Esas No: 2015/15245
Karar No: 2015/7993
Karar Tarihi: 10.12.2015
Görevi yaptırmamak için direnme - nitelikli mala zarar verme - kasten yaralama - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/15245 Esas 2015/7993 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2012/212216
MAHKEMESİ : İstanbul 21. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2012
NUMARASI : 2011/434 (E) ve 2012/403 (K)
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, nitelikli mala zarar verme, kasten yaralama
SUÇ TARİHİ : 02/06/2011
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEMYİZ EDEN : Sanık
TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Bozma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şikâyetçi D.. D..’ın Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Önleyici Hizmetler Büro Memurluğunda polis memuru olarak görev yaptığı, suç tarihinde sanık tarafından işlenen başka bir suç nedeniyle yapılan ihbar üzerine olay mahalline intikal eden şikâyetçinin Beyoğlu İlçesi, Dolapdere Caddesi üzerinde sanıkla karşılaşması üzerine ekip aracından inerek sanığı yakalamak istediği, ancak yakalanmamak için şikâyetçiye direnen sanığın üzerinde taşıdığı bıçakla şikâyetçiyi kolundan ve bacağından basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı, bunun üzerine olay mahallinde bulunan diğer polis memurlarının sanığa müdahale ederek etkisiz hale getirdikleri, bilahare yakalama işlemini gerçekleştiren polis memurları tarafından Kemalpaşa Polis Merkezi Amirliğine teslim edilen sanığın burada avukat görüşme odasında üstünün aranmasına sinirlenerek oda içerisinde bulunan sandalye ve masaya tekme atmak suretiyle zarar verdiğinin ve bu şekilde üzerine atılı “görevi yaptırmamak için direnme” ve “nitelikli mala zarar verme” suçlarını işlediğinin iddia edildiği somut olayda; hükmün (10) numaralı fıkrasında yer alan taksitlendirmeye ilişkin ibarenin yazılış şekli itibariyle sanık hakkında tüm suçlardan verilen adli para cezalarını kapsadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık savunmasına, olay tutanağına, görgü tespit tutanağına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçtan mahkumiyetine yönelik kabulde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
Sanık hakkında atılı suçtan verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine karşın, tekerrür hükümlerinin sadece hapis cezaları yönünden uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından mala zarar verme suçuna ilişkin 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve kasten yaralama suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a-Dosya içerisinde bulunan 25/07/2011 tarihli adli rapor içeriğine göre; sanığın eylemi neticesinde şikayetçide meydana gelen yaralanmanın şikayetçi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması ve somut olayda 5237 sayılı TCK’nın 87. maddesinde karşılığını bulan kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hâllerinin gerçekleşmemiş olması karşısında sanık hakkında sadece görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden ayrıca kasten yaralama suçundan da mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle fazla ceza tayini,
b-Sanık hakkında verilen hürriyeti bağlayıcı cezaların 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, tekerrürün sadece hapis cezaları açısından uygulama imkânının bulunduğu dikkate alınarak, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanma imkânının bulunmadığı gözetilmeksizin, sanık hakkında verilen cezaların mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,
c-Kabule göre de;
Mükerrir olan sanık hakkında kasten yaralama suçundan hüküm kurulurken hapis cezası yerine para cezasının tercih edilmesi suretiyle 5237 sayılı TCK’nın 58/3 maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine 10/12/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.