Danıştay 8. Daire 2022/1639 Esas 2022/3893 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2022/1639
Karar No: 2022/3893
Karar Tarihi: 07.06.2022

Danıştay 8. Daire 2022/1639 Esas 2022/3893 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2022/1639 E.  ,  2022/3893 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2022/1639
    Karar No : 2022/3893

    İstemde Bulunan : ...Valiliği

    Karşı Taraf : ...
    Vekili : Av. ...

    İstemin Özeti : İstem, Tekirdağ İli, ...Belediye Meclis Üyesi ...'nin 5393 sayılı Belediye Kanununun 29. maddesi uyarınca meclis üyeliğinden düşürülmesine ilişkindir.
    Savunmanın Özeti : 2019 yılı Mahalli İdareler seçiminde Belediye Meclisi Üyesi olarak seçildiği, belediye meclis üyesi olarak seçildiğinde herhangi bir seçilme engeli olmadığı gibi adaylığına da itiraz edilmediği, meclis üyeliği görevi devam ederken Tekirdağ Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasının 22.01.2022 tarihinde yapılan olağan genel kurulunda yönetim kuruluna seçildiği, bunun bir seçilme yeterliliği kaybı olmadığı, seçilme yeterliliğinin halen mevcut olduğu, meclis üyeliğinden düşürülme kararı verilebilmesi için seçilme yeterliliğinin kaybedilmesi gerektiği, mevzuatta seçilme yeterliliğini ortadan kaldıran hallerin sınırlı olarak sayıldığı ileri sürülerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
    Danıştay Tetkik Hakimi : ...
    Düşüncesi : İstemin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
    Danıştay Savcısı : ...
    Düşüncesi : İstem, Tekirdağ İli,Süleymanpaşa Belediye Meclis Üyesi ...'nin 5393 sayılı Belediye Kanununun 29. maddesi uyarınca meclis üyeliğinden düşürülmesine ilişkindir.
    5393 sayılı Kanunun "Meclis üyeliğinin sona ermesi" başlıklı 29. maddesinde, belediye meclisi üyeliğine seçilme yeterliliğinin kaybedilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Danıştay tarafından üyeliğin düşmesine karar verileceği düzenlenmiştir.
    2972 sayılı Mahalli İdareler İle Mahalle Muhtarlıkları Ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunun "Seçilme Yeterliliği" başlıklı 9. maddesinde; "2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanununun 11 inci maddesinde belirtilen sakıncaları taşımamak şartıyla, onsekiz yaşını dolduran her Türk vatandaşı belediye başkanlığına, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeliğine seçilebilir", "Adaylık" başlıklı 10. maddesinde de," Anayasa ve kanunlarda yazılı şartlara uygun olarak, seçilme yeterliliğine sahip olan her vatandaş bir siyasi parti listesinden veya bağımsız olarak il genel meclisi üyeliğine, belediye başkanlığına veya belediye meclisi üyeliğine adaylığını koyabilir." hükmüne yer verilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden, 29 Mart 2019 Mahalli İdareler seçiminde Belediye Meclisi Üyesi seçilen ...'nin, 22.01.2022 de Tekirdağ Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasının olağan genel kurulunda yönetim kurulu üyeliğine seçilmesi nedeniyle belediye meclis üyeliği seçilme yeterliliğini kaybettiğinden bahisle 5393 sayılı Kanun'un 29. maddesi uyarınca belediye meclis üyeliğinden düşürülmesinin istenildiği anlaşılmıştır.
    Seçme ve seçilme hakkı, Anayasanın "Temel Haklar ve Ödevler" başlıklı İkinci Kısmının "Siyasi Haklar ve Ödevler" başlıklı Dördüncü Bölümünde düzenlenmiş; 67. maddesinde, vatandaşların, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasi parti içinde siyasi faaliyette bulunma ve halk oylamasına katılma hakkına sahip olduğu belirlenmiştir. Böylece, seçme ve seçilmenin bir hak olduğu kadar bir yükümlülük olduğu da öngörülmüştür.
    Anayasanın milletvekili seçilme yeterliliğini düzenleyen 76. maddesinde ve 2972 sayılı Kanunun atıf yaptığı 2839 sayılı Kanunun 11. maddesinde, milletvekili seçilme yeterliliği açısından genel şartlara yer verilmiştir.
    Anayasanın 76. maddesinin son paragrafında da," Hakimler ve savcılar, yüksek yargı organı mensupları, yükseköğretim kurumlarındaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri ile Silahlı Kuvvetler mensupları, görevlerinden çekilmedikçe, aday olamazlar ve milletvekili seçilemezler." kuralı yer almaktadır.
