Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3758 Esas 2015/8079 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3758
Karar No: 2015/8079
Karar Tarihi: 14.12.2015

Resmi belgede sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3758 Esas 2015/8079 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/3758 E.  ,  2015/8079 K.
"İçtihat Metni"


Tebliğname No : 15 - 2012/18397
MAHKEMESİ : İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 01/06/2011
NUMARASI : 2011/50 (E) ve 2011/121 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
SUÇ TARİHİ : 15/05/2009

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık O.. T.."ın hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen H.. A.. ile birlikte ortak ayakkabı dükkanı işlettikleri, H.. A.."a ait çekin sanık tarafından işyerinden alınarak çek hesabı sahibinin bilgisi ve rızası olmadan keşide edilip ayakkabı ticareti yapan katılan Y.. K..’na verildiği, sanığın çek bedeli kadar ayakkabı aldığı, katılanın çeki bankaya ibrazında karşılığının bulunmaması üzerine çekte keşideci olarak gözüken çek hesap sahibi H.. A.. hakkında karşılıksız çek keşide etmek suçundan suç duyurusunda bulunduğu, yapılan soruşturmanın H.. A.."ın suça konu çekteki imzanın kendisine ait olmadığını, sanık O.. ile ortak olduklarını, çeklerinin dükkanlarında açık olan kasada bırakıldığını, suça konu çekinde bu çeklerden olduğunu, çekteki keşideci imzasının sanık O.. T..’a ait olduğunu, kendisinin sanığa çek keşide etmesi için yetki vermediğini ve bilgisi dışında keşide edilmesine rızasının da olmadığını söylediği, sanık O.. T.."ın ise çekteki keşideci imzasını kabul ederek çek sahibi ortağı olduğunu söylediği H.. A..’ın bilgisi dahilinde çeki düzenleyerek verdiğini, borcunu da halen ödeyemediğini beyan ettiği, sanığın bu şekilde çek hesabı sahibi tarafından verilmiş yasal bir yetki ve rıza bulunmaksızın suça konu çeki tanzim ederek resmi belgede sahtecilik ve çeki aldığı mala karşılık vermek suretiyle dolaşıma sürerek nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia edilen olayda;
Hakkında kamu davası açılmamış bulunan H.. A..’ın eylemine ilişkin olarak zamanaşımı süresi içerisinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür.
A) Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu bakımından verilen mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesinde;
Sanığın ödeme güçlüğü içinde bulunmasına rağmen hiçbir şey olmamış gibi çok sayıda çek keşide etmeye devam etmesi ve Uyap sisteminden yapılan incelemede benzer nitelikli eylemlerde süreklilik bir arada değerlendirildiğinde sanığın katılanı zarara uğratmak maksadıyla hareket ettiği anlaşılmış olmakla, sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve ayrıca TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması nedeniyle bu hususlar,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin (c) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkilerinin koşullu salıverilme tarihine, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi ve TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçu bakımından verilen mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmesinde;
Dosya kapsamından sanığın H.. A.. ile gayrı resmi ortak statüsünde olması, suça konu çekin orijinal bir çek yaprağı olup, üzerinde tahrifat bulunmaması sanık O.. T.."ın H.. A..’ın bilgisi dahilinde çeki imzalamış olması nazara alındığından sanık hakkında unsurları oluşmayan resmi belgede sahtecilik suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Hemen Ara