Esas No: 2021/8245
Karar No: 2022/3690
Karar Tarihi: 07.06.2022
Danıştay 4. Daire 2021/8245 Esas 2022/3690 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2021/8245 E. , 2022/3690 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/8245
Karar No : 2022/3690
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … İthalat İhracat Hırdavat Makina İnşaat Gıda Tekstil Elektrik Enerji Otomotiv İmalat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, 2017 yılında gerçekleştirilen katma değer vergisi iadelerini sahte faturalarla belgelendirdiğinden bahisle re'sen tarh edilen 2017/2,3,7 dönemleri bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:2020/1907 sayılı kararda; davacı şirketin ihraç ettiği malları aldığı firma hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun bulunmadığı, anılan şirketlerin adresi nezdinde yapılan yoklamalar ile ilgili bilgilerin bulunmadığı, bu şirketlerin üretim tesisleri ile tesislerin üretim kapasiteleri hakkında herhangi bir tespit yapılmadığı, yalnızca anılan şirketlerin defter ve belgeleri ile bilanço kayıtları üzerinden yapılan çıkarımlardan hareketle davacı şirketin ihraç etmek amacıyla aldığı malların alış bedelleri ile ihraç ettiği malların satış bedellerinin gerçek durumu yansıtmadığı ve davacı şirketçe yüklenilen katma değer vergisinin gerçek olmadığı sonucuna varıldığı anlaşıldığından yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu öngürülmüş, 30. maddesinin 1. fıkrasında, re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlandıktan sonra, 30. maddesinin 4. bendinde, defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların, vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması dolayısıyla ihticaca salih bulunmaması halinin re’sen tarh nedeni olduğu; 134. maddesinin 1. fıkrasında da, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgelerin, sahte belge olduğu belirtilmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun "Mal ve hizmet ihracatı" başlıklı 11. maddesi 1. fıkrasının (a) bendinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetlerin, vergiden müstesna olduğu, 32. maddesinde ise, bu Kanunun 11, 13, 14 ve 15. maddeleri uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV'den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV'nin Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirketin 2017/2,3,7 dönemlerine ilişkin olarak ihracattan kaynaklı katma değer vergisi iadesi talebinde bulunması üzerine vergi dairesi müdürlüğünce düzenlenen düzeltme fişleri ile iadenin gerçekleştirildiği, ancak daha sonra davacı şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu'na istinaden, davacı şirketin anılan dönemlerde … İç ve Dış Ltd. Şti.'den aldığı faturaların sahte olduğu, dolayısıyla davacı şirkete yapılan katma değer vergisi iadelerinin haksız olduğundan bahisle 2017/2,3,7 dönemleri için bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarının yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu'nda; mükellefin hırdavat malzemesi toptan satışı faaliyetinde bulunduğu, şirket temsilcisinin ortağı ve yöneticisi olduğu bir firma hakkında vergi tekniği raporu, temsilci hakkında ise vergi suçu raporu bulunduğu, şirket temsilcisinin şirketin mal alış ve satışlarına dair nakliye hizmetinin bir kısmının kendileri tarafından üstlenildiğinin belirtildiği, ancak nakliye hizmetini hangi firmalara yaptırdığı hakkında bilgisi olmadığı ve nakliye hizmetinin alındığına ilişkin iki adet fatura dışında başka belgenin bulunmadığı, mükellef kurum yetkilisinin yurt dışındaki firmaları tanımadığı, yurt dışındaki firmalarla bağlantının aracı … tarafından sağlandığını beyan etmesine rağmen …'in soy ismini dahi bilmediği, bu kişi hakkında incelemeye hiçbir bilgi vermediği, mükellef kurum yetkilisinin ihraç edilen mallara ilişkin siparişlerin mail yoluyla sipariş listesi gönderilerek verildiğini, bu sipariş listelerinde malların özelliklerinin yazdığını ve listelerin incelemeye ibraz edileceğini beyan etmesine rağmen rapor tarihine kadar herhangi bir belge ibraz edilmediği, şirketin 2017 hesap dönemine ait yasal defterlerinden, … Ltd. Şti.'ne önceki dönemlerde 1.596.340,70 TL borcu olmasına rağmen 2017 yılı içerisinde toplam 2.340.356,66 TL tutarında veresiye mal almaya devam ettiği, ancak sadece 98.000,00 TL ödeme yaptığı, dönem içerisinde yapılan ihracatlara ilişkin bedellerin tamamının tahsil edilmediğinin tespit edildiği, mükellef kurum yetkilisinin bu hususa ilişkin olarak tahsilat ve ödemelerin tamamının yapıldığını ancak bunların yasal defterlere işlenmediğini, başka da söyleyecek bir şeyin olmadığını beyan ettiği, davacı şirketin ilgili dönemlerde ihracatını gerçekleştirdiği malları aldığı … Ltd. Şti. hakkında yapılan incelemeler neticesinde, … Ltd. Şti.'nin 2017 hesap döneminin bilançosunda yer alan aktif toplamının %70'inin veresiye alacaklardan pasif toplamının ise %90'ının veresiye borçlardan oluştuğu, şirketin 23.564.852,16 TL gibi yüksek tutarda ciro beyan ettiği, bu kadar yüksek ciroya rağmen 2017 hesap döneminde sadece %4 brüt %1 net satış karı beyan ettiği, 2017 hesap dönemindeki toplam mal veya hizmet alışlarının %28'inin haklarında sahte belge düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden olduğu, %69'unun ise halihazırda sahte belge düzenleme kapsamlı tam incelemesi devam eden mükelleflerden olduğunun tespit edildiği, 2017 vergilendirme dönemlerinde yüksek tutarlarda KDV matrahı beyan etmesine rağmen ödenecek KDV beyan etmediği, ihtirazı kayıtla verilen düzeltme beyannameleri neticesinde tahakkuk eden ödenmesi gereken KDV tutarlarını ödemediği ve tahakkuktan terkin ettirdiği, şirketin sahte belge düzenleme fiili tespitiyle özel esaslar kapsamına alındığı fakat mahkemenin yürütmeyi durdurma kararıyla özel esaslardan çıkarıldığı, ayrıca 2016 hesap dönemine ilişkin şirket hakkında sahte belge kullanma suçu nedeniyle vergi suçu raporu tanzim edildiği, … Ltd. Şti.’nin yetkilisi … tarafından …Ltd. Şti. ile yapılan bütün işlemlerde …'le muhatap olduğu beyan edilmesine rağmen faturalarda malları teslim alan kişinin imzalarının farklı olduğu, şirket tarafından …'ye yapılan satışların yevmiye defterinde 120-Alıcılar hesabına kaydedildiği ve 2017 yılı içerisinde alacağın tahsil edilmediği, fakat şirket müdürü bu alacaklara ilişkin 2018 yılında senet alındığını, bu senetlerin ise incelemeye ibraz edileceğini beyan etmiş olmasına rağmen herhangi bir tahsilat belgesi incelemeye ibraz edilmediği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ile tespit ve değerlendirmeler dikkate alındığında, davacı şirketin ilgili dönemlerde ihracatını gerçekleştirdiği malları aldığı Enser Pazarlama Ltd. Şti.'nin faaliyetlerinin ticari teamüllere uygun olmadığı, şirkete herhangi bir nakit girişi olmadan şirketin finanse edilemeyeceği, düzenlenen faturaların ve ödeme belgelerinin gerçeği yansıtmadığı, davacı şirketin bu denli yüksek tutarda ihraç yapmasına rağmen şirket temsilcisinin yurt dışındaki firmaları tanımaması, ihraç ettiği malların özelliklerini bilmemesi, şirketin ticari faaliyetine ve yasal defter ve belgelerine bile vakıf olmamasının ticari icaplara uymadığı, dolayısıyla davacı şirketin ihraç etmek üzere aldığı malların alış bedellerinin ve alış yapılan firmaların gerçek durumu yansıtmadığı anlaşıldığından, davacı adına re'sen tarh edilen 2017/2,3,7 dönemleri bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından aksi yönde verilen Vergi Dava Dairesi kararında yasal isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 07/06/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.