Bankanın Toptancıhali Şubesi müşterilerinden ...'ya ait 9403703 numaralı 3 adet çek yaprağının sahte oluşturulmuş suretlerini bir şekilde ele geçirdiği, bu çekleri doldurup piyasaya arz etme konusunda sanık ... ile para karşılığında anlaştığı, ... Yazılım şirketine ait iki adet çeki boş olarak, ...'ya ait çeki ise 17.06.2013 keşide tarihli ve 20.000 TL tutarında doldurulmuş olarak sanık ...'a teslim ettiği, sonra da tanık ... aracılığıyla Teknorota Bilgisayar İnş. Tur. Ltd. Şti'nin ortağı ve genel müdürü olan katılan ...'e ulaştığı, katılana Polatlı'da bir şirkete güvenlik kamerası kurulması işinin olduğunu söyleyerek bunu yapıp yapamayacağını sorduğu, katılanın yapabileceğini söylemesi üzerine 10.000 TL komisyon istediği, katılanın kabul ettiği ve sanığın katılan ...'i Polatlı'da bir binaya götürdüğü, katılanın yaptığı keşif sonucu işi toplam 102.000 TL fiyat çıkarttığı, burada sanık ...'ın kendisini ... ismi ile işin sahibi olarak tanıttığı, yapılan anlaşmaya göre ödemenin yarısının çekle, diğer yarısının ise iş bitiminde yapılmasının kararlaştırıldığı ve sanık ...'ın daha önce sanık ...'in kendisine teslim ettiği suça konu çeklerden ... Yazılım şirketine ait çeklerden birini 18.04.2013 tarihli ve 17.000 TL tutarında, diğerini ise 17.05.2013 tarihli ve 15.000 TL tutarında doldurup imzalayarak, ...'ya ait 20.000 TL tutarındaki çeki ise ciro edip toplam 52.000 TL ödeme olarak katılan ...'a verdiği, katılan ...'ın da 2.500 Euro ve 5.000 TL komisyon ücretini sanık ...'e verdiği, daha sonra katılan ...'ın yaptığı piyasa araştırması sonucu katılan ...'ın sahibi ve yetkilisi olduğu ... Elektronik Güvenlik Sistemleri İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ'nin ...'daki şubesine gittiği, malzeme alımı ve karşılığında çek verilmesi konusunda anlaştığı ve sanık ...'ın kendisine verdiği suça konu çekleri şirket çalışanlarından tanık ... ile birlikte kontrol ettirmek amacıyla Halkbankası Balgat Şubesine gittikleri, ancak mesai saatinin bitmesi nedeniyle çekleri kontrol ettiremedikleri, banka güvenlik görevlisinin elle yaptığı kontrolde sahte olmadıklarını söylemesi üzerine katılan ...'ın suça konu çeklerin arkasına Teknorota Bilgisayar şirketinin kaşesini basıp imzalayarak ... Elektronik Güvenlik şirketinin ... Şubesine teslim ettiği, çeklerin ... ilinde bulunan şirket merkezine gönderilmesinden sonra burada yapılan kontrolde sahte olduklarının anlaşıldığı, sanıkların fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia ve kabul edilen olayda;
Sanık ...'in aşamalarda inşaat işleri yaptığını, tanık ... ile ticaret yaptığını, paraya ihtiyacı olduğu için tanık ...'den 1.100 TL borç aldığını ancak ödeyemediğini, katılan ... ile tanık ...'in bu borcun ödenmesini kendisinden istediklerini, fotoğraftan teşhis ettiği sanık ...'ı ... olarak tanıdığını, tanık ...'in getir götür işlerini yapan sanık ...'ın borcu ödemesi için kendisini tehdit ettiğini, katılan ...'a sahte çeklerin verilmesi ile ilgisinin olmadığını savunarak 23.02.2013 tarihinde Siteler'de meydana gelen olaya ilişkin soruşturma ve kovuşturma yürütüldüğünü belirttiği, sanık ...'ın suça konu çekleri kendisine sanık ...'in teslim ettiğini, kendisinin Polatlı'ya hiç gitmediğini, ... Caddesi üzerinde Topkapı Kafede buluştuklarını ve çekleri katılana verdiğini ifade ettiği, katılan ...'ın ise 04.04.2013 tarihinde kollukta Polatlı'ya gittiklerinde kendisini ... olarak tanıtan sanık ... ile tanıştığını, ertesi gün bu şahsın iş yerinde sözleşme imzaladıklarını ve çekleri sanık ...'dan aldığını, 21.05.2013 tarihinde Savcılıkta çeklerin Polatlı'da gözlerinin önünde yazıldığını ve imzalandığını, üçüncü çeki sanık ...'