Esas No: 2013/427
Karar No: 2015/354
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2013/427 Esas 2015/354 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Asliye Ceza
Sanık ...’un tehdit suçundan 765 sayılı TCK’nun 191/1, 59/2 ve 647 sayılı Kanunun 4. maddeleri uyarınca 45 Lira, kasten yaralama suçundan 5237 sayılı TCK’nun 86/2, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 80 Lira, hakaret suçundan aynı kanunun 125/1-4, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 80 Lira adli para cezaları ile cezalandırılmasına, sanık ...’nün ise müessir fiil suçundan 765 sayılı TCK’nun 456/2, 51/2, 59/2, 647 sayılı Kanunun 4 ve 6. maddeleri uyarınca 2.700 Lira adli para cezası ile cezalandırılmasına ve ertelemeye ilişkin, ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen ... gün ve ... sayılı hükmün sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay ... Ceza Dairesince...gün ve ... sayı ile; sanık ... hakkındaki kararın CMK’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunun değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasına, sanık ... hakkındaki hükmün ise; "Sanıklar hakkında kurulan 22.4.2004 tarih ve 2003/34 esas, 2004/11 sayılı karar, yalnızca sanık ... tarafından temyiz edilmiş olup, sanık ... yönünden kesinleşmiş olmakla, bu bozma ilamından sonra sanık ... hakkında kurulan karar, yok hükmünde olduğundan inceleme dışı bırakılmasına" karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca ise ... gün ve ... sayı ile;
"Yerel mahkemenin sanık ... hakkında kurduğu 07.09.2005 gün ve 2005/304-282 sayılı kararın sanık ... ...’a tebliğ edilmediği, bu nedenle sanığın ... tarihli hükme yönelik 18.03.2008 tarihli temyiz talebinin 07.09.2005 günlü mahkeme kararına yönelik temyiz istemi olarak kabul edilmesi gerektiği” görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurularak inceleme dışı bırakma kararının kaldırılıp sanık hakkındaki kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi talebinde bulunulmuştur.
İtiraz üzerine 5271 sayılı CMK"nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay ... Ceza Dairesince ... gün ve ... sayı ile;
"1) Mahkemenin 07.09.2005 tarih ve 2005/304-282 sayılı karar başlığında avukat ..."in sanıklar vekili olarak yazıldığı, gerekçeli kararın bu sıfatla kendisine 30.09.2005 tarihinde tebliğ edildiği, vekilin kararı sadece sanık ... yönünden temyiz ettiği, tebliğnamenin sadece bu sanık yönünden düzenlendiği 21.02.2007 tarihli temyiz incelemesinin de bu sanık yönünden yapıldığı anlaşılmakta ise de; avukat ..."in sanık ... ..."un vekili olduğuna dair dosyada herhangi bir vekâletname veya baro tarafından görevlendirme yazısına rastlanmadığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüyle,
2) Dairemizin 05.04.2010 tarih ve 2009/23429 Esas 2010/6205 Karar sayılı, sanık ... ... hakkındaki inceleme dışı bırakma kararının kaldırılmasına,
3) Sanık ... ... hakkında yaralama ve hakaret suçları nedeniyle kurulan hükme yönelik temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede;
Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının miktarına göre karar 1412 sayılı CMUK"un 305/1. maddesine göre kesin nitelikte bulunduğundan, sanığın temyiz talebinin CMUK"un 317. maddesi gereğince istem gibi reddine,
4) Sanık hakkında tehdit suçu nedeniyle kurulan hükme yönelik temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
14.07.2003 suç tarihi ile inceleme tarihi arasında sanığa atılı suç için 765 sayılı TCK"nun 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen "7 yıl 6 aylık" kesintili zamanaşımı süresinin gerçekleşmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca istem gibi bozulmasına ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında tehdit suçu nedeniyle açılan kamu davasının CMUK"un 322. ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri gereğince düşürülmesine" karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca bu defa... gün ve ... sayı ile;
“Yüksek Dairece, 05.11.2012 tarihli 2012/31227 Esas, 2012/36522 Karar sayılı, sanık ... ... hakkında tehdit suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeni ile düşürülmesine hakaret ve kasten yaralama suçları bakımından ise verilen adli para cezalarının kesin olması nedeni ile sanığın temyiz isteminin reddine karar verilmiş ve kararda incelenen kararın tarih ve numarası 07.09.2005 gün ve 2005/304 esas, 2005/282 karar olması gerekirken sehven "... tarih ve 2007/203 E. 2008/43 K." olarak gösterilmiştir.
