Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2020/1480 Esas 2022/642 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu, bir şirketin yatırım indirimi istisnasından yararlanabilmesi için hesaplaması gereken tutarın sınırını belirleyen Gelir Vergisi Kanunu'nun Geçici 69. maddesinde yapılan değişikliğin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi sonrası çıkarılan tebliğin mahkeme kararıyla iptal edildiğine hükmetmiştir. Bu nedenle, şirketin dava açarak düzenleyici işlemi iptal etme isteği reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: Gelir Vergisi Kanunu Geçici 69. madde ve 6009 sayılı Kanun'un 5. maddesi.

T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1480
Karar No : 2022/642

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Bakanlığı - ...

DİĞER DAVALI : ...Vergi Dairesi Başkanlığı - ...
(...Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Beton Sanayi Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Dördüncü Dairesinin 27/11/2019 tarih ve E:2016/12536, K:2019/7986 sayılı kararının, düzenleyici işlemin iptali istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığı yolundaki hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, yatırım indirimi istisnasından yararlandırılması gerektiğinden bahisle 2010 yılının Ekim-Aralık dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk ettirilen geçici vergi ile 01/10/2010 tarih ve 27716 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 276 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin, "İndirime konu yatırım indirimi istisnasının hesaplanması" başlıklı 3.1. bölümünde yer alan "Şu kadar ki, vergi matrahlarının tespitinde yatırım indirimi istisnası olarak indirim konusu yapılacak tutar, ilgili kazancın %25'ini aşamayacaktır." şeklindeki cümlesinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
.... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı görev ret kararı üzerine dosyanın gönderildiği Danıştay Dördüncü Dairesinin 27/11/2019 tarih ve E:2016/12536, K:2019/7986 sayılı kararı:
Anayasa'ya aykırılık iddiası yönünden inceleme:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun geçici 69. maddesinin birinci fıkrasına 6009 sayılı Kanun'un 5. maddesiyle eklenen "Şu kadar ki, vergi matrahlarının tespitinde yatırım indirimi istisnası olarak indirim konusu yapılacak tutar, ilgili kazancın %25'ini aşamaz." şeklindeki cümle Anayasa Mahkemesinin 09/02/2012 tarih ve E:2010/93, K:2012/20 sayılı kararıyla iptal edildiğinden, söz konusu maddenin Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurulmasına yönelik istemin incelenmesine gerek kalmamıştır.
Düzenleyici işlem yönünden inceleme:
01/10/2010 tarih ve 27716 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 276 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin dava konusu edilen kısmı, Danıştay Dördüncü Dairesinin 05/11/2014 tarih ve E:2011/1953, K:2014/6386 sayılı kararıyla iptal edilmiştir.
Bu durumda, anılan iptal istemi hakkında karar verilmesine gerek bulunmamaktadır.
Uygulama işlemi yönünden inceleme:
276 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin dava konusu edilen kısmı Danıştay Dördüncü Dairesinin 05/11/2014 tarih ve E:2011/1953, K:2014/6386 sayılı kararıyla iptal edildiğinden, bu düzenlemeye istinaden ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk ettirilen vergide de isabet görülmemiştir.
Karar sonucu:
Daire bu gerekçe ile düzenleyici işlemin iptali istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş; uygulama işlemini iptal etmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 6009 sayılı Kanun'la Gelir Vergisi Kanunu'nda yapılan değişiklik ve bu değişikliğe istinaden çıkarılan 276 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile mükelleflerin hak kaybına uğratılmasının söz konusu olmadığı, bir tebliğin dava konusu edilebilmesi için önemli olan hususun, tebliğ ile hukuk aleminde bir değişikliğin meydana getirilmesi olduğu, dava konusu tebliğ ile bu yönde bir değişikliğin ortaya çıkmadığı, Anayasa Mahkemesinin, Gelir Vergisi Kanunu'nun Geçici 69. maddesinde yer alan ve dava konusu düzenleyici işlem ile aynı yöndeki düzenlemeyi iptal etmesinin ardından vergi idaresinin sistemlerinde gerekli düzenlemelerin yapılarak mükelleflerin herhangi bir kısıtlama olmaksızın yatırım indirimi istisnasından yararlanabilmelerinin sağlandığı, tüm bu hususlar dikkate alındığında davanın reddinin gerektiği belirtilerek temyiz istemine konu hüküm fıkrasının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan Daire kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- Davalının temyiz isteminin REDDİNE,
2- Danıştay Dördüncü Dairesinin 27/11/2019 tarih ve E:2016/12536, K:2019/7986 sayılı kararının ONANMASINA,
2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.