Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2021/355 Esas 2022/621 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2021/355
Karar No: 2022/621
Karar Tarihi: 06.10.2022

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2021/355 Esas 2022/621 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu         2021/355 E.  ,  2022/621 K.

    "İçtihat Metni"

    Yargıtay Dairesi: 1. Ceza Dairesi

    Sanıklar ..., ... (. oğlu), ... (. oğlu) ve ... hakkında maktuller ... ve ...’ı kasten öldürme suçlarından açılan kamu davasında, yapılan yargılama sonucunda eylemlerinin nitelikli kasten adam öldürme suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanıkların TCK’nın 37. maddesi delaletiyle TCK’nın 82/1-g, 62/1 ve 53. maddeleri uyarınca iki kez müebbet hapis cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve mahsuba ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesince verilen 23.12.2019 tarih ve 400-585 sayılı resen istinafa tabi hükümlere yönelik olarak sanıklar müdafileri ve katılanlar vekillerinin de istinaf başvurusunda bulunmaları üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince 17.07.2020 tarih, 111-1234 sayı ve oy çokluğu ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.Bu hükümlerin de sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza “Dairesince 08.12.2020 tarih ve 4679-3243 sayı ile temyiz taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise; 26.01.22021 tarih ve 77322 sayı ile;Olay tarihinden iki gün önce sanık ...'ün belediye başkan adayı olan oğlu için maktül ...'tan oy istemek amacıyla evlerine gittiklerinde, ...'ın kendilerine oy vermeyeceğini söylemesi üzerine sinirlenerek ayrılmalarının öldürmeyi gerektirecek boyutta bir husumet olarak kabul edilmesi mümkün değildir.Sanıkların bazılarının olaydan önce oyların kullanmış olup okulda bekledikleri, bir kısım sanıkların ise siyasi parti müşahidi olarak görevli olmaları dolayısıyla okulda bulundukları anlaşılmıştır..'in eşinin oy kullanması sırasında yardımcı olmak için yanında bulunması isteğinin kabul edilmemesi üzerine aniden başlayarak kısa sürede sonuçlanan olayda, sanıkların olayın başlamasına neden olan herhangi bir davranışı bulunmadığı gibi, olay öncesinde ve olay anında önceden alınan bir suç işleme kararı doğrultusunda organize şekilde hareket ettiklerine, olay yerine silahlı olarak geldiklerine ve ateş ettiklerine dair mağdur ...'ın beyanları ile tanık ...'ın duruşma aşamasında farklılaşan kolluk ve savcılık ifadeleri dışında herhangi bir delil de mevcut değildir.Olayda toplam iki adet tabancanın kullanıldığı dolayısıyla tüm sanıkların silahla ateş etmedikleri hususu sabit ise de, hangi sanık veya sanıkların silahla ateş ettikleri tespit edilememiş olup, ilk derece mahkemesinin kabulü de bu yöndedir.Olay yerinde bulundukları halde silah kullandıkları belirlenemeyen sanıkların fiile doğrudan iştirakleri bulunmadığından, bu durumda müşterek fail olarak sorumlu tutulabilmeleri için fiile ortak katkı sayılan eylemlerinin bulunması ve bu eylemlerin sonuca etkili değerde olması gerekir. Olayın gerçekleşme şekli nazara alındığında, olay yerinde olayın gidişatını ve gerçekleşeceğini bilmeleri de mümkün olmayan sanıkların olay başladıktan sonra diğer failleri engellememek suretiyle manevi destek olarak suçun işlenmesindeki kanaatlerini güçlendirmek şeklindeki katkılarının ise TCK'nın 37. maddesi kapsamında suça iştirak seviyesine ulaşmadığı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamından;Sanık ...'ün olay sırasında olay yerinde bulunmadığı, ... mahallesinden ... istikametine gitmekte olduğu yönündeki savunmasının kullanmış olduğu cep telefonu baz kayıtları, kullandığı kiralık aracın GPRS kayıtları, ... ilçesinde araçtan inerken tespit edilen güvenlik kamera görüntüsü ve bu görüntünün mukayesesine ilişkin bilirkişi raporu gibi teknik delillerle doğrulanması, buna karşılık mağdur ... ile bir kısım tanıkların sanığın olay yerinde bulunduğunu ve silahla ateş ettiğini beyan etmiş olmaları karşısında, sanığın olay yerinde olup olmadığı hususu tam bir kesinlikle ispat edilememiş ve şüpheli kalmıştır, şüpheden sanık yararlanır kuralı gereğince aleyhine cezalandırılmasına yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı başkaca herhangi bir delil bulunmayan sanığın atılı suçlardan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,Sanıklar ..., ... (.oğlu), ... (. oğlu) ve ... bakımından kabule göre;Silahla ateş etmedikleri kabul edilen sanıkların, kamu görevi nedeniyle iki kişinin öldürülmesi fiiline yönelik fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiklerini gösteren deliller ile fiil üzerinde ortak hakimiyet kurduklarına delalet edecek, suçun işlenmesine fonksiyonel katkıda bulunan nitelikteki somut eylem ve davranışlarının neler olduğunun delilleri ile birlikte gösterilerek ve her bir sanık yönünden suça iştiraklerinin derecesinin belirlenmesi bakımından ayrı ayrı değerlendirme yapılarak bir sonuca varılması gerektiği halde, 'sanıkların babaları ve dedeleri olan aynı zamanda aile büyüğü olan ... ile birlikte tartışmaya katıldıkları ve tartışmanın uzadığı, sanıkların olay yerine birlikte gelmeleri, akraba olmaları ve tartışma başladıktan sonra maktüller üzerinde ortak bir hakimiyet kurduklarının anlaşıldığı, sanıkların tamamının silahlarını çıkartıp ateşlemedikleri düşünülse bile silahlı olan sanıklara olay yerinde tartışma sonrası birbirlerine destek olacak şekilde hareket ederek ateş eden sanıklar ile birlikte maktüller ve katılan üzerinde ortak bir hakimiyet kurduklarının sabit olduğu, olay yerine silahla gelerek olayın en başından beri fikir ve eylem birliği içerisinde olay öncesi, sonrası ve olay esnasında birlikte hareket etmeleri sebebiyle suçun işlenişi üzerinde ortak hakimiyet kurmak suretiyle birlikte hareket ettiklerinin sabit olduğu, fiile direk eylemsel bir iştirakı bulunmadığı halde olay yerinde olayın gidişatını ve gerçekleşeceğini bilerek veya olay başladıktan sonra diğer failleri engellemeden olayın gerçekleşmesinde diğer faillere manevi destek olan olay yerinde bulunması sebebiyle diğer faillerin suçun işlenmesindeki kanaatlerini güçlendiren sanıklarında birlikte ortak irade ve işbirliği içerisinde ortak hakimiyet kurmak sebebiyle hareket ettikleri ve TCK'nın 37. maddesinde yer alan suça iştiraklerinin olduğu anlaşılmaktadır.' şeklindeki soyut ve dosya kapsamı ile örtüşmeyen yetersiz gerekçe ile kamu görevi nedeniyle iki kişiyi öldürme suçuna iştirak iradesi ile katıldıkları ve suçu birlikte işlediklerinden bahisle müşterek fail olarak cezalandırılmalarına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, Yüksek Dairece de bu yönde bozma kararı tesisi gerektiği kanaatinde olduğumuzdan temyiz itirazlarının esastan reddi kararına karşı itiraz yasa yoluna başvurulması gerekmiştir." görüşüyle itiraz yoluna başvurmuştur.
    CMK'nın 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesince 08.09.2021 tarih, 6483-11944 sayı ve oy çokluğuyla itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    İnceleme dışı sanık ... hakkındaki suç delilerini yok etme, gizleme veya değiştirme ve suçluyu kayırma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ... Bölge AdliyeMahkemesinin istinaf başvurusunun reddi kararı ile, Sanıklar ..., ... (... oğlu), ... (... oğlu) ve ... hakkında katılan ...'a yönelik kasten yaralama ve 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri Özel Dairenin CMK’nın 298. Maddesi uyarınca temyiz istemlerinin reddi kararı ile kesinleşmiş olup, itirazın kapsamına göre inceleme sanıklar ..., ... (... oğlu), ... (... oğlu) ve ... hakkında nitelikli kasten öldürme suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri ile sınırlı olarak yapılmıştır.
    Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar;
    1- Sanıkların kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin gösterilen gerekçenin yasal, yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olup olmadığının,
    2- Gerekçenin yeterli olduğu kabul edildiği takdirde sanık ...’ün mahkûmiyetine ilişkin yeterli delil bulunup bulunmadığının,
    Belirlenmesine ilişkin olup yapılan müzakere sırasında Ceza Genel Kurulu Başkanı ve bir kısım Ceza Genel Kurulu üyeleri tarafından sanık ...'ün (... oğlu) mahkumiyetine ilişkin yeterli delil bulunup bulunmadığı ve tüm sanıkların atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiklerinin de tartışılması gerektiğinin ileri sürülmesi üzerine bu hususların da değerlendirilmesi gerekmiştir.İncelenen dosya kapsamından;31.03.2019 tarihli olay yeri görgü ve tespit tutanağında; aynı tarihte saat 10.00 sıralarında ... ilçesi, ... Mahallesi’ndeki oy verme işleminin yapıldığı ..u sandığın bulunduğu ilkokul binası içerisinde maktuller ... ve ...’ın ateşli silahla vurularak öldürüldüğü, ...’ın babası ...’ın ise ateşli silahla kolundan yaralandığı olayın telefonla bildirilmesi üzerine saat 10.45 sıralarında yeterince kuvvetle olay mahalline gelindiği, gerekli emniyet tedbirleri alındıktan sonra yapılan araştırma ve inceleme neticesinde; oy verme işleminin yapıldığı ilkokul binasındaki oda içerisinde maktul ...’ın sırtüstü vaziyette yattığı ve hayati belirtiler göstermeyip eks olduğu, maktul ...’ın ise bel kısmı yan vaziyette, vücudunun üst kısmı ise yüzüstü olarak yattığı, olay yerine gelen 112 ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalede maktul ...’ın eks olduğu, maktul ...’dan nabız alınması üzerine kalp masajı uygulandığı, ancak maktule belli bir süre müdahale edilmesine rağmen eks olduğu, katılan ...’nin ise sol kolundan yaralı olduğunun görüldüğü, katılanla yapılan ilk mülakatta, Hacı oğlu..., ... oğlu., . ve ...’ün hedef gözeterek ateş etmeye başladıklarını, oğlu maktul ...’ı sanık ...’in, maktul ...’ı ise... oğlu sanık ...’in ateş ettiğini, kendisine ateş eden şahsı görmediğini, yaralı katılanın tedavisi için ambulans ile ....Tıp Hastanesine sevkinin yapıldığı, görgü tanıkları ile yapılan ilk mülakatta, tanıklar ...ve eşi ...’in oy kullanmak için okul binasına geldikleri,.’in oyunu kullandığı ancak eşi ...’in okuma yazma bilmemesi sebebiyle ...nin oy verme kabininin içerisine eşi ...’in yanında refakatçi olarak girmek istemesi nedeniyle sandık kurulu başkanı tanık ...’in bu durum mevzuata uygun olmadığı için izin vermediği, ayrıca sandık müşahidi olarak görevli maktul ...’ın da bu duruma itiraz etmesi üzerine tartışma çıktığı ve çıkan tartışmaya.., oğlu ..., torunları ., .ve .’in de müdahil olması üzerine olayın daha da büyüyerek maktuller İlyas ve ...’ın ateşli silahla öldürülmesi, katılan ...’nin ise ateşli silahla sol kolundan yaralanması olayının meydana geldiği, yine görgü tanıklarının beyanından olay anında okul içerisinde sandık başkanı olarak görev yapan ..., sandık memuru ..., sandık müşahitleri olarak görevli olan ..., ... ve ..., seçmenlerden ..., ..., ..., ., ..., ..., ., oğlu ..., torunları ..., ... . ve ...’ün olduklarının tespit edildiği, okul içerisinden gelen silah patlama seslerine istinaden okul çevresinde emniyetçi olarak görevlendirilen güvenlik korucuları ... ve ...’ın okul içerisine girerek olaya müdahil oldukları, güvenlik korucularının beyanından yaralı ...’ın oy sandığı içerisindeki kullanılmış oy zarflarını yanan sobanın içerisine atarak yaktığı, bunun üzerine güvenlik korucuları tarafından kullanılmayan oy pusulalarının toplanarak bir çuval içerisine konulduğu, kullanılmayan oy pusulalarının emniyeti sağlamak amacıyla güvenlik korucusu ... tarafından aracının bagaj kısmına konularak kilitlendiği, oy verme işleminin yapıldığı oda içerisinde çeşitli yerlerde 2 adet deforme kurşun parçası, 4 adet deforme gömlek (metal) parçası, 3 adet deforme fişek çekirdeği, 8 adet 9 mm çapında boş kovan, 5 adet dolu 9 mm fişek tespit edildiğinin belirtildiği, Olay yerinde yapılan incelemede tespit edilen balistik nitelikteki bulguların dökümü; 5 adet 9 mm çapında “.” ibareli kovan, 3 adet 9 mm çapında “STR” ibareli kovan olmak üzere toplam 8 adet 9 mm çapında kovan, 5 adet 9 mm çapında “.” ibareli fişek 1 adedinin dip tablasında iğne izinin mevcut olduğu, 3 adet deforme fişek çekirdeği, 2 adet deforme kurşun (nüve) parçası (...’ın cesedinin altından bulunan), 4 adet deforme gömlek parçasının bulunduğu,.Olay yeri inceleme raporunda; 01.04.2019 tarihinde saat 17.00’de ... ili, ... ilçesi,. Mahallesi ile kasten öldürme olayının meydana geldiği ... İlköğretim Okulunun kuş uçumu 1,80 km olduğu, sanık...’nın evine gelindiği, inceleme yapılacak 34 FH 3844 plakalı, siyah renkli,.marka aracın ev avlusunda, çamurlu ve kirli vaziyette, ön kısmı güney doğu, arka kısmı kuzey satı istikametini gösterir şekilde park halinde olduğu, ev sakinlerinden ... ...’nın aracın başına çağrıldığı, arama kararı uyarınca kilitli kapılarının açıldığı, aracın içerisinden 17 adet atış artığı svabı alınarak ambalajlanıp geçici olarak muhafaza altına alındığının belirtildiği,.02.04.2019 tarihli araştırma tutanağında; olayla ilgili olarak ... merkezde bulunan benzin istasyonunun 09.30-11.00 saatleri arasındaki kamera kayıtlarının alınmasının istendiği, yapılan araştırma neticesinde; ... ilçe girişinde bulunan Akaryakıt istasyonunun . Gıda Petrol Nak. İnş. Taahhüt San. Ve Tic. Ltd. Şti adına ruhsatlı olduğu, akaryakıt istasyonunu sahibinin Adil ... olduğu, 31.03.2019 tarihinde istasyonda ... isimli şahsın görevli olduğunun tespit edildiği, görevli şahısla yapılan görüşmede, akaryakıt istasyonunda bulunan kamera cihazının 25.03.2019 tarihinden bugüne kadar herhangi bir kayıt yapmadığının tespit edildiği, istasyon görevlisi ... beyanında, 31.03.2019 tarihinde saat 09.59 sıralarında...... Ve Paz. Ltd. Şti adına kayıtlı olduğu tespit edilen... plakalı aracı kullanan şahsın 200 TL’lik nakit para ile benzin aldığını, ancak aracı kullanan şahsın kim olduğunu tanımadığını, bahse konu... plakalı aracın 31.03.2019 tarihinde saat 11.53’de 79,97 TL’lik tanık ... tarafından veresiye benzin alındığı ve sanık... Sülük hesabına yazdırıldığının tespit edildiği, aynı tarihte saat 07.14 sıralarında . tarafından ... Taştan isimli şahsa ruhsatlı .plakalı araca 140 TL’lik veresiye benzin alındığı ve sanık. hesabına yazdırıldığının tespit edildiği bilgilerine yer verildiği,Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 numaralı uzmanlık raporunda; maktul ...’a ait tüm svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği, pantolon üzerinde yıpranma kaynaklı olduğu değerlendirilen bölgeler haricinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, ceketin sol yaka ve sağ sırt bölgelerinde birer adet küçük ebatlı delinme olduğu, gömlek üzerinde ceket ile örtüşen bölgelerde delinlemeler bulunduğu, atletin sağ sırt bölgesinde bir adet küçük ebatlı delinme olduğu tespit edildiği, giysiler üzerinde bulunan delinme bölgeleri çevresinde yapılan fiziksel ve kimyasal incelemeler neticesinde, yapılan atışın uzak atış olduğunun değerlendirildiğinde, maktul ...’a ait tüm svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği, ceketin sol omuz bölgesinde parçalanmış bir bölge ile sağ karın bölgesinde iki adet ve sol karın bölgesinde bir adet muhtelif ebatlı delinme ve sol bel bölgesinde bir adet küçük ebatlı delinme olduğu, gömleğin sol omuz bölgesinde bir adet küçük ebatlı delinme, sağ karın bölgesinde... adet, sol karın bölgesinde bir adet, sol bel bölgesinde bir adet muhtelif ebatlı delinmeler olduğu, atletin ön kısmında dört, arka kısmında bir adet küçük ebatlı delinmeler olduğu, pantolonun sağ bacak ön üst bölgesinde... adet küçük ebatlı delinme, sağ bacak arka üst kısmında dört adet küçük ebatlı delinme, sol bacak arka orta kısmında bir adet küçük ebatlı delinme olduğu tespit edildiği,ceketin sol omuz ve pantolonun sağ bacak ön üst kısmında bulunan delinme bölgeleri çevresinde yapılan fiziksel ve kimyasal incelemeler neticesinde, yapılan atışların yakın atış olduğunun değerlendirildiği, sanık ... (T.C. .) ait tüm svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği, mont üzerinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, mont üzerinden atış artığı transfer kiti ile alınan svap üzerinde atış artıkları tespit edildiği, ...’e ait yüz svabı üzerinde atış artıkları tespit edildiği, giysiler üzerinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, sanık ...’e (T.C. . ait tüm svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği, giysiler üzerinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, sanık... Sülük’e ait tüm svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği, giysiler üzerinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, inceleme dışı sanık ...’ya ait sağ el ve yüz svapları üzerinde atış artıkları tespit edildiği, kaban üzerinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, sanık ...’e ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edildiği, ceket üzerinde herhangi bir delinmeye rastlanmadığı, katılan ...’a ait tüm svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği, kabanın sol kol üst kısmında iki adet delinme olduğu tespit edildiği, yapılan atışın uzak atış olduğu, ev aramasında çamaşır makinaları içerisinden ele geçirildiği belirtilen giysiler üzerinde bir delinmeye rastlanmadığı, giysiler üzerinde atış artığına rastlanmadığı, perdeler üzerindeki atışların uzak atış olduğu,. plakalı kamyonetin içinden alındığı belirtilen “ön sol sürücü koltuk ön kısmı, sağ ön yolcu kol ön kısmı, sağ ön yolcu koltuk arka kısmı, ön sol sürücü koltuğu arka kısmı, arka sol kapı açma kolu, sol ön sürücü kapı açma kolu, sağ ön yolcu açma kolu, el freni, vites topuzu, arka yolcu koltuğu sol kısmı, arka yolcu koltuğu sağ kısmı ve ön sağ yolcu kapı çekme kolu” ibareli svaplar üzerinde atış artıkları tespit edildiği,
    Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1272 sayılı uzmanlık raporunda; 1. ...numaralı, 9x19 mm çapında fişek istimal eden, Türkiye yapısı,. marka,.model yarı otomatik tabanca ve şarjörünün emniyet ve ateşleme sisteminin sağlam olduğu, 2. dört adedi “.” ve bir adedi “STR 17 9P” ibareli olmak üzere toplam beş adet 9x19 mm çapında fişekin inceleme konusu tabanca ile uyumlu olduğu, yetmiş dört adet 9x17 mm çapında “.” ibareli fişekin çap ve tiplerine uygun bir silah ile yapılan deneme atışlarında patladıkları, inceleme konusu tabanca ve fişeklerin ( bir adet 9x19 mm çapında “.” ibareli kapsül üzerinde iz bulunan fişek hariç); 6136 sayılı Kanun kapsamındaki vahim nitelikte olmayan ateşli silah ve fişeklerden olduğu, 4. bir adet 9x19 mm çapında, “.” ibareli kapsülü üzerinde iz bulunan fişek, beş adedi “MKE 15 9P” ve... adedi “STR 17 9P” ibareli olmak üzere toplam sekiz adet 9x19 mm çapında suç konusu kovan, iki adeti deforme olmak üzere toplam beş adet 9 mm çapında suç konusu mermi çekirdeği, dört adet suç konusu mermi çekirdeği gömlek parçasının sekiz adet 9x19 mm çapında suç konusu kovanın (5 artı 3) olmak üzere çap ve tiplerine uygun iki ayrı silahtan atıldıkları, bir adet 9x19 mm çapında fişeğin kapsülü üzerinde bulunan izin, suç konusu kovanlardan 5’li grubu atan silaha ait ateşleme iğnesi izi olduğu, beş adet 9 mm çapında suç konusu mermi çekirdeğinin, namlusunda sağa döner altı adet yiv ve set bulunan çaplarına uygun tek silahtan atıldıkları (iki adedi ise maktul ...’ın vücudundan çıkartıldığı belirtilen) sekiz adet 9x19 kovan mm çapında kovan, beş adet 9 mm çapında mermi çekirdeği ve iki adet mermi çekirdeği gömlek parçasının, “.- .” numaralı silahtan atılmadığı tespitlerine yer verildiği,31.03.2019 tarihinde saat 18.30’da düzenlenen yakalama tutanağında; sanık ...’ün ... İlçe Jandarma Komutanlığına kendiliğinden gelerek teslim olduğunun belirtildiği,31.03.2019 tarihinde saat 13.55’de düzenlenen tutanakta; aynı tarihte saat 10.00 sıralarında ... ilçesi ... Mahallesi’nde Mahalli İdareler ve Muhtarlık seçimlerinin yapıldığı sandık alanında ... ve ... isimli şahısların hayatını kaybettiği ve ...’ın yaralandığı, olayla ilgili olarak şüphelisi oldukları tespit edilen ve kendi rızaları ile teslim olacakları bilgisine ulaşılan... Sülük, Hacı oğlu ..., ... oğlu... ve ...’ün aynı tarihte saat 13.55 sıralarında ... ilçe merkezinde bulunan Yol Emniyet ve Kontrol Noktasında güvenlik endişesi sebebi ile İlçe Emniyet Amirliği ekipleri refakatinde gelerek teslim olduklarının belirtildiği,İl Jandarma Komutanlığı Kriminal Kısım Amirliği tarafından 02.04.2019 tarihinde saat 16.30 tarihinde düzenlenen olay yeri inceleme raporunda; ...31.03.2019 gecesi saat 20.50 civarında olayın şüphelisi ...’ün ... İlçe Jandarma Komutanlığına gelerek teslim olduğu, kimliğinin tespitinin yapılmasına müteakip şüpheliye Cumhuriyet savcısının olayın aydınlanmasına katkı sağlayacağının değerlendirdiği faaliyetler olan el-yüz svaplarının alınması ve üzerinde giyili bulunan alınması gerektiği hakkında sözlü bildirimde bulunulduğu, atış artığı transfer formu ve elbise alma tutanağının tanzim edildiği, düzenlenen tutanakların şüphelinin kendisine okutturulduğu ve imzalattırıldığı, numune ve örnek alma işlemlerinin 31.03.2019 tarihinde saat 21.06’da başlandığı, aynı tarihte saat 21.15 itibarıyla tamamlandığı, şüpheliden 3 adet el-yüz svapları, üzerinde giyili bulunan . ibareli, l.renkli ceketin rızası ile teslim alınarak huzurda ambalajlandığı ve geçici olarak muhafaza altına alındığının belirtildiği,24.11.2019 tarihli araştırma tutanağında; . Grup isimli firma tarafından kiralanan, ., ., . ve .plakalı araçlara ait GPRS kayıtlarının sinyalinin nereden aldığı, ayrıca bu kayıtların tarih ve saat bilgilerinin güncel saat ile tarih ve saat uyumlu olup olmadığının . firması ile görüşülerek tutanağa geçirilmesinin istendiği, .Mobil ve ... ve .Takip Sistemleri bölge Sorumlusu olan.’a sorulduğunda, . Mobil ... takip sistemlerinin, aracın konum bilgisini GPS sisteminden aldığını, ve bu alınan bilgilerin GSM hattı aracılığı ile bilgisayar ortamına aktarıldığını, ayrıca plakaları gönderilen araçlara ait kayıt bilgilerinin güncel tarih ve saat ile aynı olduğunu beyan ettiğinin belirtildiği,23.11.2019 tarihli tutanakta; gönderilen GPRS kayıtlarında adres kısmında “.” olarak geçen kısımların adreslerinin tespit edilip edilemeyeceği, edilebiliyorsa bu kısımlardaki enlem boylam kısımlarının doğru olup olmadığı, ... kısmındaki “0”, “1” ve boş yazılan bölümlerin ve anlaşılmayan (unnamed rood) gibi boş bilgilerin anlamlarının ne olduğunun araştırılarak gönderilmesinin istendiği, .ve . Takip Sistemlerinin ... Bölge sorumlusu . ile yapılan görüşmede; ... takip sistemleri üzerine faaliyet gösteren firmalarının... aylık kayıt tuttuğunu,... aylık kayıt sonrasında verilerin enlem ve boylam bilgilerinin depolandığı, bu enlem ve boylam bilgelerinin doğru olduğunu, bu enlem ve boylam bilgilerinin Google Haritalar üzerinde sorgulanması yapılması halinde hareket halinde olan aracın nokta olarak haritalar üzerinde gösterdiğini, şehir merkezi dışında kalan arazi, dağlık alan gibi yerlerde olduğundan dolayı adres bilgisinin olmadığını, adres bilgileri olmayan noktanın “NULL” yazı ibaresi ile sisteme atıldığı, excell ortamında ... açık sekmesinde bulunan “0” ve “1” rakam ibarelerinin ise aracın hareket edip etmediğini gösterdiğini, aracın hareket etmediği durumlarda “0” konumunda olduğunu, hareket ettiği zaman “1” konumuna geldiğini, yine “unnamed road” yazı bilgisinin ise aracın arazi, dağlık bölge ya da şehir merkezi dışında bulunan bir noktada olduğunu, ancak enlem ve boylam bilgileri sorgulandığında söz konusu adresin nokta olarak gösterdiğini beyan ettiğinin belirtildiği,31.03.2019 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağında; cesedin maktul ...’a ait olduğu, cesedin 170 cm boyunda, 70-75 kg ağırlığında 30-35 yaşlarında siyah saçlı, kahverengi gözlü, buğday tenli, 2-3 günlük traşlı, bıyıksız, sünnetli erkek cesedinde ölü katılığının devam ettiği, ölü lekelerinin sırtüstü yatış pozisyonuna uygun sırtta ve mutat bölgelerde bası görmeyen alanlarda koyu mor renkte teşekkül etmiş olduğu, baş bölgesinde el ile yapılan muayenede herhangi bir travma izinin rastlanmadığı, maktulün ağzının her iki tarafından da kan gelip pıhtılaştığı, göğüs ve karın boşluğunda el ile yapılan muayenede boynun bitim noktası ile sol tarafta 1. interkostal aralıkta 1x1 cm büyüklüğünde yanık izi olan kurşun giriş deliği, sırt bölgesinde sağ tarafında koltuk altına 10 cm uzaklıkta sırta doğru 2x2 cm büyüklüğünde dışa doğru bombeleşen mermi çıkış deliği, karın doğal olup, bel kısmı ile birlikte herhangi bir lezyon tespit edilmediği, inguinal bölgede yapılan el ile muayenesinde sperm tespit edilmediği, fiili livatanın olmadığı kol ve bacak bölge bölgesinde kırık çıkık delici, kesici ve kurşun izine rastlanmadığı, gerçek ölüm nedeninin tespiti amacıyla klasik otopsi yapılmasına karar verildiği,Adli Tıp Kurumu ... Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesince düzenlenen 09.04.2019 tarihli otopsi raporunda; maktul ...’ın kanında ve göz sıvısında alkol bulunmadığı, sistematikteki maddelerin aranmış olup bulunmadığı, idrarda; sistematikteki maddelerin aranmış olup bulunmadığı, iç organlarda, safrada ve mide muhtevasında sistematikteki maddelerin aranmış olup bulunmadığı, cesetten anal sürüntü, her iki el tırnaklarından ayrı ayrı olmak üzere 2 adet tırnak altı sürüntü ve spanç üzerinde kurutulmuş kan alınarak ... Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği, maktulün vücudunda 1 (bir) adet ateşli silah mermi çekirdeği giriş yarası tespit edilmiş olup yaralanmanın tek başına öldürücü nitelikte olduğu, ateşli silah mermi çekirdeği yarası, elbiseli bölgeye isabet etmiş olduğundan, kesin atış mesafesi tayini için olay anında maktulün üzerinde bulunan ve delik ihtiva eden bütün giysilerin herhangi bir işleme tabi tutulmadan incelenmek üzere Fizik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiği, cesetten mermi çekirdeği elde edilemediği, maktulün ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı iç organ ve büyük damar yaralanmasından gelişen iç kanama sonucu meydana geldiğinin belirtildiği,
    31.03.2019 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağında; cesedin ...’a ait olduğu, cesedin 170 cm boyunda, 100-110 kg tahmini ağırlıkta 45-50 yaşlarında, saçları yer yer beyazlamış, ela gözlü buğday tenli, günlük traşlı, sünnetli erkek cesedinde ölü katılığının devam ettiği, baş bölgesinde frontar bölge sol kaş 4-5 cm üzerinde 4x0,5 cm uzunluğunda düzensiz yara izleri olduğu, 0,5 cm derinliğinde kafatası kemiğine kadar inen yara bulunduğu, sağ kulak memesi önünde 1x2 cm uzunluğunda kesi mevcut olduğu, göğüs ve karın boşluğunda sol omuz üzerinde 1 cm büyüklüğünde kurşun giriş deliği, göğüs, sol alt kısmında kaburgaların bittiği noktada, 1 cm uzunluğunda etrafında yanık izi olan kurşun deliği, göğüs sağ kısmı sağ memenin 4 cm altında sağ kola doğru 1 cm uzunluğunda etrafında etrafında yanık izi olan kurşun deliği, göğüs sağ tarafı kaburga kemiklerinin bitim noktasında 4 cm alt kısmında mid elavcular hat üzerinde 1 cm büyüklüğünde etrafında yanık izi olan kurşun deliği, göbek deliği letaral sağ tarafta 1 cm büyüklüğünde etrafında yanık izleri olan kurşun deliği, sırt kısmında sol kemiği 4 cm alt kısmında kaburgaların bittiği noktada 1 cm genişliğinde etrafı yanık izleri olan kurşun giriş deliği, kol ve bacak bölgesinde kırık, çıkık delici, kesici ve kurşun izine rastlanmadığı, sağ bacakta diz kapağı üst tarafa doğru çapraz 7-8 cm yukarıda 1 cm genişliğinde etrafı yanık izleri olan kurşun giriş deliği, düz kapağı üst kısmında 4 cm yukarıda 1 cm genişliğinde etrafı yanık izleri olan kurşun giriş deliği, sağ bacak yan tarafında aksiller hatta denk gelen diz kapağına doğru 10 cm yukarısında 1 cm genişliğinde etrafı yanık izi olan kurşun giriş deliği, sağ bacak ulutial bölgenin 15 cm altında 5 adet 1x2 cm büyüklüğünde tahminen yaralar bulunduğu, ölüm sebebi belirlenemeyen maktulün üzerinde gerekli klasik ve sistematik otopsi yapılmasına karar verildiği,Adli Tıp Kurumu ... Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesince düzenlenen 09.04.2019 tarihli otopsi raporunda; maktul ...’ın kanında ve göz sıvısında alkol bulunmadığı, sistematikteki maddelerin aranmış olup bulunmadığı, idrarda sistematikteki maddelerin aranmış olup bulunmadığı, iç organlarda, safrada ve mide muhtevasında sistematikteki maddelerin aranmış olup bulunmadığı, cesetten anal sürüntü, her iki el tırnaklarından ayrı ayrı olmak üzere 2 adet tırnak altı sürüntü ve spanç üzerinde kurutulmuş kan alınarak ... Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği, maktulün vücuduna 7 (yedi) adet ateşli silah mermi çekirdeği isabet ettiği, dış muayenede 1, 4, 5 numaralarda giriş yarası tarif edilen yaralanmaların tek başına öldürücü nitelikte olduğu, diğer ateşli silah yaralanmalarının ve başta tarif edilen yırtıkların tek başına öldürücü nitelikte olmadığı ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, ateşli silah mermi giriş deliği cilt altı bulgularına göre; dış muayenede 1 No.da (sol omuz başı medialinde etrafında stampa izi olan ateşli silah mermi çekirdeği giriş yarası) tarif edilen atışın bitişik atış mesafesinden yapılmış olduğu, diğer atışların elbiseli bölgeye isabet etmiş olduğundan kesin atış mesafesi tayin yapılamadığı, cesetten 2 (iki) adet makroskopik görünümlerine, 1,5x0,8x0,8 cm boyutlu sarı renkli, gömlekli, forme, yiv ve set izleri olan ateşli silahlı mermi çekirdekleri elde edilerek ... Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği, maktulün ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı kot (kaburga) kırıkları ile birlikte iç organ ve büyük damar yaralanmasından gelişen iç kanama sonucu meydana geldiğinin belirtildiği,Katılan ... hakkında İnönü Üniversitesi Turgut Özel Tıp Merkezince düzenlenen 31.03.2019 tarihli adli raporda; katılanın sol üst kolda anterolateral 5 mm’lik giriş posterolateralde 5 mm’lik çıkış yarası ateşli silah mermi çekirdeğine bağlı sol kolda oluşan yaralanmasının mevcut haliyle yaşamsal tehlikeye neden olmadığı, basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafi olmadığı, kişide herhangi bir kemik kırığına neden olmadığının belirtildiği,... İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 07.10.2019 tarih ve 409859 sayılı cevap yazısında; 31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahalle İdareler Seçimi için ... ili, ... ilçesi 1015 no’lu sandıkta sandık başkanı olarak ..., sandık kurulu üyesi olarak ..., partili üye olarak ... ve ..., seçmen üye olarak . ve .’nin görev yaptığının bildirildiği,... İlçe Seçim Kurulu Başkanlığının 07.10.2019 tarihli cevap yazısında; her ne kadar ilgi sayılı yazılarında 1015 no’lu sandık kurulu başkan ve üyelerinin isimleri bildirilmiş ise de İlçe Seçim Kurulu Başkanlığınca yapılan inceleme sonrası 31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri için 1015 No.lu sandıkta sandık kurulu partili üyesi olarak . T.C. kimlik numaralı ...’ın da görev yaptığının anlaşıldığı bilgilerine yer verildiği,
