Danıştay 9. Daire 2021/1932 Esas 2022/2574 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2021/1932
Karar No: 2022/2574
Karar Tarihi: 06.06.2022

Danıştay 9. Daire 2021/1932 Esas 2022/2574 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Danıştay 9. Dairesi, Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından re'sen tarh edilen katma değer vergisi ve vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle açılan davada, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verdi. Şirketin sahte fatura düzenlediği ve komisyon geliri elde ettiği iddiasıyla tarhiyat yapıldığı belirtilen kararda, tekerrür uygulanması nedeniyle 2016/Mart-Aralık dönemlerine ilişkin katma değer vergisi ziyaı cezalarının artırılan kısımlarının kaldırılması gerektiği vurgulandı. Kanunlar açısından ise, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. ve 50. maddelerine atıfta bulunuldu.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi, bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulmasının sebeplerini belirlerken, 50. maddesi ise onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili vergi mahkemesine gönderilmesini düzenlemektedir.
Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/1932 E.  ,  2022/2574 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2021/1932
    Karar No : 2022/2574

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. ….

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Gıda Turizm Emlak İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Tarım Petrol Ticaret ithalat ve İhracat Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Davacı şirket adına, sahte fatura düzenlemek suretiyle komisyon geliri elde ettiği yolunda düzenlenen vergi tekniği raporu done alınmak suretiyle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2016/Ocak-Aralık dönemleri için re'sen tarh edilen katma değer vergisi ile 2016/Ocak, Şubat dönemleri için bir kat, diğer dönemler için ise tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle bir kat kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; iş yeri adresinden başka depo, şube, ardiye vb. yeri bulunmayan, adresleri hakkında olumsuz tespitler bulunan ve işyerlerini başka şirketlerle ortaklaşa kullanan şirkete yoklamalarda genellikle ulaşılamaması, yapılan yoklamalarda mükellefe ait herhangi bir emtianın varlığının tespit edilememiş olması, yine yoklamalar esnasında bildirimde bulunulan işçilere rastlanılmamış olması, ilgili dönemlerde beyan etmiş olduğu katma değer vergisi matrahlarını karşılayacak oranda sermaye, kapasite ve iş organizasyonuna sahip olmaması, yapılan iş hacmine uygun araç, emtia, gayrimenkul, sermaye ve iş yerinin bulunmaması ve aksinin ortaya konulmaması, şirketin inceleme dönemlerinde mal alışlarını gerçekleştirdiği şirketler hakkında sahte belge düzenlemeden dolayı vergi tekniği raporlarının bulunması, sahte veya muhteviyatı itibari ile yanıltıcı belge düzenleme fiili nedeniyle hakkında olumsuz tespit bulunan birçok firmaya fatura düzenlemesi, katma değer vergisi beyannamelerine göre ödenmesi gereken katma değer vergisinin genellikle hiç çıkmaması, sürekli olarak sonraki döneme devreden katma değer vergisi beyan edilmesi karşısında davacı şirketin düzenlediği faturaların gerçek mal ve hizmet teslimine dayanmayan sahte faturalar olduğu sonucuna varıldığı ve şirketin düzenlediği faturaların toplam tutarı üzerinden Danıştay'ın yerleşik içtihatları ile de kabul gören % 2 oranında hesaplanan komisyon geliri tutarı esas alınmak suretiyle belirlenen matrah üzerinden 2016 yılına ilişkin olarak re'sen tarh edilen katma değer vergisinde ve kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, 2016/Mart-Aralık dönemlerine ilişkin katma değer vergilerine ait vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri nedeniyle artırılan kısımları yönünden ise, tekerrür uygulanmasına dayanak olarak 2016/Ocak dönemi gelir stopaj vergisine bağlı olarak kesilen ve 04/03/2016 tarihinde tebliğ edilerek kesinleşen vergi ziyaı cezası alındığından söz konusu vergi ziyaı cezasının kesinleştiği 2016 yılını izleyen 2017 yılı başından itibaren beş yıl içerisinde vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren bir eylemde bulunması halinde tekerrür hükümleri uygulanabileceğinden söz konusu vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle arttırılan kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın, vergi ziyaı cezasının tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle arttırılan kısmı yönününden kabulüne, bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden reddine, vergi ziyaı cezasının tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle arttırılan kısmının kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve taraflar tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Tekerrür hükmünün getiriliş amacının, ceza kesilmesini gerektiren bir fiil işlendikten sonra tekrar vergi kanunları açısından suç teşkil eden bir fiilin işlenmesine mani olmak olduğu, önemli olanın her iki fiilinde vergi ziyaı cezasında beş yıllık yasal süre içerisinde işlenip mükellefe tebliğ edilerek kesinleşmesi olduğu, 2016/Ocak dönemi gelir stopaj vergisine bağlı olarak kesilen ve 04/03/2016 tarihinde tebliğ edilerek kesinleşen vergi ziyaı cezasının, dava konusu tarhiyatların vergi ziyaı cezaları için tekerrür oluşturduğu iddiasıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalının temyiz isteminin reddine,
    2…. Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyize konu kısmının ONANMASINA,
    3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 06/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara