Danıştay 13. Daire 2022/2024 Esas 2022/2480 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2022/2024
Karar No: 2022/2480
Karar Tarihi: 07.06.2022

Danıştay 13. Daire 2022/2024 Esas 2022/2480 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Danıştay 13. Dairesi, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun davacı adına düzenlediği ödeme emrinin iptali talebiyle açılan davayı inceledi. İlk derece mahkemesi, davanın gerekçelerine dayanarak işlemi iptal etti. Bunun üzerine davalı tarafından yapılan itiraz, bölge idare mahkemesi tarafından da reddedildi. Temyiz istemi üzerine Danıştay 13. Dairesi, bölge idare mahkemesi kararını doğru ve hukuka uygun bulduğunu belirterek, temyiz talebini reddetti. Kanun maddeleri olarak ise; 6183 sayılı Kanunun 35. ve mükerrer 35. maddeleri ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. ve 50. maddeleri değerlendirildi.
Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2022/2024 E.  ,  2022/2480 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2022/2024
    Karar No:2022/2480

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Fon alacağının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen 756.680,61 TL bedelli, … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:.., K:… sayılı kararda; davacının 21/12/1999 tarihinde Fon'a devredilen … A.Ş'ye 16/12/1999 tarihi itibarıyla direktör olarak atandığı ve 2001 yılına kadar direktörler kurulu üyesi olarak görev yaptığı, … Ltd. mudileri tarafından açılan davalarda Fon aleyhine hüküm kurulan yargı kararları gereği olarak, Fon tarafından 01/01/2018- 30/06/2018 tarihleri arasında toplam 8 adet 756.680,61 -TL tutarında off-shore ödemesi gerçekleştirildiği, Fon Kurulunun … tarih ve … sayılı kararıyla; … Ltd'nin bankacılık lisansının iptal edilmiş olduğunun ve bir kısım mudilerin mezkur off-shore bankasına karşı başlattıkları takiplerin sonuçsuz kaldığının çeşitli yargı kararlarıyla sabit olduğu, dolayısıyla mudilere yapılan ödemeler nedeniyle oluşan Fon zararının bu bankadan tahsil imkânı bulunmadığı dikkate alınarak 6183 sayılı Kanunun 35. ve mükerrer 35. maddesi gereğince … LTD hissedarları ve/veya kanuni temsilcileri olan …, …, …, … ve …'ın sorumlu tutulmalarına" karar verildiği, anılan Fon Kurulu kararı uyarınca, davalı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından, 01/01/2018- 30/06/2018 tarihleri arasında … Ltd. mudilerine 8 adette toplam 720.829,63-TL anapara, 35.850,98-TL gecikme zammı olmak üzere 756.680,61-TL'ye baliğ olan amme borcunun davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun vadesinde ödenmemesi üzerine TMSF II. Tahsilat Daire Başkanlığı tarafından … tarih ve … sayılı ödeme emrinin düzenlendiği ve 19/12/2020 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, bakılan davanın anılan ödeme emrinin iptali istemiyle açıldığı, dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun iptali istemiyle açılan davada … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla ödemeye çağrı mektubunun iptaline karar verildiğinden, maddi ve hukuki dayanağı kalmayan dava konusu ödeme emrinin de iptali gerektiği sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, bir kararın başka bir karara dayanak olabilmesinin ancak uyuşmazlığın esasını çözecek biçimde şekli ve maddi anlamda kesin hüküm olmasına bağlı olduğu, bilirkişi raporu taraflarına tebliğ edilmeden, rapora karşı beyanda bulunma haklarının kullanımına izin verilmeden hüküm tesisinin usul ve yasaya aykırı olduğu, resmi senetteki sahtelik iddiasının görülmekte olan bir davada ön sorun olarak incelenemeyeceği, davacının … Ltd. Şti'de kanuni temsilci olduğunu gösterir belgelerin sahteliğinin davacı tarafından ispatı hâlinde imza sahteliği iddiasının dinlenebileceği, usuli müktesep hak ilkesine aykırı olarak karar verildiği, davacının 16/12/1999 tarihinde … Ltd. direktörlüğünden istifa eden …'ın yerine direktör olarak atandığı, buna ilişkin olarak KKTC Başbakan Yardımcılığı Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakanlığı Resmi Kabz Memurluğu ve Mukayyitlik Dairesi'nin … tarih, … sayılı ve … tarih, … sayılı yazılarının bulunduğu, davacının … grubu şirketlerinde üst düzey yönetici olarak görev aldığı, denetim otoriteleri tarafından düzenlenen raporların davacının ya da … Ltd. Şti'nin diğer kanuni temsilcilerinin sorumluluklarının tespiti amacıyla düzenlenmediği, kanuni temsilcinin sorumluluğunun objektif sorumluluk olduğu ve bu sorumluluğun ortaya konması için murakıp raporu vs. bir gereksinimin bulunmadığı, Fon'un … Ağır Ceza Mahkemesi'nin E:… sayılı dosyasından bağımsız olarak Offshore ödemelerinden kaynaklı Fon alacağının tahsili amacıyla 5411 ve 6183 sayılı Kanunlardan kaynaklanan yetkilerini kullandığı, Danıştay'ın içtihat değişikliği ile … Offshore işlemlerinin dolandırıcılık faaliyeti olduğunun hüküm altına alındığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin reddine,
    2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
    5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 07/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara