Esas No: 2022/487
Karar No: 2022/4221
Karar Tarihi: 06.06.2022
Danıştay 5. Daire 2022/487 Esas 2022/4221 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2022/487 E. , 2022/4221 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/487
Karar No : 2022/4221
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): … vasisi …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / ANKARA
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı tarafından, OHAL Kanun Hükmünde Kararnameleri ile ancak OHAL dönemi ve konusu ile ilgili düzenlemeler yapılabilmesi gerekirken OHAL süresini aşan tedbirlerin alınmasının hukuka aykırı olduğu, FETÖ/PDY'nin ilk olarak 26 Mayıs 2016 tarihli MGK kararına dayalı olarak 30 Mayıs 2016 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile terör örgütü olarak kabul edildiği, bu tarihten önceki faaliyetlerden sorumlu tutulamayacağı, yürütme ve yasama organlarının kişileri yargılama suçlu ilan etme ve cezalandırma yetkisi bulunmadığı, Devlete sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket etmediği, kamu görevinden çıkarılma tedbirinin ölçülülük ilkesine aykırı olduğu, geçmişteki yasal faaliyetlerin gerekçe gösterilerek kamu görevinden çıkarılmasının suç ve cezaların geçmişe yürümezliği, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi ve hukuk devleti ilkesi gibi en temel hukuk ilkelerini ihlal ettiği, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan temel hak ve hürriyetlerinin ihlal edildiği, kendisine savunma hakkı tanınmadığı, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının bulunmadığı,bir kişinin aynı suçlamaya dayalı olarak iki kez yargılanıp iki ayrı cezaya mahkum edilemeyeceği, gerekli ve yeterli inceleme yapılmaksızın eksik inceleme ile karar verildiği, kararın gerekçesiz olduğu, davayı inceleyen ve karara bağlayan Ankara İdare Mahkemesi'nin "kanunla önceden kurulmuş mahkeme ilkesine" açıkça aykırı olarak bir KHK hükmüne dayanılarak kurulup yetkilendirildiği, bu durumun Anayasa'nın 37. ve 142. maddesine, adil yargılanma hakkına ve doğal hakim ilkesine aykırı olduğu, örgüt fişlemesinin gerçeği yansıtmadığı, delil niteliğinin olmadığı,Bylock programı kullanıcısı olduğuna dair iddianın somut ve şüpheye yer vermeyecek derecede ispatlanamadığı, Bylock programını indirmediği ve kullanmadığı, kullanıcı adı, şifre ve içerik bulunmadığı Bylock verilerinin hukuka aykırı elde edildiği ve delil niteliğinin bulunmadığı, Bylock verilerinin yasadışı delil olduğu ve hiçbir yargılamada kullanılamayacağı, Bylock verilerine ilişkin tespitlerin tarafına bildirilmemesi nedeniyle çekişmeli yargılama ve silahların eşitliği ilkesinin ihlal edildiği, Bylock uygulamasını kullanmanın haberleşme, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, HTS kayıtlarının işleme dayanak alınmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 06/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.