Danıştay 9. Daire 2022/391 Esas 2022/2479 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2022/391
Karar No: 2022/2479
Karar Tarihi: 02.06.2022

Danıştay 9. Daire 2022/391 Esas 2022/2479 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı olan vergi dairesi, bir şirketin vergi borçlarının tahsilatı için davacı olan serbest muhasebeci mali müşavir tarafından müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin iptal edilmesine ilişkin dava açılmıştı. Vergi Mahkemesi, davacının sorumluluğuna gidildiğini ancak sorumluluğun sınırını aşan bir tebliğ hükmü nedeniyle davanın kabul edilmesine karar verdi. Bölge İdare Mahkemesi ise Vergi Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğunu belirterek temyiz başvurusunu reddetti. Danıştay’ın kararı ise, temyiz isteminin reddine ve Bölge İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verdi. Kararda belirtilen kanun maddeleri; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. Maddesi (istinaf başvurusunun reddi) ve 50. Maddesi (onama kararının taraflara tebliği ve bir örneğinin ilgili dava dairesine gönderilmesi)’dir.
Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/391 E.  ,  2022/2479 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2022/391
    Karar No : 2022/2479

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü-…

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Serbest muhasebeci mali müşavir olan davacı adına, … Madencilik Metal San. ve Tic. Ltd. Şti'nin vergi borçlarının tahsili amacıyla, müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … , … ve … numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; davacı hakkında düzenlenen sorumluluk raporuna göre, davacının, serbest muhasebeci ve mali müşaviri bulunduğu "… Madencilik Metal San. ve Tic. Ltd. Şti.nin sahte belge düzenleyicisi olduğunu bilmesi ve buna göre mesleki sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiği halde bunu yapmadığından bahisle davacının sorumluluğuna gidildiği, her ne kadar ilgili Genel Tebliğde, bilerek kullandıkları veya harici araştırmayı gerektirmeden sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı olduğu anlaşılabilen belgelerin meslek mensuplarının sorumluluğu kapsamında olduğu açıklanmış ise de, sorumluluğun sınırını yasama organınca öngörülenin dışında genişleten tebliğ hükümleri dikkate alınarak davacıya sorumluluk yükletilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı, kaldı ki, yeminli mali müşavirlerden farklı olarak “tasdik” görev ve yetkisi bulunmayan serbest muhasebecilerin, tasdik yetkisinin gereği olan “inceleme” ve “bilgi isteme” yetkileri de bulunmadığından, olmayan bu yetkilerini kullanmadıklarından bahisle sorumlu tutulmaları da düşünülemeyeceği, bu durumda, Vergi Usul Kanununun mükerrer 227'nci maddesi uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumluluğu doğmayan, dolayısıyla borcu bulunmayan davacı adına, aksine savla düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinde yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirketin sahte belge ticareti yönünden incelendiği ve yapılan inceleme sonucunda sahte belge ticareti yaptığının tespit edildiği, vergi incelemesi yapılan mükellefin ilgili dönem muhasebe kayıtlarının davacı tarafından tutulduğu ve mükellefin beyannamelerinin elektronik ortamda verildiği, şirketin muhasebe kayıtlarını tutan meslek mensubunun işletmenin gerçek iş hacmiyle örtüşmeyen belgeleri ile hesap hareketlerini fark etmemesinin mesleki ilkelere ve hayatın olağan akışına aykırı olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalının temyiz isteminin reddine,
    2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 02/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara