Danıştay 3. Daire 2019/2129 Esas 2022/2734 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2019/2129
Karar No: 2022/2734
Karar Tarihi: 06.06.2022

Danıştay 3. Daire 2019/2129 Esas 2022/2734 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2019/2129 E.  ,  2022/2734 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2019/2129
    Karar No : 2022/2734

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av….

    İSTEMİN KONUSU : …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasına davalı idare tarafından yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: İşviçre'de mukim olan davacının, hizmet verdiği … Mühendislik Anonim Şirketi tarafından kesinti yoluyla ödenen Mart ila Haziran, Ağustos ve Aralık 2013 ; Mart, Nisan, Haziran, Eylül ve Aralık 2014 ile Mart, Mayıs ve Haziran 2015 dönemlerine ait gelir (stopaj) vergisinin fazladan ve yersiz ödendiğinden bahisle iadesi talebiyle yaptığı düzeltme ve şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile söz konusu verginin faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Mahkemelerince verilen ara kararı üzerine davalı idarece dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile davacı tarafından dosyaya ibraz edilen 28/07/2017 tarihli dilekçeden, dava konusu gelir (stopaj) vergisinin iade edildiği anlaşıldığından davanın bu kısmının konusuz kaldığı, ancak sözü edilen dilekçede faiz ve yargılama giderlerine ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtildiğinden uyuşmazlığın bu hususlara ilişkin olduğu olayda, İsviçre'de mukim olan dar mükellef davacı şirketin çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması uyarınca ticari kazancı üzerinden kesinti yapılabilmesi için Türkiye'de iş yerinin bulunması gerektiği, davalı idarenin bu yönde bir iddiası bulunmadığı gibi … Vergi Dairesi Müdürlüğü'nce verilen cevapta davacının ikili anlaşma hükmü gereğince vergilendirilebilmesinin mümkün olmadığının bildirildiği, bu kapsamda, faizin paranın sahibinden başkası tarafından kullanılmasının karşılığı olduğu da dikkate alınmak suretiyle yapılan değerlendirmede, dava konusu gelir (stopaj) vergisine ödeme tarihinden iade tarihine kadar geçen süre için yasal faiz işletilmesi gerektiği, öte yandan davacının dava açmakta haklı olması nedeniyle yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin; gelir (stopaj) vergisine isabet eden kısmı yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, faiz istemi yönünden davanın kabulüne karar verilerek ödeme tarihinden iade tarihine kadar davacıya faiz ödenmesine hükmedilmiş, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Olayda vergi hatası ve haksız olarak yapılan bir vergilendirme bulunmadığı gibi fazla ve yersiz vergi tahsilatının da söz konusu olmadığı dikkate alındığında, idare aleyhine faize hükmedilemeyeceği, İsviçre mukimi davacı şirketin Türkiye'de elde ettiği kazancın Türkiye'de vergilendirilebilmesi için kazancın Türkiye'de bulunan iş yeri vasıtasıyla elde edilmesi, söz konusu şirket tarafından aynı veya bağlı projeye ilişkin herhangi bir oniki aylık dönemde altı aylık süre veya süreleri aşan hizmet tedarikleri nedeniyle Türkiye'de iş yeri oluştuğunun kabul edilmesi halinde mümkün olabileceği, davacının iade talebinin, Türkiye'nin vergilendirme hakkının bulunup bulunmadığı, bu hakkın varlığı halinde tevkif yoluyla kesilen vergilerin mahsup ve iadesine dair düzenlemeler içeren 252 seri No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliği uyarınca değerlendirilmesi gerektiği, vergi sorumlusu yönünden tevkifat yükümlülüğünün doğduğu sırada değinilen şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin idarece bilinemeyeceği, söz konusu tevkifatın vergi güvenliğini sağlamaya yönelik olduğu, sözü edilen Tebliğin uyuşmazlık dönemlerinde yürürlükte bulunan şekliyle 10.000 TL'yi aşan iade taleplerinin vergi incelemesi sonucuna göre yapılabileceği, nitekim konuya dair düzenlenen vergi inceleme raporlarına istinaden dava konusu gelir (stopaj) vergisinin iade edildiği, usulüne uygun olarak yürütülen iade talebine ilişkin süreç tamamlanmadan açılan dava nedeniyle idare aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : 01/01/2013 tarihinden uygulanmaya başlanılan Türkiye Cumhuriyeti ile İsviçre Konfederasyonu Arasında Gelir Üzerinden Alınan Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması hükümlerine göre sadece gerçek kişilerin elde ettiği gelirlerin serbest meslek kazancı olarak değerlendirildiği, şirketlerin elde ettiği gelirlerin ticari kazanç kapsamında olduğu, dava konusu tevkifatın dayanağı olarak gösterilen 5520 sayılı Kurumlar Vergisinin 30. maddesinde sadece serbest meslek kazançları için stopaj yapılmasının öngörüldüğü, ticari kazanç olarak tanımlanan