    KOM Şube Müdürlüğünün 22.11.2019 tarihli cevap yazısında; sanık ...’ün 17.10.2014 tarihinde pasaport başvurusu sırasında kullandığı telefon numarası olarak 0539 846 52 44 numarayı verdiğinin bildirildiği,31.03.2019 tarihli üst arama tutanağında; sanık ...’ün gözaltına alınmadan önce yapılan üst aramasında; 500 TL nakit para, 1 adet sürücü belgesi, 1 adet. ibareli kart, 1 adet İşbankası bankamatik kartı, 1 adet .ibareli (.) ve üzerinde bantlı şekilde duran 1 tane sim kart, 1 adet .ibareli ibareli kart (., 1 adet siyah ..., 1 adet kahverengi cüzdan, 1 adet .marka .) , 1 adet . ibareli (.) seri numaralı sim kartın ele geçirildiği bilgilerine yer verildiği,Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun 02.04.2019 tarih ve ..sayılı iletişimin tespiti talep yazasına cevaplarında; sanık ... tarafından kullanıldığı beyan edilen . numaralı hattın .Tekstil Anonim Şirketi üzerine kayıtlı olduğunun, 30.03.2019 ile 04.04.2019 tarihleri arasındaki iletişimin tespiti bilgilerinin gönderildiği, hattın kullanıldığı telefonun İMEI numarası olarak . olarak belirtildiği,... Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Adli Bilişim Büro Amirliği tarafından 31.10.2019 tarihinde saat 09.50’de düzenlenen imaj alma raporunda; sanık ...’e ait .marka .model .imei numaralı cep telefonuna ait .marka . ibareli sim kartın kullanıcısı tarafından oluşturulmuş .oruması sebebiyle imaj alma işleminin gerçekleştirilemediğinin bildirildiği,İstinabe olunan ... Asliye Ceza Mahkemesince 14.11.2019 tarih ve 199 değişik ... sayı ile; olayın meydana geldiği ... İlkokulu ve çevresi, ... Köyü'ndeki ...’ın evi ve çevresi, ... Köyü ... Yolu boyunca olan alan, ... Petrol, ... Köyü'ndeki... .’ün evi, . ... . çevresi, katlar ve iç noktalarda BAZ çalışmalarının tespit edildiği, buna ilişkin aldırılan bilirkişi raporunda; sanık ...’ün .Tekstil A.Ş üzerine kayıtlı .. hattını kullandığını beyan ettiği, telefonun HTS kayıtlarında; 31.03.2019 tarihinde saat 06.11.17’de. . adına kayıtlı telefonu aradığı ve 40 ... görüşmesinin olduğu, bazının .. ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise ... köyünde bulunan sanık..’ün ikamet veya çevresini verdiği, saat 06.48.58’de sanık ...’ün kullandığı . numaralı hattı aradığı, 14 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının. ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise (kasten öldürme olayının olduğu) ... Köyü okul ve çevresinin verdiği, saat 08.33.33’de sanık ... (... oğlu) kullandığı . numaralı telefondan arandığı, ... görüşmesinin olduğu, . ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise (kasten öldürme olayının olduğu) ... Köyü okul ve çevresinin verdiği, saat 08.47.41’de . Tekstil adına kayıtlı . numaralı telefondan arandığı, 26 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise (kasten öldürme olayının olduğu) ... Köyü okul ve çevresinin verdiği, saat 09.17.53’de sanık ... (... oğlu)’in kullandığı . numaralı telefonu aradığı, 7 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının. ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise ... Köyü'nde bulunan sanık... .’ün ikamet veya ikametinin çevresini verdiği, saat 09.18.29’da sanık ...’ın kullandığı .numaralı telefonu aradığı, 11 ... görüşmesinin olduğu, ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise ... Köyü'nde bulunan sanık... Sülük’ün ikamet veya ikametinin çevresini verdiği, saat 09.29.32’de sanık ...’in kullandığı. numaralı telefonu arandığı, 34 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının.... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise (kasten öldürme olayının olduğu) ... Köyü okul ve çevresini verdiği, saat 09.40.05’de.Tekstil adına kayıtlı (.ün kullandığı düşünülen) . numaralı telefondan arandığı, . görüşmesinin olduğu, bazının ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise (kasten öldürme olayının olduğu) ... Köyü okul ve çevresini verdiği, saat 09.48’de telefonunun çekmeyen bölgede olduğu, saat 09.49.20’de .Tekstil A.Ş adına kayıtlı . numaralı telefondan arandığı, 40 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ..... olduğu, bu bazın ise ... Köyü'nden ... istikametine 16 km ve 20 km arasında verdiği, saat 09.50.31’de . Tekstil adına kayıtlı 0534 382 85 41 numaralı telefonu aradığı, 15 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının.... .olduğu, bu bazın ise ... Köyü'nden ...’ye giderken 20 km ve 21 km arasında verdiği, saat 10.03’18’de . adına kayıtlı . numaralı telefondan arandığı, 4 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .... ... Köyü olduğu, bu bazın ise ... Petrol ve petrol yakını bir alanı verdiği, saat 10.06.14’de .Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefondan arandığı, 19 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .... ... Köyü olduğu, bu bazın ise ... Petrol çıkışından... Sülükçü ... Merkezine giden yol üzerinde verdiği, saat 10.28.33’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı....numaralı telefonu aradığı, 39 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ise... Sülükçü ... Merkezi’ne yakın yeri verdiği değerlendirildiği (... Merkezi ile ... Petrol arasının 1 km olduğu, ... ile 2-3 dakikada gidildiği), saat 10.29.37’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı .... numaralı telefonu aradığı, 23 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ... Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... Sülükçü ... Merkezi’nden ... Petrol istasyonu arası istasyona yakın yeri verdiği, saat 10.36.34’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı 0554 930 13 30 numaralı telefonu aradığı, 36 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının...Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... Sülükçü ... Merkezi’ne yakın yeri verdiği, saat 10.37.10’da ..adına kayıtlı ...numaralı telefonu aradığı, 12 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ...Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... Sülükçü ... Merkezi’ne yakın yeri verdiği, saat 10.37.59’da.. adına kayıtlı ... numaralı telefondan arandığı, 1 ... görüşmesinin olduğu, bazının ...Turkcell ... ... Köyü olduğu, saat 10.42.03’de... adına kayıtlı ...numaralı telefonu aradığı, 27 ... görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... Köyü olduğu, saat 10.45.45’de ...adına kayıtlı 0554 344 92 40 numaralı telefondan arandığı, 25 ... görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... ... Merkezi’nden ... Petrol istasyonu arası istasyona yakın yeri verdiği, saat 10.56.01’de ... adına kayıtlı...numaralı telefondan arandığı, 7 ... görüşmesinin olduğu, saat 11.17.53’de ...ekstil adına kayıtlı ....nu aradığı, 21 ... görüşmesinin olduğu, saat 12.27.18’de ... adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 6 ... görüşmesinin olduğu, saat 12.36.15’de .. adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 15 ... görüşmesinin olduğu, saat 12.38.48’de .. adına kayıtlı.... numaralı telefonu aradığı, 43 ... görüşmesinin olduğu, saat 13.06.00’da 6 ..., saat 13.10’42’de 13 .....r adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, bu görüşmelerdeki bazının... Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... .. ... Merkezi’ne yakın yeri verdiği, saat 13.56.29’da ... adına kayıtlı.... numaralı telefondan arandığı, 77 ... görüşmesinin olduğu, bu görüşmedeki bazının.. Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise....... Merkezi’nden ... Petrol istasyonu arası istasyona yakın yeri verdiği, saat 14.09.23’de... Kardeşler adına kayıtlı 0554 930 13 30 numaralı telefondan arandığı, 66 ... görüşmesinin olduğu, bazının ...Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... Sülükçü ... Merkezi’ne yakın yeri verdiği, saat 14.42.22’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı . numaralı telefondan arandığı, 26 ... görüşmesinin olduğu, bazının .. Turkcell ... ... Köyü olduğu, saat 16.35.59’da Lütfü Kırmızı adına kayıtlı .. numaralı telefondan arandığı, 8 ... görüşmesinin olduğu, bazının 6..Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... Sülükçü ... Merkezi’ne yakın yeri verdiği, saat 18.13.11’de...adına kayıtlı ... numaralı telefondan arandığı, 18 ... görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... Köyü olduğu, saat 18.22.07’de ... Tekstil adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 17 ... görüşmesinin olduğu, bazının .. Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise....... Merkezi’nden ... Petrol istasyonu arası istasyona yakın yeri verdiği, saat 18.29.21’de ...r Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefondan arandığı, 30 ... görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... Köyü olduğu, saat 18.53.48’de.. Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefonu 23 ... aradığı, saat 18.56.35’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı .... numaralı telefonu 53 ... aradığı, saat 20.18.30’da .. adına kayıtlı... numaralı telefonu 12 ... aradığı, bu görüşmelerdeki bazın... Turkcell ... ... Köyü olduğu, bu bazın ise... .... Merkezi’ne yakın yeri verdiği, 01.04.2019 tarihinde saat 01.05.16’da ..ekstil adına kayıtlı.. numaralı telefonu 34 ... aradığı, aynı tarihte saat 01.11.26’da .... adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 35 ... görüşmesinin olduğu, saat 01.13.58’de .. adına kayıtlı ...numaralı telefonu aradığı, 24 ... görüşmesinin olduğu, bu görüşmeler sırasındaki bazının 6024457875 Turkcell ... Yeşilyurt Yakınca ... Akif Ersoy Caddesi birinci sokak Yeşilyurt ... bazı olduğunun değerlendirildiği,
    Sanık ... (... oğlu) Sülük’ün... Kardeşler adına kayıtlı kullandığını beyan ettiği ....numaranın HTS kayıtlarında; 31.03.2019 tarihinde saat 6.45’de Fuat ... adına kayıtlı... numaralı hattı aradığı, 63 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .. Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin ... Köyü'nde bulunan ikameti ile köy okulu civarını verdiği, 31.03.2019 tarihinde saat 06.48’de sanık ...’in kullanmış olduğu, ayrıca inceleme dışı sanık ... Sülük’ün kullandığı iddia edilen.. numaralı telefonun 31.03.2019 tarihinde saat 0 530 955 13 56 numaralı telefondan arandığı, 14 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ..Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve çevresini verdiği, 31.03.2019 tarihinde Fuat ... adına kayıtlı .. numaralı telefonu saat 07.01.18’de aradığı 30 sn, aynı tarihte saat 07.02.06.’de aradığı 14 sn, saat 07.07.30’da Fuat ...’a mesaj attığı, saat 07.53.56’da Fuat ...’ı aradığı 103 sn görüşmesinin olduğu, bu görüşmelerdeki bazının.... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve çevresini verdiği, 31.03.2019 tarihinde saat 07.56.59’da ...adına kayıtlı ...36 numaralı telefondan arandığı, 49 ... görüşmesinin olduğu, aynı tarihte saat 08.06.11’de ... Sülük’ün kullandığı 0 532 522 49 93 numaralı telefondan arandığı, 80 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.07.34’de ... Tekstil adın kayıtlı 0 532 522 49 91 numaralı telefondan arandığı, 62 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.08.46’da ... Karakaş adına kayıtlı ... 80 numaralı telefonu aradığı, 18 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.27.03’de... Tekstil adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 12 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.30.17’de sanık ... (... oğlu)... numaralı telefonu aradığı, 30 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.34.14’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı.... numaralı telefonu aradığı, 8 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.34.42’de sanık ... (... oğlu)’ün kullandığı...numaralı telefonu aradığı, 9 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.35.31’de ...... kullanmış olduğu... numaralı telefondan arandığı, 17 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.36.25’de ...’in kullandığı... numaralı telefonu aradığı, 41 ... görüşmesinin olduğu, saat 08.53.41’de ... Karakaş adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 22 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.04.12’de ... adına kayıtlı 0538 266 07 44 numaralı telefonu aradığı, 58 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.05.37’de.... adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 21 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.06.53’de.... adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 24 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.08.10’da ... Karakaş adına kayıtlı....numaralı telefondan arandığı, 57 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.09.47’de Kasım Aldemir adına kayıtlı...numaralı telefondan arandığı, 23 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.11.51’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefondan arandığı, 47 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.17.39’da...adına kayıtlı...numaralı telefonu aradığı,35 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.19.50’de .... kullanmış olduğu ...numaralı telefondan arandığı, 23 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.20.31’de ... Sülük’ün kullandığı...umaralı telefonu aradığı, 38 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.28.46’da Fuat ... adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 25 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.29.33’de sanık ...’in kullanmış olduğu 0530 955 13 56 numaralı telefonu aradığı, 33 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.31.34’de .. adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 18 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.33.16’da ....adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 66 ... görüşmesinin olduğu, saat 09.35.22’de ... adına kayıtlı 0536 241 36 04 numaralı telefon tarafından arandığı, 61 ... görüşmesinin olduğu, ... Karakaş adına kayıtlı... numaralı telefonu 09.50.33’de aradığı, 37 sn, saat 09.54.06’da arandığı 54 sn, saat 09.56.53’de aradığı, 39 sn görüşmesinin olduğu, bu görüşmelerdeki bazının ... Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazının ... Köyü okulu ve çevresinin olduğu, saat 10.06.14’de ... Karakaş adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 11 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının . Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, şahsın yer değiştirdiği, bu bazın sanık ...’nın evi ile okul arası olduğu, saat 10.21.12’de sanık ...’in kullandığı... 64 numaralı telefondan arandığı, 12 sn, saat 10.21.22’de ... Sülük’ün kullanmış olduğu ...numaralı telefondan arandığı, 209 ... görüşmesinin olduğu, saat 10.23.41’de...maralı telefondan mesaj aldığı, şahsın bazının ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin evi ve çevresini verdiği, saat 10.25.31’de T...adına kayıtlı 0542 413 49 20 numaralı telefonu aradığı, 16 sn, aynı numaranın kendisini saat 10.26.35’de aradığı, 72 ... görüşmesinin olduğu, bazının .. ... yamaç olduğu, bu bazın ise ...’ın ... Köyü'ndeki ikametinin yakın çevresi ile ... Köyü okul civarını verdiği, saat 10.29.43’de ... Sülük’ün kullanmış olduğu 0532 522 49 93 numaralı telefondan arandığı, 19 ... görüşmesinin olduğu, bazının ...Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin ikamet ve çevresi olduğu, saat 10.31.20’de .. tarafından arandığı, 12 ... görüşmesinin olduğu, şahsın bazının 1... Turkcell ... ... yamaç olduğu, bu bazın ...’ın ... Köyü'ndeki ikametinin yakın çevresi ile ... Köyü okul civarını verdiği, saat 10.37.06’da ... Sülük’ün kullanmış olduğu ...numaralı telefonu aradığı, 27 sn görüşmesinin olduğu, bazının ise ...Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nın evi ve çevresi olduğu, saat 10.40.21’de ... Korkmaz’a ait..... numaralı telefonu aradığı, 41 sn görüşme yaptığı, bazının ...olduğu, bu bazın sanık ...’nin evi ve çevresi olduğu, saat 10.42.10’da ..’ün kullandığı... numaralı telefondan aradığı, 30 ... görüşme yaptığı, bazının ...olduğu, bu bazın sanık ...’nin evi ve çevresini verdiği, saat 10.58.04’te ... Sülük’ün kullanmış olduğu, ... numaralı telefondan arandığı, 47 sn görüşmesinin olduğu, 1...bazından sinyal aldığı, bu bazın ... Köyü'ndeki okul ve çevresi olduğu, saat 11.05.07’de ... Sülük’ün kullanmış olduğu ...numaralı telefondan arandığı, 12 sn görüşmesinin olduğu, bazının ....olduğu, bu bazın okul ve çevresi olduğu, saat 11.29.04’te ... Tekstil adına kayıtlı .. numaralı telefondan arandığı, 38 sn görüşmesinin olduğu, bazının ... olduğu, bu bazın ise ... Köyü ... yolu 16 km ile 20 km’ler arası olduğu, saat 11.36.27’de ... Sülük’ün kullandığı ... numaralı telefon tarafından arandığı, 10 sn görüşmesinin olduğu, şahsın ... Köyü ile ... yolu arasında olduğu, saat 11.41.12’de, saat 11.44.06’da ... Sülük’ün kullanmış olduğu 0 532 522 49 93 numaralı telefondan arandığı, sanık ...’in ..... Merkezi yakınlarında olduğu değerlendirildiği,
    İnceleme dışı sanık ...’nın kullandığını beyan ettiği ... numaralı telefonun HTS kayıtları incelendiğinde, 31.03.2019 tarihinde saat 08.38.57’de ... Aldemir adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 44 sn görüşme yaptığı, saat 08.40.30 sıralarında ... oğlu sanık ... adına kayıtlı 0539 846 52 44 numaralı telefonu aradığı, 8 sn görüşmesinin olduğu, saat 08.48.46’da ... Korkmaz adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 56 sn görüşmesinin olduğu, bu görüşmelerinden şahsın bazının ... Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin ev ve çevresini verdiği, saat 09.05.42’de Keleş Kabadayı adına kayıtlı ... numaralı telefondan 24 sn arandığı, saat 09.06.36’da Keleş Kabadayı tarafından 31 sn arandığı, saat 09.18.29’da 0.. ... Köyü, okul ve çevresinde sanık ...’in kullanmış olduğu 0 530 955 13 56 numaralı telefondan arandığı, 12 sn görüşmesinin olduğu, bu... görüşmede de şahsın bazının ... Köyü'nde bulunan okul ve çevresinin olduğu değerlendirildiği, saat 09.29.13’de ... adına kayıtlı 0543 774 56 53 numaralı telefonu aradığı, 45 sn olduğu, şahsın bazının bu sırada 1930615372 olduğu, bu bazın sanık ...’nin ev ve evinin çevresi olduğu, saat 10.03.00 sıralarında ... oğlu ...’e ait ...numaralı telefondan arandığı, 5 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ... olduğu, bu bazın ... Köyü'ndeki okul ve çevresinin olduğu, saat 10.07.42’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 25 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının ... olduğu, okul ve çevresinde olduğu, saat 10.09.41’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı 0534 382 85 41 numaralı telefondan arandığı, 12 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının yine...olduğu, ... Köyü okul ve çevresinde olduğu, saat 10.17.38’de ... adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 3 sn görüşmesinin olduğu, aynı şahsın saat 10.18.15'de arandığı, 26 sn görüşmesinin olduğu, saat 10.21.12’de sanık ...’in kullanmış olduğu ... numaralı telefonu aradığı, 12 sn görüşmesinin olduğu, saat 10.34.18’de ...’e ait 0 535 382 88 22 numaralı telefondan arandığı, 15 sn görüşmesinin olduğu, saat 10.34.45’te sanık ...’nın kullanmış olduğu 0 532 558 01 73 numaralı telefondan arandığı, 12 sn görüşmesinin olduğu, saat 10.35.09’da Tekbir Köse adına kayıtlı 0536 443 66 90 numaralı telefondan arandığı, 13 sn görüşmesinin olduğu, saat 10.39.24’te sanık ... oğlu sanık ... tarafından arandığı, 7 sn görüşmesinin olduğu, saat 10.46.58’de sanık ... oğlu sanık ... tarafından arandığı, 19 sn görüşmesi olduğu, saat 10.47.42’de sanık ... oğlu sanık ... tarafından arandığı, 15 sn görüşmesinin olduğu, şahsın görüşme sırasındaki bazının... Turkcell ... ... yamaç olduğu, bu bazın ... Köyü'nde bulunan okul ve okul çevresinde olduğu değerlendirildiği, saat 10.57.12’de ...Kabadayı adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 5 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .. ... bölünmez köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin ev ve çevresinin olduğu, saat 10.58.57’de sanık ... oğlu ...’ün kullanmış olduğu ... numaralı telefonu aradığı, 28 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .. ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise sanık ...’nin ikameti ile ... Köyü ilkokulu arasında olduğu, saat 11.05.10’da ... oğlu sanık ... tarafından arandığı, 14 sn görüşmesinin olduğu, şahsın bazının .. ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin ev ve çevresinin olduğu, saat 16.33’e kadar . ... ... Köyü iç yolundan baz aldığı, bu bazın ise sanık ...’nin ikamet ve çevresinin olduğu, saat 17.05.50’de bazının ... ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın okul ve çevresinin olduğu,
    İnceleme dışı sanık ... Sülük’ün kullandığı beyan edilen ... numaralı telefonun HTS kayıtları incelendiğinde; 31.03.2019 tarihinde saat 09.43.47’de .. Tekstil adına kayıtl... numaralı telefondan arandığı, 59 sn görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ise ... Köyü okul ve çevresini verdiği, saat 10.28.51’de sanık ... oğlu...’in kullandığı ...numaralı telefondan arandığı, 12 sn görüşmesinin olduğu, bazının ..Turkcell ... ... yamaç olduğu, bu bazın ... Köyü'nde bulunan okul ve çevresinin olduğu,
    Sanık ... (... oğlu) kendi adına kayıtlı ve kullandığını beyan ettiği ...numaralı telefonun HTS kayıtları incelendiğinde; 31.03.2019 tarihinde saat 08.12.02’de ... Korkmaz adına kayıtlı ..numaralı telefonu aradığı, 9 sn görüşmesinin olduğu, bazının ...Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve okul çevresinin olduğu, saat 08.30.17’de sanık ...’in kullandığı... numaralı telefondan arandığı, 31 sn, saat 08.33.33’de sanık ... kullanmış olduğu... numaralı telefonu aradığı, 9 sn, saat 08.34.41’de sanık ...’in kullandığı... numaralı telefondan arandığı 10 sn, saat 08.40.30’da sanık ...’a ait... 64 numaralı telefondan arandığı 8 sn, saat 08.49.07’de... Tekstil adına kayıtlı (... Sülük tarafından kullanıldığı değerlendirilen) 0 555 801 50 91 numaralı telefonu aradığı 24 sn, saat 08.49.50’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı 0530 955 62 16 numaralı telefonu aradığı, 28 sn görüşmenin olduğu, şahsın bazının... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nın ikameti ve çevresinin olduğu, saat 09.12.07’de Şahin ...adına kayıtlı 0546 730 02 44 numaralı telefonu aradığı, 17 sn, saat 09.17.53’de sanık ...’in kullandığı ...numaralı telefondan arandığı, 8 sn, saat 09.35.45’de ... Sülük kullandığı ... numaralı telefonu aradığı 58 sn, saat 09.37.04.’de... Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 7 sn, saat 10.03.00’da sanık ...’nın kullandığı... 64 numaralı telefonu aradığı, 5 sn görüşmesinin olduğu görüşmesinin olduğu görüşme sırasındaki bazının ... ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve çevresinin olduğu, saat 10.03.25''de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 31 sn görüşmesinin olduğu şahsın bazının .... Turkcell ... ... yamaç olduğu, ...’ın ... Köyü'ndeki ikametinin yakın çevresi ile ... Köyü okul civarını verdiği, saat 10.28.52’de inceleme dışı sanık ...’un kullandığı ...fonu aradığı 13 sn, saat 10.31.17’de Yasin Demir adına kayıtlı ...ndan arandığı, 27 sn, saat 10.32.19’da Kadir Giyim adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 41 sn, saat 10.37.24’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 23 sn, saat 10.39.24’de sanık ...’in kullandığı... 64 numaralı telefonu aradığı, 7 sn, saat 10.46.58’de sanık ...’ın aradığı, 19 sn, saat 10.47.42 sanık ... tarafından arandığı, 15 sn görüşmesinin olduğu bazının .. ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın... Sülük’ün ikameti ve çevresinin olduğu, saat 10.51.55’de... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 11 ... görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, şahsın yer değiştirdiği, bu bazın sanık ...’nin evi ile okul arasının olduğu, saat 10.55.04’de ... adına kayıtlı 0538 489 10 19 numaralı telefonu aradığı, 29 sn görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... yamaç olduğu, ...’ın bölünmez köyündeki ikametinin yakın çevresi ile ... köyü okul civarını verdiği, saat 10.58.56’da sanık ... tarafından arandığı, 28 sn, saat 11.05.10’da aradığı, 14 sn, saat 11.10.21’de arandığı, 8 sn görüşmesinin olduğu, bazının ... ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve çevresinin olduğu, saat 11.33.00’da Yıldırım Fırat adına kayıtlı... numaralı telefondan arandığı, 11 sn görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ... Tepehan olduğu, bu bazın ise ... Köyü ... yolu 16 km ile 20 km’ler arası olduğu, saat 11.37.39’da Savaş Keske adına kayıtlı ...numaralı telefondan arandığını, 11 ... görüşmesinin olduğu, bazının ... Turkcell ... ..., bu bazın ise ... Köyü ... yolu olduğu değerlendirildiği,
    Sanık ...’ün kullandığını beyan ettiği 0... numaralı telefonun HTS kayıtları incelendiğinde; saat 0... kardeşler Tekstil adına kayıtlı... numaralı telefonu aradığı, 14 sn, saat 06.37.12’de ... Aldemir adına kayıtlı ...numaralı telefondan arandığı, 58 ... görüşme yaptığı, bazının . ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ...’nin ikameti ve çevresinin olduğu, saat 09.17.33’de ... adına kayıtlı... 53 numaralı telefonu aradığı, 50 ..., saat 09.28.36’da... Kardeşler Tekstil adına kayıtlı ... numaralı telefondan arandığı, 34 sn, görüşmesinin olduğu bazının ... ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve çevresinin olduğu, saat 10.34.46’da sanık ...’in kullandığı... 64 numaralı telefonu aradığı, 12 sn, saat 10.38.18’de ... adına kayıtlı ....numaralı telefonu aradığı, 102 ... görüşmesinin olduğu, bazının .. ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın sanık ...’nin ikamet ve çevresinin olduğu değerlendirildiği, bu görüşmeden sonra HTS kayıtlarına göre herhangi bir görüşmesinin olmadığının tespit edildiği,
    Maktul ...’ın kullandığı belirtilen ... numaralı telefonunun HTS kayıtları incelendiğinde; saat 09.38.37’de .. adına kayıtlı . numaralı telefona mesaj attığı, ancak bazının gözükmediği, saat 09.46.47’de... ... ...adına kayıtlı ... numaralı telefonu aradığı, 18 ..., saat ...’de Yaşar Uygan adına kayıtlı ....numaralı telefondan arandığı, 53 sn, saat... Paşahan İnşaat Gıda LTD. ŞTİ. Adına kayıtlı 0.. numaralı telefonu aradığı, 147 ... görüşmesinin olduğu, bu görüşmesinin saat 09.55.30’da bittiği, bazının ... ... ... Köyü iç yolu olduğu, bu bazın ... Köyü okul ve çevresinin olduğu değerlendirildiği, bu görüşmeden sonra HTS kayıtlarına göre başka bir görüşmesinin olmadığı, maktul ...’ın HTS kayıtları olmadığından inceleme yapılamadığı, inceleme dışı sanık ...’ün kullandığını beyan ettiği ....0 numaralı telefonun... İthalat İhracat ve Tic. Ltd. Şti. Firması adına kayıtlı olduğu, telefon numarasının HTS kayıtları incelendiğinde 31.03.2019 tarihinde şahsın ... ilinden baz verdiği, ayrıca inceleme dışı sanık ...’un kullandığı beyan ettiği ....68 numaralı telefonun 31.03.2019 tarihinde saat 09.43’de bölünmez köyü okul ve çevresinde olduğu, sanık ...’in kullandığını beyan ettiği ...numaralı telefonun 31.03.2019 tarihinde saat 09.40.05 sıralarında ... Köyü, okul ve çevresinde olduğu, her iki şahsın bu saatlerde aynı yerde olduğu, sanık ...’in saat 09.49’da ... Köyü'nden ayrıldığı, ... Köyü'nden ...’ye giden yolun 16 km ile 20 km arasında olduğunun değerlendirildiği, ... Köyü İlkokulu ile sanık....’e ait ikamet arası yaklaşık 4 kilometre olduğu, ortalama minibüsle 8 dakikada gidildiği,..e ait ikamet ile tanık ...’ın ikametinin arasının 1 kilometre olduğu ve ortalama 40 km hızla 3 dakikada gidildiği, tanık ...’ın ikametine ulaşmak için aracı bıraktıktan sonra yaklaşık 200 metre 2 dakikalık yürüme mesafesi olduğunun tespit edildiği, yol çalışması olan ... Köyü ile ... ilçe girişinde bulunan ... Petrol’e minibüsle ortalama 50 km/saat hızla 26 km’lik mesafe yaklaşık 38 dakikada intikal edildiği, ... ilçe girişinde bulunan ... Petrol ile Sülükçü ... Merkezi arası 1 km olduğu, ortalama 50 km hızla 2 dakikada gidildiğinin bildirildiği,
    Mahkemece Ulusal Kriminal Büro’dan aldırılan 09.12.2019 tarihli raporda; teslim alınan videoların otantikesi yani ekleme-çıkarma-montajlama yapılıp yapılmadığının kesin şekilde tespitinin yapılabilmesi için; yedeklenerek çıktısı alınan bahse konu görüntüleri taşıyan ana cihazın yani taşıyıcı hard diskin teslimi ile karar verilebileceği, incelenen videoların güncel saate nazaran yaklaşık 22 dakika geri olduğunun görüldüğü, saat 10.01.15’te Askerlik Şubesi Başkanlığı yazan tabelanın hemen önüne park eden Kia Sportage siyah (gri) marka aracın içerisinden inen şahsın doğu istikametli yürüdüğü, görüntünün saniyede 10’ar kare şeklinde zaman sayacına paralel bir şekilde ilerlediği görülerek, bahse konu görüntüde montajlama yapılmadığı kanaatine varıldığı, meydan hareketli kamera görüntüsünün saat 13.01.13’te gözaltı sırasında... Sülük İşhanının kapısının önüne çıkanlar içerisinde sanık ...’in olup olmadığı, var ise hareketli meydan başlıklı kamera görüntüsünün saat 10.02.12’de Kia Sportage siyah (gri) marka aracın şoför kapısının yanındaki şahıs ile aynı kişi olup olmadığı ve aynı kıyafetleri giyip giymediği, kıyafetlerinin yani ceketinin, gömleğinin, yeleğinin ve ayakkabısının aynı renk olup olmadığı; KİA aracın sürücü kapısında görülen kişinin, beyaz yakalı gömlek, lacivert takım elbiseli ve siyah ayakkabı giydiği, İşha’nın kapısında görülen kişilerin ise, sağdaki şahsın, haki yeşil renkli kapüşonlu üst, gri renkli pantolon ve koyu renkli ayakkabılı, solda görülen şahsın ise, koyu renkli dar fit spor ceket ve koyu renkte dar paçalı pantolon giymiş olduğu görülmekle beraber, bahse konu kişinin karşılaştırıldığında, her iki şahısla da uyuşmadığının görüldüğü, Kia Sportage siyah (gri) marka aracın plakasının ....6 şeklinde okunduğu, olay günü belirtilen saatlerde farklı lokasyon ve farklı kameralara yansıyan aracın camlarının koyu renkte film ile kaplandığından ... sürücüsü ve ... içerisinde bulunanların eşkâl tanımlamasının mümkün olmayacağının, son olarak sanık ...’e ait cezaevinde çekilen fotoğrafları ile, PTR-Meydan-HAREKETLİ MOBESE adlı kamera da saat 10.02.13 civarı park edilmiş KİA Sportage model araçtan inen şahıs karşılaştırıldığında; araçtan inen şüpheli kişinin bu kare haricinde hiçbir kamera görüntülerinde yer almadığı, elde ki görüntüyü alan kameranın baş hizasından çok yüksekte oluşu, şahsı sadece yan profilden kayda almasından ve görüntü kalitesinin (piksel) düşük olmasından kaynaklı olarak başarılı şekilde şüpheli kişi ile sanığın karşılaştırılmasının yapılamayacağı kanaatine varılmakla beraber, her iki görüntüdeki kişinin kafa anatomik yapısı benzerliği ve saç yoğunluğu ile saçlarını öne toparlanmış olduğunun görüldüğünün belirtildiği,
    21.11.2019 tarihli telefon görüşme ve rıza teslim tutanağında özetle; ARC GRUP firma yetkilisi olan ... Balal’ın kiralama sözleşmelerinin birer suretini teslim ettiği, dosya arasında bulunan fotokopilerinden yapılan incelemede, sanık ...’in kullandığını iddia ettiği Kia Sportage marka... plakalı aracın ... Keleş isimli şahsa 29.03.2019 tarihinde kiralandığı, 08.04.2019 tarihinde teslim edildiği, çıkış kilometresinin 6255, dönüş kilometresinin 7183 kilometre olduğu, Kia Sportage ... plakalı aracın 29.03.2019 tarihinde Kasım Aldemir tarafından kiralandığı, 07.04.2019 tarihinde teslim edildiği, çıkış kilometresinin..., dönüş kilometresinin 7087 olduğu, Kia Sportage marka 44 AAH 578 plakalı aracın ... Bayran tarafından 29.03.2019 tarihinde kiralandığı, 01.04.2019 tarihinde teslim edildiği, çıkış kilometresinin 31763, dönüş kilometresinin 32562 olduğu, Kia Sportage marka 44 HH 033 plakalı aracın Alkan Kara adına 28.03.2019 tarihinde kiralandığı, 07.04.2019 tarihinde teslim edildiği, çıkış kilometresinin 33169, dönüş kilometresinin 34416 olduğunun bildirildiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca 09.05.2019 tarih ve 95 sayı ile; şüpheli ... hakkında üzerine atılı kasten öldürme ve yaralama suçlarından dolayı delil yetersizliği nedeniyle kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği,
    ... Ağır Ceza Mahkemesince 25.07.2019 tarih ve 237-260 sayı ile; davanın CMK’nın 19/2. maddesi uyarınca ... Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği,
    Anlaşılmıştır.
    Katılan ... soruşturma aşamasında.... Tıp Merkezinde; 31.03.2019 tarihinde saat 10.00 sıralarında ... Mahallesi’nde bulunan okula oyunu kullanmak için oğlu Salih ...ile birlikte gittiklerini, oyunu kullandığını, ancak oğlu özürlü olduğu ve kimliği yanında olmadığından oy kullanamadığını, oğlunu, hem kimliğini hem de hanımını almak için eve gönderdiğini, kendisinin okulda beklemeye başladığını, oğlu İlyas ve yeğeni ...’ın sandıkta Saadet Partisi’nden müşahit olarak görevli olduklarını, sandık alanında sanık..., oğlu...’in bulunduğunu, sandık alanında ... okur yazar olmadığı için oyunu açıktan kullanacaklar dediğini, sandık müşahitleri de bu konuya itiraz edip şikâyetçi olacaklarını söylemeleri üzerine ..., oğlu..., torunları Kadir, ... ve... yanlarında getirdikleri tabancalar ile hedef gözeterek ateş etmeye başladıklarını, o esnada oğlu maktul ...’a Kadir, maktul ...’a ... oğlu...’in ateş ettiğini gördüğünü, kendisinin de sol kolundan yaralandığını, kendisine direk ateş edenin kim olduğunu görmediğini, ancak ...in ateş ettiğini düşündüğünü, ismi geçen bu şahıslar maktul ...’ın evine 30.03.2019 tarihinde gelerek oy verme konusu ile ilgili “Oyunu bize vereceksiniz. Yoksa olanlara katlanırsınız. Size yazık olur.” diye tehdit ettiklerini, maktul ...’ın evinde ..., ... ve ... Güneş isimli komşularının da olduğunu, sandık alanında yaşanan silahlı çatışmayı ...Aldemir, ..., ..., ..., ... isimli şahısların bizzat gördüklerini, ancak şahısların karşı tarafın yakını olduğu için doğru ifade vermeyebileceğini, sandığın bulunduğu okulun yanında iki tane güvenlik korucusu bulunduğunu,
    Mahkemede; çocuğunun özürlü olduğunu, kızının oy kullandığını, çocuğunun da özürlü olduğunu kimliğinin yanında olmadığını, eve gönderdiklerini, sanık ..., "Kimliğini getirdiğin zaman oyunu kullanırsın.” dediğini, ondan sonra maktul ...’ın, “Herkes oyunu kullanacak.” dediğini, tanık ...ile eşinin geldiğini, sanık ...’nin, “Açık kullanacak.” dediğini, maktul ...’ın tanığın oyunu açık kullanmasına müsaade etmediğini, “Şikâyet ederim.” dediğini, 5 kişi birden silahlarını çektiklerini, birinin maktul ...’ı, sanık...’nın oğlu...’in de maktul ...’ı vurduğunu, maktul ...’ı da Kadir'in vurduğunu, ... ile ...'ün ikisinin karıştığını, torunlarının... kişi olduğunu, sanık ... dâhil hepsinde silah olduğunu, sanık ...’nin kendisine silah sıktığını, silahının çalışmadığını, sinkaflı küfrederek kapıdan çıktığını, ...’in de içeride olduğunu, belinde silah olduğunu, ancak silahını kullanmadığını, ... dışındaki 5 kişide de silah olduğunu, Sülük ailesinin beşinde de silah olduğunu ve hepsinin ateş ettiğini, önceden maktul ...’ı tehdit ettiklerini, Hacı oğlu...’in demir sopayı masaya vurduğunu, bir eliyle de silah çektiğini, maktul ...’ı vurduğunu, olay günü kimliği olmayan çocuğu Salih’in olay anında bulunmadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; Savcılık aşamasında beyanda bulunduğunu, bu beyanını aynen tekrar ettiğini, olay günü sandığın başına oy kullanmak için gittiğini, sanık ...’nin tanık ... için, “Oyunu açık kullanacak.” dediğini, maktullerin buna itiraz ettiklerini, daha sonra ... ve oğlu...’in dışarıya çıktıklarını, geri geldiklerinde...’in bir elinde sopa bir elinde silah olduğunu, ...’nin de elinde silah olduğunu, ateş etmeye başladıklarını, ..., oğlu..., torunları Kadir, ... ve...’in de içeride olduğunu, onların da ateş etmeye başladıklarını, ...’nin kendisine doğru ateş ettiğini, ancak silahının çalışmadığını, silahına küfrettiğini, olayın olduğu yerden çıkarken de kendisini kolundan vurduğunu, kendisine ateş eden ve kolundan yaralayanın ... olduğunu, her ne kadar soruşturma aşamasındakendisini kimin yaraladığını görmediğini beyan ettiyse de şimdiki beyanının daha doğru olduğunu,
    Katılan ... istinabe olunan Mahkemede; olay günü eşi maktul ...’ın sandık görevlisi olduğunu, eşinin annesinden duyduğuna göre olaydan önce takım elbisesini giydiğini ve olay yerine silahsız olarak gittiğini, ...’nin eşinin yanına gelerek para teklif ettiğini, eşinin de reddettiğini, eşinin bunu önceden kendisine bizzat söylediğini, duyduğu kadarıyla maktul ...’ı sanık ...’nin eşi İlyas’ın yanında tehdit ettiğini, ... merkezde oturduklarını, seçimden 3-4 önce köye geldiğini, eşinin sürekli Saadet Partisinde görev aldığını,
    Katılan ... istinabe olunan Mahkemede; maktul ...’ın eşi olduğunu, seçimden iki gün önce sanık ..., torunu..., Hacı’nın kardeşi ...in evlerine geldiklerini, eşine, “Oyunu bize ver.” dediklerini, eşinen de, “Benim oyuma karışamazsınız.” dediğini, bunun üzerine sanık ...’nin eşine hitaben, “Oyunuzu bize verin yoksa sana da yazık olacak bize de yazık olacak.” dediğini, daha sonra eşinin ...’ye elini uzattığını, ancak eşinin elini sıkmadıklarını, aralarında bunun dışında herhangi bir tartışma olmadığını, olaydan iki gün önce evlerine geldiklerinde ... ve torunu...’de silah olduğunu,
    Mahkemede; daha önce bu konuda beyanda bulunduğunu, bu beyanlarının doğru olduğunu, maktul ...’ın eşi olduğunu, olaydan önce evlerine sanık ..., kardeşi ... ve ...’nin torunu sanık ...’in geldiklerini, misafirlere çay götürdüğünü, kapıda durduğunu, sanık ...’nin eşine, “Oyunu neden bize vermiyorsun?” dediğini, eşinin de “4-5 aydır geziyorsunuz benim kapıma hiç gelmediniz. Bana .... Partisi geldi. Oyumu onlara vereceğim.” dediğini, bunun üzerine sanık ...’nin, “Neden böyle yapıyorsun? Böyle yapma, biz aynı köylüyüz.” dediğini, sanık ...'nin eline çayı aldığını, ancak içmediğini, "Çayı içtim." diye yalan söylediğini, eşine tekrar “Oyunu bize veriyor musun?” diye sorduğunu, eşinin de sanığa, “Benim akrabalarım zaten size oy veriyor ama benim oyuma karışmayın.” dediğini, ...’nin de, “Size de yazık olacak, bize de yazık olacak, aşağıdakilere de yazık olacak.” dediğini, ancak aşağıdakilerden kastının ne olduğunu bilmediğini, bu konuşmalar olduğunda evde tanıklar ..., ... ve ... Güneş’in olduğunu, sanık ... gittikten sonra eşinin kendisine ...’nin tehdit ettiğini söylediğini, eşine gülerek, “Bir oy için seni neden tehdit etsinler?” dediğini, olay olduğunda seçim yerinde olmadığını,
    Katılan ... Mahkemede; maktul ...’ın oğlu olduğunu, olay tarihinde ...’da olduğunu, sanık ...’nin evlerine geldiği zaman da ...’da olduğunu,
    Gizli tanık Mavi soruşturma ve kovuşturma aşamasında; bir mekanda oturduğu sırada içeriye 4 şahsın girdiğini, bu dört şahsın, “Seçimi nasıl kazanırız?” şeklinde konuştuklarını, konuşma esnasında aralarından birinin, “Biz o vatandaşa 30.000 TL verirsek seçimi kazanırız, eğer 30.000 TL’yi veremezsek biz bu seçimi kaybederiz.” dediğini, konuşmanın ardından bu 4 kişinin dışarıya çıktığını, 31.03.2019 tarihinde oy kullandıktan sonra saat 09.00 sıralarında 22.03.2019 tarihinde bulunduğu mekâna tekrar gittiğinde Askerlik Şubesinin ilerisindeki okulda tarafların kavga ettiklerini duyduğunu, beyanında ismi geçen şahısların, “Yukarıya haber salın, tedbirlerini alsınlar!" şeklinde konuştuklarını duyduğunu,
    Tanık ... Savcılıkta; 31.03.2019 tarihinde saat 07.30’da oy kullanacağı .... İlköğretim Okulu’na geçtiğini, daha sonra ... merkezde bulunan ... Akif Ersoy İlkokulu’na uğradığını, sandık başkanlarına ve görevli arkadaşlara hayırlı olsun dileklerini ilettiğini, sandıklarda görevli müşahitlerine sakin olmaları konusunda uyardıklarını, saat 08.30 sıralarında Bakımlı Mahallesi’ndeki okulda bulunan sandığa uğradıklarını, orada ... Öztürk isimli şahsın kendisini kast ederek, “Bunun burada ne işi var?” dediğini, olay büyümesin diye hiçbir şey demeden ayrıldıklarını, başkaca bir sandığa uğramadıklarını, daha sonra kendi oyunu kullanmış olduğu Taşmış Mahallesi’ndeki sandığa geçtiğini, henüz okula girmeden ... ..., ... Eren, ...’in adını bilmediği oğlu,.... İlçe Başkanı Basri katılmış ve adlarını bilmediği birkaç kişinin saldırdığını, Basri’nin kendisini ittiğini, bu sırada vatandaşların ve partisinin müşahitlerinin araya girdiklerini, ortalık karışmasın diye tarafları ayırmaya çalışırken Basri ve ...’nın kendisini itekleyerek yere düşürdüklerini, bu konuda herhangi bir şikâyette bulunmadığını, olay çıkartılacağını düşündüğü için ilçe merkezinde bulunan parti müşahitleri ile teşkilattaki arkadaşlarını parti binasında toplantıya çağırarak sakin olmaları konusunda tekrar uyarıda bulunduğunu, parti binasında uyarıda bulunurken abisi ... ve oğlu ...’in yanında olduklarını, saatin 09.00-09.30 olduğunu düşündüğünü, toplantı bittikten sonrada sahaya inmeme kararı aldıkları için kendisi, abisi ve ...’in parti binasından hiç dışarıya çıkmadıklarını, soruşturmaya konu olayı abisi ...’den saat 10.30 sıralarında öğrendiğini, olayı sanık ...’e anlatmadıklarını, sanık ...’in olayı yaklaşık yarım saat veya bir saat sonra köyden geçmiş olsun demek için gelen insanlarla konuştukları esnada öğrendiğini, babasıgilin can güvenliğini düşündüğü için işlemlerin il merkezinde yapılmasını istediğini, daha sonra babası ..., kardeşi..., yeğeni... ve amcası ...in teslim olmak için ... ilçe merkezine geldiklerini, polis refakatinde il merkezinden gelen jandarmaya teslim olduklarını, saat 18.00 sıralarında ...’in de olayla alakalı olduğu bilgisinin verilmesi üzerine kendisi götürerek teslim ettiğini, olaydan sonra ...’un yaralı olarak kaçtığını duyduklarını, her yerde aradıklarını, ancak bulamadıklarını, babası ... dışında kimsenin silahı olmadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; daha önce savcılık aşamasında beyanda bulunduğunu, beyanlarını aynen tekrar ettiğini, olaydan bir gün önce parti binasında tanık ... Karakaş ve sandık müşahitleri ile birlikte seçim koordinasyon toplantısı yaptıklarını, sanıkların hepsinin toplantıda olduklarını ve oylarını kullanıp ... merkeze geleceklerini belirttiklerini, sanıklara güvenlik sebebiyle oylarını kullandıktan sonra köyde kalmalarını söylediğini, daha önce seçimle ilgili anket sonuçlarını hiç açıklamadıklarını, ancak o gün anket sonuçlarında büyük bir farkla önde olduklarını söylediğini, seçim sabahı saat 07.00 itibarıyl... Mahallelerine geçtiklerini, ancak Bakımlı Mahallesi’nde Saadet Partisi adayı ile gezen ... Öztürk’ün, erkenden seçim bölgesini gezdiği için tepki gösterdiğini, bunun üzerine olay çıkmasın diye diğer mahalleleri gezmeyi bıraktığını, ... ilçe merkezinde bulunan Dumlupınar İlköğretim Okuluna oy kullanmak için gittiğini, okulda kendisine bir saldırı olduğunu, şikâyeti üzerine polisin saldıran şahısları gözaltına aldığını, saat 08.30 sıralarında yanında bulunan abisi ... Sülük ile ilçe teşkilat binasına geçtiklerini, daha sonra yanlarına saat 10.00 gibi sanık ...’in geldiğini, saat 10.00 sıralarında söz konusu olayların gerçekleştiğini, olay esnasında sanık ...’in yanlarında olduğunu, yanında... ... İnan, .... isimli kişilerin de olduğunu, sanık ...’i ismini saydığı kişilerin de gördüğünü, yanlarına gelmeden ... ilçe merkezinden saat 09.51’de mazot aldığını, kamera kayıtlarının bulunduğunu, saat 10.30 sıralarında olayı bizzat kardeşi ...’den öğrendiğini, olayları odasının arkasında bulunan dinlenme odasında konuştuklarını, sanık ...’in olay esnasında köyde olması mümkün olmadığını, olayları duyduktan beş dakika sonra emniyet müdürünün yanlarına geldiğini, emniyet müdürü olaylardan bahsettiği sırada sanık ...’in öğrendiğini, daha sonra sanıkların can güvenliğini düşünerek işlemlerinin il merkezinde yapılmasını istediğini, babası ..., kardeşi..., yeğeni... ile amcası ...in birlikte gelerek ilçe merkezine teslim olduklarını, akşam saat 18.00 sıralarında sanık ...’in teslim edilmesi için Jandarmanın kendisini aradığını, bunun üzerine sanıkla birlikte Jandarmaya gittiklerini,
    Tanık ... Mahkemede; ... ilçe merkezinde İlçe Amiri Vekili olarak görev yaptığını, olay günü seçim olması sebebiyle gerekli güvenlik tedbirlerini aldıklarını, sandıkların olduğu alanlarda güvenlik tedbirlerini kontrol etmek üzere görev yapanları denetlemek için sandıkları gezdiklerini, oy kullanacağı binaya hareket ettiği esnada ... Mahallesi’nde iki kişinin hayatını kaybettiği şeklinde haber geldiğini, haberin tam hatırlamamakla birlikte saat 10.00’a yakın olay yerine geldiğini, daha sonra ilçe merkezinde bu konu ile ilgili gerekli tedbirleri almak amacıyla İlçe Jandarma Komutanlığı ile irtibata geçtiklerini, Jandarmadan ... Köyü'nde iki kişinin öldüğü ve bir kişinin de yaralandığı şeklinde bilgi verildiğini, herhangi bir taşkınlık olmaması için oy kullanmadan tekrar okulları gezdiklerini, saat 11.00’e yaklaşırken Jandarma Komutanlığından şüpheli dört şahsın olduğu, bu dört şahsın ilçe merkezinde bulunan... Sülük ... Merkezi’nde olabileceği yönünde bilgi verilmesi üzerine ekip arkadaşlarıyla ... hanına saat 11.00 sıralarında gittiklerini, Hacı Sülük ... Merkezi’nde... Parti İlçe Başkanlığı da bulunduğu için şimdiki belediye başkanı o zaman belediye başkan adayı olan tanık ... ile konuyu görüşmek üzere gittiklerini, şahısların ... hanında olduklarını, bu şahıslarla ilgili güvenlik endişelerinin bulunduğunu, Hacı Sülük, Hacı oğlu..., ... ve ...’ün isimlerinin geldiğini, doğal olarak bu şahısları sorduklarını, Savcılıktan aldıkları talimat doğrultusunda şahısların tahkikatını Jandarmanın ekipleri yapacağı için kendilerinin herhangi bir gözaltı işlemi uygulamadıklarını, sadece şahıslara güvenlik endişeleri sebebiyle ilçe girişinde bulunan uygulama noktasına kadar refakat ettiklerini, kendi rızaları ile İl Jandarmadan gelen ekiplere teslim olduklarını, tanık ... ile görüşmeye gittiğinde fotoğrafa benzeyen bir şahsın olduğunu, ancak bu şahsın sanık ... mü yoksa başka birisi mi olduğundan emin olmadığını, saat 11.00 sıralarında gittiğinde bu şahsa benzeyen şahsı gördüğünü, şahsı saat 11.00’den önce görmediğini, saat 09.00 sıralarında ... merkezde Dumlupınar Ortaokulunun önünde arbede çıktığı, arbedenin vatandaşların araya girmesiyle sonlanmasına doğru polislerin olay yerine gittiğini, daha sonra şahısların kontrol amaçlı olay yerinden uzaklaştırıldıklarını, herhangi bir şikâyet olmadığı için işlem yapılmadığını, şüphelileri ... hanına gittiklerinden yarım saat sonra saat 11.30 sıralarında gördüklerini,
    Tanık ... istinabe olunan Mahkemede; 31.03.2019 tarihinde halen kullandığı ... numaralı hattı kullandığını, olay günü sandık başkanı tanık ...’in kendisini seçim kurulunun sabit hattından aradığını, telefonda ağladığını, kendisine, “Burda iki kişi öldü. Biri de yaralı.” dediğini, başka bir şey söylemediğini, bunun üzerine seçim hâkimini aradığını,
    Tanık ... (1943 doğumlu) ... tarihinde ... Mahallesi’nde; 31.03.2019 tarihinde evde bulunduğu sırada tanık ...’nin telefonla arayarak, “Seni oy kullanman için okula götüreyim.” dediğini, kendisine, “...’ün evinin yanına gel beni oradan al.” dediğini, saat 10.00 sıralarında eşinin yardımı ile sanık ...’nin evinin önüne gittiklerini, ayaklarından rahatsız olduğu için eşinin kendisine yardımcı olduğunu, sanık ...’nin evinde balkonun altında havuza bakan kısımda sandalyede oturduğunu, eşinin de yanında ayakta durduğunu, yaklaşık 15-20 dakika kadar oturduğunu, bu sırada...’nın eşinin evin içerisinde olduğunu, daha sonra evin karşısında ... Altıntaş’ın evinin yanından iki genç şahsın geldiğini gördüğünü, bu iki gencin sanık ...’nin torunları olduğunu, fakat isimlerini bilmediğini, ancak ...’nin torunları olduğuna emin olduğunu, bu iki genç eve girdikten sonra 3-5 dakika kadar sonra aynı istikametten sanık ... ve oğlu sanık ...’in beraber geldiklerini, bu dört şahsın da yaya geldiklerini, ellerinde ve üzerilerinde herhangi bir silah olmadığını, sanık ...’nin yanına gelerek oturduğunu, oğlu...’in ise yanında ayakta durduğunu, bu sırada evin içerisinde bulunan eşi ... ...’nın sanık ...’ye, “İyi bir şey yapmışsın.” diyerek yüksek sesle bağırdığını, ...’nin de “Sus içeri gir.” dediğini, kendisinin de ...’ye, “Hayırdır, bir şey mi oldu?” diye sorduğunu, kendisine “Bir şey yok.” dediğini, herhangi bir şahsı vurduğunu ya da yaraladığını söylemediğini, bu sırada yanlarına tanık ...’nin geldiğini, saatin 11.00 sıraları olduğunu, ...’nin arkasından tanık Erkan’ın geldikten sonra ...’nin minibüsüne kendisi, ..., Erkan, eşi, sanık..., oğlu... ve iki torununun bindiğini, kendilerini ... İlkokuluna bıraktıklarını, kendilerinin ... istikametine doğru devam ettiklerini, tanık ...’nin aracını park ettiği yerde ... olup olmadığını hatırlamadığını, evin önünde otururken ... ve ...’nin arasında geçen konuşmaları duymadığını, aralarında geçen konuşmaların çoğunlukla Türkçe olduğunu, eşinin Türkçe bilmediği için çoğunu anlamamış olabileceğini, öldürme olayını okulda öğrendiğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, o beyanlarını aynen tekrar ettiğini, olay günü tanık ...’ın kendisini oy kullanmaya götürmek için aradığını, sanık ...’nin evinin oraya götürmek için geldiğini, birlikte ...’nin evine gittiklerini, burada biraz oturduktan sonra ...’nin bir torunu..., kendisi ve oğlu...’in geldiklerini, olayı bizzat görmediğini, sanık ...’nin kendisine, “Bir şey var mı?” dediğini, bunun üzerine kendisine, “Bir şey yok.” dediğini, başka bir şey konuşmadıklarını, sanık ...’nin biraz sinirli olduğunu, tanık ...’nin arabasıyla ayrıldıklarını, kendisini arabayla okulun oraya bıraktıklarını, daha sonra onların arabayla devam ettiklerini,
    Tanık ... (1984 doğumlu) 03.04.2019 tarihinde Kollukta; 44 DY 788 plakalı aracıyla ... Mahallesi’ne giderken yolda sanık...’nın kendisini 0543 774 56 53 numaralı telefonundan aradığını, tanıklar ... ve Erkan Polat’ı yaşlı oldukları için ...’ndeki okula oylarını kullanmaları için götürmesini söylediğini, daha sonra tanıkları aradığını, sanık ...’nin evine geldiklerinde haber vermelerini söylediğini, önce kendi evine gittiğini, tanık ...’in kendisini aradığını, sanık ...’nin evinde olduğunu söylediğini, saat 11.00 sıralarında sanık...’nın evine gittiğini, aracı ile evin ön bahçesindeki park alanına kadar giderek oraya aracını park ettiğini, bahçede park hâlinde hiç ... olmadığını, tanık ...’in evin giriş tarafındaki havuza bakan balkonun alt tarafında sandalyede oturduğunu, yanına gittiğinde sanık ...’nin iki torununun gelerek eve girdiklerini söylediğini, kendisine dönerek, “Bir şey mi oldu?” diye sorduğunu, kendisine, “Bilmiyorum.” dediğini, daha sonra ... Altuntaş’ın bahçesinin içerisinden sanık ... ve oğlu...’in geldiklerini, ikisinin de pantolon paçaları ve ayakkabılarının çamurlu olduğunu, sanık ...’ye, “Ne oldu?” diye sorduklarında kendisine, “Bana bir şey sorma su getir.” dediğini, gelini ...’dan su istediğini, ...’nin sandalyede oturduğunu, oğlu...’in yanında ayakta durduğunu, tanık ...'in sanık ...’ye “Ne oldu?” diye sorması üzerine ...’nin de, “İki kişiyi vurduk.” dediğini, kendisinin de ..ı dayı ne yaptınız? Kimi vurdunuz?” dediğini, sanık ...’nin de “Aktaş'lardan iki kişiyi vurduk.” dediğini, ancak herhangi bir isim söylemediğini, tekrar ...’ye “Dayı, adamlar öldü mü?” diye sorunca, “Yeğen bir şey sorma biz kendimizi de yaktık onları da yaktık.” dediğini, telefonla tanık ... ...’ı aradığını, olayı sorduğunu, telefonu kapatıp sanık ...’nin yanına döndüğünde ismini bilmediği torunu olabileceğini sandığı ikinci genç bir çocuğun (esmer tenli hafif kirli sakallı, yaklaşık yirmili yaşlarda) evden inip ...’nin yanına geldiğini, aracına tanıklar ..., sanıklar..., . torunu... ile ismini bilmediği torunu olabileceğini tahmin ettiği diğer ikinci genç bir çocuğun da araca bindiğini, tanıkları okula götürdüğünü, diğerlerini ... ilçe merkezine götürdüğünü, saat 13.00 sıralarında ... hanının önüne geldiklerini, ..., oğlu..., torunu... ve diğer genç çocuğun araçtan inerek ... hanına girdiklerini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, o beyanlarını aynen tekrar ettiğini, eklemek istediği bir husus olmadığını, minibüste sanık ..., oğlu... ve torunu...’in olduğunu, sanıkları ...’deki... Sülük ... Merkezine bıraktığını, sanık ...’i tanıdığını, ancak olay günü görmediğini, Aktaş'ların cenazesine de gittiğini, taziyeye de gittiğini, maktul ...’ın annesi ...’nin kendisine, “Niye onları taşıdın?” dediğini, “Ben şoförüm.” dediğini, gördüğü kişileri iyi tanıdığını, Sülüklerin aile fertlerini de karıştırmayacak kadar iyi tandığını, ...’ye sanık ..., oğlu sanık ... ve torunu sanık ...’i götürdüğünü, sanık ...’nin kendisini olay günü saat 09.00 sıralarında aradığını, yürüme sıkıntısı olan tanıklar ... ve Erkan Polat’ı alıp oy kullanmaları için götürmesini istediğini, aslında onlara kendisinin söz verdiğini, ancak ...’de oğluna bir saldırı olduğunu onun yanına gideceği için kendisinin almasını söylediğini, sanıkları ... merkezinin önüne bıraktığında polis olup olmadığını hatırlamadığını, sanık ...’nin evine vardığında tanık ...’in oturduğunu, sanık ... ve oğlu...’in sonra geldiğini, ...’nin kendisinden su istediğini, suyu almak için eve gittiğini, o sırada ...’nin eşi ... balkona çıkarak, “Ne yaptın? Bir çocuğa sahip çıkmadın?” dediğini duyduğunu, sanık ...’nin bunun üzerine eşine kızarak içeriye girmesini söylediğini, o sırada sanık ...’e tekrar, “Ne oldu?” diye sorduğunu...de, “Kardeşim ...’u vurdular. ... da onlardan iki kişiyi vurdu.” dediğini,
    Tanık ... (01.11.1974) 01.04.2019 tarihinde Kollukta; tanık ... okuma yazma bilmediği için eşi tanık ...nin oy kabinine eşiyle birlikte girmek istediğini, sandık başkanı bayan ve diğer görevli tanık ...’nın buna engel olduklarını, bunun üzerine maktul ...’ın sandık başkanına “Yardımcı olmak için siz veya eşi girsin.” dediğini, sanık ...’nin de maktul ...’ı desteklediğini, sandık başkanının ...’in yanında oy kabine kimsenin giremeyeceğini söylediğini, telefonundan seçim yetkilisini arayarak hoparlöre aldığını, seçim yetkilisinin de, tanık ...nin kabine girmesinin mevzuata aykırı olduğunu tekrarladığını, bunun üzerine sanık ... ve oğlu...’in okulun dışına çıktıklarını, yaklaşık 4-5 dakika sonra sanık ...’nin geri döndüğünü, onun ardından oğlu...’in de sinirli bir şekilde geri döndüğünü, sandık kurulunun önündeki masaya sert bir şekilde vurarak, “Seçim iptal.” diye bağırdığını, maktul ...’ın sandık başkanına, “Telefonla nereyi aradınız? Avukatı mı Yüksek seçim Kurulu’nu mu?” diye sorduğunu, sandık başkanının da, “Yüksek Seçim Kurulunu aradım.” dediğini, maktul ...’in, “...’in yanında siz girin ya da eşi girsin. Burada tek bir muhtar adayı var. Bir şey olmayacağını düşünüyorum.” dediğini, başkanın da, “Ben müsaade ettikten sonra beni şikâyet etmeyeceğinizi nereden bileyim?” dediğini, katılan ...’nin oğlu maktul ...’ın yanına giderek, “Sen karışma onlar kendi arasında hâlletsin!” diyerek uyardığını, o esnada sanık ...’nin de oğlu...’e hitaben maktulleri kast ederek, “Bunların burada ne işi var. Bunlar her seçimde burnumun dibine çıkıyorlar.” dediğini, ardından tanık ...ve sandık başkanı arasındaki tartışmanın hararetlendiğini, sigara içmek için dışarıya çıkacağı esnada silahların patlamaya başladığını, içeriye geri döndüğünde maktullerin yerde yaralı vaziyette yattıklarını, sanık ... ve oğlu...’in ellerinde silahları olduğunu, torunu...’in bir elinde silah bir elinde siyah renkli ... Hacı’nın ismini bilmediği diğer torununun elinde de silah olduğunu ve dışarıya gözetlediğini, dışarı çıkar çıkmaz, “Güvenlik!” diye bağırdığını, önce tanıklar sonra ..., oğlu ve torunlarının içeriden çıktıklarını, zarar verebileceklerini düşünerek okulun karşısındaki evin köşesine saklandığını, sanıklar dışarıda bulunan siyah renkli kasası açık bir jeep tarzındaki araca binerek uzaklaştıklarını, sanık ...’nin torunu sanık ...’in de olay yerinde olduğunu, ancak olay anında içeride olup olmadığını hatırlayamadığını, olay anında içeride..., ... ve eşi, sandık başkanı Rabia, sandık görevlisi ..., maktuller, katılan ..., sanıklar ..., oğlu..., .e ismini bilmediği diğer torununun bulunduğunu, maktuller sanıklara karşı herhangi bir eylemde bulunmadıklarını,
    Mahkemede; Aktaş’lar da silah olmadığını, sanık ...’de silah görmediğini, ...’nin oğluyla torununun elinde silahlar patlamaya başladığını, maktul ...’ın üzerine ...’nin oğlu sanık ...’in yürüdüğünü, ...’nin oğlu...’i ateş ederken gördüğünü, kendisini o anda dışarıya attığını, dışarıdan gelerek ... oğlu...’in, “Seçim iptal.” diyerek masaya vurduğunu, ...’deki beyanının doğru olduğunu, ...’daki talimatla alınan beyanının doğru olmadığını, olay günü sanık ...’nin... torununda orada olduğunu, olay yerinden kaçarken sanık ..., oğlu... ve... torununun olduğunu, kaçarlarken güvenlik güçlerinin hiç müdahale etmediklerini,
    Tanık ...Aldemir (10.06.1951) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; oyunu kullanmak için eşi tanık ... ile sandık başına geldiklerini, içeride sandık başkanı ile birlikte maktuller, katılan ..., karşı taraftan ise ..., oğlu..., torunlarından iki tanesinin olduğunu, torunları ...’da yaşadığı için isimlerini bilmediğini, ayrıca ...,. ... ... olduğunu, oyunu kullandıktan sonra eşi okuma yazma bilmediği için eşine oyunu kullandırmak istediğini, duruma sandık başkanı ve maktul ... itiraz edince içeride bulunanlar arasında tartışma çıktığını, eşine, “Git kime oyunu kullanıyorsan kullan.” diyerek perdenin oraya gönderdiğini, kendisinin de sigara içmek için kapıya yöneldiğinde içeriden silah seslerinin geldiğini, içeriden silah sesleri gelince kendisini dışarıya attığını, arkasından eşinin kaçarak geldiğini, dışarı çıktıktan sonra içeriye girmediğini, kimin kime silahla ateş ettiğini görmediğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında verdiği beyanlarını aynen tekrar ettiğini, olay günü eşi tanık ... ile birlikte ... Köyü'ndeki okula oy kullanmak içir gittiklerini, eşi okur yazar olmadığı için ona yardımcı olmak istediğini, ancak maktul ...’ın izin vermediğini, bunun üzerine eşine, “Boşa at, kime atarsan at.” dediğini, daha sonra sanık ...’nın oğlu sanık ...'in sopayla İlyas’a vurduğunu, maktul ...’ın babasının bu sırada “Durun ne yapıyorsunuz?” dediğini, daha sonra ...’nin torunu...’in önüne geçerek maktul ...’ı silahla vurduğunu, ... vurulduğunu gördükten sonra dışarı kaçtığını, olay yerinde ..., oğlu..., torunları... ve ...’un olduğunu,... ailesinde silah görmediğini, okuldan nasıl çıktıklarını görmediğini, seçimden önce oy için maktul ...’ın evine gittiğini, okulda oy kullanmak için beklediklerini düşündüğünü, sanık ... içeriyi girince hemen kavga olduğunu, ...’un elindeki silahı sakladığını, maktul ...’ın, “Sen bunlara mı güveniyorsun?” şeklinde sözü olmadığını, tartışma ve gerginlik olmadığını, maktul ...’ın telefonla görüştükten sonra telefonu başkanının eline verdiğini, telefonda konuştuğu kişinin herhangi bir tatsızlık ve gerginlik çıkmamasını söylediğini, katılan ...,.” dediğini, sanık ...’nin arka sırada olduğunu, diğerlerinin birbirlerine girdiğini, maktul ...’a ateş edildikten sonra olanları görmediğini, sanık ...’nin kavgaya kesinlikle girmediğini, talimat verip vermediğini bilmediğini, sanık ...’nin ...’a hitaben, “Yapma, etme!” diye bir şey söylediğini duymadığını, ...’dan başkasında silah görmediğini, sanık ...’nin eşi oy kullanırken orada olmadığını, ... Koyun’un eşi oy kullandığında gelinin ona yardımcı olduğunu, ...’ın eşine müdahale olunmadığını, sanık ...’in olay anında orada olup olmadığının farkında olmadığını,
    Tanık ... (01.08.1954) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; sandık başkanı bana nasıl oy kullanacağımı anlatırken bir anda içeride silahlar patlamaya başladığını, korkuyla oyunu kullanmadan kendisini dışarıya attığını, hızlıca evine gittiğini, olay esnasında kimin kime silahla ateş ettiğini görmediğini,
    Tercüman vasıtasıyla istinabe olunan Mahkemede; oy kullanmayı bilmediği için eşi tanık ...den yardım istediğini, ancak sandık görevlisi maktul ...’ın bunun yasak olduğunu söyleyerek izin vermediğini, avukatını arayacağını söyleyerek birini aradığını, telefonda birileri ile görüştüğünü, telefonu sandık başkanına verdiğini, sınıfın içerisinde tanıklar ..., ..., ..., ...’ın bulunduğunu, bunlar dışında kimlerin olduğunu hatırlamadığını, ... ve ...’ün orada olup olmadığını hatırlamadığını, silah sesleri duyana kadar herhangi bir tartışma kavga görmediğini, silah sesi duyunca hemen dışarıya çıkıp evine gittiğini, kimsenin elinde silah görmediğini, kimin ateş ettiğini görmediğini, kimin vurulduğunu yaralandığını görmediğini, kimliğini alıp dışarıya çıktığını, evine doğru yürürken silah seslerini duyduğunu,
    Tanık ... (02.05.1939) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; içeride sandık başkanı haricinde maktuller, katılan ..., sanık ..., oğlu... ile torunlarından iki... kişi olduğunu, bir ara Sülükler ile Aktaş'lar arasında bir tartışma çıktığını, tartışma çıktıktan hemen sonra silahların patladığını, zar zor kendisini dışarıya attığını, içeride kimin kime silahla ateş ettiğini görmediğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında verdiği beyanlarını tekrar ettiğini, eklemek istediği bir husus olmadığını, oy kullanmak için ... Köyü'ndeki okula gittiğini, katılan ... ile birlikte oy kullanmak üzere okulda bulunan sıralara oturduklarını, maktuller İlyas ve ...’ın sandık başında görevli olduğunu, yine sanık ..., oğlu... ve torunlarından birkaç kişinin olduğunu, ancak gözleri görmediği ve torunlarını tanımadığı için kimlerin orada olduğunu tam olarak bilmediğini, sanık ...’in orada olup olmadığını bilmediğini, tanık ...nin sandık görevlileriyle herhangi bir tartışmasını görmediğini, tartışma çıktıktan sonra silah seslerini duyduğunu, çok net göremediğini, dışarıya çıktığını, silahın kimin elinde olduğunu ve kimin ateş ettiğini görmediğini, dışarıya çıktıktan sonra sanıkların olay yerinden nasıl ayrıldıklarını bilmediğini, dışarıya çıktıktan sonra evine döndüğünü,
    Tanık ... (10.04.1974) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; sanık ...’in oyunu kullandıktan sonra babası ... ve halası ile birlikte ayrılıp gittiğini, oyunu kullandıktan sonra okulun dışında beklemeye başladığını, saat 10.00 sıralarında okulun içerisinden bağrışma sesleri, arkasından da silah sesleri geldiğini, silah seslerinden sonra okulun içindekilerin dışarıya doğru kaçtıklarını, ..., oğlu..., torunları... ve ...’un ...’ın kullandığı okulun yaklaşık 20 metre aşağısındaki park hâlindeki siyah renkli pikaba binerek olay yerinden ayrıldıklarını, olay esnasında okulun içerisinde bulunmadığı için kimin kime ateş ettiğini görmediğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; oy kullanmak için gittiğinde maktuller İlyas ve ... görevli oldukları için sandık başında olduklarını, katılan ...’nin de sonradan sandık başına geldiğini, saat 10.00 sıralarında tanık ...’in oy kullanma yerine geldiğini, ...’in eşinin ona yardımcı olmak istediğini, bunun üzerine maktul ...’ın tanık ...ye, “Eşinin yanında oy kullanmaya giremezsin.” dediği, tartışmaların buradan başladığını, sanık...’nın sandık başkanına, “Yanında siz gidin.” dediğini, ancak sandık başkanının yanında giremeyeceğini söylediğini, tartışmalar sürerken binanın dışarısına çıktığını, binanın içindeki insanların dışarıya çıktıklarını, tekrar içeriye girmediğini, yengesinin maktul ...’ın kız kardeşi olduğunu, sanık ...’in olay olduğunda orada olmadığını, sabah oyunu kullandıktan sonra babası ile birlikte ...’ye gittiklerini, olay anında birbirlerine bağırıp çağırdıklarını,
    Tanık ... (10.10.1966) 01.04.2019 tarihinde Kollukta; 31.03.2019 tarihinde AK Partinin sandık görevlisi olduğu için saat 06.30 sıralarında ... Mahallesi’ndeki okul binasına gittiğini, oy kullanımı için hazırlıklarını yaptıklarını, sandık başkanının okuma yazma bilmeyen seçmenlerin tek başına oylarını kullanmalarını istediğini, tanık ...nin de eşi ...’in okuması yazması olmadığı için kabine yanına girmek istediğini, duruma sandık başkanı ve maktul ...’ın kanuni olmadığını söyleyerek karşı çıktıklarını, sandık başkanına kendisinin yanında girerek oy kullanmalarını önerdiklerini, kabul etmediğini, katılan ...’nin oğlu maktule kızdığını, daha sonra silah seslerinin geldiğini, sol tarafında ... kenarında maktul ...’ın yere düştüğünü gördüğünü, olay öncesinde de taraflar arasında herhangi bir kavga veya fiziksel temas olmadığını, sanık ...’in olay anında orada olup olmadığından emin olmadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasındaki beyanlarını aynen tekrar ettiğini, aynı köylü olduklarını, pek bir akrabalıklarının olmadığını, ... Koyun’un eşinin ve annesinin okur yazarlığının olmadığını, sandık başkanı ile görüşerek birlikte kabinde oy kullandıklarını, ....’un oy kullanmadığını, köyde oy kullanamayan cahil insanların olduğunu, sanık ... ile birlikte sandık başkanına, “Yanında bir kişi gitsin. Sen git mührü vur.” dediklerini, ama sandık başkanın, “Yasak!” dediğini ve maktul ...’ı göstererek, “Müdahale ediyor.” dediğini, ... Koyun ile ... Koyun’un eşlerinin birlikte oy kullandıklarını, kimsenin kimseye küfrettiğini duymadığını, sanık ...’in elinde demir görmediğini, tanık ...nin maktul ...’a hitaben, “Sen kimsin ben oyumu kullanırım.” dediğini, maktulün de, “Kullanamazsın, seni şikâyet ederim.” dediğini, tanık ...nin, “Sen kimsin?” dediğini, maktulün de tanığa, “Sen kimsin?” dediğini, onları ayırmaya çalıştığını, maktul ...’ın babası katılan ...’nin arkada oturduğunu, katılanın oğlu maktulün üzerine yürüyerek geldiğini, “Sen ne istiyorsun...?” dediğini, katılan ...’nin elini oğlu maktule vurmasın diye tuttuğunu, sonra silahların patladığını, sırtının dönük olduğunu, kimsenin elinde silah görmediğini, maktul ...’ın yere yığıldığını gördüğünü, şoka girdiğini, sanık ...’in olay yerinde olup olmadığından tam olarak emin olmadığını, tanık ...’nin kendisini olaydan sonra aradığını, olayı sorduğunu, müdahale için ayağa kalktığında sanık ...’nin oturduğunu, daha sonra gittiği için görmediğini, sandık kısmında müşahit olarak kendisinin, maktuller İlyas ve ...’ın olduğunu, . ...nin eşi ..., ..., ..., ..., ..., ... oğlu ..., ... ..., ... Sülük olduğunu, sanık ...’in olup olmadığından tam olarak emin olmadığını, aralarında Sülük'lerle tartışma olduğunu, ancak fiziksel bir müdahale olmadığını,
    Tanık ... (04.02.1958) 01.04.2019 tarihinde Kollukta; silahlar patlayınca hemen okulun içerisindeki odunluğa kaçtığını, olay anında içeride ...ve eşi ..., maktuller, katılan ..., sandık kurulu başkanı, sandık görevlisi ..., sanık ..., oğlu Ömer, torunu...'in olduğunu, Hacı’nın torunları Abdulkadir ve ...’un olay anında orada olup olmadığını emin olmadığını, silahlar patlamadan önce kargaşa ortamının olduğunu, olayda kullanılan silah ya da silahların kimler tarafından ateşlendiğini görmediğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında verdiği beyanlarını tekrar ettiğini, oy kullanmak için sınıfın içerisinde olduğunu, oyunu kullandığını, tam çıkmak üzere iken ... isminde bir bayanın geldiğini, oy kullanmak için eşiyle birlikte kabine girmek istediğini, maktul ...’ın buna izin vermediğini, “Yasaktır avukatımı arayacağım.” dediğini, tanık Sabri'nin maktule, “Sen kim oluyorsun? Ne karışıyorsun?” dediğini, maktul ... ile tanık ...arasında sözlü tartışma başladığını, sınıfın içerisinde tanıklar ... ..., katılan ..., ..., ...’ün olduğunu, ... ve ... oğlu...’in de orada olduğunu, ancak sınıfın içerisinde olup olmadıklarına emin olmadığını, sanık ...'in sınıfta olmadığını, ... merkezde olduğunu bildiğini, maktul ... ve ...tartışırken ... oğlu sanık ...’in elinde bir demir ... gördüğünü, bu sırada silahların patladığını, silahın kimin elinde olduğunu ve kimin ateş ettiğini görmediğini, silah sesini duyunca sınıfın dışarısına çıktığını, soruşturma aşamasında ... ve yanındakilerin siyah renkli bir araca bindiklerini ifade ettiyse de yalnız sanık ...’nin camiye doğru yürüdüğünü gördüğünü, sanık ...'nin olay sırasında sınıfın içerisinde olmadığını, siyah renkli aracı ...’in kullandığını gördüğünü, başka kimseyi arabaya binerken görmediğini,
    Tanık ... (29.04.1980) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; seçim güvenliği için diğer korucu tanık ... ile birlikte görevlendirildiklerini, okulun karşısına geçerek okula yaklaşık 30 metre mesafede beklemeye başladıklarını, okul içerisinden bağrışma sesleri geldiğini ve birilerinin “Güvenlik, güvenlik!” diye bağırdığını duyduklarını, hemen okula yöneldiklerini, okul içerisinden on el silah sesi duyduklarını, okulun içerisinden elinde demir parçası ile sanık ... ve arkasından babası sanık ...’nin çıktığını, torunlarının daha önce çıktıklarını, ancak torunları fark etmediklerini, görev silahları ile havaya doğru ateş ettiklerini, okulun 40 metre aşağısında bağrışma seslerinin geldiğini, sesin geldiği tarafa baktıklarında karların üzerinde kendilerine çay servisi yapan sanık ...’nin torunlarından ikisini gördüklerini, birbirlerinin üzerlerine baktıklarını, içlerinden biri “... vurulmuş!” diye bağırdığını, iki gençten bir tanesinin elinde siyah renkli bir şey tuttuğunu, daha sonra iki gencin aşağıya doğru yaya olarak kaçmaya başladığını, okulun içerisinden tekrar bağrışma sesleri yükselince okulun içerisine girdiklerinde isimlerini sonradan öğrendikleri maktullerin hareketsiz yerde yattıklarını ve katılan ...’nin de kolundan vurulmuş olduğunu gördüklerini, ilgili yerlere haber verdiklerini, tekrar içeriye girdiğinde katılan ...’nin oy sandığının kapağını açarak kullanılmış olan oy zarflarını içerisinden çıkartıp yanan sobanın içerisine attığını gördüğünü, hemen müdahale ettiğini, ancak sandığın içerisinde hiç zarf kalmadığını, masanın üzerindeki oy pusulalarını toplayarak bir çuvalın içerisine koyduklarını kendi arabasının bagajına kilitlediğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, o beyanlarını aynen tekrar ettiğini, Jandarma tarafından tanık ... ile birlikte görevlendirildiklerini, olay sonrasında okulda katılan ..., tanık ... ...’ın olduğunu, diğerlerini tamamen dışarı çıkardıklarını, dışarıya çıkanların çoğunu tanımadığını, tanıdıkları arasında sanık ..., elinde bir demir olan sanık ..., soy ismini hatırlamadığı .... diye tanıdıkları şahsın olduğunu, aşağıdan “... kurşun yemiş.” diye bir ses geldiğini, vurulduğu söylenen ...’un elinde siyah bir cisim olduğunu, saklayarak diğer kardeşi sanık ...’e bu cismi verdiğini, daha sonra aşağıya doğru gittiklerini, içeriye girdiklerinde iki kişinin yerde yattığını, okulu boşaltırken döndüklerinde katılan ...’nin kullanılmış oy pusulalarını sobaya attığını ve kullanılmayan oy pusulalarına doğru yöneldiğini, arkadaşı korucu ... ile birlikte kullanılmayan oy pusulalarını mühürlerle birlikte çuvala koyduklarını, seçim hâkimi ve jandarma geldiğinde teslim ettiklerini, sanık ... ve yanındakilerin aşağıya doğru gittiklerini, aşağıda bir aracın onları beklediğini gördüğünü, ancak araca bindiklerini görmediğini, ...’un vurulduğunu duyunca sanık ... ve yanındakilerin yön değiştirerek aşağıya doğru gittiklerini, olay günü iki korucu olduklarını ve farklı bir mahalleden geldiklerini, seçimden bir gün önce görevlendirilmelerinin yapıldığını, dışarı çıkan sanıklardan ... ve...’i gördüğünü, o kargaşada ... ve ... oğlu...’i görmediğini, sanıklar ... ve ...’u tanımadığını,
    Tanık ... (15.01.1984) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; seçim güvenliği için diğer güvenlik korucusu arkadaşı tanık ... ile görevlendirildiklerini, tanık ...’den farklı olarak olarak iki gençten birinin diğerinin eline gizleyerek siyah renkli bir tabanca verdiğini, tabancayı net olarak gördüğünü, tabancayı eline alan gencin ise yanlarında çalışan ismini sonradan öğrendiği ...’i çağırdığını, aldığı tabancayı ona verdiğini, ...’in aldığı tabancayı montunu kaldırıp beline taktığını ve ortadan kaybolduğunu, diğer iki gencin ise aşağıya doğru yaya olarak kaçmaya başladıklarını,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, o beyanlarını aynen tekrar ettiğini, sanık ...’nin torunlarından birinin diğerine siyah renkli bir silah verdiğini, daha sonra silahı alan torunun inceleme dışı sanık ...’i çağırarak silahı ona verdiğini, ...’in ise silahı beline taktığını ve ortadan kaybolduklarını gördüğünü, seçime bir gün kala ... Mahallesi’nin muhtar adayının tek adaya düşmesinden dolayı orada görevlendirildiğini, bağlı oldukları İlçe Jandarma tarafından görevlendirildiklerini, olay sonrasında okulda tanık ... ile kolundan yaralı katılan ...’nin olduğunu, başka kimsenin olmadığını, içeriye girdiğinde katılan ...’nin kullanılmış oy pusulalarını sobaya attığını gördüğünü, engel olamadığını, sanık ...’nin olay olduktan sonra kendilerine, “İçeride olay olduğunda neredeydiniz?” dediğini, kendisine “İçeri girme yetkimiz yok.'' dediğini, dışarı çıkanlardan sanıklar ..., elinde demir sopa olan... ve torunu...’i gördüğünü, tanık ... ...’ın yerde yatan maktul ...’ı kaldırmaya çalıştığını gördüğünü, sanık ...’nin elinde herhangi bir şey olduğunu hatırlamadığını, ancak sanık ...’in elinde demir olduğunu, kalabalık dağıldığında okulun yaklaşık 50-60 metre aşağısında birinin, “... kurşun yemiş.” dediğini duyduğunu,
    Tanık ... (05.05.1990) 31.03.2019 tarihinde Kollukta; silah sesleri gelince okula doğru yaya olarak koşmaya başladıklarını, ... Mahallesi’ndeki durağa geldiklerinde okul binasının bulunduğu yukarı yoldan sanık ...’ye ait siyah renkli pikap geldiğini, aracı ...’nin yanında çalışan ...’in kullandığını, şoför koltuğunun yanında ise ...’un oturduğunu, ...'in durağın olduğu yerde tekrar manevra yaparak okulun olduğu yere doğru yöneldiğini, okulun hemen aşağısındaki...üncü viraja gelince burada araca ..., oğlu..., torunu... ve yüzünü göremediği ancak genç bir çocuğun da araca bindiklerini, araçta toplam 6 kişi olduklarını, şahıslar araca bindiklerinde araçla kendi arasında 5 metre kadar mesafe olduğunu, torunu... aracın arkasına bindiğini, yanına giderek, “Hacı silah sesleri geldi, hayırdır?” dediğini, ...’nin de sinirli bir şekilde, “Canım sıkıldı, havaya sıktım.” dediğini, bu sefer “Nereye gidiyorsunuz?” diye sorduğunu, torunu...’in de “Eve gidiyoruz.” diye cevap verdiğini, oy verme işleminin yapıldığı yere geldiğinde maktullerin kanlar içerisinde yerde yattığını, katılan ...’nin kolundan yaralandığını, neler olduğunu sorduğunda, “Hepsi birden ateş ettiler.” dediğini, 29.03.2019 tarihinde saat 20.30 sıralarında kapı komşusu olan maktul ...’ın evinde kendisi, maktul, maktul ..., tanık Hıdır ve ... birlikte oturup konuştukları sırada sanık ..., kardeşi Kadir ile torunu... ile birlikte geldiklerini, biraz oturduktan sonra ...'nin maktul ...’a, "Niye buraya geldiğimizi biliyorsun?” dediğini, maktulün de, “Amca sen bizi şimdiye kadar sormadın beni ... partisi müşahidi olarak yazmış. Ben onlara söz verdim.” dediğini, ...’nin, “Sizin buradaki bir oyunuz dışarıdaki yüz oya bedel.” dediğini, ama maktul yine, “Ben yeminliyim veremem.” dediğini, konuşmadan sonra sanık ...'nin sinirlenerek, “Hem bana yazık olur hem de sana yazık olur.” diyerek tehdit ettiğini, daha sonra ...'nin yanındakilere, “Biz yanlış yere geldik. Hadi kalkın gidelim.” dediğini,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, o beyanlarını aynen tekrar ettiğini, olay yerine giderken sanık ...’nin pikabına denk geldiğini, şoförünün yola doğru geldiğini, inceleme dışı sanık ...’un şoförün yanında olduğunu, ... tabelasının olduğu yerden yukarı okula döndüğünü, okulun yaklaşık 200 metre aşağısında sanık ...’nin arabasına sanık ..., torunu..., oğlu... ve tanımadığı bir kişinin daha bindiğini, arabaya binen kişinin genç biri olduğunu, zaten bunu daha önceki ifadesinde de belirttiğini, sanık ...’nin torunu sanık ...’e, “Silah sesi geldi. Hayırdır ne oldu?” dediğini, kendisine, “Canım sıkıldı. Havaya silah sıktım.” dediğini, "Nereye gidiyorsunuz?” diye sorduğunda da, “Eve gidip geleceğiz.” dediğini, koşarak okula gittiklerini, tarafların her ikisinin de kendi akrabası olduklarını, olay olduğunda evde olduğunu, silah seslerini duyduktan sonra olay yerine koşarak gittiklerini, evleri ile olayın gerçekleştiği okulun arasının tahmini 500-600 metre olduğunu,
    Tanık ... 01.04.2019 tarihinde Savcılıkta; olayın meydana geldiği sandıkta sandık başkanı olarak görevli olduğunu, sabah saatlerinden itibaren okuma yazma bilmeyen yaşlı seçmenlerin, yakınlarının oy kullanma işlemine refakat etme taleplerinde bulunduklarını, mevzuat gereği bu tür talepleri kabul etmeyip reddettiğini, vurulma olayı yaşanmadan önce ...’in okuma yazma bilmediğini ileri sürerek eşi tanık ...nin oy kullanma işlemi sırasında kendisine refakat etmek istediğini, yasal olmadığını söylediğini, bunun üzerine ..., oğlu..., torunları..., ... ve Abdulkadir’in kendisine problem çıkaran olmayacağını, buna göz yumulabileceğini söylediklerini, ardından seçim yerinde görevli olduğunu bildiği Cüneyt astsubayı aradığını, kendisine ulaşamadığını, daha sonra İlçe seçim müdürünü aradığını, durumu kendisine aktardığını, telefonu hoparlöre alarak müdür beyden kendisine söylediklerini tekrarlamasını istediğini, aynı şeylerin seçim sandığının başında bulunanlara da söylendiğini, telefonu kapattıktan sonra ..., yanındakiler ve ...nin itirazlarını sürdürdüklerini, bunun üzerine sandık müşahitlerine bu konuya itirazlarının olup olmayacağını sorduğunu, AK Parti müşahidi tanık ... ...’ın mahsuru olmadığını söylediğini, Saadet Partisi müşahidi maktul ...’ın buna müsaade etmeyeceğini belirttiğini, ardından telefonla bir avukatı arayarak durumu aktardığını, telefonu kendisine verdiğini, avukatın böyle bir olayın müsaade edilmesi halinde sorumlulardan şikâyetçi olacaklarını beyan ettiğini, telefon kapandıktan sonra..., oğlu... ve torunlarının bu seferde maktul ... ile şiddetli bir şekilde tartışmaya başladıklarını, daha sonra ..., oğlu... ve torunlarının maktul ...’ın üzerine yürüdüklerini, bu esnada maktul ...’a soba açmakta kullanılan demir çubukla vurduklarını gördüğünü, “Durun yapmayın!” diye ikaz ettiği esnada silah patlama sesleri duyduğunu, kimin ateş ettiğini görmediğini, ancak ... Sülük’ün elinde silah gördüğünü, silahla vurulma olayından önce masaya el vurma sesi ve “Seçim iptal.” cümlesini hatırladığını, ancak kim tarafından söylendiğini bilmediğini, olay anında içeride Sabri, ..., Genç ..., ..., ..., sandık görevlisi ..., maktuller, katılan ..., Hacı, oğlu..., torunları ..., Ömer ve Abdulkadir, ayrıca ismini bilmediği... kişi daha olduğunu, maktullerin karşı tarafa fiziksel müdahalede bulunmadıklarını, sanık ...’nin maktullere yönelik ateş etme talimatı verdiğine şahit olmadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; olay günü seçimde sandık başkanı olarak görev aldığını, saat 10.00 sıralarında iki evli çiftin oy kullanmak istediklerini, çiftlerden birisinin karısı adına oy kullanmak istediğini, bunun mümkün olmayacağını söylediğini, ısrar ettiğini, ilgili maddeyi kendisine okuduğunu, yine de direttiğini, Jandarmayı aradığını, Seçim Kurulunu aradığını, bu şekilde oy veremeyeceğini teyit ettiklerini, orada bulunan müşahitlere bayanın yerine eşinin oy kullanıp kullanamayacağını sorduğunu, müşahitlerinin birinin kabul ettiğini, diğerinin reddettiğini, bunun üzerine tartışmanın kavgaya dönüştüğünü, akabinde silah sesleri duyduğunu, fakat kimin silah kullandığını görmediğini, ilk ifadesinin de doğru olduğunu, silahı tavana doğrultan şahsın önceki beyanında belirttiği ... olduğunu, ... ilçesinde oy kullanma konusunda bu tür sorunların yaşandığını, tartışma sırasında çok fazla ses olduğundan kimin kime ne söylediğini duymadığını, ortam kalabalık olduğu için demir sopa ile maktul ...’a kimin vurduğunu görmediğini, masaya vurulduğunu ve bir şahsın, “Seçim iptal.” diye bağırdığını hatırladığını, ...’un dışında kimsede silah görmediğini, Hacı Sülük’ün torunlarını sosyal medya üzerinden göstermek suretiyle teşhis yaptırdıklarını, maktulleri sosyal medya üzerinden kendisinin bakarak ayırt ettiğini,
    Tanık ... (01.02.1983) 01.04.2019 tarihinde Savcılıkta; olayın meydana geldiği sandıkta sandık memuru olarak görevlendirildiğini, vurulma olayından biraz önce ... ve ...isimli şahısların oylarını kullanmak için okula geldiklerini, ...nin oyunu kullandığını, eşi ...’in okuma yazma bilmediğini öne sürerek eşi oy kullanırken refakat etmek istediğini söylediğini, sandık kurulu başkanının bunun mevzuata aykırı olduğunu kendilerine söylediğini, orada bulunan..., oğlu..., torunları..., Abdulkadir ve ...’un ...nin eşi oy kullanırken yanına girmesine müsaade edilmesini istediklerini, bunun üzerine sandık başkanının İlçe seçim müdürünü aradığını, durumu aktardığını, seçim müdürünün bunun mümkün olmayacağını anlattığını, telefonu kapattıktan sonra ..., yanındakiler ve ...nin itirazlarını sürdürdüklerini, bunun üzerine sandık başkanının müşahitlere bu duruma itirazlarının olup olmadığını sorduğunu, AK Parti müşahidinin itiraz etmediğini, maktul ...’ın müsaade etmeyeceğini söylediğini, ardından bir avukatı aradığını, ardından ..., oğlu ve torunları maktul ...’ın şiddetli bir tartışmaya girdiklerini, maktulün üzerine yürüdüklerini, bu esnada soba kapağını açmak için kullanılan siyah renkli demir çubuğu... oğlu...’in elinde gördüğünü, bunun üzerine koruculara seslenmek üzere dışarıya doğru hareketlendiğinde silah sesi duyduğunu, koruculara haber verdikten sonra tekrar okula yöneldiğinde silah sesleri arttığını, insanların dışarıya doğru kaçtığını, daha sonra okulun kenarına saklandığını, dışarıda sanık...’nın torunlarından sanık ...’in diğer torunu ...’a silah verdiğini gördüğünü, ayrıca ...’un da kendi üzerinde silah olduğunu, ardından ..., torunları ve oğlunun siyah renkli bir arabaya binerek uzaklaştıklarını, ...’nin oğlu...’in önlerindeki masaya elini vurarak, “Seçim iptal.” diye bağırdığını, olay saat 10.00 sıralarında gerçekleştiğini, olay anında ...., ..., ..., ..., sandık başkanı, maktuller, katılan ........, torunları ..., ...rulma olayından önce maktullerin bir müdahalesi olmadığını, ancak ..., oğlu ve torunlarının maktul ...’a saldırdıklarını, ...'nin ateş etme konusunda oğlu ve torunlarına talimat verdiğine şahit olmadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, aynen tekrar ettiğini, ekleyecek bir husus bulunmadığını, olay günü seçimde görevli memur üye olduğunu, isimlerini hatırlamadığı yaşlı amca ve teyzenin sınıfa geldiklerini, kadın okuma yazma bilmediği için eşiyle birlikte kabine girerek oy kullanmak istediklerini, sandık başkanı tanık Rabia’nın da kanunen bunun mümkün olmadığını söylediğini, içeride bulunan bir grubun oyun yardım alınarak kullanılması yönünde ısrarcı olduklarını, kişilerin isimlerini bilmediğini, sandık başkanının da ilçe seçim müdürlüğünü aradığını, seçim müdürlüğü ile telefon konuşmasını herkese dinlettiğini, kabine bir başkasının giremeyeceğini oradaki herkesin duyduğunu, sandık kurulu üyelerinden birinin böyle bir şeyi kabul etmeyeceğini, eğer yardım alarak oy kullanırsa itiraz edeceğini söylediğini, eşine oy kullanmak için yardımcı olmak isteyen yaşlı adamın partili üyeye bir şey söylediğini, ne söylediğini duymadığını, partili üyenin de elini kaldırarak, “Sen ne diyorsun lan?” dediğini, bunun üzerine orada bulunan bir gencin yerden demir sopayı alarak partili üyenin üzerine yöneldiğini, vurup vurmadığını görmediğini, bu olaydan başka sözlü ya da fiziksel bir tartışmanın olduğunu görmediğini, bunun üzerine olayın fazla büyümemesi için hemen sınıftan çıkıp koruculara haber verdiğini, dışarıdayken silah seslerini duyduğunu, sınıftan bir gencin elinde silahla çıktığını gördüğünü, korucunun bu genci tuttuğunu, orada bulunanların, “Bırak onu.” diye korucuya seslendiklerini, korucunun da bıraktığını, daha sonra gencin ve olay yerindekilerin ne şekilde ayrıldıklarını görmediğini, sandık başkanını olay yerinden uzaklaştırmaya çalıştığını, soruşturma aşamasında gösterilen resimlere istinaden verdiği ifadesine aynen katıldığını, bu kişilerin vuran taraf olduğunu bildiğini, bu kişilerin savcılık aşamasında gördüğü resimlerden akraba olduklarını ve olay yerinde sınıf içerisinde 5 kişi olduklarını hatırladığını, bahsettiği grupla sandık görevlileri arasında bir tartışma görmediğini, seçimin başladığı andan olayın olduğu ana kadar sınıfın içerisinde olduğunu, 5 kişi olduklarını, demir sopayı eline alarak yürüyen kişinin dışarıdan gelip gelmediğini hatırlamadığını, eline demir sopa alan kişinin telefonla konuşurken “Seçim iptal.” dediğini duyduğunu, fotoğraf hafızasının iyi olduğunu, o gün o kişilerin olay anında orada olduklarından emin olmasam da o gün orada olduklarından emin olduğunu, ifadesi alınırken fotoğrafların gösterildiğini,
    Tanık ... (27.01.1985) 03.04.2019 tarihinde Kollukta; ... Petrol isimli ... yerinde yaklaşık iki yıldır çalıştığını, petrol istasyonunda kameranın bulunduğunu, ancak 25.03.2019 tarihinden itibaren kayıt yapmadığını, Jandarma ekiplerinin gelip görüntü istemeleri üzerine olayı öğrendiğini, sanık ...’nin araçlarının bazen nakit bazen de veresiye olarak yakıt aldıklarını, veresiye aldıklarında deftere yazdığını, 31.03.2019 tarihinde kayıtlarda saat 09.59’da geldiği anlaşılan... plakalı araçla ...’in yeğeni olduğunu düşündüğü yirmili yaşlarında genç bir çocuğun geldiğini, gelen şahsın saçlarının geriye doğru tarandığını, yuvarlak yüzlü biri olduğunu, 200 TL nakit para vererek yakıt aldığını, aynı gün içerisinde yine kayıtlardan saat 11.53’te geldiği tespit edilen... plakalı araçla daha öncesinden daha önce tanıdığı ...’ın geldiğini, tanığa aynı aracın iki saat öncesinde 200 TL’lik yakıt aldığını söylediğini, yine de kendisine, “Sen yine 80 liralık yakıt ver.” dediğini, 80 TL’lik benzin parasını sanık ...’nin üstüne veresiye olarak deftere yazdırdığını,
    Mahkemede; olay tarihinde gelen aracın marka ve modelinin aklında olmadığını, aracı bir sefer yakıt alındığını, ardından 1.00-1,5 saat sonra tekrar gelinip bir daha yakıt alındığını, yakıt alan kişiyi hatırlamadığını, saat kaç gibi aldığını hatırlamadığını, 200 TL’lik nakit benzin aldığını, aynı araçla 1.00-1,5 saat sonra tanık ...’ın tekrar gelip yakıt aldığını, sanık ...’in fotoğrafı gösterildiğinde tanığın daha önce fotoğraftaki şahsı görmediğini söylediği, gelen aracın olay ile ilgili bir şey söylemediğini, kendisine gösterilen fotoğrafta gördüğünün köyden gele yol olduğunu, o yolun bitiminde sağdan ...’ya soldan ...’ye dönüşün olduğunu, tam karşısında da benzinlik olduğunu, ... Köyü ile ilçe merkezinin arasının yolunun stabilize olması sebebiyle bir saatten fazla süreceğini,
    Tanık ... Kollukta; AK Parti tarafından seçim süresince kullanılmak üzere ... ilinden kiralanmış olan ... plakalı aracın şoförlüğünü yaptığını, yine seçim günü sandıkları dolaşmak amacıyla 30.03.2019 tarihinde akşam saatlerinde kiralanmış olan... plakalı aracın ...’dan ... ilçesine getirildiğini, 31.03.2019 tarihinde saat 11.00 sıralarında tanık ...’in şoförlüğünü yapan tanık Fuat ...’ın... Sülük ... Hanı önünde bekleyen... plakalı aracın anahtarını vererek deposunu doldurup tekrar getirmesini istediğini, petrole gidip 80 TL’ye yakıt aldığını, veresiye yazdırdığını, pompacı tanık Volkan’ın kendisine aracın aynı tarihte saat 09.59’da gelerek nakit olarak 200 TL yakıt aldığı konusunda kendine bir şey söylemediğini, araca yakıt aldıktan sonra ... hanının önüne park ederek anahtarını Fuat ...’a verdiğini, bu araca bir daha hiç binmediğini, 31.03.2019 tarihinde saat 12.00 sıralarında... ve yanındakilerin ... hanına girerken ve çıkarken kesinlikle görmediğini,
    Mahkemede; tanık ...’ün şoförü tanık ...’ın seçime bir gün kala ...’dan kiralanan plakası şuan aklında olmayan aracın anahtarını saat 11.00 sıralarında kendisine vererek yakıt alıp gelmesini söylediğini, 80 TL’lik yakıt alıp geldiğini, aracın siyah jeep tarzı Kia marka bir ... olduğunu, tanık Volkan’ın kendisine daha önce bu araca yakıt alındığını söylemediğini, aracı ... merkezinin önüne park ettiğini, olay tarihinde aracın şoförünün kim olduğunu bilmediğini, ... Belediyesinde kadrolu işçi olarak şoför olarak çalıştığını,
    Tanık ... Mahkemede; maktul ...’ın evine kendisi, sanık..., torunu... ile birlikte gittiklerini, evde maktuller ... ve İlyas’ın tanık ..., ... ve ... Güneş’in olduğunu, çay geldiğini, içtiklerini, maktul ...’a 64 yaşında olduğunu, oy istediklerini, maktul ...’ın başka yere söz verdiğini söylediğini, olay günü ilçe merkezinde olduğunu, sanık ...’in de ilçe merkezinde olduğunu, saat 11.00’den iki saat önce sanık ...’i ilçe merkezinde gördüğünü,
    Tanık ... Karakaş Mahkemede;... Partinin ... Seçim Koordinasyon Başkanı olduğunu, seçim günü saat 07.31’de sanık ...’in kendisini aradığını, sandıkta sıkıntı olduğunu, hızlı bir şekilde müdahale edilmesini istediğini, Jandarmayı aradığını, sanık ...’in belirttiği sandığa asker gönderilmesini istediğini, tanık ...’e saldırı olduğunu,
    Tanık Fuat ... Mahkemede; belediye başkanı tanık ... ile saat 07.00’de oylarını kullandıklarını, sandıkları gezmeye başladıklarını, saat 08.30 sıralarında Dumlupınar İlköğretim Okulunun bahçesinde saldırı olduğunu, polislerin karşı taraftakileri gözaltına aldıktan sonra... Sülük ... Merkezinin 3. katında İlçe Başkanlığının teşkilat ofisine çekildiklerini, saat 10.00 gibi ...in yani Abdulkadir’in geldiğini, seçim günü 11 tane ... kiraladığını, özellikle 5 tanesinin jeep olduğunu, 4 tanesinin renginin aynı olduğunu, aracın ... plakalı, siyah füme Kia Sportac marka bir ... olduğunu, tanık ...’in aynı zamanda şoförü olduğunu, Mitsubishi Pajero marka,...plakalı aracı kullandığını, ...’in aradığını, geldiğini söylediğini, aracın anahtarını ondan alarak kendisiyle beraber çalışan tanık ...’a verdiğini, ...’ın seçim irtibat arabasını kullandığını, sanık ...’in mazot aldığından kesinlikle haberi olmadığını, aracın deposunun boş olduğunu tahmin ettiği için tanık ...’dan aracın deposunu doldurmasını istediğini,
    Tanık ... (01.01.1982) 05.04.2019 tarihinde Kollukta; 31.03.2019 tarihinde saat 09.30 sıralarında eşi tanık ... ile birlikte oylarını kullanmak üzere ... Mahallesi’ndeki ilkokula gittiklerini, okuldan içeriye girdiklerinde ...Aldemir, eşi ..., ..., ..., ..., ...’nin yanında çalışan ..., Hacı oğlu..., torunları... ve ..., ..., ..., ..., ..., ..., sandık başkanı, sandık memur üyesinin olduğunu, husumetli oldukları için tanık ...’ın okulun dışarısına çıktığını, ...’nin torunları... ve ...’un kendisinin öz yeğenleri olduğunu, .n gelerek kendisine sarıldığını, ...’un ise maktul ...’ın yanında durduğunu, tanık ...nin eşinin yanında oy kabine girip ona yardımcı olmak istediğini söylediğini, ancak maktul ...’ın bunun yasak olduğunu söyleyip itiraz ettiğini, sandık başkanının ise elinde oy pusulası tanık ...’e nasıl oy kullanacağını anlattığını, bu tartışma sırasında ... oğlu...'in sobanın yanında bulunan demir çubuğu alarak maktul ...’ın kafasına doğru vurmaya çalıştığını, o sırada tanık ... ... elini havaya kaldırarak engel olmaya çalıştığını, demir çubuğun maktul ...’ın kafasına değip değmediğini görmediğini, maktul ...’ın hemen yanında bulunan ...’un elinde tabanca ile İlyas’a ateş ettiğini, o esnada sobanın yanındaki sıranın altına eğildiğini, bir çok silah patlama sesi olduğunu, bundan sonra kimin kime ateş ettiğini görmediğini, eşinin...’in elinde çubukla maktul ...’a vurmaya çalıştığı sırada dışarı koşarak koruculara haber vermeye çalıştığını, okuldan dışarı çıktıklarında ...’un elinde tabanca ile okulun aşağısına doğru kaçarak ileride durduğunu, iki ellerini dizinin üzerine koyduğunu, abisi...’in ...’un arkasından koştuğunu, koşarken de “...!” diye bağırdığını, Ömer'in “Dede, ... vurulmuş.” diye bağırdığını, olaydan sonra ... oğlu..., torunu... ve ... yaya olarak okuldan aşağıya doğru kaçtıklarını, ...'nin okulun yukarısında bekleyen siyah renkli pikaba binerek olay yerinden ayrıldığını, aracı ...’ın kullandığını, olay esnasında maktullerin karşı tarafa herhangi bir fiziksel saldırılarının olmadığını, ...’nin diğerlerine “Vurun!” diye seslendiğini duymadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında beyanda bulunduğunu, o beyanları aynen tekrar ettiğini, olay günü eşiyle birlikte oy kullanmak için sandık başına gittiklerini, tanık ...in oy kullanma konusunda eşi tanık ...’e yardımcı olmak istediğini, ancak maktul ...’ın, “Yok ben kullandırmam. Gitmeyeceksin, yasak, ben avukatımı arayacağım.” dediğini, tanık ...nin maktule, “Sen çok oluyorsun, bırak da oyumuzu kullanalım.” dediğini, maktulün de, “Sen bu yavşaklara mı güveniyorsun?” dediğini, o sırada ... oğlu sanık ...’in sobanın yanında bulunan demir çubuğu alarak maktul ...’ın kafasına vurmaya çalıştığını, tanık ... ...’ın sanığı engellemeye çalıştığını, o sırada ...’un da maktul ...’ın yanında olduğunu, ...’un elindeki silahla bir el maktul ...’a ateş ettiğini, sanık ...’nin, “Yapmayın, durun!” dediğini, ... oğlu... ile silah sesini duyar duymaz masanın altına girdiklerini, daha sonra olay yerine eşinin de geldiğini, eşi gelir gelmez sanık ...’in dışarıya çıktığını, kendisinin de eşiyle birlikte dışarıya çıktığını, ... oğlu...’in “... vurulmuş!” diye bağırdığını, olay esnasında tanıklar Sabri, ..., ... ..., maktuller ... ve İlyas, tanıklar., ..., ..., katılan ..., ..., ...’nin oğlu..., ..., ..., soyadını hatırlamadığı ... diye birinin olduğunu, eşi tanık ...’in ve sandık başkanı bir bayan olduğunu, eşinin olaylar olduktan sonra içeriye girdiğini, olay yerinde sadece ...’un elinde silah gördüğünü, olay yerinde kavga olmadığını, aralarında tartışma olduğunu, sanık ...’i görmediğini, ..., oğlu... ve torunu... ile ...’un olay yerinden çıktıktan sonra kaçtıklarını, siyah pikaba bindiklerini görmediğini, dışarı çıktığında eşinin kendisini hemen götürdüğünü, “Seçim iptal.” diye birinin elini masaya vurduğundan bahsedildiğini, böyle bir şahsı görmediğini, gelmeden önce böyle bir olayın olmuş olabileceğini, maktul ... küfrettikten sonra babası katılan ...'nin "Yapma!” şeklinde uyarıda bulunmak için yanına gittiğini,
    Tanık ... Kollukta; oy sandığının bulunduğu odaya girdiğinde..., yanında işçi olarak çalışan ..., katılan ..., ... ve ...'ın sıra üzerinde oturduklarını, Genç ...’ın yanlarında ayakta olduğunu, kabinin bulunduğu tarafta ... kenarına doğru maktullerin ayakta durduğunu, kabinin hemen yanında ...ve eşi ...’in sandık başkanı ile oy kullanma konusunda bir tartışma içerisinde olduklarını, sobanın etrafında ...’nin oğlu... ve ismini bilmediği görse tanıyabileceği iki torunun olduğunu, katılan ... ile tokalaştığı sırada ... oğlu...’in eğilerek sobanın yanından bir demir ... alarak maktul ...’ın kafasına vurduğuna, bu esnada ...’nin torunlarından kirli sakallı olanı namlusunu siyah olarak gördüğü tabancayı maktul ...’a doğrulttuğunu, aralarında yaklaşık 1 metre olduğunu, silahı maktule doğrulttuğu esnada dışarıda bulunan güvenlik korucularına haber vermek üzere okulun dışarısına yöneldiğini, okulun kapısından çıkmadan arka arkaya çok sayıda silah sesi duyduğunu, içeride bulunanların kargaşa halinde dışarıya çıktıklarını, katılan ...’nin kolunu tutarak dışarıya çıktığını ve ...’ye hitaben, “Hacı bunu neden yaptınız?” diye söylediğini duyduğunu içeriden çıkan ...’nin ...’e "Okulun üst tarafında bulunan arabayı çalıştır." dediğini duyduğunu, ..., ... ve oğlu... henüz araca binmemişken iki torunu okulun aşağısına doğru birlikte kaçarak yaklaşık 15 metre ileride durduklarını, torunlarından biri ...’ye hitaben, “... ayağından vurulmuş.” dediğini duyduğunu, olay yerinden hızlıca ayrıldığı için sanıkların olay yerinden nasıl ayrıldıklarını görmediğini, Ömer’in “Seçim iptal.” diye bağırdığına şahit olmadığını, vurulma olayından önce ... oğlu... maktul ...’ın kafasına demir çubukla vurduğunu, olay yerinde kimsede silah görmediğini, ...’nin talimat verdiğine şahit olmadığını,
    İstinabe olunan Mahkemede; soruşturma aşamasında verdiği beyanını aynen tekrar ettiğini, seçim günü eşi tanık ... ile birlikte oy kullanmak için okula gittiklerini, o sırada eşinin yanına iki tane gencin geldiğini, adlarının ... ... ve ... Sülük olduğunu eşinin kendisine söylediğini, eşinin yeğenleri olduğunu öğrendiğini, sandık başkanının tanık ...’e nasıl oy kullanacağını anlattığını, bu sırada maktul ... ve tanık ...nin konuştuklarını gördüğünü, ancak ne konuştuklarını duymadığını, herhangi bir sözlü ve fiziksel tartışma olduğunu görmediğini, daha sonra içeriye ... oğlu sanık ...’in girdiğini, yerden aldığı demir çubukla maktul ...’ın üzerine yürüdüğünü, tanık ... ...’ın...’i tuttuğunu ve sırtı kendisine dönük bir gencin silahı maktul ...’a doğrulttuğunu gördüğünü, bundan başka bir silah görmediğini, bu gencin eşinin yanına gelen gençlerden biri olduğunu, ama kim olduğunu bilmediğini, o sırada sınıftan dışarıya çıkıp köy korucularına haber verdiğini, silah sesleri duyduğunu, katılan ...’nin yaralı kolunu tutarak sanık ...’ye, “Bunu niye yaptın bana?” dediğini duyduğunu, sanık ...’nin okulun bahçesine çıktığı zaman ...’e, “Arabayı çalıştır.” diye seslendiğini duyduğunu, silah sesleri kesilince içeriye girdiğini, içeride yalnız maktuller İlyas ve ...’ın olduğunu, olay sırasında sınıf içerisinde ...Aldemir, ..., katılan ..., maktuller İlyas ve ..., ..., ..., sandık başkanı bir bayan, yardımcısı bir adam, ..., Sülüklerin yardımcısı ..., kendisi, eşi, sanık..., oğlu..., torunları... ve ... ile ...’ın olduğunu, bu kişilerden başka kimsenin olmadığını, sanık ...’in olmadığını, olay sonrası okuldan çıkınca ...’un okulun aşağı kısmındaki lojman bölgesinde karın üzerinde oturduğunu, ... oğlu...’in yanına gittiğini, Ömer’in dedesi sanık ...’ye, “Bu da vurulmuş!” dediğini duyduğunu, sanıkların olay yerinden nasıl ayrıldıklarını görmediğini, yardımcıları ...’in arabayı çalıştırdığını gördüğünü, sanık ... ve oğlu... sınıfa girer girmez...’in yerden aldığı demir çubukla İlyas’ın üzerine yürüdüğünü gördüğünü, olayın saat 09.30-10.00 arasında olduğunu, sanık ...’nin oğluna ve torunlarına herhangi bir talimat verdiğini duymadığını,
    İnceleme dışı sanık ... müdafisi huzurunda Kollukta; bir yıldır sanık ...’nin yanında çalıştığını, hayvan işlerinde yardımcı olduğunu, 31.03.2019 tarihinde saat 09.00’da hayvanlara yem verdiğini, hayvanlarla uğraşırken ...’nin sabah erken saatlerinde torunları olan ..., ..., Ömer, eşi ... ... Nissan PickUp ile okula gittiklerini, daha sonra ...’nin torunu...’in tekrar arabayı getirdiğini, ikametinin ... Mahallesi olduğunu, ancak ... Mahallesi’ne kayıtlı olduğunu, hayvanlarla işi bitince saat 10.00-10.30 sıralarında eşi .....’in eşi ... ile birlikte siyah renkli Nissan marka pikap ... ile ... oğlu...’in kendilerini oy kullanmak üzere ... Mahallesi’ne götürdüğünü, oylarını kullandıklarını, Ömer’in kendisine, “Sen bayanları eve bırak. Arabayı al gel.” dediğini, bayanları eve bıraktığı esnada sanık ...’in jeep tarzı siyah bir araçla ... istikametine gittiğini, yanında kimseyi görmediğini, bayanları bırakınca aynı araçla ... Mahallesi’ne gittiğini, aracı okulun yukarısına park ettiğini, okula doğru gideceği esnada birden silah seslerinin gelmeye başladığını, kalabalık bir grubun okulun içerisinden dışarıya kaçtığını, okul binasından ..., oğlu..., torunu...’in çıktığını gördüğünü, olay yerinde ...’nin kardeşi kardeşi kadir ve torunu Abdulkadir’i görmediğini, ...’nin kendisine, “Aracı al gel.” dediğini, ... yerde bulunan tabancayı alarak okulun aşağısına doğru araziden kaçtığını, okulun üst tarafından aracı alıp okulun yanından ...’yi aldığını, o esnada yolun aşağısına doğru kaçan ...’nin torunu... ve oğlu...’i okulun alt tarafından bulunan virajdan aldığını, dört kişinin pikap ile ... istikametine doğru yola çıktığını, ancak ...’nin, “Bizim aracımızı tanırlar eve doğru git.” dediğini, bunun üzerine ... Mahallesi’ne gittiklerini, onlar orada kendi evlerine yaklaşık 350 metre mesafede araçtan indiklerini, ...’nin, “...’i al, ... Mahallesi’ne oy kullanmaya götür.” dediğini, oradan ayrıldığını, Hacı ve yanındakileri bir daha görmediğini, ... ilçesine hangi araçla gittiklerini de görmediğini, kesinlikle ne ...’dan ne de başkasından tabanca almadığını, olay esnasında ... araca almadığını, ...’un kendisine tabanca vermeye çalıştığını, tabancayı almayınca yaya olarak elinde tabanca ile olay yerinden kaçtığını,
    Savcılıkta; seçim günü ...’nin torunu...'in ...’ndeki eve gelerek kendisini, eşini, kızını ve ...’nin iki tane gelinini alarak oy kullanmaya Isuzu marka pikap tarzı araçla olayın gerçekleştiği sandığa götürdüğünü, ardından oylarını kullandıklarını, ...’nin kendisine, “Kadınları eve bırak. Ardından gel bizi al.” dediğini, yine Isuzu marka araçla kadınları ev bıraktığını, saat 10.00-10.30 sıralarında olayın olduğu okulun üst tarafına aracı bırakarak ...’yi çağırmak için okula yöneldiğini, okula doğru giderken 3-4 el silah sesi duyduğunu, silah seslerinin gelmesinden sonra insanların okul içerisinden koşarak çıktıklarını gördüğünü, bu sırada ilk olarak ...’un okulun içerisinden çıkarak sol tarafa kaçtığını gördüğünü, kendisini görünce elindeki silahı uzatarak “Silahı al. Silahı al.” şeklinde ısrar ettiğini, ancak silahı kabul etmediğini, ...’un kaçarken sektiğini görmediğini, normal koştuğunu, daha sonra okulun önünde ...’nin “Arabayı getir, biz gidiyoruz.” dediğini, bunun üzerine okulun alt kısmına getirdiğini, okulun aşağısında oğlu..., torunu... ve ...’yi aldığını, eve 300-350 metre kala, “Biz bu araçla ... merkeze gidemeyiz.” deyip araçtan indiklerini, onların indikleri noktada herhangi bir ... görmediğini, ...’nin kendisine yaşlı ...’i alıp oy kullanmaya götürmesini istediğini, ...’i almaya giderken ...'yi aradığını, kendisine ...’i okula bıraktığını söylediğini, olay yerinden siyah renkli Isuzu marka ... ile ayrıldığını, ayrılırken yanında ..., oğlu... ve torunu... olduğunu, kadınları ...’ndeki eve bırakmaya giderken yolda sanık ... ile karşılaştığını, kendisinin siyah renkli bir araçla ... merkeze doğru gittiğini, seçim günü sabah eve 20 litre benzini Şahin isimli kişinin getirdiğini,
    Tutuklanması talebiyle sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğinde; daha önce verdiği ifadelerini aynen tekrar ettiğini, 31.03.2019 tarihinde saat 09.00 civarında...’nın torunu... ...’ndeki eve gelerek kendisini, eşini, kızını, ...’nin iki gelinini alarak oy kullanmak için götürdüğünü, oylarını kullandıktan sonra kadınları bırakıp geri dönüp aracı park edip okula yürüdüğü esnada 2-3 el silah sesi duyduğunu, okuldan önce ...’un çıktığını, elinde silah olduğunu, elindeki silahı almasını istediğini, üzerine doğru attığını, silahı almadığını, ...’un eline silahı alarak olay yerinden uzaklaştığını, ... dışında kimsenin elinde silah görmediğini, ... kaçtıktan sonra okuldan ..., oğlu... ve torunu...’in çıktığını, kendisinden aracı getirmesini istediklerini, olay yerine hiç gitmediğini, ...’ndeki eve bıraktığını,
    SEBGİS ile Mahkemede; ... Mahallesi’nde oturduğunu, saat 06.00’da hayvanlara yem verirken Hacigilin arabayla bölünmez Mahallesi’ne gittiklerini, saat 08.30-09.00 arasında işinin bittiğini, eve geldiğini, eşinin kendilerine kahvaltı hazırladığını, o arada sanık ... (... oğlu) geldiğini, kendisini, eşini, kızını, bir de onların iki gelinini oy kullanmak için ... Mahallesi’ne götürdüğünü, oylarını kullandıklarını, sanık ...’nin eşinin de okulda olduğunu, dönüşte ...’nin eşi ... ...’yı da aldıklarını, sanık ...’nin, “... kadınları bırak, gel bizi al.” dediğini, kadınları bıraktıktan sonra olay yerine dönüş yaptığını, iki tane köy korucusunun arabada oturduklarını, güvenlik amacıyla geldiklerini, okulun önüne geldiğinde silah sesi duyduğunu, kendisine duvarın dibine verdiğini, silahların patladığını, 4-5-6 el silah sesi geldiğini, korucularında silah sesleri ile birlikte yanına gelip havaya ateş ettiklerini, o ara milletin okulun içerisinden sınıftan çıktıklarını, ilk inceleme dışı ...’un elinde silahla çıktığını, herkesin çıktığını, her iki...’in de çıktığını, sanık ...’nin kendisine, “... arabayı çevir. Bizi buradan götür.” dediğini, arabayı okulun üst tarafına park ettiğini, okulun önünde park yeri olmadığını, arabayı çevirip okulun alt tarafına getirdiğini, sanık ... ve iki...’i de alarak ... Mahallesi’ne gittiğini, ...’un ilk çıktığında elindeki silahı kendisine uzatarak, “Silahımı al.” dediğini, kaçtığını, kendisine, “Almıyorum.” dediğini, ...’un okulun alt tarafına doğru kaçtığını, o ara... onlarda o tarafa doğru kaçtıklarını, sanık ...’nin de okulun üst tarafına yola doğru gittiğini, arabayı çevirdiğini, okulun yanında sanık ...’yi aldığını, her iki...’i de biri 50 metre, biri 30 metreden aldığını, ... Mahallesi’nde sanık ...’nin evine yakın bir yerde indirdiğini, yayan eve gittiklerini, sabah tanık ...’in oğlunun babasını oy kullanmaya götürmeleri için aradığını, bu nedenle sanık ...’nin, “... sakattır. Onu da al götür ... Mahallesi’ne, oyunu kullandır, tekrar evine bırak.” dediğini, tanık ...’in evinin ...’nin evinden sonra olduğunu, tanığın evinin olduğu yere kendi araçları 4x4 olduğu için girdiğini, almaya giderken sanık ...’in aradığını, “... bizim evin önündedir. Biz minibüsle okula bırakıyoruz. Sen de okuldan evine bırak.” dediğini, dönüp okula gittiğini, muhtarın kardeşinin dışarıya çıktığını, ona, “... oyunu kullanmışsa geri dönüp bırakayım.” dediğini, kendisine, “Bizim arabamız burada, Ben bırakırım.” dediğini, arabaya binip eve gittiğini, yarım saat sonra Jandarma’nın arama için geldiğini, aramadan 2-3 saat sonra gelip kendisini de götürdüklerini, arabanın ...’nin olduğunu, onun şoförü olduğunu, okuldan alıp eve getirdiğini, sanık ...’un koşarak gittiğini, yaralı olduğu konusunda kendisinin bir şey hissetmediğini, dönüş yaparken araçta sadece sanık ... ve iki...’in olduğunu, sanıkların okulun içerisinden çıkıp arabaya bindiklerini, sanık ...’nin kolundan tuttuğunu, duvarın dibinde yanında korucuların havaya ateş ettiğini, o sebeple svap çıkmış olabileceğini, sanık ... ile kadınları eve bırakmaya araçla giderken eve varmadan 300 metre kala, yönün ...’ye doğru yolda karşılaştıklarını, okul ve evin arasının 10 dakika kadar sürdüğünü, saat 09.30 gibi sanıkla karşılaştıklarını, sanık ... ile olay tarihinde konuşmadığını, sanık ... (... oğlu) ile konuşmuş olabileceğini, sanık ...’i saat 09.30’da tam eve 300 metre kala gördüğünü, kendisi eve giderken onun da evden çıkıp ...’ye doğru gittiğini, sanık ... ile telefonla konuştuğunu, sabah Şahin Aktaş’ın bir bidon benzin getirdiğini, kendisinin benzini alarak jeneratörün yanına bıraktığını, sanık ...’in eve giderken benzinin nerede olduğunu bilmediğini, şimdi hatırladığını, benzinin nerede olduğunu sormak için kendisini telefonla aradığını, sanık ... ile benzini evden almadan önce konuştuklarını, saat 09.18 gibi görüşmüş olabileceklerini, araba kullandığı için saate bakmadığını,
    İfade etmişlerdir.
    Sanık ... (... oğlu) Sülük müdafisi huzurunda Kollukta; susma hakkını kullandığı,
    Savcılıkta; 31.03.2019 tarihinde sabah saat 07.00 sıralarında kendisi, babası sanık ... yeğenleri sanıklar..., Abdulkadir, inceleme dışı sanık ..., abisi ..., annesi ve ablası ... Sülük ile 3 ... ile birlikte olayın olduğu sandığa gittiklerini, bu araçların ikisinin kiralık, 34 FM ile başlayan plaka sayılı siyah Isuzu pikap aracın kendilerine ait olduğunu, daha sonra sandıkların kurulmasını beklediklerini, abisi ... ile ablası ...’nin oylarını kullandıktan sonra saat 07.30 sıralarında kiralık araçlardan biri ile ... ilçesine döndüklerini, ardından oy kullanmak için sandığa gelen yaşlı kişilere sandık kurulundaki görevlilerin yardımcı olmalarına sandık parti müşahitleri karşı çıkmaları üzerine parti müşahitleri ile oy kullanmak isteyen vatandaşlar arasında tartışma çıktığını, bunun üzerine sandık başkanına oy kullanma işlemlerinin durdurulması gerektiğini ve kolluk kuvvetlerinin sandığın başına intikal etmesi gerektiğini söylediğini, aynı zamanda parti yetkililerinden ... Karakaşı da arayarak, “Burada oy kullandırılmıyor. Duruma müdahale edin.” dediğini, bu sırada ...’den abisi ...’in oğlu sanık ...’e diğer kiralık araçla ...’ye gelmesini söylemesi üzerine sanığın saat 08.30 sıralarında kiralık araçla ...’ye doğru yola çıktığını, daha sonra sanık ...’in yanlarında rençber olarak çalışan inceleme dışı sanık ...’i, eşini, kızını, yengeleri Rabia Sülük ve ... Sülük’ü evden getirmek için kendilerine ait Isuzu marka aracı alarak eve gittiğini, onları oylarını kullanmaları için sandığın başına getirdiğini, kadınlar oyunu kullandıktan sonra babası sanık ...’nin ...’e “Kadınları eve bırak. Sonra da gel bizi al, ...’ye gideceğiz.” dediğini, daha sonra oyunu kullanmak üzere tanıklar ...ve ... çiftinin sanık başına geldiklerini, tanık ...nin oy kullanması konusunda eşi tanık ...’e yardımcı olmak istediğini, bu duruma parti müşahitlerinin karşı çıktığını, ardından maktul ...’ın tanık ...ye kendilerini kast ederek "Bu yavşaklara güveniyorsun? Ben bu yavşakları da s...m, devleti de s...m” şeklinde devam eden sinkaflı küfür etmeye başladığını, bunun üzerine kapının önünden maktul ... ve tanık ...nin bulunduğu noktaya doğru yaklaşmaya başladığını, bu sırada tartışmanın büyüdüğünü, yaklaşırken maktul ...’ın belinden siyah renkli bir silah çıkardığını gördüğünü, diğer elinde ise koyu renkli tahta gibi bir sopa olduğunu, o esnada sol bacağının arka kısmı diz altı tarafına doğru bir darbe aldığını, darbeyi aldığı esnada maktul ...’ın sağ tarafında maktul ...’ın ise sol tarafında yüzleri kendisine dönük görebileceği şekilde durduklarını, bu esnada bir silah patlaması duyduğunu, kimin ateşlediğini bacağına darbe alması sebebiyle yere düştüğü için göremediğini, yere düştüğü esnada ardı ardına içeriden ve dışarıdan 4-5 el silah sesi duyduğunu, sadece maktul ... ve yeğeni inceleme dışı sanık ...’un elinde silah gördüğünü, kimin kime sıktığını görmediğini, ardından okulun dışına çıktığını, dışarıda babası sanık ..., yeğeni sanık ... ve ...’u gördüğünü, başlarına bir şey gelmesinden çekindiği için olay yerinden hemen ayrılabilmek için ...’i gözünün aradığını, yeğeni sanık ...’e sorduğunu, ...’in çaprazlarında az ileride olduğunu gördüğünü, bunun üzerine babası sanık ...’nin koluna girdiğini, kendisi, babası ve yeğeni sanık ... ile birlikte ...’in kullandığı arabaya binerek ...’ne doğru ilerlemeye başladıklarını, ...’ndeki evlerine doğru giderken yolda babası ...’nin “...’ye ...’a ait araçla gideceğiz.” dediğini, evlerine yaklaştıkları esnada tanık ...’ın aracını gördüklerini, bu araçla kendisi, babası ... ve yeğeni... ile birlikte ...’ye geldiklerini, tanık ...’nin aracına ilk bindiklerinde araçta ...,. ile adını bilmediği eşinin bulunduğunu, onları ...’nde bulunan okula bıraktıklarını, oradan ...’ye hareket ettiklerini, ilçe merkezine vardıklarında kolluk kuvvetlerinin kendilerini beklediklerini gördüklerini, ... hanına hiç girmeden kolluk kuvvetlerine teslim olduklarını, olaydan önce olay yerinde ...ailesinden Salih Aktaş, ..., ..., ... ve adını bilmediği Aktaş'lardan bir kişinin olduğunu, olay yerinden ...’in kullandığı 34 PM plakalı siyah renkli Isuzu pikap cinsi ... ile babası ..., yeğeni... ve kendisinin ayrıldığını, olaydan önce ya da sonra maktullerle arasında herhangi bir fiziksel temas yaşamadığını, olayın saat 10.00 sıralarında yaşandığını, olay esnasında içeride yeğenleri... ve ... ile babası ..., adını bilmediği iki sandık memuru,... parti sandık görevlileri olan maktuller ..., İlyas, tanık ..., Sabri, ...nin eşi ..., Salih Aktaş, katılan ... ve ismini bilmediği ...ailesinden bir kişinin olduğunu, sanık ...’in saat 08.30 sıralarında ayrıldıktan sonra olay yerine dönmediğini, olay anında silahının olmadığını, kimseye de ateş etmediğini, yeğeni ... da gördüğü silahı nereden aldığını bilmediğini, olaydan önce ve sonrasında atış yapmadığını, olay anında babası ... ve yeğeni...’de silah görmediğini, ...’un olaydan sonra kaçtığını sanık ...’den öğrendiğini,
    Tutuklanması talebiyle sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğinde; daha önce verdiği ifadelerini aynen tekrar ettiğini, olay sabah saatlerinde annesi ... ... ile birlikte sandık başına geldiklerini, sandık başında maktuller ... ve İlyas, tanık ..., iki sandık görevlisi, muhtar, abisi ..., ablası ..., babası sanık... yeğenleri.... ve ...’un sandık başında olduklarını, daha sonra annesinin okuma yazma bilmemesi sebebiyle yardımcı olunmasını istediklerini, ancak sandık kurulunun izin vermediğini, sonra annesinin oyunu kendisinin kullandığını, annesinden sonra gelen birkaç vatandaşın da aynı talepte bulunduklarını, yine vatandaşlar ile sandık kurulu arasında tartışma çıktığını, daha sonra saat 08.30 sıralarında abisi ...’in merkezden aradığını, ... merkezde sorunlar çıktığını söyleyerek kendilerinde bulunan iki araçtan birini sanık ...’in alarak ilçe merkezine gelmesini istediğini, sanığın saat 08.30 sıralarında yola çıktığını, oy kullanımı ile ilgili birkaç vatandaş sıkıntı yaşayınca AK Parti İlçe Başkanlığını aradığını, ... Mahallesi’ne ya polisin ya da partili görevlilerin gönderilmesini istediğini, tanık ...nin okuma yazma bilmeyen eşi ...’e yardımcı olmak istediğini söylediğini, sandık kurulunda bulunan partili üyelerin buna müsaade etmediğini, bunun üzerine tartışma yaşandığını, maktul ...’ın tanık ...nin üzerine yürüyerek kendilerini göstererek, "Bu yavşaklara mı güveniyorsun?” diyerek belediye başkan adayına ve devlete küfrettiğini, olayların büyüdüğünü, maktul ...’ın belinden silah çıkarttığını gördüğünü, bu sırada bacağına arkadan vurulduğunu, kimin vurduğunu görmediğini, sendeleyip yere düştüğünü, bu esnada silahın patladığını, kaç el silah sesi duyduğunu hatırlamadığını, dışarıdan da silah sesi geldiğini, kimin vurulduğunu görmediğini, sadece maktul ...’ın yere çömeldiğini gördüğünü, bu sırada yeğeni ...’un da içeride olduğunu, babası ... ile yeğeni...’in dışarıya çıktığını, babası..., yeğeni... ile birlikte ...’in kullandığı arabaya bindiklerini, ...’nde bulunan evlerine doğru hareket ettiklerini, kısa süre sonra araçtan inip tanık ...’nin kullandığı araca bindiklerini, ... merkeze gittiklerini, ... hanının önüne geldiklerini ve polise teslim olduklarını, Sülük ve ...ailesi arasında bildiği bir husumetin olmadığını, kendilerinde silah olmadığını, sadece ...’un elinde silah gördüğünü, babası...’nın ruhsatlı silahı olduğunu, ancak olay günü yanında olmadığını, kendisine ait bir silahı olmadığını,
    SEGBİS ile Mahkemede; sabah saat 06.30 sıralarında oy kullanmak için okula gittiklerini, ailece gittiklerini, bütün ailenin orada olduğunu, saat 07.00’ye doğru okula ulaştıklarını, sandık kurumunun gerçekleştiğini, ondan sonra oyu olanların oylarını kullandıklarını, annesi oyunu kullanırken kendilerinden birinin yardım etmek istediğini, sandık başkanının müsaade ettiğini, maktul ...’ın karşı çıktığını, daha önceki seçimlerdi köyde bulunduğunda okuması yazması olmayan herkese köylülerce veya sandık başkanlarınca ya da sandık görevlilerince yardım edildiğini, köyde okuma yazma bilmeyen nüfusunda baya yüksek olduğunu, sandık başkanın tarif ettiğini, ondan sonra annesinin oyunu kendisi kullandığını, ancak kullanabildi mi bilmediklerini, daha sonra gelen ... Koyuncu’nun eşine ve annesine yardımcı olunduğunu, artık engellemeyeceklerini düşündüğünü, daha sonra başka köylülerinde geldiğini, onları da engellediklerini, onları da engelleyince köylülerin sandık başkanından bilmedikleri için yardım istediklerini, sandık başkanının yardımcı olmak istediğini, ama maktul ...’ın bırakmadığını, daha sonra maktul ...’ın telefonla bir yeri aradığını, sandık başkanı tanık Rabia’ya telefonu verdiğini, telefonu kapattıktan sonra sandık başkanının yardım olmadığını, kiminle ne konuştuğunu bilmediğini, tanık ...nin eşinin geldiğini, bu olayların hepsi olurken tanık ...nin olay yerinde olduğunu, tanık ...nin, “Oy kullanırken ben eşime yardımcı olacağım.” dediğini, maktul ...’ın da “Yardım edemezsin. Ben bırakmıyorum.” dediğini, bırakırsın bırakmazsın diye tanık ve maktulün tartışmaya başladıklarını, tartışmanın bağrışmaya dönüştüğünü, o esnada maktul ...’ın kendisini göstererek, “Sen bu yavşaklara mı güveniyorsun? Bunları da s...m, başkanlarını da s...m.” gibi laflar kullandığını, daha sonra katılan ...’nin oğluna doğru yürüdüğünü, “Sen niye bırakmıyorsun ki insanlar oyunu kullansın?” dediğini, oğluna doğru yürürken araya AK Parti sandık görevlisi tanık ... ...’ın girdiğini, katılanı bırakmadığını, maktulün bağırmaya devam ettiğini, elini masaya vurarak “Seçim bitmiştir. Artık kimse oy kullanamaz.” dediğini, bağırmaya devam ederken kendisinin de yerde sobayı karıştırmaya yarayan bir ... olduğunu, onu aldığını, çubuğu kaldırıp maktul ...’a doğru yürüdüğünü, tanık ... ...’ın araya girerek kendisini bırakmadığını, sonra maktul ...’ın elini belin atıp silahını çıkarttığı anda sağ arkasında bir silah sesi duyduğunu, döndüğünde ...’un elinde silah olduğunu, babası sanık ...’nin, “Yapma ....” diye bağırdığını, maktul ... yere düştükten sonra maktul ...’ın ateş etmeye başladığını, birkaç el ateş ettikten sonra maktulün silahının tutukluluk yaptığını, o esnada silah seslerinin biraz çoğaldığını, maktulün silahını kurmaya çalıştığını, kurup kurmadığını bilmediğini, silah sesleri durduktan sonra hep birlikte dışarıya çıkmaya başladıklarını, dışarı çıktıklarında korucuların ateş ettiklerini fark ettiklerini, okulun kapısının yukarıya doğru köyün yukarısına doğru baktığını, okulun kapısının sağ tarafına döndüğünde ... ile......’i birlikte okulun biraz aşağısında gördüğünü, ...’un...’e bir şeyler söylediğini, ne söylediğini duymadığını, sonda...’in koşarak yukarıya doğru geldiğini, ...’un yaralandığını söylediğini, ...’un yaralandığını duyunca aşağıya doğru gitmeye başladığını, ...’un kaçmaya başladığını, arkasından birkaç defa bağırdığını, ...’un durmadığını, daha sonra babasını almak için geri döndüğünü, o arada ...’in arabayı okulun aşağı tarafına doğru çevirdiğini, ondan sonra babasının koluna girdiklerini rampadan aşağıya indirip arabaya bindirdiklerini, ondan sonra evin oraya geçtiklerini, evin orada arabadan indiklerini, bir mesafeyi yürüyerek devam ettiklerini, eve yetiştiklerinde tanıklar ..., ... ve eşinin evin önünde oturduklarını, kendilerinin de onlarla evin önünde oturduklarını, babası ...’nin tanık ...’ye, “Bi su ver.” dediğini, suyu verdikten sonra arabaya bindiklerini, tanıkları oyunu kullanmaları için ...’ndeki okula bıraktıklarını, kendilerinin de ...’ye devam ettiklerini, ...’ye vardıklarında polislerin hem binanın içinde hem de dışında güvenlik önlemlerinin alındığını, binanın kapısında indiklerini, içeriye girdiklerini, 5 dakika 7 dakika gibi bir süre beklediklerini, araçlar geldikten sonra araçlara binip ...’ya devam ettiklerini, olay günü şok içinde olduklarını, önceki ifadesinde bazı şeyleri unutmuş olabileceğini, daha önce gördükleri karşılaştıkları bir durum olmadığını, ...’in arabadan yeni inmiş gibi bir hali olduğunu, olayın saat 10.00 sıralarında olduğunu, olay yerinden sanık ... ile birlikte babası ...’nin koluna girip arabaya bindiklerini, aracı ...’in kullandığını, kendisiyle babasının arkaya bindiğini, sanık ...’in araba hareket ettiği için o anda bagaja atladığını, oy kullandıkları yer ile evlerinin arasının araçla 8-10 dakika sürdüğünü, ...’nin tahmini 50 dakika sürdüğünü, 30-32 km olduğunu, daha önce ...’de gerçekleşen olaydan dolayı ... ile birlikte ...’ye gideceklerini, o sebeple büyük ihtimalle tanık ... aranıp tanık ...’i oy kullanmaya götürmesinin söylendiğini, sanık ... saat 08.30 sıralarında plakasını bilemeyeceği kiralık araçlardan biriyle gittiğini, olay yerinin dar bir alan olduğunu, oradan kendilerine de bulaşmış olabileceğini, telefonla bir yerler aranıp sandık başkanına verilince telefonla dışarıdan müdahale olduğunu görünce dışarı çıkıp tanık ... Karakaş’ı aradığını, daha önce de görüşmelerinin olduğunu, sandık başkanına müdahale edildiğini, sandığa kesinlikle Jandarma ve partili yetkililerin gelmesi gerektiğini söylediğini, büyük ihtimalle tanık ...’ın Jandarmayla görüşüp saat 10.06’da kendisine döndüğünü, genelde ...’da yaşayan bir insan olduğunu, maktullerle herhangi bir husumetlerinin olmadığını, sandıktaki meselenin oy kaybetme meselesi olmadığını, halka yapılan zulüm ve haksızlık olduğunu, maktul ...’ın belinden silahı çıkarttığı anda vurulduğunu, silahının yere düştüğünü, silahı elinde gördüğünü, maktul ...’ın ateş ettiği silahı olduğunu, bir de ...’un elinde silah olduğunu, maktulün ...’a doğru ateş ettiğini, içeriden tek başına çıktığını, sabah 06.30’dan olayın olduğu saate kadar baya uzun bir vakit olduğunu, ara sıra babasının da kendisinin de dışarıya çıktığını, olaya yakın beraber dışarı çıkmadıklarını, olay yerinde herhangi bir yaralanma yaşamadığını, olay yerinden çıktıktan sonra bacağında ağrılar hissettiğini, doktorların büyük ihtimalle yaşadığı şoktan dolayı gaz sıkışması dediklerini, ağrılardan dolayı bacağına darbe almış olabileceğini düşündüğü için savcılıkta bacağına darbe aldığını söylediğini, ... hanına kolluk kuvvetleriyle birlikte girdiklerini, yeğeni sanık ... aşağıya indiğinde onunla ve abisiyle sarıldıklarını,
    Sanık ... müdafisi huzurunda Kollukta; 31.03.2019 tarihli yerel seçimlerde ... adına müşahit olarak ... Mahallesi’nde görevlendirildiğini, sabah saatlerinde sandık başkanı ve isimlerini bilmediği iki üye ile birlikte sandığı kurduklarını, maktuller İlyas ve ...’ın farklı iki partiden görevli olduklarını, oy verme işleminin saat 07.00’de başladığını, oy verme işleminin başladığı sırada görevli şahısların yanı sıra yanlarında oğlu sanık ..., torunları... ve ..., maktullerin babası katılan ...’ın bulunduklarını, oy kullanmakta olan tanıklar ...ve ...’e torunları ve kendisinin yardımcı olmak istediklerini, fakat maktuller İlyas ve ... ile babaları ...’ın itiraz ettiklerini, aralarındaki tartışmanın büyüdüğünü, üzerilerine yürüdüklerini, maktul ...’ın silah çıkardığını görünce kendisini okulun dışarısına attığını, yoğun silah seslerinin geldiğini, dışarıda da köy koruyucuları da ateş ettikleri için ne kadar ateş ettiklerini anlayamadığını, dışarı çıktıktan hemen sonra oğlu... ve torunu...’in peşinden geldiklerini, ancak torunu ...’un gelmediğini, kalabalığın söylediğine göre torunu ...’un vurulduğunu, olay yerinden kaçtığını, olay yerinden uzaklaştıklarını, köy minibüsüne denk geldiklerini, oğlu..., torunu... ile birlikte ilçe merkezine gelerek karakola sığındıklarını, ruhsatlı silahının olduğunu, ancak seçim olması sebebiyle yanına almadığını, maktullerin uzaktan akrabaları olduğunu, aralarında husumet olmadığını, seçimden bir gün önce yatsı vakti kardeşi Kadir ile birlikte maktul ...’ın evine gittiklerini, oğlu için oy istediğini, maktul ...’ın kendisine, “Ben AK Parti'ye oy vermem.” dediğini, bunun üzerine, “Bu parti meselesi değil, senin köylün belediye başkanı olacak. Bu senin içinde şereftir.” dediğini, yüz vermediği için çok oturmadıklarını, kendilerine elini bile vermediğini,
    Savcılıkta; Karakolda verdiği ifadesini kabul ve tekrar ettiğini, ... Mahallesi’ndeki olayın olduğu sandığın bulunduğu okula 31.03.2019 tarihinde saat 07.00 sıralarında gittiğini ve olay gerçekleşene kadar okuldan ayrılmadığını, olayın olduğu esnada olay yerinde kendisinin, oğlu..., torunları... ve ..., maktuller ..., İlyas, ..., ..., ..., ..., ... ve sandıkta görev yapan sandık kurulu üyeleri bulunduğunu, olay günü sabah saat 07.00’de şirkete ait marka ve modelini bilmediği pikap tarzı siyah bir araçla oğlu..., torunları ... ve... ile birlikte olayın olduğu sandığa gittiklerini, olay anına kadar ismini verdiği kişilerin yanında olduğunu, tanık ...nin oy kullandıktan sonra eşi tanık ...’e okuma yazma bilmediği için oy kullanması esnasında yardımcı olmak istediğini söylediğini, maktuller İlyas ve ... ile katılan ...’nin buna karşı çıktıklarını, bunun üzerine sandık kuruluna, “...Aldemir’in eşinin yanına gitmesine müsaade etmiyorsanız, ...’e oyunu nasıl kullanması gerektiğini söyleyiniz.” dediğini, ardından tanık ...nin maktul ...’a “Ben daha önceki seçimlerde de oy kullanma esnasında eşim yardımcı oluyordum. Sen kimsin? Buna engel oluyorsun?” dediğini, bunun üzerine maktul ...’ın belediye başkan adayına küfretmesiyle kavga çıktığını, bu esnada maktul ...’ın elini beline atarak siyah renkli bir tabanca çıkardığını ve kendisini dışarıya attığını, kendisini dışarıya attığı için maktul ... dışında kimsenin elinde silah görmediğini, ruhsatlı silahının evinde olduğunu, maktul ...’ın “Belediye başkanının da partinin de a...na koyayım.” dediğini, torunum sanık ... sabah saat 07.00’de kendileri ile birlikte oy kullanmak üzere olayın olduğu sandığa geldiğini, sanığın daha önce kendisine ...’dan bir ... kiraladığını, bu aracın benzinin olmadığını, köy muhtarı ... Korkmaz’ı aradıklarını, sandığın bulunduğu yere benzin getirmesini söylediklerini, muhtarın getirmiş olduğu benzini alarak sanık ...’in kendilerinin binmiş olduğu pikaba binerek yaklaşık yarım saat sonra ... Mahallesi’ndeki eve döndüğünü, evde kendi aracına benzin doldurduğunu ve ... merkezine gittiğini, pikap aracıda inceleme dışı sanık ...’ın geri getirdiğini, olay sırasında önce kendisinin dışarıya çıktığını, sonrada oğlu... ve torunu...’in dışarıya çıktıklarını, ...’un dışarıya çıktığını görmediğini, koruyuculardan birinin ...’un vurulduğunu söylediğini, okuldan çıktıktan sonra tekrar okula dönmediklerini, olaydan sonra kendisi, oğlu... ve torunu...’in yürüyerek ... Mahallesi’nde bulunan evlerine gittiklerini, evin önünde minibüs şoförü olan tanık ...’nin aracı ile beklediğini gördüklerini, bunun üzerine kendisi, oğlu... ve torunu ...’nin minibüsüne binerek ... ilçe merkezine gittiklerini, ...’nin kendilerini... Sülük ... Merkezi önüne bıraktığını, hanın içerisine girerek durumu oğlu tanık ...’e anlattığını, o sırada Karakol tarafından arandıklarını öğrendiğini, bunun üzerine ... Hanının önünde tanımadığı polislerin kendilerini aldığını, sabah olay yerine oğlu..., torunları..., ... ve Abdulkadir ile birlikte gittikleri siyah pikap aracın evin önünde olduğunu, kendisinde anahtar olmadığı için tanık ... ile gittiklerini, kimseye ateş etmediğini, olaydan sonra herhangi bir silaha dokunmadığını, olaydan sonra maktulleri görmediğini veya dokunmadığını, ilk silah ateşlendiğinde içeride olmadığını, maktul ... eline belindeki siyah renkli silaha atınca olay yerinden kaçtığını, inceleme dışı sanık ...’in olayın olduğu sırada kendilerine ait bahçede cevizlerle ilgilendiğini, bunu eşi ... ... Sülük’ten öğrendiğini, üzerine atılı suçlamaya kabul etmediğini, olay olduğu sırada dışarıda olduğunu,
    Tutuklanması talebiyle sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğinde; daha önce verdiği ifadesini aynen tekrar ettiğini, olay günü sabah saatlerinde oylarını kullanmak üzere kendisi, eşi ... ..., oğlu..., torunları... ve ... ile ... Mahallesi’ne gittiklerini, eşinin okuma yazma bilmemesi sebebiyle oy kullanırken yardımcı olmak istediklerini, sandık kurulunun müsaade etmediğini, daha sonra eşinin kendi oyunu kullandığını, daha sonra tanık ...ve eşi ...’in geldiklerini, ...nin eşi okuma yazma bilmediği için eşine oy kullanırken yardımcı olmak istediğini, sandık kurulunun izin belediye başkan adayına, partiye küfrettiğini, belinden bir silah çıkarttığını, kendisini dışarıya attığını, dışarıda korucuların ateş ettiğini, içeriden de gelen sesleri net olarak anlayamadığını, dışarı çıktığı için kimin vurulduğunu görmediğini, maktul ... dışında başka kimsenin elinde silah görmediğini, kendisine ait silahının olduğunu, ancak olay günü yanında olmadığını, kendisi, oğlu... ve torunu... ile birlikte köy minibüsü ile ... merkezine gittiklerini, ... merkezinin kapısında kendisini polislerin aradığını, karakola gittiklerini, ...ailesi ile bir husumetlerinin olmadığını, ancak olay günü kendilerini öldürmeye çalıştıklarını, okuldan çıktıktan sonra tekrar olay yerine gitmediğini, olay esnasında kendi ailesinden ..., oğlu..., torunu...’in olduğunu, ...’un olay yerinden gittiğini kendisinin görmediğini, yaralandığını söylediklerini, ... ile hiçbir şekilde iletişime geçmediklerini,
    SEGBİS ile Mahkemede; sabah saat 06.50’ye daha doğru ailecek okula gittiklerini, sandıkların kurulduğunu, gelenlerin oylarını kullandığını, hanımının okuması yazması olmadığını, oğlunun annesine yardımcı olmak istediğini, maktuller İlyas ve ...’ın izin vermediklerini, oğlunun da tatsızlık çıkmasın diye oyunu nasıl kullanacağını annesine tarif ettiğini, eşinin oyunun kendisinin kullandığını, kendisinde unutkanlık olduğunu, cezaevine düştüğünden beri kafasının yerinde olmadığını, 72 yaşında olduğunu, kadınları alıp evlerine gideceklerini, ondan sonra ... Koyuncu karısına, anasına kızının yardımcı olduğunu, kendi taraflarına yardımcı olmaya izin vermediklerini, ...’i kendilerini götürmeleri için aradığını, celal gelmeden tanık ...nin eşinin geldiğini, ...nin eşinin yanında oy kullanırken girmek istediğini, maktul ...’ın izin vermediğini, tanık ...nin de maktule, “Sen kim oluyorsun da bırakmıyorsun?” dediğini, maktulün de parmağını uzatarak, “Bu yavşaklara mı güveniyorsun? Bunları da, partilileri de, başkanı da böyle s...m ben.” dediğini, o sırada babası katılan ...’nin maktul ...’a yaklaşarak sonradan öğrendiğine göre, “Oyunu herkes kullansın. Sen niye karışıyorsun?” dediğini, oğlu sanık ...’in eline sobanın önünde bulunan demir muydu sopa mıydı onu aldığını, AK parti müşahidi tanık ... ...’ın oğlunun maktul ...’a vurmasına izin vermediğini, maktul ...’ın o sırada elini beline atıp silahını çektiğini, maktul silahını çektiğinde arkasında olduğunu, bir silah sesi geldiğini, ...’un elinde de silah olduğunu gördüğünü, ...’a, “Yapma.” diye bağırdığını, onunda gittiğini, ...’a iki... defa “Yapma!” diye bağırdığını tüm halkın duyduğunu, o sırada maktul ...’ın sağ tarafından cebinden silahı çıkartıp çektiğini, siyah bir silah olduğunu, tam göremediğini, maktul ...’ın ...’a doğru ateş ettiğini, ...’un da maktule ateş ettiğini, maktulün silahının tutukluluk yaptığını, kapıya doğru ilerlemeden 4-5 el silah sesi geldiğini, baktığında maktul ...’ın düştüğünü gördüğünü, herkesle birlikte kendisinin de sınıftan çıktığını, arabanın okulun alt tarafına geldiğini, torunu... ve oğlu...’in koluna girerek arabaya doğru götürdüklerini, “... nerede?” diye bağırdığını, vatandaş mı korucu muydu, "... vuruldu. Kaçtı gitti. Aramayın.” dediğini, ...’in kullandığı arabaya kendisi, torunu..., oğlu...’in bindiğini, tanık ...’in kendisini daha önce aradığını, yürüyemediğini, kendisini oy kullanmaya götürmelerini istediğini, arabadan eve 150 metre kala indiklerini, ...’e “...’i al okula bırak." dediğini, bir tarlanın içinden...ünün yan yana gittiklerini, eve gittiklerinde tanık ... ve karısının evde olduklarını, tanık ...’nin arabasının evlerinde olduğunu, tanık ...’nin arabasına tanık ..., eşi, bir hasta kişinin, kendisinin, torunu ömer ve oğlu...’in bindiklerini, önce tanıkları oy kullanmaları için okula bıraktıklarını, kötürüm olduklarını, yürüyerek gidemeyeceklerini, tanık ...’nin arabasıyla ...’ye kendi ... hanına gittiklerini, polislerin kendilerini koruma altına aldıklarını, şimdiki beyanın doğru olduğunu, ...ailesi ile dost olduklarını, aralarında herhangi bir husumet olmadığını, ruhsatlı silahı olduğunu, oy kullanma sırasında silahının yanında olmadığını, tanık ...’ye “Kendimizi de onları da yaktık.” demediğini, söylediyse de dengesinin yerinde olmadığını, sanık ...’in olaydan 1-1,5 saat önce kazaya gittiğini, seçimden önce maktul ...’ın evine gittiğini, maktul ... ile birbirlerine kız alıp verdiklerini, maktul ...’ın evine iki defa gittiğini, oyunu istediğini, maktulün vermeyeceğini söylediğini, maktulü tahdit etmediğini, tanık ...’yi kendisinin çağırdığını, olay anında maktul ...’ın ateş etmeye çalıştığını, ancak ateşleyemediğini, maktul ... ve sanık ...’un birbirine ateş ettiklerini, mahkeme huzurunda verdiği ifadesinin doğru olduğunu,
    Sanık ... (... oğlu) Sülük müdafisi huzurunda Kollukta; olaydan bir gün önce dedesi ..., amcası Kadir ile birlikte maktul ...’ın evine ziyaret amaçlı uğradıklarını, dedesinin belediye başkan adayı olan amcası tanık ... için maktulden oy istediğini, maktulün oy vermek istemediğini, maktulle bu konuşma esnasında tehdit etmediklerini, seçim günü dedesi ... ve net olmamakla birlikte kardeşi ... bir araçta, babası ..., halası ... ve amcasının oğlu Cemal başka bir araçta, amcası... ve babaannesi ... ...’da ayrı bir araçta sandık başına gittiklerini, amcası ...in ...’de olduğunu, oy verme başladıktan sonra maktul ...’ın sürekli olarak oraya oy kullanmaya gelen özellikle yaşlı insanlara mevzuatın izin verdiği ölçüde yardım etmek isteyenlere engel olmaya çalıştığını, tanık ...nin yaşlı eşi ... ile oy kullanmaya geldiğinde maktuller İlyas ve ...’ın engel olmak istediklerini, ...nin, “Ben eşimle birlikte gireceğim. Okuması yazması yok. Perdenin oradan tarif edeceğim.” dediğini, maktul ...’ın tanığa “Sen kim oluyorsun da yardım ediyorsun.” diyerek sinirli bir şekilde dövmek için üzerine yürüdüğünü, sonra maktul ...’ın dedesi ...’ya bakarak “Bu yavşaklara mı güveniyorsun?” diyerek hakaret ettiğini, sonra İlyas’ın kendi üzerine yürüdüğünü, o esnada sol kulağına çok yakın mesafede tabanca patladığını, maktul ...’ın bacağından yaralandığını gördüğünü, sesin şokuyla kulaklarını kapatarak odadan geri geri çıkmaya başladığını, maktul ...’ın bir elinde silah bir elinde sopa gördüğünü, ...’ın sol eli ile sol omzuna vurduğunu, kendisini kömür odasına attığını, ...’un korkarak uzak mesafede kaçtığını gördüğünü, kardeşinin elinde silah olmadığını, daha sonra dedesinin yanında çalışan ... pikapla olay yerinin aşağısında bulunan yaklaşık 150-200 metre mesafedeki viraja geldiğini, korkarak hemen pikabın arkasına atladığını, olay yerinden pikapla ..., dedesi ve amcası... ile birlikte ayrıldıklarını, ...’ın kendilerini ... Mahallesi’ndeki evlerine götürdüğünü, orada tanık ...’ın minibüsle kendilerini alarak ...’ye getirdiğini, ...’de... Sülük ... Hanı’na gittiklerini, ... hanına vardıklarında babası ..., amcası Kadir, diğer amcası ... ve kardeşi Abdulkadir’in bulunduklarını, polis ekipleri ile birlikte Jandarma ekiplerine teslim olduklarını,
    Savcılıkta; seçim günü kendisi, dedesi ..., kardeşi .... ile birlikte şirkete ait olan ...plakalı Isuzu marka araçla oy kullanmak amacıyla saat 06.30 sıralarında yola çıktıklarını, sandığın başına vardıklarında babası ..., kardeşi Abdulkadir’in ve halası ...’nin orada olduklarını, onların kendilerinden 10 dakika kadar önce kiralık bir araçla sandık başına gittiklerini, peşlerinden başka bir kiralık araçla amcası sanık ..., babaannesi ... ...’nın sandık başına geldiklerini, babaannesinin okuması yazması olmadığı için yardımcı olunmasını istediklerini, daha sonra sandık başkanının babaannesine nasıl oy kullanacağını anlattığını, babaannesi oyunu kullandıktan sonra annesi Rabia, yengesi ..., inceleme dışı sanık ..., eşi ve kızını oy kullanmaları için evden alarak saat 07.30 sıralarında sandık başına getirdiğini, daha sonra ...’de olay çıktığını söylediklerini, bunun üzerine kardeşi sanık ...’e kiralık araçlardan birini alarak ...’ye gitmesini söylediklerini, sanık ... gittiğinde saatin 08.00- 08.30 sıraları olduğunu, benzini eve Şahin Aktaş’ın bıraktığını, dedesi sanık ...’nin ...’e “Eve kadınları bırak. Daha sonrada bizi ...’ye götürmek için gel.” dediğini, olay yerinde kendisi, dedesi, amcası... ve kardeşi ...’un kaldığını, oy kullanma işlemleri devam ederken tanık ...ve eşi tanık ...’in geldiklerini, ...nin oy kullanma konusunda eşine yardımcı olmak istediğini, ancak isteğinin kabul edilmediğini, bunun üzerine ...ye sandık kurulunun kendilerinin nasıl oy kullanacağını ...’e anlatacaklarını söylediklerini, ...eşinin anlamadığını görünce sandık kuruluna sinirlenerek, “Ben eşime oyunu kullandırtacağım.” diyerek eşinin kolunu tuttuğunu, maktul ...’ın "Sen kim oluyorsun lan? Burada kararları sen mi veriyorsun?” diyerek çıkıştığını, tanık ...nin de, “Asıl sen kim oluyorsun lan!” dediğini, bunun üzerine maktul ...’ın kendilerine bakarak, “Bu yavşaklara mı güveniyorsun? Sizin belediye başkanınızı da, Cumhurbaşkanınızı da s...m.” şeklinde hakaret ettiğini, daha sonra maktulün üzerine yürüdüğünü, elini beline attığını, elinde silah görmediğini, sol kulağının orada bir patlama olduğunu, maktul ...’ın sanırsa bacağından yaralandığını, sağ tarafında maktul ...’ın olduğunu gördüğünü, bir elinde silah bir elinde sopa olduğunu, dedesi sanık...’nın dışarıya doğru kaçtığını, amcası sanık ...’in dışarıya çıkan kalabalığın içinde gördüğünü, kardeşi ...’un nerede olduğunu görmediğini, maktul ...’ın sol yumruğunun altı ile sol omzuna vurduğunu, bunun üzerine girişe göre sağ bulunan kömürlüğe gittiğini ve orada beklediğini, bu sırada içeriden ve dışarıdan çok sayıda silah sesi geldiğini, daha sonra dışarıya çıktığını, dışarıya çıktığında okulun 50 metre ilerisinde kardeşi ...’u gördüğünü, kendisine, “Ayağımdan yaralandım.” dediğini, koşarak uzaklaştığını, koşarken aksadığını gördüğünü, amcası ve dedesine bakmak üzere okulun önüne geldiğini, dedesinin olaylardan dolayı biraz kötü olduğunu, amcasıyla birlikte koluna girdiklerini, kendilerine ait pikap araca doğru gittiklerini, bu esnada aracın 100-150 metre mesafede bulunan mezarlığın orada durduğunu, ...’in kullandığı araca bindiklerini, yolda ...’ın minibüsüne denk geldiklerini, onun minibüsüne binerek ... ilçe merkezine geldiklerini, ...’ın aracının içinde bu sırada tanık ..., eşi ve ...n olduğunu, onları oy kullanmaları için okula bıraktıklarını, araçları tanındığı için güvenli olmayacağını düşündüklerinden tanık ...’nin minibüsü ile ilçe merkezine gittiklerini, ilçe merkezine geldiklerinde ... hanına hiçbirinin girmediğini, önünde bulunan kolluk kuvvetlerine teslim olduklarını, yolda iken ...’u bir kez aradığını, olay anında içeride tanık ...ve eşi tanık ..., ... ..., sandık başkanı, memuru ve üyeleri, katılan ...’nin ve ismini bilmediği bir oğlunun, kendisinin, kardeşi ...’un, dedesi ..., amcası...’in bulunduğunu, sanık ... olaydan yaklaşık 1-1,5 saat önce yanlarından ayrıldığını, olay başlamadan önce maktullerle arasında fiziksel temas olmadığını, olay başladıktan sonra maktul ...’ın sol eli ile kendisinin omzuna yumruk attığını, olay esnasında kendilerinde silah olmadığını, maktul ...’da silah gördüğünü, olay anında kimseye ateş etmediğini, olay sırasında ... içeride olmadığını, olay sonrası dedesinin arabayı getirmesi için gönderdiğini öğrendiğini,
    Tutuklanması talebiyle sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğinde; daha önce verdiği ifadelerini tekrarladığını, 31.03.2019 tarihinde sabah saatlerinde dedesi ..., kardeşi ... ile birlikte oy kullanmak için saat 06.30 sıralarında ... Mahallesi’ne gittiklerini, sandığa vardıklarında babası ..., kardeşi Abdulkadir ve halası ...’nin de orada olduğunu, daha sonra amcası..., babaannesinin başka bir araçla geldiklerini, babaannesi okuma yazma bilmediği için yardım istediklerinde kabul etmediklerini, sandık başkanının nasıl oy kullanacağını anlattığını, babaannesinin oyunu kendisinin kullandığını, beş dakika sonra ...’ndeki evlerine giderek annesi Rabia, yengesi ..., ..., eşi ve kızını alıp geldiğini, oylarını kullandıktan sonra ...’in kadınları eve götürmek üzere yola çıktığını, daha sonra ... merkezde olaylar çıktığını duyduklarını, bunun üzerine kardeşi sanık ...’in saat 08.30 civarında ... merkeze gitmek üzere yola çıktığını, sandığın başında kendisi, dedesi ..., kardeşi ..., amcası..., sandık başkanı, memur üyesi, soy adını bilmediği ... ..., maktuller ... ve İlyas, katılan ..., ...’nin ismini bilmediği bir oğlu, ...ve eşinin olduğunu, ...nin eşi oyunu okuma yazma bilmediği için nasıl kullanacağını sandık kurulunun anlatmaya başladığını, ...eşinin anlamadığını görünce eşine oyunu kendisinin kullandıracağını söylediğini, bunun üzerine maktul ...’ın ...ye, “Sen kim oluyorsun lan burada kararları sen mi veriyorsun?” diye çıkıştığını, ...nin de karşılık verdiğini, bunun üzerine maktul ...’ın kendilerine bakarak “Bunlara mı güveniyorsun?” dediğini, kendilerine, belediye başkan adayına ve devlete küfrettiğini, maktul ...’a “Ne diyorsun?” dediğini, maktulün kendi üzerine yürüdüğünü, elini beline attığını, ancak silah görmediğini, sonra sol tarafından bir silah sesi geldiğini, maktulün hatırladığı kadarıyla bacağından vurulduğunu, kulakları çınladığını, sağ tarafına döndüğünde maktul ...’ı sağ elinde silahla gördüğünü, sol eli ile omzuna yumruk attığını, maktul ... kendisine vurduktan sonra dışarıya çıktığını, çıktıktan sonra bir çok silah sesi duyduğunu, olayın olduğu sınıfa tekrar geri dönmediğini, okul binasının dışına çıktığında kardeşi ...’u gördüğünü, kendisine “Abi ben yaralandım.” dediğini, yanına gitmek istediğini, ancak koşarak uzaklaştığını, herkesin dışarıya çıktığını, maktul ...’ın vurulduğunu görmediğini, ...’nin kolunu tuttuğunu, ...’in kullandığı araçla evlerine doğru hareket ettiklerini, kendisinin aracın kasasına bindiğini, yolda ...’nin minibüsüne denk geldiklerini, onun aracına binerek ... merkeze ... hanının önüne geldiklerini, ... hanının girişinde polislere teslim olduklarını, ne olduysa olay esnasında olduğunu, husumetlerinin bulunmadığını, kendilerinde silah olmadığını,
    SEGBİS ile Mahkemede; olay günü saat 06.30 sıralarında kendisi, dedesi sanık ..., kardeşi inceleme dışı sanık ... ile birlikte bölünmez köyündeki okula oy kullanmak için gittiklerini, kardeşi sanık ..., babası ..., halası ... ve amcasının oğlu ...in okulda olduklarını, oy pusulalarının sayıldığını, hazırlıkların yapıldığını, ilk oyu babası ve halasının kullandığını, oylarını kullandıktan sonra amcasının oğlu ...i de alarak ...’ye gittiklerini, onların arkasından kendilerinin de oylarını kullandıklarını, babaannesinin de kullandığını, babaannesi oyunu kullanırken ufak bir sıkıntı olduğunu, babaannesinin okuması yazması olmadığını, Türkçeye de tam hakim olmadığını, oyunu nasıl kullanacaklarını anlattıklarını, tam olarak anlamadığını, tartışma uzamasın diye gidip kullandığını, ardından dedesi ...’nin oylarını kullanmaları için inceleme dışı sanık ... ve ailesini, annesini ve yengelerini alıp getirmesini istediğini, ev ile okulun arasının 10-15 dakika olduğunu, onları alıp geldiğini, oylarını kullanmadan önce amcasının pütürge’de saldırıya uğradığına yönelik haber geldiğini, bunun üzerine kardeşi sanık ...’e ...’ye gitmesini söylediklerini, muhtarın kendilerine ...’den benzin getirdiğini, benzin bidonunun ortada olduğunu, Şahin Aktaş’ın bir iki kabı olduğunu, giderken benzin bidonunu da evlerine bırakmalarını istediklerini, annesigili almaya gittiğinde Şahin’in benzin bidonunu inceleme dışı sanık ... ile evlerine indirdiğini, Şahin ...ile ... selektörü ile kornayla selamlaştıklarını, annesigili alıp okula geldiğinde sanık ...’in gittiğini, sanık ... saat 08.30-09.00 arasında olay yerinden ayrıldığını, ayrıldığı aracın plakasını bilmediğini, seçim zamanı ...’in binip gittiği araçtan birkaç tane kiraladıklarını, olaydan bir gün önce de aynı aracı kendisinin kullandığını, benzer araçları kullandıklarını, kiralık olduğu için plakalarını ezbere bilmediklerini, net kaç tane ... kiralandığını bilmediğini, sadece iki tane Kia Sportage araçları bildiğini, yanlış hatırlamıyorsa birinin siyah gibi diğerinin gri gibi olduğunu, ...’in eve hanımları götürdüğünü, tanık ...ve eşi tanık ...’in oy kullanmaya geldiklerini, ...’in Türkçesinin çok zayıf ve yaşlı olduğu için sandık memurunun oy kullanma tarifini anlayamadığını, tanık ...nin eşinin koluna girerek, “Ben eşimin oyunu kendimde kullanırım.” falan diyerek eşini oy kullanılması için hazırlanan gizli bölmeye çekiştirmeye başladığını, tanık ...nin memur hanımı yanında sen gir diye ikna etmeye çalıştığını, memur kabul etmeyince “Ben kendim giderim o zaman.” dediğini, sandık memurunun “Olmaz.” dediğini, tanık ...nin sandık memurunun elinden oy pusulasını almaya çalıştığını, arkasından maktul ...’ın tanık ...ye, “Sen ne yapmaya çalışıyorsun lan.” dediğini, sonra katılan ...’ın sesini duyduğunu, maktule, “İlyas sen karışma. Ne yapıyorlarsa yapsınlar.” dediğini, maktul ...’ın durmadığını, tanık ...nin maktule, “Sen ne s...m oluyorsun lan?” dediğini, ...nin ilk küfrü ettiğini, ardından maktulün de tanığa, “Asıl sen kim oluyorsun lan?” dediğini, aralarında “Sen kim oluyorsun gidip gelirken maktulün birden dedesi ...’ye dönerek, “Sen bu yavşaklara mı güveniyorsun? Sizin belediyenizi de s...rim, başkanızı da s...m, Cumhurbaşkanınızı da s...m.” diye küfretmeye başladığını, ardından amcası sanık ...’in elinde içi boşlardan demir bir profil olduğunu, maktul ...’a vurmaya çalıştığını, ancak araya tanık ... ...’ın araya girdiğini, izin vermediğini, birden kardeşi inceleme dışı sanık ...’un amcasının önüne geçerek maktul ...’a ateş ettiğini gördüğünü, sol kulağında şiddetli bir acı olduğunu, teyzesi tanık ...’in kendisini birden sıranın altına çektiğini, sıranın altında iken maktul ...’ın elinde de bir silah gördüğünü, birkaç defa ateş ettiğini, silahı ateşledikten sonra silahında bir sıkıntı olduğunu, maktulün eliyle silahını oynamaya başladığını, büyük ihtimalle silahın sıkıştığını, katılan ...’ın durun demeye kalmadan olayın bittiğini, dedesinin de ...’a “..., yapma!” dediğini, maktul ... silahını düzeltmeye çalışırken o fırsattan kömürlüğe kaçtığını, altına saklandığı sıranın hemen kapının önünde olduğunu, korucularında havaya ateş etmeye başlamasıyla kendisini daha güvende hissettiğini, dışarı çıktığını, katılan ...’nin kolunu tuttuğunu, yanına geldiğini, dışarıya çıktığında 5-10 ... kendine gelemediğini, vücudunun sımsıcak olduğunu, kendisine geldiğinde ...’un aşağı taraftan kendisine “Hacı... Abi.” diye seslendiğini duyduğunu, ...’a “Bekle.” dediğini, kendisine, “Buraya gel lan yaralıyım.” dediğini, ardından telaş olup yanına koştuğunu, “Yaralandım, bacağım çok ağrıyor.” dediğini, silahını kendisine verdiğini ,yukarı doğru seslendiğini, kimsenin duymadığını, ...’un elinden silahı alarak, “Dedem bana kızacak.” diye birden aşağıya doğru koşarak gittiğini, sonra dedesinin yukarıda kötü olduğunu gördüğünü, onun yanına gittiğini, ... aşağı yola iner kendilerini bekler diye düşündüğünü, ancak kaybolduğunu, dedesinin ...’a “İyi misin?” diye sorduğunu, hemen amcası sanık ... ile dedesi sanık ...’nin koluna girdiklerini, arabaya doğru gittiklerini, amcasıyla dedesinin arabanın içine bindiğini, kendisinin aracın pikap tarzı olduğunu, birden kasasına kendisini attığını, zaten vücudunda acayip bir sıcaklık olduğunu, eve yaklaştıklarında araçtan indiklerini, tanık ...’nin aracı ile devam edeceklerinin söylendiğini, ...’nin aracının kendi evlerinin orada göründüğünü, araçta tanık ..., tanık ..., adını unuttuğu karşı komşusu ve eşinin olduğunu, onları oy kullanmaları için ...’ndeki okula bıraktıklarını, kendilerinin de direk ...’ye gittiklerini, yoldayken ...’u aradığını, nerede olduğunu sorduğunu, ... merkezinin önünde indiklerini, polislerin olduğunu, aşağıya amcası, babası kardeşi sanık ...’in indiğini, polisin kendilerine, “Sizi gözaltına alacağız.” dediklerini, sarılıp vedalaştıklarını, ifade vermeye gittiklerini zannettiklerini, korku ve heyecanda olduğunu, yolda kendilerini aldıklarını, direk ...’ya getirdiklerini, kesinlikle silahının olmadığını, okuldan bir hafta izin verdiklerini, zorla okul müdürüne yalvararak iki hafta izin aldığını, daha önce kardeşi ...’a bir şey olacak diye korktuğu için olay anında elinde silahı gördüğünü söylemediğini, olay yerinden 34 FH 3444 plakalı kendilerine ait araçla ayrıldıklarını, araca kendisi, dedesi ..., amcası...’in bindiğini, ...’in de kullandığını, araçla ...’ndeki evlerine gittiklerini, oradan da tanık ...’nin aracıyla ...’ye gittiklerini, tanık ...’nin aracına evlerinin yanından bindiklerini, tanık ...’in evinin olduğu yere ... inmediğini, tanık ...’nin tanığı almaya geldiğini, sate hiç bakmadığını, olayın 10.00-10.30 arasında olduğunu, olay anında ...’in olmadığını, eve annesigili götürdüğünü, sanık ... saat 08.30-08.40-08.50 o aralarda gittiğini, kendi evlerinden hava şartları uygun olduğu zaman 45-50 dakikada ...’ye gittiklerini, o gün kardan dolayı yerin çamur olduğunu, 15 dakika oynar diye tahmin ettiğini, kendisinin kullandığı telefon numarasının 0539 846 52 44 olduğunu, ...’un olaydan sonra kaçarak gittiğini, ...’in kullandığı araçta onunla birlikte 4 kişi olduklarını, amcası sanık ...’in müdahale etsinler diye askeriyeye haber vermek dışarıya çıktığını, ondan sonra oy kullanma sıkıntısı olunca “Seçim iptal.” demediğini, “Bekleyeceğiz askeriye gelip müdahale edecek. Kimse oy kullanmasın gelene kadar.” dediğini, olay yerinin küçük olduğunu, olay yerinde olduğu için üstünden svap çıkmış olabileceğini, herkesin kaçıştığını, kimsenin bir şeyi net görmüş olamayacağını, kendisinin bile sıranın altından maktul ...’ın bile ateş ettiğini görmediğini, üzerine atılı iddiaları kabul etmediğini, İngiltere’de ...'da oturduğunu, 23 Martta Türkiye’ye geliş bileti aldıklarını, ...’a geldiklerini, 25 martta’da ...’ya geldiklerini, yanlış hatırlamıyorsa da kardeşi sanık ... ile birlikte 6 Nisan Cumartesi günü de .’ya biletlerinin olduğunu, dedesinin kardeşi tanık kadir, dedesi ... ile birlikte maktul ...’ın evine gittiklerini, kapıyı eşinin açtığını, kendilerine çay falan getirdiklerini, dedesi sanık ...’nin maktul ...’a, “... bu seçimde oyunu bize bekliyoruz.” dediğini, maktulün kabul etmediğini, daha sonra kalktıklarını, dedesinin tehdit etmesi gibi bir durum olmadığını, sınıfta ...'un elinde silah gördüğünü ve ateş ettiğini, maktul ...’ın silahını çekmeye çalıştığını, ancak ateş edemediğini, maktul ...’ın da ateş ettiğini, kaç el ateş ettiğini bilmediğini, bu olaydan daha önce olayın şokuyla bahsetmediğini, 25 Mart’tan seçim gününe kadar köyde olduğunu, seçim çalışmaları için 9 köyü gezdiklerini, maktul ...'ın evinde kesinlikle belinde silah olmadığını, aslında sandık müşahidi olduğu için olay yerinde olduğunu, kartının olay sırasında kaybolduğunu, ... silahını ilk ...’e vermeye çalışmış, almayınca aşağıya kaçtığını, yanına gittiğinde kendisine verdiğini, tekrar geri aldığını,
    Sanık ... müdafisi huzurunda Kollukta; maktulleri ve katılan ...’yi köylüleri olması sebebiyle tanıdığını, eskiye dayalı herhangi bir husumetlerinin olmadığını, seçim günü sabah saat 06.30 sıralarında babası ..., halası ... ile birlikte .marka. ile ... Köyü'nde bulunan sandık alanına oy vermek için gittiklerini, kendilerinden yaklaşık 15 dakika sonra dedesi ..., amcası..., abisi..., kardeşi ... ve babaannesi ... ...’nın geldiklerini, büyük amcası ...in olay günü ... Mahallesi’ne hiç gelmediğini, sandık alanında sandık görevlileri, sandık alanında müşahit olan ... ..., maktuller İlyas ve ...’ın orada olduğunu, katılan ...’nin olmadığını, sandık başında olduğu süre içerisinde kendi ailesi ile ...ailesi arasında herhangi bir sözlü sataşma olmadığını, sandık alanında gerekli düzenlemelerin yapıldığını ve oy kullanma işlemlerinin başladığını, babası ve halasının oylarını kullandıktan sonra ayrıldıklarını, diğerlerinin sandık başında kaldığını, babası ...’in kendisini arayarak ... ilçesinde amcası tanık ...’e saldırdıklarını, kendisinin oraya gitmesini söylediğini, bunun üzerine oyunu kullandıktan sonra saat 08.40 sıralarında son rakamlarını hatırlamadığı 44 AAP plakalı Kia araçla tek başına olay yerinden ayrıldığını, babası ve halasının da aynı marka farklı bir araçla ayrıldıklarını, araçta benzin olmadığını fark ettiğini, bunun üzerine ... Mahallesi’ndeki evlerinde şişede biraz benzin olduğunu, ...’ye kadar idare etsin diye o benzini almak için eve uğradığını, benzini arabaya koyduktan sonra yola çıktığını, evden çıkarken yolda dedesinin çalışanı inceleme dışı sanık ... ile karşılaştığını, ancak durmadan devam ettiğini, ...’ye iner inmez merkezde bulunan benzin istasyonuna gittiğini, ...’ye saat 10.00 sıralarında vardığını, benzin istasyonundan 200 TL’lik benzin aldığını, benzin fişini alıp almadığını hatırlamadığını, öldürme olayını daha sonra öğrendiğini, olay saatlerinde olay yerinde olmadığını, ... Mahallesi’ndeki akrabalarında tabanca görmediğini, ... merkeze gittiğinde amcası ...’in çekmecesinde kılıf içerisinde bulunan ruhsatlı tabancasını çekmeden alarak ona verdiğini, bu esnada silahın kabzasına dokunmuş olabileceğini,
    Savcılıkta; olay günü sabah saat 06.30 sıralarında babası ..., halası ... ile birlikte kiraladıkları siyah renkli Kia Sportage marka bir araçla oy kullanmak için olayın yaşandığı sandığın başına gittiklerini, okula vardıklarında sandık görevlisi iki öğretmen, maktuller, ismini bilmediği sandık görevlilerinden birinin dedesi veya babası olan birisi ile köylüleri ...’ın olduğunu kendi arkalarından dedesi..., kardeşi ..., abisi..., babaannesi ... ...’nın geldiklerini, babası ve halasının oylarını kullanarak kiralık Kia marka araçla ...’ye gittiklerini, daha sonra oyunu kullandığını, saat 08.40 sıralarında babası ...’in kullandığı telefonu arayarak, “Amcana saldırı oldu. ... merkeze gel.” dediğini, ardından diğer kiralık araçla benzin almaya ...’ndeki eve gittiğini, ...’ye saat 09.30-10.00 sıralarında vardığını, ...’deki benzin istasyonuna giderek 200 TL’lik benzin aldığını, aracı ... ... Merkezi’nin önüne park ettiğini, daha sonra binada bulunan ofise çıktığını, yaklaşık 45 dakika sonra olayı babası ve amcasından duyduğunu, 3. katta bulunan amcası tanık ...’in ofisinde beklerken alt kattan amcası sanık ...’in sesini duyduğunu, ikinci kata indiğini, orada bulunan ofiste amcası..., dedesi..., abisi... ve birden çok polis memuru olduğunu, yanlarına gittiğini, onların teslim olduklarını, daha sonra akşam saat 20.00-21.00 sıralarında ifade vermesi için kendisini de çağırdıklarını, daha sonra gidip teslim olduğunu, olay yerinden ayrıldığında dedesi..., amcası..., abisi..., kardeşi ..., maktuller, ismini bilmediği iki sandık görevlisi, tanıklar ... ... ve ...’ın olduğunu, olay sırasında benzin istasyonunda bulunduğunu, olay günü dedesi, amcası ve kardeşlerinde silah görmediğini, üzerine kayıtlı herhangi bir silahının olmadığını, yakın zamanda atış yapmadığını, sadece teslim olmadan 15-20 dakika önce amcası ...’i silahını vermek üzere eline aldığını, silahın deri bir kılıf içerisinde olduğunu, olay günü şirkete ait Isuzu marka araca hiç binmediğini,
    Tutuklanması talebiyle sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğinde; daha önce vermiş olduğu ifadelerini aynen tekrar ettiğini, 31.03.2019 tarihinde saat 06.30 sıralarında kendisi, babası ve halası ile oy kullanmak üzere ... Mahallesi’ne gittiklerini, sandık başında iki öğretmen sandık görevlisi, maktuller, ..., ... ... ve ismini bilmediği sandık görevlilerinin birisinin dedesi veya babasının olduğunu, arkalarından dedesi sanık..., kardeşi ..., abisi..., amcası... ve babaannesi ... ...’nın geldiklerini, oylarını kullandıklarını, babasının saat 08.40 sıralarında kendisini arayarak saldırı olduğunu söylediğini, ...’ye saat 09.30-10.00 sıralarında vardığını, daha sonra benzin almak için istasyona gittiğini, benzin aldıktan sonra ... merkeze gittiğini, ... hanında bulunan amcasının ofisine gittiğini, babası ve amcasının kendisine “Geçmiş olsun.” dediklerini, ilk anlamadığını, sonra babasının anlattığını, .... herhalde birilerini vurmuş.” dediğini, olayı bu şekilde öğrendiğini, daha sonra amcası..., dedesi..., abisi... ve birden çok polisi ... merkezde bulunan ... merkezinin giriş katında gördüğünü, kendisinin akşam üzere ifade vermek üzere karakola gittiğini, iki aile arasında husumet olmadığını, akşam saatlerinde amcası ...’in ofisindeki çekmecede bulunan kendisine ait ruhsatlı silahı vermesini söylediğini, silahı sağ eliyle alıp sol eliyle uzattığını, başka da hiçbir silaha dokunmadığını, olay saatinde olay yerinde bulanmadığı, benzin istasyonunda bulunan kameralar incelendiğinde anlaşılacağını,
    SEGBİS ile Mahkemede; sabah saat 06.30 civarında kendisi, babası ve halası ile birlikte okula oy kullanmaya gittiklerini, babası ve halası oylarını kullandıktan sonra arkalarından babaannesi, amcası, abisi ve kardeşi ...’un geldiklerini, saat 08.30 sıralarında kendilerine bir telefon geldiğini, telefonda amcalarına bir saldırı olduğunu söylediklerini, ...’un ... merkeze gittiğini, kendisinin de bir şey var mı diye ... merkeze doğru yola çıktığını, çıkmadan önce araçta benzin olmadığını fark ettiğini, aracın plakasının da yanlış hatırlamıyorsa AAP olması gerektiğini, son rakamlarını hatırlamadığını, siyah füme rengi Kia Sportage jeep olduğunu, sabah saat 08.40 civarında ... merkeze doğru yola çıktığını, ... Köyü ile ... merkezin arasının 32 km olduğunu, yollar bozuk bir de asfalt tam olmadığı için, birde birazda kar olduğunu, yaklaşık 1-1,5 saat sürdüğünü, evlerine Şahin Aktaş’ın bidonla benzin bıraktığını, önce eve geçerek kendisini ilçe merkezine götürecek kadar 4-5 litre benzin koyduğunu, yolda inceleme dışı sanık ... ile karşılaştığını, araçta tek olduğunu, araçta benzin olmadığını, deponun boş olduğunu, yolda ... ile karşılaştıklarını, onun kullandığı araçta hanımların olduğunu, onları eve getirdiğini, hiç konuşmadıklarını, hızlıca yol verdiğini, ... merkezin önünde bir tane akaryakıt istasyonu olduğunu, istasyondan 200 TL’ye nakit parayla benzin aldığını, yakıt alırken pompacı ile sohbet ettiklerine, ismini tam olarak bilmediğini, kendisine “Biraz sıkıntı var herhalde. Sıkıntı mı yaşıyorsunuz?” dediğini, kendisinin de “Herhalde yaşıyorum, yaşıyoruz, bilmiyorum, farkında değilim.” şeklinde konuşmanın geçtiğini, sohbetin saat 09.30-10.00 arasında olduğunu, benzini aldıktan sonra ... hanına geçtiğin...numaralı telefonu kullandığını, kullandığı telefonun saat 09.40'da HTS kayıtlarına göre ... Köyü'nden sinyal bazı almasının mümkün olmadığını, orada olmadığını, atış artıkları amcası ve ailesi geldiğinde onlara sarıldığı için sirayet etmiş olabileceğini, olay tarihinde ... ... Merkezi’nde olduğunu, olayla bir alakasının olmadığını, duyduğunda şaşırdığını, olayı yaklaşık bir saat sonra öğrendiğini, saat 08.30’dan önce olay yerinde olduğunu, saat 08.30’dan sonra olay yerinde hiç olmadığını, eve gittiğini, evde zaten benzini doldurmasının yaklaşık 20 dakikasını alacağını, sandığın başından saat 08.40’da ayrıldığını, saat 09.50 civarında ilçe merkezinde olduğunu, ... hanına ilk girdiğinde handaki insanların kendisine, “Geçmiş olsun.” dediklerini, olay tam olarak idrak edemediğini, amcasının yaşadığı olayla alakalı olduğunu düşündüğünü, pompacının daha önce kendisine “Amcana saldırı oldu.” dediğini olayın üzerinden uzunca bir zaman geçtiği için hatırlamadığını, benzini aldıktan sonra aracı ... hanının tam önüne park ettiğini, aracın ön kısmı kanala bakacak şekilde park ettiğini, aracı park eder etmez hemen mi inip inmediğini hatırlamadığını, ...’da akademik İngilizce eğitimi gördüğünü, aynı zamanda .Üniversitesinde Ekonomi Yönetimine başladığını, okulunun 10 haftada bir, bir hafta yurt dışından gelen öğrencilere ailelerinin yanına gitmeleri için izin verdiğini, okuldan bir hafta daha rica edip amcasını tebrik etmeye geldiğini, ...’da yaşadığını, ... Köyü ile ... Köyü'ndeki evin arasının yaklaşık 15 dakika sürdüğünü, km olarak net bilmediğini, dedesinin muhtarı arayıp benzin istediğini, o benzini muhtarın okulun alt tarafına aynı zamanda kendi evine yakın bir yere bıraktığını, Şahin ...da oy kullanmaya geldiğinde ona "Benzin bidonunu bizim eve bırakır mısın?” dediklerini, ardından Şahin’in benzin bidonunu evlerine bıraktığını, benzinin sandık başına getirildiğini, sonra eve götürüldüğünü, benzini araca evden yüklediğini, inceleme dışı sanık ...’nın savunmasının alınıp, HTS kayıtlarının okunmasından sonraki aşamada; sanık ... ile telefonla konuşup konuşmadığını hatırlamadığını, saat 09.00 sıralarında ...’ye doğru yola çıktığını, ... ile saat 09.00 civarı karşılaştıklarını, konuşup konuşmadıklarını tam olarak hatırlamadığını, konuşmuşta olabileceklerini, konuşmamış da olabileceklerini, saatine bakmadığını, hızlı bir şekilde ilçe merkezine gittiğini, amca saldırı olduğu yönünde çok kötü bir haber aldığı için çok hızlı bir şekilde gittiğini, saat 10.00’a yaklaştığında ilçe merkezinde olduğunu, saat 09.18’de aradıysa saati takip etmediğini, kimsenin saatine bakmayacağını, yarım saat civarında gitmiş olabileceğini, yolun maksimum 1 saat sürdüğünü, kullandığı aracın APP ya AAP yani kiralık olduğu için tam hatırlamadığını, siyah füme renkte bir ... olduğunu, saat 09.56’da kamerada görünen ... olduğunu, olay tarihinde üzerinde yeşil koyu renkli bir ceket olduğunu, ceketi askeriyenin kendisinden aldığını, pantolonunun da grimsi siyaha yakın bir renk olduğunu, ayakkabısının da siyah mavi renkte olduğunu, kravat olmadığını, gömleğinin galiba mavi renkte olduğunu, arabayı bırakıp içeri girdikten sonra belki birinin arabayı alıp bir yerlere gitmiş olabileceğini,
    Savunmuşlardır.
    Uyuşmazlık konularının sırayla değerlendirilmesinde yarar bulunmaktadır.
    1- Sanıkların kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin gösterilen gerekçenin yasal, yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olup olmadığı;
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması" başlıklı 141. maddesinin...üncü fıkrası; "Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır." şeklinde düzenlenmiştir.
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Kararların gerekçeli olması" başlıklı 34. maddesinin birinci fıkrasında; "Hâkim ve mahkemelerin her türlü kararı, karşı oy dahil, gerekçeli olarak yazılır. Gerekçenin yazımında 230. madde göz önünde bulundurulur. Kararların örneklerinde karşı oylar da gösterilir.",
    "Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken hususlar" başlıklı 230. maddesinde de;
    "(1) Mahkûmiyet hükmünün gerekçesinde aşağıdaki hususlar gösterilir:
    a) İddia ve savunmada ileri sürülen görüşler.
    b) Delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi; bu kapsamda dosya içerisinde bulunan ve hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delillerin ayrıca ve açıkça gösterilmesi.
    c) Ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ve bunun nitelendirilmesi; bu hususta ileri sürülen istemleri de dikkate alarak, Türk Ceza Kanununun 61 ve 62. maddelerinde belirlenen sıra ve esaslara göre cezanın belirlenmesi; yine aynı Kanunun 53 ve devamı maddelerine göre, cezaya mahkûmiyet yerine veya cezanın yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi.
    d) Cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adlî para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin istemlerin kabul veya reddine ait dayanaklar.
    (2) Beraat hükmünün gerekçesinde, 223. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen hallerden hangisine dayanıldığının gösterilmesi gerekir.
    (3) Ceza verilmesine yer olmadığına dair kararın gerekçesinde, 223. maddenin...üncü ve dördüncü fıkralarında belirtilen hallerden hangisine dayanıldığının gösterilmesi gerekir.
    (4) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen hükümlerin dışında başka bir karar veya hükmün verilmesi hâlinde bunun nedenleri gerekçede gösterilir",
    "Hükmün gerekçesi ve hüküm fıkrasının içereceği hususlar" başlıklı 232. maddesinde ise;
    "(1) Hükmün başına, 'Türk Milleti adına' verildiği yazılır.
    (2) Hükmün başında;
    a) Hükmü veren mahkemenin adı,
    b) Hükmü veren mahkeme başkanının ve üyelerinin veya hâkimin, Cumhuriyet savcısının ve zabıt kâtibinin, katılanın, mağdurun, vekilinin, kanunî temsilcisinin ve müdafiin adı ve soyadı ile sanığın açık kimliği,
    c) Beraat kararı dışında, suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi,
    d) Sanığın gözaltında veya tutuklu kaldığı tarih ve süre ile halen tutuklu olup olmadığı,
    Yazılır.
    (3) Hükmün gerekçesi, tümüyle tutanağa geçirilmemişse açıklanmasından itibaren en geç onbeş gün içinde dava dosyasına konulur.
    (4) Karar ve hükümler bunlara katılan hâkimler tarafından imzalanır.
    (5) Hâkimlerden biri hükmü imza edemeyecek hâle gelirse, bunun nedeni mahkeme başkanı veya hükümde bulunan hâkimlerin en kıdemlisi tarafından hükmün altına yazılır.
    (6) Hüküm fıkrasında, 223. maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun Maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir.
    (7) Hükümlerin nüshaları ve özetleri mahkeme başkanı veya hâkim ile zabıt kâtibi tarafından imzalanır ve mühürlenir",
    Hükümlerine yer verilmiştir.
    Buna göre, Anayasa'nın 141 ve CMK'nın 34, 230 ve 232. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının karşı oylar da dâhil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunlu olup, hüküm; başlık, sorun, gerekçe ve sonuç (hüküm) bölümlerinden oluşmalıdır. Başlık bölümünde; hükmü veren mahkemenin adı, mahkeme başkanının ve üyelerinin veya hâkimin, Cumhuriyet savcısının, zabıt kâtibinin, katılanın, mağdurun, varsa vekilinin ve kanuni temsilcisinin adı ve soyadı, sanığın açık kimliği ile varsa müdafisinin adı ve soyadı, beraat kararı dışında suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi, sanığın gözaltında veya tutuklu kaldığı tarih ve süre ile hâlen tutuklu olup olmadığı belirtilmeli, "sorun" bölümünde; iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ortaya konulmalı, "gerekçe" kısmında; mevcut deliller tartışılıp değerlendirildikten sonra, hükme esas alınan ve reddedilen deliller belirlenmeli, delillerle sonuç arasındaki bağ üzerinde durularak, niçin bu sonuca ulaşıldığı anlatılmak suretiyle hukuki nitelendirmeye yer verilmeli ve sonuç bölümünde açıklanan uygulamaların dayanaklarına değinilmeli, "sonuç (hüküm)" kısmında ise; CMK’nın 230 ve 232. maddeleri uyarınca aynı Kanun'un 223. maddesine göre verilen kararın ne olduğu, TCK’nın 61 ve 62. maddelerinde belirlenen sıra ve esaslara göre uygulanan kanun maddeleri ve hükmolunan ceza miktarı, yine aynı Kanun'un 53 ve devamı maddelerine göre, mahkûmiyet yerine veya cezanın yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbiri, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanaklar, kanun yollarına başvurma ve tazminat talep etme imkânının bulunup bulunmadığı, kanun yoluna başvurma mümkün ise kanun yolunun ne olduğu, şekli, süresi ve mercisi tereddüde yer vermeyecek biçimde açıkça gösterilmelidir.
    Uyuşmazlığın sağlıklı bir şekilde çözüme kavuşturulabilmesi açısından mahkeme kararlarının "gerekçe" bölümü üzerinde ayrıca durulması gerekmektedir.
    CMK'nın 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçe bölümünde, suç oluşturduğu kabul edilen fiilin gösterilmesi, nitelendirilmesi ve sonuç (hüküm) bölümünde yer alan uygulamaların dayanaklarının gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya muhtevasına uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçe bölümünde hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve kanuni olması gerekmektedir. Kanuni, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesi, kanun koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi, uygulamada da keyfiliğe yol açacaktır. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime imkân sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmaktadır.
    Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi, CMK'nın 289/1-g ve 1412 sayılı CMUK'nın 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 308/7. maddeleri uyarınca hukuka kesin aykırılık hâllerinden birini oluşturacaktır.
    Diğer taraftan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM); bir yargılamada hak ve özgürlüklerin gerçek anlamda korunabilmesi için davaya bakan mahkemelerin, tarafların dayanaklarını, iddialarını ve delillerini etkili bir biçimde inceleme görevi olduğunu belirtmektedir (Dulaurans/Fransa, B. No: 34553/97, 21.3.2000, § 33). AİHM; mahkemelerin davaya yaklaşma yönteminin, başvurucuların iddialarına yanıt vermekten ve temel şikâyetlerini incelemekten kaçınmaya neden olduğunu tespit ettiği durumları, davanın hakkaniyete uygun bir biçimde incelenme hakkı yönünden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 6. maddesinin ihlali olarak nitelendirmektedir (Kuznetsov/Rusya, B. No: 184/02, 11/4/2007, §§ 84, 85).
    AİHM ayrıca, derece mahkemelerinin, kararların yapısı ve içeriği ile ilgili olarak özellikle delillerin kabulü ve değerlendirilmesinde geniş bir takdir yetkisine sahip olduğunu pek çok kararında yinelemiştir (... Mechelen ve diğerleri/Hollanda, B. No: 21363/93, 21364/93, 21427/93 ve 22056/93, 23.04.1997, § 50; Barbera Messegue ve Jabardo/İspanya, B. No: 10590/83, 06.12.1988, § 68). Bu bağlamda, temel hak ve özgürlüklerin ihlali sonucunu doğuracak derecede ve keyfi olmadıkça belirli bir kanıt türünün (tanık beyanı, bilirkişi raporu veya uzman mütalaası) kabul edilebilir olup olmadığına, değerlendirme şekline veya aslında başvurucunun suçlu olup olmadığına karar vermenin ilk derece mahkemelerinin görevi olduğunu vurgulamaktadır (Garcia Ruiz/İspanya, B. No: 30544/96, 21.1.1996, § 28; S.N./İsveç, B. No: 34209/96, 2.7.2002, § 44).
    Bunun yanı sıra AİHM; derece mahkemelerinin kendilerine sunulan tüm iddialara yanıt vermek zorunda olmamakla birlikte somut davanın özelliğine göre esas sorunları incelemiş olduğunun, açık ya da zımni anlaşılabilir bir şekilde gerekçeli kararında yer almasına önem vermektedir (Boldea/Romanya, B. No: 19997/02, 15/2/2007, § 30; Hiro Balani/İspanya, B. No: 18064/91, 9/12/1994, § 27). Zira mahkemelerin, tarafların temyiz hakkını kullanabilmeleri için gerekli olan "kararlarını hukuken geçerli hangi temele dayandırdıklarını yeterince açıklama" yükümlülüğü altında bulunduklarını belirtmektedir (Hadjianastassiou/Yunanistan, B. No: 12945/87, 16/12/1992, § 33).
    Gerekçeli karar hakkı, kişilerin adil bir şekilde yargılanmalarını sağlamayı ve denetlemeyi amaçlamakta; tarafların muhakeme sırasında ileri sürdükleri iddialarının kurallara uygun biçimde incelenip incelenmediğini bilmeleri ve ayrıca demokratik bir toplumda, kendi adlarına verilen yargı kararlarının sebeplerini toplumun öğrenmesinin sağlanması için de gerekli olmaktadır (Sencer Başat ve diğerleri [GK], B. No: 2013/7800, 18/6/2014, §§ 31, 34).
    Bir kararda tam olarak hangi unsurların bulunması gerektiği davanın niteliğine ve koşullarına bağlıdır. Muhakeme sırasında açık ve somut bir biçimde öne sürülen iddia ve savunmaların davanın sonucuna etkili olması, başka bir deyişle davanın sonucunu değiştirebilecek nitelikte bulunması hâlinde, davayla doğrudan ilgili olan bu hususlara mahkemelerce makul bir gerekçe ile yanıt verilmesi gerekir (Sencer Başat ve diğerleri, § 35).
    Aksi bir tutumla mahkemenin, davanın sonucuna etkili olduğunu kabul ettiği bir husus hakkında "ilgili ve yeterli bir yanıt" vermemesi veya yanıt verilmesini gerektiren usul veya esasa dair iddiaların cevapsız bırakılmış olması hak ihlaline neden olabilecektir (Sencer Başat ve diğerleri, § 39).
    Nitekim Anayasa Mahkemesinin 25.05.2017 tarih ve 11798 sayılı kararında da aynı hususlar vurgulanmıştır.
    Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
    Olay tarihi olan 31.03.2019'dan iki gün önce sanıklar ... ve ... (... oğlu) ile ..., ... ve ...'ın 31 Mart Yerel Seçimlerinde ... ilçesinde . Parti Belediye Başkan Adayı olan ... oğlu ...'e oy vermelerini istemek amacıyla maktul ...'ın evine gittikleri, sanık ...'ün ...'tan, oğlu ...e oy vermesini istediği, maktul ...'ın ise "Amca sen bizi bugüne kadar sormadın, beni başka partiden müşahid yazdılar." dediği, bunun üzerine sanık ...'nin "Senin bir oyun yüz oya bedel, oyunu oğlum ...e ver!" dediği, maktulün daha önce gelenlere söz verdiğini, bu yüzden ...'e oy veremeyeceğini söylemesi üzerine sanık ...'ün sinirli bir şekilde "Sana da yazık olur, bana da yazık olur!" şeklinde yanıt verdiği, yanındakilere "Biz yanlış yere geldik, kalkın gidelim!" diyerek maktulün evinden ayrıldığı, yine katılan ...'nin anlatımlarında maktul ...'ın olaydan önce kendisine "Beni tehdit ediyorlar!" demesi üzerine kendisinin de maktül ...'a "Seni bir oy için mi öldürecekler?" dediğini beyan ettiği, olayın meydana geldiği 31.03.2019 tarihinde ... ili ... ilçesi ... Köyü'nde 1015 No.lu sandık kurulunun Başkan ..., Memur Üye ..., Partili Sandık Kurulu Üyeleri ... ve ...'tan oluştuğu sandık listesinde kayıtlı seçmenlerden tanık ...Aldemir'in okuma yazma bilmeyen eşi ...'e oyunu kullanmakta yardımcı olmak üzere onunla birlikte kabine girmek istediği, Sandık Başkanı ...'in bu davranışın kanuna uygun olmadığını söylediği, bunun üzerine sanıklar ..., ... (... oğlu), ... (... oğlu) ve ... ile ... Sülük'ün belirtilen şekilde oy kullanılması ile ilgili olarak kimsenin problem çıkarmayacağını, buna göz yumulabileceğini söyledikleri, Sandık Başkanının ise seçim müdürünü aradığı ve telefonun sesini hoparlöre verdiği, seçim müdürünün de söz konusu oy kullanma işleminin kanuna uygun olmadığını, böyle bir duruma izin verilemeyeceğini söylediği, buna rağmen sanık ... ve yanında bulunanların itirazlarını sürdürdükleri, Sandık Başkanı ...'in partili sandık üyelerine itirazları olup olmadığını sorduğu, maktul ...'ın bu duruma müsaade etmeyeceğini ifade ederek telefonu ile avukatını aradığı, telefonu avukat ile görüşmesi için Sandık Başkanına verdiği, avukatın da böyle bir olaya müsade edilmesi hâlinde şikâyetçi olacağını söylediği, telefon kapandıktan sonra ...'ün, oğlu ve torunları olan diğer sanıklarla birlikte maktul ... ile tartışmaya başladıkları, ...'ün, oğlu ...'ü dışarı çıkarttığı, adı geçenlerin yaklaşık beş dakika sonra içeri girdikleri, ...'ün oğlu ...'ün sandık kurulu masasına eli ile vurarak "Seçim iptal!" diye bağırdığı, bu esnada sanık ... ile oğlu ve torunları olan diğer sanıkların maktul ...'ın üzerine yürüdükleri ve ... oğlu ...'ün sobanın yanından aldığı demir çubukla maktul ...'a vurmaya başladığı, sanıkların üzerinde bulunan silahlar ile ateş etmeye başladıkları, bu atışlar nedeniyle maktuller ... ve ...'ın öldükleri, katılan ...'ın ise yaralandığı İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olayda;
    İlk Derece Mahkemesince hükümlerin gerekçesinde; sanıkların olayın gerçekleştiği 31.03.2019 tarihinde oy kullanmak amacıyla olay yerinde bulunduklarının ortaya konulması, tanık seçmen ...'in oy kabinine bir başkasıyla girip giremeyeceği meselesi nedeniyle sanıklar ... ve ... oğlu ... ile maktuller arasında tartışma başladığı hususunun tanık anlatımlarına ve katılan ...'ın beyanına dayandırılması, olay yerine birlikte geldikleri, akraba oldukları ve tartışma başladıktan sonra maktullere yönelik ortak hareket ettikleri belirtilen sanıkların üzerlerinde bulunan silahları çıkartarak katılana ve maktullere doğru hedef gözeterek ateş ettikleri hususunun kriminal raporlara, katılan ...'ın beyanlarına ve özellikle sandık kurulu başkanı ve üyesi tanıkların beyanlarına dayandırılması, böylelikle sanıkların olay sırasında birbirlerine maddi-manevi destek olacak şekilde hareket ettiklerinin kabul edilmesi ve bu değerlendirme sırasında maddi olayın farklı ihtimallerle gerçekleşmesi halinde dahi sanıkların sorumluluklarının suça iştirak kapsamında olduğunun belirtilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde; İlk Derece Mahkemesinin kendi olay kabulü çerçevesinde sanıkların kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin gösterdiği gerekçelerin Anayasa’nın 141 ve CMK'nın 34, 230 ve 232. maddelerinde öngörülen şekilde yasal ve yeterli olduğu kabul edilmelidir.
    Çoğunluk görüşüne katılmayan Ceza Genel Kurulu Başkanı;
    Bir muhakemede, çözümü amaçlanan iki temel sorun vardır. Bunlar, maddi sorun ve hukuki sorundur. Maddi sorun, "olgusal dünya"ya; hukuki sorun, "normatif dünya"ya aittir. Mahkemede önce maddi sorun, sonra hukuki sorun çözülür. Maddi sorunun çözümü geçmişte yaşanmış bir olayın temsili, nasıl gerçekleştiğinin tespitidir. Bu çözüm de sadece hukukun izin verdiği yöntemlerle gerçekleşecektir. Maddi olayın gerçeğe uygun temsil edilebilmesi öncelikle, eksiksiz soruşturma yapılması ve toplanan tüm delil araçlarının doğru değerlendirilmesine bağlıdır. Hâkim; delil araçlarını, akıl yürütmek ve bu arada tecrübe kurallarına başvurmak suretiyle, vicdanına göre değerlendirecektir. Yine akıl yürüterek boşlukları dolduracaktır. Dolayısıyla vicdani kanaate sezgilerle değil akıl yoluyla ulaşılacaktır.
    Temyiz denetiminde, maddi olayın tespitinde ilk derece ve bölge adliye mahkemelerinin, sözlülük, doğrudan doğruyalık ve yüzyüzelik ilkeleri uyarınca elde edilen delilleri vicdani kanaatleri ile serbestçe takdir ederken, delillerle varılan sonucun hukuk kurallarına, akla, mantığa, genel hayat tecrübelerine ve bilimsel görüşlere uygun olup olmadığının tespiti bakımından somut dosya üzerinden görüşülüp incelenebileceği gibi maddi sorunla ilgili vaka değerlendirmelerindeki hukuka aykırılıkları da gerekçe üzerinden denetlenebilecektir.
    Mahkemelerin tüm kararlarının gerekçeli olması Anayasanın 141/3 ve CMK'nın 34, 230 maddeleri gereğince zorunludur. Gerekçe; hükmün sonuç bölümünün mantıksal dayanağıdır. Gerekçe, hükmün denetlenmesini, keyfiliğin önlenmesini, hakim ve mahkemenin daha özenli davranmasını, tarafların ve kamuoyunun tatmin olmasını sağlar. Hükmün inandırıcılığı gerekçeyle ölçülür. Hükmü meşrulaştıran gerekçedir. Gerekçenin dosyadaki delillere ve olgulara dayanması gerekir. Soyut gerekçe yasal gerekçe değildir. (Ceza Genel kurulu 07.02.2012 tarih, 2012/8-273 Esas, 2012/19 Karar sayılı ilamı).
    Ceza Genel Kurulu kararın gerekçesinde yer alması gereken unsurları "yargılamayı gerçekleştiren ve yargılananlarla ilgili bilgileri, iddiayı, savunmayı, kabul edilen ve reddedilen delilleri, bunların tartışılmasını, gerekçeyi ve hükmü içermektedir. Olay ile suçun işlenmesindeki özellikler ve suçun ne şekilde işlendiğinin açıklandığı bölüme "sorun", mevcut delilleri ve delillerin irdelenmesini, delillerle sonuç arasındaki bağın, diğer bir söylemle neden bu sonuca varıldığının anlatıldığını ve hukukun nitelendirmelerinin yapıldığı bölüme "gerekçe", CMK'nın 232/6 maddesi uyarınca, verilen kararın ne olduğunun uygulanan yasa maddelerinin verilen ceza miktarının kanun yollarına başvurma ve tazminat istemi olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsı süresi ve merciinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıkça gösterildiği hüküm kısmı da "sonuç" bölümüdür. Böylece olaydan hüküm verilmesine kadar geçen aşama kararda özetlenmekte, gerekçesi açıklanmak suretiyle sonuca varılmaktadır" şeklinde açıklamıştır.
    Bu açıklamalar ışığında; yargılama safahatında usul kurallarına riayet, tüm delillerin toplanması ve huzurda tartışılması, silahların eşitliği çerçevesinde savunmaya yeterince olanak sağlanması, adil ve hakkaniyete uygun bir yargılama neticesinde, maddi olayın belirlenmesinde oluşan şüphelerin yenilerek sanığın suçluluğuna ulaştıran vicdani kanaatin; akıl, mantık ve genel hayat deyimi kurallarına uygun şekilde varılıp varılmadığı gerekçe üzerinden denetlenebilmektedir.
    Somut olayda, İlk Derece Mahkemesi "... ve ... oğlu ... ile maktuller arasında oy kullanma meselesinden dolayı tartışma başladığı, diğer sanıkların bu tartışmaya katıldıkları, tartışmanın uzadığı, sanıkların olay yerine birlikte gelmeleri, akraba olmaları ve tartışma başladıktan sonra maktuller üzerinde ortak hakimiyet kurduklarının anlaşıldığı, daha sonra sanıkların üzerilerindeki silahları çıkartarak ateş ettikleri, dosya kapsamında bulunan kriminal rapordan anlaşılacağı üzere iki ayrı silahtan çıkan mermi ve boş kovanların olay yerinde bulunduğu, katılan ...'ın tüm sanıkların ateş ettiğini belirttiği, sanıkların üzerinde ve bindikleri otomobilde atış artıklarının tespit edildiği." şeklinde kabule vardıktan sonra, bu kabulü değiştirerek; "sanıkların tamamının ateş etmedikleri düşünülse bile, tartışma sırasında birbirine destek olacak şekilde birlikte hareket ederek ateş eden sanıklar ile, diğerlerinin ölenler üzerinde ortak hakimiyet kurduklarının sabit olduğu, olay yerine silahla gelmelerinin, olay öncesi, sırası ve sonrası davranışları ile fikir ve eylem birliğinde oldukları, fiile direk iştiraki bulunmadığı halde olay yerinde, olayın gidişatını ve gerçekleşeceğini bilerek veya olay başladıktan sonra diğer failleri engellemeden, olayın gerçekleşmesinde diğer faillere manevi destek olan, olay yerinde bulunarak diğer faillerin suç işleme kanaatlerini güçlendiren sanıkların da birlikte ortak irade ve işbirliği içinde ortak hakimiyet kurmak sebebiyle hareket ettikleri ve TCK'nın 37. maddesi kapsamında suça iştirak ettikleri" gerekçesine dayalı olarak hükmü kurmuştur.
    Görüldüğü üzere, maddi olayın oluşuna dair iki farklı kabul söz konusudur. Olay ve olguların tespitinde şüpheden sanık yararlanır ilkesi evrensel bir kuraldır. Maddi olayın tespitinde hukuka uygun delillerle boşluklar doldurulamıyor ise, savunmanın aksi ispat edilemiyorsa şüpheden sanık yararlandırılarak oluşa ilişkin vicdani kanaate sezgilerle değil akıl ile erişilmelidir. Zira vicdani kanaat Anayasa, yasalara ve hukuka uygun olarak tecelli eder (Anayasa 138/1md).
    Yargıtay temyiz denetiminde ancak belli koşullarda maddi olayı denetleyebilmekle birlikte, asıl denetim kararın hukuki yönüne ilişkin olacaktır. Hukuki denetimin isabetli şekilde yapılabilmesi maddi olayın doğru tespit edilmesine bağlıdır. Zira hem maddi hem de hukuki denetim kararın gerekçesi üzerinden yapılacaktır. Mahkeme birbirleriyle çelişen iki ayrı kabule varması halinde hukuki denetim yapmanın olanağını ortadan kaldıracaktır. Maddi olayın kabulündeki çelişki CMK 289/1-g maddesi gereğince mutlak bozma nedenleri arasında sayılmıştır. Mahkeme maddi vakanın oluşunu sanıkların eylemdeki konumlarını suçun icrasına ne şekilde katkı sağladıklarını belirledikten sonra uygulanacak yasal hükümleri tespit edip cezayı da şahsileştirmek suretiyle uygulama yapmaları gereklidir. Ancak bu aşamadan sonra karar üzerinde temyiz denetimi yapılabileceğinden sayın çoğunluğun gerekçenin yeterli olduğuna ilişkin görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Genel Kurulun çoğunluk görüşü ile maddi olayın tespitine dair gerekçenin yeterli olduğu sonucuna varıldığı için azınlıkta kalmış olmamıza rağmen Kurulca çözümlenmesi gereken diğer uyuşmazlıklarda da görüş bildirmek gerekmiştir.
    Altı Ceza Genel Kurulu Üyesi ise; "Sanıkların kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin gösterdiği gerekçelerin Anayasa’nın 141 ve CMK'nın 34, 230 ve 232. maddelerinde öngörülen şekilde yasal ve yeterli olmadığı",
    Düşünceleriyle karşı oy kullanmışlardır.
    2- Sanık ...'ün mahkûmiyetine ilişkin yeterli delil bulunup bulunmadığı;
    Amacı, somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak, suçu işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden biri de, öğreti ve uygulamada; "suçsuzluk" ya da "masumiyet karinesi" olarak adlandırılan kuralın bir uzantısı olan ve Latincede; "in dubio pro reo" olarak ifade edilen "şüpheden sanık yararlanır" ilkesidir. Bu ilkenin özü, ceza davasında sanığın mahkûmiyetine karar verilebilmesi bakımından gözönünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık yararına değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmişse sanık tarafından işlenip işlenmediği veya gerçekleştirilme biçimi konusunda bir şüphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasına karar verilebilmesinin temel şartı, suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikle ispat edilebilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkûmiyeti; herhangi bir ihtimale değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Bu ispat, toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp diğer kısmı gözardı edilerek ulaşılan kanaate değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalı ve hiçbir şüphe veya başka türlü oluşa imkân vermeyecek açıklıkta olmalıdır. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir.
    Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
    Olayın hemen ardından katılan ve tanık anlatımları esas alınarak Kollukça tanzim edilen tutanak içeriğinde olay yerinde diğer sanıklarla birlikte olduğunun belirtilmesi, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 sayılı uzmanlık raporunda sanığa ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edilmesi, katılan ...’ın yargılama evresinde sanık ...’in de diğer sanıklarla birlikte olay yerinde olduğunu ve elinde silah bulunduğunu belirtmesi, tanık ...’ün yargılama evresinde ve tanık ...’ın kollukta sanık ...’i de olay esnasında diğer sanıkların yanında gördüğünü ifade etmeleri, tanıklar ... ve ...’in Cumhuriyet savcılığında vermiş oldukları ifadelerinde; tanık ...nin eşi ile birlikte oy kullanmasında sakınca olmadığını söyleyenler arasında sanık ...’in de bulunduğunu ve bunun hemen sonrasında olayların meydana geldiğini belirtmeleri hususları birlikte değerlendirildiğinde;
    Her ne kadar sanıklar ve bir kısım tanıklarca sanık ...’in olayların gerçekleştiği sırada ... ilçe merkezinde olduğu ileri sürülmüş ise de adı geçen sanığın diğer sanıklarla birlikte olay yerinde bulunduğunun ve maktullerin öldürülmesiyle sonuçlanan olaya katıldığının sabit olduğu kabul edilmelidir.
    Çoğunluk görüşüne katılmayan Ceza Genel Kurulu Başkanı;
    Maddi vakıanın oluşunda gerekçenin yeterli olduğuna oyçokluğu ile karar verilmiş olmakla, işin esası hakkında görüş bildirmenin zorunluluğu karşısında;
    Sanık ... tüm aşamalarda eylem sırasında olay yerinde bulunmadığını savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince sanığın eylem sırasında olay yerinde bulunduğu ve suça iştirak ettiği kabul edilirken, Jandarma görevlilerinin tanzim ettiği 31.03.2019 tarihli tutanak, katılan ... ve görgü tanıkları ..., ... ve ...'ın beyanları ile sanıkların üzerindeki atış artıkları hükme esas alınmıştır.
    Kolluk görevlisi olarak olay yerine intikal eden jandarmanın görevi; kendisi ve olay yerindeki kişiler yönünden gerekli güvenlik tedbirlerini aldıktan sonra, delillerin kaybolmasını önlemek için tedbir alarak, olay mahallinde kaybolması muhtemel olan delilleri toplayıp muhafaza altına almak görgü tanıkları varsa isimlerini belirlemek ve derhal Cumhuriyet savcısını olaydan haberdar etmektir. Olayın ne şekilde oluştuğuna ilişkin karar vermek yargı mercilerinin görevi olduğun dikkate alınmadan, oluşa ilişkin tutanak düzenlenmesi;
    Maktul ...'ın babası olan katılan ...; tüm sanıkların maktullere ateş ettiğine ilişkin beyanı olay yerinde elde edilen maddi delillerle çelişki içermektedir. Zira olay yerine kısa sürede intikal eden kolluk görevlileri, silahlara ait boş kovan, mermi çekirdeği ve nüve parçalarını muhafaza altına almış, yapılan kriminal incelemede iki ayrı silaha ait olduğu tespit edilmiştir;
    Tanıklar olaya ilişkin gördükleri ve duydukları hususlarda beyanda bulunurlar. Tanıklık yaptıkları olayı mahkemede anlattıktan sonra eğer, önceki ifadelerle arasında çelişki varsa CMK'nın 212/1-2 maddesi gereğince önceki beyanlar okunarak çelişkinin nedeni öğrenilip giderilmeye çalışılır şeklindeki emredici hükme rağmen, tanıkların beyanları alınmadan önceki ifadelerinin doğruluğunun sorularak tutanağa geçirilmesi;
    Tanıklar ... ve ...'nın, sanık ...'i tanımadıkları halde sosyal medyadan temin edilen fotoğraftan 2559 sayılı Polis ve kanununu ek 6. maddesine aykırı şekilde teşhis işlemi yaptırılarak, tanıyormuş gibi ifadenin tutanağa geçirilmesi, duruşma aşamasında .'nın "o gün o kişilerin olay anında orada olduklarından emin olmasam da, o gün orada olduklarından eminim." şeklinde ifadede bulunduğu halde, sanık ...'in tereddütsüz şekilde olay yerinde bulunduğu yönünde beyanın ettiğinin kabul edilmesi,
    Yargılama sırasında elde edilen delillerle olaylar tam olarak aydınlatılamamış ise kovuşturmanın genişletilmesi ve olayı aydınlatacak delillerin toplanması gereklidir. Delil araçlarından birisi de keşif delilidir. Olay mahalinin mahkeme heyetince görülmesi hadisenin aydınlatılmasında önemli fonksiyon icra edebilir. Somut olayda; Mahkemece; ... İlçesi ile ... Köyü arasındaki mesafenin 40 km olduğu, araçla 1 veya 1,5 saat süreceği kabulüne ulaşıldığı halde, İnternet aracılığıyla erişilen bilgiye göre mesafenin 23 km olduğu ve araçla 40 dk.lık zaman diliminde gidilebildiğinin tespit edildiği, gerçek durumun keşif veya diğer delillerle aydınlatılabileceği halde bu gerekliliğe tevessül edilmediği;
    Sanığın adına kayıtlı bulunmayan ancak sanığın kullandığını savunduğu hattın sim kartı olay öncesi ve sonrası sanığa ait olan IPhone 8 Plus marka ve model telefon makinesinde kullanılmış olması ve resmi mercilere bu numarayı bildirmiş olmasına rağmen, Sanık ...'in olay öncesinde cep telefonunu bir başka şahıs vasıtasıyla göndermiş olabileceği şeklinde hiçbir delile dayanmayan bir kabule varılmış olması;
    Mobese kamera saatiyle gerçek saatin farklı zamanları gösterdiğine ilişkin kesin tespite varılmamış olmasına rağmen hükme esas alınması;
    Atış artığı olarak ifade edilen antimon, üzerine atış artığı bulunan kişiyle temas edilmesi halinde kolaylıkla bulaşabileceği bilindiği halde; bu delilin diğer delilere üstün tutulmasının gerekçesinin açıklanmaması; bu şekilde şüphenin yenilememiş olması, halbuki ceza mahkumiyeti, toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp, diğer kısmı göz ardı edilerek ulaşılan kanaate veya herhangi bir ihtimale değil kesin ve açık bir ispata dayanmalı, bu ispat, hiçbir şüpheye ya da başka türlü oluşa imkan vermemelidir. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza muhakemesinin önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir. Bu ilkeler ışığında sanığın mahkumiyeti için yeterli delil bulunmadığından sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Beş Ceza Genel Kurulu Üyesi ise; "Sanık ...'ün mahkûmiyetine ilişkin yeterli delil bulunmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerektiği",
    Düşünceleriyle karşı oy kullanmışlardır.
    3- Sanık ...'ün (... oğlu) mahkûmiyetine ilişkin yeterli delil bulunup bulunmadığı;
    Olayın hemen ardından katılan ve tanık anlatımları esas alınarak Kollukça tanzim edilen tutanak içeriğinde olay yerinde diğer sanıklarla birlikte olduğunun belirtilmesi, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 sayılı uzmanlık raporunda sanığa ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edilmesi, katılan ...’ın yargılama evresinde sanık ...’in de (... oğlu) diğer sanıklarla birlikte olay yerinde olduğunu ve elinde silah bulunduğunu belirtmesi, tanıklar ...ve ...’ın aşamalarda sanık ...’nin torunu olan sanık ...’in bir elinde silah diğer elinde ise siyah renkli ... olduğunu beyan etmeleri, tanıklar ... ve ...’ın; sanığın diğer sanıklarla birlikte olayın gerçekleştiği okulun yaklaşık 20 metre aşağısında bulunan park halindeki siyah renkli bir araca binerek olay yerinden ayrıldığını belirtmeleri, tanık ...’in yargılama evresinde ... oğlu...’in de tartışma sırasında olay yerinde bulunduğunu ifade etmesi, tanık ...’in yargılama evresindeki ifadesinde sanık ...’nin torunu olan...’in olayın hemen ardından okuldan dışarı çıktığına yer vermesi, tanık ... ve inceleme dışı sanık ...’nın aşamalarda sanık ...’in (... oğlu) olay yerinde bulunduğunu ve olayın hemen ardından diğer sanıklarla birlikte yaya olarak okuldan kaçtığını anlatmaları ve sanık ...’in (... oğlu) aşamalarda yeğeni olan sanık ...’in de kendileriyle birlikte olay yerinde bulunduğunu ifade etmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanık ...’in (... oğlu) de diğer sanıklarla birlikte olay yerinde bulunduğunun ve maktullerin öldürülmesi olayına katıldığının sabit olduğu kabul edilmelidir.
    4- Sanık ...'ün (... oğlu) atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiği;
    TCK’nın “Kasten öldürme” başlığı altında düzenlenen 81. maddesinde;
    "Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.”,
    “Nitelikli haller” başlıklı 82. maddesinde ise;
    "1) Kasten öldürme suçunun;
    ...
    g) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,
    ...
    İşlenmesi halinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır” şeklinde düzenlenmiştir.
    TCK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine ilişkin madde gerekçesinde;
    "(g) bendinde, suçun kamu görevlisine karşı ve görevini yerine getirmesi dolayısıyla işlenmesi, bu suçun nitelikli hâli olarak kabul edilmiştir. Suçun salt kamu görevlisine karşı işlenmesi yeterli değildir; mağdurun, görevinin gereklerine uygun davranılması dolayısıyla öldürülmesi gerekir. Hatta, kamu görevliliği sıfatı sona ermiş olsa bile, kişinin kamu görevinin gereklerine uygun davranması dolayısıyla öldürülmesi hâlinde de bu nitelikli unsur oluşacaktır." açıklamalarına yer verilmiştir.
    Bu aşamada "faillik" ve "şeriklik" kavramları üzerinde de durulması gerekmektedir.
    TCK’da suça iştirakte, faillik ve şeriklik ayrımı öngörülmüş, azmettirme ve yardım etme şeriklik kavramı içinde değerlendirilmiştir.
    Kanun’un 37. maddesindeki;
    "(1) Suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur.
    (2) Suçun işlenmesinde bir başkasını ... olarak kullanan kişi de fail olarak sorumlu tutulur. Kusur yeteneği olmayanları suçun işlenmesinde ... olarak kullanan kişinin cezası,...te birden yarısına kadar artırılır" şeklindeki hüküm ile maddenin birinci fıkrasında müşterek faillik, ikinci fıkrasında ise dolaylı faillik düzenlenmiştir.
    Kanun’da suç olarak tanımlanan fiilin, birden fazla suç ortağı tarafından iştirak hâlinde gerçekleştirilmesi durumunda TCK’nın 37/1. maddesinde düzenlenen müşterek faillik söz konusu olacaktır.
    Öğretideki görüşler de dikkate alındığında müşterek faillik için iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir:
    1- Failler arasında birlikte suç işleme kararı bulunmalıdır.
    2- Suçun işlenişi üzerinde birlikte hâkimiyet kurulmalıdır.
    Müşterek faillikte, birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde ortak hâkimiyet kurulduğu için her bir suç ortağı “fail” konumundadır. Fiil üzerinde ortak hâkimiyetin kurulup kurulmadığının belirlenmesinde suç ortaklarının suçun icrasında üstlendikleri rolleri ve katkılarının taşıdığı önem göz önünde bulundurulmalıdır.
    "Yardım etme" ise 5237 sayılı TCK'nın 39. maddesinde;
    "(1) Suçun işlenmesine yardım eden kişiye, işlenen suçun ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirmesi hâlinde, onbeş yıldan yirmi yıla; müebbet hapis cezasını gerektirmesi hâlinde, on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde cezanın yarısı indirilir. Ancak, bu durumda verilecek ceza sekiz yılı geçemez.
    (2) Aşağıdaki hâllerde kişi işlenen suçtan dolayı yardım eden sıfatıyla sorumlu olur:
    a) Suç işlemeye teşvik etmek veya suç işleme kararını kuvvetlendirmek veya fiilin işlenmesinden sonra yardımda bulunacağını vaat etmek.
    b) Suçun nasıl işleneceği hususunda yol göstermek veya fiilin işlenmesinde kullanılan araçları sağlamak.
    c) Suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak" şeklinde,
    "Bağlılık kuralı" da aynı Kanun'un 40. maddesinde;
    "(1) Suça iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığı yeterlidir. Suçun işlenişine iştirak eden her kişi, diğerinin cezalandırılmasını önleyen kişisel nedenler göz önünde bulundurulmaksızın kendi kusurlu fiiline göre cezalandırılır.
    (2) Özgü suçlarda, ancak özel faillik niteliğini taşıyan kişi fail olabilir. Bu suçların işlenişine iştirak eden diğer kişiler ise azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulur.
    (3) Suça iştirakten dolayı sorumlu tutulabilmek için ilgili suçun en azından teşebbüs aşamasına varmış olması gerekir" biçiminde düzenlenmiştir.
    Suçun icrasına iştirak etmekle birlikte, işlenişine bulunduğu katkının niteliği gereği kanuni tanımdaki fiili gerçekleştirmeyen diğer suç ortaklarına “şerik” denilmekte olup, 5237 sayılı TCK’da şeriklik, azmettirme ve yardım etme olarak iki farklı şekilde düzenlenmiştir. Buna göre, kanuni tanımdaki fiili gerçekleştirmeyen veya özel faillik vasfını taşımadığı için fail olamayan bir suç ortağı, gerçekleşen fiilden 5237 sayılı Kanun’un 40. maddesinde düzenlenen bağlılık kuralı uyarınca sorumlu olmaktadır.
    TCK’nın 39/2. maddesindeki düzenlemeye göre, yardım etme; maddi yardım ve manevi yardım olarak ikiye ayrılmaktadır.
    1- Bir suçun işlenmesine maddi yardımda bulunma çok çeşitli şekillerde ortaya çıkmakla birlikte anılan maddede maddi yardım;
    a) Suçun işlenmesinde kullanılan araçları temin etmek,
    b) Suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında maddi yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak,
    Olarak sayılmıştır.
    2- Manevi yardım ise;
    a) Suç işlemeye teşvik etmek,
    b) Suç işleme kararını kuvvetlendirmek,
    c) Suçun işlenmesinden sonra yardımda bulunmayı vaad etmek,
    d) Suçun nasıl işleneceği konusunda yol göstermek,
    Şeklinde belirtilmiştir.
    Kişinin eyleminin, bir suça katılma aşamasına ulaşıp ulaşmadığı, ulaşmışsa da suça katılma düzeyinin belirlenmesi için, eylemin bir aşamasındaki durumun değil, eylemin yapılması için verilen kararın, bu kararın icra ediliş biçiminin, olay öncesi, sırası ve sonraki davranışların da dikkate alınıp tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Zira "yardım etme"yi müşterek faillikten ayıran en önemli unsur, kişinin suçun işlenişi sırasında fiil üzerinde ortak hâkimiyetinin bulunmamasıdır.
    Uyuşmazlık konusunun isabetli bir şekilde çözümlenebilmesi için müşterek faillik için gereken şartlardan birisi olan "suçun işlenişi üzerinde birlikte hâkimiyet kurma" unsurunun ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesinde fayda bulunmaktadır.
    Bu konuda doktrinde;
    İzzet Özgenç; “Müşterek failler, suçun işlenişine bulundukları iştirak katkılarıyla suçun kanuni tarifinde yer alan objektif, maddi unsurların hepsini yalnız başına gerçekleştirmek zorunda değildirler; fakat, aralarındaki işbölümü gereğinde, bu maddi unsurlardan bir kısmını gerçekleştirmekle de fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurabilirler. Meselâ bir banka soygunu sırasında suç ortaklarından biri silahıyla bankadakileri etkisiz hale getirirken, diğeri kasadaki paraları alır. Bu gibi olayda her iki suç ortağının suçun işlenişine bulundukları katkılar, söz konusu suçun icrası açısından birbirlerini tamamlayıcı niteliktedir. Dolayısıyla, her iki suç ortağı, suçun icrası üzerinde müşterek bir hakimiyet kurmaktadır.
    Müşterek hakimiyetin kurulup kurulmadığının tayininde suç ortaklarının suçun icrasındaki rol dağılımları ve suçun işlenişine bulunulan katkının arzettiği önem, zaruret, gözönünde bulundurulacaktır. Öyle ki, fiilin icrası veya akim kalması müşterek faillerden her birinin elinde bulunmaktadır. Müşterek failin suçun icrasına bulunduğu katkının arzettiği bu zaruret nedeniyle; burada, fonksiyonel, müessir fiil hakimiyeti, bir başka ifadeyle, icrai faaliyette bulunmayı gerekli kılan fiil hakimiyeti kavramı kullanılmaktadır.
    Buna göre, suçun icrasına bulunan katkı, suçun başarıyla işlenmesi açısından zorunluluk arzediyorsa, bu suç ortağı müşterek faildir. Öyle ki, suçun işlenişine bulunan her bir müşterek katkı, fiilin başarıyla tamamlanması açısından gereklilik arzettiği gibi; bu müşterek katkılardan herhangi birinden vazgeçilmesi, fiili gerçekleşmeme, akim kalma tehlikesine maruz bırakır.
    ...
    Müşterek faiilik, her zaman, yukarıdaki banka soygunu örneğinde olduğu gibi, suç ortaklarının iştirak katkılarının karşılıklı olarak birbirlerini tamamladığı klasik şekliyle karşımıza çıkmamaktadır. Bazı hallerde, müşterek faillerden her biri suçun kanunî tarifindeki bütün unsurları tek başına gerçekleştirmeye gayret etmek üzere, bir müşterek anlaşmaya varılır. Böyle bir durumda müşterek hareket etmenin amacı, fiilin akim kalma ihtimalini mümkün olduğunca az indirmektir. Fakat, bu demek değildir ki, böyle bir ihtimalde her bir suç ortağının suçun işlenişine bulunduğu katkı bizatihî önemsizdir. Aksine, suçun icraî hareketlerini gerçekleştirecek suç ortağı sayısının artırılması suretiyle, suç planının başarıya ulaşması ihtimalinin mümkün olduğunca artırılması, sağlama alınması amaçlanmaktadır." (Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 8. Bası, Seçkin Yayınları, ..., 2019, s. 534-539.),
    ... Koca-İlhan Üzülmez; “Bir suçun işlenişine olan katkı haricen sadece yardım etme şeklindeki fiil olarak gözükebilir. Bu harici görüntüye rağmen, eğer somut olayda suçun icrasına bulunan bu katkı suçun başarıyla işlenmesi açısından zorunluluk arz ediyorsa, yani bu katkı suçun icrası bakımından önemli ise bu suç ortağı müşterek fail sayılacaktır. Suçun işlenişine olan katkının önemi olay anına göre belirlenmelidir. Sonradan yapılan bir değerlendirmeyle önemsiz görülen bir katkı, olay anına göre yapılacak değerlendirmeye önemli bir fonksiyon icra etmiş olabilir." (Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler, 8. Bası, Seçkin Yayınları, ..., 2015, s. 430-431.),
    Emin Artuk-... Gökcen; “Fiilin üzerinde müşterek hâkimiyet kurulduğundan, suçu işleyen kişiler fail statüsündedir. Müşterek faillikte, failler sorumluluklarını doğrudan kendi fiillerinden almaktadır. İşlenen haksızlıkla doğrudan temas halinde olan müşterek faillerin sorumlu tutulabilmeleri için bağlılık kuralına ihtiyaç yoktur. Bu bakımdan müşterek faillikte sorumluluk, bağlılık kuralına dayanmaz.
    Fiil üzerinde müşterek hâkimiyetin kurulup kurulmadığının tayininde, suça katılan kişilerin suçun icrasında üstlendikleri roller ve suçun icrasına bulundukları katkının gösterdiği önem ve zaruret göz önünde bulundurulmalıdır.
    Müşterek faillikte, kişiler aralarında ... bölümü yapmış olduklarından, müştereken gerçekleştirmiş oldukları fiilin tümünden sorumlu tutulurlar. Her müşterek fail suçun icrasına ilişkin müessir, fonksiyonel bir katkıda bulunmaktadır. Bu katkı suç planının başarıya ulaşması açısından çok önemlidir ve bu sebeple fiil üzerinde hâkimiyetin esasını teşkil etmektedir." (Ceza Hukuku Genel Hükümler, 13. Bası, ... Yayınevi, ..., 2019, s. 733-734.),
    Şeklinde görüşler ileri sürmüşlerdir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunca 18.04.2017 tarih ve 284-238 sayı ile; hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan verilen mahkûmiyet hükmü kesinleşen diğer sanık ile yağma suçunun işlenmesini kolaylaştırmak için öldürme suçunu işleme yönünde ortak karar alan ve olay anında diğer sanığın yanına yer alıp gerektiğinde olaya müdahale edebilecek konumda olan sanığın TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında müşterek fail olarak sorumlu olduğuna karar verilmiş, benzer şekildeki 31.01.2017 tarihli ve 840-35 sayılı kararda ise; husumetli oldukları katılanın ceza infaz kurumundan tahliye edildiğini öğrendikten sonra katılanın kaldığı yeri araştırıp bulan sanıkların, katılanın güzergâhı üzerinde pusu kurup katılanın aracını görünce de tüm sanıkların harekete geçerek araca doğru koştuktan sonra içlerinden birinin av tüfeğiyle ateş ettiği olayda suçun planlanması aşamasından neticenin gerçekleşmesi aşamasına kadar birlikte hareket eden diğer sanıkların, bizzat ateş eden sanığın eylemine TCK’nın 37. maddesi kapsamında müşterek fail olarak katıldıkları kabul edilmiştir. Görüldüğü üzere Ceza Genel Kurulunca benzer mahiyetteki olaylarda istikrarlı bir şekilde, öldürme eylemini bizzat gerçekleştiren sanığın yanında yer alıp gerektiğinde sanığın yerine geçebilecek durumda olan diğer sanıkların TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında müşterek fail olarak sorumlu tutulmaları gerektiğine karar verilmiştir.
    Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
    Olayın hemen ardından katılan ve tanık anlatımları esas alınarak Kollukça tanzim edilen tutanak içeriğinde olay yerinde diğer sanıklarla birlikte olduğunun belirtilmesi, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 sayılı uzmanlık raporunda sanığa ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edilmesi, katılan ...’ın aşamalarda sanığın elinde bulunan silahla hedef gözeterek maktul ...’a doğru ateş ettiğini gördüğünü belirtmesi, tanık ...’ın; kollukta olay günü sanık ... ile oğlu olan...’in bulundukları yere geldiklerini, pantolon paçalarının ve ayakkabılarının çamurlu olduğunu, sanık ...’ye ne olduğunu sorduğunda adı geçenin “Aktaş’lardan iki kişiyi vurduk!” dediğini ifade etmesi, tanık ...’ın; olay sırasında ...’nin oğlu...’in maktul ...’ın üzerine yürüdüğünü ve maktul ...’a elindeki silahla ateş ettiğini gördüğünü, tanıklar ... ve ...’ın olay sırasında sanık ...’i (... oğlu) elinde demir tutarken gördüğünü ifade etmesi, tanıklar ... ve ...’in Cumhuriyet savcılığında vermiş oldukları ifadelerinde tanık ...nin eşi ile birlikte oy kullanmasında sakınca olmadığını söyleyenler arasında sanık ...’in (... oğlu) de bulunduğunu ve bunun hemen sonrasında olayların meydana geldiğini, olay sırasında sanık ...’in (... oğlu) diğer sanıklarla birlikte maktul ...’ın üzerine yürüdüğünü ve maktule demir çubukla vurulduğunu gördüklerini beyan etmeleri, tanıklar ... ve ...’in aşamalarda sanık ...’in (... oğlu) sobanın yanındaki demir çubukla maktul ...’ın kafasına vurduğunu gördüğünü anlatmaları ve sanık ...’in (... oğlu) olay sırasında sanık ...’in (... oğlu) elinde demir bir profil olduğunu gördüğünü savunması hep birlikte değerlendirildiğinde; sanığın diğer sanık ... ile birlikte aldığı suç işleme kararı çerçevesinde eylem üzerinde hâkimiyet kurarak maktullerin kasten öldürülmesi suçuna TCK'nın 37. maddesi kapsamında müşterek fail olarak katıldığı kabul edilmelidir.
    5- Sanık ...'ün atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiği;
    Olayın hemen ardından katılan ve tanık anlatımları esas alınarak Kollukça tanzim edilen tutanak içeriğinde olay yerinde diğer sanıklarla birlikte olduğunun belirtilmesi, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 sayılı uzmanlık raporunda sanığa ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edilmesi, katılan ...’ın aşamalarda sanığın elinde bulunan silahla hedef gözeterek ateş ettiğini gördüğünü belirtmesi, tanık ...’ın; kollukta olay günü sanık ... ile oğlu olan...’in bulundukları yere geldiklerini, pantolon paçalarının ve ayakkabılarının çamurlu olduğunu, sanık ...’ye ne olduğunu sorduğunda adı geçenin “Aktaş’lardan iki kişiyi vurduk!” dediğini ifade etmesi, tanık ...’ın aşamalarda sanık ...’nin elindeki silahla ateş ettiğini gördüğünü açıklaması, tanıklar ... ve ...’in Cumhuriyet savcılığında vermiş oldukları ifadelerinde; tanık ...nin eşi ile birlikte oy kullanmasında sakınca olmadığını söyleyenler arasında sanık ...’nin de bulunduğuna ve bunun hemen sonrasında olayların meydana geldiğine, olay sırasında sanık ...’nin diğer sanıklarla birlikte maktul ...’ın üzerine yürüdüğüne yer vermeleri ile olay öncesinde maktüllerden ... Aktaş'a yönelik tehdit içerikli sözleri yanında Sülük ailesinin lideri konumundaki sanığın diğer sanıklar üzerindeki etkisi, otoritesi ve ağırlığının göz ardı edilemeyeceği, bu nedenle işlenmesine karar verilen fiili önleme veya icrasından vazgeçme noktasındaki tesiri hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın diğer sanık ... (... oğlu) ile birlikte aldığı suç işleme kararı çerçevesinde eylem üzerinde hâkimiyet kurarak maktullerin kasten öldürülmesi suçuna TCK'nın 37. maddesi kapsamında müşterek fail olarak katıldığı kabul edilmelidir.
    Çoğunluk görüşüne katılmayan Ceza Genel Kurulu Başkanı;
    Bir kişi tarafından işlenmesi mümkün olan bir suç birden fazla kişi tarafından işlenmesi halinde sorumluluk statüleri suça iştirak hükümlerine göre belirlenecektir. 765 sayılı TCK'da suça asli ve fer'i iştirak ayrımı yapılmakta iken 5237 sayılı TCK'da suça iştirak şekilleri faillik ve şeriklik olarak düzenlenmiştir. 765 sayılı TCK'nın 64/1. maddesinde suça asli iştiraki düzenlerken "fiili irtikap etmek" ve "doğrudan doğruya beraber işlemek" ifadelerine yer verilmiştir. "Fiili irtikap etmek" ancak suçun kanuni tarifine uygun bir şekilde gerçekleştirilmesi, yani, icrai hareketlerin yapılması halinde söz konusudur." (Dönmezer/Erman 2. Cilt no: 1287; Önder, Genel Hükümler 2 syf.503) "Fiili doğrudan doğruya beraber işleyen ifadesinden fiili icra eden kişi ile diğer şahsın bir işbirliği söz konusudur. Ve onun fiiliyle suçu meydana getiren icrai hareketlerinin aynı zamanda olması gerekmektedir." (Dönmezer/Erman 2. Cilt no: 1288; Önder, Genel Hükümler 2 syf. 504).
    Yeni TCK'ya ilişkin hükumet tasarısında "fiili irtikap edenler" ve "doğrudan doğruya beraber işlemiş olanlar" ayrımı terk edilmişti. Bu ayrımın yerine genel olarak "fiili birlikte icra edenler" ifadesi kullanılmıştı. (Özgenç. TCK, Gazi Şehri. 3. baskı syf. 489).
    Müşterek faillik yeni TCK'nın 37. maddesinin 1. fıkrasında "suçun kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerden her biri, fail olarak sorumlu olur." şeklinde düzenlenmiştir. Müşterek faillikte birlikte suç işleme kararının yanı sıra, fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurulduğu için her bir suç ortağı fail statüsündedir. Müşterek faillik, suçun icrai hareketlerinin birlikte gerçekleştirilmesidir. Madde gerekçesinde "...Asli iştirak feri iştirak ayrımının en önemli sakıncası, kişinin suçun işlenişine katkısının gerçekleştirilen suçun bütünlüğü içerisinde değil, ondan bağımsız olarak ele alınmasıdır. Örneğin bir ... yerinde işlenen silahlı yağma suçunda, dışarıda gözcülük yapan kişinin fiilinin yağma suçunun bütününden bağımsız olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle gözcülük yapan uygulamada bazen asli fail bazen de fer'i fail olarak sorumlu tutulmaktadır. Bu sistemde suçun işlenişine iştirak eden kişilerin çoğu zaman asli fail olarak mı, yoksa fer'i fail olarak mı sorumluluğu gerektiği duraksamaya yer vermeyecek bir biçimde saptanamamaktadır. Halbuki örnek olayda gözcülük yapma fiilinin diğer kişilerle birlikte işlenen yağma suçunun gerçekleşmesine olan etkisi bir bütün olarak değerlendirildiğinde diğer suç ortaklarıyla suçun işlenişi üzerinde ortak hakimiyet kurulduğu sonucuna ulaşılırsa fail olarak sorumlu tutulması gereklidir...
    Hükumet Tasarısında da benimsenen “asli iştirak”, “fer’i iştirak” ayırımının adil ve eşit olmayan bir cezalandırmayı sonuçlaması ve uygulamada zorluk ve duraksamalara neden olması dolayısıyla, bu ayrımı esas alan düzenleme tasarıdan çıkarılmıştır. Yeni yapılan düzenlemeyle, iştirak şekilleri, fiilin işlenişi üzerinde kurulan hakimiyet ölçü alınarak belirlenecektir. Bu sistemde birer sorumluk statüsü olarak öngörülen iştirak şekilleri ise, faillik, azmettirme ve yardım etmeden ibarettir.
    Yeniden düzenlenen maddenin birinci fıkrasına göre suçun kanuni tanımında öngörülen fiili gerçekleştirilen kişi fail olup; suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi durumunda, bu kişilerin her biri müşterek fail olarak sorumlu tutulacaklardır.
    Müşterek faillikte, birlikte suç işleme kararının yanı sıra, fiil üzerinde ortak hâkimiyet kurulduğu için, her bir suç ortağı fail statüsündedir. Ortak hakimiyetin kurulup kurulmadığının saptanmasında suç ortaklarının suçun icrasındaki rolleri ve katkılarının taşıdığı önem göz önünde bulundurulur. Bu durumda, fiilin icrası veya sonuçsuz kalması ortak faillerden her birinin elinde bulunmaktadır. Örneğin suç ortaklarından birinin cebir veya tehdit kullanarak mağduru etkisiz hâle getirdiği, diğerinin de üzerindeki para ve sair kıymetli eşyayı aldığı yağma suçunda her iki suç ortağının suçun işlenişine yaptıkları katkı, suçun icrası açısından birbirini tamamlayıcı niteliktedir. Dolayısıyla, her iki suç ortağı, suçun işlenişi üzerinde ortak bir hakimiyet kurmaktadır.
    Suç ortaklarının iştirak katkılarının karşılıklı olarak birbirlerini tamamlamadığı durumlarda da müşterek faillik mümkündür. Bazı hallerde failler, her biri suçun kanuni tanımındaki bütün unsurları tek başına gerçekleştirmek üzere, bir anlaşmaya varabilir. Örneğin bir kişiyi öldürmek için aralarında anlaşmış olan beş kişi, amacın gerçekleşme ihtimalini daha da yükseltmek için, aynı anda mağdurun üzerine ateş ederler. Ateşlenen mermilerden bir kısmı mağdura isabet eder, bir kısmı ise etmez. Bu örnek olayda bütün suç ortakları ortak bir suç işleme kararına dayanarak birlikte hareket etmektedirler. Bu beş suç ortağının ateşlediği mermilerden sadece bir tanesinin mağdura isabet edip ölümüne neden olması halinde dahi, tamamlanmış kasten adam öldürme suçundan dolayı bu kişilerden her biri müşterek fail olarak sorumlu tutulacaktır.
    Müşterek faillik bakımından zorunlu diğer bir koşul, failler arasında birlikte suç işleme kararının varlığıdır. Belli bir hareketin icrasına ve neticenin meydana gelmesine ilişkin olan birlikte suç işleme kararı, kast kapsamında düşünülmelidir. Suç ortaklarının suçun işlenişine ilişkin kastlarının doğrudan veya olası kast gibi farklılık göstermesinin, müşterek fail olarak sorumlulukları üzerinde bir etkisi yoktur." şeklinde failliğin temel unsurları belirlenmiştir.
    Suça iştirak bakımından uygulama ve öğretideki görüşler incelendiğinde;
    Birlikte suç işleme kararına bağlı olarak, suçun icrai hareketlerinin birlikte gerçekleştirilmesi ve dolayısıyla, haksızlık teşkil eden fiilin icrası üzerinde müşterek hakimiyet kurulması halinde söz konusu olan iştirak şekline müşterek faillik demekteyiz. Müşterek faillikte birlikte suç işleme kararının yanı sıra, fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurulduğu için, her bir suç ortağı fail statüsündedir. (Özgenç, TCK, Gazi Şehri, Genel Hükümler, 3. baskı syf. 489).
    Müşterek hakimiyetin kurulup kurulmadığının tayininde suç ortaklarının suçun icrasındaki rol dağılımları ve suçun işlenişine bulunulan katkının arz ettiği önem, zaruret göz önünde bulundurulacaktır. Öyle ki fiilin icrası veya akim kalması müşterek faillerden her birinin elinde bulunmaktadır. (Maurach/Gössel/Zıpf II, syf.294/295; Roxın, Taterschaft, 280, atfen Özgenç age. syf. 491)
    Müşterek failin suçun icrasındaki bulunduğu katkının bu zaruret nedeniyle; burada fonksiyonel, müessir fiil hakimiyeti bir başka ifadeyle icrai faaliyette bulunmayı gerekli kılan fiil hakimiyeti kavramı kullanılmaktadır. (Kavramı ilk ihdas eden Roxin olmuştur. Ancak, bilahare doktrinde büyük ölçüde kabul görmüştür: Jescheck, Lb, 616; Stratenwerth, Allgemeiner Teil, kn. 823; Samson, sk(4), 25, kn. 43; Rudolphı, Bockelmann-F, 374; Bloy, 376; fonksiyonel fiil hakimiyeti kavramını eleştirmekle birlikte, muhtevada hemfikir olan, Herzberg, Taterschaft, 61., )
    Böylece, belli bir neticenin oluşumuna illi etkide bulunan herkes değil ancak kanunda tarif edilen muayyen haksızlığı gerçekleştiren suç ortağı, ortaklığı fail olabilecektir. Kanunda tarif edilen haksızlık birden fazla suç ortağı tarafından müştereken gerçekleştiriliyorsa, müşterek faillik bahis konusudur. Müşterek faillik için iki koşul zorunludur. Bunlar birlikte suç işleme kararının yanı sıra fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurulduğu için her bir suç ortağı fail statüsündedir. Müşterek faillik, suçun icrai hareketlerinin birlikte gerçekleştirilmesini ifade etmektedir. Birlikte suç işleme kararına bağlı olarak suçun icrasına ... bölümü çerçevesinde gerçekleştirmeye müşterek hakimiyeti gerekli kılmaktadır. Her müşterek fail suçun icrasına ilişkin müessir, fonksiyonel katkıda bulunmaktadır. Öyle ki; bu katkı suç planının başarıya ulaşması açısından önem arz etmektedir. Bu itibarla fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurulmasının esasını teşkil etmektedir. Fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurulup kurulmadığı tayininde suç ortaklarının suçun icrasındaki rol dağılımları ve suçun işlenişine bulunan katkının arz ettiği önem ve zaruret göz önünde bulundurulacaktır. Öyle ki fiilin icrası veya akim kalması müşterek faillerden her birinin elinde bulunmaktadır. (Maurach/Gössel/zıpf II, sh. 294/295; Roxın, Taterschaft, 280)
    Müşterek failin suçun icrasında bulunduğu katkının arz ettiği bu zaruret nedeniyle burada fonksiyonel müessir bir hakimiyeti, bir başka ifadeyle icrai faaliyette bulunmayı gerekli kılan fiili hakimiyet kavramı kullanılmaktadır.
    Buna göre suçun icrasına bulunulan katkı suçun başarıyla işlenmesi açısından zorunluluk arz ediyorsa bu suç ortağı müşterek faildir. Öyle ki suçun işlenişine bulunulan her bir müşterek katkı fiilin başarıyla tamamlanması açısından gereklilik arz ettiği gibi, bu müşterek katkılardan herhangi birinden vazgeçilmesi fiili gerçekleştirme ve fiili gerçekleştirmeme akim kalma tehlikesine maruz bırakır. (CGK 26.04.1982 tarih 6-114 Esas, 171 Karar)
    Suçun icrası açısından müstakil bir fonksiyonu olmayan bir katkıda bulunulması halinde müşterek hakimiyetten bahsedilemez. Müşterek faillik için suçun icrası aşamasında bulunulsa bile bir iştirak katkısı suçun işlenişi açısından bir önemi haiz olmalıdır; başka bir ifadeyle suç ortakları arasında ... bölümü gereğince suçun icrası üzerinde müessir fonksiyonel bir hakimiyet kurulmasını sağlayacak bir ağırlıkta olmalıdır. Bu itibarla örneğin sahte evrak tanzim eden kişiye mürekkep tedarik etmek bu suçun işlenişinde müşterek fail olmayı gerektirmez. (Roxin, Taterschaft, 284; aynı yazar, LK(10), 25, kn 108, 131, 132; jescheck, Lb, 616; Stratenwerth, allgemeiner Teil, kn. 824; Samson, sk(4), 25, kn. 47; Bloy, 369/370; Herzberg, Taterschaft, 69).
    Müşterek failler, suçun işlenişine bulundukları iştirak katkılarıyla suçun kanuni tarifinde yer alan objektif, maddi unsurların hepsini yalnız başına gerçekleştirmek zorunda değildirler; fakat aralarındaki ... bölümü gereğince, bu maddi unsurlardan bir kısmı gerçekleştirilmekle de fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurabilirler. Mesela bir banka soygunu sırasında suç ortaklarından biri silahıyla bankadakileri etkisiz hale getirirken, diğerleri kasadaki paraları alır. Bu gibi olayda her iki suç ortağının suçun işlenişine bulundukları katkılar, söz konusu suçun icrası açısından birbirlerini tamamlayıcı niteliktedir. Dolayısıyla her iki suç ortağı, suçun icrası üzerinde müşterek bir hakimiyet kurmaktadır. (Roxın , Taterschaft, 278; aynı yazar, LK (10), 25, kn. 108,)
    Müşterek faillik, her zaman yukarıdaki banka soygunu örneğinde olduğu gibi, suç ortaklığının iştirak katkılarının karşılıklı olarak birbirlerini tamamladığı klasik şekliyle karşımıza çıkmamaktadır. Bazı hallerde, müşterek faillerden her biri suçun kanuni tarifindeki bütün unsurları tek başına gerçekleştirmeye gayret etmek üzere, bir müşterek anlaşmaya varılır. Böyle bir durumda müşterek hareket etmenin amacı, fiilin akim kalma ihtimalinini mümkün olduğunca aza indirmektir. Fakat bu demek değildir ki böyle bir ihtimalde her bir suç ortağının suçun işlenişine bulunduğu katkı bizatihi önemsizdir. Aksine, suçun icrai hareketlerini gerçekleştirecek suç ortağı sayısının artırılması suretiyle, suç planının başarıya ulaşması ihtimalinin mümkün olduğunca artırılması, sağlama alınması amaçlanmaktadır. (Bloy, 372/373) Mesela bir kasten öldürme suçunu işlemek için aralarında anlaşmış olan 20 kişi amacın gerçekleşme ihtimalini daha da yükseltmek için aynı anda mağdur üzerine ateş ederler. Ateşlenen mermilerden bir kısmı mağdura isabet eder bir kısmı ise isabet etmez (Herzberg, Taterschaft, 56, atfen Özgenç, Age. s. 494)
    Bu durumda her bir suç ortağının suçun işlenişine bulundukları katkıların icra ettiği fonksiyon, suç planının başarıyla sonuçlanması ihtimalini arttırmak olduğu görülür. Her bir suç ortağının suçun işlenişine bulunduğu katkının eşdeğerde olduğu anlaşılır. Zaten bu nokta, müşterek faillik açısından aranan hususlardan birisidir. Neticenin gerçekleşmesi, iştirak statülerinin belirlenmesinde önemi haiz değildir. Örnek olayımızda müteadit suç ortağı suçun kanuni tarifindeki fiili bizzat gerçekleştirmeyi kararlaştırmakla ve müşterek hareket etmekle beraber, mermilerden bir kısmı mağdura isabet etmemiş olabilir. Böyle bir durumda mesele, bütün suç ortaklarının şüpheden sanık yararlanır (in dubio proro) prensibi gereğince adam öldürmeye teşebbüsten dolayı mı, yoksa tamamlanmış adam öldürme suçundan dolayı mı sorumlu tutulmaları gerektiğidir. Hemen ifade etmek gerekir ki, örnek olayımızda bütün suç ortakları müşterek suç işleme kararına istinaden hareket etmektedirler ve suçun icrai hareketlerini müştereken gerçekleştirmektedirler. Bu yirmi suç ortağının ateşlediği mermilerden sadece bir tanesinin hedefe isabet etmesinde dahi, bir tamamlanmış kasten öldürme suçunun mevcut olduğu fakat, bu suçun faili tek kişi olmayıp, yirmi kişiden müteşekkil bir grup olduğunu kabul etmek gerekecektir. (Bloy, 374, atfen Özgenç, Age. s. 494-495). Nasıl ki bir kişi mağduru öldürmek için yirmi el ateş edip de bunlardan sadece bir tanesinin hedefe isabet etmesi halinde hukuki anlamda hareket birliğinin mevcudiyeti nedeniyle, bu kişiyi tamamlanmış bir kasten öldürme suçundan ve on dokuz defa kasten öldürme suçuna teşebbüsten dolayı sorumlu tutmuyorsak; olayımızda da aynı düşünceden dolayı bütün suç ortaklarını bir tek tamamlanmış kasten öldürme suçundan dolayı sorumlu tutmak gerekecektir. (Özgenç, Age. s. 495)
    Müşterek hareket etmenin amacı fiilin akim kalma ihtimalini mümkün olduğunca aza indirmektir. (Bloy, atfen Özgenç, Age. s. 495).
    Hazırlık hareketleriyle suç teşkil eden fiil üzerinde hakimiyet kurulamaz. Müşterek faillik için aranan fiil hakimiyeti, kanunda tanımı yapılan muayyen fiil göz önünde bulundurulmalıdır. Bu itibarla, suçun işlenişine bulunulan katkı, kanunda tanımlanan tipik hareketlere uymayıp, nitelik itibariyle hazırlık hareketi mahiyetinde ise, ilgili suç ortağını müşterek fail olarak değil, ancak yardım eden olarak sorumlu tutmamız gerekecektir. Hazırlık hareketi mahiyetinde bir katkıda bulunmakla suçun işlenişine iştirak eden kişi fiilin işlenişi üzerinde müşterek bir hakimiyet kuramamaktadır. (Özgenç, Age. s. 499)
    Suç vakasının planlanmasına veya tertiplenmesine iştirak eden suç ortağının şayet bilahere fiilin icrasına iştirak etmemekte ise müşterek fail olarak değil, yardım eden olarak sorumlu tutulacaktır. (Özgenç, Gazi Şehri).
    Müşterek failliğin bir diğer şartı, müşterek failler arasında birlikte suç işleme kararının varlığıdır. Bu karar belli bir hareketin icrasını ve neticenin meydana gelmesine ilişkin olmalıdır. Öyle ki müşterek failler arasında fiili müştereken işlemekte olduklarına dair, müşterek hareket ettiklerine dair bir ilginin, iradenin hakim olması gerekir. Müşterek suç işleme kararı, kast içinde mütalaa edilmelidir. (Maurach/Gössel/Zıpf II, 297; Cramer, Schönke/Schröder (23) 25, kn.94 atfen Özgenç, Age. s. 501)
    Fiil üzerinde fonksiyonel hakimiyet, müşterek failler arasında anlaşmaya varılmış bir suç planının varlığını gerekli kılmaktadır. Gerçi suçun icrası sırasında da oluşan suç işleme kararı müşterek faillik için yeterlidir. Bu itibarla da suç planının hazırlandığı sırada karar oluşumuna iştirak etmek zorunlu değildir. Yeter ki suçun işlenişine iştirak eden kişiler birlikte suç işleme kararına istinaden fiil üzerinde müşterek bir hakimiyet kursunlar. (Maurach/Gössel/Zıpf II, 298, atfen Özgenç, Age. s. 501)
    Suç failleri arasında müşterek bir karar mevcut değilse, bunların müşterek fail olarak sorumlu tutulması söz konusu değildir. Bu durumda birbirinden habersiz hareket eden kişilerin sorumluluğunu bizzat kendi davranışları göz önünde bulundurulmak suretiyle tayin etmek mümkün olacaktır. (Özgenç, Age. s. 502)
    Şerikliğin diğer bir şekli de yardım etmedir. Bir suçun işlenişine yardım niteliğindeki fiillerle katılanların bu iştirakleri nedeniyle yardım eden olarak sorumlu tutulacaklardır. Yardım eden, hareketlerle failin suç tipini gerçekleştirmesini teşvik etmekte ve kolaylaştırmaktadır. (Baumann/Weber/Midsch s. 31 kn.1, atfen Koca/Üzülmez TCK., Genel Hükümler, 15. baskı s. 506)
    Faillik ve azmettirme olarak nitelendirmeyen her türlü katkı, yardım etme kapsamında değerlendirilebilir. Yardım etme, yardım edenin suç tipini icrası üzerine bizzat hakimiyet kurmaması yönüyle faillikten ayrılmaktadır. (Kühl, s. 20, kn. 211, atfen Koca/Üzülmez Age. S. 506)
    Bu şeriklik türünün ilk şartının, yardım niteliğindeki hareketleri gerçekleştirmesi oluşturmaktadır. (Jescheck/Weigend s. 691, atfen Koca/Üzülmez Age. s. 507)
    Suç tipinin gerçekleştirilmesini mümkün kılan, kolaylaştıran, yoğunlaştıran veya garantileyen fiiller yardım niteliğindeki katkıyı belirtir. (Kindhauser, s. 27, kn. 5, atfen Koca/Üzülmez Age. s 507)
    Kanun koyucu yardım şekillerini TCK'nın 39. maddesinin 2. fıkrasında göstermiştir. Bir suçun işlenişine gerçekleştirilebilecek maddi yardımlar "suçun işlenmesinde kullanılan araçları sağlamak" ve "suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak" tan ibarettir. Manevi yardım şekilleri ise "suç işlemeye teşvik etmek" ve "suç işleme kararını kuvvetlendirmek", "fiilin işlenmesinden sonra yardımda bulunacağını vaat etmek" ve "suçun nasıl işleneceği hususunda yol göstermek"ten oluşmaktadır. (Koca/Üzülmez Age. s. 507-508)
    Suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak, yardımın maddi şeklini oluşturmaktadır. Suçun işlenmesini kolaylaştıran ancak niteliği itibariyle müşterek failliği oluşturmayan her türlü katkı bu kapsamda değerlendirilmelidir.
    Bir suçun işlenişine, farklı şekillerde yardım mahiyetindeki hareketlerle katılmak mümkündür. Asıl fail tarafından kasten ve hukuka aykırı bir şekilde işlenen ve en azından teşebbüs aşamasına varmış bir fiilin varlığı yardım edenin sorumluluğu için gerekli ve yeterlidir.
    Yardımda bulunmanın kasten gerçekleştirilmesi yardım eden olarak bir suça katılımın diğer şartını oluşturmaktadır. Yani kişinin suçun işlenişine yardım eden olarak katılmaktan dolayı cezalandırılabilmesi kasten hareket etmesine bağlıdır. Sorumluluğun doğumu bakımından, şerikliğin diğer türü olan azmettirmedeki gibi olası kast yeterlidir. (Koca/Üzülmez Age. s. 510)
    Yerleşik uygulama ve doktrindeki görüşlere göre; suça yardım eden olarak sorumlu tutulabilmek için; yasada tek tek sayılan hareketin kasten gerçekleştirilmesidir.
    Başka kişi herhangi bir suçun icrai hareketlerini gerçekleştirdiği sırada, suçun işlenmesini engellemeyen veya kayıtsız kalanın sorumluluğu değerlendirildiğinde; Bir başkasının icrai suçuna ihmali davranışla iştirak halinde sorumlu olabilmek için kişinin bu konuda bir yükümlülüğünün bulunması gereklidir. Örneğin, baba çocuğuna karşı müteselsilen cinsel istismarda bulunur. Anne bu durumdan haberdardır ve çocuğun bu durumdan kurtarılması için herhangi bir girişimde bulunmaz. Bu durumda anne babanın müteselsilen işlemekte olduğu cinsel istismar suçuna ihmali davranışla iştirak etmiştir. (Özgenç TCK., Genel Hükümler, 17. Basım, s. 622-623).
    Başka bir ifadeyle, bir başkasının işlemekte olduğu suçun işlenişine engel olmama halinde, bu icrai suça yardımda bulunmanın söz konusu olabilmesi için yasadan kaynaklanan bir yükümlülüğün bulunması gereklidir.
    5237 sayılı TCK'da objektif sorumluluk ilkesinin kaldırıldığı 23. maddenin gerekçesinde şöyle izah edilmiştir: "765 sayılı TCK'da veya hükumet tasarısının bazı hükümlerinde kişi gerçekleştirmeyi kastetmediği, bazı neticelerden objektif olarak sorumlu tutulmaktadır. Belirtmek gerekir ki bu tür sorumluluk, ortaçağ kanonik hukukunun kalıntısı olan "versari in re illicita" yani hukuka aykırı bir durumda olan bunun bütün neticelerine katlanır anlayışının ürünü olan çağdaş ceza hukuku bu anlayışı çoktan terk etmiştir. Çünkü kusurun aranmadığı objektif sorumluluk halleri kusursuz ceza olmak ilkesiyle açıkça çelişmektedir.
    TCK 37. madde gerekçesinde eski ceza yasasında suça asli iştirak ve fer'i iştirak olarak katıldığının belirlenmesindeki zorluğuna işaret edilerek yeni TCK'da faillik ve şeriklik sisteminin getirildiği ifade edilmiştir. Ancak bu düzenleme istenilen faydayı sağlamaktan çok uzak olarak faillik sınırlarını aşırı genişleten bir uygulamaya dönüşmüştür. Kastı olmaksızın, suç işleyenin yanında bulunmanın iştirak olarak kabul edildiği bir sisteme evrilmiştir. Halbuki cezalar şahsidir. Herkes kendi kusurlu fiiline göre cezalandırılmalıdır. 5237 sayılı TCK'ya esas alınan ilkelerden birisi de "insanilik" ilkesidir. Zira ... kim neyi hak ediyorsa ona muhatap olmasını gerektirmektedir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olayda; maktuller ... ve ... 31.03.2019 tarihinde yapılan mahalli seçimde ... İlçesi, ... Mahallesi sandık kurulunda siyasi parti temsilcisi olarak görev aldıkları, okur yazarlığı bulunmayan ve Türkçe bilmeyen 70 yaş üstündeki ...'in oy kullanması sırasında yanında yardımcı olarak eşinin bulunma isteğinin kabul görmemesi sandık kurulu görevlileri ile ...arasında tartışmaya sebebiyet vermiştir. Sanıklar ... ve ... oğlu ... ile ...'ün iki torunu olay mahallinde bulunmaktadırlar. ...'in eşiyle sandık görevlilerinin arasındaki tartışma uzayınca... oğlu ...'ün bu tartışmaya dahil olduğu, kömür sobasının karıştırılmasında kullanılan demir çubuğu bulunduğu yerden alan ... oğlu ...'ün sandık görevlisi İlyas'ın kafasına vurmaya teşebbüs edince, tartışmanın kavgaya dönüştüğü, tarafların birbirlerini çok yakın mesafede iken karşılıklı saldırının gerçekleştiği, ani bir kararla ... oğlu ...'le ve aynı taraftan bir kişinin daha üzerlerinde taşıdıkları silahlarla ateş etmeleri sonucunda hangisinin silahından çıktığı belli olmayan mermilerle ... birden çok ile ...'ın ise bir kez isabet alarak yaralandıkları ve bu yaralanma neticesinde ölümün gerçekleştiği, maktul ...'daki yaranın bitişik atış mesafesinden yapıldığının tespit edildiği, diğer yaralanmaların mesafesi giysilerin elverişli olmaması nedeniyle tespit edilmemiş ise de; olay yerindeki görgü tanıklarının anlatımına göre; ateş etme hadisesinin, olayın hemen yanı başlarında gerçekleşmesine rağmen kendilerinin dahi fark edemediği hızda ani şekilde gerçekleştiği, hadise sonrası tüm sanıkların olay yerinden uzaklaştıkları, sanık ...'in oy kullandıktan sonra okuldan olay öncesinden ayrılmış olduğu, yerel mahkemenin kabul ettiği gibi olay mahallinde olduğu kabul edilse dahi suça iştirak edip etmediği değerlendirildiğinde, maktullerle sanıklar arasında önceye dayalı öldürmeyi gerektirecek bir husumet bulunmamaktadır. Sanıkların önceden suç işleme kararı aldıklarına dair herhangi bir delil elde edilememiştir. Kast, kişinin iç dünyası ile ilgili olup ancak olay öncesi, sırası ve sonrasında dışa yansıyan davranışlarla belirlenebilir. Dışa yansıyan davranışlara bakılınca; uzaktan da akraba olan mahalli seçim nedeniyle kendi adaylarına katılan tarafın evinde oy isteyen sanıklar tarafı red cevabı alınca, sadece sitem ederek evden ayrıldıkları, seçim günü, önceki dönem belediye başkanı olarak görev yapan ve bu seçimde aday olan sanıkların yakını tehdit edilmiştir. Olay günü; sanıklar sabahın erken saatinde okula gelerek oy kullandıktan sonra genellikle küçük yerleşim yerlerinde mahalli seçim sonuçlarının beklenildiği, bu sırada maktullerde sandıkta görevli olup karşılaşmalarına rağmen herhangi bir saldırı girişiminin olmadığı, zira önceden tasarlanan ve planlanan bir eylemde hasımlarla ilk karşılaşmada ateş edip öldürmeleri için herhangi bir engel neden yoktur. Halbuki olay oy kullanma meselesinden dolayı tartışmayla başlamış ... kavgaya dönüşünce büyüyerek silahlı saldırıyla sonuçlanmıştır. Başlangıçta silahla ateş edip öldürme kararı olan kişinin hasmına sopayla saldırması ve atış mesafesinin birisinin bitişik ateş olduğu diğerleri teknik olarak tespit edilemese de, tanık beyanlarına göre çok yakın mesafe olup, hasmın silaha müdahale edebilecek kadar yakınına giderek ateş edilmesi genel hayat tecrübelerine uygun değildir. Olaydan hemen sonra sanık ... başkalarının da duyacağı şekilde "Biz kendimizi de, onları da yaktık." şeklindeki beyanın pişmanlığın ifadesi olduğu ve soğukkanlı olarak eylemi gerçekleştirenin pişmanlık duymayacağı gözetildiğinde; eylem öncesi bir planlamanın bulunmadığı, hadisenin ani bir kararla gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Olay yerinde iki ayrı silaha ait boş kovan ve mermi çekirdekleri ele geçmiş olup, katılanın aksine beyana rağmen maddi delillere göre iki silah kullanılmıştır. Diğer sanıkların aralarındaki ... bölümü çerçevesinde bu fiile müşterek fail olarak katıldıkları kabul edilmiş ise de, fiilin başarılı şekilde sonuçlandırılması için ne gibi bir katkı sundukları fiil üzerinde ortak hakimiyet kurdukları ortaya konulamamıştır. Hatta silah kullanmayan diğer sanıkların yanlarında bulunarak manevi destek sağladığı gibi çelişkili bir kabul de söz konusudur.
    Suç işlenen yerde bulunmak suça iştirak edildiği anlamına gelmez. Faillik için birlikte suç işleme kararının yanında fiilin icrai hareketlerini birlikte gerçekleştirmeyi ya da icrai hareketleri gerçekleştiren faile sonucun alınması bakımından etkin fonksiyonel bir katkı sunulması, fiilin başarılı şekilde sonuçlandırılmasına olanak sağlaması gerekmektedir. Suç işleme sırasında da suça iştirak mümkün ise de işlenecek suçun bilinmesi ve suç işleme kastının şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya konulması gereklidir. Ani gelişen olayda suçun icrai hareketlerini gerçekleştiren failin yanında bulunan kişinin suça iştirak ettiğini kabul etmek masumiyet karinesiyle bağdaşmayacaktır. Somut olayda ani geliştiği için tanıkların dahi fark edemedikleri fiili ateş etmeyen sanıkların nasıl engelleyecekleri akıl ve mantık ile bilimsel kurallarla ortaya konulamadığı gibi, yöresel koşullar ailevi bağlar nedeniyle oluşan hiyerarşik yapıda, torun olan 20'li yaşlarda bulunan faillerin manevi olarak fiili engellemek için büyükleri üzerinde nasıl hakimiyet kuracakları kararın gerekçesinde izah edilememiştir. İlk derece mahkemesinin kabulü esas alınarak, yani sanıklar ... ve ... oğlu ...'ün olay yerinde oldukları kabul edilse dahi; öldürme fiilinin icrai hareketine katılmadıkları veya ... bölümü çerçevesinde fiilin başarıyla sonuçlanması için bir görev üstlendikleri tespit edilemeyen bu sanıkların fail veya şerik olarak suça katılmadıkları kabul edilmelidir.
    Diğer taraftan sanık ...'ün; olay yerinde bulunmakta ise de, suça fail sıfatıyla iştirak ettiğine dair delil bulunmadığı, fiilin icrası sırasında eylemi kolaylaştırıcı ne gibi hareketler yaptığı ortaya konulamamış olmakla birlikte İlk derece mahkemesinin kabulüne göre ateş eden sanıklar üzerinde hakimiyet kurabilecek pozisyonda olmasına rağmen icra edilen suçun engelleme yönünde girişimde bulunmaması nedeniyle, suça yardım eden sıfatıyla katıldığı kabul edilmelidir.
    Altı Ceza Genel Kurulu Üyesi ise; "Sanık ...'ün atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla iştirak ettiği",
    Düşünceleriyle karşı oy kullanmışlardır.
    6- Sanık ...'ün atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiği;
    Olayın hemen ardından katılan ve tanık anlatımları esas alınarak Kollukça tanzim edilen tutanak içeriğinde olay yerinde diğer sanıklarla birlikte olduğunun belirtilmesi, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 sayılı uzmanlık raporunda sanığa ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edilmesi, katılan ...’ın yargılama evresinde sanık ...’in de diğer sanıklarla birlikte olay yerinde olduğunu belirtmesi, tanık ...’ın kollukta sanık ...’i de olay esnasında diğer sanıkların yanında gördüğünü ifade etmekle birlikte olayın gerçekleştiği okul içerisinde olup olmadığını hatırlayamadığını belirtmesi, tanıklar ... ve ...’in Cumhuriyet Savcılığında vermiş oldukları ifadelerinde tanık ...nin eşi ile birlikte oy kullanmasında sakınca olmadığını söyleyenler arasında sanık ...’in de bulunduğunu ve bunun hemen sonrasında olayların meydana geldiğini, olay sırasında sanık ...’in diğer sanıklarla birlikte maktul ...’ın üzerine yürüdüğünü beyan etmeleri hususları birlikte değerlendirildiğinde; olayda silah kullandığı ya da maktullerin savunmasını bertaraf ederek fiile asli fail olarak iştirak ettiğinin belirlenememesi sanığın diğer sanıklar ... ve... (... oğlu) ile birlikte suç işleme kararı aldığına ve eylemler üzerinde hâkimiyet kurduğuna ilişkin yeterli delil elde edilemediği, bununla birlikte suçun icrası sırasında ve sonrasında maddi manevi yardımda bulunmak suretiyle maktullerin öldürülmesi eylemlerine TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla iştirak ettiği kabul edilmelidir.
    7- Sanık ...'ün (... oğlu) atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiği;
    Olayın hemen ardından katılan ve tanık anlatımları esas alınarak Kollukça tanzim edilen tutanak içeriğinde olay yerinde diğer sanıklarla birlikte olduğunun belirtilmesi, Jandarma Genel Komutanlığı Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğince düzenlenen 03.04.2019 tarihli ve 1684 sayılı uzmanlık raporunda sanığa ait tüm svaplar üzerinde atış artıklarının tespit edilmesi, katılan ...’ın yargılama evresinde sanık ...’in (... oğlu) de diğer sanıklarla birlikte olay yerinde olduğunu belirtmesi, tanıklar ... ve ...’in Cumhuriyet Savcılığında vermiş oldukları ifadelerinde; tanık ...nin eşi ile birlikte oy kullanmasında sakınca olmadığını söyleyenler arasında sanık ...’in (... oğlu) de bulunduğunu ve bunun hemen sonrasında olayların meydana geldiğini, olay sırasında adı geçen sanığın diğer sanıklarla birlikte maktul ...’ın üzerine yürüdüğünü beyan etmeleri karşısında; olayda silah kullandığı ya da maktullerin savunmasını bertaraf ederek fiile asli fail olarak iştirak ettiği belirlenemeyen sanığın diğer sanıklar ... ve... (... oğlu) ile birlikte suç işleme kararı aldığına ve eylemler üzerinde hâkimiyet kurduğuna ilişkin yeterli delil elde edilemediği, bununla birlikte suçun icrası sırasında ve sonrasında maddi manevi yardımda bulunmak suretiyle maktullerin öldürülmesi eylemlerine TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla iştirak ettiği kabul edilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının;
    1-) İlk derece mahkemesi kararının yeterli gerekçe içermediği yönündeki itirazın oy çokluğuyla REDDİNE,
    2-a) Sanıklar ... ve ... (... oğlu) yönünden kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden REDDİNE,
    b) Sanıklar ... ve ... (... oğlu) yönünden kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden ise DEĞİŞİK GEREKÇEYLE KABULÜNE,
    3- Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 08.12.2020 tarihli ve 4679-3243 sayılı temyiz taleplerinin esastan reddine ilişkin kararının sanıklar ... ve ... (... oğlu) hakkında kurulan hükümler yönünden KALDIRILMASINA,
    4- ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin 17.07.2020 tarihli ve 11-1234 sayılı istinaf taleplerinin esastan reddi kararının, sanıklar ... ve ...'ün (... oğlu) atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla iştirak ettiklerinin gözetilmemesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,
    5- Dosyanın, CMK'nın 304/2-a maddesi uyarınca ... Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 06.10.2022 tarihinde yapılan müzakerede; sanık ...'ün (... oğlu) mahkûmiyetine ilişkin yeterli delil bulunup bulunmadığına ve sanıklar ... (... oğlu), ... ve ...'ün (... oğlu) atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiğine ilişkin uyuşmazlık konuları yönünden oy birliğiyle; sanıkların kamu görevi nedeniyle kasten öldürme suçlarına iştirak ettiklerine ilişkin gösterilen gerekçenin yasal, yeterli ve dosya kapsamı ile uyumlu olup olmadığına, sanık ...'ün mahkûmiyetine ilişkin yeterli delil bulunup bulunmadığına ve sanık ...'ün atılı kasten öldürme suçuna TCK'nın 37/1. maddesi kapsamında "müşterek fail" olarak mı, yoksa TCK'nın 39/2. maddesi kapsamında "yardım eden" sıfatıyla mı iştirak ettiğine ilişkin uyuşmazlık konuları yönünden ise oy çokluğuyla karar verildi.




















    Hemen Ara