Hakaret ve kasten yaralama suçları bakımından Yüksek Yargıtay 3. Ceza Dairesi, yapılan itirazı yerinde görmediğinden 5271 sayılı CMK"nun 308/3. maddesi gereğince dosyayı incelenmek üzere Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kuruluna göndermesi gerekli iken iade edilmiştir.
İlgili dava dosyası hakaret ve kasten yaralama suçları bakımından itirazen incelenmek üzere gönderilmiştir" denilerek Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
İtirazın kapsamına göre inceleme, sanık ... hakkında kasten yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerle sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanık ..."un 18.03.2008 tarihli temyiz talebinin kapsamının belirlenmesine ilişkin ise de, Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca öncelikle, Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir itirazın bulunup bulunmadığı hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir.
İncelenen dosya kapsamından;
Sanık ..."nün kendisine ait arazide hayvan otlattığını gören sanık ...’un, sanık ...’e hakaret ve tehditte bulunduğu, ayrıca taş atmak suretiyle üç gün mutad iştigalden kalacak şekilde yaraladığı, bu eylemler üzerine sanık ...’in de sanık ...’ün kafasına taş atarak hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığı iddiasıyla kamu davasının açıldığı,
Yerel mahkemece ... gün ve ... sayı ile; sanık ...’nün başkasının arazisine hayvan sokmak suçundan beraatine, müessir fiil suçundan mahkumiyetine, sanık ...’un ise müessir fiil, alenen sövme ve adiyen tehdit suçlarından mahkumiyetine ilişkin verilen hükmün sanık ... müdafii ile sanık ... tarafından süresi içinde temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay ... Ceza Dairesince ... gün ve... sayı ile; 5237 sayılı TCK’nun yürürlüğe girmesi nedeniyle sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtilerek bozulduğu,
Bozma sonrasında yerel mahkemece ... gün ve ... sayı ile, dosya üzerinden inceleme yapılarak lehe kanun değerlendirilmesi sonucunda önceki şekilde hüküm kurulduğu, sadece sanık ... müdafiine tebliğ edilen bu hükmün sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay ... Ceza Dairesince ... gün ve ... sayı ile; duruşma açılarak lehe yasa değerlendirmesi yapılmaması nedeniyle sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmünün bozulmasına karar verildiği,
Bozmaya uyan yerel mahkemece bu kez ... gün ve ... sayı ile, sanık ...’un tehdit, kasten yaralama ve hakaret suçundan adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık ...’nün ise müessir fiil suçundan adli para cezası ile cezalandırılmasına ve bu cezanın ertelenmesine ilişkin verilen hükümlerin sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay ... Ceza Dairesince ... gün ve ... sayı ile; sanık ... hakkındaki mahkumiyet kararının CMK’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunun değerlendirilmesi gerekçesiyle bozulmasına, sanık ... hakkındaki hükmün ise, yok hükmünde olduğundan bahisle inceleme dışı bırakılmasına karar verildiği,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca ... gün ve ...sayı ile; yerel mahkemenin sanık ... hakkında kurduğu 07.09.2005 gün ve 2005/304-282 sayılı kararın sanık ...’a tebliğ edilmediği, bu nedenle sanığın 18.03.2008 tarihli temyiz talebinin 07.09.2005 günlü mahkeme kararına yönelik temyiz istemi olarak kabul edilerek inceleme dışı bırakma kararının kaldırılıp sanık hakkındaki kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi talebiyle itiraz kanun yoluna başvurulduğu,
5271 sayılı CMK"nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay ... Ceza Dairesince ... gün ve... sayı ile; yerinde görülen itirazın kabulüne, sanık ... hakkında yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin 1412 sayılı CMUK’nun 305/1. maddesine göre kesin nitelikte bulunması nedeniyle bu hükümlere yönelik temyiz talebinin aynı kanunun 317. maddesi uyarınca reddine, tehdit suçundan açılan kamu davasının ise zamanaşımı süresinin gerçekleşmesi sebebiyle düşürülmesine karar verildiği,
Yargıtay ... Ceza Dairesinin bu kararının ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca... gün ve ...sayılı yazı ile; Özel Dairece, yerel mahkemenin 07.09.2005 tarihli hükmünün temyiz incelemesine konu edilmesi gerekirken ... tarihli karar dikkate alınarak tehdit ve yaralama suçlarından kurulan hükümlerin kesin nitelikte olduğundan bahisle temyiz isteminin reddine karar verilmesi suretiyle zımni olarak itirazın reddine karar verildiği belirtilerek dosyanın üst yazıyla Ceza Genel Kuruluna gönderildiği,
Anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlığın isabetli bir şekilde çözümlenmesi için uygulama ve öğretide Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazı olarak adlandırılan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı itirazının incelenmesinde fayda bulunmaktadır.
