Esas No: 2018/2792
Karar No: 2022/3719
Karar Tarihi: 02.06.2022
Danıştay 8. Daire 2018/2792 Esas 2022/3719 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/2792 E. , 2022/3719 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2792
Karar No : 2022/3719
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Madencilik Ltd. Şti
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kütahya ili, Gediz ilçesi, … Köyü sınırları içinde bulunan İR:… ruhsat nolu kömür maden işletme ruhsatı dahilinde olan 7.7731,74 m² ormanlık sahada ruhsat süresince enerji nakil hattı izni verilmesine yönelik başvurusunun, izin istenilen saha hakkında mahkeme sonuçlanıncaya kadar değerlendirme yapılamayacağı gerekçesiyle reddine ilişkin Kütahya Orman Bölge Müdürlüğü, İzin ve İrtifak Şube Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 2012/15 sayılı Başbakanlık Genelgesi'nin hukuka aykırılığının tespit edilerek Danıştay Sekizinci Dairesi'nce yürütmesinin durdurulduğu, davacı şirketin Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nca verilen ve 2022 yılına kadar devam eden faaliyet izninin bulunduğu, madencilik faaliyetinin sürekliliği için enerji nakil hattına ihtiyaç bulunduğu, uyuşmazlık konusu izin talebinin mevcut izinli alana enerji nakil hattı iznine münhasır olduğu, bu enerji nakil hattının ise halihazırda kurulu olduğu, 1985 yılından beri aboneliğinin olduğu, izin istenilen alanın herhangi bir korunan alan, muhafaza ormanı, tohum meşceresi ve endemik alanda kalmadığı, ağaç kesimi yapılmayacağı, tesisin orman alanı dışında yapılmasının mümkün olmadığı, ormancılık faaliyetleri açısından sakınca bulunmadığı, izin verilmesinde kamu yararı olduğunun davalı idare yetkililerince düzenlenen 16/06/2015 tarihli izin raporunda ortaya konulduğu, söz konusu altyapı tesisine ihtiyaç olduğu, 6831 sayılı Orman Kanunu ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca izin verilmesi için engel bir durumun bulunmadığı, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; davacı şirketin maden ocağının bulunduğu yerden trafo tesisine kadar olan 6.990,00 m²'lik ormanlık alanda orman idaresinden izin almadan, izinsiz enerji nakil hattının yapıldığının tespit edildiği, buna ilişkin düzenlenen suç tutanağına istinaden 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 92.maddesinin 2. ve 3. fıkrasına muhalefetten açılan davadaki yargılamanın devam ettiği ve davanın sonuçlanmadığı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 30/09/2015 günlü ve E:2015/366 sayılı kararı ile Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 29. maddesinin 3. fıkrasının yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği gözönüne alındığında, davacı şirketin İR:1284 ruhsat nolu maden işletme ruhsatı dahilinde olan 7.7731,74 m² ormanlık sahada ruhsat süresince enerji nakil hattı izni verilmesine yönelik başvurusunun, yargılama sonuçlanıncaya kadar bir değerlendirme yapılamayacağı gerekçesiyle reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, istinafa konu mahkeme kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, aynı yerde 60 yıldır kömür madeni istihracı yaptıkları, çalışmasına engel olunarak bir mağduriyetin yaşandığını, teşebbüs hürriyetinin anayasal bir hak olduğunu, mevcut bir ceza soruşturmasının veya yargılamasının izin tesisine engel teşkil edeceğine dair bir düzenleme bulunmadığı, yargılamanın ne zaman sonuçlanacağı belli olmadığından mağdur edildikleri ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Kütahya ili, Gediz ilçesi, … Köyü sınırları dahilinde bulunan davacı şirketin faaliyet gösterdiği maden ocağında bulunan trafo tesisinden başlayıp, …-… karayolu üzerinde bulunan trafo tesisine kadar uzanan yaklaşık 6.990,00 m² enerji nakil hattının orman izninin bulunmadığı davalı idare tarafından yapılan kontrolde tespit edildiği, tespit edildiği, buna ilişkin suç tutanağı düzenlenerek … Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği, … Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan … günlü ve … nolu iddianame ile 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 92.maddesinin 2. ve 3. fıkrasına muhalefetten … Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan E:… sayılı davanın derdest olduğu ve yargılamanın devam ettiği, davacının davacı şirketin İR:… ruhsat nolu maden işletme ruhsatı dahilinde olan 7.7731,74 m² ormanlık sahada ruhsat süresince enerji nakil hattı izni verilmesine yönelik başvurusunun, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 30/09/2015 günlü ve E:2015/366 sayılı kararı ile Orman Kanununun 16. Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 29. maddesinin 3. fıkrasının yürütmesinin durdurulduğu ve izin istenilen saha hakkında mahkeme sonuçlanıncaya kadar değerlendirme yapılamayacağı gerekçesiyle müracaat talebinin iade edilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa'nın "Ormanların korunması ve geliştirilmesi" başlıklı 169. maddesinde, "Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir. Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
" hükmüne yer verilmiştir.
6831 sayılı Orman Kanunu'nun değişik 16. maddesinde; "Devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyeti için zorunlu; tesis, yol, enerji, su, haberleşme ve altyapı tesislerine, fon bedelleri hariç, bedeli alınarak Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilir. Ancak, temditler dahil ruhsat süresince müktesep haklar korunmak kaydı ile Devlet ormanları sınırları içindeki tohum meşcereleri, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, orman içi dinlenme yerleri, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin bulunduğu alanlarda maden aranması ve işletilmesi, Çevre ve Orman Bakanlığının muvafakatine bağlıdır. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin; baraj, gölet, liman ve yol gibi yapılarda dolgu amaçlı kullanacağı her türlü yapı hammaddesi üretimi için yapacağı madencilik faaliyetleri ile zorunlu tesislerinden bedel alınmaz." hükmüne yer verilmiştir.
18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Orman Kanununun 16 ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin "İnceleme ve Değerlendirme " başlıklı 5. maddesinde; "(1) Bölge müdürlüğü yapılan müracaatı öncelikle evrak üzerinde inceler, eksiklikler varsa, on işgünü içinde müracaat sahibine bildirir. Eksiklikler tamamlanıncaya kadar talep değerlendirmeye alınmaz. Evrakın tam olması halinde heyet tarafından arazi üzerinde gerekli incelemeler yapılarak, talebin Devlet ormanlarına isabet eden kısımları için ön izin veya kesin izin raporu düzenlenir.
....
(3) Değerlendirme Komisyonunun görev alanındaki; muhafaza ormanları, gen koruma alanları, tohum meşcereleri, orman içi dinlenme yerleri ile endemik ve korunması gereken nadir ekosistem alanlarına isabet eden maden işletme, tesis ve altyapı tesisi izin müracaatları ile muhafaza ormanlarındaki ruhsat talepleri bölge müdürlüğünce müracaat evrakı ve düzenlenen tutanak ile birlikte Genel Müdürlüğe gönderilir. Talebin bir kısmının Değerlendirme Komisyonunca değerlendirilmesi gerektiği durumlarda talep bir bütün olarak ele alınır.
" hükmü, 7. maddesinde, ''(1) Bakanlıkça uygun görülenlere ruhsat süresi dikkate alınarak izin verilir. Ormanlık alandan verilen izin, müracaat sahibine tebliğ edilir. Tebligat tarihinden itibaren üç ay içerisinde izin sahibinden teminat, bedeller ve onaylı taahhüt senedi istenir. Tebligat tarihinden itibaren üç ay içerisinde bedellerin ödenmemesi, teminatın veya onaylı taahhüt senedinin verilmemesi halinde ise saha teslimi yapılmaz, her hangi bir bildirime gerek kalmaksızın izin iptal edilir. İptal işlemi ilgiliye bildirilir. Aynı yerle ilgili yeniden izin talep edilmesi yeni izin talebi olarak değerlendirilir.(2) Maden işletme izinlerinde, izin sahibi; izne konu alanı kapsayan işletme izin belgesini orman idaresine vermeden saha teslimi yapılmaz.'' düzenlemelerine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Ormanların gözetimi Devlete ait olup, sahaların korunması ve genişletilmesi için devlet tarafından tedbirlerin alınacağı ve orman alanlarının Devletçe yönetilip, işletilebileceği yine ormanlarının mülkiyetinin devrolunamayacağı, hususları yasal düzenlemelerle güvence altına alınmıştır. Orman alanında madencilik faaliyetinin sağlaması için kamu yararı ve zaruret olması halinde, gerçek ve tüzel kişilere bedeli mukabilinde Orman Kanunun 16. maddesi çerçevesinde izin verilebileceği de düzenlenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlıkta, davacının Kütahya ili, Gediz ilçesi, … Köyü sınırları içinde bulunan İR:… ruhsat nolu kömür maden işletme ruhsatı dahilinde olan 7.7731,74 m² ormanlık sahada ruhsat süresince enerji nakil hattı izni verilmesine yönelik müracaatının, yürürlükteki mevzuata tabi olacağı bu nedenle idarece yapılacak incelemede gerekli şartların oluşup oluşmadığının tespit edilmesi gerektiği ancak, idarece gerekli incelemeler yapılmadan salt davacı tarafından söz konusu alanda kaçak olarak ormanlık alandan faydalanıldığı tespit olunduğu, suç tutanağı düzenlendiği ve … Cumhuriyet Başsavcılığında … numaralı dosya ile soruşturma başlatıldığı ve de Orman Kanunu Uygulama Yönetmeliği'nin ilgili maddeleri hakkında devam eden yargılamaların bulunduğu gerekçesiyle müracaatının beklemeye alınmasının yasal dayanağının olmadığı açıktır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin kabulüne ve davanın reddene ilişkin temyize konu Bölge Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 02/06/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
(X)- Bölge İdare Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.