Esas No: 2015/8556
Karar No: 2015/8075
Karar Tarihi: 14.12.2015
Güveni kötüye kullanma - mala zarar verme - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8556 Esas 2015/8075 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 15 - 2012/271640
MAHKEMESİ : Bursa 10. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/09/2012
NUMARASI : 2012/316 (E) ve 2012/690 (K)
SUÇ : Güveni kötüye kullanma, mala zarar verme
SUÇ TARİHİ : 01/04/2012
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın A.. D..’a ait olan ve oğlu Y.. D..’ın kullanımında bulunan .. plaka sayılı Ford connect marka aracı şikayetçi Y.."dan 01.04.2012 tarihinde teslim alıp öngörülen süre içerisinde getirmediği, kolluk görevlilerinin araştırması neticesinde aracın kaza yapmış ve hasarlı şekilde 02.04.2012 tarihinde bulunarak şikayetçilere teslim edildiği ve bu şekilde sanığın mala zarar verme ve güveni kötüye kullanma suçlarını işlediği iddia ve kabul olunan olayda;
Sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne vaki temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Şikayetçinin aşamalarda istikrar gösteren ifadelerinde aracı sanığa vermemiş olduğunu ifade eden iddiaları karşısında suç vasfının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; öncelikle soruşturma evresinde kolluk görevlilerince bilgisine başvurulan Y.. E.. ve şikayetçi Y.. D..’ın ifadelerinde geçen M.. ile Ö.. isimli kişilerin tanıklıklarına başvurulmak suretiyle sanığın bahse konu aracı katılanın rızası dahilinde teslim alıp almadığının sorulması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
2-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne vaki temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın aşamalarda istikrar gösteren ifadelerinde aracı çarptığı için araçta zarar oluştuğunu ifade eden savunmaları ve mala zarar verme suçunun taksirli halinin de kanunda suç olarak düzenlenmemiş olması karşısında; sanığın suç kastının somut olayda nasıl ve dosya kapsamındaki hangi delillerle ilişkilendirilerek belirlendiğinin karar gerekçesinde tartışılmamış olması,
3- Kabule göre de;
Her iki suç bakımından TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceğinin gözetilmemiş olması ve ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.