ın çekmeceden çıkararak müşteri çeki olduğunu söyleyerek ciro imzasını atarak verdiğini, çeklerin arkasında Teknorota Bilgisayar şirketi kaşesi üzerindeki imzaların kendisine ait olduğunu, Mahkemede ise çeklerin kendisine ... Caddesindeki ... Börekçisinde verildiğini beyan ettiği, tanık ...'in de çeklerle ilgili bilgisinin olmadığını, ...olarak tanıdığı sanık ...'ı Ulus'ta ...'ın yanında gördüğünü ifade ettiği, suça konu çeklerin katılan ...'ın yetkilisi olduğu ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketinin ... Şubesine katılan ... tarafından 20.03.2013 tarihinde teslim edildiği, ertesi gün çeklerin sahte olduğunun anlaşılması üzerine katılan ... ve tanık ...'in sanık ...'e ulaşmaya çalıştıkları ve 23.03.2013 tarihinde Kızılay'da buluşup araçla Siteler tarafına gittikleri, bir iş yeri önünde konuşurken sanık ...'in koşarak uzaklaşması üzerine katılan ... ile tanık ...'in çevre esnafın yardımıyla sanık ...'i yakaladıkları ve polise teslim ettikleri, bu olaya ilişkin olarak başlatılan soruşturma sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığının 14.03.2013 tarihli ve 11153-4536 sayılı iddianamesi ile ... ve ... hakkında ...'e yönelik hukuki alacağını tahsil etmek amacıyla yağma yapmak, birden fazla kişi ile tehdit ve basit yaralama suçlarından ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığı, söz konusu davaya konu olayın inceleme konusu dosyadaki olayın devamı niteliğinde olduğu ve tarafların ifadelerinde inceleme konusu dosyadaki çeklerle ilgili de beyanda bulundukları, bu kapsamda sanık ...'in benzer beyanlarda bulunmasına rağmen katılan ...'ın çeklerin verilme nedenini tamamen farklı bir şekilde anlattığı ve Kartal Oto Galeri isimli iş yerini işlettiğini, tanık ...'e borcu olduğu bir şirkette çeklerinin olduğunu, ödeyemediğini, borcunu vadelendirmek için hatır çeki vermesi gerektiğini söylemesi üzerine tanık ...'in birkaç gün sonra sanık ...'in hatır çeki ayarlayabileceğini söylediğini ve sanık ...'in kuzeni olarak tanıttığı sanık ...'dan suça konu çekleri aldığını, sanık ...'ın ödemesi gereken çek borcu olduğunu söylemesi üzerine 2.500 Euro ve 5.000 TL verdiğini, sanık ...'dan aldığı çekleri de borçlu olduğu ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketine verdiğini ifade ettiği, inceleme konusu dosyada çeklerle ilgili bilgisinin bulunmadığını ifade eden tanık ...'in çeklerin kendisinin yanında katılan ...'a hatır çeki olarak verildiğini, katılan ...'ın da çekleri borçlu olduğu şirkete gönderdiğini ifade ettiği, katılan ...'ın inceleme konusu dosyadaki ifadelerinin aşamalarda kendi içinde ve sanık ...'ın ifadeleriyle çeliştiği gibi ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas sayılı dosyasındaki ifadeleriyle de çeliştiği, tanık ...'in de her iki dosyadaki ifadelerinin birbirleriyle çelişkili olduğu, sanık ...'ın sanık ... ile mi yoksa katılan ... ve tanık ... ile mi birlikte hareket ettiğine dair iletişiminin tespit edilmediği, suça konu çeklerin üçünde de katılan ...'ın ciro imzasının olduğu, ancak ... adına olan çekteki yazı ve keşideci imzasının kime ait olduğu hususunda bilirkişi raporu alınmadığı, katılan ...'ın suça konu çekleri ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketine malzeme almak amacıyla mı yoksa önceden olan borcuna karşılık mı verdiği hususunun açıklığa kavuşturulmadığı hususları birlikte nazara alındığında;
Ceza yargılamasının amacının, hiçbir kuşkuya yer bırakmaksızın maddi gerçeğin ortaya çıkarılması olduğundan hareketle, aşamalardaki ifadelerinde sanık ... ile katılan ...'ın birbirleriyle ve katılan ...'ın kendi içindeki çelişkilerin giderilmesi, katılan ...'dan zararının giderilip giderilmediğinin sorularak ortağı ve müdürü olduğunu beyan ettiği ve çeklerin arkasına kaşesini bastığı Teknorota Bilgisayar İnşaat Turizm Elektrik San. Tic. Ltd. Şti'ye ait belgelerini ibraz etmesinin istenilmesi, ayrıca dosyada ticaret sicili bilgileri mevcut olan Teknorota İnşaat Elektrik Bilgisayar Kırtasiye Danışmanlık Turizm Ticaret Ltd. Şti. yetkilisi ...'nun tanık sıfatıyla beyanının alınıp çeklerin arkasında kaşesi bulunan Teknorota Bilgisayar İnşaat şirketi ile yetkili olduğu şirketin aynı şirket olup olmadığının, unvan değişikliği yapılıp yapılmadığının, katılan ...'ı tanıyıp tanımadığının sorulması, ... ad ve hesabına keşide edilen çeke ilişkin 11.11.2013 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen eksikliklerin tamamlanarak çekteki yazı ve imzaların katılan ... eli ürünü olup olmadığına yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılması, ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketi yetkilisi katılan ...'ın çağrılarak suça konu çekleri katılan ...'ın hangi amaçla verdiğinin açıklattırılması, ... 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/392 esas sayılı dosyasının onaylı bir suretinin getirtilerek katılan ...'ın söz konusu dosyadaki ifadeleri ile inceleme konusu dosyadaki ifadeleri arasında ve aynı şekilde tanık ...'in de söz konusu dosyadaki ifadeleri ile inceleme konusu dosyadaki ifadesi arasındaki çelişkilerin giderilmesi, sanık ...'ın katılan ... ve tanık ... ile birlikte hareket edip etmediğinin belirlenmesi amacıyla suç tarihi öncesini kapsayacak şekilde arama ve aranmaya ilişkin iletişiminin tespit edilmesi, nihayetinde sanık ...'ın, sanık ... ile birlikte hareket edip katılan ...'a yönelik nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarını mı yoksa katılan ... ve tanık ... ile birlikte hareket edip ... Elektronik Güvenlik Sistemleri şirketine yönelik nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmî belgede sahtecilik suçlarını mı işlediklerinin belirlenmeye çalışılması, ulaşılacak sonuca göre, katılan ... hakkında inceleme konusu dosyada resmî belgede sahtecilik suçundan ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş olması nedeniyle CMK'nın 172/2. maddesi de dikkate alınıp, katılan ... ve tanık ... hakkında suç duyurusunda bulunulması ve iddianame ile dava açılması hâlinde gerekli görülürse davaların birleştirilmesinden sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan eksik araştırmayla hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne, Özel Daire onama kararının kaldırılmasına, Yerel Mahkemece sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlerinin eksik araştırma ile karar verilmesi isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2- Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesinin 04.11.2019 tarihli ve 8613-10641 sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
3- ... 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 23.12.2013 tarihli ve 296-456 sayılı, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmî belgede sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında ise nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlerinin eksik araştırma ile karar verilmesi isabetsizliklerinden BOZULMASINA,
4- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 31.03.2022 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.