Danıştay 8. Daire 2018/6547 Esas 2022/3763 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/6547
Karar No: 2022/3763
Karar Tarihi: 03.06.2022

Danıştay 8. Daire 2018/6547 Esas 2022/3763 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2018/6547 E.  ,  2022/3763 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2018/6547
    Karar No : 2022/3763

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Valiliği
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...gün ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Konak İlçesinde faaliyette bulunan Özel ...Özel ......Temel Lisesi Müdürü olan davacı tarafından, müdürlük görevinden alınması ve özel öğretim kurumlarında bir daha müdürlük görevi verilmemesi hakkında tesis edilen İzmir Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün ...tarihli ve ...sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...İdare Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü'nün İzmir Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne yazdığı ...tarih ve E....sayılı yazısıyla ...'nun MEBBİS Özel Öğretim Kurumları Modülünde bulunan "idarecilik görevinin verilmemesi" cezasının kaldırıldığının bildirildiği anlaşıldığından dava konusu işlemin "özel öğretim kurumlarında bir daha müdürlük görevi verilmemesi" kısmı hakkında karar verilmesine yer bulunmadığına; özel öğretim kurumlarında görev yapan kurum müdürlerinin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiillerin işlenmesi halinde bu kişilere kademe ilerlemesinin durdurulması cezası yerine brüt aylığından 1/4'ü ile 1/2'si arasında maaş kesim cezasının, çalışma izni veren makam tarafından verileceği, tekrarı hâlinde ise görevine son verileceği, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve hâllerin işlenmesi hâlinde, Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle personelin görevine, izni veren makam tarafından son verileceği; iki defa teftiş raporu ile başarısızlığı tespit edilen yöneticinin çalışma izninin izni veren makam tarafından iptal edileceği, bunun dışında yasal mevzuatta özel öğretim kurumlarında görev yapan kurum müdürlerinin disiplin cezasını gerektiren fiilleri işlemeleri durumunda yöneticilik görevlerinin üzerinden alınması hususunda herhangi bir hükme yer verilmediği, dava konusu olayda ise, davacının "görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunmak" fiili uyarınca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/C-d maddesi gereğince 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verildiği, yani davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren bir fiil işlemediği gibi söz konusu fiilin tekrarının gerçekleştiği yönünde herhangi bir tespite yer verilmediği, yine davacının 1702 sayılı Kanuna göre meslekten çıkarılma veya 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiillerden birini işlemediği, hakkında başarısız olduğuna ilişkin iki teftiş raporu ortaya konulamayan dolayısıyla yasal mevzuata göre davacının yöneticilik görevinin üzerinden alınmasını gerektiren herhangi bir durumun gerçekleşmediği görüldüğünden, davacının Özel ...Özel ...Temel Lisesi'nde okul müdürü olarak görev yaparken ...tarihli ve ...sayılı soruşturma raporuna istinaden İzmir Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün ...tarihli ve ...-E....sayılı işlemi ile müdürlük görevinden alınmasına ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...gün ve E:..., K:...sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, işlemin hukuka uygun olduğunu, kararın iptale dair kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY :
    Konak İlçesinde faaliyette bulunan Özel ...Özel ...Temel Lisesi Müdürü olan davacı tarafından, müdürlük görevinden alınması ve özel öğretim kurumlarında bir daha müdürlük görevi verilmemesi hakkında tesis edilen İzmir Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün ...tarihli ve ...-E....sayılı işleminin iptali istenilmiştir.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu'nun "Kurumlarda çalıştırılacak personel" başlıklı 8. maddesinin yedinci ve sekizinci fıkralarında "Kurumların müdürleri, kurucu/kurucu temsilcisi tarafından; diğer yönetici ve öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticileri ise müdürlerince seçilir ve çalışma izinleri valiliğin iznine sunulur. Valiliğin izni alınmadan müdür ile diğer yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler işe başlatılamaz.Gerekli şartları taşıyan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler için valilikçe çalışma izni düzenlenir. Çalışma izninin iptali yine valilikçe yapılır." hükmü; 9. maddesinde; "Kurumlarda görev yapan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler, bu Kanun hükümleri saklı kalmak üzere; a) Sosyal güvenlik ve özlük hakları yönünden; 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 4857 sayılı İş Kanunu, b) Yetki, sorumluluk, ödül ve cezalar ile bunların uygulanması bakımından; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 1702 sayılı İlk ve Orta Tedrisat Muallimlerinin Terfi ve Tecziyeleri Hakkında Kanun, 4357 sayılı Hususi İdarelerden Maaş Alan İlkokul Öğretmenlerinin Kadrolarına Terfi, Taltif ve Cezalandırılmalarına ve Bu Öğretmenler İçin Teşkil Edilecek Sağlık ve İçtimaî Yardım Sandığı ile Yapı Sandığına ve Öğretmenlerin Alacaklarına Dair Kanun ile 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümlerine tâbidir. Ancak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiillerin işlenmesi halinde bu kişilere kademe ilerlemesinin durdurulması cezası yerine brüt aylığından 1/4'ü ile 1/2'si arasında maaş kesim cezası, çalışma izni veren makam tarafından verilir. Tekrarı hâlinde ise göreve son verilir. 1702 sayılı Kanuna göre meslekten çıkarılma veya 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiil ve hâllerin işlenmesi hâlinde, Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle personelin görevine, izni veren makam tarafından son verilir. Yetki, sorumluluk, ödül, sicil, disiplin ve cezaların uygulanmasına ilişkin diğer esas ve usûller çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." hükmü yer almaktadır.
    Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'nin "Görevlendirme şartları" başlığını taşıyan 31. maddesinin 1. fıkrasında her derece ve türdeki kurumlara öğretmen olarak atanacaklarda resmî öğrenim kurumlarına atanacaklarda aranan nitelik ve şartlar aranacağı, resmî dengi bulunmayan özel öğretim kurumlarının yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmetlerinde ise Bakanlıkça belirtilen nitelik ve şartları taşıyanların görevlendirileceği düzenlemesine yer verilmiştir.
    657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun "Davranış ve işbirliği" başlıklı 8. maddesinde; "Devlet memurları, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını hizmet içindeki ve dışındaki davranışlariyle göstermek zorundadırlar. Devlet memurlarının işbirliği içinde çalışmaları esastır. "Amir durumda olan devlet memurlarının görev ve sorumlulukları" başlıklı 10. maddesinde; "Devlet memurları amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurlarını yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten görevli sorumludurlar. Amir, maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranır. Amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar içinde kullanır. Amir, maiyetindeki memurlara kanunlara aykırı emir veremez ve maiyetindeki memurdan hususi bir menfaat temin edecek bir talepte bulunamaz, hediyesini kabul edemez ve borç alamaz." düzenlemesine yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME
    Davalı idarece, işlemin, davacının müdürlük görevine son verilmesine ilişkin kısmı yönünden verilen iptal kararı temyiz edilmiştir.
    Yukarıda yer alan hükümler çerçevesinde, idarece kurum yöneticileri hakkında idari yönden görevde kalmasında kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda sakınca görülen durumlarda eylemlerinin kesin somut delillerle sübuta erdiğinin tespiti halinde genel hükümlerin uygulanması suretiyle her zaman yöneticilik görevine son verebileceği açıktır.
    Ayrıca, özel öğretim kurumlarında görev alan personel hakkında başlatılan soruşturma neticesinde muhakkik tarafından idari yönden getirilen teklif uyarınca tesis edilen işlemlerin disiplin hukuku bağlamında tesis edilen işlemler olmadığı, bu haliyle disiplin hukuka ilişkin hükümlerin, anılan işlemler yönünden işletilemeyeceği izahtan varestedir.
    Gerekli şartları taşıyan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler için valilikçe izin verileceği kuralı dikkate alındığında, ilgililer hakkında idari yönden getirilen teklif uyarınca yöneticilik görevinin üzerinden alınması yolunda tesis edilen işlemin, "yetki ve usulde paralellik ilkesi" gereğince çalışma izni veren makam tarafından tesis edilmesi gerekmektedir.
    Davacı hakkında düzenlenen ...tarih ve ...sayılı Soruşturma Raporunda; Özel ...Özel ...Temel Lisesi öğretmenlerinden H. C. Ş., E. D. ve S. Z. G.n'in geçerli bir sebebe dayandırmadan İş Kanunu'nun 19-20-25. maddelerine aykırı bir şekilde sözleşmelerinin 25/06/2016 tarihinde tek taraflı feshedildiği, okul müdürü olan davacı tarafından baskı yapılması üzerine öğretmenlerin, hesaplarına yatırılmış olan 950 TL'yi çekerek okul sekreterine iade ettiği, Yönetmeliğe uygun haftalık ders programı düzenlendiği halde derslerin işlenişinde ve uygulamada İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nce onaylanan haftalık ders programına uyulmadığı, Özel ...Temel Lisesi yönetiminde bir boşluk ve düzensizliğin olduğu, son bir yılda bazı mağduriyetlerin yaşandığı tespitlerine yer verilerek, davacının görevini tam ve zamanında yapmadığı, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasları yerine getirmediği, görevle ilgili konularda yükümlü olduğu konularda kişilere yanlış beyanda bulunduğu, okul müdürü olarak görevinde kaldığı sürece okuldaki düzensizliğin, yanlış uygulamaların devam edeceği ve bundan sonra da yeni mağduriyetlerin yaşanacağı yolundaki değerlendirme neticesinde davacının müdürlük görevinin üzerinden alınmasının teklif edildiği, getirilen teklif uyarınca davacının müdürlük görevinden alınması ve davacıya özel öğretim kurumlarında bir daha müdürlük görevi verilmemesi yönünde dava konusu işlemin tesis edildiği görülmektedir.

    Her ne kadar İdare Mahkemesince, davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren bir fiil işlemediği gibi söz konusu fiilin tekrarının gerçekleştiği yönünde herhangi bir tespite yer verilmediği, yine davacının 1702 sayılı Kanuna göre meslekten çıkarılma veya 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre Devlet memurluğundan çıkarma cezasını gerektiren fiillerden birini işlemediği, hakkında başarısız olduğuna ilişkin iki teftiş raporu ortaya konulamayan dolayısıyla yasal mevzuata göre davacının yöneticilik görevinin üzerinden alınmasını gerektiren herhangi bir durumun gerçekleşmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ise de; idarece kurum yöneticileri hakkında idari yönden görevde kalmasında kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda sakınca görülen durumlarda eylemlerinin kesin somut delillerle sübuta erdiğinin tespiti halinde genel hükümlerin uygulanması suretiyle her zaman yöneticilik görevine son verebileceği dikkate alındığında temyize konu kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
    Bu durumda, davacının fiilinin sübuta erip ermediğine ilişkin bir değerlendirme yapılmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme üzerine verilen kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
    2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...gün ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 03/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.


    Hemen Ara