Esas No: 2012/632
Karar No: 2013/120
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2012/632 Esas 2013/120 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 2012/632 E. , 2013/120 K.- İMAR PLANINDAN KAYNAKLANAN TAZMINAT DAVASININ, İDARİ YARGI YERİNDE ÇÖZÜMLENMESI GEREKTIĞI
- UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAKKINDA KANUN (2247) Madde 10
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.
Davacılar : 1- H.Y. Vekili : Av. H.S. 2- S.B. Vekili : Av. M.E.A. Davalılar : 1- Sağlık Bakanlığı Vekili : Av. M.L. 2- Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı Vekili : Av. S.K. 3- Çankaya Belediye Başkanlığı Vekili : Av. A.D., Av. T.D. O L A Y : Davacı H.Y. vekili 21.07.2011 tarihli dava dilekçesinde Sağlık Bakanlığı ve Çankaya Belediye Başkanlığını davalı olarak göstermek suretiyle özetle; Davacının Ankara İli, Çankaya İlçesi, 26374 ada, 5 parselde bulunan taşınmazın hisseli maliki olduğunu, söz konusu taşınmazın imar planında sağlık yeri olarak ayrıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000 TL nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmış olup, iş bu dava Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/345 Esas sayılı dosyasında görülmüş olup, Davacı S.B. vekili 23.05.2012 tarihli dava dilekçesinde Sağlık Bakanlığı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve Çankaya Belediye Başkanlığını davalı olarak göstermek suretiyle özetle; Davacının, Ankara İli, Çankaya İlçesi, 26374 ada, 5 parselde bulunan taşınmazın hisseli maliki olduğunu, söz konusu taşınmazın imar planında sağlık alanı olarak ayrıldığını belirterek, taşınmazın tapu kaydının davalılar adına tescili ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000 TL nin faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmış olup, iş bu dava Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/288 Esas sayılı dosyasında görülmüş ve mahkemece duruşmasız yapılan ön inceleme neticesinde iş bu dosyanın, Ankara 16.Aliye Hukuk Mahkemesinin E:2011/345 sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir. Davalı Sağlık Bakanlığı vekili süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davada idari yargının görevli olduğunu belirterek görev itirazında bulunmuştur. Davalı Çankaya Belediye Başkanlığı vekili süresi içerisinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davada idari yargının görevli olduğunu belirterek görev itirazında bulunmuştur. ANKARA 16.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ: 12.09.2012 gün ve E:2011/345 sayı ile, davalı vekillerinin görev itirazının reddine karar vermiştir. Davalı Çankaya Belediye Başkanlığı vekilinin, idari yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkartılması yolunda süresi içinde verdiği dilekçesi üzerine, dava dosyasının onaylı bir örneği Danıştay Başsavcılığı"na gönderilmiştir. DANIŞTAY BAŞSAVCISI; İdarelerin 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 8"inci maddesi uyarınca tek yanlı irade açıklamaları ile tesis ettikleri, genel ve düzenleyici imar planları ile bu planlara dayanılarak tesis edilen parselasyon, kamulaştırma, ruhsat gibi bireysel işlemler, "idari işlem, bu imar planı uyarınca yapmak zorunda oldukları program ve uygulamaları bunun için gerekli zamanda gerçekleştirmemeleri yani, bu konudaki hareketsizliklerin de, idari eylem niteliği taşıdığını belirterek, davanın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2"nci maddesinin 1"inci fıkrasının (b) bendinde yer alan "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları," hükmü gereğince idari yargı yerinde görülmesinin gerektiğini ifade ederek, 2247 sayılı Yasa"nın 10"uncu maddesi uyarınca olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Mustafa AYSAL, Eyüp Sabri BAYDAR, Sıddık YILDIZ, Nurdane TOPUZ, Sedat ÇELENLİOĞLU ve Ayhan AKARSU’nun katılımlarıyla yapılan 14.01.2013 günlü toplantısında:: l-İLK İNCELEME: Başvuru yazısı ve dava dosyası örneği üzerinde 2247 sayılı Yasa"nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalılardan Sağlık Bakanlığı ve Çankaya Belediye Başkanlığı vekillerinin anılan Yasanın 10/2 maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptıkları görev itirazının reddedilmesi ve dahi davalılardan Çankaya Belediye Başkanlığı vekilinin 