    Yukarıda aktarılan madde metninde sayma yolu ile belirlenen bazı kamu görevlilerinin, yürüttükleri görevin niteliği gereği aday olmaları ve seçilebilmeleri mesleklerinden çekilme koşuluna bağlı kılınmıştır. Böylece, bazı kamu görevlilerinin seçilme yeterliliği açısından özel bir şart öngörülmüştür.
    2839 sayılı Kanunun 18. maddesinde ise Anayasanın yukarıda aktarılan maddesinden daha ayrıntılı bir düzenleme yapılarak, yine sayma yoluyla belirlenen bazı görevleri yürütenler için seçilme yeterliliğinin özel şartı bu madde ile de belirlenmiştir.
    "Adaylık için görevden çekilmesi gerekenler" başlıklı bu maddede," Hakimler ve savcılar, yüksek yargı organı mensupları, yükseköğretim kurumundaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, aday olmak isteyen belediye başkanları, subay ile astsubaylar, aday olmak isteyen siyasi partilerin il ve ilçe yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alanlar, genel ve ara seçimlerin başlangıcından bir ay önce, seçimin yenilenmesine karar verilmesi halinde yenileme kararının ilanından başlayarak yedi gün içinde görevlerinden ayrılma isteğinde bulunmadıkça adaylıklarını koyamazlar ve aday gösterilemezler." düzenlemesine yer verilmiştir.
    Anayasanın 76. maddesinin gerekçesinde, kamu hizmetlerinde görev alanların, milletvekili seçilme şartlarının düzenlenmesinin kanuna bırakıldığına işaret edilmiştir.
    Kanun koyucu, temel hakların sınırlanmasıyla ilgili olarak Anayasanın 13. maddesinde yer alan genel esaslar doğrultusunda temel hakların kullanım esaslarını ve bu haklardan hangi koşullarda nasıl yararlanılabileceğini düzenleyebilecektir.
    Bu doğrultuda, 2839 sayılı Kanunun 18. maddesinin gerekçesinde de belirlendiği üzere, milletvekili ve mahalli idare seçimlerine katılanların seçimden belli bir süre önce görevlerinden ayrılmasının öngörülme sebebi; yürüttükleri görevler dikkate alındığında bu kişilerin sahip oldukları statüden yararlanarak diğer adaylardan avantajlı konuma geçmeleri, seçmenler üzerinde kendi yararlarına bir durum yaratmaları ve yürüttükleri görevden kaynaklanan yetkilerini amacına aykırı kullanmalarının önlenmesidir.
    Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, Kanun koyucu, seçimle gelinen görevlerin öncelikli ve önemli bir kamu hizmet olması nedeniyle yürütülen bazı görevlerden bağımsız kılınmasını amaçlamıştır. Bu amacın gerçekleştirilebilmesi içinde, yürütülen görevden ayrılma sürecinin, adaylığa başvurmadan önce başlaması gerektiği kabul edilmiştir.
    Nitekim, Anayasanın 82. maddesinde, seçimden sonra üyelikle bağdaşmayan işler 76. maddeden daha ayrıntılı olarak düzenlenerek, 84. maddede de, bu görevleri yürütenlerin, milletvekilliğinin düşürülmesine karar verileceği de düzenlenmiştir.
    Öte yandan, 2972 sayılı Kanunun 17. maddesinde, mahalli idareler seçimlerine katılabilmek için yürütmekte olan görevlerinden ayrılmak zorunda olmayanlar belirlenmiş iken, görevden ayrılması gerekenlere ilişkin bir kurala yer verilmemiş ise de, bu Kanunun 36. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde uygulanacak Kanunlar arasında 2839 sayılı Kanuna atıf yapılmıştır.
    Bu atıf uyarınca 2839 sayılı Kanunun 18. maddesinde yapılan düzenleme dikkate alındığında, bu madde ile seçime katılabilmek için görevinden ayrılması gerekenlerle ilgili olarak kaynağını Anayasadan alan kuralın genel nitelikte olduğu, 2972 sayılı Kanunun 17. maddesinin de, mahalli idareler seçimlerine katılacaklar açısından istisnai bir düzenleme niteliği taşıdığı açıktır. Kaldı ki, 2972 sayılı Kanunun 10. maddesi de adaylık için Anayasa ve diğer kanunlardaki şartların geçerli olduğuna işaret etmiştir.
    Bu açıklamalar karşısında, mevcut kuralların amacı ve öngörüsü bir bütün olarak dikkate alındığında, gerek Anayasada gerek Medeni ve Siyasal Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmede tanınmış ve güvence altına alınmış bir hakkın kullanmasına yönelik olarak getirilen bu sınırlamanın, bu hakkın özüne aykırı bir durum yaratmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bir başka anlatımla, seçilme yeterliliği açısından, yürütülen bazı görevlerin niteliği dikkate alınarak, bu görevlerden ayrılmadan aday olunamayacağı gibi seçimle gelinen görevlerin devamında da bu görevlerin yürütülemeyeceğine ilişkin olarak getirilen kısıtlama, hukuk devleti ve demokratik toplum gereklerine uygun bulunmaktadır.
    Bu durumda, mevcut kuralların amacı ve öngörüsü bir bütün olarak dikkate alındığında, gerek Anayasada gerek Medeni ve Siyasal Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmede tanınmış ve güvence altına alınmış bir hakkın kullanmasına yönelik olarak getirilen bu sınırlamanın, bu hakkın özüne aykırı bir durum yaratmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bir başka anlatımla, seçilme yeterliliği açısından, yürütülen bazı görevlerin niteliği dikkate alınarak, bu görevlerden ayrılmadan aday olunamayacağı gibi seçimle gelinen görevlerin devamında da bu görevlerin yürütülemeyeceğine ilişkin olarak getirilen kısıtlama, hukuk devleti ve demokratik toplum gereklerine uygun bulunmaktadır.
    Sonuç olarak; belediye meclis üyesi seçildikten sonra, bu göreve aday olmaya engel olan başka bir görevi de yürüttüğü anlaşılan ...'nin belediye meclis üyeliği seçilme yeterliğini sonradan kaybettiği açıktır.
    Açıklanan nedenlerle, seçilme yeterliliğini sonradan kaybettiği anlaşılan ...'nin belediye meclisi üyeliğinden düşürülmesi isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
    İstem, Tekirdağ İli,Süleymanpaşa Belediye Meclis Üyesi ...'nin 5393 sayılı Belediye Kanununun 29. maddesi uyarınca meclis üyeliğinden düşürülmesine ilişkindir.
    5393 sayılı Belediye Kanununun 29. maddesinde, belediye meclis üyeliğine seçilme yeterliğinin yitirilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Danıştay tarafından üyeliğin düşmesine karar verileceği kuralı yer almıştır.
    2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunun "Seçilme Yeterliliği" başlıklı 9. maddesinde; "2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanununun 11 inci maddesinde belirtilen sakıncaları taşımamak şartıyla, on sekiz yaşını dolduran her Türk vatandaşı belediye başkanlığına, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeliğine seçilebilir", "Adaylık" başlıklı 10. maddesinde de, "Anayasa ve kanunlarda yazılı şartlara uygun olarak, seçilme yeterliliğine sahip olan her vatandaş bir siyasi parti listesinden veya bağımsız olarak il genel meclisi üyeliğine, belediye başkanlığına veya belediye meclisi üyeliğine adaylığını koyabilir." hükmüne yer verilmiştir. Öte yandan, aynı Kanunun 17. maddesinde, mahalli idareler seçimlerine katılabilmek için yürütmekte olan görevlerinden ayrılmak zorunda olmayanlar belirlenmiş iken görevden ayrılması gerekenlere ilişkin bir kurala yer verilmemiş ise de, bu Kanunun 36. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde uygulanacak Kanunlar arasında 2839 sayılı Kanuna atıf yapılmıştır.
    Anayasanın 76. maddesinin son paragrafında da, "Hakimler ve savcılar, yüksek yargı organı mensupları, yükseköğretim kurumlarındaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri ile Silahlı Kuvvetler mensupları, görevlerinden çekilmedikçe, aday olamazlar ve milletvekili seçilemezler." kuralı yer almaktadır.
    2839 sayılı Kanunun 18. maddesinde ise Anayasanın yukarıda aktarılan maddesinden daha ayrıntılı bir düzenleme yapılarak, yine sayma yoluyla belirlenen bazı görevleri yürütenler için seçilme yeterliliğinin özel şartı bu madde ile de belirlenmiştir.
    "Adaylık için görevden çekilmesi gerekenler" başlıklı bu maddede, "Hakimler ve savcılar, yüksek yargı organı mensupları, yükseköğretim kurumundaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, aday olmak isteyen belediye başkanları, subay ile astsubaylar, aday olmak isteyen siyasi partilerin il ve ilçe yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alanlar, genel ve ara seçimlerin başlangıcından bir ay önce, seçimin yenilenmesine karar verilmesi halinde yenileme kararının ilanından başlayarak yedi gün içinde görevlerinden ayrılma isteğinde bulunmadıkça adaylıklarını koyamazlar ve aday gösterilemezler." düzenlemesine yer verilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinden; 29 Mart 2019 Mahalli İdareler seçiminde Belediye Meclisi Üyesi seçilen ...'nin, 22.01.2022 de Tekirdağ Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasının olağan genel kurulunda yönetim kurulu üyeliğine seçilmesi nedeniyle belediye meclis üyeliği seçilme yeterliliğini kaybettiğinden bahisle 5393 sayılı Kanun'un 29. maddesi uyarınca belediye meclis üyeliğinden düşürülmesinin istenildiği anlaşılmıştır.
    2972 sayılı Kanunun 17. maddesinde, mahalli idareler seçimlerine katılabilmek için yürütmekte olan görevlerinden ayrılmak zorunda olmayanlar belirlenmiş iken, görevden ayrılması gerekenlere ilişkin bir kurala yer verilmemiş ise de, bu Kanunun 36. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde uygulanacak Kanunlar arasında 2839 sayılı Kanuna atıf yapılmış, bu atıf uyarınca 2839 sayılı Kanunun 18. maddesinde yapılan düzenleme dikkate alındığında, bu madde ile seçime katılabilmek için görevinden ayrılması gerekenlerle ilgili olarak kaynağını Anayasadan alan kuralın genel nitelikte olduğu, 2972 sayılı Kanunun 17. maddesinin de, mahalli idareler seçimlerine katılacaklar açısından istisnai bir düzenleme niteliği taşıdığı açıktır. Kaldı ki, 2972 sayılı Kanunun 10. maddesi de adaylık için Anayasa ve diğer kanunlardaki şartların geçerli olduğuna işaret etmiştir. Nitekim, Anayasanın 82. maddesinde, seçimden sonra üyelikle bağdaşmayan işler 76. maddeden daha ayrıntılı olarak düzenlenerek, 84. maddede de, bu görevleri yürütenlerin, milletvekilliğinin düşürülmesine karar verileceği de düzenlenmiştir.
    Yukarıya aktarılan mevzuat incelendiğinde, 2839 sayılı Kanunun 18. maddesinin gerekçesinde de belirlendiği üzere, milletvekili ve mahalli idare seçimlerine katılanların seçimden belli bir süre önce görevlerinden ayrılmasının öngörülme sebebi; yürüttükleri görevler dikkate alındığında bu kişilerin sahip oldukları statüden yararlanarak diğer adaylardan avantajlı konuma geçmeleri, seçmenler üzerinde kendi yararlarına bir durum yaratmaları ve yürüttükleri görevden kaynaklanan yetkilerini amacına aykırı kullanmalarının önlenmesidir.
    Kanun koyucu, seçimle gelinen görevlerin öncelikli ve önemli bir kamu hizmet olması nedeniyle yürütülen bazı görevlerden bağımsız kılınmasını amaçlamıştır. Bu amacın gerçekleştirilebilmesi için de, yürütülen görevden ayrılma sürecinin, adaylığa başvurmadan önce başlaması gerektiği kabul edilmiştir.
    Bu durumda, mevcut kuralların amacı ve öngörüsü bir bütün olarak dikkate alındığında, gerek Anayasada gerek Medeni ve Siyasal Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmede tanınmış ve güvence altına alınmış bir hakkın kullanmasına yönelik olarak getirilen bu sınırlamanın, bu hakkın özüne aykırı bir durum yaratmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Bir başka anlatımla, seçilme yeterliliği açısından, yürütülen bazı görevlerin niteliği dikkate alınarak, bu görevlerden ayrılmadan aday olunamayacağı gibi, seçimle gelinen görevlerin devamında da bu görevlerin yürütülemeyeceğine ilişkin olarak getirilen kısıtlama, hukuk devleti ve demokratik toplum gereklerine uygun bulunmaktadır.
    Olayda, ...'nin 2019 yılı mahalli idareler genel seçimlerinde Süleymanpaşa Belediye Meclisi üyeliğine seçildiği, meclis üyeliği görevine devam ederken kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşunun yönetim kuruluna seçildiği ve halen iki görevi birlikte yürütmeye devam ettiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, meclis üyesi seçildikten sonra, bu göreve aday olmaya engel olan başka bir görevi de yürüttüğü anlaşılan ...'nin, meclis üyeliği görevine devam etmesi yasal olarak mümkün bulunmadığından istemin kabulü gerekmektedir.
    Açıklanan nedenlerle, seçilme yeterliğini kaybeden Tekirdağ İli, Süleymanpaşa Belediye Meclis Üyesi ...'nin 5393 sayılı Belediye Kanununun 29. maddesi hükmü uyarınca Belediye Meclis Üyeliğinden düşürülmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içerisinde İdari Dava Daireleri Kuruluna itiraz yolu açık olmak üzere, 07/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara