Esas No: 2015/1112
Karar No: 2015/7900
Karar Tarihi: 09.12.2015
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1112 Esas 2015/7900 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ile sanığın asker arkadaşı olduğu, askerden bir süre sonra sanığın katılanı telefonla arayarak teyze oğlunun gömü altını bulduğunu söylediği, kuyumculuk yaptığını bildiği katılandan yardım istediği ve bir kişi ile tanıştırdığı, kimliği tespit edilemediğinden dosyası tefrik edilen bu kişi ile sanığın, numune olarak iki gerçek altını katılana gösterdikleri, başka altınlar da bulunduğunu söyleyip katılanı inandırdıkları, katılanın 20.000 TL. para hazırlayıp altın almak istediği, sanığın katılanı ablasının evi olarak gösterdiği bir eve götürdüğü, parasını alıp sen bekle ben altınları alıp geleyim dediği, ancak bir daha gelmediği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
1-TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında aynı maddenin birinci fıkrasında gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde
mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 30 gün olarak tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde yer alan TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılması, adli para cezasına ilişkin sırasıyla hüküm fıkrasında "30 GÜN" ve "600 TL." terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 GÜN" ve "100 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.