12/1. maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Danıştay Başsavcısı"nca, davalılardan Çankaya Belediye Başkanlığı açısından, 10. maddede öngörülen biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi. II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Selim Şamil KAYNAK’ın, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Danıştay Savcısı Tuncay DÜNDAR’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, Davacıların hissedar oldukları taşınmaza, imar planında sağlık alanı olarak ayrılmak suretiyle fiilen ve hukuken kamulaştırmasız el atıldığından bahisle, davacı S.B. bakımından taşınmazın tapu kaydının davalılar adına tescili ile,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; faizi ile birlikte şimdilik her bir davacı bakımından 2.000’er TL’nin davalı idarelerden tahsili istemiyle açılmıştır. 3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması” başlıklı 8. maddesinde; “Planların hazırlanmasında ve yürürlüğe konulmasında aşağıda belirtilen esaslara uyulur. a) Bölge planları; sosyo - ekonomik gelişme eğilimlerini, yerleşmelerin gelişme potansiyelini, sektörel hedefleri, faaliyetlerin ve alt yapıların dağılımını belirlemek üzere hazırlanacak bölge planlarını, gerekli gördüğü hallerde Devlet Planlama Teşkilatı yapar veya yaptırır. b) İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. (Değişik dördüncü cümle: 8/8/2011- KHK-648/21 md.) Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar. Belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır. Valilikçe uygun görüldüğü takdirde onaylanarak yürürlüğe girer. (Değişik üçüncü cümle: 8/8/2011- KHK-648/21 md.) Onay tarihinden itibaren valilikçe tespit edilen ilan yerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. İtirazlar valiliğe yapılır, valilik itirazları ve planları onbeş gün içerisinde inceleyerek kesin karara bağlar. Onaylanmış planlarda yapılacak değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir. Kesinleşen imar planlarının bir kopyası, Bakanlığa gönderilir. İmar planları alenidir. Bu aleniyeti sağlamak ilgili idarelerin görevidir. Belediye Başkanlığı ve mülki amirlikler, imar planının tamamını veya bir kısmını kopyalar veya kitapçıklar haline getirip çoğaltarak tespit edilecek ücret karşılığında isteyenlere verir. c) (Ek: 3/7/2005 - 5403/25 md.) Tarım arazileri, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda belirtilen izinler alınmadan tarımsal amaç dışında kullanılmak üzere plânlanamaz.” hükmüne yer verilmiştir. Olayda, imar planının uygulaması sonucu, uyuşmazlığa konu parselin imar planında sağlık alanında kaldığı, davaya konu taşınmaza idarece fiilen el atılmadığı, bununla birlikte Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ile bu tür yerlerin de bedelinin ödeneceğine karar verildiği, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmazın bedelinin ödenilmesi gerektiğinin iddia edildiği; davanın konusunun, davalı idarece 3194 sayılı Kanunu uyarınca kamu gücü kullanılarak tek yanlı irade ile yapılan imar planlarında yer alan davacının hissedar olduğu taşınmazın bedelinin tazminine ilişkin bulunduğu anlaşılmış olup, belirtilen duruma göre, imar planı ve buna dayalı imar uygulaması sonucunda uğranılan zararın tazminine yönelik bulunan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2/1-b maddesinde yer alan "İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları" kapsamında idari yargı yerince çözümlenmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, Danıştay Başsavcısı’nın, davanın taşınmazın bedelinin tazminat olarak hüküm altına alınması istemine ilişkin kısmı yönünden, başvurusunun kabulü ile, davalılardan Çankaya Belediye Başkanlığı vekilinin görev itirazının Asliye Hukuk Mahkemesince reddine ilişkin kararın kaldırılması gerekmiştir. SONUÇ : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Danıştay Başsavcısı’nın, davanın taşınmazın bedelinin tazminat olarak hüküm altına alınması istemine ilişkin kısmı yönünden, BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, davalılardan Çankaya Belediye Başkanlığı vekilinin GÖREV İTİRAZININ REDDİNE İLİŞKİN Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 12.09.2012 gün ve E:2011/345 sayılı KARARININ KALDIRILMASINA, 14.01.2013 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.