Danıştay 8. Daire 2020/5994 Esas 2022/4055 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2020/5994
Karar No: 2022/4055
Karar Tarihi: 13.06.2022

Danıştay 8. Daire 2020/5994 Esas 2022/4055 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Turist rehberi olan davacı, çalışma kartını yanında bulundurmadan faaliyette bulunması nedeniyle cezalandırılmış ve dört ay süreyle meslekten geçici men cezası verilmiştir. Davacı, cezanın iptali için dava açmış ve İdare Mahkemesi kararıyla dava konusu işlem iptal edilmiştir. Ancak Bölge İdare Mahkemesi, temyiz başvurusunu reddetmiştir. Temyiz eden davalı, kararın gerekçesiz olduğunu ileri sürerek temyiz başvurusunu kabul edilmesini talep etmiştir. Ancak Danıştay Sekizinci Dairesi, davacının meslekten çıkarılması sonucunu doğuran bir işlem olmadığından, temyiz yolu açık olmayan bir karar olduğunu belirterek, temyiz isteminin reddedilmesine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun \"İstinaf\" başlıklı 45. maddesi
- 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun \"Temyiz\" başlıklı 46. maddesi, 1. fıkrasının (c) bendi
Danıştay 8. Daire Başkanlığı         2020/5994 E.  ,  2022/4055 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/5994
    Karar No : 2022/4055

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Birliği
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: İstanbul Rehber Odasına kayıtlı Turist Rehberi olan davacı tarafından, 6326 sayılı Yasanın 5. maddesinin (1/c-6) bendi ve Turist Rehberleri Meslek Yönetmeliğinin 45. maddesinin (1/ç) bendi uyarınca "4 ay meslekten geçici men cezası ile cezalandırılmasına" ilişkin Turist Rehberleri Birliği Disiplin Kurulu'nun … gün ve … sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu işlemin tesisinden evvel 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde davacıdan savunma istenmesi ve daha sonrasında davacı hakkında disiplin cezası verilip verilmeyeceğine karar verilmesi gerekirken, davacının bilinen adresinde bulunmaması üzerine, davacının Mernis (Adres Kayıt Sistemine kayıtlı) adresine tebligat yapılmadan ve davacının bilinen adresinde davacının reşit olmayan 13 yaşındaki oğluna yapılan tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olmadığı (nitekim davalı idarenin savunmasında yer verilen davacının 13 yaşındaki oğlunun 18 yaşında göründüğü iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu) anlaşıldığından, davacının usulüne uygun savunması alınmadan tesis edilen Turist Rehberleri Birliği Disiplin Kurulu'nun … gün ve … sayılı kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Temyize konu kararın gerekçesiz olduğu, davacının bilinen en son adresinde ikamet etmekte olduğu bilindiğinden tebligatın bu adrese yapılmasında herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı, temyiz başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerektiği ileri sürülmüştür.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir...
    3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir...
    6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
    Aynı kanunun "Temyiz" başlıklı 46'ncı maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Turist rehberi olan davacının, çalışma kartını yanında bulundurmadan faaliyette bulunduğu gerekçesiyle 6326 sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu'nun 5. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (6) numaralı alt bendi ve Turist Rehberliği Meslek Yönetmeliğinin 45. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi uyarınca dört ay süreyle meslekten geçici men cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Turist Rehberleri Birliği Disiplin Kurulu'nun … tarih ve … sayılı kararının iptali isteminden kaynaklanan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyiz kanun yoluna başvurulabilecek davaların tahdidi olarak sayıldığı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davası" olarak nitelendirilemeyeceği, meslekten çıkarılma sonucunu doğuran disiplin cezası niteliğine sahip bulunmayan dava konusu işlem hakkında açılan davanın, 2577 sayılı Kanunun m.46/1-(c) kapsamında yer almadığı anlaşıldığından, temyiz yolu açık bulunmayan dava konusu uyuşmazlık hakkında yapılan temyiz başvurusunun esasını inceleme olanağının bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Bu durumda, temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
    2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    Kesin olarak, 13/06/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

    KARŞI OY :

    (X)- 2577 sayılı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin maddede bentler halinde sayılan davalar hakkında verdikleri kararların, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği, aynı maddenin (c) bendinde, belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere, (d) bendinde ise, belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında verilen kararlara karşı temyiz yolunun açık olduğu hükmüne yer verilmiştir.
    Dava konusu işlem, 2577 sayılı Kanun'un 46/1-c bendinde sayılan uyuşmazlıklar arasında yer almamakla birlikte, davacının yapmış olduğu serbest meslek faaliyetinin geçimini temin ettiği "ticari faaliyet" olarak nitelendirilebileceği, dava konusu işlemle 4 ay süreyle mesleki faaliyetinden alıkonulan davacının kazancının engellendiği açık olup; Kanun metninden de benzer sonucu doğuran her türlü işlemin temyize tabi olduğu anlaşıldığından, söz konusu hükmün getiriliş amacı doğrultusunda, anılan işlemin iptali istemiyle açılan davada, … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararına karşı temyiz kanun yolunun açık olduğu, dolayısıyla temyiz isteminin esasının incelenmesi gerektiği görüşüyle aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.

    Hemen Ara