Esas No: 2020/117
Karar No: 2022/2359
Karar Tarihi: 01.06.2022
Danıştay 9. Daire 2020/117 Esas 2022/2359 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2020/117 E. , 2022/2359 K.Özet:
İkale sözleşmesi kapsamında işveren tarafından ödenen iyiniyet tazminatından kesilen gelir vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun reddiyle ilgili olarak, Vergi Mahkemesi tarafından verilen kararın hukuka ve usule uygun olduğu, yapılan ödemenin ücret niteliği taşımayıp gelir vergisi kesintisine tabi tutulamayacağına karar verilmiştir. Bunun üzerine davalı tarafça yapılan istinaf başvurusu reddedilmiştir. Temyiz istemi ise reddedilmiştir ve Bölge İdare Mahkemesi kararı onanmıştır.
Kanun Maddeleri: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 118. maddesi ve 7103 Sayılı Yasa’nın 93. maddesi.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/117
Karar No : 2022/2359
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, ikale sözleşmesi kapsamında işverence ödenen iyiniyet tazminatından kesilen gelir (stopaj) vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemin iptali ile söz konusu tutarın faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; uyuşmazlığın çözümü, davacıya yapılan ikale bedeli ödemesinin ücret niteliği taşıyıp taşımadığının belirlenmesine bağlı olduğu, davacıya yapılan ikale bedeli olarak nitelendirilen ek ödeme, yasal bir dayanağı bulunmayan, tamamen işveren ve çalışan arasındaki anlaşmaya bağlı olarak yapılan bir ödeme olduğu, bu ödeme karşılığında davacının işverene karşı herhangi bir hizmet sunma yükümlülüğü bulunmamakta olup bu tür ödemeler çalışanın işsiz kalması sebebiyle yardım amaçlı yapılan ödeme olarak değerlendirildiği, dolasıyla ücret veya ücret niteliği taşıyan bir ödeme sayılması yerinde olmadığından gelir vergisi kesintisine tabi tutulması da hukuka aykırı olduğu, bu sebeple dava konusu olayda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 118. maddesi kapsamında "mevzuda hata" olduğu sonucuna varıldığı, öte yandan davalı idare vekilinin 7103 sayılı Yasa ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nda yapılan değişiklikler uyarınca ikale bedelinin gelir vergisine tabi olduğu savunulmuş ise de 7103 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikler, aynı Yasa'nın 93. maddesi uyarınca yayım tarihi olan 27/03/2018'de yürürlüğe girdiği, davacının iş akdinin ise 19/03/2015 tarihinde sonlandırıldığı, dolasıyla davacının başvurusunun kesinti tarihinde yürürlükte olan mevzuat doğrultusunda değerlendirilmesi gerekmekte olup sonradan yürürlüğe giren yasa hükmünün mükellef aleyhine geriye yürütülmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle ve taleple bağlılık ilkesi uyarıca davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline, kesilen gelir vergisinin kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Vergilendirmede vergi hatası bulanmadığı, ikale sözleşmesi kapsamında yapılan ödemelerin istisnayı aşan kısımlarının ücret olarak vergiye tabi olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 01/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.