Danıştay 9. Daire 2019/4451 Esas 2022/2605 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2019/4451
Karar No: 2022/2605
Karar Tarihi: 07.06.2022

Danıştay 9. Daire 2019/4451 Esas 2022/2605 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddedildiği belirtiliyor. Davalı idarenin temyiz istemi reddedilirken, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verildiği ifade ediliyor. Yine kararda, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanununun 58. maddesinde belirtilen \"borcum yoktur\" kapsamı açıklanarak; ödeme emirlerinin sahte fatura düzenleme fiilinden kaynaklanan amme alacaklarına ilişkin kısmı ile şirket hisselerini devrettiği tarihten sonra verilen beyannameler dolayısıyla tahakkuk ettirilen damga vergilerine ilişkin kısmından hukuken sorumlu tutulamayacağı belirtiliyor. Kararın açıklanmasının ardından 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine karar verildi
Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2019/4451 E.  ,  2022/2605 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/4451
    Karar No : 2022/2605


    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: … Gıda Soğuk Hava Deposu İşletmeciliği Su Ürünleri İnşaat Organizasyon Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla, şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … ilâ … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; dava konusu ödeme emirleri içeriğindeki amme alacağının bir kısmının asıl borçlu şirket hakkında sahte fatura düzenlemek suretiyle komisyon geliri elde ettiğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporlarına istinaden yapılan tarhiyatlardan kaynaklandığı, dosyaya sunulan asıl borçlu şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu ile davacının 11/04/2014 tarihinde hisselerini devrederek ortaklıktan ayrıldığı, şirketin yapılan yoklamalarda adresinde bulunamaması üzerine 31/12/2014 tarihi itibariyle mükellefiyet kaydının resen terk ettirildiği, mükellef kurumun hisse devri ve yönetici değişikliği tarihi olan 11/04/2014 tarihinden itibaren gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı ve düzenlediği belgelerin komisyon karşılığı düzenlenen sahte belgeler olduğunun tespit edildiği, mükellef şirketin davacının hisselerini devrettiği tarihten sonra gerçek bir ticari faaliyeti olmaksızın komisyon karşılığı sahte fatura düzenleme işine başladığı ve yine bu tarih öncesine ilişkin olarak da geçmişe dönük olarak sahte fatura tanzim ettiğinin vergi tekniği raporuyla tespit edilmiş olması karşısında davacının söz konusu vergi borçlarından sorumlu tutulması hukuken mümkün bulunmayıp, bu hususun 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanununun 58. maddesinde belirtilen "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin sahte fatura düzenleme fiilinden kaynaklanan amme alacaklarına ilişkin kısmı ile yine davacının şirket hisselerini devrettiği 11/04/2014 tarihinden sonra verilen beyannameler dolayısıyla tahakkuk ettirilen damga vergilerine ilişkin kısmından hukuken sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, dava konusu … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriğinde 7. ve 10. sırada yer alan 2013/Temmuz dönemine ait özel usulsüzlük cezaları yönünden ise, davacının bu tarihlerde şirket ortağı olduğu ve amme alacağının şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyeceği hususu açık olduğundan davacının sorumluluğuna gidilebilecek ise de; ödeme emrinin 10. sırasında yer alan borca ilişkin olarak şirket adına düzenlenen ödeme emrinin tebliğine dair tebliğ alındısı dosyaya sunulmadığından, bu alacak kalemi yönünden hukuka uyarlık görülmediği, savunma dilekçesi ekinde dosyaya ihbarname sorgu çıktısı sunulan 2014/02 numaralı ihbarname içeriği 2013/Temmuz dönemine ait Ba-Bs formu verilmemesi nedeniyle kesilen özel usulsüzlük cezasının davacının %40 ortaklık payı dikkate alınarak davacıdan takip edilmesinde ise hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine,… tarih ve … sayılı ödeme emrinin 2013/Temmuz dönemine ait özel usulsüzlük cezası haricindeki borçlara ilişkin kısmı ile … tarih ve … , … … sayılı ödeme emirlerinin iptaline, … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 2013/Temmuz dönemine ait özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Şirket borçlarının davacının şirket ortağı olduğu döneme ait olduğu, dava konusu ödeme emirlerinin hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalının temyiz isteminin reddine,
    2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 07/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara