Danıştay 13. Daire 2021/4903 Esas 2022/2492 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2021/4903
Karar No: 2022/2492
Karar Tarihi: 07.06.2022

Danıştay 13. Daire 2021/4903 Esas 2022/2492 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Danıştay 13. Dairesi, LPG Dağıtım Lisansı sahibi olan davacı şirkete ait bir tanker ile mutfak tüplerine düzenek yardımıyla usulsüz dolum yapılması sonucu LPG'nin amaç dışı kullanıldığının tespit edilmesi üzerine davacı şirketin 5307 sayılı Kanun'un 16. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca cezalandırılması gerektiğine karar verilmişti. Davacı şirketin açtığı davada, Bölge İdare Mahkemesi, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna vararak dava konusu işlemin iptal edilmesine karar vermiştir. Danıştay 13. Dairesi temyiz istemini reddetmiş ve Bölge İdare Mahkemesi kararını onamıştır.
Kanun maddeleri:
- 5307 sayılı Kanun'un 4. maddesinin 3. fıkrası: Lisans sahibi, lisans kapsamındaki faaliyetlerinde özenli davranmak ve piyasada kötü niyetli veya tehlikeli eylem sonucunu doğurabilecek her türlü işlemden uzak durmak zorundadır.
- 5307 sayılı Kanun'un 16. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendi: Lisans sahibi, lisans kapsamındaki fa
Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2021/4903 E.  ,  2022/2492 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2021/4903
    Karar No:2022/2492

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ticaret ve Nakliyat A.Ş.
    VEKİLLERİ : Av. …
    Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: LPG Dağıtım Lisansı sahibi davacı şirkete ait … plakalı tanker ile mutfak tüplerine düzenek yardımıyla usulsüz dolum yapılması suretiyle LPG'nin amaç dışı kullanıldığının tespit edilerek 5307 sayılı Kanun'un 4. maddesinin 3. fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 16. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca davacı şirketin 380.715,00-TL idarî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının ilgili kısmının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu olayda, davalı idare personeli tarafından tutulan 15/09/2014 tarihli tutanakta, davacı şirkete ait … plakalı tanker ile mutfak tüplerine düzenek yardımıyla usulsüz dolum yapıldığının tespit edildiği, bu nedenle davacı şirketin fiilinin sabit olduğu, bu itibarla, davacı şirketin fiili ile uyumlu idarî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nce, Dairemizin … tarih ve E:…, K:… sayılı bozma kararına uyularak verilen kararda; uyuşmazlık konusu olayda 15/09/2014 tarihli denetim tutanağının tanzim edildiği, araç şoförü ...'nin olay yeri ifadesinde, davacı şirketin bilgisi ve izni dışında komşusu … aranılarak temin edilen kamyonet içerisindeki mutfak tüplerine hortum yardımıyla tankerdeki gazın boşaltıldığının beyan edildiği, yapılan tespit üzerine şoför ...'nin iş akdinin feshedildiği, davacı şirket yetkililerince araç şoförü ... hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, şoför ... hakkında "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçundan dolayı yapılan ve davacı şirketin müdahil sıfatıyla yer aldığı ceza yargılamasında, araç şoförü sanık ...'nin savunmasında; çalışmış olduğu şirketten alacaklarını alamadığı için mağdur durumda olduğu, para sıkıntısı çektiği için bu şekilde hareket ettiği, hurdacıdan almış olduğu yaklaşık 15 adet boş tüpü komşusu ...'den rica ederek tankerin yanına getirmesini istediği, kendisinin önce kabul etmek istemediği, ancak ısrarcı olunca kıramadığı, bulmuş olduğu pompa aparatı ile kullandığı tankerden boş tüpleri doldururken görevli polislerin gelerek yakaladığı, bu yaptığından dolayı pişman olduğu, şirketin zararı var ise onu ödemeyi kabul ettiği şeklinde ifade vererek üzerine atılı suçu işlediğini ikrar ettiği, araç şoförü ...'nin "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçunu işlediğinin sanık ikrarı ve tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu gerekçesiyle ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla mahkûmiyetine karar verildiği, dağıtıcı lisansı sahibi davacı şirkete ait LPG'nin ilgili bayilik lisansı sahibi otogaz istasyonlarına nakledilmesi esnasında, davacı şirketin bilgisi ve izni dışında araç şoförü tarafından işlenen fiile yönelik olarak, davacı şirketin kötüniyet veya tehlikeli eylem sonucunu doğuracak her türlü işlemden özenle kaçınma, bunların oluşumunun engellenmesi için her türlü tedbiri alma ve istenmeyen durumları en kısa sürede giderme yükümlülüğünü yerine getirmediğine ve araç şoförünce işlenen suçun davacı şirket yararına işlendiğine ilişkin davalı idarece yapılmış herhangi bir tespit bulunmadığı anlaşıldığından, davacı şirket hakkında 5307 sayılı Kanun'un 4. maddesinin 3. fıkrasının ihlâl edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 16. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi uyarınca 380.715,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne ve dava konusu işlemin yukarıda belirtilen gerekçeyle iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, LPG dağıtım lisansı sahibi davacının ticari iş ve işlemlerinde basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü olduğu, piyasada kötüniyet ve tehlikeli eylem sonucunu doğurabilecek her türlü işlemden uzak durması gerektiği, dava konusu Kurul kararının mevzuata uygun biçimde ve somut deliller doğrultusunda tesis edildiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
    3. Davalı harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırılan …-TL harcın istemi hâlinde davalıya iadesine,
    4. Temyiz posta giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    5. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
    6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 07/06/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara