Esas No: 2019/10200
Karar No: 2022/4011
Karar Tarihi: 10.06.2022
Danıştay 8. Daire 2019/10200 Esas 2022/4011 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2019/10200 E. , 2022/4011 K.Özet:
Dava konusu, bir öğrencinin okul tuvaletinin kapısına parmağının sıkışması sonucu yaşadığı öğrenilen zarar nedeniyle idareye dava açılarak maddi ve manevi tazminat talep edilmesidir. İlk derece mahkemesinde davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu sonucuna varılmış ve tazminat talebinin kısmen kabul edilmesine karar verilmiştir. Bölge idare mahkemesi ise tazminat miktarının hesaplanmasındaki eksiklikler nedeniyle kararı kısmen değiştirerek yeni bir hesaplama yapılmasına karar vermiştir. Temyiz incelemesi sonucunda ise söz konusu kararın usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: İdari Yargılama Usulü Kanunu (2577 sayılı kanun)
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/10200
Karar No : 2022/4011
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVALI) … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
2- (DAVACILAR)
…'a velayeten …, …,
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı küçük ...'ın öğrenim gördüğü İstanbul … İlkokulunda 19/09/2014 tarihinde teneffüs sırasında okul tuvaletinin kapısına parmağının sıkışmasından dolayı sağ el 3.parmak ucunun kopmasından dolayı uğranıldığı öne sürülen 150.000,00.-TL maddi, 100.000,00.-TL manevi (toplam 250.000,00.-TL) zararlarının yasal faizi ile birlikte tazmini istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; okul yönetiminin, nöbetçi öğretmenlerin ve diğer öğretmenlerin teneffüs ve/veya ders sırasında kendilerine emanet edilen öğrencilere herhangi bir zarar gelmesini engellemek görevi ve sorumluluğu bulunmasına rağmen birkaç öğrencinin içerden birkaç öğrencinin de dışardan iteklemesi sonucu parmağı kapıya sıkışarak kopan davacının oluşan zararında, kamu hizmeti sırasında hizmetin kötü işlemesi nedeniyle davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu sonucuna varılmıştır.Uyuşmazlık konusu olayda söz konusu zararın oluşmasında davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğunun tespiti üzerine davacının maluliyet oranının belirlenmesi amacıyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 25/08/2017 tarihli raporunda özetle; "%2,1 oranında meslekte kazanma gücü kaybı olduğu" görüş ve kanaatine varılmış olup; 05/09/2018 tarihli ara kararı uyarınca Aktüerya Tazminat Hesabı Uzmanınca hazırlanan bilirkişi raporu uyarınca maddi tazminat talebinin; 12.558,71.-tl'lik kısmının, manevi tazminat talebinin tamamı olan 100,000,00.-tl'nin kabulüne,maddi tazminat talebinin fazlaya ilişkin kısımlarının reddine, hüküm altına alınan toplam 112.558,71tl tazminat tutarının idari başvuru tarihi olan 17/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idarece davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararın maddi tazminatın reddedilen kısmına yönelik davacı taraf başvurusu istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddialar da dikkate alınarak istinaf incelemesine konu mahkeme kararında yer alan, olayın meydana gelmesinde idarenin hizmet kusurunun bulunması nedeniyle idarenin tazmin sorumluluğu bulunduğu yönündeki hukuki değerlendirme ile varılan sonuç yerinde görülmüş olup; olay nedeniyle oluşan maluliyete dayalı olarak meydana gelen maddi zararın hesaplanmasına yönelik hesap bilirkişisi tarafından tanzim olunan rapordaki değerlendirmelere dayalı olarak ulaşılan netice kısmi olarak eksik görüldüğünden eksik bulunan hususlara dair ek rapor alınması doğrultusunda karar alınmıştır. Sonuç olarak davalı idarenin, kararın manevi tazminat isteminin tamamının kabulüne, maddi tazminat isteminin 12.558,71.-TL'lik kısmının kabulüne ilişkin kısımlarına yönelik istinaf başvurusunun reddine, davacıların istinaf başvurusunun kabulüne ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davacıların 137.441,29-TL maddi tazminat isteminin reddine dair kısmının kaldırılmasına, ek bilirkişi raporuna göre maddi tazminat isteminin 18.570,98-TL'lık kısmının da kabulüne, bu kısmın da başvuru tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğine, böylelikle davanın sonucunda kararın uygulanması kapsamında talep edilen 150.000,00-TL maddi tazminat isteminin 31.129,69-TL'sının kabulü ve 118.870,31-TL'sının reddi söz konusu olduğundan kabul edilen toplam 31.129,69-TL maddi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 17/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesi gerektiğine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, destekten yoksun kalma ve sürekli sakatlık tazminatlarının hesaplanmasında "PMF 1931" tablosu esas alınarak bilirkişi raporunun bu doğrultuda değerlendirilmesi gerektiği, peşin ödeme iskontosunun yerinde görülmemesinin hukuka aykırı olduğu, davacıların çocuğunun emsallerine göre daha fazla efor harcamak suretiyle de olsa çalışmasını sürdürüp yaşlılık aylığına hak kazanması mümkün olduğundan bu durumun Mahkemece değerlendirilmesi gerektiği; davacı tarafından ise çocuğun sadece asgari ücret ile çalışacağı varsayımı ile hesaplama yapılmasının hatalı olduğu, davacıların çocuğunun müzik yeteneği olduğu, yıllık olarak yapılan %10 artış miktarının somut hayatla bağdaşmadığı ve %10 oranının neye göre hesaplandığının anlaşılamadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 10/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.