Danıştay 2. Daire 2022/1026 Esas 2022/3160 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2022/1026
Karar No: 2022/3160
Karar Tarihi: 01.06.2022

Danıştay 2. Daire 2022/1026 Esas 2022/3160 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2022/1026 E.  ,  2022/3160 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2022/1026
    Karar No : 2022/3160

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Mirasçıları
    1- ...
    2- ...
    3- ...
    VEKİLLERİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Valiliği
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava Konusu İstem : Dava; Samsun ili, ...Aile Sağlığı Merkezinde aile hekimi olarak görev yapan davacının, aile hekimliği hizmet sözleşmesinin feshine ilişkin ...günlü, ...sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

    Uyuşmazlık Hakkında Verilen Kararlar :
    .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararla; dava konusu işleme ilişkin soruşturma raporu, alınan ifadeler ve .... Asliye Hukuk Mahkemesinde davacının eczacı olan eşi E. J. S. hakkında görülen E:...No'lu dosyaya ilişkin karar ve kararın dayanağı bilirkişi raporunun birlikte incelenmesinden, davacının kupürü kesik ilaçları kendisine kayıtlı bir kısım hastalar adına muhtelif tarihlerde tanzim edilmiş olunan ilaç kullanım raporlarını kullanarak eşine ait eczanede çalışan elemanların ve onların yakınlarının T.C kimlik numaraları kullanılarak hastalardan habersiz olarak reçete tanzim ettiği, reçetede adı geçen bu ilaçların ...Eczanesi tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna fatura edilerek Devletin zarara uğratıldığı, reçetelerdeki ilaçların teslim alındığına dair görülen imzaların reçetelerde adı geçen hastalara ait olmadığı, hastaların bu ilaçları almadığının anlaşıldığı, ayrıca davacının eşi hakkında .... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davada bu hususların bir kısmının sabit görülerek, eczane sahibi eşinden tahsil edilen tutarın bir kısmının iade talebinin reddine karar verildiğinin görüldüğü; bu durumda, davacının üzerine atılı suçun sabit olduğunun anlaşıldığı ve Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler ve Sözleşme Şartları Hakkında Yönetmelik'in 14. maddesinin (c) bendi uyarınca sözleşmesinin feshine ilişkin işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Mahkeme kararının davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay İkinci Dairesinin 15/09/2020 günlü, E:2016/4111, K:2020/2391 sayılı kararıyla; .... Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde davacı ve eşi hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmış ise de, Mahkemenin ...günlü, E:..., K:...sayılı kararı ile sanıkların üzerlerine atılı sahtecilik ve kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçlarını işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatlerine karar verildiği, dosyanın Yargıtayda temyiz incelemesinde olduğu; davacının, anılan adli yargı kararı sonucu beraatine esas olan fiillerinin, görülmekte olan dava konusu uyuşmazlığın da temelini oluşturduğunun açık olduğu, İdare Mahkemesince söz konusu adli yargı kararının değerlendirilmesi suretiyle yeni bir karar verilmesi gerektiğinden, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
    Dairemizin anılan bozma kararına karşı davalı idare tarafından karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine Danıştay İkinci Dairesinin 15/09/2021 günlü, E:2021/16020, K:2021/2707 sayılı kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Tarafların kişilik ve niteliğinde değişiklik" başlığını taşıyan 26. maddesinin 1 ve 2. fıkralarında, "Dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal edilir." hükümlerinin yer aldığı, davacının 08/06/2021 tarihinde vefat ettiğinin anlaşıldığı, bu nedenle ilgili Mahkemece 2577 sayılı Kanun'un 26. maddesi gereğince bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalı idarenin karar düzeltme istemi kabul edilerek, Mahkeme kararının davacının vefat etmesi nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
    .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; Mahkeme kararının bozulmasına dair Danıştay İkinci Dairesi kararına karşı davalı idare tarafından karar düzeltme dilekçesi verilmesinden sonra 08/06/2021 tarihinde davacının vefat ettiğinin görüldüğü, dava konusu işlemin sözleşme feshi işlemi olması karşısında, yalnız öleni ilgilendirdiğinin açık olduğu gerekçesiyle dilekçenin iptaline hükmedilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : ...'un mirasçıları tarafından; işbu davanın yalnızca öleni ilgilendiren bir dava olmadığı, dava konusu işlemin iptal edilmesi halinde murisin geriye dönük parasal haklarının doğacağı, bu nedenle davanın mirasçılar tarafından takip edilmesinin yasal gereklilik olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...

    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY :
    Samsun ili, İlkadım İlyasköy Aile Sağlığı Merkezinde aile hekimi olarak görev yapan davacının (müteveffa) görev mahallinde hastalara ait ilaç kullanım raporları, kupürü kesik ilaçlar ve sağlık karneleri bulunduğunun ihbarı üzerine aile sağlığı merkezinde yapılan denetimde kupürü kesik olan ilaçlar, sağlık karneleri ve ilaç kullanım raporları bulunması sonrasında davacının kendisine kayıtlı bir kısım hastalar adına tanzim edilmiş ilaç kullanım raporlarını kullanarak ve eşine ait eczanede çalışan elemanlar ve elamanların yakınlarının T.C Kimlik numaraları ile hastalardan habersiz reçete tanzim ettiği, bu reçetelerin eşine ait eczane tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna fatura ederek Devleti zarara uğrattığı ve görevine devam ettiği sürece bu tür eylemlerine devam edebileceği kanaati ile soruşturma başlatıldığı; yapılan soruşturma sonucunda davacının fiilinin sabit olduğundan bahisle idari yönden aile hekimliği sözleşmesinin feshedilmesinin teklif olunduğu, getirilen teklif doğrultusunda davacının aile hekimliği hizmet sözleşmesinin feshedilmesi üzerine, ...günlü, ...sayılı anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik" başlıklı 26. maddesinde, "1. Dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır.
    2. Yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal edilir..." hükmüne yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    2577 sayılı Kanun'un 26. maddesinin "yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal olunur" hükmünden kastedilen; münhasıran ölenin şahsına sıkı sıkıya bağlı olan, başkalarına devir ve temliki veya miras yoluyla intikali mümkün olmayan haklarla ilgili davalardır. Bunun dışında, Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca, ölene ait bulunan bütün haklar, mallar ve borçlar mirasçılara geçeceğinden, dava açılmakla mameleki niteliğe dönüşen haklar da ölenin mal varlığının bir bölümünü oluşturacağından, açılmış bulunan bu tür davaları ölenin mirasçılarının takip etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
    Dosyanın incelenmesinden; aile hekimi olan davacının aile hekimliği sözleşmesinin feshine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı ve dava devam ederken 08/06/2021 tarihinde davacının vefat ettiği anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlıkta, aile hekimi olarak görev yapan davacının dava konusu işlemin tesis edilmesi üzerine Sağlık Bakanlığı bünyesindeki asli görevine döndürüldüğü, özlük hakları ve parasal haklar bakımından aile hekimliğinden farklı bir statüde çalışmaya başladığı görülmektedir.
    Bu durumda; dava konusu işlemin iptal edilmesi halinde davacının geriye dönük parasal haklarının doğacağı dikkate alındığında Mahkemece, davacının vefat etmiş olması ve uyuşmazlığın yalnız öleni ilgilendiren bir dava niteliğinde bulunmadığı gözetilerek, 2577 sayılı Kanun'un 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davayı takip hakkı kendisine geçen mirasçıların başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılması, mirasçıların başvurması halinde ise işin esasına girerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın konusu itibarıyla yalnızca ölen davacıyı ilgilendirdiği gerekçesiyle dava dilekçesinin iptaline karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVACI MİRASÇILARININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
    2. .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
    3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara