Danıştay 8. Daire 2020/1872 Esas 2022/3913 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2020/1872
Karar No: 2022/3913
Karar Tarihi: 08.06.2022

Danıştay 8. Daire 2020/1872 Esas 2022/3913 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı tarafından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan hakkında kesinleşmiş mahkumiyeti bulunduğundan bahisle meslekten çıkarılmasına ve tedbiren işten yasaklanmasına dair kararın iptali istendi. İlk Derece Mahkemesi davacının suçlu olduğuna karar vererek davanın reddine hükmetti. Bölge İdare Mahkemesi de İdari Dava Dairesi tarafından verilen kararın hukuka ve usule uygun olduğunu belirterek istinaf başvurusunu reddetti. Danıştay Sekizinci Dairesi ise Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğunu belirterek temyiz isteminin reddine karar verdi.
Kanun Maddeleri: 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 5/1-a, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 153. maddesi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi.
Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/1872 E.  ,  2022/3913 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/1872
    Karar No : 2022/3913


    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Barosu Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …
    2- … Birliği
    VEKİLİ : Av. …
    3- … Bakanlığı
    VEKİLİ : Av. ….

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçundan hakkında kesinleşmiş mahkumiyeti bulunduğundan bahisle meslekten çıkarılmasına ve tedbiren işten yasaklanmasına dair … Barosu Disiplin Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararı ile verilen ve Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararı ve Adalet Bakanlığı'nın 30/09/2018 tarihli onayı ile kesinleşen kararın iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemiş olduğunun ... Ağır Ceza Mahkemesi'nin … tarih ve E:… K:… sayılı kesinleşmiş kararı ile sabit olduğu, buna göre davacının 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 5/1-a maddesinde avukatlığa kabule engel suçlar arasında sayılan suçlardan birini işlemiş olduğundan, aynı maddenin ikinci fıkrası ile 136. maddenin amir hükümleri uyarınca, ceza ertelenmiş olsa dahi meslekten çıkarma cezası ile tecziyesi gerektiğinin açık olduğu, davacının hakkında meslekten çıkarma cezasını gerektiren bir suçtan dolayı kovuşturma yapılmış ve yargı kararı ile suçlu bulunmuş olması sebebiyle aynı Kanun'un 153. maddesi uyarınca disiplin kurulu kararıyla işten yasaklanmasının da somut maddi olaya uygun olduğu, bu durumda, avukatlık mesleğine kabule engel bir suçtan dolayı hapis cezası ile cezalandırılmış olan davacının meslekten çıkarma cezası ile tecziye edilerek işten yasaklanmasında, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun yukarıda belirtilen maddelerindeki tanım/çerçeve kapsamında kamu yararı ve avukatlık hizmetlerinin gerekleri itibariyle hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davacı tarafından, dava konusu işlemin dayanağını oluşturan "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" iddiasının gerçek dışı olduğu, davacının tüm işlemleri müştekinin bilgisi doğrultusunda yaptığı, davacıya öncelikle müteahhitle yapılan sözleşmenin feshine yönelik genel dava vekaleti verildiği, akabinde dairelerin satışı için ayrı ve özel bir vekaletname verildiği, gayrımenkul satışlarının özel vekaletname ile yapıldığının izahtan vareste olduğu, bu nedenle dairelerin satışından ve dairede oturanların tahliyesinden haberdar olunmadığına ilişkin iddianın gerçek dışı ve hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ayrıca daire satışından alınan bedellerin müştekiye teslim edildiği, dairelerin satışı ve bedellerinin tahsilinin davacının avukat olması nedeniyle aldığı genel dava vekaletnamesine istinaden değil de ayrı ve özel bir vekaletnameye istinaden yapıldığı, dolayısıyla kabul anlamına gelmemekle birlikte, daire satışı bedellerinin müştekiye verilmediği iddiasının, avukatlık mesleği kapsamında olmayıp , avukat olmayan kimseler tarafından da yapılabilecek işlemlerden olduğundan Avukatlık Kanunu kapsamında disiplin suçu oluşturmayacağı, konunun iki sıradan gerçek kişi arasındaki borç-alacak ilişkisinden kaynaklandığı belirtilerek belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen ret kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı İdareler Adalet Bakanlığı ve Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı tarafından, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği savunulmuştur. Davalılardan İstanbul Barosu Başkanlığı tarafından ise savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle,
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
    4. Kesin olarak, 08/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Hemen Ara