Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2014/1102 Esas 2014/1149 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
Hukuk Bölümü
Esas No: 2014/1102
Karar No: 2014/1149

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2014/1102 Esas 2014/1149 Karar Sayılı İlamı

                    T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

          HUKUK BÖLÜMÜ

          ESAS    NO   : 2014 / 1102

          KARAR NO   : 2014 / 1149

          KARAR TR    : 29.12.2014

                    

ÖZET : İdari yargı yerince verilmiş göreve ilişkin bir kararın bulunmaması ve sadece usule ilişkin bir dilekçe reddi niteliğindeki kararın varlığı karşısında, 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen, adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri koşulunun oluşmaması nedeniyle olumsuz görev uyuşmazlığının ve 19. maddesinde belirtilen koşulların da oluşmadığı anlaşıl-dığından, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİ gerektiği hk.

                

 

K  A  R  A  R

 

 

            Davacı           : Ş.Ö.

           Davalı             : Kahramanmaraş Valiliği, Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü

 

O L A Y          :  Kahramanmaraş Valiliği Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünce yapılan denetim sırasında, alkollü olarak araç kullandığından bahisle, davacı adına 4.8.2014 gün ve HE-784484 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlenerek, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 48/5. maddesi uyarınca 727,00TL. idari para cezası verilmiş, aynı birim tarafından sürücü belgesi geri alma tutanağı düzenlenmiştir.

Davacı, idari para cezası ile sürücü belgesi geri alma tutanağının iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

KAHRAMANMARAŞ İDARE MAHKEMESİ: 15.8.2014 gün ve E:2014/864, K:2014/1266 sayı ile; idari para cezasının iptaline yönelik istemin çözümünün adli yargı mercilerince karşılanacağı, sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin işlemin iptalinin ise idare mahkemelerinin görev alanına girdiği, bu yönüyle davacı tarafın farklı yargı düzenlerine ilişkin istemlerini aynı dilekçeyle talep etmesi İdari Yargılama Usulü Kanununa aykırı olduğu sonucuna varıldığını açıklayarak, her bir işlem için ayrı dava açılmak üzere davanın reddine karar vermiş, verilen karar itiraz edilmeden kesinleşmiştir.

Davacı bu kez, sürücü belgesi geri alma tutanağının iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmış, idari para cezasının iptali istemiyle de adli yargı yerine itirazda bulunmuştur.

 

KAHRAMANMARAŞ 1. SULH CEZA MAHKEMESİ; 28.10.2014 gün ve D.İş:2014/218 sayı ile; öncelikle Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nin 15.8.2014 gün ve E:2014/864, K:2014/1266 sayılı dava dosyasını Mahkemesinden getirtmiş ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27/8. maddesine göre idari para cezası yanında idari yargının görev alanına giren kararın da verilmiş olması nedeniyle davanın çözümünün idari yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle başvurunun reddine ve Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nin 15.8.2014 gün ve E:2014/864, K:2014/1266 sayılı dava dosyası ile Mahkemelerinin 28.10.2014 gün ve D.İş:2014/218 sayılı dava dosyası arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine de karar vermiş, verilen kararın itiraz edilmeden kesinleşmesi üzerine, aynı Mahkemece görevli yargı yerinin belirlenmesi için dava dosyası Mahkememize gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Eyüp Sabri BAYDAR, Ali ÇOLAK, Nurdane TOPUZ, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Ayhan AKARSU ve Mehmet AKBULUT’un katılımlarıyla yapılan 29.12.2014 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Gülten Fatma BÜYÜKEREN’in, 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada başvurunun reddi gerektiğine ilişkin sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;

Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulu’nun 11.7.1988 günlü, E:1988/1, K:1988/1 sayılı İlke Kararında, “2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun bütünüyle incelenip değerlendirilmesinden, bu Kanunun uygulanması yönünden 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, ‘ceza uyuşmazlıkları’ ibaresinden, savcının ya da şahsi davacının talebi ile başlayan yargılaması sonunda sanığın mahkumiyetine ya da beraatine hükmedilebilecek davalarda, askeri ve adli ceza mahkemeleri arasında çıkan görev ve hüküm uyuşmazlıklarının anlaşılması, bunun dışında kalan tüm görev uyuşmazlıklarının ‘hukuk uyuşmazlığı’ sayılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Uygulanması idari organlara bırakılan cezalar, adli nitelikte olmadığından, bunlar hakkında yapılan itirazlar ya da açılan davalar ‘ceza davası’ olarak nitelendirilemezler. İdari niteliklerinden dolayı bu davalara ilişkin görev ve hüküm uyuşmazlıklarının Uyuşmazlık Mahkemesinin Hukuk Bölümünde incelenip çözümlenmesi gerektiği...” açıkça belirtilmiştir. Bu durum gözetildiğinde, olay bölümünde yazılı başvuru konusu görev uyuşmazlığının Hukuk Bölümünde incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur.

Uyuşmazlık Mahkemesi’nin görev ve yetkileri, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 158. maddesi ile 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesi’nin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 1. maddesinde açıkça gösterilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili kılınmıştır.

2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir.

           Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca ve ceza davalarında ise ayrıca ilgili makamlarca ileri sürülebilir”, 19.maddesinde, “Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

            (Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir” denilmiştir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmiştir.

            Dosyanın incelenmesinden, davacının, idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine yaptığı itiraz sonucunda, Mahkemece idari yargı yerince 15.8.2014 gün ve E:2014/864, K:2014/1266 sayı ile verilen karar ile Mahkemelerince verilen görevsizlik kararı arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğu ileri sürülerek, görevli merciin belirtilmesi için dosyanın re’sen Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği ve idari yargı kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek adli yargı dosyasının Mahkememize gönderildiği görülmüştür. (Davacının, sürücü belgesi geri alma tutanağının iptali istemiyle idari yargı yerine açtığı davada ise, davanın Mahkemenin 2014/965 esasına kaydedildiği, 23.10.2014 tarihli karar ile dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması isteminin kabulüne karar verildiği ve davalı Kahramanmaraş Valiliği tarafından bu karara itiraz edildiğinden dosyanın yürütmenin durdurulması kararına itirazın incelenmesi için Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi’ne gönderildiğinin Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nce 26.11.2014 gün ve 2014/965 sayılı yazısı ile Mahkememize bildirildiği, Başkanlığımızca Kahramanmaraş İdare Mahkemesi ile yapılan yazışmalar sonucu anlaşılmıştır.)

            Uyuşmazlık Mahkemesi bu durumlarda, her ne kadar 2247 sayılı Yasada öngörülen yönteme uymamakta ise de, davanın taraflarınca başvuruda bulunulmadığı gözetilerek, mah-kemelerce  re’sen yapılan başvuruların 2247 sayılı Yasanın 19. maddesi kapsamında oldu-ğunun kabul edilerek Uyuşmazlık Mahkemesinin önüne gelmiş bulunan görev uyuşmazlık-larının çözüme kavuşturulmasının, gerek dava ekonomisine gerek Uyuşmazlık Mahkeme-sinin kuruluş amacına uygun olacağı düşüncesiyle görev uyuşmazlıklarının esasını incele-yerek  esasa  ilişkin  karar vermektedir.

 Ancak, somut olayda, davacının, adına verilen idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine açtığı davada, Kahramanmaraş 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 28.10.2014 gün ve 2014/218 D.İş sayılı görevsizlik kararıyla, idari para cezası ile sürücü belgesi geri alma tutanağının iptali istemiyle idari yargı yerinde açtığı davada, Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nce verilen 15.8.2014 gün ve E:2014/864, K:2014/1266 sayılı kararlar  arasında oluştuğu ileri sürülen olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Kararlar incelendiğinde ise; Kahramanmaraş 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nce verilen kararın görevsizlik kararı olmasına karşılık, Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nce verilmiş kararın görevsizlik kararı olmadığı, tek dava dilekçesi ile açılmış olan  davada, para cezası ve sürücü belgesi geri alma tutanağına karşı ayrı ayrı dava açılması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görüldüğünden,  ortada 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen biçimde, tarafları, sebebi ve konusu aynı olan davada en az iki yargı merciince kendilerini görevsiz görerek verilmiş ve kesinleşmiş görevsizlik kararları bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, Kahramanmaraş 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin “Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nce 15.8.2014 gün ve E:2014/864, K:2014/1266 sayıyla verilen karar ile Kahramanmaraş 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nce 28.10.2014 gün ve 2014/218 D.İş sayıyla verilen kararlar yönünden olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi” istemiyle yaptığı başvurunun, adli ve idari yargı yerlerince, tarafları, konusu ve sebebi aynı olan dava sebebiyle verilmiş iki ayrı görevsizlik kararı bulunmadığından 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde belirtilen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığının ve 19. maddesinde belirtilen koşulların da oluşmadığı anlaşıldığından, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir.

 

S O N U Ç     : 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde belirtilen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığının ve 19. maddesinde belirtilen koşulların da oluşmadığı anlaşıldığından, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 29.12.2014 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

Başkan

Serdar ÖZGÜLDÜR

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Eyüp Sabri

BAYDAR

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Ayhan

AKARSU

Üye

Nurdane

TOPUZ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT

 

Hemen Ara