Esas No: 2016/167
Karar No: 2016/160
Karar Tarihi: 12/10/2016
AYM 2016/167 Esas 2016/160 Karar Sayılı Norm Denetimi İlamı
Esas Sayısı : 2016/167
Karar Sayısı : 2016/160
Karar Tarihi : 12.10.2016
R.G. Tarih – Sayısı : 4.11.2016 – 29878
İPTAL DAVASINI AÇAN: Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri Engin ALTAY, Levent GÖK, Özgür ÖZEL ile birlikte 122 milletvekili
İPTAL DAVASININ KONUSU: 25.7.2016 tarihli ve 669 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması ve Milli Savunma Üniversitesi Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin;
A- 1. maddesinde yer alan “…ve Milli Savunma Üniversitesinin kurulmasına ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi …”ibaresinin,
B- 5., 6., 7., 8., 9., 10., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 21., 22., 23., 24., 25., 26., 27., 28., 29., 30., 31., 32., 33., 34., 35., 36., 37., 38., 39., 40., 41., 42., 43., 44., 45., 46., 47., 48., 49., 50., 51., 52., 53., 54., 55., 56., 57., 58., 59., 60., 61., 62., 63., 64., 65., 66., 67., 68., 69., 70., 71., 72., 73., 74., 75., 76., 77., 78., 79., 80., 81., 82., 83., 84., 85., 86., 87., 88., 89., 90., 91., 92., 93., 94., 95., 96., 97., 98., 99., 100., 101., 102., 103., 104., 106., 107., 108., 109., 110., 111., 112. ve 113. maddelerinin,
C- 20. maddesiyle 26.10.1963 tarihli ve 357 sayılı Askeri Hakimler Kanunu’na eklenen geçici 13. maddenin,
Ç- 105. maddesinin;
1- (1) numaralı fıkrasının,
2- (2) numaralı fıkrasının son cümlesinin,
Anayasa’nın Başlangıç’ı ile 2., 6., 7., 8., 11., 91. ve 121. maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptallerine ve yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesi talebidir.
I- İPTALİ İSTENİLEN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME (KHK) KURALLARI
669 sayılı KHK’nın dava konusu kuralların yer aldığı maddeleri şöyledir:
“Amaç ve kapsam
MADDE 1- (1) Bu Kanun Hükmünde Kararname ile 20/7/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında, darbe teşebbüsü ve terörle mücadele çerçevesinde zaruri olan tedbirlerin alınması ve Milli Savunma Üniversitesinin kurulmasına ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi amaçlanmaktadır.
Kuruluş
MADDE 5- (1) Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde Milli Savunma Üniversitesi adıyla yeni bir üniversite kurulmuştur.
(2) Bu Üniversite, Rektörlüğe bağlı olarak;
a) Kurmay subay yetiştirmek ve lisansüstü eğitim vermek amacıyla yeni kurulan Enstitülerden,
b) Kara, Deniz ve Hava Harp Okullarından,
c) Astsubay meslek yüksekokullarından,
oluşur.
(3) Üniversitenin rektörü, Milli Savunma Bakanının önereceği ve Başbakanın uygun göreceği üç aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçilir. Ayrıca rektöre görevlerinde yardımcı olmak üzere sayısı dördü geçmemek üzere Milli Savunma Bakanı tarafından rektör yardımcıları atanır.
(4) Üniversitenin teşkilatı Bakanlar Kurulu kararıyla oluşturulur.
Enstitüler
MADDE 6- (1) Enstitü müdürleri Milli Savunma Bakanı tarafından atanır.
(2) Enstitülerin altındaki gerekli akademik birimler, rektörün teklifi üzerine Milli Savunma Bakanlığınca oluşturulur.
(3) Enstitülere giriş şartları ile enstitülerin kurulması, işleyişi ve diğer hususlar Milli Savunma Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.
Harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları
MADDE 7- (1) Harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları, Üniversite bünyesinde ve denetiminde kendi özel kanunlarına göre faaliyet gösterirler. İş ve işlemleri Üniversite rektörlüğü tarafından yürütülür.
(2) Özel kanunlarının bu Kanun Hükmünde Kararnameye aykırı hükümleri uygulanmaz.
Öğretim elemanlarının hakları
MADDE 8- (1) Rektör, rektör yardımcıları ve enstitü müdürleri ile enstitülerde görevli öğretim elemanları, akademik unvanlarının korunması, emeklilik yaş haddi ve diğer hakları yönünden 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa tabi öğretim üyelerine tanınan haklara ilaveten harp okullarında görevli öğretim elemanlarının haklarından aynen istifade ederler ve sivil öğretim elemanlarının özlük hakları, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu hükümlerine göre verilir.
(2) Enstitülerde görevli asker öğretim elemanlarının özlük haklarına ilişkin ödemelerde 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu hükümleri uygulanır. Ancak asker öğretim elemanlarına, 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun 12 nci maddesine göre hesaplanacak üniversite ödeneği ile 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun ek 17 nci maddesine göre ödenen Türk Silahlı Kuvvetleri hizmet tazminatından hangisi fazla ise o ödenir. Öğretim elemanlarından 28/2/1982 tarihli ve 2629 sayılı Kanundan istifade edenlerin, anılan Kanuna göre ödenen tazminatlarının, Türk Silahlı Kuvvetleri hizmet tazminatı ile üniversite ödeneğinden fazla olması halinde, tazminat ödemeleri 2629 sayılı Kanun hükümlerine göre ödenir.
(3) Rektör, rektör yardımcıları ve enstitü müdürlerine ayrıca 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun 13 üncü maddesine göre idari görev ödeneği verilir. Bu kişiler Türk Silahlı Kuvvetleri sosyal tesislerinden ve kamu konutlarından görevlendirildikleri kadro derecesindeki subaylar gibi istifade ederler, askeri personel ile aralarındaki protokol münasebetlerinin düzenlenmesinde de aynı esas uygulanır.
(4) Haftalık okutulması mecburi ders yükü dışında, öğretim elemanlarına, Üniversite rektörlüğünce belirlenecek esaslar çerçevesinde, haftada en çok yirmi saate kadar verilecek dersler için 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun 11 inci maddesine uygun olarak ek ders ücreti ödenir.
MADDE 9- 18/5/1929 tarihli ve 1453 sayılı Zabitan ve Askeri Memurların Maaşatı Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasına “Milli Müdafaanın” ibaresinden önce gelmek üzere “Milli Savunma Bakanlığının merkez ve taşra teşkilatı kadroları ile” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 10- 4/1/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 113 üncü maddesinin (c) fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 12- 26/10/1963 tarihli ve 357 sayılı Askeri Hakimler Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına “gözönünde tutularak” ibaresinden sonra gelmek üzere “Milli Savunma Bakanlığının mesleğe kabul kararı üzerine” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 13- 357 sayılı Kanunun 15 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 15- Askerî hâkimlerin birinci sınıfa ayrılma ve birinci sınıf olma işlemleri Milli Savunma Bakanlığınca yapılır.
Birinci sınıfa ayrılabilmek için;
a) Askeri hâkimlik mesleğinde oniki yılını doldurmak,
b) Sicil notları toplamının, sicil notu adedine bölünmesi sonucunda, sicil tam notunun en az %60 ve daha yukarısı olmak,
c) Kınama, kademe ilerlemesinin durdurulması veya derece yükselmesinin durdurulması cezalarını aynı neviden olmasa bile birden fazla; yer değiştirme cezasını ise hiç almamış olmak,
d) Affa uğramış olsa bile, mesleğin vakar ve onuruna dokunan veya kişisel haysiyet ve itibarını kıran veya görevle ilgili herhangi bir suçtan hüküm giymemiş bulunmak,
e) Ahlaki gidişleri, mesleki bilgi ve anlayışları, gayret ve çalışkanlıkları, gördükleri işlerin birikmesine sebep olup olmadıkları, çıkardıkları işlerin miktar ve mahiyetleri, göreve bağlılıkları ve devamları, hâl kağıtları ve sicil belgeleri, kanun yolu incelemesinden geçen işleri, örnek karar ve mütalaaları ve varsa mesleki eser ve yazıları ile katıldıkları meslek içi ve uzmanlık eğitimleri göz önünde tutularak Milli Savunma Bakanlığınca ilan edilen birinci sınıfa ayrılma ilkelerinde aranan koşulları taşımak, gerekir.
Meslekleriyle ilgili lisansüstü öğrenim nedeniyle verilen kıdemler ikinci fıkranın (a) bendinde öngörülen hizmet süresinden sayılır. Ayrıca askerî hâkimlik mesleğinden önceki hâkimlik ve savcılıkta geçen süre ile adaylığın başlamasından bitimine kadar olan sürenin 9 uncu maddeye göre belirlenen süreyi aşan kısmının tamamı, fiilen avukatlık stajında ve avukatlıkta geçen sürenin üçte ikisi, askerlik hizmetinde ve askeri hâkim adaylığına kabul edilmeden önce muvazzaf subaylıkta geçen sürenin yarısı, birinci sınıfa ayrılmaya esas sürenin hesabında dikkate alınır. Ancak birinci sınıfa ayrılabilmek için her hâlde askerî hâkimlik mesleğinde fiilen altı yıl çalışmak zorunludur.
Herhangi bir şart aranmaksızın kanunla bir üst derecenin aynı kademesine yükseltilenler için ikinci fıkranın (a) bendinde öngörülen süre on yıl olarak uygulanır.
İkinci fıkranın (a) bendinde öngörülen süre, kademe ilerlemesinin durdurulması veya derece yükselmesinin durdurulması cezalarını alanlar için, kademe ilerlemesinin veya derece yükselmesinin durdurulduğu süre kadar uzar.
Birinci sınıfa ayrılma işlemindeki değerlendirme mesleğin müteakip yıllarında da yapılır.
Birinci sınıf olabilmek için, birinci sınıfa ayrılma tarihinden itibaren üç yıl süre ile başarılı görev yapmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini yitirmemiş olmak gerekir.
Birinci sınıfa ayrılma ve birinci sınıf olma koşul ve yöntemlerine dair ilkeler, bu Kanunda belirtilen esaslar doğrultusunda Milli Savunma Bakanlığınca tespit edilerek Resmi Gazetede yayımlanır.”
MADDE 14- 357 sayılı Kanunun 20 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 20- Askerî hâkimlerin istifaları, bu Kanundaki özel hükümler saklı kalmak şartıyla subaylar hakkındaki hükümlere göre Millî Savunma Bakanı tarafından kabul edilir.”
MADDE 15- 357 sayılı Kanunun 21 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 21- Askerî hâkimlerin görev yerleri ve sıfatları ne olursa olsun emeklilik yaş hadleri diğer subaylar gibidir. Askerî hâkimlerin kanunlarda belirtilen yükümlülük sürelerini tamamlamaları hâlinde özel kanununda yazılı belli şartlar içinde emekliliklerini isteme hakları vardır. Emeklilik istemleri Millî Savunma Bakanı tarafından kabul edilir.
926 sayılı Kanunun ek 5 inci ve geçici 30 uncu maddelerindeki hükümler askerî hâkimler hakkında da uygulanır.
Bu Kanunda belirtilen esaslara göre; meslekten çıkarılma ve askerî hâkim olmaya engel suçluluk hâlleri ve askerî hâkim general-amirallere ilişkin olarak 926 sayılı Kanun hükümleri saklı kalmak kaydıyla, askerî hâkimler rütbelerinin yaş haddine kadar hizmete devam ederler.”
MADDE 16- 357 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 29- Askerî hâkimlere, Müsteşarın Başkanlığında Milli Savunma Bakanı tarafından seçilecek iki birinci sınıf hakimden oluşan komisyonca; sıfat ve görevleri gereklerine uymayan hâl ve hareketlerinin tespit edilmesi üzerine durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre, savunmaları aldırılarak aşağıdaki disiplin cezalarından biri verilebilir:
a) Uyarma cezası; görevde daha dikkatli olması gerektiğinin yazı ile bildirilmesi olup, aşağıdaki hâllerde verilir.
1) Görevde kayıtsızlık ve düzensizlik.
2) Meslektaşlarına, emrindeki personele, görevi nedeniyle muhatap olduğu kişilere veya iş ilişkisi bulunan kişilere karşı kırıcı davranmak.
3) Mazeretsiz olarak göreve geç gelmek ve görevden erken ayrılmak.
4) Kanun, tüzük, yönetmelik, karar ve talimatlarda açık olarak belirtilen konularda işi uzatacak şekilde davranışlarda bulunmak, yazı ve tekitleri zamanında cevaplandırmamak.
5) Nitelik ve ağırlıkları itibarıyla yukarıda belirtilenlerin benzeri eylemlerde bulunmak.
b) Aylıktan kesme cezası; izinsiz veya kabul edilir mazereti olmaksızın göreve bir veya iki gün gelmeyenlerin aylıklarından her gün için bir günlüğünün kesilmesidir.
c) Kınama cezası; belli bir eylem veya davranışın kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesi olup, aşağıdaki hâllerde verilir.
1) Hizmet içinde ve dışında, resmi sıfatının gerektirdiği saygınlık ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak.
2) Kılık ve kıyafetinde mesleğin gerektirdiği saygınlığı gözetmemek.
3) Meslektaşlarına, emrindeki personele, görevi nedeniyle muhatap olduğu kişilere veya iş ilişkisi bulunan kişilere kötü muamelede bulunmak.
4) Eşinin, reşit olmayan veya kısıtlanmış çocuklarının kazanç getiren sürekli faaliyetlerini, onbeş gün içinde bildirmemek.
5) Mevzuat uyarınca Millî Savunma Bakanlığının verdiği talimatı yerine getirmemek, büro ve kalem teşkilatının denetimini ihmal etmek.
6) Görevin, işbirliği ve uyum içerisinde yapılmasını engelleyici tutum ve davranışlarda bulunmak.
7) Devlete ait araç ve gereçleri özel işlerde kullanmak.
8) İzinsiz veya kabul edilir bir mazereti olmaksızın kesintisiz üç gün göreve gelmemek.
9) Nitelik ve ağırlıkları itibarıyla yukarıda belirtilenlerin benzeri eylemlerde bulunmak.
d) Kademe ilerlemesini durdurma cezası; bulunulan kademede, ilerlemenin bir yıl süre ile durdurulması olup, aşağıdaki hâllerde verilir.
1) Mazeretsiz olarak göreve geç gelmeyi veya erken ayrılmayı alışkanlık hâline getirmek.
2) Ödeme gücünün üstünde borçlanmak suretiyle borçlarını ödeyemez duruma düşmek veya kesinleşmiş borcunu kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak.
3) Belirlenen durum ve sürelerde mal beyanında bulunmamak.
4) İzinsiz veya kabul edilir mazereti olmaksızın kesintisiz dört ila dokuz gün göreve gelmemek.
5) Nitelik ve ağırlıkları itibarıyla yukarıda belirtilen benzeri eylemlerde bulunmak.
e) Derece yükselmesini durdurma cezası; bir üst dereceye yükselmenin iki yıl süre ile durdurulması olup, aşağıdaki hâllerde verilir.
1) İzinsiz veya kabul edilir mazereti olmaksızın, bir takvim yılı içinde, toplam onbeş gün göreve gelmemek.
2) Meslek mensuplarına yasaklanmış veya mesleğin gerekleriyle bağdaşmayan kazanç getirici faaliyetlerde bulunmak.
f) Yer değiştirme cezası; bulunulan garnizonun görev süresi dolmadan en az bir derece altındaki başka bir garnizona o garnizondaki asgari hizmet süresi kadar kalmak üzere atanmak suretiyle görev yerinin değiştirilmesi olup, aşağıdaki hâllerde verilir.
1) Kusurlu veya uygunsuz hareket ve ilişkileriyle mesleğin şeref ve nüfuzunu veya şahsi onur ve saygınlığını yitirmek.
2) Yaptıkları işler veya davranışlarıyla görevini doğru ve tarafsız yapamayacağı kanısını uyandırmak.
3) Hatır ve gönüle bakarak veya kişisel duygulara kapılarak görev yaptığı kanısını uyandırmak.
4) Göreve dokunacak surette ve kendi kusurlarından dolayı meslektaşlarıyla geçimsiz ve dirliksiz olmak.
5) Somut deliller elde edilmemiş olsa bile, rüşvet aldığı veya irtikapta bulunduğu kanısını uyandırmak.
6) Doğrudan doğruya veya aracı eliyle hediye istemek ve görev sırasında olmasa dahi çıkar sağlamak amacı ile verilen hediyeyi kabul etmek veya iş sahiplerinden borç istemek veya almak.
g) Meslekten çıkarma cezası; bir daha mesleğe alınmamak üzere göreve son verilmesidir.
Birinci fıkranın (f) bendinin (5) numaralı alt bendinde yazılı hâllerden dolayı hangi görevde olursa olsun iki defa, diğer alt bentlerindeki hâllerden dolayı üç defa yer değiştirme veya derece yükselmesinin durdurulması cezası almış olmak veya kasten işlenen bir suçtan dolayı altı aydan fazla süreyle hapis cezasına veya affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ile casusluk, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık suçlarından veya cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan biri ile mahkûm olmak meslekten çıkarılmayı gerektirir. Ancak, verilen cezanın bu suçlardan birinden dolayı verilmemiş olması ve cezanın ertelenmiş, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmiş veya yüzseksen günden fazla adli para cezası olması hâlinde meslekten çıkarma cezası yerine, yer değiştirme cezası verilir.
İkinci fıkra dışında kalan ceza mahkûmiyetlerinin ertelenmiş veya Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesindeki seçenek yaptırımlara çevrilmiş olup olmadığına bakılmaksızın suçun niteliğine göre diğer disiplin cezalarından biri verilir.
Hükümlülüğü gerektiren suç, mesleğin şeref ve onurunu bozan veya mesleğe olan genel saygı ve güveni ortadan kaldıran nitelikte görülürse, bu Kanunda daha alt derecede bir disiplin cezası öngörülmemiş olmak kaydıyla, cezanın miktarına ve ertelenmiş veya Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinde yer alan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmiş olup olmadığına bakılmaksızın, meslekten çıkarma cezası verilir.
Disiplin cezasının uygulanmasını gerektiren fiil suç teşkil etmese ve hükümlülüğü gerektirmese bile mesleğin şeref ve onurunu ve memuriyet nüfuz ve itibarını bozacak nitelikte görüldüğü takdirde de meslekten çıkarma cezası verilir.”
MADDE 17- 357 sayılı Kanunun mülga 31 inci maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“Görevden uzaklaştırma:
MADDE 31- Hakkında soruşturma yapılan askerî hâkimin göreve devamının, soruşturmanın selametine yahut yargı erkinin nüfuz ve itibarına zarar vereceğine kanaat getirilirse, Milli Savunma Bakanlığınca geçici bir tedbir olarak görevden uzaklaştırılmasına veya soruşturmanın sonuçlanmasına kadar geçici yetki ile başka bir yerde görevlendirilmesine karar verilebilir.
Yukarıdaki tedbirler, soruşturmanın ve kovuşturmanın herhangi bir safhasında da alınabilir.
Görevden uzaklaştırılanlar hakkında bu Kanun hükümleri saklı kalmak üzere 926 sayılı Kanunun açığa alınan subaylara ilişkin hükümleri uygulanır. Askerî hâkimler ayrıca açığa alınmazlar.
Görevden uzaklaştırma, bir disiplin soruşturması gereği olarak en çok üç ay devam edebilir. İşin niteliğinin gerektirmesi hâlinde Milli Savunma Bakanlığı tarafından bu süre iki ay daha uzatılabilir. Bu süreler sonunda, hakkında bir karar verilmediği takdirde ilgili göreve başlatılır.
Görevden uzaklaştırma, bir ceza soruşturması veya kovuşturması gereği olduğu takdirde, Milli Savunma Bakanlığı iki ayı aşmayan süreler içinde ilgilinin durumunu inceleyerek görevine dönüp dönmemesi hakkında bir karar verir.
Görevden uzaklaştırmaya ilişkin kararlar ilgiliye tebliğ olunur.
Soruşturma sonunda meslekten çıkarma cezası verilmesine veya kovuşturmaya geçilmesine gerek bulunmadığının anlaşılması hâlinde, görevden uzaklaştırma kararı Milli Savunma Bakanlığı tarafından derhâl kaldırılır.
Soruşturma veya yargılama sonunda;
a) Hakkında kovuşturmaya geçilmesine gerek bulunmayan ile kovuşturmaya başlanıp da kovuşturma konusu olan fiil ayrıca meslekten çıkarılma cezası verilmesini gerektirir nitelikte görülmeyenin,
b) Meslekten çıkarılmadan başka bir disiplin cezası verilenin,
c) Beraatine, hakkındaki kamu davasının her ne sebeple olursa olsun ortadan kaldırılmasına veya davanın düşmesine veya kamu davasının reddine veya meslekten çıkarmayı gerektirmeyecek bir ceza ile hükümlülüğüne karar verilenin,
bu kararların kesinleşmesi beklenmeksizin, hakkındaki görevden uzaklaştırma kararı kaldırılır.
Soruşturmaya konu olan eylemlerin göreve devama engel olmadığı hâllerde Milli Savunma Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırma veya geçici yetki ile başka bir yerde görevlendirme kararı her zaman kaldırılabilir.”
MADDE 18- 357 sayılı Kanunun;
a) Ek 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığının teklifi üzerine” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
b) Ek 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “teşkilatında görevli bulundukları komutanlığa” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığına” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 20- 357 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 13- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görevde bulunan askeri hâkimlerin, birinci sınıfa ayrılma ve birinci sınıf olma tarihleri, bu Kanun hükümleri dikkate alınarak, kazanılmış hak ve statüleri geriye götürülmeksizin ve geçmişe yönelik mali hak ve yükümlülükler doğurmaksızın yeniden belirlenir.
…”
MADDE 21- 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bu Kanun, Türk Silâhlı Kuvvetlerine mensup subaylar ve astsubaylara uygulanır.”
MADDE 22- 926 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “subayların, astsubayların ve askeri öğrencilerin” ibaresi “subayların ve astsubayların” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 23- 926 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Subaylar, astsubaylar ve askeri öğrenciler” ibaresi “Subaylar ve astsubaylar” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 24- 926 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “subaylığa, astsubaylığa ve askeri öğrenciliğe” ibaresi “subaylığa ve astsubaylığa” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 25- 926 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Subayların, astsubayların ve askeri öğrencilerin” ibaresi “Subayların ve astsubayların” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 26- 926 sayılı Kanunun 20 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 20- Fakülte veya yüksekokul mezunları ile yedek subaylık hizmetini yapmakta iken istekli bulunanlardan muvazzaf subay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine alınacaklarda ve muvazzaf subaylığa nasbedilmelerinde aranacak nitelikler ve diğer hususlar yönetmelikte düzenlenir.”
MADDE 27- 926 sayılı Kanunun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde yer alan “Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı yapmış” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 28- 926 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan “Genelkurmay Başkanlığı” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddenin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 29- 926 sayılı Kanunun 145 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Subay, astsubay ve askeri öğrencilerin” ibaresi “Subay ve astsubayların” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 30- 926 sayılı Kanunun 121 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“a) Asteğmen-albay rütbelerindeki subaylar ile astsubayların atanmaları; Kuvvet Komutanlıklarının teklifi, Milli Savunma Bakanının onayı ile,”
MADDE 31- 926 sayılı Kanunun 146 ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı” ibaresi “Askeri” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 32- 926 sayılı Kanunun 12 nci, 13 üncü, 16 ncı, 17 nci, 18 inci ve 115 inci maddeleri, 127 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi, 135 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve askeri öğrencilerin harçlıkları” ibaresi, 136 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, 143 üncü maddesi, 202 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “, askeri öğrenciler” ibaresi ile aynı fıkranın (f) bendi ve ek 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 33- 31/7/1970 tarihli ve 1324 sayılı Genelkurmay Başkanının Görev ve Yetkilerine Ait Kanunun 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 1- Genelkurmay Başkanlığı teşkilatı kendi kuruluş ve kadrolarında gösterilir. Barışta Kuvvet Komutanlıkları bu teşkilat dışında yer alır ve teşkilatları, Milli Savunma Bakanlığı kadro ve kuruluşunda gösterilir.
Genelkurmay Başkanı Silahlı Kuvvetlerin Komutanıdır.”
MADDE 34- 1324 sayılı Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 2- Genelkurmay Başkanı, Silahlı Kuvvetlerin savaşa hazırlanmasında; personel, istihbarat, harekat, teşkilat, eğitim, öğretim ve lojistik hizmetlerine ait ilke ve öncelikler ile ana programlarını tespit ve koordine eder.
Bunlardan;
a) Personel hizmetleri, özel kanunlarına göre yürütülür.
b) Lojistik tedarik hizmetleri için, tespit etmiş olduğu ilke, öncelik ve ana programları, bu hizmetleri yürütecek olan, Milli Savunma Bakanlığına bildirir.
c) Askeri okullardaki eğitim ve öğretim hizmetlerine ilişkin önerilerini, bu hizmetleri yürütecek olan Milli Savunma Bakanlığına bildirir.”
MADDE 35- 31/7/1970 tarihli ve 1325 sayılı Milli Savunma Bakanlığı Görev ve Teşkilatı Hakkında Kanunun 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 1 - Milli Savunma Bakanlığı, merkez ve taşra teşkilatı ile bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlardan oluşur.
Bakanlık merkez teşkilatı; Müsteşar, beş müsteşar yardımcısı, Teftiş Kurulu Başkanlığı, Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğü, Tersaneler Genel Müdürlüğü, Askeri Adalet İşleri ve Kanunlar Genel Müdürlüğü, Askeralma Genel Müdürlüğü, Personel ve Mali Yönetim Genel Müdürlüğü, İnşaat Emlak ve Milli Mayın Faaliyet Merkezi Genel Müdürlüğü, Tedarik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Genel Plan ve Prensipler Genel Müdürlüğü, Hukuk Müşavirliği, Muhabere ve Bilgi Sistem Daire Başkanlığı, Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı ve diğer komutanlıklardan oluşur. Genel müdürlüklerde ikiyi geçmemek üzere genel müdür yardımcılıkları ve altıyı geçmemek üzere daire başkanlıkları bulunur.
Bakanlık teşkilatında ayrıca sayısı otuzu geçmemek üzere Bakanlık Müşaviri, bir Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ile bir Özel Kalem Müdürü bulunur.
Yukarıda belirtilenlerin dışında ihtiyaç duyulan hallerde Bakanlar Kurulu kararıyla mevcut genel müdürlük ve müstakil daire başkanlıkları kaldırılabilir veya yeni genel müdürlük ve müstakil daire başkanlıkları kurulabilir.
Taşra teşkilatı, Bakanlığın kuruluş amaçlarını ve yürütmekte olduğu hizmetleri gerçekleştirmek üzere ihtiyaca göre Milli Savunma Bakanı tarafından kurulacak birimlerden oluşur.
Bakanlık kadroları, 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname eki cetvellerde yer alan hizmet sınıfı, kadro unvanı ve dereceleri dikkate alınarak 18/5/1929 tarihli ve 1453 sayılı Zabitan ve Askeri Memurların Maaşatı Hakkında Kanun hükümlerine göre düzenlenir.
Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin görevlendirileceği kadrolar, Milli Savunma Bakanı taralından belirlenir ve bu kadrolara görevlendirmeler Milli Savunma Bakanı tarafından yapılır. Müsteşar Yardımcılığı, Askeri Adalet İşleri ve Kanunlar Genel Müdürlüğü ve Hukuk Müşavirliği kadroları, askeri hakim görevlendirilmesi durumunda yargı ile ilgili idari görevlerden sayılır.
23/4/1981 tarihli ve 2451 sayılı Bakanlıklar ve Bağlı Kuruluşlarda Atama Usulüne İlişkin Kanuna ekli cetvellerde belirlenen görevlere Devlet memurları arasından atama yapılması halinde anılan Kanunda belirlenen atama usulü uygulanır.”
MADDE 36- 1325 sayılı Kanuna 1 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 1/A maddesi eklenmiştir.
“Kuvvet komutanlıklarının bağlılığı
MADDE 1/A- Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları Milli Savunma Bakanına bağlıdır. Bu Kanuna aykırı olmayan ve diğer kanunlarla Genelkurmay Başkanlığına verilen görev ve yetkilere ilişkin hükümler saklıdır.
Cumhurbaşkanı, Başbakan gerekli gördüklerinde Kuvvet Komutanları ile bağlılarından doğrudan bilgi alabilir ve bunlara doğrudan emir verebilir. Verilen emir herhangi bir makamdan onay alınmaksızın derhal yerine getirilir.”
MADDE 37- 1325 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine “sosyal,” ibaresinden sonra gelmek üzere “askeri okullardaki (harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları) eğitim,” ibaresi eklenmiş, aynı fıkranın (b) bendinin (1) numaralı alt bendine “Barışta ve savaşta” ibaresinden sonra gelmek üzere “personel temini ile” ibaresi eklenmiş ve (3) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(3) Askeri fabrikalar ve tersaneler dahil harp sanayii hizmetlerini,”
MADDE 38- 1325 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde, sosyal güvenlik kurumlarında, mahalli idarelerde, mahalli idarelere bağlı idarelerde, mahalli idare birliklerinde, döner sermayeli kuruluşlarda, kanunlarla kurulan fonlarda, kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlarda, sermayesinin yüzde ellisinden fazlası kamuya ait kuruluşlarda, iktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşları ile bunlara bağlı ortaklıklar ve müesseselerde görevli memurlar ile diğer kamu görevlileri kurumlarının, hakimler ve savcılar ise kendilerinin muvafakati ile aylık, ödenek, her türlü zam ve tazminatlar ile diğer mali ve sosyal hak ve yardımları kurumlarınca ödenmek kaydıyla idari görevler dahil olmak üzere Bakanlıkta geçici olarak görevlendirilebilir. Bu şekilde görevlendirilen personel, kurumlarından aylıklı izinli sayılır. Bu personelin izinli oldukları sürece memuriyetleri ile ilgileri ve özlük hakları devam ettiği gibi, bu süreler yükselme ve emekliliklerinde de hesaba katılır ve yükselmeleri başkaca bir işleme gerek duyulmadan süresinde yapılır. Hakim ve savcılar dahil bu madde kapsamında görevlendirilenlerin Bakanlıkta geçirdikleri süreler, kendi kurumlarında geçirilmiş sayılır.”
MADDE 39- 1325 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 4- Milli Savunma Bakanı görevlerini; bağlısı Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıkları ile Bakanlık merkez ve taşra teşkilatı ile bağlı, ilgili ve ilişkili kurum ve kuruluşları vasıtasıyla yerine getirir.”
MADDE 40- 1325 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Kuvvet Komutanlıkları,” ibaresi “birbirlerinin bağlısı komutanlık, kurum ve kuruluşlar ile” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 41- 1325 sayılı Kanuna aşağıdaki ek maddeler eklenmiştir.
“Harp okulları:
EK MADDE 1- Harp okullarının kuruluşu, işleyişi ve bu okullara giriş şartları, yetiştirilme usulleri ve diğer hususlar özel kanununa göre yürütülür.
İhtiyaç duyulan sınıflarda muvazzaf subay yetiştirilmek üzere Milli Savunma Bakanlığının izni ile Silâhlı Kuvvetler hesabına yabancı devlet harp okullarında askeri öğrenci okutulabilir. Bunlar öğrenime başladıkları tarihten itibaren ilk bir aylık intibak süresini geçirdikten sonra kendilerine yapılmış olan masrafları ödeseler dahi öğrencilikten ayrılamazlar. Bu öğrencilerin harçlıkları Bakanlar Kurulu kararı ile tespit olunur.
Bunlardan, sağlık sebebi hariç olmak üzere herhangi bir sebeple öğrencilikle ilişkisi kesilen veya muvazzaf subay nasbedilemeyenler, kendilerine Devlet tarafından yapılmış olan masrafların iki katını tazminat olarak öderler.
Yabancı devlet harp okullarından mezun olanların subaylığa nasıpları, 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun 35 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (1) ve (2) numaralı alt bentleri hükümleri saklı kalmak kaydıyla aşağıdaki esaslara göre yapılır.
a) Türk harp okullarında öğrenim gören emsallerinden daha önce mezun olanlar, emsalleri ile birlikte teğmen nasbedilirler.
b) Türk harp okullarında öğrenim gören emsallerinden sonra mezun olanlar, okulu bitirdikleri ayın sonundan geçerli olmak üzere teğmenliğe nasbedilirler. Bunların nasıpları emsallerinin nasıp tarihine götürülür.
Yabancı devlet harp okullarında yetişen ve subay nasbedilenler, harp okulu kaynaklı subaylarla aynı haklara sahip olurlar ve sınıflandırmaya tabi tutulurlar.
Yabancı devlet harp okullarına gönderilecek öğrencilerde aranılacak nitelikler, seçilme usulleri, bunların öğrenimleri sırasında tabi olacakları esaslar, izin ve geri çağrılma, öğrencilikten çıkarılma, ödüllendirme, öğrenimleri yarıda kalanlar hakkında uygulanacak öğretim ve eğitim esasları, subaylığa nasıp ve sınıflandırma, kıdem sıralarının tespiti, müfredat yönünden eksik öğretim ve eğitimle ilgili esaslar ile diğer hususlar yönetmelikte gösterilir.
Fakülte ve yüksekokullarda yetiştirme:
EK MADDE 2- İhtiyaç duyulması halinde, lise ve dengi okulları bitirerek fakülte ve yüksekokullara devam hakkını kazanmış olanlar ile fakülte veya yüksekokullarda okudukları sınıfı başarı ile geçen öğrenciler, seçildikleri takdirde yurtiçi ve yurtdışındaki fakülte veya yüksekokullarda askeri öğrenci olarak öğrenim yaparlar.
Askeri öğrencilerin özlük ihtiyaçları:
EK MADDE 3- Fakülteler veya yüksekokullarda okuyan askeri öğrencilerin ihtiyaçları Devlet tarafından karşılanır.
Askeri öğrencilikten çıkarılma:
EK MADDE 4- Fakültelerde veya yüksekokullarda okuyan öğrenciler aşağıdaki hallerde askeri öğrencilik niteliğini kaybederler:
a) Yönetmelikte tespit edilecek ahlak notunu kaybedenler,
b) Yönetmelikte belirtilecek esaslar dahilinde, askeri öğrenci niteliğini kaybettiklerine dair disiplin kurullarınca haklarında karar verilenler,
c) Öğrenimlerini, yönetmelikte belirtilecek süreler içinde tamamlayamayanlar,
d) Sağlık kurullarınca verilecek raporlara istinaden, sağlık durumları sebebiyle askeri öğrenci olarak öğrenimine devam imkanı kalmayanlar,
e) Mahkeme kararı ile öğrencilik hukukunu kaybedenler,
f) Fakülte ve yüksek okullarca öğrencilik hakkı sona erdirilenler,
g) Yönetmelikte tespit edilecek giriş koşullarına uymadıkları sonradan anlaşılanlar.
Çıkarılanlar hakkında yapılacak işlem:
EK MADDE 5- Ek 4 üncü madde gereğince askeri öğrenci niteliğini kaybedenlerin ilişikleri kesilir.
Sağlık sebepleri dışında ilişikleri kesilenlere, personel ve amortisman giderleri hariç, Devlet tarafından yapılan masraflar, sarf tarihinden tahsil tarihine kadar geçen süre için kanuni faizi ile birlikte hesaplanarak ödettirilir.
Fakülte veya yüksekokul öğrencilerinden, ek 4 üncü maddenin (a), (b), (c), (e), (f) ve (g) bentleri gereğince askeri öğrencilik niteliğini kaybedenler, muvazzaf subay olarak tekrar Silahlı Kuvvetler hizmetine alınmazlar.
İkinci fıkra gereğince askeri öğrencilik niteliğini kaybederek ilişkileri kesilen öğrencilerin, Devlete olan borçları askerlik hizmetleri süresince tehir edilir.
Yönetmelikte tespit edilecek hususlar:
EK MADDE 6- Fakültelerde veya yüksekokullarda askeri öğrenci olarak okutulacakların giriş şartları, görev ve sorumlulukları, askeri öğrencilikten çıkarılma ile ilgili işlemler, fakülte veya yüksekokullarda azami öğrenim süreleri, askeri eğitime ait hususlar yönetmelikte tespit olunur.
Askeri öğrencilerin istifa hakları:
EK MADDE 7- Askeri öğrencilerden;
a) Askeri eğitim-öğretim kurumları ile yurtiçinde ve yurtdışında fakülte ve yüksekokullarda öğrenim görenler;
1) Lisans seviyesinde dördüncü sınıfın,
2) Önlisans seviyesinde ikinci sınıfın,
Temmuz ayının son gününe kadar okul masraflarını,
b) Fakülte, yüksekokul veya meslek yüksekokullarından mezun olup da subay veya astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine alınanlar, yemin ettikten itibaren subay veya astsubay nasbedilinceye kadar geçecek süre içerisinde kendilerine yapılan masrafları,
ödemek suretiyle istifa edebilirler. Yapılan hesaplamada personel ve amortisman giderleri hariç, masraflar, sarf tarihinden tahsil tarihine kadar geçen süre için kanuni faizi ile birlikte hesaplanır. İntibak eğitimi sırasında yapılan masraflar ödemeye dahil edilmez. Ayrıca, intibak eğitimi sırasında yapılan tedavi masrafları ile vefat edenlerin cenaze masrafları, Devlet tarafından karşılanır.
Harçlıklar:
EK MADDE 8- Askeri öğrencilerin harçlıkları aşağıda gösterilmiştir.
a) Harp okullarında, üniversite ve yüksekokullarda öğrenim gören askeri öğrencilere (6.528) gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarın;
Birinci sınıfta % 50’si,
İkinci sınıfta %55’i,
Üçüncü sınıfta % 60’ı,
Dördüncü sınıfta %65’i,
Beşinci sınıfta % 70’i,
Altıncı sınıfta % 75’i,
Yedinci sınıfta % 80’i,
b) Astsubay meslek yüksekokulu öğrencilerine, (2.680) gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarın;
Birinci sınıfta % 80’i,
İkinci sınıfta % 85’i.
Harçlıkların küsuratlı çıkması durumunda, ödemelerde küsuratlar tama (1 Türk Lirasına) iblağ edilir. Harçlıklar her ayın başında peşin olarak ödenir, ölüm halinde o aya ait peşin ödenen harçlık geri alınmaz.
Harçlıklardan vergi ve diğer kesintiler yapılmaz. Harçlıklar haczedilemez.
Ödül:
EK MADDE 9- Askeri öğrencilerden;
a) Tabii afetlerde ve diğer olağanüstü hal ve durumlarda liyakat, feragat, yüksek hizmet veya yaşamını ortaya koyarak büyük yararlılık gösterenler,
b) Eğitimde, atışta, sporda, idari ve lojistik faaliyetlerde bulundukları okullarda yurtiçinde ve yurtdışında yapılan çeşitli müsabakalarda emsallerine nazaran üstün başarı sağlayanlar,
c) Yeni projeler ortaya koyarak mevcut usullerde olumlu yenilikler getirenler veya yeni buluşlar yapanlar,
d) Mesleğine ait eser yazanlar veya tercüme yapanlar,
e) Askeri öğrencilerden ulusal ve uluslararası müsabakalarda dereceye girenler, proje ve sempozyumlarda Türk Silahlı Kuvvetlerini başarıyla temsil edenler ile eğitim ve öğretim aşamalarında başarılı olanlar,
yönetmelikte belirtilen esaslar dahilinde ödül verilmek suretiyle taltif olunurlar.”
MADDE 42- 1325 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 1- Bu maddeyi ihdas eden Kanun Hükmünde Kararname ile bu Kanunda yapılan düzenlemeler çerçevesinde Milli Savunma Bakanlığı kadro ve kuruluşu yeniden belirlenip gerekli atamalar yapılıncaya kadar; Bakanlığın merkez ve taşra kadroları ile Bakanlık kadro kuruluşuna alınan yerlerde görev yapan mevcut personel, yeni bir atama yapılıncaya kadar görevine devam eder.
GEÇİCİ MADDE 2- 18/5/1929 tarihli ve 1453 sayılı Zabitan ve Askeri Memurların Maaşatı Hakkında Kanun uyarınca 2017 yılı fiili kadroları kabul ve tasdik edilinceye kadar, bu maddeyi ihdas eden Kanun Hükmünde Kararname ile Bakanlık teşkilat yapısının yeniden düzenlenmesi nedeniyle ihtiyaç duyulan kadrolara atama yapılabilir. Atama işleminin tekemmül etmesiyle birlikte başka bir işleme gerek kalmaksızın söz konusu kadrolar ihdas edilmiş sayılır. Bu kadrolara açıktan veya naklen yapılacak atamalar, Merkezi Yönetim Bütçe Kanunundaki sınırlamalara tabi değildir.”
MADDE 43- 4/7/1972 tarihli ve 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“a) Albaylıkta bir yılını doldurmuş subaylar,”
MADDE 44- 1602 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Her daire bir başkan ile altı üyeden kurulur. Üyelerden dördü askeri hakim, ikisi bu sınıftan olmayan subaylardır.
Dairelerde biri hakim sınıfından olmayan üye olmak üzere görüşme sayısı beştir. Kararlar oy çokluğu ile verilir.”
MADDE 45- 17/7/1972 tarihli ve 1612 sayılı Yüksek Askeri Şuranın Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 2- Yüksek Askerî Şûranın üyeleri; Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Başbakan Yardımcıları, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı ve Milli Savunma Bakanı ile Kuvvet Komutanlarıdır."
MADDE 46- 1612 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“d) Başbakanın lüzum gördüğü hallerde Silahlı Kuvvetlerle ilgili diğer konular hakkında görüş bildirmek;”
MADDE 47- 1612 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Şûra Genel Sekreterine” ibaresi, “Şûra sekretaryasına” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 48- 1612 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sekretarya
MADDE 6- Yüksek Askeri Şûranın sekretarya hizmetlerini Milli Savunma Bakanlığı yürütür.”
MADDE 49- 1612 sayılı Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Genel Sekreterlik aracılığı ile” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı tarafından”, aynı maddenin ikinci fıkrasında yer alan “İçtüzükte” ibaresi “yönetmelikte” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 50- 1612 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 9- Yüksek Askeri Şûranın yönetimi ve çalışma usulleri ile sekretarya hizmetlerine ilişkin iş ve işlemler, Başbakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikte belirlenir.”
MADDE 51- 14/6/1973 tarihli ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 58 inci maddesinin, ikinci fıkrasında yer alan “(Askeri liseler dahil)” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, aynı maddenin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Askeri eğitim kurumlarının dereceleri ve müfredatı, Milli Savunma Bakanlığı ile birlikte tespit edilir.”
MADDE 52- 11/5/2000 tarihli ve 4566 sayılı Harp Okulları Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrası ile 2 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Türk Silahlı Kuvvetleri” ibareleri yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 53- 4566 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “kuvvet komutanlıklarının” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 54- 4566 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin son cümlesi yürürlükten kaldırılmış, aynı fıkranın (d) bendinde yer alan “Genelkurmay Başkanlığının direktif ve prensipleri çerçevesinde, kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi, “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 55- 4566 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Harp Okullarının kadro ve kuruluşları Milli Savunma Bakanlığınca belirlenir.”
MADDE 56- 4566 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“b) Milli Savunma Bakanlığının ihtiyaç ve gerek görmesi halinde; bünyesinde teşkil edilecek enstitü veya enstitülerde muvazzaf subaylar ile aynı eğitim ve öğretim düzeyindeki sivil kişilere, ilgili bilim dallarında lisansüstü eğitim ve öğretim vermektir.”
MADDE 57- 4566 sayılı Kanunun 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu, Milli Savunma Bakanlığınca belirlenen temel esaslar doğrultusunda; harp okulunun eğitim ve öğretimi ile ilgili uygulama ve geliştirmeye yönelik usul ve esasları tespit eden, bilimsel araştırma ve yayın faaliyetleri hakkında kararlar alan, harp okullarının bütününü ilgilendiren kanun, yönetmelik ve yönerge ihtiyaçları ile mevcut mevzuatın uygulanmasından doğan hususları inceleyip görüş bildiren, yıllık eğitim-öğretim programının uygunluğu hususunu ve eğitim-öğretim programlarında ortaya çıkabilecek sorunları görüşüp karara bağlayan en yüksek eğitim ve öğretim organıdır.”
MADDE 58- 4566 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “asker” ibaresi yürürlükten kaldırılmış ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Dekanın ataması, Milli Savunma Bakanınca yapılır.”
MADDE 59- 4566 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “asker” ibaresi yürürlükten kaldırılmış ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Dekan yardımcılarının ataması, Milli Savunma Bakanınca yapılır.”
MADDE 60- 4566 sayılı Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “asker” ibaresi yürürlükten kaldırılmış ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Öğretim üyesi enstitü müdürünün ataması, Milli Savunma Bakanınca yapılır.”
MADDE 61- 4566 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanının” ibaresi “Milli Savunma Bakanının” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 62- 4566 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde, “Kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde, “ilgili kuvvet komutanlığına” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığına” şeklinde değiştirilmiş ve “ilgili kuvvet komutanlığınca uygun görülmesi halinde” ibaresi ile aynı fıkranın beşinci cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 63- 4566 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan "ilgili kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde, “Kuvvet komutanlığınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde, “ilgili kuvvet komutanlığına” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığına” şeklinde, aynı fıkranın altıncı cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkranın son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
“Uygun bulunanların atamaları Milli Savunma Bakanlığınca yapılır.”
MADDE 64- 4566 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde, ikinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlığınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde ve üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bu kurulun değerlendirme neticesi, görüşü alınmak üzere Yükseköğretim Kuruluna gönderilir. Atama, olumlu görüş bildirilen adaylar arasından Milli Savunma Bakanlığınca yapılır.”
MADDE 65- 4566 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığının” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığının” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 66- 4566 sayılı Kanunun 24 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 24- Harp okullarında görevli öğretim elemanları, görev ve unvanlarına bakılmaksızın, disiplin, kıdem, kadro, kadrosuzluk veya diğer ihtiyaçlar nedeniyle Milli Savunma Bakanlığı tarafından, harp okulları dışındaki kıt’a, karargâh ve kurumlara atanabilirler.
Harp okulu dışına atanan öğretim üyeleri için, bu Kanunun emeklilik yaş haddi ile ilgili hükümleri uygulanmaz.
Harp okullarında görevli öğretim elemanları; idarece uygun görülen hallerde, olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerinde Milli Savunma Bakanlığınca, özlük hakları saklı kalmak kaydıyla harp okulları dışında da görevlendirilirler.”
MADDE 67- 4566 sayılı Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Asker öğretim görevlileri tayinle veya geçici görevle, sivil öğretim görevlileri ise Milli Savunma Bakanlığının izni ile boş öğretim üyesi veya öğretim görevlisi kadrolarına atanabilirler veya sözleşmeli olarak çalıştırılabilirler.”
MADDE 68- 4566 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Askeri okutmanlar tayinle veya geçici görevli, sivil okutmanlar ise süreli veya sürekli olarak Milli Savunma Bakanlığınca atanırlar.”
MADDE 69- 4566 sayılı Kanunun 27 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 27- Harp okullarının araştırma görevlisi, uzman çevirici ve eğitim-öğretim planlamacısı olarak ihtiyaç duyacağı öğretim yardımcılarından asker olanlar, Türk Silâhlı Kuvvetlerinin atanmaya ilişkin esas ve usullerine uygun olarak atanırlar. Sivil olanları ise, Milli Savunma Bakanlığının izni ile araştırma görevlisi kadrolarına en çok üç yıl süre ile atanırlar. Atama süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer. Bunlar aynı usulle yeniden atanabilirler. Uzmanlar, çeviriciler ve eğitim-öğretim planlamacılarının atanmasında da, araştırma görevlilerinin atanmasındaki yöntem izlenir.”
MADDE 70- 4566 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “kuvvet komutanlıklarının teklifi, Genelkurmay Başkanlığının tasvibi ile” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 71- 4566 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İlgili kurumların isteği ve Milli Savunma Bakanlığının onayıyla, ihtiyaç duyulan konularda, öğretim elemanları diğer yükseköğretim kurumlarıyla kamu kurum ve kuruluşlarında geçici olarak görevlendirilebilirler.”
MADDE 72- 4566 sayılı Kanunun 32 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 32- Öğretim elemanlarının yolluklu veya yolluk olmaksızın yurtiçinde ve yurtdışında kongre, konferans, seminer ve benzeri bilimsel toplantılarla bilim ve meslekleri ile ilgili diğer toplantılara katılmaları, araştırma ve inceleme görevleri yapmaları, harp okulu komutanlığının teklifine ve Milli Savunma Bakanlığının onayına tâbidir. Yurtiçinde yapılacak kısa süreli bilimsel toplantılara katılmaya, harp okulları komutanlıkları izin verir.
Yurtiçinde ve yurtdışında görevlendirilecek öğretim üyelerine 10/2/1954 tarihli ve 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerine göre harcırah ödenir.
Yurtdışında bu maksatla görevlendirilen öğretim elemanlarına yabancı kuruluşlardan burs veya benzeri katkı sağlanmışsa bile, bunlar görev yapacakları sürece maaşlı izinli sayılırlar.
Dış ülkede kalınacak sürenin uzatılması, harp okulu komutanlığının teklifi üzerine Milli Savunma Bakanlığının onayına bağlıdır.”
MADDE 73- 4566 sayılı Kanunun 33 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı maddenin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlığı veya kuvvet komutanlığının yetki vereceği makam” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde ve üçüncü fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlığınca veya kuvvet komutanlığının yetki vereceği makam” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.
“Harp okullarında görevli öğretim elemanları, talep halinde; personelin isteği, harp okulu komutanlığının görüşü ve Milli Savunma Bakanlığının onayı ile diğer harp okullarında veya yükseköğretim kurumlarında ek ders vermek üzere görevlendirilebilirler.”
MADDE 74- 4566 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlıkları ve Genelkurmay Başkanlığınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 75- 4566 sayılı Kanunun 35 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlığı” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 76- 4566 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Harp okullarının öğrenci kaynağı lise ve dengi okul mezunlarıdır.”
MADDE 77- 4566 sayılı Kanunun 37 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “ilgili kuvvet komutanlığının teklifi ve Genelkurmay Başkanlığının” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığının” şeklinde ve aynı bentte yer alan “Genelkurmay Başkanlığınca” ibareleri “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 78- 4566 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığının” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığının” şeklinde, üçüncü fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığınca” ibareleri “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 79- 4566 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 80- 4566 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan “Genelkurmay Başkanlığı ve ilgili kuvvet komutanlıklarınca” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 81- 11/4/2002 tarihli ve 4752 sayılı Astsubay Meslek Yüksek Okulları Kanununun;
a) 1 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Türk Silâhlı Kuvvetleri” ibaresi,
b) 2 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Türk Silâhlı Kuvvetlerinin” ibaresi,
yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 82- 4752 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“b) Bölüm: Türk Silâhlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarına uygun olarak personel yetiştirilmek üzere kurulan eğitim ve öğretim birimini,
c) Bölüm başkanı: Bölümde görevli en kıdemli öğretim elemanını,
d) Program: Bu Kanunda belirtilen özelliklere sahip muvazzaf astsubay yetiştirmek amacıyla, içeriği Türk Silâhlı Kuvvetlerinin ihtiyaçları doğrultusunda Milli Savunma Bakanlığınca belirlenen, branş veya ihtisasa yönelik eğitim konu, kapsam ve sürelerinin bütününü,”
MADDE 83- 4752 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 4- Astsubay meslek yüksek okullarının kadro ve kuruluşları, Milli Savunma Bakanlığı tarafından hazırlanır.”
MADDE 84- 4752 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (d) bentleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“c) Eğitim ve öğretim plân ve programları; çağdaş, bilimsel ve teknolojik esaslara uygun olarak Milli Savunma Bakanlığınca hazırlanır.
d) Astsubay meslek yüksek okullarının verimliliklerinin artırılması, genişletilmesi ve öğretim elemanlarının yetiştirilmeleri, Milli Savunma Bakanlığınca plânlanır ve gerçekleştirilir.”
MADDE 85- 4752 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığı, ilgili kuvvet komutanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 86- 4752 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 87- 4752 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanı, Jandarma Genel Komutanı veya Sahil Güvenlik Komutanı yahut yetki verecekleri makamların” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığının” şeklinde değiştirilmiş ve aynı fıkranın son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 88- 4752 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Astsubay meslek yüksek okulları komutanlıklarınca tespit edilen açık yardımcı doçentlik kadroları, isteklileri tespit etmek amacıyla her yıl Milli Savunma Bakanlığı tarafından ilân edilir. Yardımcı doçentliğe yükselme ve atanma işlemleri, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa aykırı olmamak üzere, Milli Savunma Bakanlığı tarafından yürütülür. Yardımcı doçentler, Milli Savunma Bakanlığı tarafından uygun görülmesi halinde, ilk üç yılı müteakip, birer yıllık sürelerle uzatılmak kaydıyla en fazla altı yıla kadar bu kadrolarda kalabilirler.”
MADDE 89- 4752 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin ikinci fıkrasının birinci, ikinci, dördüncü ve beşinci cümleleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı fıkranın son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
“Astsubay meslek yüksek okulları komutanlıklarınca tespit edilen açık doçentlik kadroları, isteklileri tespit etmek amacıyla her yıl; Milli Savunma Bakanlığı tarafından ilân edilir. Adaylığı uygun görülen istekliler, astsubay meslek yüksek okulu komutanlığına bildirilir.”
“Astsubay meslek yüksek okulu komutanı, bu kuruldan adayların her biri hakkında yazılı mütalâa ister ve kendi görüşünü de belirterek atamanın sağlanması için Milli Savunma Bakanlığına öneride bulunur. Milli Savunma Bakanlığı tarafından uygun bulunanların atamaları yapılır.”
MADDE 90- 4752 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin ikinci fıkrasının birinci ve ikinci cümleleri ile aynı maddenin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Astsubay meslek yüksek okulları komutanlıklarınca tespit edilen açık profesörlük kadroları, isteklileri tespit etmek amacıyla her yıl, Milli Savunma Bakanlığı tarafından ilân edilir. Adaylığı uygun görülen istekliler, astsubay meslek yüksek okulu komutanlığına bildirilir.”
“Bu kurulun değerlendirme neticesi, görüşü alınmak üzere Yükseköğretim Kuruluna gönderilir. Atama; Yükseköğretim Kurulunun olumlu görüş bildirdiği adaylar arasından, Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılır.”
MADDE 91- 4752 sayılı Kanunun 19 uncu maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Astsubay meslek yüksek okullarında görevli öğretim elemanları, görev ve unvanlarına bakılmaksızın, disiplin, kıdem, kadro, kadrosuzluk veya diğer ihtiyaçlar nedeniyle; Milli Savunma Bakanlığının teklifi üzerine astsubay meslek yüksek okulları dışındaki kıt’a, karargâh ve kurumlara atanabilirler.”
“Astsubay meslek yüksek okullarında görevli öğretim elemanları; idarece uygun görülen hallerde, olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerinde; Milli Savunma Bakanlığı tarafından özlük hakları saklı kalmak kaydıyla astsubay meslek yüksek okulları dışında da görevlendirilebilirler.”
MADDE 92- 4752 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Asker öğretim görevlileri tayinle veya geçici görevle, sivil öğretim görevlileri ise Milli Savunma Bakanlığının izni ile boş öğretim görevlisi kadrolarına atanabilirler veya sözleşmeli olarak çalıştırılabilirler.”
MADDE 93- 4752 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Askerî okutmanlar tayinle veya geçici görevle, sivil okutmanlar ise süreli veya sürekli olarak Milli Savunma Bakanlığının onayı ile atanırlar.”
MADDE 94- 4752 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Sivil olanlar ise, Milli Savunma Bakanlığının onayı ile en çok üç yıl süre ile atanırlar.”
MADDE 95- 4752 sayılı Kanunun 23 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 23- Astsubay meslek yüksek okullarının ihtiyacı olan öğretim elemanları; yurtiçinde ve yurtdışında eğitime gönderilebilirler.”
MADDE 96- 4752 sayılı Kanunun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“İlgili kurumların isteği ve Milli Savunma Bakanlığının onayı ile ihtiyaç duyulan konularda, öğretim elemanları, diğer yükseköğretim kurumlarıyla kamu kurum ve kuruluşlarında geçici olarak görevlendirilebilirler.”
MADDE 97- 4752 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin ikinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığına” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığına” şeklinde değiştirilmiştir.
“Öğretim elemanlarının yolluklu veya yolluk almaksızın yurtiçinde kongre, konferans, seminer ve benzeri bilimsel toplantılar ile bilim ve meslekleriyle ilgili diğer toplantılara katılmaları, araştırma ve inceleme görevleri yapmaları, Milli Savunma Bakanlığının onayına tâbidir.”
MADDE 98- 4752 sayılı Kanunun 27 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 27- Öğretim elemanları, talep halinde; bağlı olduğu yükseköğretim kurumu komutanlığının görüşü ve Milli Savunma Bakanlığının onayı ile Türk Silâhlı Kuvvetlerine ait diğer yükseköğretim kurumlarında görevlendirilebilirler.
Astsubay meslek yüksek okullarında görevli öğretim elemanları, talep halinde; astsubay meslek yüksek okulu komutanlığının görüşü ve Milli Savunma Bakanlığının onayı ile diğer astsubay meslek yüksek okullarında, harp okullarında veya yükseköğretim kurumlarında ek ders vermek üzere görevlendirilebilirler.
Astsubay meslek yüksek okulları, ihtiyacı olan öğretim elemanlarını ilgili yükseköğretim kurumlarından, bir kurumda çalışmayanları ise kendileri ile koordine ederek talep edebilir. Yükseköğretim kurumları dışındaki kurum ve kuruluşlardan yapılacak ilâve öğretim elemanı talepleri, Milli Savunma Bakanlığı kanalı ile yapılır.
Astsubay meslek yüksek okullarında ek dersle görevlendirilecek öğretim elemanlarının sözleşmeleri, Milli Savunma Bakanlığı tarafından onaylanır.
Astsubay meslek yüksek okulu ile diğer yükseköğretim kurumları arasında karşılıklı olarak ek ders vermekle görevlendirilen öğretim elemanlarına, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 40 ıncı ve 41 inci maddeleri hükümlerine göre ek ödeme yapılır. Yükseköğretim kurumları dışından ek ders vermek üzere temin edilecek öğretim elemanlarına yapılacak ek ders ücreti ödemesi için ders yükü zorunluluğu aranmaz.”
MADDE 99- 4752 sayılı Kanunun 28 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığı, ilgili kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı tarafından” şeklinde, aynı maddenin ikinci fıkrasında yer alan “ilgili kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığı” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddenin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 100- 4752 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Astsubay meslek yüksek okullarının öğrenci kaynağı, lise ve dengi okul mezunlarıdır.”
MADDE 101- 4752 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan “Genelkurmay Başkanlığı” ibareleri, “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 102- 4752 sayılı Kanunun 32 nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “Genelkurmay Başkanlığı, ilgili kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığı” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 103- 4752 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yer alan “Genelkurmay Başkanlığı, ilgili kuvvet komutanlıkları, Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığınca” ibaresi “Milli Savunma Bakanlığı tarafından” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 104- (1) Harp Akademileri, askeri liseler ve astsubay hazırlama okulları kapatılmıştır. Bu komutanlıklarda görev yapmakta olan personel hakkında aşağıdaki işlemler yapılır:
a) Jandarma Genel Komutanlığı ile Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli ve işgal ettikleri kadrolar hakkında, ilgisine göre 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun geçici 4 üncü maddesi ile 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun geçici 7 nci maddesi hükümleri uygulanır.
b) Diğer personel, Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşundaki uygun kadrolara atanır.
(2) 24/5/1989 tarihli ve 3563 sayılı Harp Akademileri Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 105- (1) Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinde;
a) Askeri liseler ile astsubay hazırlama okullarında öğrenimine devam eden öğrenciler, Millî Eğitim Bakanlığınca, giriş sınavlarının yapıldığı tarihte aldıkları ortaöğretim yerleştirme puanları dikkate alınarak durumlarına uygun okullara,
b) Harp okulları, fakülte ve yüksekokullar ile astsubay meslek yüksekokullarında (Jandarma dahil) öğrenimine devam eden öğrenciler ile Yükseköğretim Kurulunca, üniversite sınavının yapıldığı tarihte aldıkları yerleştirme puanları dikkate alınarak durumlarına uygun fakülte ve yüksekokullara, naklen kaydedilirler.
c) 30 Ağustos itibariyle mezun olacak askeri öğrencilerin subay ve astsubaylığa nasbı yapılmaz. Bunlara üniversite sınavının yapıldığı tarihte aldıkları yerleştirme puanları dikkate alınarak Yükseköğretim Kurulunca belirlenecek durumlarına uygun fakülte ve yüksekokullarca diploma verilir.
Bu madde kapsamında hakkında işlem tesis edilenlerden herhangi bir tazminat alınmaz.
Bu maddenin uygulanması ile ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Yükseköğretim Kurulu görevli ve yetkilidir.
(2) Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar herhangi bir sebeple Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı askeri okullardan ayrılan veya çıkarılan askeri öğrencilere ilgili mevzuatı uyarınca borç çıkarılmaz, çıkarılmış borçlar tahsil edilmez ve başlatılmış işlemler durdurulur. Bunlardan bu amaçla yapılmış olan tahsilatlar iade edilmez.
MADDE 106- (1) Gülhane Askeri Tıp Akademisine bağlı eğitim hastaneleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi ile asker hastaneleri, dispanser ve benzeri sağlık hizmet birimleri ile Jandarma Genel Komutanlığına ait sağlık kuruluşları her türlü hak ve yükümlülükleri, alacak ve borçları, sözleşme ve taahhütleri, taşınırları ve taşıtlarıyla birlikte, Sağlık Bakanlığına devredilir ve bunlara tahsisli taşınmazlar Bakanlığa tahsis edilir. Devredilen sağlık kuruluşlarından müstakil olanların taşınmazları müştemilatı ile birlikte ve bütün olarak tahsis edilir; başka hizmet birimleri ile aynı yerleşke içerisinde bulunanlardan ifrazı mümkün olanların ifrazı ve tahsisi yapılır.
(2) Gülhane Askeri Tıp Akademisine bağlı yükseköğretim birimleri her türlü hak ve yükümlülükleri, alacak ve borçları, sözleşme ve taahhütleri, taşınırları ve taşıtlarıyla birlikte, Sağlık Bilimleri Üniversitesine devredilir ve bunlara tahsisli taşınmazlar Üniversiteye tahsis edilir. Sağlık Bilimleri Üniversitesi, devirden önce Gülhane Askeri Tıp Akademisi bünyesinde yürütülmekte olan Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik ve Nükleer tehditlere karşı savunma, Hava ve Uzay Hekimliği, Sualtı Hekimliği, Harp Cerrahisi gibi özellikli askeri sağlık hizmetleri alanlarına yönelik hizmet, eğitim, araştırma ve danışmanlık faaliyetlerini de yürütmekle görevlidir.
(3) Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinden itibaren bir ay içinde;
a) Devredilen sağlık kuruluşları için, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Komutanlığından üç kişilik komisyonlar kurulur. Komisyon başkanlığı Maliye Bakanlığı temsilcisi tarafından yürütülür. Komisyonlar tarafından devre konu taşınırlar, taşınmazlar, taşıtlar, kadro ve pozisyonlarıyla birlikte mevcut personel tespit edilerek tutanağa bağlanır.
b) Devredilen yükseköğretim birimleri için, Üniversite, Maliye Bakanlığı ve Gülhane Askeri Tıp Akademisinden üç kişilik komisyonlar kurulur. Komisyon başkanlığı Maliye Bakanlığı temsilcisi tarafından yürütülür. Komisyonlar tarafından yükseköğretim birimlerinin devre konu taşınırlar, taşınmazlar, taşıtlar ve kadro ve pozisyonlarıyla birlikte mevcut personel tespit edilerek tutanağa bağlanır.
(4) Devredilen yükseköğretim birimleri ile sağlık kuruluşlarının ödeneklerinden devir tarihi itibarıyla kalan tutarları, ilgisine göre Üniversite ve Sağlık Bakanlığı bütçesinin ilgili tertiplerine Maliye Bakanlığınca aktarılır.
(5) Bu madde çerçevesinde gerçekleştirilen bütün geçiş, devir, temlik ve intikal işlemleri ile düzenlenecek belgeler her türlü vergi, resim, harç, ücret ve fondan müstesnadır.
(6) Şehit yakınları ve gazilere sağlık hizmeti sunumunda öncelik tanınır. Askeri personel ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere devredilen sağlık kuruluşlarında öncelikli hizmet verilir. Bu şekilde verilecek öncelikli hizmetin usûl ve esasları Milli Savunma Bakanlığının görüşü alınarak Sağlık Bakanlığınca belirlenir.
(7) Er ve erbaşların sağlık hizmeti giderleri Sosyal Güvenlik Kurumunca karşılanır. Bu giderler için Sosyal Güvenlik Kurumuna gerekli ödeme Milli Savunma Bakanlığı bütçesinden yapılır.
Devredilecek personel
MADDE 107- (1) 106 ncı madde uyarınca Komisyonlar tarafından tespit edilen personelin Türk Silahlı Kuvvetleri, Sağlık Bilimleri Üniversitesi, diğer yükseköğretim kurumları ile Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarına devrine ilişkin usul ve esaslar ile devre ilişkin diğer hususları belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir.
(2) Devredilen personelin atanacağı kadrolar, başka bir işleme gerek kalmaksızın atama işleminin yapıldığı tarih itibarıyla ihdas edilerek 78 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki cetvellerin ilgili kurumlara ait bölümlerine eklenmiş sayılır.
(3) Devredilen personelin devir tarihinde eski kadro veya pozisyonlarına bağlı olarak almakta oldukları aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları, ek ödemeler, sözleşme ücreti ile diğer malî hakları (fazla çalışma ücreti ile nöbet ücreti hariç) toplam net tutarının, atandıkları yeni kadro veya pozisyonlarının aylık, ek gösterge, her türlü zam ve tazminatları, sözleşme ücreti ile döner sermayeden yapılacak ek ödeme de dahil olmak üzere, diğer her türlü malî hakları toplam net tutarından fazla olması halinde, aradaki fark tutarı, atandıkları kadro veya pozisyonlarda kaldıkları sürece, kapanıncaya kadar herhangi bir kesintiye tâbi tutulmaksızın ayrıca tazminat olarak ödenir.
(4) 926 sayılı Kanuna tabi olup devredilen personel terfi, aylık ve diğer mali ve sosyal haklar bakımından 926 sayılı Kanuna tabi olmaya devam eder, Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı olan mecburi hizmetlerini devredilen kurumlarda tamamlar. Bunların terfi işlemleri ilgisine göre Bakan veya Rektör tarafından gerçekleştirilir. Bunların döner sermaye ek ödemeleri, çalıştıkları birimlerde aynı kadro ve unvandaki personelin matrahı esas alınarak hesaplanır ve sağlık tazminatları mahsup edilerek ödenir.
(5) Devredilen personele devir tarihinden sonra yapılması gereken aylık veya ücret ödemeleri yeni kurumları tarafından yapılır ve bu ödemeler hakkında kurumlar arasında herhangi bir hesaplaşma yapılmaz.
Öğrencilerin nakli
MADDE 108- (1) Bu Bölümde yer alan hükümler kapsamında devredilen yükseköğretim birimlerinde öğrenim görenler, üniversite sınavının yapıldığı tarihte aldıkları yerleştirme puanları dikkate alınarak Yükseköğretim Kurulunca belirlenecek öğretim kurumlarına nakledilir. Bu maddenin uygulanması ile ilgili olarak usul ve esasları belirlemeye, uygulamayı yönlendirmeye, her türlü tedbiri almaya ve ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye Yükseköğretim Kurulu görevli ve yetkilidir.
Yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 109- (1) 17/11/1983 tarihli ve 2955 sayılı Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kanunu, 17/11/1983 tarihli ve 2957 sayılı Bazı Askeri Hastanelere Döner Sermaye Tahsisine Dair Kanun ile 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun ek 26 ncı maddesi, 4/1/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 70/A maddesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 110- 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Jandarma Hizmetleri Sınıfı hariç olmak üzere Jandarma Genel Komutanlığının diğer hizmet sınıflarındaki kadrolarında bulunan Devlet memurları, Türk Silahlı Kuvvetleri kadrolarındaki emsallerinin yararlandığı mali ve sosyal haklardan da ayrıca yararlanırlar.”
MADDE 111- 2803 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 5- Jandarma Genel Komutanlığının er ve erbaş ile askerlik yükümlüsü ihtiyacı, 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu hükümleri çerçevesinde Milli Savunma Bakanlığı tarafından üç yıl süreyle karşılanır. Ancak İçişleri Bakanlığının göstereceği lüzum üzerine ve Bakanlar Kurulu kararıyla; bu süre uzatılabilir. Bu suretle Jandarma Genel Komutanlığı emrine verilen er ve erbaşlar ile askerlik yükümlüleri hakkında, diğer er ve erbaşlar ile askerlik yükümlülerinin tabi olduğu hükümler uygulanır. Bunların giderleri Jandarma Genel Komutanlığı bütçesinden karşılanır.”
MADDE 112- 2692 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 9- Sahil Güvenlik Komutanlığının er ve erbaş ile askerlik yükümlüsü ihtiyacı, 21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu hükümleri çerçevesinde Milli Savunma Bakanlığı tarafından üç yıl süreyle karşılanır. Ancak İçişleri Bakanlığının göstereceği lüzum üzerine ve Bakanlar Kurulu kararıyla; bu süre uzatılabilir. Bu suretle Sahil Güvenlik Komutanlığı emrine verilen er ve erbaşlar ile askerlik yükümlüleri hakkında, diğer er ve erbaşlar ile askerlik yükümlülerinin tabi olduğu hükümler uygulanır. Bunların giderleri Sahil Güvenlik Komutanlığı bütçesinden karşılanır. Erbaş ve erlerin harçlıkları ile gündelikleri, Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki emsallerine verilen miktarlar üzerinden ve aynı hükümlere göre ödenir.”
MADDE 113- 2803 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 13/A maddesi eklenmiştir.
“Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi
MADDE 13/A - Jandarma ve Sahil Güvenlik Teşkilatlarının subay ve astsubay ve diğer personel ihtiyacını karşılamak, önlisans, lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın yapmak üzere bünyesinde fakülte, enstitü, astsubay meslek yüksekokulları, eğitim ve araştırma merkezleri ve kurslar bulunan bir yükseköğretim kurumu olarak İçişleri Bakanlığına bağlı Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi kurulmuştur.
Akademinin kuruluş, görev ve çalışma usulleri 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu hükümleri saklı olmak kaydıyla Yükseköğretim Kurulunun da görüşü alınarak İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.
Akademinin eğitim-öğretim ve yönetim işleri Akademi Başkanı tarafından yürütülür. Hizmetin gerektirdiği hallerde İçişleri Bakanının onayıyla, diğer birim ve kurullar da teşkil edilebilir.
Akademi Başkanı, en az yüksek lisans düzeyinde akademik kariyere sahip Jandarma veya Sahil Güvenlik Hizmetleri Sınıfından general, amiral veya albaylar ya da yükseköğretim kurumlarının profesör öğretim üyeleri arasından İçişleri Bakanı tarafından atanır. Akademi Başkanına yardımcı olmak üzere albaylar veya öğretim üyeleri arasından İçişleri Bakanı tarafından en fazla dört Başkan Yardımcısı atanır.
Akademi Başkanı, eğitim-öğretim ve yönetim işlerinin düzenli bir şekilde yerine getirilmesinden, gözetim ve denetiminden, takip ve kontrol edilmesinden sorumludur.
Akademide istihdam edilen öğretim elemanlarının görev süreleri, her türlü özlük hakları, izinleri, akademik unvanlarının yükselmesi ve korunması konusunda 2547 sayılı Kanun ve 11/10/1983 tarihli ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu hükümleri uygulanır.
Akademide ücret karşılığı ders vermek üzere görevlendirilen Bakanlık personeli ve diğer kişilere, haftada yirmi, bir takvim yılında üç yüz altmış saati aşmamak ve 2914 sayılı Kanunun 11 inci maddesinde öngörülen azami ek ders ücretlerini geçmemek kaydıyla, Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine Bakanlık tarafından belirlenen miktar, esas ve usuller çerçevesinde ders ücreti ödenir.
Yükseköğretim kurumlarından akademik personel görevlendirilmesinde, bu maddede hüküm bulunmayan hallerde 2547 sayılı Kanun hükümleri uygulanır. Ayrıca ihtiyaç duyulması ve Akademi Başkanının talep etmesiyle Yükseköğretim Kurulu tarafından kendi mevzuatı çerçevesinde Akademi emrine öğretim elemanı görevlendirilebilir. İçişleri Bakanlığı, ihtisaslarından yararlanmak üzere Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde yer alan askeri okullardan da öğretim elemanı talep edebilir. Uzman erbaşlar ile sözleşmeli er ve erbaşların eğitimi ise, Akademinin belirlediği ilke ve standartlara göre Jandarma Eğitim Komutanlığı ile Sahil Güvenlik Eğitim Komutanlığı bünyesinde yapılır. Uzman erbaşlar ile sözleşmeli er ve erbaşlar, belirlenen bir süre için Akademi bünyesinde de eğitime tabi tutulabilir.
Akademinin öğrenci kaynağı; lise ve dengi okullar, ön lisans, lisans, yüksek lisans mezunlarıdır. İlgili devletlerle yapılacak uluslararası anlaşmalara bağlı olarak yabancı uyruklu öğrencilerin Akademiye kabul edilmeleri Bakan onayı ile olur. Yabancı uyruklu öğrenciler eğitim-öğretimi izleyebilecek Türkçe dil yeterliklerinin sınav ile tespit edilmesinden sonra öğretime başlatılır. Yabancı uyruklu öğrenciler Akademi öğrencilerine uygulanan kurallara uymakla yükümlüdür. Akademiye alınacak öğrencilerin nitelikleri ile giriş usul ve esasları yönetmelikle belirlenir.
En az dört yıl süreli fakülte bitirenlerden muvazzaf subay olmak için başvuranlar ile fakülte veya yüksekokul bitirenlerden muvazzaf astsubay olmak için başvuranlar düzeltilmemiş nüfus kaydına göre müracaat yapılan yılın ocak ayının ilk günü itibarıyla yirmiyedi yaşını, lisansüstü öğrenimi tamamlamış olanlar ise otııziki yaşını bitirmemiş olmak, yönetmelikte öngörülen sınavlar ile uygulanacak temel askerlik eğitiminde başarılı olmak ve diğer nitelikleri de haiz bulunmak şartıyla Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından gösterilecek lüzum ve İçişleri Bakanının uygun görmesi halinde Akademide yetiştirilemeyen sınıflara naspedilebilirler.
Öğrenciler, Akademi bünyesinde ücretsiz iaşe edilir, yatırılır, sağlık giderleri ve yönetmelikte tespit edilecek ihtiyaçları Devletçe karşılanır. Akademi öğrencilerine, ayrıca, Milli Savunma Bakanlığına bağlı okullarda bulunan askeri öğrencilere ödenen miktarda harçlık ödenir. Öğrencilerin statülerinin gerektirdiği iş ve işlemler Başkanlıkça yürütülür. Akademide lisans, lisansüstü veya önlisans eğitimi yapanlar (yabancı uyruklular hariç) her öğretim yılı karşılığında iki yıl süreyle mecburi hizmetle yükümlüdürler. Bunlardan mezun olup olmadığına bakılmaksızın mecburi hizmetle yükümlü olduğu süre içinde, istifa edenler veya ilişiğinin kesilmesini gerektiren bir suç işleyenler ya da sağlık sebebi hariç, başka herhangi bir sebeple ayrılanlar, yükümlülük sürelerinin eksik kısmı ile orantılı olarak kendilerine yapılmış olan öğretim masraflarının dört katını tazminat olarak ödemek zorundadırlar.
Akademide öğrenim gören öğrencilerin aşağıdaki hallerde öğrenimlerine son verilir:
a) Bu Kanun hükümlerine göre çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek ahlak notu yetersiz olanlar.
b) Haklarında öğrenim gördükleri kurumdan çıkarma cezası verilerek, cezası kesinleşenler.
c) Öğrenimlerini, mevzuatta belirlenen azami süre içerisinde tamamlayamayanlar.
d) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre memur olma niteliğini kaybedenler.
e) Sağlık kurullarınca verilecek raporlara dayalı olarak Akademide öğrenime devam imkanı kalmadığı ilgili Komutanlığın sağlık komisyonunca belirlenenler.
f) Giriş ile ilgili nitelikleri taşımadıkları öğrenim sırasında anlaşılanlar.
(c) bendi kapsamına girenler, istekleri halinde, İçişleri Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliğin belirleyeceği esaslar uyarınca uygun görülecek İçişleri Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı veya Sahil Güvenlik Komutanlığı kadrolarına atanırlar.
Bu maddenin uygulanmasıyla ilgili usul ve esaslar ile diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.
Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisinin ihtiyacı olan ekli (I) sayılı Cetvelde yer alan kadrolar ihdas edilmiştir.”
II- İLK İNCELEME
1. Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü hükümleri uyarınca yapılan ilk inceleme toplantısında, dava dilekçesi ve ekleri, Raportör Volkan HAS tarafından hazırlanan ilk inceleme raporu, dava konusu KHK kuralları okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
2. Dava dilekçesinde özetle; olağanüstü hâl KHK’ları ile yapılması öngörülen işlemlerin “tedbir” niteliğinde olması gerektiği, tedbirin, mahiyeti gereği geçici bir nitelik taşıdığı, ilan edilen olağanüstü hâlin sebep ve amacı, darbe girişimi nedeniyle bozulan kamu düzeninin etkili ve süratli biçimde yeniden tesisi iken dava konusu kuralların bu amacın ötesine geçerek bazı kurum ve kuruluşların teşkilatlanmasıyla ilgili düzenlemeler öngördüğü, olağan kanunlarda olağanüstü hâl sona erdikten sonra da yürürlükte kalmaya devam edecek değişiklikler yaptığı, bu nedenle dava konusu kuralların; olağanüstü hâlin gerekli kıldığı konularda çıkarılmış KHK olarak nitelendirilemeyecekleri ve yargı denetimine tabi oldukları belirtilerek anılan kuralların adil olması gereken hukuk düzenini zedelemeleri sebebiyle Anayasa’nın 2. maddesine; yasama organının sahip olduğu yasama yetkisinin yürütme organı tarafından kullanılmasına yol açtığından, kuvvetler ayrılığı ilkesinin yer verildiği Anayasa’nın Başlangıç kısmına; yürütme organının, kaynağını Anayasa’dan almayan bir yasama yetkisi kullanarak dava konusu kuralları ihdas etmesi ve bu suretle yasama yetkisinin devredilmesi nedeniyle Anayasa’nın 6., 7. ve 8. maddelerine; Anayasa’ya aykırı bir düzenleme yapılmış olması sebebiyle Anayasa’nın bağlayıcılığını ve üstünlüğünü düzenleyen Anayasa’nın 11. maddesine; yetki kanunu bulunmadığı gerekçesiyle Anayasa’nın 91. maddesine ve olağanüstü hâlin gerekli kılmadığı bir konuda olağanüstü hâl KHK’sı çıkarılmış olması nedeniyle Anayasa’nın 121. maddesine aykırı oldukları ileri sürülmüştür.
A. Olağanüstü Hâl KHK’larının Anayasal Çerçevesi
3. Olağanüstü yönetim usullerine iç karışıklık, ayaklanma, savaş tehlikesinin başgöstermesi, savaş hâli, doğal afet, ağır ekonomik bunalım ve bunlara benzer nedenlerle devletin ve toplumun güvenliğini büyük ölçüde sarsan durumlarla karşılaşıldığında başvurulur. Bu durumların, devletin ve toplumun varlığı ve güvenliği bakımından büyük bir tehlike oluşturduğu kuşkusuzdur. Olağan yönetimlerin ve olağan hukuk kurallarının bu tehlikelerin giderilmesinde yetersiz kalması nedeniyle çağdaş hukuk sistemlerinde olağanüstü yönetim biçimleri benimsenmiştir. Bir başka ifadeyle olağanüstü yönetim usulleri bir zaruretten kaynaklanmakta olup demokratik anayasal düzenin korunması ve sürdürülebilmesi için bu yönetim usullerine başvurulması zorunluluğu ortaya çıkabilmektedir. Bu bağlamda olağanüstü yönetimlere neden olan tehlikelerin bertaraf edilebilmesi, olaylar karşısında ivedi önlem ve karar alabilme gereksinimi içerisinde bulunan yürütmenin yetkilerinin arttırılmasını gerektirebilmektedir.
4. Bununla birlikte demokratik ülkelerde olağanüstü yönetim usulleri, hukuku dışlayan keyfi yönetim anlamına gelmez. Olağanüstü yönetimler kaynağını Anayasa’da bulan, anayasal kurallara göre yürürlüğe konulan, yasama ve yargı organlarının denetiminde varlıklarını sürdüren rejimlerdir. Ayrıca olağanüstü yönetimlerin amacı, anayasal düzeni korumak ve savunmak olmalıdır. Bu nedenle olağanüstü hâl, yürütme organına önemli yetkiler vermesine, hak ve özgürlükleri de önemli ölçüde sınırlandırmasına karşın sonuçta hukuki bir rejimdir.
5. Anayasa’da ilan sebebi dikkate alınarak iki tür olağanüstü hâl yönetim usulü öngörülmüştür. Bu usullerden Anayasa’nın 119. maddesinde düzenlenen olağanüstü hâle “Tabiî afet, tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinde”; 120. maddesinde düzenlenen olağanüstü hâle ise, “Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddî belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması hallerinde” başvurulabilir. Anayasa’nın 119. maddesinde düzenlenen olağanüstü hâl, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunca ilan edilebilirken, 120. maddesinde düzenlenen olağanüstü hâl, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunca, Milli Güvenlik Kurulunun da görüşü alındıktan sonra ilan edilebilir.
6. Anayasa’nın 121. maddesinin üçüncü fıkrasında “Olağanüstü hal süresince, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, olağanüstü halin gerekli kıldığı konularda, kanun hükmünde kararnameler çıkarabilir. Bu kararnameler, Resmî Gazetede yayımlanır ve aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur; bunların Meclisce onaylanmasına ilişkin süre ve usul, İçtüzükte belirlenir.” denilmektedir. Bu hükme göre, olağanüstü hâllerde Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, olağanüstü hâlin gerekli kıldığı konularda KHK çıkarabilecektir.
7. Olağan dönemlerdeki KHK’lar ile olağanüstü dönem KHK’ları arasında yetki, konu ve TBMM’de görüşülme usulleri bakımından farklılıklar bulunmaktadır. Anayasa’nın 91. maddesine göre olağan dönemlerdeki KHK’lar Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılırken olağanüstü dönem KHK’larında bu yetki, Anayasa’nın 121. maddesinin üçüncü fıkrası ile 122. maddesinin ikinci fıkrasına göre Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kuruluna aittir. Olağanüstü dönem KHK’ları, dayanaklarını doğrudan doğruya Anayasa’dan alırlar ve bu nedenle yetki kanununun varlığına ihtiyaç duymazlar. Buna karşılık olağan dönemlerdeki KHK’ların bir yetki kanununa dayanmaları zorunludur.
8. Anayasa’nın 91. maddesinin birinci fıkrasına göre, Anayasa’nın ikinci kısmının birinci ve ikinci bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleri ile dördüncü bölümde yer alan siyasi haklar ve ödevlerin olağan dönemlerdeki KHK’lar tarafından düzenlenmesi mümkün olmadığı hâlde olağanüstü dönem KHK’ları açısından böyle bir konu kısıtlaması bulunmamaktadır.
9. Öte yandan Anayasa’nın 121. ve 122. maddelerinin üçüncü fıkralarında da olağanüstü dönem KHK’larının Resmî Gazete’de yayımlandıkları gün TBMM’nin onayına sunulacakları, bunların TBMM’ce onaylanmasına ilişkin süre ve usulün İçtüzük’te belirleneceği öngörülmüştür. TBMM İçtüzüğü’nün 128. maddesine göre “Anayasanın 121 ve 122 nci maddeleri gereğince çıkarılan ve Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan kanun hükmünde kararnameler, Anayasanın ve İçtüzüğün kanun tasarı ve tekliflerinin görüşülmesi için koyduğu kurallara göre ancak, komisyonlarda ve Genel Kurulda diğer kanun hükmünde kararnamelerle, kanun tasarı ve tekliflerinden önce, ivedilikle en geç otuz gün içinde görüşülür ve karara bağlanır. / Komisyonlarda en geç yirmi gün içinde görüşmeleri tamamlanmayan kanun hükmünde kararnameler Meclis Başkanlığınca doğrudan doğruya Genel Kurul gündemine alınır.” Söz konusu maddede, olağanüstü dönem KHK’larının da olağan dönem KHK’ları gibi komisyonlarda ve Genel Kurulda öncelikle ve ivedilikle görüşüleceği hükme bağlanmakla birlikte olağan dönem KHK’larından farklı olarak “öncelikle” ve “ivedilikle” görüşülme hususu, birtakım sürelere bağlanarak somutlaştırılmıştır.
10. Temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması rejimi genel olarak Anayasa’nın 13. maddesinde; savaş, seferberlik, sıkıyönetim ve olağanüstü hâllerde hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması ise özel olarak Anayasa’nın 15. maddesinde düzenlenmiştir. 15. maddede, “Savaş, seferberlik, sıkıyönetim veya olağanüstü hallerde, milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlâl edilmemek kaydıyla, durumun gerektirdiği ölçüde temel hak ve hürriyetlerin kullanılması kısmen veya tamamen durdurulabilir veya bunlar için Anayasada öngörülen güvencelere aykırı tedbirler alınabilir. / Birinci fıkrada belirlenen durumlarda da, savaş hukukuna uygun fiiller sonucu meydana gelen ölümler dışında, kişinin yaşama hakkına, maddî ve manevî varlığının bütünlüğüne dokunulamaz; kimse din, vicdan, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz ve bunlardan dolayı suçlanamaz; suç ve cezalar geçmişe yürütülemez; suçluluğu mahkeme kararı ile saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz.” hükümlerine yer verilmiştir.
11. Bu madde uyarınca olağanüstü hâllerde temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasının kısmen veya tamamen durdurulabilmesi veya bunlar için Anayasa’da öngörülen güvencelere aykırı tedbirler alınabilmesi mümkündür. Ancak 15. madde, bu konuda sınırsız bir yetki tanımamakta, temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılmasına üç ölçüt getirmektedir. Buna göre sınırlandırma; milletlerarası hukuktan doğan yükümlülüklere aykırı olmamalı, durumun gerektirdiği ölçüde olmalı ve 15. maddenin ikinci fıkrasında belirtilen hak ve özgürlüklere dokunmamalıdır.
B. Olağanüstü Hâl KHK’larının Denetimi
12. İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olması, hukuk devleti ilkesinin gereğidir. Kanun hükmündeki düzenlemeler, yargı denetimine konu yapılabildikleri ölçüde temel hak ve özgürlükler etkili şekilde korunmuş ve güvence altına alınmış olur. Bu çerçevede, temel hak ve özgürlüklerin olağan dönemlere göre daha fazla sınırlandırıldığı olağanüstü dönem KHK’larının da bir hukuk devletinde Anayasa’ya uygunluk denetimine açık olması gerektiği söylenebilir. Ancak bu durum, yargısal denetime istisna getiren anayasal hükümlerin varlığını ve uygulanmasını etkilemez. Anayasa’da, 90. maddenin beşinci fıkrası, 125. maddenin ikinci fıkrası, 159. maddenin onuncu fıkrası gibi yargı denetimini kısıtlayan kimi istisnai maddelere yer verilmiştir.
13. Anayasa’nın 148. maddesinin birinci fıkrasının üçüncü cümlesi de bu kapsamdadır. Nitekim anılan cümlede yer alan “… olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz.” hükmü ile olağanüstü dönem KHK’ları, Anayasa Mahkemesinin yargısal denetiminin dışında bırakılmıştır.
14. Anayasa koyucunun olağanüstü dönem KHK’larının denetiminin yasama organı tarafından yapılmasını istediği açıktır. Nitekim Anayasa’nın 121. maddesinin gerekçesinin ilgili bölümü şu şekildedir: “Olağanüstü haller Anayasamızda yeni bir şekilde düzenlenmiştir. Tabiî afet ve ekonomik kriz hallerinde ve diğer hallerde hükümete yasama meclisinin denetimi altında kanun hükmünde kararname çıkartma yetkisi verilmiştir… Bütün tasarruflar yasama meclisinin denetimi altında düzenlenecektir.” Bu gerekçe de denetim yetkisinin parlamentoya bırakıldığını göstermektedir.
15. Anayasa’nın 148. maddesinde yer alan, olağanüstü hâl KHK’larını şekil ve esas bakımından yargısal denetime kapatan hükmün Danışma Meclisinde görüşülmesi sırasında yapılan açıklamalar da konuya ışık tutar niteliktedir. Bu hükmün Anayasa’nın 148. maddesine eklenmesine ilişkin önergeyi veren Danışma Meclisi Anayasa Komisyonu Başkanının “Olağanüstü hâllerde çıkartılacak kanun hükmünde kararnameler, daha önce düzenlenen ve istisnaları olan kanun hükmünde kararnamelerden farklı olarak, fert hak ve hürriyetlerini ve diğer sosyal hakları da sınırlayabilecektir .... Onun içindir ki, bu denetime tabi tutulmamalıdır… Biz diyoruz ki, bu tip kanun hükmündeki kararnameler, Anayasa Mahkemesinin denetimine tabi değildir...” şeklindeki, kuralın gerekçesi mahiyetindeki açıklamaları, Anayasa koyucunun olağanüstü dönem KHK’larının yargı denetimi dışında bırakılmasını ve bu konuda sadece yasama meclisinin denetiminin varlığını amaçladığını ortaya koymaktadır.
16. Bu amaç çerçevesinde Anayasa’nın 121. ve 122. maddelerinde olağanüstü dönem KHK’larının Resmî Gazete’de yayımlandıkları gün TBMM’nin onayına sunulması ve bunların TBMM’ce onaylanmasına ilişkin süre ve usulün TBMM İçtüzüğü’nde belirlenmesi öngörülmüştür. Bu itibarla Anayasa, olağanüstü hâl süresince olağanüstü hâlin gerekli kıldığı konularda olağanüstü hâl KHK’sı çıkarma yetkisini, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kuruluna, bunları denetleme yetkisini ise yasama organına vermektedir.
17. Anayasa’nın 11. maddesinde Anayasa hükümlerinin yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu hükme bağlanmıştır. Anayasa’nın 6. maddesinde de hiçbir kimse veya organın kaynağını Anayasa’dan almayan bir Devlet yetkisi kullanamayacağı belirtilmiştir. Bu hükümler çerçevesinde Anayasa hükümlerinin, Anayasa Mahkemesini de bağladığı ve yargı yetkisinin kaynağını ve sınırlarını belirlediği hususunda kuşku bulunmamaktadır.
18. Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkilerinin düzenlendiği Anayasa’nın 148. maddesinde olağanüstü dönem KHK’larının şekil ve esas bakımından Anayasa’ya aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesinde dava açılamayacağının açıkça belirtilmiş olması karşısında Anayasa’nın, anılan düzenlemelerin herhangi bir ad altında yargısal denetime konu yapılması bakımından Anayasa Mahkemesine bir yetki tanımadığı açıktır.
19. Anayasa Mahkemesinin önüne getirilen kuralın niteliğini belirleme konusunda takdir yetkisine sahip olduğu kuşkusuzdur. Bu çerçevede bir işlemin muhtevası esas alınarak maddi kritere veya işlemi tesis eden organ ve başvurulan usuller esas alınarak şekli-organik kritere göre niteleme yapılabilir. Hangi kriter esas alınırsa alınsın yapılan nitelemenin Anayasa’nın çizdiği çerçevenin dışına çıkılması, başka bir ifadeyle olağanüstü hâl KHK’larının şekil ve esas bakımından anayasaya uygunluk denetiminin yapılması sonucunu doğurmaması gerekir.
20. Anayasa Mahkemesi bir konuda karar verirken, hiç kuşkusuz aynı konuda daha önce verdiği kararları da değerlendirmekte ve bunu yaparken içtihat istikrarı ile içtihadın değiştirilmesi ve geliştirilmesi ihtiyacı arasındaki hassas dengeyi dikkate almaktadır. Bu bağlamda Mahkeme, içtihat değişikliğine gittiğinde önceki kararlardan neden ayrıldığını açıklamalı ve yeni görüşünü temellendirmelidir.
21. Anayasa Mahkemesi, konuya ilişkin olarak geliştirdiği içtihadında maddi kriteri esas alarak, bir olağanüstü hâl KHK’sının gerçekten Anayasa’nın 121. maddesinde öngörülen KHK olup olmadığını belirlemek için yer, zaman ve konu bakımından inceleme yapmıştır. Mahkeme, 10.1.1991 tarihinde oyçokluğuyla vermiş olduğu E.1990/25, K.1991/1 sayılı kararında belirttiği ve E.1991/6, K.1991/20, E.1992/30, K.1992/36 ile E.2003/28, K.2003/42 sayılı kararlarında sürdürdüğü içtihadında, “olağanüstü hâl KHK’sı” adı altında yapılan düzenlemelerin Anayasa’nın öngördüğü ve Anayasa’ya uygunluk denetimine bağlı tutmadığı olağanüstü hâl KHK’sı niteliğinde olup olmadıklarını incelemek ve bu nitelikte görmediği düzenlemeler yönünden de Anayasa’ya uygunluk denetimi yapmak zorunda olduğunu ifade ederek, olağanüstü hâl KHK’sından söz edebilmek için yer, zaman ve konu ölçütlerini ortaya koymuştur. Anayasa Mahkemesi bu ölçütler çerçevesinde olağanüstü hâl ilanının gerekli kıldığı konuya ilişkin olmayan veya olağanüstü hâlin geçerli olduğu yer ya da dönem hâricinde yürürlükte olacak düzenlemeleri, olağanüstü hâl KHK’sı niteliğinde görmeyerek bunların olağan dönem KHK’sı olduğunu değerlendirip yargı denetimine konu yapmış bulunmaktadır.
22. Anayasa Mahkemesinin, olağanüstü hâl KHK’sı şeklinde yapılan düzenlemelerin gerçekten olağanüstü hâl KHK’sı niteliğinde olup olmadığını belirlemek için yer, zaman ve konu ölçütlerini esas alarak yaptığı inceleme, KHK kurallarının içeriğinin değerlendirilmesini gerektirmektedir. Böyle bir değerlendirme de kuralların, esas bakımından Anayasa’ya uygunluk denetiminin yapılması sonucunu doğuracaktır. Nitekim, 2003 yılında oyçokluğuyla verilen kararda, 10.7.1987 tarihli ve 285 sayılı KHK’nın 425 sayılı KHK ile yeniden düzenlenen 7. maddesinde yer alan “Bu KHK ile Bölge Valisine tanınan yetkilerin kullanılması ile ilgili idari işlemler hakkında iptal davası açılamaz.” biçimindeki hükmün Anayasa’nın 125. maddesiyle bağdaşmadığı iddiası ele alınmıştır. Anayasa Mahkemesi K.1991/1 sayılı kararında söz konusu kuralın olağanüstü hâl KHK’sı hükmü olduğunu, dolayısıyla yargı denetimine tabi olmadığını belirterek iptal talebinin reddine karar vermesine rağmen 2003 yılında verilen K.2003/42 sayılı kararda, aynı hükmün Anayasa’nın 125. maddesine aykırı olması nedeniyle olağanüstü hâl KHK’sı değil olağan KHK olduğunu ifade ederek yargısal denetime tabi tutmuş ve yetki kanunu olmadığı gerekçesiyle Anayasa’nın 91. maddesine aykırı bularak anılan hükmü iptal etmiştir. Bu yaklaşım, Anayasa’nın 148. maddesindeki şekil ve esas bakımından denetim yasağını tamamen anlamsız ve işlevsiz hâle getirmektedir. Zira olağanüstü hâl KHK’larının yargısal denetimi mümkün olsaydı Anayasa Mahkemesi, aynı incelemeyi yapacak ve kuralı Anayasa’nın 125. maddesine aykırı bularak iptal edecekti. Bu tür bir yaklaşımla olağanüstü hâl KHK’sı niteliğinde olan tüm kuralları bu kapsam dışına çıkarmak mümkündür.
23. Olağanüstü hâl KHK’larının Anayasa’ya aykırı düzenlemeler içerdiğinin ileri sürülmesi, bunların anayasallık denetimine tabi tutulmaları için yeterli değildir. Olağanüstü hâl KHK’larının Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenebilmesi için bu yöndeki bir anayasal yetkinin açıkça tanınması gerekir. Anayasa’nın 148. maddesinin lafzı, Anayasa koyucunun amacı ve ilgili yasama belgeleri göz önünde bulundurulduğunda, olağanüstü dönem KHK’larının herhangi bir ad altında yargısal denetime tabi tutulamayacağı açıktır. Anılan hükme rağmen yapılacak yargısal denetim, Anayasa’nın bağlayıcılığı ve üstünlüğünü düzenleyen Anayasa’nın 11. maddesiyle ve hiçbir kimse veya organın kaynağını Anayasa’dan almayan bir Devlet yetkisi kullanamayacağına ilişkin Anayasa’nın 6. maddesiyle bağdaşmaz.
C. İptali Talep Edilen KHK Kurallarının Değerlendirilmesi
24. İptali talep edilen 669 sayılı KHK, ülkemizde 15 Temmuz 2016 gecesi Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde örgütlenmiş olan bir cunta tarafından demokratik anayasal düzeni cebir ve şiddet kullanarak ortadan kaldırma teşebbüsü sonrasında ilan edilen olağanüstü hâl kapsamında çıkarılmıştır. Cumhurbaşkanının başkanlığında 20.7.2016 tarihinde toplanan Bakanlar Kurulu, Anayasa ile kurulan hür demokrasi düzenini veya temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya çıkması ve şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması nedeniyle Milli Güvenlik Kurulunun görüşünü de aldıktan sonra yurt genelinde, 21.7.2016 tarihinden itibaren doksan gün süreyle olağanüstü hâl ilan etmiş ve bu karar 21.7.2016 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Olağanüstü hâl ilan edilmesine yönelik söz konusu karar, TBMM’nin onayına sunulmuş ve Genel Kurulun 21.7.2016 tarihli ve 1116 sayılı kararıyla da onaylanmıştır.
25. Olağanüstü hâlin ilan edilmesi ve bu kararın TBMM tarafından onaylanmasından sonra Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu tarafından, 25.7.2016 tarihinde 669 sayılı KHK çıkarılmış ve 31.7.2016 tarihli ve 29787 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmış ve aynı gün TBMM’nin onayına sunulmuştur. Dava konusu kuralları da içeren söz konusu KHK, Anayasa’nın 121. maddesine dayanılarak ve olağanüstü hâlin geçerli olduğu dönem içerisinde yurdun tamamında geçerli olmak üzere çıkarılmış olan bir olağanüstü hâl KHK’sıdır.
26. Anayasa’nın 121. maddesi uyarınca çıkarılan dava konusu KHK hükümlerinin, Anayasa’nın 148. maddesinin birinci fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan “… olağanüstü hâllerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz.” hükmü karşısında, esasa geçilerek yargısal denetiminin yapılması mümkün değildir.
27. Açıklanan nedenlerle, dava konusu kurallara yönelik iptal taleplerinin yetkisizlik nedeniyle reddi gerekir.
III- HÜKÜM
25.7.2016 tarihli ve 669 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması ve Milli Savunma Üniversitesi Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin;
A- 1. maddesinde yer alan “…ve Milli Savunma Üniversitesinin kurulmasına ilişkin usul ve esasların düzenlenmesi …”ibaresinin,
B- 5., 6., 7., 8., 9., 10., 12., 13., 14., 15., 16., 17., 18., 21., 22., 23., 24., 25., 26., 27., 28., 29., 30., 31., 32., 33., 34., 35., 36., 37., 38., 39., 40., 41., 42., 43., 44., 45., 46., 47., 48., 49., 50., 51., 52., 53., 54., 55., 56., 57., 58., 59., 60., 61., 62., 63., 64., 65., 66., 67., 68., 69., 70., 71., 72., 73., 74., 75., 76., 77., 78., 79., 80., 81., 82., 83., 84., 85., 86., 87., 88., 89., 90., 91., 92., 93., 94., 95., 96., 97., 98., 99., 100., 101., 102., 103., 104., 106., 107., 108., 109., 110., 111., 112. ve 113. maddelerinin,
C- 20. maddesiyle 26.10.1963 tarihli ve 357 sayılı Askeri Hakimler Kanunu’na eklenen geçici 13. maddenin,
Ç- 105. maddesinin;
1- (1) numaralı fıkrasının,
2- (2) numaralı fıkrasının son cümlesinin,
iptali taleplerinin yetkisizlik nedeniyle REDDİNE, 12.10.2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan Zühtü ARSLAN |
Başkanvekili Burhan ÜSTÜN |
Başkanvekili Engin YILDIRIM |
Üye Serdar ÖZGÜLDÜR |
Üye Serruh KALELİ |
Üye Osman Alifeyyaz PAKSÜT |
Üye Recep KÖMÜRCÜ |
Üye Nuri NECİPOĞLU |
Üye Hicabi DURSUN |
Üye Celal Mümtaz AKINCI |
Üye Muammer TOPAL |
Üye M. Emin KUZ |
Üye Hasan Tahsin GÖKCAN |
Üye Kadir ÖZKAYA |
Üye Rıdvan GÜLEÇ |
Üye Recai AKYEL |
Üye Yusuf Şevki HAKYEMEZ |