gelirler üzerinden kesinti yapılacağına dair düzenleme bulunmadığı, uyuşmazlık konusu olayda en başından itibaren ticari kazanç üzerinden kesinti yapılmaması gerektiği, konuya dair alınan özelgenin de bu doğrultuda olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    İşviçre'de mukim olan dar mükellef davacı şirketin Türkiye'deki … Mühendislik Anonim Şirketi'ne sattığı tıbbi cihazlara yönelik sunduğu montaj, bakım ve onarım hizmeti karşılığında elde ettiği kazanç üzerinden 5520 sayılı Kurumlar Vergisinin 30. maddesinin 1. bendinin b fıkrası uyarınca, söz konusu firma tarafından verilen muhtasar beyannameler üzerinden tahakkuk eden ve kesinti yoluyla ödenen uyuşmazlık dönemlerine ait gelir (stopaj) vergisinin, 01/01/2013 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanılan Türkiye Cumhuriyeti ile İsviçre Konfederasyonu Arasında Gelir Üzerinden Alınan Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması hükümlerine ve … tarih ve … sayılı özelgeye atıf yapılmak suretiyle yersiz ve gereksiz olarak ödendiğinden bahisle iadesi talebiyle hizmet sunulan şirket aracılığıyla 13/11/2015 tarihinde … Vergi Dairesi Müdürlüğüne başvurduğu, anılan idarece … tarih ve … saylı yazıyla, 08/12/2015 tarihinde incelemeye sevk işleminin yapıldığı, henüz incelemenin tamamlanmadığı belirtilerek inceleme sonucuna göre işlem tesis edileceği hususunun davacıya duyurulduğu, ancak herhangi bir vergi incelemesinin başlamadığından bahisle 08/02/2016 tarihinde yapılan şikayet başvurusunun zımnen reddedildiği anlaşılmıştır.
    Öte yandan, dava devam ederken 16/05/2016 tarihli iş emrine istinaden düzenlenen … tarih ve …, … ve … sayılı vergi inceleme raporlarıyla dava konusu gelir (stopaj) vergisinin iadesinin uygun görüldüğü, davacı tarafından mahkemeye sunulan 28/07/2017 tarihli dilekçede de … Vergi Dairesi Müdürlüğünce 17/05/2017 tarihinde iadelerin yapıldığı, bu haliyle dava konusu uyuşmazlığın faiz istemine ve yargılama giderlerine ilişkin olduğu yönünde beyanda bulunduğu görülmüştür.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin 15/06/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6322 sayılı Kanun ile eklenen 4. fıkrasında, fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanması halinde düzeltmeye dair müracaat tarihi, diğer hallerde verginin tahsili tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faiz ile birlikte, 120. madde hükümlerine göre mükellefe red ve iade edileceği, 213 sayılı Kanun'un yine aynı Kanunla eklenen geçici 29. maddesinde ise bu Kanunun 112. maddesinin 4. fıkrasının, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin iadesinde uygulanacağı kurala bağlanmıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının; gelir (stopaj) vergisine ve vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.
    Olayda, dava konusu gelir (stopaj) vergisinin, düzenlenen vergi inceleme raporlarıyla iadesinin uygun görüldüğü ve bu doğrultuda söz konusu verginin iadesinin gerçekleştirildiği dikkate alındığında, iadesi gereken bir miktar paranın, idarenin tasarrufunda kalan sürede ilgilisi tarafından tasarruf edilmemesinden doğan zararın giderilmesi gerektiği açık olup davacıya faiz ödenmesi gerektiği yolundaki yargıda hukuka aykırılık bulunmamakla birlikte, davacının hizmet sunduğu şirket tarafından herhangi bir çekince konulmaksızın davacıya yapılan ödemelerin 5520 sayılı Kurumlar Vergisinin 30. maddesinin 1. bendinin (b) fıkrası kapsamında değerlendirilmesi suretiyle verilen muhtasar beyannameler üzerinden tahakkuk eden ve kesinti yoluyla ödenen uyuşmazlık dönemlerine ait gelir (stopaj) vergisine ilişkin fazladan ve yersiz olarak gerçekleştirilen tahsilatın mükelleften kaynaklandığı göz önüne alındığında, dava konusu gelir (stopaj) vergisi üzerinden 213 sayılı Kanun'un 112. maddesinin 4. fıkrası uyarınca düzeltmeye dair müracaat tarihinden itibaren tecil faizine hükmedilmesi gerekirken, ödeme tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine ilişkin Vergi Mahkemesi kararının ilgili hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusunun reddinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
    Öte yandan, yeniden verilecek kararda yargılama giderleri ile ilgili değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerektiği de açıktır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Temyiz isteminin kısmen reddine,
    2.Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının; gelir (stopaj) vergisine ve vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
    3.Temyiz isteminin kısmen kabulüne,
    4.Kararın; faize ve yargılama giderlerine ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA, 06/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

    Hemen Ara