5271 sayılı CMK"nun "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itiraz yetkisi" başlıklı 308. maddesi; "Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re"sen veya istem üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz" şeklinde düzenlenmişken, maddeye 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile;
“İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir.
Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir” şeklinde ikinci ve üçüncü fıkralar eklenmiş,
Yapılan değişikliğin gerekçesi ise “İtiraz üzerine dosyanın kararına itiraz edilen daireye gönderileceği ve itirazın mümkün olan en kısa sürede dairece inceleneceği ve itirazın yerinde görülmesi durumunda dairenin kararını düzelteceği; itiraz yerinde görülmezse dairenin dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna göndereceğinin hüküm altına alınmakta olduğu” şeklinde açıklanmıştır.
Buna göre, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 308. madde uyarınca itiraz kanun yoluna başvurulması üzerine dosya kararına itiraz edilen daireye gönderilecek, dairece mümkün olan en kısa sürede itirazın yerinde olup olmadığı konusunda inceleme yapılacak ve itirazın tamamen kabulüne veya reddine karar verilebileceği gibi, itirazın kısmen kabulüne de karar verilebilecektir.
Dairece itirazın kısmen kabulüne karar verilmesi durumunda itirazın yerinde görülmeyen kısmı yönüyle değerlendirme yapılmak üzere dosya Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilecektir.
İtiraz üzerine dosyanın gönderildiği ilgili Dairece, itiraz incelendikten sonra verilen karara karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz kanun yoluna başvurmasını engelleyici bir düzenleme bulunmamaktadır. CMK"nun 308. maddesinin 1. fıkrasında, Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının, re"sen veya talep üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebileceği düzenlendiğinden, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile yapılan değişiklikten sonra itiraz üzerine dosyanın gönderildiği Dairece, itiraz incelendikten sonra verilen ve önceki karardan farklı olan yeni karara karşı da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz kanun yoluna başvurması mümkündür.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Sanık ...’un 18.03.2008 havale tarihli temyiz talebi üzerine Yüksek... Ceza Dairesince, sanık ... hakkındaki ... tarih ve ... sayılı yerel mahkeme kararının yok hükmünde olduğundan bahisle inceleme dışı bırakılması kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, sanığın anılan temyiz isteminin ... günlü mahkeme kararına yönelik kabul edilmesi gerektiği görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurularak inceleme dışı bırakma kararının kaldırılıp sanık hakkındaki kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi talebini içerir itiraz başvurusunu tüm yönleriyle değerlendiren Özel Dairece, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulü ile sanık hakkında tehdit suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı süresinin gerçekleşmesi sebebiyle düşürülmesine, yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin ise 1412 sayılı CMUK’nun 305/1. maddesine göre kesin nitelikte bulunması nedeniyle bu hükümlere yönelik temyiz talebinin aynı kanunun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. Dairenin itirazı kabul edip daha önceki ilamından tamamen farklı hükümler içeren bu yeni kararına yönelik Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca itiraz yoluna gitme imkânı varken bu yapılmadan bir üst yazıyla dosya Ceza Genel Kuruluna gönderilmiştir. Dairenin itiraz üzerine verdiği karar itirazın reddine ilişkin olmadığı gibi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının mevcut üst yazısı da yeni bir itiraz niteliğinde değildir. Bu sebeple Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmesi gereken bir itiraz söz konusu değildir.
Bu itibarla, Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir itiraz bulunmadığından, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Ceza Genel Kurulunca incelenmesi gereken bir itiraz bulunmadığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.05.2013 gün ve 144988 sayılı yazısının İNCELENMEKSİZİN İADESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.10.2015 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.