Esas No: 2020/3018
Karar No: 2022/4209
Karar Tarihi: 06.06.2022
Danıştay 5. Daire 2020/3018 Esas 2022/4209 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/3018 E. , 2022/4209 K.Özet:
Danıştay Beşinci Dairesi, bir kamu görevlisinin 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında görevinden çıkarılmasını içeren işlemi ve OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu'nun bunu reddetmesini konu alan dava dosyasını incelemiştir. Davacı tarafından işlemin hukuka aykırılığı iddia edilmiş, ancak yapılan incelemeler sonucunda davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğuna karar verilmiştir. Bu nedenle İdare Dava Dairesi'nin kararının hukuka uygun olduğu ve temyiz isteminin reddedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi kabul edilen davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan \"adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.\" düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararlaştırılmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. ve 335. maddeleri, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3018
Karar No : 2022/4209
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): ...
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf (Davalı) : ... Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Hukuk Müşaviri ...
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı işlemin iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı iddia olunan parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı tarafından; savunma hakkı tanınmadan tesis edilen kamu görevinden ihraç işleminin hukuka aykırı olduğu, idare mahkemesince dava dilekçesindeki iddia ve hukuka aykırılık nedenlerinin değerlendirilmediği, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, FETÖ/PDY ile bağını gösteren hiçbir somut delil olmadığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığına ilişkin somut bir delil bulunmadığı, OHAL KHK'sı ile tesis edilen kamu görevinden çıkarma işleminin ölçülü olmadığı, kamu görevinden çıkarılmasına gerekçe olarak sunulan davranışların tamamının 2016 yılında gerçekleşmiş darbe girişiminden öncesine ait olduğu, özel hayat ve aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği, "mensubiyet", "iltisak" ve "irtibat" kavramları ile ne kastedildiğinin belli olmadığı, bu kavramların soyut ve muğlak kavramlar olduğu, ceza hukuku ilkeleri ile Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlerinin ihlal edildiği, masumiyet karinesine aykırı hareket edildiği, darbe girişimiyle hiçbir ilgisi olmadığı iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : ...
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, davacının mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi; bu ceza yargılamasının konusunun davacının terör örgütü üyeliğine ilişkin bulunması nedeniyle masumiyet karinesi gereğince mümkün değildir. Bununla birlikte dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler değerlendirildiğinde ise davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 06/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.