Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/119 Esas 2015/1162 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/119
Karar No: 2015/1162
Karar Tarihi: 04.05.2015

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/119 Esas 2015/1162 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkemenin verdiği karara göre, sanık finansal kiralama sözleşmesi ile kiraladığı makinelerin taksitlerini ödememiş ve ihtarnamelerine rağmen makineleri teslim etmemiştir. Bu hareketiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiştir. Sanık, adli para cezası ile cezalandırılmıştır. Ancak hapis cezası alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezası belirlenirken yeterli gerekçe gösterilmemiştir. Bu nedenle, mahkemenin kararı bozulmuştur ve sanık adli para cezası ile cezalandırılmaya devam edilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı CMK'nın 238. maddesi
- 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 155/2, 52/2, 52. maddeleri
23. Ceza Dairesi         2015/119 E.  ,  2015/1162 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Şikayetçi vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Kovuşturma evresinde yöntemine uygun biçimde davetiye tebliğ olunmak suretiyle duruşmadan haberdar edilmesine karşın duruşmalara katılmayan, 5271 sayılı CMK"nın 238.maddesi uyarınca, davaya katılma isteminde bulunmayan ve katılan sıfatını almayan şikayetçi vekilinin hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından, temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması 1412 sayılı CMUK"un 317.maddesi gereğince reddine;
    Sanık müdafiileri tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Şikayetçi .. Kiralama Anonim Şirketi ile ....Tekstil İmlatat Sanayi Dış Ticaret Anonim Şirketinin yetkilisi olan sanık arasında, .. 3. Noterliğince düzenlenen, 04/09/2007 tarihli, 41847 yevmiye numaralı finansal kiralama sözleşmesi imzalanarak buna istinaden muhtelif makinelerinin zilyetliklerinin sanığa devredildiği; ancak sanığın, sözleşme hükümlerine göre ödemesi gereken kira bedellerini ödemediğinden temerrüde düşmesi üzerine kendisine gönderilen ihtarnameye rağmen süresi içerisinde kira borçlarını ödemediği gibi söz konusu makineleri de teslim etmeyerek zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunmak suretiyle üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda;
    Oluşa, sanığın savunmalarına, şikayetçi şirket vekilinin aşamalardaki beyanlarına, finansal kiralama sözleşmeleri içeriğine, 20.02.2008 tarihli ihtarnameye ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın katılan şirketten finansal kiralama sözleşmesi ile kiraladığı makinelerin aylık taksitlerini ödememesi üzerine, söz konusu borçlarını tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde ödemesi, ödemediği takdirde finansal kiralama sözleşmesinin fesh olacağı ve sürenin sona ermesinden itibaren 7 gün içerisinde finansal kiralamaya konu olan makineleri şirketin adresine teslim edilmesi hususlarında gönderilen ihtarnamenin usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesine rağmen, sanığın, söz konusu makineleri şikayetçi şirkete teslim etmemesi şeklinde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiş ve sanığın sözleşme konusu malların, şirket alacaklıları tarafından yapılan icra takipleri kapsamında haczedildiğine dair savunmasını doğrulayacak haciz tutanaklarını da kendisine süre verilmesine rağmen ibraz edememesi karşısında; tebliğnamedeki düşünce benimsenmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükümde yer alan ""5237 sayılı TCK"nın 155/2, 52/2 maddeleri gereğince sonuç olarak verilen 365 gün adli para cezası karşılığı aynı kanunun 52. maddesi gereğince günlüğü 20.00 TL"den olmak üzere 7.300 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ifadelerinin yerine ""5237 sayılı TCK"nın 155/2 maddesi gereğince 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı kanunun 52/2 maddeleri gereğince verilen 5 gün adli para cezası karşılığı günlüğü 20 TL "den olmak üzere sonuç olarak 100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına"" ifadelerinin yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi

    Hemen Ara